Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 15 HA2IRAN1994ÇARŞAMBA
OLAYLAR VE GORUSLER
'Kent toplumu' oluşturamadık...
Eğer Köy Enstıtülen uvgulaması > ırmı-> ırmı beş yıl
sürdürülebılseydı.. kalkınan kovlerden kentlere bu yoğunlukta
goç akını olmayacaktı.
Prof. Dr. ADİL İZVEREN Dokuz Eylül Hukuk Fak.
savılı \asa\la faalıvete geçınldı Ko-
>un kalkındırılmasında bu ışe uvgun
pratık bır eğıtımın borumluluğunu ılk
sezen \e "Ulke çocuklan, her eğitim
derecesinde sosyal havatta \erimli, et-
kili ve başarılı olacak surette donatıl-
malıdırlar" sozlen> le valın bır bıçımde
açıklavan, eşsızdevnmcı Ataturk tu
Bu ılkeden esınlenen buvuk Turk
eğıtımcisi İsmail Hakkı fonguç'un
dâhıce orgutlendırerek faalı>ete geçır-
dıs Kov Enstıtülen ıçın TurkıveV
gelen unlu Amenkalı eğıtımcı John
Dewe\ "Son vıllarda. tasa>>unımdaki
okullar Turkhe'de kurulmaktadır.
Bunlar Köy £nstitıileri''dir" dı\ordu
Ko> Enstıtülen atılımının. gelışme-
mış bır ulkede demokratık voldan top-
lumsal kdlkınmanın cn sağlam \e u>-
gun bır >olu olduğu, John Dewey'den
başka >erlı ve >abancı pek çok duşu-
nur tarafından da kesınlıkle sap-
tanmıştı Orneğın Fransız duşunuru
Georges Duhamel "Dtımanın hiçbir
\erinde bö\le favdalı ve anlamiı mües-
seselergormedim"dıvordu Amenkalı
Kongre uvesı MibsJeanette Rokin
"Siz demokrasiye ulaşmanın gerçek
\olunu bulmuşsunuz. Bu enstituler ta-
mamıvla mütecanis. dengeli te ahenkli
bir toplum tıpinin biricik garantisidir.
Enstitukrınizde ulkenin kendı bunye-
sinden fı^kıran giıçlıi. sağlıklı bir genç-
lik buldum" dıvordu
hransız Le Monde gazetesı "Kö>
Enstıtuleri yeni bir köylti aydınlığı ya-
ratmıştır" dı\e >azı>ordu Nıha>et
Portekızlı gazetecı Manuel L. Rodriqu-
es "Kanaatim odur ki (bu) butun dun-
> ada eşine hemen hemen hiç rastlanma-
van çok orijinal >e gerçekten cesaretli
bir teşebbüs.. burada vetişen köylü
gençleri tekrar kovlerine vollamak ve
B
uyuk devlet kurueumuz
Atatürk'un tck amacı. eş-
sız ırade gucu ve tuken-
mezenerjısıvle. Turk top-
lumunu sos>o-ekono-
mık kulturel ve sı>asal
yonden ortaçağ vaşantısından çağ-
daş bır toplum duzeyıne çıkarmaktı
Bu amaca ulaşmak ıçın. çağdaşlaşma-
nın zorunlu laık toplum duzenı, oğre-
tım bırlığı ve unıversıte retoımu gıbı
toplumun temel yapısal nıtelığıne ılış-
kın koklu atılımlar. Ata'nın sağlığındd
gerçekleştınlmıştı
Ataturk devnmlennın uygulanma-
sındakı amaç. hızlı bır toplumsal kal-
kınmaydı Çunku >aşadığımız >uzyıl-
da devnm >olu>la hızlı bır toplumsal
kalkınma. ozellıkle gelışmemış ulkele-
nn bır vaşam ve var olma sorunu ıdı
Hızlı bır toplumsal kalkınmavı ba^a-
ramayan azgelı^mış bır toplumun ıse.
