04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7HAZİRAN1994SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Savaş karşıtlarına tahliye • İstanbul Haber Servisi - Zorunlu askerliğin kaldınlması amaayla TBMM BaşkanlığYna telgraf çekerken "izinsiz gösteri" yaptıklan gerekçesiyle tutuklanan Savaş Karşıtlan Derneği (SKD) üyesi SKD başkanı Arif Hikmet lyidoğan. İzmir SKD başkanı Osman Murat Ülke ve Mehmet Sefa Fersalüç tahliye edildi. Sanıklar hakkında l yıldan 3 yıla kadar hapis cezasmın istendiği davanın dünkü duruşmasında, Avukat Ercan Kanar'ın tahliye talebinden sonra mahkeme, sanıklann tahliye edilmesini içeren karannı açıkladı. Mercümek'ten dava • İstanbul Haber Servisi- Refah Partisi'nin "Bosna'ya yardım" adı aliında topladığı paralan bankalarda batırdığı ileri sürülen Süleyman Mercümek, kaybettiği paralan kurtarmaya çalışıyor. Süleyman Mercümek'in Iran'la ticari bağlantısı için Iktisat Bankası'na yatırdığı ve 220 bin dolann (yaklaşık 7milyar lira) banka tarafından ödenmediği gerekçesiyle açtığı dava. mahkemece kabul edildi. Mahkeme karannın onanması halinde Mercümek "'faizleriyle birlikte" yaklaşık 15 milyar lira alacak. MLSPB-DK lideri yakalandı • İstanbul Haber Servisi - Yasadışı Marksist Leninist Silahlı Propaganda Birliği- Devnmci Kurtuluş örgütünün(MLSPB-DK), lider ve militan kadrolannı oluşturarak örgütlenme çalışmalanna başladıklan öne sürülen ve aralannda Hasan Şensoy'un da bulunduğu dört kişinin çeşitli tipteki silahlarla birlikte yakalandıklan açıklandı. Belediyede oturma eylemi • KADIKÖY (AA) - Pendik Belediyesi'nden eski hükümlü 6 işçinin işten çıkanlmasını proteşto etmek amaayla Belediye-İş Sendikası Anadolu Yakası Şubesi yönetim kurulu üyelerinin, Belediye Başkanlığı önünde süresiz oturma eylemi başlattığı bildirildi. Öğpetmen ölümlerine tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Eğitim-İş Sendikası, üye öğretmenlerin faili meçhul cinayetlere kurban gitmesini kınadı. Son iki yılda 20 öğretmenin öldürüldüğünü açıklayan Eğitim-İş GeneJJBaşkanı Dr. Niyazi Altunya, saldın odaklannı kınarken "Elinizi öğretmenlerden çekin" dedi. "Oğretmenlere yönelik saldınlann. nereden gelirse gelsin hiçbir haklı gerekçesi yoktur" diyen Altunya, "Koltuğunda kitabından. cebinde kaleminden başka bir şeyi olmayan bu masum insanlara kıymayın" cağnsını yaptı. Altunya, dünyada, hiçbir anlaşmazlık ya da savaşta böyle anlamsız bir lunmın yaşanmadığını söyledi. Galatasaray Oniversitesi • ANKARA (ANKA)- Galatasaray Universitesi'nin kurulmasına ilişkin yasa, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Türkiye ile Fransa arasında imzalanan anlaşma gereğince kurulan üniversite, Istanbul'da eğitim hizmeti verecek. Yasa, halen kurulu bulunan Galatasaray Eğitim ve Öğretim Kurumu'nu Galatasaray Üniversitesi'ne dönüştürüyor. Üniversite; hukuk, iktisadi ve idari bilimle, iletişim, mühendislik ve teknoloji, fen edebiyat fakülteleri ile sosyal bilimler, fen bilimlen ensütülerinden, Galatasaray Lisesi ve ona bağlı ilkokuldan oluşuyor. Türk-lş'in hazırladığı raporda, 'emekli aylığı talebi öteki dünyaya kalacak' denildi Geç emekliliğe tepkiANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - SSK'de emeklilik koşul- lannı kolaylaşürmak vaadiyle iktidara gelen DYP-SHP koa- lisyonu. bu sözünü, ancak iki yıl tutabildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik BakanlığYrun hazır- ladığı yasa taslağına göre 1995 yılı sonuna değin, bugünkü ya- sada emeklilik koşulîannı dol- duramayan tüm sigortalıiann emeklilik için gerekli yaş sının ve prim ödeme gün sayısı bü- yük ölçüde arttınlıyor. Taslağa göre 1995 yılına değin gerekli • Çalışma Bakanlığı'nın hazırladığı yeni SSK yasataslağı,emekliliği büyük ölçüde zorlaştınyor. 1995 yılı sonuna değin, bugünkü yasada emeklilik koşulîannı dolduramayan tüm sigortalılann emeklilik yaşı ve prim ödeme gün sayısı arttınlıyor. koşullan tam anlamıyla yerine getiremeyenlerde emekli olma yaşı, kadınlarda en az 46. er- keklerde ise en az 51 olacak. Genç ve yeni sigortalılarda ise bu yaş sının, kadınlarda 55, er- keklerde 60'a çıkanlıyor. Türk- İş tarafından konuya ilişkin ha- zırlanan raporda, "Bu taslak yasalaştığında, yaşlüık aylığı ta- lepleri öteki dünyaya. kalacak- tır" yorumu yapıldı. Yıllardır kaynaklan, getirisi düşük hazine bonolanna, ban- ka faizlerine yatınlan, ucuz kre- di olarak kullanılan SSK, kamu ve özel sektör işverenlerinin primleri zamanında ödememesi ve geçtiğimiz yıl sonunda 120 bin yeni emeklilik başvurusu ile karşı karşıya kalınca, çareyi, emeklilik koşulîannı zorlaştır- makta anyor. Çalışma Bakan- lığı'nca hazırlanan ve Başba- kanlık'a sunulan son ŞSK tas- lağı ile işçi emekliliğini 2 yıl önce kolaylaşuran DYP-SHP Bu haf ta görüşülecek ILO'nünişgüvencesi sözleşmesiTBMM'de ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Çaİışanlara iş güveneesi ve jşten çıkarmalara yargı denetimi geüritaesini öngören J 58 sayılı Uluslararas} Çaiışma Örgütü (1LO) Sozieşmesi, 19 ay aradan sonra. bu hafta ikıocs ke2 TBMM Genel Kuruhî'nda görüşüie- cek. Koalisyonun SHP kanadının büyük önetn verdiği sözkşme. TBMM Danışma Kuraiu'nca ILO Genel Kuruiu'nun toplan- maa da dikkateahnarak. "öneeükle göröşöeeek komılar" arasına alındL Sözteşme, hizmet ilişkisineişveren tarafindan son verilmesi du- rumundâ, ispat yûkünün işverene yüklenmesini öngörüyor. Haksız olarak tşe son verme uygulamastna karşj, çahşana yargı yolunu açan sözleşme, önce SHP-DYP koaMsyonunun hükümet programînda, çalışanJara 'İşgüveaeesP' tarunmast bıcimüKİe yer akfı. SSeymaa Demârel'in Başbakan oiduğu dönemde, 13 Mayıs 1992 tarihinde TBMM'ye sunulan sözleşme, incelendiği komis- vonlarda onaylandı. 25-26 Kasım 1992 tarihinde TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen sözleşme, 11 Aralık 1992 tarihinde, dö- nemm Cumhurhaşkanı Turgut Özal tarafından, **iş*erene yeai kûMetier yitteyecegT. "ya&rnıüarı güçie$tirecegT. "işsüiiği artü- rocağr" gerekcekriyte veto edildi. Vcto edümestnden bu yana bekleyen sözleşmeye büyük onem veren Çalışma ve Sosyai Gûvenlik Bakanı Mehmet Moğuitay. TBMM"nin vetoya direnmesjni isterken TBMM'de gerekli ço- gunluğun sağlanarak görüşmelerin yapılamamasi üzerme ıstifa gırişjnnnde buiunmuştu. sendikalardan hükümete Ücret tavizi yok, oyunagelmeyeceğiz ANKARA (Curahuriyet Bûrosu) - Hükümet, işçiye "&*rt zammı yerine, geçki işeiİerin çalışma siirelerim azatstayı ve kajas kesimiode işçi cdcanaaİannıa önknmeâni" önerdi. 629* bin kamu işçisinm aiması gereken enflasyon oranındaki ücret zammtnı ve» remeyeceğini açıklayan hükümet. tşçi sendikaîanna 200 bin geçici işçinin çalışma sûresıni 6 aya çıkarma teküfıni götürdü. KendiJe- rinden "ücret taviri" vermeleri istenen sendikalar, hükümete, "Sözfeşmeferi dekürmeyiz. Ücret tavizi veri&ce, işçi anlm»ya- cağütın garantisi var mı?" yanıtını verdüer. Tophı ış sözieşmelerinde öngörülen iktna ahı ay için ücretfcre enflasyon oranında zara yapıhnasina ilişkin hüfcmü uygulamaya- cağını Türk-İş'e resmen götüren hükümet, özveri beklentisini, "HükÜBiet icia değil, Tarkiye içifl özveride b«teiUBM gerekçesine davandırdı. İ3evbt Bakanı Bekk Sanri Daçe, "Börada söz konoso olan, oz- laşma. Hükümete verifaâş bir taviz değil, Türkiye'ye bir taviz ote- dedi.' Türk-tş Genel Mali Sekreten \e Demir>ot-ÎŞ Sendikast Genel Başkanı Emer Tocoğlu. "To^usözieşfneleri dekürOnemiz.nıünı- küa değil. İşçi zaten ardtvor. Ücret tatizi veriöace.iifp atdraayacak mı? O konuda kiış garanti »erecek? Oyuna getaeycceğiz" dedi. Genel Maden-İs Sendika&ı Genel feşkilatlanma Sekreteri Ra- mazaa Karakök '-llkede iki başb bir hükümet >ar. Hökumet so- r. Tavüt vermeviz" dedi. RP'İİ h*»Itf»Hivf»vî nrntf «tf» Belediyesi, PivaJepaşa'da sosyal tesis yapılması için aynldığı iddia edilen araziı,e özel şahıslarm inşaat >apmasına izin verdiği için bir gnip jnrttaş ta- rafindan proteşto edildi. V atandaşlar, kendi çabalarıyla konımaya aldıklan ilçedeki birkaç boş alandan birisi olan, 3350 ada 1 parsel sayılı araziye, önceki belediye yönetimi döneminde sağlık ocağı, kütüphane, PTT ve muhtarlık binası yapılacağı sözii ve- rildiğini, ancak bıinun bir türlü gerçekleşmediğini beurttiler. (Fotoğraflar: MEHMET DEMİRKAYA) Et-Bahk 638 milyava satıkh KOİ tarafından gerçekleştirilen satışlarda EBK'ye ait 19 kombina, 1 işletme, 4 depo, 4 lojman grubu, 1 satış mağazası, 4 arsa ve 2 yanm kalmış tesis satıldı ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Et ve Baük Kurumu'nun (EBK) çeşitli tesisleri ile iştirak paylanmn satışına ilişkin ihale. Kamu Ortaklığı Yüksek Kurulu tarafı- ndan sonuçlandınldı. EBK'ye ait tesisler- den, 19 kombina, 1 işletme. 4 soğuk hava deposu, 4 lojman grubu, bir satış mağa- zası. 4 arsa, 2 yanm kalmış tesis ve bir işti- rak payı, 638 milyar lira karşılığında satıldı. 3 EBK'nin, Ataköy, Manisaı Gaziantep ve Fatsa'daki toplam 52 lojman dairesi. 16 milyar 335 milyon liraya kapatıldı. Kuru- mun Bayburt'daki et kombinası, Bayburt Tanm Ürünleri Anonim Şirketi'ne, işlet- meden çıkanlacak çabşanlann lcıdem taz- minatlan karşılığında satıldı. Kamu Ortaklığı Idaresi'nce (KOİ) ya- pılan açıklamada, ihaleyle, tesislerin en yüksek teklifı veren kuruluş veya kişilere satıldığı ve satışı gerçekleştirilemeyen varlık ve tesisler için de yeni bir karar ol- maksızın yeniden ihaleye çıkılması ko- nusunda KOİ'nin yetkilendirildiği bildi- rildi. Açıklamada aynca, bazı tesis ve varlı- klar için alıa firmalann, toplam 200 mil- yar lira civanndaki kıdem tazminatı yü- jcümlülüğünü de üstleneceği belirtildi. EBK tarafından satışa cıkanlan tesis ve iştirak paylanmn satış tutarlan ile alıcılan şöyle: Afyon Et Kombinası (Afyon Ticaret ve Sanavii Odası-25 milyar lira), Bavburt Et Kombinası (Bayburt Tanm L rünleri A.Ş.- Kıdem tazminatı karşılığı). Bingöl Et Kom- binası (Arif Bukan-besiciler ortak girişimi- 24 milyar lira). Bursa Et Kombinası (Bursa Büyükşehir Belediyesi-72 milyar lira), Elazığ Et Kombinası (Menderes Ekinoğlu- kasaplar ortak girişimi-15 milyar 500 mil- yon lira) Eskişehir Et Kombinası (Akko- vunlu Ltd.-12 milyar 500 milyon lira), Ga- EBK'nin, Ataköy, Manisa, Gaziantep ve Fatsa'daki toplam 52 lojman dairesi, 16 milyar 335 milyon liraya kapatıldı. Alıcı fırmalar, bazı tesislerde» toplam 200 milyarlık kıdem tazminatını da üstlenecek. ziantep Et Kombinası (Nurettin Küncülü-5 milyar lira), Kastamonu Et Kombinası (Hayri Genç- 11 milyar lira), Kayseri Et Kombinası (Başyazıcıoğlu A.Ş.- 36 milyar 500 milyon lira) Konya Et Kombinası (Özümüz Tüketim Kooperatifi- 74 milyar 475 milyon lira) Malarya Et Kombinası (Malatya Belediyesi- 13 milyar lira), Sa- karya Et Kombinası (Nesel A.Ş.-70 milyar 500 milyon lira), Suluova Et Kombinası (Amasya Pancar Ekicüeri Kooperatifi- 45 milyar lira) Şanlıurfa Et Kombinası (Meh- met Emin Çitfçi- 13 milyar lira), Sıvas Et Kombinası (Sabahattin Polat-40 milyar lira), Van Et Kombinası (V an Bdediyesi- 30 milyar lira), Zeytinburnu Et Kombinası (Güngör Kurnaz- 3 milyar lira), Fatsa Balık Mamülleri İşletmesi (Önentaş A.Ş.- 30 milyar lira), Adıvaman Soğuk Deposu (Akbilginler .A.Ş.- 3 milyar 500 milyon lira), Çeşme İzmir Soğuk Deposu (Yıldırım Otomotiv Ltd. Şti.- 1 milyar 500 milyon lira), Kayseri Soğuk Deposu (Özdanacı A.Ş.- 2 milyar 450 milvon lira) Sinop So- ğuk Deposu (Beta A.Ş.- 3 milyar lira), Ata- köy Satış Mağazası (Efendi Alioğulları- 2 milyar 50 milvon lira) Ersan Erzincan Gıda Maddeleri Sanavii (Erzincan Pancar Eki- cileri Kooperatifi- 14 milyar lira), Çerkez- köy arsası (Efendi Alioğulları, Etter Ka- rabıyık, Kenan Ağagül- 11 milyar lira), Manisa arsası (Musa Kök- 3 milyar 400 milyon lira), Rumeüfeneri arsası (Altınel Su Ürünleri Ltd. Şti.-1 milyar 500 milyon lira), Urla arsası ((Namık Kemal Çevik- 200 milyon lira), Kahramanmaraş yanm kalmış tesisi (İşkur A.Ş.- 2 milvar 500 mil- yon lira), Ataköy lojmanlan (14 daire-10 milyar 455 milyon lira), Manisa lojmanlan (12 daire- 1 milyar 810 milyon lira), Gazi- antep lojmanlan (14 daire- 3 milyar lira), Fatsa lojmanlan (12 daire-1 milyar 70 mil- yon lira.) koalisyonu, bu tutumunu tü- müyle değiştirmeyi amaçlıyor. Bakanlığın taslağına göre şu koşullan 1995 yılı sonuna ka- dar yerine getiremeyen SSK si- gortalılannı, her ne koşulda olursa olsun, geç emeklilik bek- liyor: "Kadın ise 50, erkek ise 55 ya- şını doldurulmuş olması ve en az 5 bin gün \eva kadın ise 50, er- kek ise 55 vaşını doldurmuş ol- ması, 15 yıldan beri sigortalı bu- lunması ve en az 3600 gün, yahut kadın ise 50, erkek ise 55 yaşııu doldurmamış olmakla birlikte kadın ise 20, erkek ise 25 yıldan beri sigortalı bulunması ve en az 5 bin gün sigorta primi ödemiş olması." Taslağın ilgili maddesi şöyle: "Kadın ise 55, erkek ise 60 va- şını doldurmuş olması ve en az 5000 gün veya kadın ise 55, er- kek ise 60 vaşını doldurmuş ol- ması, 15 yıldan beri sigortalı bu- lunması ve en az 3600 gün > ahut kadın ise 50 yaşını doldurmuş ol- ması ve en az 7 bin 200 gün (dolu dolu 20 yıl), erkek ise 55 yaşını doldurmuş olması. ve en az 9 bin gün (dolu dolu 25 yıl) prim öde- miş olması şarttır." Bu hükme göre, 20 yaşında işe girmiş olan bir erkek işçi, hiç grev yapmadan, hiç işsiz kal- madan. hiç ara vermeden 25 yıl sürekli prim ödeyebildiği tak- dirde, 55 yaşında emekli olabi- lecek. Taslak, şu anda aranan k o şullara göre. emekliliğine çok az bir süre kalmış olanlar için de emeklilik koşullanm ağırlaş- tınyor. Buna göre. en az 5 bin gün ya da 15 yılbk sigortalılık süresi ile en az 3600 gün primi ödeme şartlannı, yasanın yü- rürlüğe girdiği tarih ile 1995 yılı sonuna kadar yerine getirenler kadın ise 51, erkek ise 56 yaşını doldurduklannda yaşlılık aylı- ğma hak kazanacaklar. Aynı koşullan 1996 yılı sonuna ka- dar yerine getirenler; kadın ise 52, erkek ise 57 yaşını, 1997 so- nuna kadar yerine getirenler de kadın ise 53. erkek ise 58 yaşını tamamladığında emekli olabi- lecekler. Tasiağın bir geçici maddesine göre de emekli olabilmek için, kadın ise 20. erkek ise 25 yıllık sigortalılık süresi ile en az 5 bin gün prim ödeme koşulîannı, 1995 tarihi sonuna değin yerine getirenler, kadın ise 46 yaşını doldurmuş olması ve en az 5 bin 440 gün, erkek ise 51 yaşını dol- durmuş olması ve en az 5 bin 800 gün prim ödemiş olması ge- rekecek. Türk-İş tarafından hazırla- nan raporda, taslak sert tepkiy- le karşılandı. Türk-İş'in rapo- runda şu görüşlere yer verildi: "İşsizliğin çalrşabilir nüfusun yüzde 25'ni aştığı, iş güvencesi- nin bulunmadığı ülkemizde, mevsimlik işçiler ile özel sektör- de çalışan sigortaiılar ve kamu- da çalışan geçici işçilerin çalış- ma sürelerinin v üda 3 ayla ktsıt- landığı günümüzde, bu sigorta primini ödevebilmeleri ülke ger- ceklerine ters bir durum olarak görülmektedir. Bu taslak yasa- laştığında, yaşlılık aylığı taİeple- ri öteki dünyaya kalacaktır." İLKSAN'da 15 binkişi icraya veriliyor ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - İlkokul Öğretmenlen Yar- dımlaşma ve Dayanışma Sandığı (İLKSAN) Kayyım Heyeti Baş- kanı İsmail Ağar. otomobil kam- panyalannda. kefillerle birlikte icraya verileceklenn sayısının 15 bin kişıyı bulacağını bildirdi. Ağar, bu kişilerin arasında politi- kacı \e bürokratlann da bulun- duğunu kaydetti. Ağar, kayyım heyetinin yaptığı üç aylık çalışma sonucunda ge- rekli raporun hazırlanarak An- kara 16. Sulh Hukuk Mahke- mesi'ne verildığıni bildirdi. En çok üzennde durduklan konu- nun sosyal yardımlar olduğunu anlatan Ağar, 9 aylık sürede 17 bin 326 üyeye, emekli. ölüm, şe- hit, evlenme ve doğal afetler yar- dımı olmak üzere toplam 128 milyar 856 milyon lira dağıttıkla- nnı belirtti. Otomobil kampanyalannı ger- çekleştiren şirketin sorunlannın halen giderilemediğini anlatan Ağar, şöyle devam etti: "17 bin iştirakçi dosyası tek tek incelenmektedir. Arabasuıı ala- mavanların tahsis işlemleri sürdü- rülerek verilmeyen 6 bin 600 oto- mobil sayısı 3 bine diişürülmüştür. Yaklaşık 500 milyar lira geri dön- mesi zor olan alacaklar yasal yol- lar işletilerek tahsil edibniştir. Tüm kampanyalardan kefiller ile birlikte icraya verilecekler 15 bin kişiyi bulacaktır. İcraya verilen ve veıilecek kişiler arasında bazı po- litikacılar, bürokratiar, genrt müdürler, daire başkanları ve ber meslekten kamu görevlikri bulun- maktadır." TOKTAMIŞ ATEŞ Cumhupiyet mi Demokpasimi? Bizim toplumumuzda genel bir yanılgı vardır. En üst düzeyden kimi isimler bile, cumhuriyet ve demokrasiyi aynı şey olarak değerlendirme hatasını yaparlar. Oysa her cumhuriyet bir demokrasi olmadığı gibi, her demok- rasi de bir cumhuriyet değildir. örneğin bugün Batı Avrupa'nm istikrarlı demokrasile- rinin büyük bir çoğunluğu cumhuriyet değil, monarşidir. Başta Ingiltere olmak üzere; Belçika, Hollanda, isveç, Norveç, Danimarka, ispanya vs. ülkeler "meşruti mo- narşi" olarak yaşamlarını sürdürürler. Buna karşılık "Üçüncü imparatorluk" adını taşıyan Hitler Almanyası da cumhuriyetti, faşist italya da. Başta Sovyetler Birliği'- ni oluşturan Sovyet cumhuriyetleri olmak üzere, tüm Sosyalist Blok ülkeleri "cumhuriyet" adını taşıyorlardı ama, demokrasiden hiç de nasip alamamışlardı. Bence en "yakışanı" hiç kuşkusuz bir demokrasinin cumhuriyet olması ve bir cumhuriyetin de demokrasi ol- ması. Ama ne kadar "yakışırsa yakışsın "ve ne kadar "is- tersek isteyelim" bu iş her zaman mümkün olamıyor. Avrupa devletlerinde gördüğümüz "meşruti monarşi- ler" aslında tarih kitaplarında okuduğumuz krallıkların hak ve yetkilerine sahip değiller elbette. Kral ya da krali- çelerin "yönetme yetkileri" elbette tanrısal yetkiler de- ğil. Tanrı öyle uygun gördüğü için değil, halkları "öyle istediği"\ç'\n tahtlarında oturuyor ve saraylarında günle- rini gün ediyorlar. Ama harçlıklarının bile hesabını "hal- ka", yani halkın temsilcilerinden oluşan "parlamentola- ra"vermekzorundalar Budaazsıkıntı değil doğrusu... Bu monarkların bazı işlevleri ve görevleri de var el- bette. Bunlar arasında en önde geleni, yasama meclisi ile hükümet arasında "denge unsuru" olmak. Ulusları- nın "birlik ve bütünlüğünü" temsil etmek de bir başka işlevleri. (Buaradaturistikkimi hizmet ve işlevleri var ki; burada ele almak istemiyorum.) Bu monarkların üstlenmiş oldukları "denge unsuru" olmak işlevini, demokrasilerde "devlet başkanı" üstle- nir. Zaten devlet başkanlarının genellikle "sorumsuz" olmaları bundandır. Her ikisinin de görünüşte ve kağıt üzerinde geniş hakları var gibidir ama aslında pek bir hak ve yetkileri yoktur. Kaldı ki sorumluluğu olmayan görevlilerin hak ve yetkilerinin de kısıtlı olması doğaldır. (Bu arada demokrasilerin "başkanlık rejimi" türünden hiç söz etmediğimize dikkat çekmek isterim.) Aydınlanma çağında ve bunu izleyen dönemde "de- mokrasi mücadelesi" hiç kuşkusuz bir "cumhuriyet mü- cadelesi" idi. Tanrısal kökenli monarşilere ve monark- lara karşı verilen mücadelede hedef, nihai olarak insan- ların "eşitlik"ve "özgurlüğüne" dayanan cumhuriyet ve demokrasi idi. Ancak 19. yüzyılın ikinci yarısından itiba- ren bu iş sulanmaya başladı. Hele 3. Napoleonun bir referandum yaptırarak ezici bir çoğunlukla cumhuriyeti kaldırması ve imparatorluğunu ilan etmesi, önemli bir dönüm noktası oldu. Kitleler özgürlük ve eşitlik istiyor- lardı ama "karizmatik liderler" de istiyorlardı. Avrupa monarşilerinde yepyeni bir anlayış egemen oldu. Toplumlarına ve o toplumların iradesine çok say- gılı bir hava içinde, "denge unsuru" olarak varlıklarını korumayı başardılar. Aralannda birkaçı tepetaklak oldu ama, genellikle tahtlarını korudular. Rus Çarı, Osmanlı Padişahı, Avusturya-Macaristan İmparatoru ve Alman 'Kaiser'i gidenler arasındaydı. Giden hanedanlara baktığımız zaman. "çöküntüleri- nin" nedenlerini net bir biçimde görüyoruz. Bunlar, top- lumlarındaki demokratik gelişmelere ayak uydurama- yan hanedanlardı. Kalanlara baktığımız zaman da ilginç bir husus görüyoruz. Bu hanedanlar, topfumlarındaki "cumhuriyetçiler" ne istemişlerse; eşitlik ve özgürlük adına ne talep etmişlerse, tümünü veren hükümdarlar- dı. Yani cumhuriyetçilerin talep ettikleri düzenle, bunla- rınsunduğu "meşruti monarşi" arasında en ufakbirfark bile bulunmuyordu. Bu durumda "cumhuriyetçiler" açı- sından cumhuriyet kavgası vermek, kişilerle uğraşmak demek olacaktı. Kaldı ki toplumdaki "karizmatik lidere inanç açlığının" onlar da farkındaydılar. Ama günümüzde durum biraz değişiktir. Talepler farklılaşmıştır. Cumhuriyetin "yüce ülküleri''kişisel sui- istimallerle değer yitirmiştir. Kimi örneklerde cumhuri- yet; monarşiye değil, demokrasiye alternatif durumuna girmiştir. Ama her yerde değil... Türkiye'de cumhuriyetin demokrasiyle birlikte gelme- diği açıktır. Zaten gelmesi de mümkün değildi. Zira de- mokrasinin altyapısı ve "asgari koşullan" yoktu. Ama cumhuriyetimizi kuran kadronun, başta Mustafa Kemal olmak üzere "nihai hedefi" özgürlükçü demokrasiydi. Ilk 20-25 yıllık dönemi bu bakımdan demokrasiye hazır- lık dönemi olarak değerlendirmemiz gerekir. Zaten ar- dından (altyapı da oluşmuş oiduğu için) demokrasi gel- miştir. Tüm eksikliklerine rağmen... Türkiye Cumhuriyeti'nin ilke ve ülküleri aşılmış mıdır? Sanmıyorum. Elbette belli bir "kirlenme" süresi yaşan- mıştır ve yaşanmaktadır. Ancak yerlerine konacak daha "yüce ülküler" ortada yoktur. Bu durumda "demokrasi adına "cumhuriyete çatmak ve kurucularını karalamak, anlaşılabilir bir çaba değildir. Eğer demokrasiyle bu ül- külerin gerisine gidilecek ve demokratik özgürlükler, demokrasiyi yok etmek için kullanılacaksa, buna göz yumana "demokrat" değil, "budala" denir. Hiç kimse- nin bu kadar budala olmaya hakkı yoktur. Çatalca'da arazi verecek Nesin'den Nâzım Müzesi'ne destekHaber Merkezi- Nazım Hik- met Kültür \e Sanat VakfVnin Danışma Kurulu'nun yıllık olağan toplantısı önceki gün Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezinde yapıldı. Vakıf Başkan Vekıli Prof. Dr. Aydın Aybay ve Vakıf Ge- nel Sekreteri Kıymet Coşkun, \akfın bir yıllık faaliyeti konu- sunda bilgi verdiler. Bu kapsamda. Nazım Hik- met'in yurttaşlık hakkı için yapılan girişimler değerlendi- rildi. Bu arada 'Nazım Hikmet Müzesi'nin kurulması çalışma- lan ve yürütülen kampan- yanın belirli bir noktaya geldi- ği belirtildi. Toplantıda söz alan Aziz Nesin, Çatalca'da bulunan Nesin Vakfı bitişindeki kendi arazisinden bir bölümü Nazim Hikmet Müzesi vapılmak üze- re bağışlayabileceğini bildirdi. Nazım Hikamet Kültür ve Sa- nata Vakfı Danışma ve Yöne- tim Kurulu üyeleri bu öneriyi coşkuyla karşıladıklanru beli- rttiler. Danışma Kurulu'nun yapıl- dığı Kültür Merkezi'nde son üç yıl içinde yitirilen Vakfı üye- leri ve Nazım dostlan Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Lütfı Gö- zer, Burhan Uygur, Yavuzer Çetinkaya, Nedim Tarhan, İlhami Soysal, Yaman Okay, Emil Galip Sandalcı, İ. Hakkı Balamir, Niyazi Tunga, Asım Bezirci, Rıfat Hgaz, Samim Ko- çagöz, Vlahmut Dikerdem, Ünal Cimit, Berna Moran, Abi- din Dino, Attila Galatalı ve Vakıf Başkanı Samiye Yaltırım'uı fotoğraflan da ser- gilendi. Daha sonra Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı aşkan vekili Prof. Dr. Aydın Aybay ve Danışma Kurulu üyesi Atil- la Coşkun'un katıldığı söyleşi çok sayıda Nazım dostu tarafı- ndan izlendi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle