02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 HAZİRAN1994 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Emeklilere vergi iadesi • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay, işçi emeklilerine vergi iadelerinin bugünden itibaren ödenmeye başlanacağını açıkladı. 5 teröPist öldöPöldö Haber Merkezi - Olağanüstü Hal Bölge ValiliğTnden yapılan açıklamaya göre, Van'ın Bahçesaray ilçesi yakınlannda 3, Mardin'in Derik ilçesinde l ve Bitlis'in Hizan ilçesi kırsal kesiminde de l olmak üzere toplam 5 terörist, güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada öldürûkiü. Trafîk kazaları: 13ÖIÜ • Haber Merkezi - Yurdun çeşitli yerlerinde meydana gelen trafik kazalannda 13 kişi öldü. Aydın'ın Kuşadası ilçesi yakınlannda Hüseyin Kılınç ile Gürbüz Yağcı, Kütahya'nın Şaphane ilçesi yakınlannda Ramazan Çavdar ve Mehmet Öztürk, Isparta'nın Kozluca köyü yakınlannda Gülsüm Türk, Senirkent'teVeli Çimenkaya. Adıyaman'da Fatma Çİftçi, Anlalya'nın Kaş ilçesinde Mehmet Özkan, Alanya'da Sinan Burak, Aksaray'da Emek Duran, Malatya'nın Battalgazi ilçesinde Mustafa Ertuna, Konya'da Abdülhadi Sönmez, Samsun'un Kavak ilçesinde Recep Şenbay, meydana gelen kazalarda yaşamını yitirdi. Gökçek'in anketi •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Keçiören Belediye Başkanlığı ile Sosyal HizmetlerveÇocuk Esirgeme Kurumu Başkanlığı dönemlerindeki uygulamalannın ardından kamuoyunun belleğine 'sanatın içine tüküren Siyasetçi" olarak da yerleşen AnkâraAnakent Belediyet ' Başkanı Melih Gökçek, 'tükürüğünün etkisini' öğrenmek için anket yapürdı. Gökçek, anketinde. "Tüküreyim böyle sanatın içine" sözlerinin nasıl değerlendirildiğinin yanı sıra "Cem özer ve Duygu Asena'nın yazılannın protestoedilmesini isteyen Melih Gökçek'in tavnnı nasıl buluyorsunuz?" sorusunuyöneltti. 12 Eylülzedelere DYP darbesi12 Eylül döneminde görevinden uzaklaşünlan ve güvenlik soruşturmalan nedeniyle mağdur olanlara haklannm iadesini öngörenyasa tasansına DYP'lilerkarşı çıktı. DYP'li Hoşver, 'Komünistlerin hakkıru mı vereceğiz?' dedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gü- venlik soruşturması ve çeşitli gerekçe- lerle görevlerine son verilen ya da göre- ve başlatılmayanlann haklannm geri verilmesini öngören yasa tasansmın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu"nda görüşülmesi, üçüncü kez DYPengeline takıldı. Demokratikleşme paketinin ön- celikli hedefleri arasında yer alan tasan, DYP Bolu Milletvekili Necmi Hoşverin engellemesi nedeniyle görüşülemedi. Hoşver'in, komisyonda "Komünistlerin hakkını mı vereceğiz?" dediği duyulur- ken Mecüs kulisinde de DYP'Iilere. "Komünistlerin geri döranesini engelle- dik" haberini verdiği öğrenildi. Görüşmelerine geçen hafta başlanan tasannın maddelerinin ele alınması için dün Plan ve Bütçe Komisyonu üçüncü keztoplandı. RPveANAP'lı üyeler.gö- rüşmelere geçilebilmesi için çoğunluğu koalisyon partileri SHP ve DYP'li üye- lerin sağlamasını isteyerek, tutanağa imza atmadılar. Bu sırada, salonda bu- lunan DYP'li Necmi Hoşver ile Melih Pabuçcuoğlu'nun da tutanağı imzala- madan bekledikleri gözlendi. Iki millet- vekili. arkadaşian tarafından ikna edile- rek görüşmelerin başlaması sağlanırken Hoşver. tasannın alt komisyona