Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21HAZİRAN1994SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Mumcu cinayeti
jçin komisyon
•ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkıye Barolar
Birliği (TBB), gazetemiz
yazan Uğur Mumcu 'nun
öldürülmesi olayına ilişkin
araştırma yapmak üzere,
hukukçulardan oluşan bir
komisyon kurdu. TBB
Başkanı önder Sav, bugün
düzenleyeceği basın
toplantısında, komisyonun
çalışmalan hakkında bilgi
verecek. Sav, Mumcu'nun
öldûrülmesinin üzerinden l .5
yıla yakın zaman geçmesine
karşın, cinayetin
unutturulmak istendiğini
vurgulayarak "Cinayet ile
ilgili olarak önemli
açıklamalarda
bulunacaklannı ve ileriye
dönük değerlendirmeler
yapacağını" söyledi.
İlk ûçe girenlere
vakıttan ödül
•Haber Merkezi-
Atatürk'ün kurduğu laik
Türkiye Cumhuriyeti 'ni
sonsuza dek yaşatacaklanna
ant içen öğrenciler, bu yıl son
suufa geçen kardeşlerine
"jşık meşalesini" törenle
devrettiler. Başan oranının
oldukça yüksek bulunduğu
Ayazağa Işık Lisesi'ni bu yıl
binncilikle bitiren Nilay
Dönmez, ikincilikle bitiren
Hüseyin Fırat Şenol ve
üçüncülükle bitiren Esra
VuraJ, Feyziye Mektepleri
Vakfı tarafından aynca
ödüllendirildiler. Vakıf
Genel Sekreteri Gûn Han
Başık, "ışıklı, aydınlık
geleceğimizin bekçileri" diye
nitelediği Işık Lisesi
mezunlanna bundan böyle
de her aşamada destek
olacaklannı söyledi.
'KIOP davası'
gerekçeli kararı
• İstanbtıl HaberServisi-
İSK.İ olayıyla ilgili olarak
açılan ve baa sanıklann
mahkûmiyet karanyla
sonuçlanan 'kJordavası'nda
gerekçeli kararaçıklandı.
Fstanbul5.AğırCeza
Mahkemesi'nin 40 sayfalık
gerekçeli karannda, İSK.İ
eski Genel Müdürü Ergun
Göknel, yardıması Ziya
Kurtaran ve İSKİ İdari ve
MaJi İşler Dairesı Başkanı
Ahmet Haluk Berksoy'un
"ISKİ'nin ihtiyacı olan avı
klor ve sodyum hipokloriti
serbestrekabetortamı
oluşturmadan Koruma
Tarun AŞ'den alarak
kunımu 11 milyar 503
milyonlirazarara
uğrattıklan" belirtildi.
Göletlerde 4
kişiboğuldu
İSTANBUL(AA)-
Istanbul'da deniz ve göletlere
girerek serinlemek isteyen 4
kişi, boğularak yaşamlannı
yitirdi. Süivri AÛpaşa
Köyü'nde ve Beykoz'un
Çayağa mevkiinde
serinlemek için denize giren
NihatUzun(22)ıleResul
Orhan(18) boğularak
öldûler. öte yandan Pendik
Emirli Köyü baraj gölünde
arkadaşıyla balık tutan
Gökhan Ergün, botun ters
dönmesı üzerine göle düşerek
kayboldu. İsmail Yeldam
(26) ise Pendik Kurtköy'deki
bir gölette yüzerken başını
zemine çarptı ve boğularak
hayaünı kaybetti.
Levi's 500
modası
•Haber Merkezi-Yaz
kokksiyonunda yer alan
Levi's 500 başlı başına moda
olmayolunda. Unisex bir
model olan Levi's 500, genç
ka ve erkeklere sesleniyor.
"White Levi's" grubuna
dahil olan ve Levi's'm
kendine özgü detaylannı
taşıyan 500 modeli, uzun sûre
gûndemde kalacak gjbi
görünüyor.
Uzmanlar, üniversite sınavma girecek adaylann yapacaklan tercihin
yeteneklerine, isteklerine uygun olmasına dikkat etmelerini öneriyor .
TercilıiııizibiliııçliyapınFİGENATALAY
Yükseköğrenim görmek iste-
yen gençlerin bir bölümü, mes-
lekler hakkında tam bilgi sahibi
olmadıklan için terah ede-
cekleri yükseköğretim prog-
ramlannı belirlemede zorlanı-
yor.
Bazı üniversite adaylan, ilk
birkaç tercihlerini bilinçli ola-
rak yaayor, ancak diğerlerini
yakınlannın önerilerine göre sı-
ralıyor.
Adaylar, hakkında yeterli
bilgiye sahip olmadan tercih
listesinde yer verdikleri yükse-
köğretim programlannı ka-
zandıklannda ^sJemediğim bir
bölüme ginnek zorunda kaldım"
diye dert yanıyor.
Ilke Dersanesi rehberlik uz-
manı Sadık Gültekin, nasıl bi-
linçli tercih yapılması gerektiği-
ni şöyle anlatıyor:
"Tercih listemzdeki en son
tertihimz bile kazanmaktafl asJa
üzüntü duvmayacağmız bir yûk-
seköğretim kurumu olmabdır.
Meslek size uygun mu, siz ter-
cih edeceğiniz o mesleğe uygun
OYS testlerı ve bunların puan hesabına yak laşık katılma oranları
JUMYIN TERCİHAUU»
AMAGRUP
A)Fen
Mühendislik
Bilimleri
B)lktisadive
Sosyal Bilimler
C) Yabancı Diller
ALT6RUP
I.Fen Bilimleri
2. Müh Bilimleri
n.lktisat Bilimleri
2. Sosyal Bilimler
3.DilveTarih
Modern Diller
PHnTiri
T
M
TM
S
TS
D
(1)Mat«ımtlk
%30
%60
%40
%20
%8
-
(2)F«MM«rt
%50
%30
-
-
-
-
fflTlrt*
%20
%20 .
%30
%30
%46
%20
(4)SOJ.B1
-
-
%50
%50
%46
%20
(5)Yıb.Mler
-
-
-
-
-
%60
musunuz? Bu noktada, adaym
kendisini gercekten objektif ola-
rak değeriendirmesi gerekir.
Sokrates'in 'kendıni bil' sözü,
kişinin bilgisinJn bir sınanması,
yoklanması anlamındadır. Bu
sözü, meslek seciminde \ete-
neklerini bil' şeklinde düşün-
rnekte fayda var. Çok kazanç
sağlar döşüncesiyle moda mes-
lekkre yönelme, bir mûddet son-
ra adaylarda, düş kmklığı ya-
ratmaktadtr. Bu durum, bölüm-
ler hakkında edinilen bilgilerin
bazen yüzeysel bazen de hatalı
olabiieceğinin bir göstergesidir.
Bir vükseköğretün programı-
m tercih etmek, ömür boyu sür-
döreceğiniz bir mesleği ve hayat
biçiminizi seçmek demektir.
Adaylar, yûkseköğretime hem
bir alanda bilgi sahibi oünak için
hem de meslek sahibi olmak için
girmektedirier. Bir yükseköğre-
tim programının seçUmesi aynı
zamanda bir mesleğin secilmesi
aıdamına gelmektedir.
Bir kişi mesleğini seçmekle
genel hayat biçûninde de seçim
yapnuş olur. Kişinin yaşamında
böylesi önemli etkileri olan bir
karann iyice düşünülmeden ve-
rilmesi, mutsuzluğa ve başarısız-
uğa yol açabilmektedir.
Yeteneklerim tercihlerime,
tercihlerim yeteneklerime uygun
mu? Sececeğim meslekjerin
Özellikleri. çalışma ortamlan,
kazancı, geleceği. iş buuna im-
kanları, kazandıracağı toplum-
sal stanı bana uygun mu?
Meslek seçüni, bir kişinin, se-
çeceği çeşitli meslekler arasında
en iyisini yapabileceğini diişün-
düğii faah'yetleri kapsayan ve
tSTON, tSFALT ve İSBAK'ta işten atılan toplam 139 işçi. dfin aileleriyle birlikfe Fatih Parkı'nda toplandılar. İşçiler daha
sonra toplu olarak tstanbul Büyükşehir Belediye binası önünde toplanarak slogan attüar. (Fotoğraf: AHMET ŞIK)
İşsizsayısıhızlaçoğalıyorYurt Haberleri Servisi - Belediyeler ta-
rafından işten aülanlann eylemi sürerken
bir yandan da Refah ve MHP'b beledi-
yelerde işçi kıyımı sürüyor. Keçiören Bele-
diyesi'nde dün 170 işçi daha sokağa atıldı.
Ankara'nın Keçiören Belediye Başkanı
Turgut Aitınok dün ekonomik kriz nede-
niyle 170 işçinin işten aüldığını açıkladı.
İşten aülanlann sayısı 203'e ulaşırken Baş-
kan Aitınok, açıklamasında lller Bankası
tarafından belediyeye aynlan para kesildi-
ği için böyle bir yola.gittikJerini söyledi.
tstanbul Haber Servisimiz'in bildirdiği-
ne göre İSTON işçileri dün aileleriyle bir-
likte belediye binası önünde toplanarak
sloganlar atölar. İşçiler, Genel Iş Sendi-
kası 8 Nolu Şube Başkanı Vedat Karaka-
ya'nın okuduğu basın açıklamasından
sonra dağıldılar.
Büyükşehir Belediyesi tarafından
İSTON, İSFALT ve İSBAK'ta işlerine
son verilen 139 işçi de dün aileleriyle bir-
likte toplandığı Fatih Parkı'ndan Büyük-
şehir Belediyesi önüne geldiler. Polislerin,
"Pankart açıp, slogan atmayın. Yoksa ka-
fanızı kırarız" şeklındeki sözlü u>anlan
nedenıyle belediye önüne kadar slogan at-
mayan işçiler burada, "Adil düzen dedüer
hakkmıızı yedüer". "İşten atüanlar geri
alınsnı", "fşçi memur elele genel greve".
"tşçiler burada, munussuzlar nerede" şek-
linde slogan attılar.
Pendik Belediye'sinden 18 işçinin işten
atılması ardından belediye binası önünde
başlaülan oturma eylemi 15. gününü dol-
dururken, 400 belediye işçisi de atılan ar-
kadaşlannın işlerine geriye iadesini isteye-
rek toplu vizite eylemi yaptı.
Gebze'nın Refahlı Belediye Başkaru
Ahmet Penbegüllü tarafından işten atılan
733 işçi ve memurun başlattığı direniş 10.
gününü doldurdu.
kendisine en ûst düzeyde muthı-
luk sağlayacağına inandığma
yönelmesjdir. Bu yönelme de ki-
şinin ne istediğini ve ncleri yapa-
bileceğini bilmesiyle sıkı bir iliş-
ki içerisindedir.
tş imkanlan ve yüksek ka-
zanç, adaylann meslek secimin-
de en çok üzerinde durdukları
konulardır. Ne var ki bu husus-
lar en son düşünülmelidir."
Uyanlar
Gruptan rastgele tercih yap-
mak son derece yanlıştır.
Tercih ettiğiniz yükseköğre-
tim programlannın kodlannı
1992-lkinci Basamak (ö YS) Sı-
nav Kılavuzu'nda bulunuz.
Tercih ettiğiniz yükseköğre-
tim programlannın kodlannı,
önce her bir kutucuğa bir ra-
kam gelecek şekilde yazınız.
Kodlama yanlışlanndan yal-
nız siz sorumlusunuz.
_ Tercih bildırim formunuzu
ÖYS sırasında sınav görevlisine
teslim etmeden önce, fotokopi-
sini cektirerek saklayınız. Çün-
kü OSYM'yle ulaşan tercih bil-
dirim formunuzun aslını veya
fotokopisini görmeniz müm-
kün değildir.
F puanlı tercih yapan adayla-
nn sadece fen biümleri testin-
den, M puanlı tercih yapan
adaylann sadece Matematik
testinden, TM puanlı lercih ya-
pan adaylann Türkçe ve mater
matik testlerinden, S puanlı ter-
cih yapan adaylann sadece sos-
yal bilimler testinden. TS pu-
anlı tercih yapan adaylann sa-
dece Türkçe ve sosyal bilimler
testlerinden, D puanlı tercih ya-
pan adaylann sadece dil testin-
den en az dört net yapmalan ge-
rekir ki puanlan hesaplanabil-
sin. F ve M puanlanyla tercih
yapacak adaylar. sınavda
yaklaşık 181 soruyu 210 daki-
kada cevaplandıracaklardır.
Bir soruya yaklaşık 76 saniye
düşmektedir.
TM-TS-S puanlanyla tercih
yapacak adaylar, sınavda yak-
laşık 191 soruyu 210 dakikada
cevaplandıracaklardır. Bir so-
ruya yaklaşık 70 saniye düş-
mektedir. D puanıyla tercih ya-
pacak adaylar, sınavda yak-
laşık 214 soruyu yaklaşık 210
dakikada cevaplandıracak-
lardır. Bir söruya yaklaşık 59
saniye düşmektedir.
Siyaset Meydcam'nda bu haf ta anayasa değişikliği tartı$ıldı
Laikliğedemokrasiboyutukazandırdınca...
ORALÇALIŞLAR
12 Eylül askeri darbesinin
komutanlan, darbe öncesi
gençlik içindeki çatışmanının
nedenlerini araştırmışlar ve
gençlerin manevi bir terbiye al-
madıklan için birbirlerini öl-
dürdükleri sonucuna varmış-
lar. Profesör Nevzat Yalcmtaş
1
-
ın önceki gece atv'deki 'Siyaset
Meydanı'programında söyledi-
ğine göre, din derslerinin bütün
ortaöğretimde zorunlu hale gel-
mesine bu amaçla karar veril-
miş.
atv'deki programın konusu
'anayasa değişikliğF idi. Ancak
tartışma. kaçınılmaz olarak din
ve vicdan özgürlüğü ile laiklik
noktasına geldi. Güzel ve an-
lamlı bir tartışma oldu.
Siyasallaşmış
İslam'>
iD amacı
Devleti, din kurallanna da-
yandmnak isteyen siyasal-
laşmış Islamın amaçlan ve he-
defleri sorgulandı. 'Hakimiyet
kayrtSE şartsız mflletindir' söz-
cüğünün yenne geçirilmek iste-
nen 'Hakimiyet Allah'ındır'
çağnsının siyasallaşrruş İslam
tarafından savunulrnasıyla or-
taya çıkan tablonun yarattığı
gerilim ele alındı. Nevzat Yalçı-
ntaş'ın aktardığı zorunlu din
dersleri gerekçesi, toplantıya
kaulan ve sözde demokrasi ta-
raftan olduğunu söyleyenlerce
programda yeniden savunuldu.
Gençliğı terbiye etmek amaay-
la zorunlu hale getirilen din
derslerinin, bütün ülkeyi askeri
bir darbe altında terbiye etmek
isteyen anlayış tarafından uy-
gulamaya sokulması bu yönte-
min içeriğinin
de ipuçlannı ve-
riyor. Bir ülkede
parlamenter sis-
temi ortadan
kaldıran, ülke-
miz tarihindeki
en despotik ana-
yasayı yazdıran
ve özgürlükleri
en önemli tehli-
ke olarak gören
bir yönetim, din
derslerinin de
zorurüu olması
gerektiğine
inanıyor ve
bunu anayasaya
koyuyor. Sürekli laik devletin
baskılannı eleştirenlerin, ana-
yasadaki zorunlu din derslerini
savunmalan ve askeri yönetim
uygulamalanyla aynı noktada
buluşmalan acaba garip bir
rastlantı mıydı?
Programda konuşan öğretim
üyelerinden Dogu Ergil, Zafer
Üskûl ve Türkan Saylan, laiklik
anlayışmın biriçerik kazanması
ve derinleştirilmesi konusunda
önemli katkılarda bulundular.
Doğu Ergil'in, başörtüsü yasa-
gını aptaDık olarak nitelerken,
laikliğin devletin dinden, dinin
devletten anndınlması olarak
anlaşılması gerektiğini vurgula-
ması önemliydi. Ergil, laikliğin
demokrasi ile bir anlarrî ifade
oğu ErgiJ'in laikliğin
devletin dinden, dinin
devletten anndınlması
olarak anlaşılması
gerektiğini vurgulaması
önemliydi. Ergirin,
laikliğin demokrasi ile bir anlam ifade
edeceğini ve demokrasi olmadan, din ve
vicdan özgürlüğûnün de bir anlam
kazanamayacağını söylemesi de dikkat
çekiciydi.
edeceğini ve demokrasi olma-
dan, din ve vicdan özgürlüğû-
nün de bir anlam kazanamaya-
cağını söylemesi de dikkat çeki-
ciydi. Ergil, 'Devletin inancı ve
ideokyisi olmaz, partüerin ve
sosyal grupların olur' dedi. Dev-
letin, yurttaşlann günlük haya-
tına müdahalesinin sınırlanma-
sı gerektiğini vurguladı.
Türkan Saylan ise, Sıvas kat-
liamı davasında RP yöneticisi
Şevket Kazan'ın katliam sanık-
lannı savunmasının bir mesaj
anlamı taşıdığına dikkat çekti.
Bu tür mesajlann içgerilimi art-
tınnaktan başka bir sonuç >a-
ratmayacağı uyansını yaptı.
Siyasi partilerin anayasa de-
ğişikliği konusunda bazı uzlaş-
ma adımlan at-
mak üzere ol-
duklan me-
sajınm verildiği
program. laikli-
ğin tanımı açı-
sından önemli
özellikler taşı-
yordu.
Zafer Üskül'-
ün, konusuna
hakim bir anaya-
sacı olarak
yaptığı uvanlar
ve 1982 Ânaya-
sası'nın temel
mantığına
yaptığı eleştiriler
bir ders niteliğindeydi.
Programın en önemli yanı, si-
yasallaşmış İslamcılann hep
'mağdnr' rolünü oyandıklan
programlardan farklı bir hava
taşımasıydı. önceki gece laikli-
ği savunanlar, devlet müdaha-
lesini eleştirdiler ve devlet mü-
dahalesinden ardındınlmış bir
laikliği dile getirdiller. 1982
Anayasası'yla ortaya çıkan an-
ti-demokratik siyasi yapıyı ve
sistemi sorguladılar. Laikliğe
demokratik bir şekilde jaklaş-
mak ve devletin dinden anndı-
nlmasmı düşünce ve inanç öz-
gürlüğüyle birleştırmek, sıyasal
Islamı savunanlan zor duruma
düşürdü. 'Mağdur' rolünün bir
rolden ibaret olduğu orta>a
çıktı.
Tartışma, devletçi laiklerle si-
yasal İslamalar arasında yapı-
lan tartışmalardan farklı bir
boyut kazandh Özgürlükçü bir
anlayışla savunulan laikliğin,
ülkemize yeni ufuklar açabile-
ceği ve yeni uzlaşmalara zemin
hazırlayabileceği ortaya çıktı.
Demokrasi ve dayatmacı
anlayış karşı karşıya
Anayasa değışikliğjnın yeni-
den gündeme geîdiği bugünler-
de. demokratik ve özgürlükçü
bakış açısmın ne kadaretkiji ol-
duğu daha iyi anlaşılıyor. Önü-
müzdeki dönemde, ülkemizde
banş, özgürlük ve demokrasi
isteğiyle, baskıyı ve despotizmi
savunan anlayış yeniden karşı
karşıya gelecek. Kaynağını din-
den veya başka bir ideolojiden
alan her türlü dayatmaa anla-
yış arasında nasıl bir paralellik
bulunduğunu -da hep birlikte
göreceğiz.
TOKTAMIŞ ATEŞ
Müslûman Olmak...
Hemen her pazar gecesi olduğu gibi, bizim uyku dün
akşam da gitti. atv'deki 'Siyaset Meydanı' programının
sevimli hazırlayıcısı All Kırca, yaşamımıza yeni bir dü-
zen getirdi ya da yaşamımızın düzenini bozdu. Ekranın
içinde de olsantz, dışında da oisanız; yani izleyenlerden
biri de olsantz, konuşanlardan biri de olsanız, durum
değişmiyor. Sabahın erken saatlerine kadar 'takılıp' ka-
lıyorsunuz...
Dünkükonu, 1982Anayasası'ndakideğişiklikçalişma-
larıyla ilgiliydi. Ama söz döndü dolaştı, Müslümanlık ve
laiklik çerçevesinde kaldı. Budeğişiklikçalışmalan hak-
kında Sayın Aydın Gûven Gürkan telefonla bana ayrıntı-
lı ve gerekçeli açıklamalar lütfetti. Daha sonra genişliği-
ne ele alacağım. Ama bugün, dün geceki 'Siyaset
Meydanı'n\nıçağrıştırdığı bir kavramı, (belki de bininci
kez) yeniden ele almak istiyorum. Müslûman olmanın
ne demek olduğu ve laiklıkle Müslümanlık arasındaki
ilişkinin sınırlarının belirlenmesi...
Aslında bu konuya eğilmemin bir başka nedeni, cu-
martesi günü çıkan Aydınlık dergisindeki 'Medyanın
Korkak Laikleri' başlıklı yazı... Televizyon programları-
na çıkan bazı aydınların, açık şeriatçı saldırıları, uzlaş-
macı bir tavır içinde yanıtlama çabalannın mahkum
edildiği bu yazının yazan, imzasını koymamış. Umarım
Aydınlık'taki arkadaşlarımızın tümü aynı görüşte değil-
dir. Zira en azından belli konularda, düşünce birliği için-
de olduğumu sandığım Aydmlıkçıların, böylesine ay-
mazlık içinde olmalan, çok umut kırıcı.
Türkiye'de bir İslam şeriatı düzenini egemen kılmak
isteyenlerle kendini laik cephede görenlerden bir bölü-
münün fikir birliği içinde oldukları bir nokta var. O da Is-
lamiyet'le laikliğin bağdaşamayacağı. Her iki gruptaki-
ler de "Müslûman laik olamaz"diyorlar ve bunu kendi-
lerince kanıtlamaya çabalıyorlar.
Bu 'yanlışlığı' şeriatçıların savunmalannı anlamak
mümkün. Zira eğer Müslümanlık'la laiklik bağdaşamaz
iki olgu ise o zaman değmeyin keyiflerine. Zira en yü-
zeysel araştırmalar bile, bu toplumda yaşayan insanla-
rın Müslümanlık konusunda ne denli duyarlı olduğunu
gösterir. Ve Müslümanlık'la 'bağdaşamaz' bir düzeni
reddetmelerinden daha doğal bir şey olamaz.
Bu 'yanlışlığı' solculuk ve laiklik adına savunanların
amaçlarını anlamakta çok zorlanıyorum. ilericilik' adı-
na savundukları bu yanlış düşünceyle kimin ya da kimle-
rin ekmeğine yağ sürdüklerinin farkında değiller mi
acaba? Yoksa bu halkın "Biz Müslûman değiliz, laikiz"
demesini mi bekliyorlar? Inanılır ve anlaşılır gibi değil...
'Müslümanlık'la laiklik bağdaşamaz'rmş... Peki Müs-
lümanlığı kim 'tanımlıyof? Müslümanlığı tanımlama
hakveyetkisini 'kim', 'kime'vermiş?Günümüzdeşeriatı
geçerli sayan 'islam ülkelerinde' bile farklı uygulamalar
varken herkesiçin 'geçerli've bağlayıct' bir Müslüman-
lık anlayışını kim ortaya koyacak?
Her iki grup da 'Müslümanlığın yoruma açıkolmadığı-
nı' ileri sürüyor. Peki Müslümanlık 'yoruma açık' değil-
se; farklı uygulamaları bir yana bırakın, farklı mezheçy-
leri' nasıl açıklayacağız? Hz. Muhammed'in hemen
ardından zuhur eden 'Haricileri' neyle açıklayacağız?
Geçenlerde bir televizyon kanalında, bu konulardaki
'otoritelerin', en basit noktalarda bile anlaşamamaları-
nın, üzerinde ciddi bir biçimde düşünülmesi gereken bir
olgu olduğuna inanıyorum...
Aydınlık'ta yayımlanan yazıda; 'uzlaşmacı' bir tavır
içinde olmalan eleştirilen ve bu tavırlarının nedeninin
'korkaklık' olduğu ileri sürülen kimi aydınların, konuş-
malarına, "Ben de Müslümanım" diye başlamaları,
yanlış bulunuyor. Yani ilerici bir aydmın kendini 'Müslû-
man olarak tanımlaması', o kişinin baştan uzlaşmacılık'
ve 'korkaklıkla'nitelenmesine neden oluyor.
Anlaşılır gibi değil. Biz bu toplumda insanların 'Müslû-
man olmama' hakkını savunduğumuz gibi, 'Müslûman
olma' hakkını da savunuruz ve (kendi yorumumuz ve bu
yorumun sınırları içinde) bunun 'ilericiolmak'yada 'ay-
dın olmakla'aslaçelişmeyeceğini düşünürüz. Ne 'kork-
tuğumuz' için ne de 'yaranmak için'. Belki işin içinde
biraz 'uzlaşma' arzusu olabilir ki bu da doğaldır. Biz, bu
toplumda, turist olarak ya da geçici oturma izni ile yaşa-
mıyoruz... ^
Islamiyet bizim 'moral yapılanmamızın' önemli bir
parçasıdır. Yaşadığımız toplumsal düzenin temel de-
ğerleri arasında Müslümanlık da vardır. Ama kimileri,
bu inançlannı 'siyasal birtalep'. siyasal bir düzen' biçi-
minde ortaya koymak istiyorlar ki buna karşı çıkarız ve
mücadele ederiz. Yaşamımızın tüm kurum ve kurallarını
belli bir Müslümanlık yorumuna göre belirlemeyiz ve
belirietmek istemeyiz, ama bunu reddetmeyi de düşün-
meyiz.
Eğer tutarlı ve dürüstse bir insanın, "Ben Müslûman
değilim " tanımlaması; bir aykınlığı dile getirme cesareti
açısından ve düşünce özgürlüğü çerçevesinde, saygı
duyduğum bir yaklaşımdır. Ama "Laik insan Muslüman
olamaz" gibisinden bir züppeliğe güler, geçerim...
LALELİ'DE YANGEV
Pansiyoncu baba ile
oğlunun şüpheli ölümü
tstanbul Haber Servisi - La-
leli'de dün sabah trir döviz
bürosunda, piknik tüplerden
sızan gazm alev alması sonucu
yangın çıktı. Yangının söndü-
rülmesinden sonra, olay ye-
rinde yanan iki kişinin. daha
önce bıçaklanarak öldürül-
müş olduğu belirlendi.
Laleli Aksaray Caddesi
üzerindeki Güneş Han'm 5.
katmda bulunan Erek Döviz
ve Altın Ticareti AŞ'nin büro-
sunda. dün sabah saat 08.00
sıralannda içeride bulunan
piknik tüplerin patlamasıyla
yangın çıktı. İşhanının 6. İca-
tındaki Dünya flan Bürosu'-
na da sıçrayan yangın, olay
yerine gelen itfaiye ekıplerinin
çalışmalanyla söndürüldü.
İtfaiye ekipleri, yanan döviz
bürosunda. Halil Ulus (43) ile
oğlu Mehmet CemaJ Ulus'un
(16) yanmış cesetlerini buldu.
Yetkıliler, bir pansiyon işlet-
mecisi olan Halil Ulus ve oğ-
lunun. patlamadan önce bı-
çaklanarak öldürüldüğünün
anlaşıldığını ve yangının cina-
yeti örtbas etmek için kasıtlı
olarak çıkanlmış olabileceğini
kaydettiler. Cinayetlerin ay-
dınlığa kavuşturulması için
döviz bürösunun sahipleri
Cavit Şahin ile Iran uynıklu
Abdolghader Alipour'un, ifa-
delerine başvunîlmak üzere
arandıklannı bildiren yetkiü-
ler. olayla ilgili soruşturmala-
nn çok yönlü olarak sürdü-
rüldüğünü belirttiler.
Kadıköy'de yangın
Öte yandan Kadıköy Aa-
badem Sarayardı Caddesi
üzerinde bulunan Mazda
Otomobil Satış Bayii'nde de
piknik tüplerden sızan gazm
alev alması sonucu yangın
çıktı. Maddi hasar meydana
getiren yangın, olay yerine ge-
len itfaiye ekipleri tarafından
söndürüldü.
STANBUL 22.ULUSLARARASI
î
ü
s
l
fl
T
j;T JSTANBUL
unîn MÜZİK FESTİVALİ 83 YAŞINDA BİR DINAMO.
SHURACHERKASSKY*""
Cemal Reşit Rey Konser Salonu,
22 Hazıran 1994, 19.00
Bilet satışları AKM'de.
Hu il.in. 11usl.irjr.iM Nl.ıı