ıçınde bulunduğu gelışme duzevıne
gore uluslararası ortamddn sılınmesı
ya da en azından gelışmı^Ienn sureklı
bır açık pazdn \a dd )dn somurgesı
durumundd vaşantısını surdurmesı.
onun kaçınılmaz bır v azgısıy dı
Teknık ılerleme. hızlı bır toplumsal
kalkınmavı sağla>anen onemlı etken-
lerden bın olarak. ancak muspet du-
şuncenın halk katlannda yaygınlaşıp
pekleşmesıvle gerçekleşebılmektedır
Bu amaca vonelık tek uygun >ontem.
uygulamada ozellıkle kırsal bolgeler
haikı (vanı koy vorelen) ıçın bır tur
uygulayımsal (tatbıkı) eğıiım planının
yurutuİmesıdır
Turkıve'de boyle bır eğıtım planının
hazırlıkldnnd ve deneme çalışmalan-
na ılk kez Ata'nın sağlığındd (19^7 vı-
lında) başlanarak. bu amaçla kurulan
Kov Enstıtülen I940"taçıkanlan 3803
oradaki çocuklan yetiştirmek uzere go-
rolendirmek. olağanustu bir buiuş"
dı\e vazıvordu
Nıtekım bu kurumlann kuruluşun-
dan kapanışlarına kadar geçen on ku-
sur >ıllık kısa faalıyet suresı ıçınde. etkı
dldnlanna gıren koylenn şaşırtıcı bır
hızla kdlkınmdları yanında. buralar-
dan çıkanlardan ulkede seçkın bır ya-
zarlar grubunun yetışmış olması bıle.
bu enstıtulenn venmlılık gucunu ka-
nıtlamaya >etmektedır(*)
En ağır darbe
Ko) Enstitûlerf nın kapatılmdsı ola-
>ı. cumhunvet donemı uygarlık ve
toplumsdl kalkınma çabalanna ındırı-
len en ağır darbedır Kapdtma ıle bu-
nun nedenlen. Turk kultur ve sosyal
tdrıhınde bır kara leke veavnı zaman-
dd toplumd kar^ı ışlenmış ağır bır top-
lum suçudur
Çunku. gelışmemış bır toplumun ta-
banından başlayarak ona sağlıklı (de-
mokratık ve doğal) bır yontemle hızld
kdlkınmd olanağı sunan bu muessese-
lenn kapatılmasıyla Turk toplumu.
gerçek bır sosyo-ekonomık ve kulturel
atılımddn en dzından >anm yuzyıl ve
belkı de ddhd uzun bır sure alıkon-
mu^tur
Koy Enstıtülen"nın kapatılmalan-
nın bdşlıca nedenı. Turk toplumunun
buvuk çoğunluğunu oluşturdn ko>
vorelerı halkının ussal kalkınmasıyla
biliırçlenmesinden, ko>lu uzenndekı
egemenlık veçıkdr. yanı somuru ılışkı-
lennın bozuldCdğı kuşkusundd olan
tutucu guçlerın bu kurumlann varlığı-
na karşı oteden ben takındıklan duş-
mdncd tutumdu
Ataturk devnmlennın temeldekı
eksıkhğı. gencı ve tutucu guçler geçıcı
olarak sındınlmekle beraber. ulkede
koklu bır sosvo-ekonomık reformun
>apıldmdmış olması ve doldvısıvla ıle-
rıdekı reformcu atılımlar ıçın zorunlu,
sağlıklı bır sosval guç dengesı sağlana-
mdmış olmdsıydı
Ataturk donemınde bır koşeve sıkı-
şarak sınmış gorunen gencı ve tutucu
guçlenn ve ozellıkle buyuk toprak ve
mulk sahıplennın. O'nun olumunden
sonra o donemın tek sıyasal kuruluşu
oldn CHP ıçınde etkınlık kazanmala-
rıyla. buçevreler tarafından Koy Ens-
tıtulen ne karşı ve bu kurumldnn ka-
paülmasına yonelık bır eylem akımı
başldtılmıştı
Boylece Koy Enstıtulen'nın kapatıl-
ması planının ılk uygulama aşaması.
bu eğıtım kurumlannın en etkın des-
tekleyıcılenndenveTurk kultur tanhı-
nın belkı de en uvear ve venmlı Mıllı
Eğıtım Bakanı Hasan Âli Yücel'ın bu
kutsal gorevden uzaklaştınlmasıyla
sonuçlandınlmıştı Bundan sonrakı
donemde son darbev, ı v urmak çok ko-
laydı
Nıtekım 1950'de ıklıdara gelen. top-
rak ve koy ağdlannın çok etkın olduk-
Idn Demokrat Partı jonetımı (kı bu
partının genel başkanı bıle tıpık veçok
etkın bır toprak ağasıvdı) 1954'tc çı-
kanlan 6234 sayılı yasayla bu çok
onemlı kurumlan. bır daha açılma-
mak uzere kapattı Kapatılan Koy
Enstıtulen'nın yennı, o tanhten ben
açılan Kuran kurslan ve imam harip
okullan doldurmuştu 12 Eylul asken
cunta rejımı ıse, dın derslennı okullar-
da zorunlu ders halıne getırmekle kal-
mayıp ımam hatıp oğretmenlennı
Mıllı Eğıtım"de yonetıcı kadrolara ge-
tınneyebaşlamıştı Bundan sonrakı ve
gunumuzdekı gelışme. toplumbılım
açısından çok ılgınçtır
Turk toplumunun çok partılı sıyasal
yaşdntısının başlangıcınddn gunumu-
ze kadar uzdnan evresınde. sdnayı ve
tıcaretın bır olçude gelışmesıne karşın,
Batılı anlamda bır burjuva (kent) top-
lumunun oluşturulamadığı bırgerçek-
tır Bu olumsuzluğun başlıca ıkı
onemlı nedenınden bın, yılda ortala-
md %2 5 gıbı çok hızlı bır nufus artışı-
nın, uretımle karşılanamaması yuzun-
den, kırsal yorelerden kent ve kasaba-
lara yonelık goçu hızlandırması bu-
yuk kentlenn bıle sosyo-ekonomık ve
kulturel kardktennı yıtınp koy nıte-
lığıne donuşmelendır
Eğer Koy Enstıtülen uyguldması
vırmı-yırmı beş yıl surdurulebılseydı
kalkınan koylerden kentlere bu yo-
ğunlukta goç akını olmayacdktı
İkıncı onemlı neden, bu olumsuz or-
tdmın, toplumun sosval ve kulturel
karaktennı belırleyen bır etken ola-
rak. buyuk kentlenn nufus çoğunluğu
kentte yaşadığı halde bunlann gerçek
anlamda ne kentlı ve ne de koylu ol-
masıdır Çunku kırsal yorelerden kent
ve kasabalara yoğunlukla goç edenler,
bır yandan kent yaşantısına uyum sağ-
lamaya çahşırken ote yandan doğal
olarak koy alışkanlıklanyla kırsal orf
ve geleneklennı de surdurmeye çalış-
maktadırlar Boylece kentlenn nufu-
sunun buyuk çoğunluğunun gerçekte
yan kenth-yan koylu nıtelığının sosyal
ve kulturel kent yaşantısını da olum-
suz etkılemesı, bu carpık gelışmenın
doğal sonucudur(**j Eğer Koy Enstı-
tülen u>gulaması yırmı-otuzyılsurdu-
rulebılsevdı kalkınan koylerden
kentlere bu yoğunlukta goç akını ol-
mayacağı gıbı, bununla gelen bu tur-
den sosyal sorunlar da çıkmayacaktı
Aklı başında yurtseverpolınkacıJar,
Turkıye'de uzun vadelı bır donem ıçın.
hızlı bır toplumsal kalkınma polıtıka-
sının u>gulama olanaklannı yenıden
duşunmek ve çareler bulmak zorun-
dadırlar Bu konuda bıze gore yapıl-
ması zorunlu ış, sayılan bugune değın
gereksızce ve abartılarak arttınlan
ımam okullannın gereksınıme gore
hemen azaltılması. Koy Enstıtulen'-
nın ya da bunlann benzen daha gelış-
mış eğıtım kurumlannın zaman yıtınl-
meden faalıvete geçınlmelennın sağ-
lanmasıdır
'lAdılfzveren Toplumsal Torebıiım (Sos-
\dlAhldk) Ankara !980.sah 154
*•) Adıl Izveren. Hukuk Sos>olojısı. An-
kara IW3 sah 69 \d
ARADABIR
ATİLLA COŞKUN
158 Sayılı ILO Sözleşmesi
Yaklaşık ıkı yıl once TBMM ce benımsenen 158 sayılı
ILO sozleşmesını onaylayan yasa donemın Cumhur-
başkanı Turgut özal tarafından veto edılmıştı Sayın
özal ın vetosunun gerekçesı şoyleydı
- Boyle bır sozleşmenın onaylanması, ulkemızı gerek-
sız şekılde yukumluluk altına sokacaktır Bu sozleşme-
nın onaylanmasından sonra yururluğe gırmesı kaçınıl-
maz olan ış guvencesı yasası ışverene yukleyeceğı kul-
fetlerle yatınmları guçlestırecektır
Yınebusıralarda TİSK TUSİAD MESS TOBBgıbıış-
veren kuruluşlan da aynı gerekçelerle Meclıs ın bu soz-
leşmeyı onaylamaması ıçın yoğun çaba ıçındeydıler
Yasa ıkı yıl aradan sonra TBMM de bır kez daha go-
ruşuldu ve geçen hafta yenıden onaylandı Onaylanan
bu 158 sayılı ILO sözleşmesi, ışçının ış sozleşmesıne
son verılmesı uygulamalarını bazı olçulere bağlamakta
(md 4 5 6) boylece çalışma guvenlığı hakkını koruma
altına almaktadır, ote yandan ış ılışkısıne son verılen ış-
çının yargı yoluna başvurma hakkını duzenlemektedır
(md 8 9) Sozleşme hak veozgurluklerıkoruyucuıçerı-
ğıyle onemlı bır ınsan hakları belgesı nıtelığı taşımakta-
dır
Işte, toplumumuza çağ atlatan ve demokrası şampıyo-
nu olarak gosterılen Sayın Ozal ın lıberalızmın ve lıbe-
ral demokrasının bayraktarlığını yapan ışveren kuruluş-
larının onaylanmasına karşı çıktıkları sozleşme budur
•
Sayın Özal ın saptaması açık ve kesındı
- Boyle bır sozleşmenın onaylanması, ulkemızı gerek-
sız şekılde yukumluluk altına sokacaktır
Ulkenin bır yukumluluk altına gıreceğı saptaması doğ-
rudur Çunku ILO anayasasına gore, uye devletler,
onayladıkları sozleşmelere uymakla yukumludurler
(md 35) ILO uyesı olarak Turkıye şımdı bu yukumlulu-
ğunu yerıne getırmek sorumluluğu altındadır
Turkıye uyesı bulunduğu pek cok uluslararası kuru-
luşta ve bu arada ILO da hak ve ozgurluklerı koruma
altına alan sozleşmelerı ımzalamakta sureklı çekıngen
kalmış hatta olumsuz bır tutum takınmıştır Turkıye'nın,
ILO'ya uye olduğu 1932 yılından gunumuze kadar geçen
64 yıl ıçınde 173sozleşmedenyalnızca35 ınıonaylamış
olması duşundurucudur, ustelık bu sozlesmelerden 7 sı
de son ıkı yıl ıçınde onaylanmıştır Ote yandan hak ve
ozgurluklere ılışkın yasal duzenlemelerın onaylanan ya
da ımzalanan sozleşmelerdekı standartların çok altında
kaldığı da bılınmektedır Bunun en son orneğı ıse kamu
gorevlılerının sendıka hakkına ılışkın yasa onerısıdır'
Bu gerçekler karşısında Turkıye nın ILO anayasası
ıle yukumlendığı sorumluluğu, ne olçude yerıne getıre-
bıleceğını bugunden soyleyebılmek oldukça zordur
•
TBMM nın 158 sayılı ILO sozleşmesını onaylaması
kuşkusuz DYP-SHP ortak hukumetının bır başarısıdır
Demokratıkleşme yonunde atılmış onemlı bır adımdır
Anayasaya gore TBMM nın onayladığı 158 sayılı ILO
sözleşmesi kanun hukmundedır ' (md 90/5) Yanıyasa
ışlevıne sahıp bır hukuk kuralı dır Bu sozleşmenın,
duzenledığı konular çerçevesınde çıkacak uyuşmazlık-
larda uygulanabılmesı olanaklıdır Onun ıçındır kı, her
yurttaşın bu sozleşme ye dayanarak yargı yoluna baş-
vurma hakkı doğmuş bulunmaktadır
Halen Bakanlar Kurulu nda bulunan "ış guvenlığı ya-
sa onerısı nın tartışılması sırasında ve daha sonra da
TBMM de, bu gerçeğın de goz onunde bulundurulması
çok yararlı olacaktır Herhalde unutulmaması gereken
bır nokta da ış guvenlığı yasa onerısının DYP-SHP koa-
lısyon protokollerının ' demokratıkleşme programı
ıçınde yer aldığı gerçeğıdır
Üniversite = Bilgitay
ALİ RIZA ÖNDER Emekli Yargıtay Üyesi
S
ırdsı geldıkçe. devlet vetkılılen-
nın konuşmdlannda. ulkemız-
de kurulan unıversıte sayısının
ellıyıaştığı belırtılmektedır İlk
bakışta bu durum. ovunç kay-
nağı oldbılecek bır gelışımın
belırtısı olardk algılanabılır
Ne var kı üniversite' adı venlen bu ku-
ruluşlann pek çoğunda eksıklıkler yığın
yığındır Prof Dr M.Tahir Hatipoğlıi, 23
8 l993gunluCumhunvet"teçıkan"Cniver-
siteler Kapatılmalıdır" başbklı yazısında bu
konudakı goruşlennı aynntılanyld dıle ge-
tırmış olduğundan bunlar uzennde dur-
mayacağım Sayın Hatıpoğlu bu yazısında
'universite
1
adına da kısaca değınmış ve
Atatiırk
1
un "tniversite'yi, Türkçesi bulu-
nuncava dek kullanalım" dedığını belırt-
mışür Bu sozlerden de anhvoruz kı, Ata-
turk. "dar-ül fîıntın' adını kaldınrken bır
yandan medrese ruhuna son venlmesını
amaçlamış. ote yandan üniversite'nın
Turkçesı bulunmasinın gereğıne değınmış-
tır Ancak, o gun bu gundur. bunun Turk-
çesı uzennde devlet çapında yeterlı çalış-
malaryapıhp uygulamaya geçıldığını gore-
mıyoruz Ovsa I945'te, dılı ozleştınlen ana-
yasadd. bu vapılabılırdı
Hdtıpoğlu nun yazısından ıkı av kadar
sonra. Cumhunyet 2"de Dr Oktay Özde-
mir ımzasıyla (2 10 1991) başka bır yazı
yayımlandı '"Bilim Dilinde Türkçeleşme
L zerine"başlığını taşıv an bu v azıdd. "Bilim-
sel ve teknik terimlerin. başta Amerika Bir-
leşik Devletleri oimak uzere Batı dunva-
sında konuşulan dillerden alınmasına ne şaş-
mak ne de lizulmek gerekir" denmektedır
Daha sonra da. teknık Turkçe tenmler ya-
nında, liııiversite-evrenkent' orneğıne karşı
çıkmaktadır Yazısının sonlannda. "Bıra-
kın, dilimiz zenginleşsin. Hem >eni Turkçe
sözler ekleyelim.. hem de her dilden sozcıik
girsin" onensınde bulunuyor Savın Ozde-
mır'ın bu goruşlenne katılamıyorum Dılı
ozleştırmek amacı yanında "Bırakın her
dilden sözcükler girsin" bıçımındekı çelışkı-
lı tutum, Turkçe'vı daha da yozlaştırmak-
tan başkd bır ışe yaramaz İJzulerek soyle-
yelım kı bu uygulama. toplumun butun ke-
sımlennde dılımızı bır yana atıp Batı dıl-
lennın. ozellıkle İngılızce'nın egemenlığı
altına sokmaktan başka bır sonuç doğur-
maz Sokaklarımızdakı alışvenş yerlennın
adlanna bır bakınız Turkıye, İngılız so-
murgesı mı oldu, yoksa Amenka"nın bıl-
mem kaçıncı eyaletı durumuna mı geldı
anlamakta guçluk çekersınız'
Turkçe"nın bağımsızlığı onemlı bır ko-
nudur Bız burada sadece, 'üniversite' adı
uzennde duracağız Once, ulkemızdekı ge-
lışmenın kısa bır tanhçesını yaptıktan son-
ra. bu tenmın hangı sozcukle Turkçeleştı-
nlmesının ujjun olacağını açıklayacağız
Tarihçe: Unıversıte. Latınce 'unuversi-
tas' sozcuğunden gelır Bunda. 'topluluk'
kavrdmı vardır Osmanlı donemınde II.
Mahmut, bazı yuksek okullar açmış.
4
Tıb-
bive' ve 'Harbîye'yı kurmuştur Darulfu-
nun ıçın Abdübnecit zamanında başlayan
çalışmalar, Abdülazdz'ın padışahlığı zama-
nındd 13Ocak 1863gunutamamlanmışve
'Dar-üJ Fünun-u Osmani' adıyla Çemberlı-
taş bolgesınde oğretıme başlamıştır Bır
yangın sırasında ışlennı yapamaz dunıma
gelen bu kuruluş, kapanmıştır Daha sonra
Maanf Nazın Saffet Paşa'nın çabalan ıle
20 Şubat 187O"te yenıden açılmıştır Oğre-
ıım uyelennden Cemalettin Efendi'nın ders
sırasında dın ve felsefe konusunda bır kar-
şılaştırma yapması. hukumetın. Darulfu-
nun'u kapatmasına yol açmıştır Daha
sonra 1 Aralık 1877'de Mulkıye Mektebı.
yuksekokul halıne getınlmıştır 1900 yıhn-
da Darulfunun. Mulkıye nın çatısı altında.
ılahıyat. edebıyat. nyazıyat, tabakat (jeolo-
jı) şubelennı kapsayacak bıçımde açılmış-
tır 1910 vılında Maanf Nazın Emnıllah
Efendi, Darulfunun'da bazı yenıleştırmeler
yapmıştır Bınncı Dunya Savaşı'nda 'tnas
(KızJar) Darulfununu' açılmıştır Mutareke
donemınde bunlar bırleştınlmış. Zeynep
Kâmıl Konağı'nda 'Osmanlı Dariılfiinunu'
adı altında ışlevını surdurmuştur 1919'da
bılımsel ozerklık. 192O'de vonetım ozerklı-
ğı venlmıştır Cumhunyet donemınde
1933 yılında Darulfunun'a son venlmış,
2252 sayılı yasa ıle Maanf Bakanlığı'na
bağlı, ozerklığı ve tuzelkışılığı olmayan 'Is-
tanbul İ niversitesi' kurulmuştur
4436sayılı temel yasadan sonra 27 Ekım
1960gunve 115 sayılı yasa ıle unıversıtelere
bazı yenılıkler getınlmıştır Bundan sonra-
kı gehşmeler, yaşamakta olduğumuz do-
nem ıçınde savılabıleceğınden tanhçeyı bu-
rada kesıyorum
Gorüşlerimiz: 'Cniversite' yenne 'evren-
kent' sozcuğünun ne zaman ve kımler tara-
fından ortaya atıldığını anımsamıyorum
Ancak bu adın 'bilgitay' olarak Turkçeleş-
tınlmesıne ılışkın bılgıyı. Dr 4nn Engin'ın
1953 yılında basılan "Ataturkçülük ve
Moskofluk - Türklük Savaşlan" adlı kıta-
bında buluvoruz Bu karşıhk bence daha
uy gundur Nıtekım dıhmızde bunun ben-
zerlen vardır 'Vargıtay', 'damştay', *sajış-
tay', 'kamutay', 'kunıltav' gıbı 'Bilimtav"
ıse 'akadenü'nın karşılığı olarak benımsen-
mıştır Bu tenmlenn sonlannda gorulen
tay' ekı. 'dağ' gıbı yukseklık anlatan bır
sozcuktur Unıversıte. bılgı veren kurum-
lann en yucesı olduğuna gore bu karşılığın
benımsenıp yaygınlaştınlmasında hıçbır
sakınca duşunulemez Nıtekım unıversıte
karşılığı olarak Farslar'da 'danişgâh' tenmı
vardır 'Bilgi yeri'demektır Arapça"da ıse
'el-camia' karşıhğını goruyoruz kı bu da
topluluk' kavramını taşır Mısır'dakı 'Ca-
mi-ül Ezher' adlı unıversıtenın adı da 'çok
parlak nesneleri (bilgileri) toplavan yer' de-
mektır Arapça'dakı 'külüve' sozcuğu ıse
fakülte' anlamına kullanılmaktadır Os-
manb donemınden kalan 'darulfunun'
Arapça-Farsça kanşımı bır sozcuktur
'Fenler evi' demektır Sayın Prof thsan
Doğramacı'nın Ankara'da kurduğu unı-
versıtenın ozel adı olarak gorduğumuz
'Bilkent' sozcuğunde de 'bilgi yeri' kav ramı
apaçıktır 'Danilfunun'u dılımızden cum-
hunyetın 10 yılında bırakabıldık 'Üniver-
site'vı bakalım kaçıncı yılda dılımızden
çıkanp oz Turkçe 'bilgitay'a kavuşacağız
Bu mutlu gunun ozlemını taşıyoruz
Kültür • Sanat 293 89 78 ( 3 hat)
TEŞEKKURLER
YAŞAM
Yon BERTRAND BLİER
CHARLOTTE GAINSBOURG GERARD DEPARDIEU
JEAN-LOUIS TFSNTIGNANT ANNIE GIRARDOT
Bejoğ j A L K A Z A R (245 73 83
1200 14 15 ' 6 3 3 1345 2 ' ' 5
2 FRANSIZ OSCARI
EMMANUELLE BEART
PTAYAZDA
BİR YÜREK
"INCOFURENHIVER"
Yon Claude Sautet
Yureğınızı tıtretecek bır baş yapıt
3. HAFTA
Beyoglu ALKAZAR AVRUPA (245 73 83)
1200 14 15 16 30 1845 2" '5
DOĞUM
GayeCoşkanıleCumhurCoşkan'ınkızlan
CANSU
Duny ay a merhaba dedı
11 6'l994 KADIKÖY
BODRUM AKÇABÜK'te
DenizeSıfırSatılıkDevreMülk
10.00 -18.00 arası (212) 2526314-15
MODA SINEMASI 337 01 28
•EN IYI KOSTÜM
Bugün
MASUMİYET YAŞI
M 00 14 15 1
6 3C ' 9 :0 2 1
15
YARIN JURASSIC PARK
BEYOGLÜ SINEMASI
SINEMA YAZARLARININ SEÇTIĞIYILIN EN IY110 FILMI
Bugün
GÜNDEN KALANLAR
r-on «AMES IVORY
t Tel 251 32 40) 12 00-15 00-18 00-21 00
CINEMA
CAFE-BAR
:o 00 22 oo
GENÇLIK ATEŞI
The Commıtments
V on \lin Parker
22 00 02 00
GUNGOR
BQ.1 ımj E>lij.ınıi Turk Hjlk Mu ı
I 1 Ujl CıO Ku..ukp.ınT!.ıUjpı Sıık
\ !) AB l :*:9< 10\ > !)
p
10
IMZAGUNU
FERHAN
ŞENSOY
18 Hazıran Cumartesı
Saat 15 00 / 19 00
ORTAOVUNCULAR KİTABEVİ
Bcyoğiu Balo Sok No 10
(Sgs Tîyatrosu arka kapısı)
BULUNMAZ TIYATRO
İ S T A N B U L
H. Hilmi Bulunmaz
Yonetımınde
TİYATRO
KURSU
IstıkUICad. No: 18İ2 leyoşlu
Tel: 513 74 31 -522 65 15-
251 80 90-638 14 14
Kültür
Sanat
ılaniarımz ıçın
293 89 78
(3 hat)
-j T.C. KULTUR BAKANL1G1
J DEVLET OPERA VE BALESİ
ASPENDOS OPERA VE BALE fEST1VAH
2!J0rı»m<ta
LMmbı
Hmranl994Sel
Opero
Sde
SdneKoıMıC Orff
CumhuftKauıigı Senfco Oritstrm
vcDevletCaJueslıKorosul
21J0M«ientD<ıu?opUııgu
[AflkıroDniet Opera ve Bdesü
Hoznn 1994 Omafeı 21.30 DOIKJOO %mn< 1 Bock.'S Homl
MtnfrM Opera«SoleJ
Hoıran!K4PozıHBi 2130ktksk t timie Ud
IMeranDnkt Ope™Kİdesi Itınognft Orm
Hsaran 1994 Çoryrnıbo 21İO Saroydoi Kı: Koçrma W A. Mozort Opero
IbıırDevfaOpenıvcUei!
Hmnail994Craıa 21JO Pogurta LMmh» tde
Dmtsncniar
1000001
Mot-
TGostnfcrSJOOOH <ar"
& " slon û w ^ Cwm ve 8de xsters 25CCCC"
tener 2 Haz rsn 1994 <e softfc, ctoro:o«f *TemsJere A/ılOyo ve 5<de den \hi r so^anoccs*
5J • s oef owg
D»U Ooero « BoWen qij«en
«4»* yafdc Arerre fctec DOSIM Mogoıas
'slanbı.l zrr ı«
PENCERE
Tarih Boya Tutmaz...
Uygarlık doğayı değıştırır
Insan kopru yapar, gokdelen dıker, kanal açar, kurak
çolu otlak ovaya donuşturur orman yetıştırır, erkek her
sabah suratını kazır, kadın saçını boyar
Doğaya mudahale', çağdaş ınsanın yaşam bıçımı,
ışlevı, sanatıdır
Son yıllarda erkekler, eskıden yalnız kadınlara ozgu
olan renklerı seçıyorlar, kırmızı yeşıl, pembe ceketler
gıyıyorlar, saçlarını boyuyorlar
lyı de edıyorlar
Ikı cıns arasındakı ayrımlar azalıyor kadınlar pantolo-
nu benımsedıler, 21 ıncı yuzyılda, kımbılır, bugun yadır-
gadığımız nelerı toplum doğal sayacak
Kımıne gore saçın aklaşması guzeldır, kımı de saçını
boyar, kışının ozgurluğudur yakışıyorsa ve yakıştırıyor-
sa dıyecek bır şey yok, estetık açıdan başarısızsa, ne
yapalım1
Kızıl kahverengı bır saçın gerçekte apak oldu-
ğu ılk bakışta çakılıyorsa bu, boyayanı ılgılendıren bır
konudur, kımı gıysı, gıyene yakışmamışsa, ne soylene-
bılıri
•
Alparslan Türkeş'ı televızyonda seyrederken kızıl
kahverengı saçına baktığım zaman ıçıme bır kuşku du-
şuyor gerçı Albay Turkeş general olamadı, ama, paşa
gonlu ne dılerse onu yapar, ısterse saçını da boyar
Ama tarıhı boyayamaz1
Sabah gazetesınde yayımlanan Turkeş'ın anılarını
okuyorum, Albay, tarıhı gonlunun ıstedığı renge boya-
maya kalkışıyor, ozellıkle Madanoğlu'nu harcamaya
çalışıyor
iyı etmıyor
Kendı kendıme soruyorum
- Madanoğlu Paşa hayatta olsaydı, Turkeş, anılarını
boyle yazabılır mıydû
Hayır'
Alparslan Turkeş, hıncını almak ıçın Cemal Mada-
noğlu'nun olmesını bekledı
Kınını ıçınde sakladı
•
27 Mayıs bır devrımdır orduda aşağıdan yukarıya
yukselıp aydınlar gençlık ve halkla butunleşen bu eyle-
mıntarıhsel belgesı 1961 Anayasası'dır
Turkeş ın elbet 27 Mayıs ta bır rolu ve ozellıkle ınce-
lenmeye değer bır kışılığı var Anılarından da anlaşılıyor
kı Alparslan Turkeş, uzun yıllar sıyasal ıktıdarı kafasın-
dakı fıkırlerı gerçekleştırmek ıçın amaç saymış, hazır-
lanmış beklemış, 27 Mayıs'ta bu fırsat doğmuş
Albay artık Turkıye'nın başındadır
'Fıılı başbakan dır
27 Mayıe hareketının başında gorunen Orgeneral Ce-
mal Gürsel, Turkeş e gore elınde oynatacağı bır kukla-
dır, ama ışler ıhtılalın kudretlıalbayı 'nın gonlune gore
gelışmıyor, 27 Mayıs tan sonra başa geçen Mıllı Bırlık
Komıtesı ndekı subaylardan buyuk bolumu Turkeş'ın
kafasında değıllerdır
"Eşyanın tabıatındandır bu
Ihtılallerde ortak duşman yenılınce, ıhtılalcıler arasın-
dakı çelışkıler başlar
Ihtılal yavrularını yer
1
"
ismet Paşa, eşyanın tabıatı nı engın deneyımlerıyle
oğrenmıştır, olacaklan bekler sıyasal ıktıdara el koyan
asker "kalıcı' mı "gıdıcı 'mıdır?
•
Bu sorunun yanıtını, ıhtılalın eylem lıderı" sayılan
Korgeneral Cemal Madanoğlu verır Hesapsız, atak,
atılgan hatta gozukara ama karar vermesını bılen Ma-
danoğlu ıhtılalın sozde 'kudretlı albayı 'nı bır sabah
toparlayıp 13 Mıllı Bırlık Komıtesı uyesıylebırlıkteyurtdı-
şına surgune yollamıştır Surgune gonderılen subaylar
arasında çok değerlılerı de vardır 'ıhtılal çocuklannı
yemıştır", kurunun yanında yaş da yanmıştır
Turkeş sıyasal ıktıdarı tam elıne geçırmışken yıtırmış-
tır, bu olayı unutur mu"?
Madanoğlu Paşa yı bağışlar mû
Ocunu almak ıçın Paşa nın olmesını beklemıştır, ama,
kınını kusarken gerçeklerı saptırıyor, yakın tarıhımızj
beğendığı renge boyamaya çalışıyor
Tarıh boya tutmaz
Cumhuriyet Kitap Kulübü'nden
ŞOUNİ
BirAy Boyunca
İNDİRİM
25Mayıs-25Hazîran
Kampanya Standtarımızdan
kjtaplarınızıseçın,
Posta sıparışlerınde, göndenm ucretının Kulubumuze aıt olması
nedenıyle %35 ındırım uygulanır
Türkocağı Cad. 39/41 CAĞALOĞLU Tel: 512 05 05
Istlklal Cad. Zambak Sok. 4/1 BEYOĞLU Tel: 252 38 81
MARMARA UNIVERSITESI
İLETİŞİM FAKÜLTESİ
KÖFTE GÜNÛ
19 Hazıran 1994 Pazar gunu saat 12 OO'de, Fakulte'nın
Nışantaşındakı kampusunde geleneksel "Kofte Gurtu"
yapılacaktır ' Kofte Gunu ne Marmara Unıversıtesı
lletışım Fakultesı nın (eskı Basın Yayın Yuksekokulu)
tum mezunlan davetlıdır
M U lletışım Fakultesı Dekanlığı
Bılgı ıçın 241 20 74