gönde- rilmesini vc incelenmesini istcdi. SHP'li üyeler Mehmet Dönen, Mnstafa Yılmaz. Timurçin Savaş ve Sinan Yerlikaya ise benzer ısteğin geçen oturumda reddedil- diğini anımsatarak bu önerinin işleme konulmamasını istediler. SHP'li üyeler. alt komisyonun bahane olduğunu belir- terck. tasannın yasalaşmasının engel- lenmesinin amaçlandığını söylediler. '24500 kişilikkadro fazla' Devleı Bakanı Mehmet Kahraman da tasanda öngörülen 24 bin 500 kişilik kadronun fazla bulunduğunu ve muha- lefetin bundan kaynaklandığını belirte- rek, komisyonda oluşan eğilim nedeniy- le kadro maddesinin tasandan çıkanl- masını kararlaşürdıklannı söylcdi ve göriişmelerin sürdürülmesini önerdi. Ancak DYP'li Hoşver önerisinden vaz- geçmedi. Komisyon Başkanı tlyas Ak- taş da genel kurul çalışmalannı gerekçe göstererek toplantıyı bugüne ertelerken öneriyi oylamadı. ToputacaattııtT Komisyon üyeleri salondan aynlır- kcn Hoşver'in. yanındaki millctvekille- rine "Komünistlerin hakkını mı verece- ğiz?" dediği öğrenildi. Daha sonra kuli- se geçen Hoşver. buradada DYPmillet- vekillerine. tasannın görüşülmesini cngellcdiğini anlalarak "Komünistleri, teröristleri tekrar göreve gerirmek isri- yorlar. Engelledik. Adalet ve İçişleri Komisyonu'nda incelenmeden geçmiş. Ben bi/im komisyonda 'alt komisyon' di- yerek engelledim. Topu taca artım" dcdi. Saksofonsanatçm çimsukunaya'atı v ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Caz müzisyeni Yahya Dai, artık bahçıvan. Ankara Bü- yükşehir Belediyesi Kent Or- kestrası'nda geçtiğimiz ay başı- na dek saksofon sanatçısı olarak görev yapan Dai, Feyzi Çak- mak Bulvan üzerindeki refüjle- rin çimlerini sulamakla görev- lendirildi. RP'ü belediyeyi "sana- ta saygısızlıkia" suçlayan Dai. kendisine yapılan bildirime karşı hiçbir girişimin sonuç ver- meyeceğini belirtirken, "iyi çim suladığını" da vur- gulayarak, direnişini ediyor. rece sanatçıdıriar." "Müzisyenlikten çim sulama- cdığına terfi ettirihiini" diyen Yahya Dai, başından geçenleri şöyle özetliyor: "14 yıkhr müzikle ilgileniyo- rum ve saksofon çalıyonım. Ak- deniz Üniversitesi MesJek Vük- sekokulu Motor Bölümü'nden mezun oldum. Ama müzikle ilgi- lenmeyi tercih cttim. 1992 yılında Ankara Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrası'na girdim. Kad- ro stnavı açılmadığı için, bana ilk önee sozleşmeü. pasif ^ RP'li Belediye d a h a s™™da kad - ifade r>__, » # _ ı : u rolu işci statüsü ve- rildi. Melih Gök- Başkanı Melih Gökçek, Kent Orkestrası'nda 8 o r e v e Büyükşehir Be- lediye Başkanı nrl/pçtrasrnHîi m e s i > l e " f c * "bir Melih Gökçek. be- yrKeSiraSl n a a beUenti içine gir- lediye çalışan- görevlİ Saksofon d»k- Bütün işcilerin lannıngörevyerle- c a t l a t n c ı Valıvo çeşitli yerlere sürü- rinde yapüğj deği- SdndlVlM _ I dnyd leceğjnj duyuyor- şiküklerle de tepki Daİ'yİ Çİmleri duk. Zaten bû fazla toplamaya baş- cıılamçıHîi sürmedi, bana veri- ladı. SUldmdKld fen b i |d i r i m J e çeyn görevlendirdi BakanCevheri înanan için Kuran çağdaştır' IX)ĞANAKIN Bunlardan en il- ginci, Ankara Bü- yükşehir Belediyesi Kent Or- kestrası'nda saksofon çalan Yahya Dai'nin Fevzi Çakmak Bulvan refüjlerinde çim sula- makla göreviendirilmesi.. 30 metre dolayındaki hortu- Tnu oraya buraya çekiştirerek görevini yapmaya çalışırken ya- kaladığımız müzisyen Dai. Cumhuriyefin sorulannı yanıt- larken. RP'nin sanatı destekle- mesinin olanaksız olduğunu vurguluyor: "Sanata sıkıyönethn bildirgesi gibi yaklaşıyorlar. Kendflerinin standartının dışına çıkarsa sanat özelliğini kaybeder, ama kendi standartlan içinde yer alıyorsa. sanat sanattır. Ama unutuyoriar ki, sanatçılar özgür olduklan sü- koruma daire baş- kanlığının emrine veriküm. Ay başında da çim su- lama görevine başladım." Kent orkestrasındaki görevi- ne geri dönmek için girişimlerde bulunmasırun yararlı olma- yacağı kanısında olduğunu söy- leyen Dai. şöyle devam ediyor "Bir dilekçeyle Ankara Bü- yükşehir Belediyesi Çevre Koru- ma Daire Başkanlığı'na basvur- mam gerekiyor. Ama bunu dik- kate alacakları konusunda endi- şeliyim. Herhalde birçok bürok- ratik engelden sonra bana 3 ay sonra yanrt gelir, o da olumsuz bir yanıt olur. Orkestradaki yerime geri göndereceklerine olan inancımı yitirdiğim için beiedi- yeyle uğraşacağun zamanın boş yere gideceğini düşünüyoram. I Yahya Dai, 'Çimleri iyi suluyonım ama7 diyor. Burada fazla çalışmayı düşün- müyorum. Çünkü bu benim mü- ziğinü etkiliyor. Bir sanatçının gûnde 8-10 kilo taşıması bile enstriimanda ellerin hareketini tamamen bifirir." Yahya Dai. Melih Gökçek'in orkestra yerine "mehteran bölü- ğû" kurma amacında olduğunu savlayarak. bunun da RP'ye çok yakışacağı kanısında. RP'- nin sanata bakış açısını da clcş- tiren Dai. görüşlerini şöyle dile getiriyor: "tslam dini, daha iyi düşün- meyi. aklı kullanmayı >e insan- ların yaratıcı olması gerektiğini ileten bir dindir. Bugün hey kelleri kaldırıyorlar, çünkü insanlann oniara taptığına inanıyorlar. İslam dininin ilk inişinde insanlar puta tapıyorlardı. Bugün ne heykele, ne de başka şey lere ta- pan insanlar var. Afrika'daki ilkei kabileler bile artık bunu yapmıyorlar. Bu o dönemin so- nınuydu. Sanatı «e bilimi yaşa- mımıza sokmadığımız takdir- de daha karanlık günlere doğnı gideriz. Bu parriye oy verenle- rin kararlarmı tekrar bir dii- şünce süzgeeinden geçirmeleri- ni öneririm." Müzisyen, şimdiki göreviy- le bahçn an Yahya Dai."Yaşa- yan sanatçılan koruyalım. Bu insanlar. "dinimiz böylc diyor" diye kendi bildiklerini okurlar- sa sanıyorum birkaç yıl sonra savunduğumuz kavramları unutmak zorunda kalırı/" uyansını yapıyor. ANKARA - Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan sorumlu Dev- let Bakanı Necmcrtin Cevheri. Kuran'ın yeniden yorumlan- ması çalışmalannı değerlendı- rirken "Kuranıkerim'in çağdaş- laştırılması diye bir şey yoktur. Kuran çağdaştır"dedi. Cevheri. "Kuran ahkamına göre dünyayı, devleti yönetme" anlayışını "fa- natik" olarak nitelendirdi. Cevheri. Diyanet İşleri Baş- kanlığı bünyesinde başlatılan "Kuranıkerim'in tefsiri" çalış- malan konusunda Cumhuri- yet'e yaptığı değerlendırmede. girişimin "tamamen bilimsel amaçlı" olduğunu vurguladı. Müslüman olan herkesin Ku- ran'ın "Allah'ın emri ve sözü" olduğuna inanması gerektiğini. kutsal kıtabın inananlan ilgi- lendirdiğini anlatan Cevheri. "tefsir" çalışmalan konusun- daki görüşlerini dile getirirken şunlan söyledi: "O (tefsir) tamamıyla bilimsel bir şey, ayrı mesele o. Kuranıke- rim'in çağdaşlaştu-ılması diye bir şey yoktur. Kuranıkerim çağdaştır; çağdaş kafayla, çağ- daş gözle bakan için. onun içinde çok çağdaş şeyler >ardır. Ama, değerini. onun yücetiğini anlaya- mayan, erişemeyenler de çok gerilerde kalırlar. Onlar, zaten tefsir de yapsanız hiçbir şey ol- maz. O bildiğini söyleyecektir. Kuranıkerim bir kutsal kitaptır. Bakara Suresi. Kitabı inanan- lara verdim' diyor. "Bundan önceki kitaplan da oniara ver- dim' diyor. Müsiümanlık böyle \üce bir din. - HAFTAYA BAKIg A.TA\ER KJŞLALI İki Yöntem, İki Yol... Ben "Solcular, istifa edin!"diye yazdığımda, bazı çev- relerden tepkiler gelmişti: - Biz solda birleşmeyi kolaylaştırmak ve giderek çir- kinleşen bir oyuna son vermek için, kitleleri katılıma çağırıyorduk. "Partilere üye olun ve yanlışlığı içerden düzeltin" diyorduk... Sizin önerdiğiniz yöntem, bizi güç durumda bıraktı! Aslında doğal olanı elbette ki onların yöntemiydi. Ama bir yandan yasalar, sol tabandaki bazı kesimlerin parti- lere üye olmasını engelliyordu.. Bir yandan da, opartile- rin demokratik olmaktan uzak yapılan... "lktidar"dak\ sol partiye -aralarında birleşerek- üye olmak isteyen 150 kadar Ankaralının başvurusunun, ay- larcanasıl "savsaklandığını"ilkağızdandinleyenlerde- nim. Ve öte yandan, daha inşaat halindeki bir binada nasıl 50 kadar üye oturuyor görüldüğü de bilinmeyen bir şey mı? ••• Partiler kitleler için vardır, kıtleler partiler için değil! Partiler, kitlelerdeki eğilimleri yansıtmak, kitlelerin sorunlarına çözüm getirmek amacıyla kurulurlar. Kitle- lerin amaçlarını gerçekleştırmek için kendilerinin "araç" olduklarını unutan partilerde "yozlaşma" ileri boyutlara varmış demektir... Eğer laikliği ve demokrasiyi içlerine sindirememiş olan güçler, devleti ele geçırme yolunda ciddi adımlar atmışken ve kendi toplumsal tabanları gelecek ıçın cıddı endişeler içindeyken.. bazı siyasal partileri yönetenler, kitleleri hala kendilerini bir yerlere ulaştıracak "araç"lar olarak görüyorlarsa ya da görebiliyorlarsa; o bozukfuğu içeriden düzeltebilme umudunu koruyabilmek fazla saf- lıkolmaz mı? iki eskl siyaset arkadaşım, Sayın Hüseyin Doğan ve Sayın Lütfü Şahin, Cumhuriyet Halk Partisı Partı Mec- lisi'nden birbiri ardından istifa ettiler. İstifa gerekçeleri ise aynıydı. Yüzde 4.62'lik oy oranını, CHP'nin eski miletvekilleri olarak, ülkeye cumhuriyeti ve demokrasiyi getirmiş bir partiye. Atatürk ün kurmuş olduğu bir partiye yaraştıra- mıyorlardı. Daha da önemlisi. partıyi yönetenleri "solda aynlığın ıstırabınt ortadan kaldıracak etkili bir girişim" içinde de göremıyorlardı... ••• Solun bugünkü yapılarla yoluna devam edemeyecegi belli.. Görünen seçenekler ise. şimdilik ikidir: Ya CHP- DSP birleşmesi olacak, ya da CHP-SHP... Bir üçüncü se- çenek "şu anda " gündemde değil Sayın EcevH SHP ile köprüleri atmıştır. SHP'nin sağ- lıksız yapısını ve yıpranmışlığını devralmak istememek- tedir... Ama bir CHP-DSP butünleşmesi durumunda, kapılar herhalde SHP'nin "yıpranmamış ve sağlıklı" ke- simlenne de açılacaktır. Sayın Aydın Güven Gürkan ın da içinde bulunduğu bir grubun gonlunde ise. Ecevit'i kendi yolunda rahatbıra- kan"gibisinden bir çbzum yattığı anlaşılıyor. Hem Ecevit'in kendisi "so/"un bir kesimini dışladığı için.. Hem de, solun o kesimi Ecevit'in şimdiki "ideolojik çizgisi"n\ benimsemediği için... Birleşmenin kılidi CHP'dir! Atatürk'ün kurduğu partinin adı ve bayrağı hangi tara- fa gidecek? CHP -Ecevit'in eylülde yapacağı söylenılen- çağrıya uyarak DSP'ye katılma kararı alırsa, Gürkan'ın kafasın- daki model büyük ölçüde suya düşer. Üstelik SHP de kü- çülür... CHP'de çoğunluk eğiliminin bu yönde olduğu anlaşıli- yor. Amaybnetimdebu formülü kendi açılanndan "o/ı/m- suz"değerlendirenler var. O nedenlede, ıkinci seçenek bazılannın düşündüğü kadar zayıf bir seçenek değil! ••• Herkes gerçekçi olmalıdır. Sol ilkaşamada "fe/cçaf/"altında toplanamaz! Önemli olan. o iki çatıdan hiç değilse birisinin "sağlık- lı" bir yapıya kavuşturulmastdır Gerçekçi olunmalıdır ki, enerji ve zaman boş yere harcanmasın! Ve de yeni düş kırıklıkları doğmasın! FİYATI NE KADAR ARTARSA ARTSIN BENZİNE PARA ÖDEMEYİN. RTÜK'ten900'lü telefonlarayasak ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK). haber ve güncel programlara mali des- tek yasağı getirdi. RTÜK tarafından dün yayı- mlanan bildiride. hakkında ke- sinleşmiş yargı karan olmayan kişilerin. suçlu gibi teşhir edıle- meyeceği vurgulanırken secim dönemlerinde radyo ve televiz- yonlardan, kamuoyu araştı- rmalan ve 900'lü telefonlar araalığıyla yapılan mini refe- randumlann sonuçlannın yayı- mlanma süresine de sınırlama getirildi. RTÜK, radyo ve TV'lerden 900'lü telefonlann reklam- lannın yapılmasını da yasak- ladı. "Şiddet içeren, edebe ve ahla- ka aykm" nitelikte programla- ra yer verilemeyeceği kaydedi- len bildiride aynca, gerçek ha- yatta karşılaşılan şiddet olay- lannın. haberlerde veya güncel programlarda halkın aama duygulannı istismar edecek. şiddeti olağan gösterecek veya halkta aşm korku yaratacak biçimde sunulamayacağı vur- gulandı. Açıkoturum, panel ve fo- mmlarda anayasaya ve yasala- ra aykın olmayan görüşlere "dengeü" biçimde yer verilebi- leceği belirtilen bildiriyle. 900'- lü telefonlar araalığıyla ger- çekleştirilen yanşmalarla seyir- ci ya da dinleyicilere ikramiye verümesinin yanı sıra, 900'lü telefonlann rekiam ve tanıtı- mlannın radyo ve televizyon- lardan yayımİanması da yasak- landı. Radyo ve TVlerin secim dö- nemlerinde uymalan gereken kurallar da bildiride şöyle yer aldı: "Secim dönemlerinde yayın- lar yasayla verilen yetkiler çer- cevesinde Yüksek Secim Kurulu tarafından düzenlenir ve Yüksek Seçim Kurulu karan doğrultu- suıida RTÜK'çe denetlenir. Yi- ne diğer yasalardaki ilgili hû- kümler sakiı kalmak üzere, ha- ber, röportaj gibi programlar veya reklamlarla ya da kamuo- yu araştırmalan, anketler, tah- minler, bilgi iletişim tdefonlan kuüaAdarak mini referandum gibi adlarla siyasi bir partinin veya adaym lehinde veya aley- hinde veya vatandaşuı oyunu et- kileyecek her türlü yayınlarda bulunubnasına, oy \erme günün- den önceki 7. günden itibaren izin veriimez. Bu yasaklara uy- mayanlar, yayın ilkclerini ihlal etmiş sayılacaklardır." RENAULT ALANHERKESE• 18 Haziran'a kadar RENAULT-MAİS Yetkili Satıcılarından "0" km. Renault alan herkese bu yıl benzin bedava ! • Süper benzininizi 31.12.1994 tarihine kadar Petrol Ofisi istasyonlarından, ne zaman, nereden isterseniz alacaksınız ! "EKONOMİSTTEN EKONOMİYE BİR KATKI DAHA. ŞU!» RENAULT YA$ANACAK OTOMOBILLER
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle