Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22MAYIS1994PAZAR
12 KULTUR
Siyasive ekonontik kriz,kültür ve sanatetkinHklerhüohımsuzetküecü
TUNA ERDEM
Festivaller, fuarlar ve kültür mer-
kezlerinin etkinlikleri, sürekli ve ku-
rutnsallaşmış olduklan için kültür ve
sanatm kök salmasmm birincil itici
gücünüolusturuvorlar.
Savaş dönemleri de dahil. olumsuz
tüm koşullar altında sanat üreti/nıeye
ve tüketilmeye devam edilse de, ancak
bövlesi süreklilik ve kurumsallık ka-
zanınış etkinlikler, sanatm işleviniye-
rine getirmesine, gelişip yayılmasına
olanak tanıyabiliyor.
Bu nedenle yıllardır süren birfesti-
val ya da fuarın önümüzdeki yıl ol-
mayacağını hayal bile etmemiz,
yıllardır etkinlikleri hep süregitmis
bir kültür merkezinin kapılanm ka-
patabileceğini düşünmemiz ola-
naksız.
Ancak Türkiye 'nin içinde bulundu-
ğu siyasi ve ekonomik durum, ne
yazık ki böyle soru işaretlerinin
olusmasma neden oluyor.
Once "festivaller şehri" İstanbul
ve "kültür merkezi" Beyoğlu 'nda be-
lediye başkanlıklarmı Refah Parti-
si'nin kazanması, hemen ardmdan 5
Nisan ekonomik paketinin açıklan-
nıası, kültür ve sanat etkinliklerine
balta vurdu.
Vluslararası Ankara Müzik Festi-
vali'nde birçok konser iptal edilmek
zorunda kalmdı; Cemal Reşit Rey
Konser Salonıı 'nda ise iptallerin ardı
arkası kesilmiyor.
Vluslararası İstanbul Film Festiva-
li'nde seyirci sayısı azalırken, Ankara
Kitap Fuarı 'nda da katılım oranı bek-
lentilerin altmda kaldı. Tiyatro festi-
valine sponsor bulunamadı; İstanbul
Müzik Festivali'nin programı isefa-
kirleşti.
Bu yılki tiyatro festivalinin, duru-
mu anlatan anlamlı bir slogunı vardı:
"İstanbuTda büyük oyunJar oynaıu-
vor".
Baskent Ankara'da ise, Ankara
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih
Gökçek'in "Kültür benim işim değil.
Ankara'nın daha önemli sorunları
var. Kültüre para \emiem" şeklintte-
ki bevanatıvla açıklık kazandı. Her
ne kadar Kültür Bakanlığı, Ankara -
da belediyenin desteklemediği kültür
etkinliklerine sahip çıkılacağını açı-
klasa da, tasarruf önlemlerinden
payına düşeni alarak harcamalarını
kısıtlamak zorunda bırakılması, bunu
zayıfbir umut durumuna getiriyor.
Kültür ve sanat etkinliklerinin ya-
ratıcı ve düzenlevicilerine, siyasi çal-
kantı ve ekonomik krizin kültür vesa-
nat etkinlikkrini nusıl etkileyeceğini
sorduk:
Krizin bedelini sanatda ödüyor
VfELİH FERELİ
(İstanbul Kültür ve
Sanat Vakfı Genel
Müdürü):
Sponsor adaylar
değişikliğe gidiyor
Festivaller-
de angajman-
larbiryılönce-
den ve ulus-
lararası piya-
sada oluşan fi-
yatlar üzerin-
den yapılıyor.
Özellikle bü-
yük orkestra
ve flaş isimleri
getirebilmek
için bedelini
ödemek z o
rundasıruz.
Biz, Uluslara-
rası Festivaller Birliği ve çalıştığımız
ajanslar nezdinde, saygınlığımız]
kaybetmemek için çizgimizden
ödiin vermemek zorundayız. Ancak
kriz yüzünden bu yılki müzik festi-
vali, planladığımız kadar zengin ola-
mayacak. Krizin iki etkisi oldu.
Binncısı dolar karşısında bütçe
tahminlerimizle gerçekler arasında
büyük bir fark oluştu. İkincisi de
sponsor adayı kurumlar öncellikle-
rinde bir değişikliğe gidiyor ve bek-
lediğiıniz doğrultuda deştek alama-
yacagımız anlaşılıyor. Özellikle ti-
yatro festivali hep üvey evlat olarak
görülüyor. Oysa Türkiye'nin yozla-
şan ortamında tiyatronun çok bü-
yük bir önemi var. Kültür Ba-
kanlığı'na bu ortamda daha büyük
ölçekli >ardımının gerektiğini belirt-
tim. Tabii bakanlık bütçesi de bir
kısıtlama altında ve ancak Maliye
Bakanlığı"nın verdiğini bize aktara-
bilecekler. Ancak vakıf bir simgedir
ve toplumun tutunmak zorunda ol-
duğu değerleri yaşatmak için vakfin
yaşatılması gerekir. Kurumlann şö-
valyeliklerine hitap ederek destekle-
rini esirgememelerini diliyorum.
Film festivalinde çok cazip fiyat-
lara rağmen izleyici sayısında bir dü-
şüşoldu. Bunun izleyici psikolojisin-
den kaynaklandığını düşünüyorum.
Seçimler ve ekonomik kriz üst üste
gelince, izleyicide "savaş kaybetme
psikozu" oluştu. Heves ve coşku
kayboldu. Örneğin Taksim'de yaşa-
nan miting, seyirci üzerinde olum-
suz etki bıraktı ve o gün Beyoğlu'-
ndaki sinemalarda seyirci sayısı,
tahminimizin çok altındayken, Reks
Sineması tamamen doluydu.
Kurumumuzun değerlerine gönül
verenler, asla "festivaller sürecek rni'
gibi bir soru işareti taşımasınlar. Biz,
festivallerin süreceğini kanıtlamak
için büyük özveriyle çalışıyoruz.
Yeni bir dlnamizm
getirecektir
Son ekono-
mik ve siyasal
gelişmelerin
kültür ve sa-
nat alanımıza
yeni bir dina-
mizm getire-
ceğine inanı-
yorum.
Yerel yöne-
timlerde ikti-
dar olan ya-
ratıa güçlerin
kültür ve sa-
nata vurduk-
VECDİ SAYAR
/ Smema yazart, Kül-
tür Bakanlığı Da-
nifmanıj:
lan her darbede, karşılannda toplu-
mumuzun demokrasiye inanmış
tüm güçierini bulacaklanndan. kül-
tür alanımızın emekçilerinin, elle-
rindeki olanaklar ölçüsünde etkin
bir muhalefet yürüteceklerinden ve
bu muhalefetin sanatsal üretimlerirü
daha da güçlendireceğinden hiç kuş-
kum yok. Belki de, önümüzdeki bu
dönem, geçmişe bakarak yapılan
hatalan görmemiz için bir vesile olur
da, sosyal demokratlar kültür politi-
kalannı yeniden gözden geçirmek
gereğini duyarlar.
İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatro-
lan'nın yönetim kuruluna belediye
meclisinden iki üyenin seçilmesini
olanaklı kılan. sonra da bu kurula
bir jinekolog doktorla bir politi-
kacıyı atayan, sosyal demokrat bele-
diye başkanı değil miydi? Hüküme-
tin sosyal demokrat ortağının, hü-
kümet progranrunda en özlü biçimde
yer alan, kültürel yaşamda demok-
ratik katılım ilkesini hayata geçir-
mek konusunda neden bu kadar is-
teksiz davrandığını anlamak müm-
kün mü? Her şeyden. önce iktidar
alanlannı genişletmeyi düşünen,
gelecek perspektifleri kendi iktidar-
lannın süresi ile smırb bürokratlar
"Ben elimdeki yetkiyi kimseyle pay-
laşmam" diyerek politik kararlarda
etkili olabildilerse, bağımsız kültür
odaklannı güçlendirici, kalıcı ön-
lemler almak yerine, kişisel konum-
lannı güçlendirecek icraatlarla ye-
tindilerse, "ulnfe" dağıtmakla, sa-
natsal üreü'mi desteklemek arasın-
daki farkı anlayamadılar ya da anla-
mak istemedilerse, bunun sorumlu-
luğu siyasal yetkede değil midir? Bu-
güne kadar sivil toplum örgütleri ile
sağlıkh bir diyalog kurulması. kül-
tür ve sanat alanmın özerklik ve de-
mokratiklik ilkeleri doğrultusunda
yeniden örgütlenmesi için ciddi ve
içtenlikli bir çaba gösterilebilseydi,
bugünkü koşullarda kültür ve sanat
emekçilerinin baskılara karşı diren-
meleri daha kolay olmaz mıydı?
İstanbul halkının
desteği gerekli
. CEVZA AKTÜZE (Uluslararast
İstanbul Müzik Festivali Yönetmeni):
İçinde bulunduğumuz ekonomik
durum, tabii 22. Uluslararası İstan-
bul Müzik Festivali'ni etkiiedi ve et-
kileyecek. Ancak, bugüne kadar fes-
tivale destek olan sponsorlanmıan,
şimdi İstanbul'da gelenek haline ge-
len bu etkinliğe daha fazla destek
olacaklannı cidden umuyoruz. Şu
sıralar İstanbul halkının evlerinden
pek çıkmadıklannın da farkındayız,
ama festival biletleri için mayıs ayı-
nda rezervasyona başladığımızda
yine o heyecan verici kuyruğu oluş-
turacaklar ve aldıklan biletlerle de
Uluslararası İstanbul Müzik Festi-
vali'ni destekleyecekler. Eğer İstan-
bul halkı, bizim yanımızda olup bize
destek olursa altından kalkamdya-
cağımız hiçbir zorluk yoktur.
Şu dönemde artı
bir çaba harcanmalı
Önce yerel
seçim sonuç-
lan, ardından
'5 Nisan Ka-
rarlan'. Bir
yandan şeri-
atçılar seçim
sonuçlanndan
aldıklan güçle
ellerinde yeşil
bayraklar, so-
DİKMEN GÜRtTV kaklara dö-
UÇARER {İstanbul külüyorlar.
Uluslararast Tiyatro öte yandan uz-
Festivali Yöneticisi): laşmaktan
dem vurulu-
yor. Kim kiminle nasıl uzlaşacaksa!
Ekonomik önlemler ise bu bu-
nalımlı dönemin tuzu biberi. Çağ-
daşlık düzeyini yakalamış ülkeler,
kriz dönemîerinde sanata daha da
sıkı sanlmışlar.
Savaş biter bitmez Viyana'da ilk
onanlan bina, Burgh Tiyatrosu ol-
muş. Tiflis'te Rustavelli Tiyatrosu
oyun saatlerini elektrik kesinülerine
göre ayarlamış. tepesinde bombalar
patlarİcen hiç ara vermemiş temsille-
rine. Bunlar belki aşın örnekler,
ama bizde de ortalığın ne politik ne
de ekonomik açıdan güllük gülis-
tanlık olduğunu kimse söyleyemez.
çevreler (istisnalar kaideyi bozmaz)
olaya genelde salt parasal açıdan
bakıyor. Bu yaklaşım bana aa veri-
yor.
Üzüntü ya da öfke değil, aa. Ama
inanıyorum ki, sağduyulu izleyici sa-
hip çıkacaktır festivailerine ve onun
için de tüm sanatçı arkadaşlanma,
tüm Cumhuriyet okurlanna bir kez
daha 'Bu İstanbul bizim, bu festival-
ler bepimizin, onları yaşataiım' diyo-
rum.
Yatırım ve para
akışı gerekîyor
Sanat ve
kültür etkin-
likleri, belli bir
>atınm ve
para akışı ge-
rektiriyor. Bu,
yıllardır sanat
ortamında bir
sorun
olmuştur.
Resmi kanal-
BERAL MADRA: lardan ve özel
(Sanat Eleşürmeni, sektörden bu
Küratör) a ] a n a y a t ı n .
lan para. her zaman hedefine
ulaşmamıştır.
Çünkii bu güne kadar bu alanda
kararlı ve tutarlı bir sislem kurul-
mamıştır. Türkiye'deki sanat üreti-
Bunlan kimlerin yapabüeceğini
şu anda bilemiyorum, ancak sa-
natçılar üretimi sürdürecek. Örne-
ğin, ben 1994'te Almanya'ya dört
sergi götürüyorum. Bunlann tüm
masraflan Alman resmi kuruluşlan
tarafından karşılanıyor.
Türkiye'den de Kültür Bakanlığı
ve Dışişleri Bakanlığı'ndan baa
kısıtlı katkılar aldık.
Almanya'da iki milyon Türk yaşı-
yor, bunlann arasında Türk kimliği-
ni karanlık gösteren güçler var. Bu
sergiler, karanlık içinde bir aydınlık
alan olarak görülecek. Böyle sergile-
re katkı sağlayacak yürekli ve özve-
rili özel sektör yardımlannı bekliyo-
ruz.
Sanatçılar göçlü
adımlar atmalı
HÜSAMETTtN KOÇAN (Plastik
Sanatlar Derneği Başkanı)'
Son siyasal gelişmelerin, kültür ve
sanat ortamını, özellikle de büyük
kentlerde olumsuz yönde etkileyeceği-
ni düşünüyorum. Fakat biz sanatçılar,
Türkiye'nin çağdaş üretimine sahip çı-
karak, bu oluşumun olumsuz geliş-
melerini etkisiz kılmak ve çağdaş açılı-
mda güçlü adımlar atmak zorundayız.
İstanbul, Ankara gibi kentlerde bizim
ile aynı dili kullanmayan yönetimlerin
işbaşında olması. bize çağdaş sanatm
yaygınlaşması konusunda daha çok
karşı mücadele etmiştir. Şu anki siya-
sal ve ekonomik göstergeler. belli
alanlarda olumsuz yansımalar göster-
nıesine rağmen sanat üretiminin önü-
nü hiçbir zaman tıkamayacaktır.
Yoksullukve
yoksunluk dönemi
Ülkenın
içinde bulun-
duğu ekono-
mik kriz, her
şeyden önce
kültür alanını
etkileyecek,
çünkübilindiği
gibi ülkemizde
kriz anında
vazgeçilecek
i'k şeyin kültür
Jrf d
[
ş
Ajansı Yonetıası) n n p a r a o d e y e -
rek aldıklan kitaplar, kasetler. izledik-
Icri oyunlar, filmler daha az tüketilir
olacak. Hammadde fıyatlan arttıkça
kültür ürünlerini üretenlerzordurum-
da kalacaklar.
Hammadde bakımmdan dışa
bağımlı alanlarda. örneğin sinema da
bu güçlükler daha da yoğun biçimde
duyulacak. Kısaca, kültür alammızı
ciddi bir yoksunluğun ve yoksulluğun
beklediğini görmek için kahin olmak
gerekmiyor. Ama bütün bunlara
karşın, hem izleyici ve okurlar hem de
özveri ile çalışan üreticiler direnmeyi
sürdürecekler. Bu küçük de olsa bir
umut. Bence daha umutsuz görüneni
siyasi gelişmeler.
Refah'ın yükselişi. henüz politik
kadrolar, siyasi önderler ve medya vö-
netidieri tarafından bile doğru irdele-
nemedi. Kendimi 1930'larda Alman-
ya'da, 1970'lerin sonunda fran'da,
1980'lerin sonunda Cezayır'de yaşı-
yonnuşum gibi hissediyorum. Gelen
tehlikenin ne olduğu son derece açık,
ama kimsenin kıpırdadığı yok. Böyle
bir gelişmenin kültür alanımızın üstü-
ne kara bir çarşaf örterek, tümüyle
yok edeceğini düşünüyorum.
Ne yapalım ki, bu konuda umutlu
olabilmek için şu anda herhangi bir
neden görmüyorum.
Türk insanı çaba
gösterecektir
Birer üst
yapı kurumu
olan kültür ve
sanat, toplum-
sal yaşam biçi-
minin yansı-
malan olarak
kabul ediliyor.
Kültürün ve
sanatın. top-
lumlann za-
Her şeye rağmen
yeni bir caz festivali
. GÖRGÜN TANER (Uluslararası
İstanbul Caz Festivali Yönetmeni):
Bu yıl temmuz ayında 1. İstanbul
Caz Festivali'ni yapıyoruz. İçinde
bulunduğumuz ekonomik durum
nedeniyJe oldukça da zorlanıyoruz.
Ama "Sahi. siz hala festival yapmayı
düşünüyor musunuz"1
diye soranlara
inatla, İstanbullu cazseverlerin bu
festivale sahip çıkacaklan inana-
ndayız. Biletlerimizi çekilişsiz, ku-
rasız, haziran ayından itibaren sa-
tışa bile sunacağız.
Böyle bir ortamda İstanbul Kül-
tür ve Sanat Vakfı diyor ki "Bu İs-
tanbul Bizim, Bu Festivaller Hepimi-
zm". Çok anlamlı bir söylem. Tüm
sanat etkinliklerini, tüm festivalleri
yaşatmak gerek. Yaşatabilmek için
de özellikle şu dönemde artı birçaba
harcanmalı.
Tiyatro festivali adına konuşmak
gerekirse bu çabayı başta Sayın Şa-
kir Eczacıbaşı olmak üzere tüm
vakıf çalışanlan harayor. Kültür
Bakanlığı, Devlet Tiyatrolan. yapa-
bileceğinin en fazlasını yapıyor. Di-
ğer ödenekli tiyatrolar, özel tiyatro-
lar destek veriyor. Ben iş çevreleri-
nin de aynı desteği göstermesi gerek-
tiğine inanıyorum. Ne yazık ki bu
minin dışanya ihraç edilmesi gün-
deme gelmiş. Venedik Biyenali gibi
baa adımlar atılmıştı. Bunlan sa-
natçılann ve bu işlerle uğraşanlann
özverisiyle gerçekleştirebiliyorduk.
Bu sistemsizlik içinde, para İcaynak-
lannın görünür biçimde kısıtlan-
masından sonra işimiz çok daha
zorlaşacak.
Ovsa Türkiye'nin içinde bulundu-
ğu bu dünyaya açılma ve kapanma
ikileminde. çağdaş sanat üretîminin
desteklenmesi çok daha yaşamsal
bir anlam kazandı.
İçinde bulunduğumuz durumdan
çıkmak için alınacak her önlemde
bu konunun üzerinde durulması ge-
rekiyor.
çaba gösterme sorumluluğu yüklüyor.
Bu nedenle siyasal haritada meydana
gelen ve olumsuz göstergeleri de bir-
likte getiren bir ortama yenik düşül-
meyecektir.
Her zamankinden daha çok üretip.
yaşama daha çok iletmek zorundayız.
Ekonomik oluşumlara gelince. kuşku-
suz bütün alanlarda olduğu gibi sanat
tüketıminde de olumsuz yansımalara
neden olacaktır. |
Dolayısıyla finansal kaynak gerek-
tiren büyük projelerzorlanacaklar.
Ama tekil yaratımlann, mevcut
olumsuz koşullan da ardına alarak
güçlü bir üretim sürecine gireceğıni
düşünüyorum. Sanatçının ve düşünü-
riin önünde hep sorunlar olmuştur \e
her iki yaratım alanı da bu sorunlara
gehşmeİer-
den ya da konjonktürel krizlerden ni-
telik olarak etkileneceklerini sanmıyo-
rum. Ancak. toplumun genel beklenti-
lerinden farklı olarak ortaya çıkan si-
yasi ve ekonomik gelişmeler. resmi ve
özel kurumlann maddi teşviklerine
bağlı bazı kültür ve sanat etkinlikle-
rine kısıtlamalargetirebilir. Ülkemizin
şu sıralar içinde bulunduğu durum. tü-
ketici açısından bakıldığında olumlu
birgörüntü sergilememektedir. Birbe-
del karşılığı görülen kültür ve sanat
hizmetleri. bu göriintüden belli ölçüde
de olsa olumsuz etkilenecektir. Bunla-
ra rağmen biz karamsar değiliz. Top-
lumsal tercihini çağdaş yaşam doğrul-
tusunda yapmış Türk insanı için tiyat-
ro, güzel sanatlar. müzik ve edebiyat,
günlük vaşamın aynlmaz parçalan ol-
muştur. İnsanımiz her şeye rağmen ya-
şamını güzelleştiren sanat etkinlikle-
rinden uzak kalmamak için çaba
gösterecektir.
KüHür • Sanat
YILIN EN BUYUK FILMI
NNE5 SENL'O! BUYuK OOULU
' 99d OSCAS ADAYI
JSIARASASI HLV. FbSTlVALI ACILİS FİLMI
İLVEDA fARIYEİYOhJ Chon Kaıge
Bilinnneyen dünya Çin'in yorım yuzyıllık macerası içinde
buyulc bır dostluğun, tutkunun nefes kesici öyküsü
"Murfııj surukleyıcı bır Film Dunyonın her yonıncia
seyırcıyı buyuluyor ' V Canby The N«w ttyt Tımeı
"Muhtejem ve porıltılı bır deston. .' R Co^n» TiMC
8 V/.HKjm»oo PIAYBOY
4. HAFTA Sadece
BEYOGLU A L K A Z A R ' d a
Seonsion 12.00-15.15-18.30-21.45 fel: 245 73 83
Ferhan Şensoy'un
FERHANGİ
ŞEYLER
PAZAR 15.30
CINEMA
CAFEBAI?
Enfla.syonu deldık
P.l£sı ve Sah gunlen%40 ındınm
20.00 - 22.00
MEKSIKA
ALEVLER İÇİNDE
Yon:Sergeı Mondarchuk
2 2 . * - 02.00
CEMO-KAZIM (Çjfcl*TM Hâk taiı:
293 89 78 (3 hat)
İÇİNDEN DALGA GEÇEN TİYATRO
Ferhan Şensoy
Yer feoerbortçe Morino Pyramıd Karfitı
SEYİRCİLİ SEYİR DEFTERİ
Soh-O
Oeniz A>ın GüldürO
rjamt»-»>er»embo-Cumo-Cumarteu 21.00
KIRKAMBAR G
Carjaınbo. Pcrıcmbc, C
Bilet Sotı*: F. botıçe Marma W: 0216-346 23 44/1007
Ses 1885 Ortaovuncular - Beyoğlu,fct0212 -251 18 65/44
Vfokkoromo v» Cöo) Moğamton
A2 PirSutanÖ&Dı*
3
5 Feodem
6
| ! Anam ırp. Babam ırga
12 3en Ommm Ybkjmdan
3KartDağtar i
4 SorartaBen
6 BeflYaraYara
Bilgi ifin: (K312) 527 61 28
Kültür
Sanat
ılaniarınız ıçın
293 89 78
(3 hat)
—j İSTANBUL BELEDİYESİ
=J SEHİR TİYATROLARI
10. GENÇLİK GÜNLERİ
(22 Mayıs Pazar)
Harblye M. Ertuğrul Sahnesi
12.00: C Chaplın Fılmlerı (C.Chaplın Festival)
15.00: SÖYLEŞİ: Sokak Çocukları
Vusuf Atimel Kulca
19.30: KONSER: Hakan ErtHİ/Aslı Omağ
KadıkOv Halduo Taner Sahnesi
19.30: TİYATRO: Rulel Dershanesi
ETKİNLİKLER ÜCRETSIZDIR
İletişimcilep Haftası
düzenleniyop
• Kültür Seryisi - Marmara
Üniversitesi İletişim
Fakültesi'nce, 3Omayıs-3 haziran
tarihleri arasında, "İletişimciler
Haftası" düzenlendi. Hafta
çerçevesinde, öğrencilerin mesleki
uygulamalar gerçekleştirecekleri
'iletişim Fakültesi Radyo-TV
Stüdyolan'nın açılışı da yapılaak.
Aynca 'Kısa Metrajlı Film
Yanşması' ile 'Radyo Program
Yanşması'nı kazananlara ödülleri
dağıtılacak. İletişimciler
Haftası'nda 2 haziran perşembe
günü "2000'li Yıllarda İstanbul ve
Çevre Sorunlan", 3 haziran cuma
günü de "50'lerden 90'lı Yıllara
Türk Sineması'nın Ulaştığı Çizgi"
konulu paneller izlenebilecek.
İzmir DT kimlik
arayışında
•İZMİR (AA) - İzmir Devlet
Tiyatrosu Müdürü Cengiz
Yılmaz, I988-I989sezonunda 180
bin olan seyirci sayısının,
1993-1994 döneminde 90 bine
düştüğünu bildirdi. Seçimlegeçen
hafta göreve getirilen İzmir DT
Müdürü Yılmaz, bugün
düzenlediği basın toplantısında,
"Seyirci sa>imızı artırmak için
büyük-dev projeler yapmayı
planlıyoruz. Yeni mekanlarla
Izmir'i bir tiyatro gölü haline
geüreceğiz" dedi. Önümüzdeki
sezonda, tamamlanmak üzere
olan Sabancı Kültür Sitesi ve
Atatürk Kültür Merkezi'nin
salonlanndan yararlanmayı, Efes
Antik Tiyatro'da da oyun
sahnelemeyi planladıklannı
kaydetti.
PEN'in protestosu
• Kültür Şervisi - PEN Yazarlar
Derneği, İsveç'te yayımlanan
Dagens Nyheter gazetesinde yer
alan biryazıya karşı lık aşağıdaki
açıklamayı yaptı: "Gazetenizin
kültür sayfasında İsveçPEN'i
Uluslararası Sekreteri Carola
Lansson-Boethiusve Ulf Boethius
imzalanyla yayımlanan yaada,
Türkiye"deinsan hak ve
özgürlüklerinin ihlaline ilişkin
örnekler verildikten sonra
Türkiye'nin barbar bir ülke
olduğu öne sürülmektedir.
Türkiye PEN'inin yönetim
kurulunda konu tartışılmış ve
aşağıdaki açıklamalann dünya
kamuoyuna ve gazetenize
iletilmesi kararlaştınlmıştır: 1 -
Türkiye'de temel insan haklanna
ve özgürlüklerine aykın
davranışlar görüldüğü bir
gefçekür. Türk yazarlan ve
aydınlan buna karşı yaşamlannı
hiçe sayarak savaşım
vermektedirler. Nitekim, 2
Temmuz 1993 günü Sıvas'ta
demokrasi savaşımı veren 37
yazar ve aydınımız. Türkiye'yi
karanlıklara sürüklemek isteyen
güçler tarafından yakılmıştır.
Türkiye PEN'i de. birtakım başka
kuruluşlarla birlikte bu savaşıma
katılmaktadır. 2- Tüm bunlar
gözardı edilerek söz konusu
yazıda Türkiye için birgenelleme
yapılmakta ve Türkiye barbar bir
ülke olarak tanımlanmaktadır.
Herkes düşünce özgürlüğüne
sahiptir. Ancak, yazarlardan C.H.
Boethius'un PEN Kulübü adına
bir ülkeyi barbar olarak nitelemesi
her şeyden önce PEN'in temel
ilkelerine aykındır."
Gözlüklü Martı'da
buay
KiUtörSeryisi - Aylık bilimsel
çevre sağlığı gazetesi "Gözlüklü
Martı" mayıs sayısında da çevre
ağırlıklı haberlere yer vermeyi
sürdürüyor. Derginin
"Ekonomi-Ekoloji" bölümünde
"İstanburda Halka Tek Bir Beyaz
Bulut Gösterilmeden Kirli
Havanın Siyah Bulutlan Altında
Bir KJŞ Geçirtüdi" başhklı yazı yer
alıyor. "Eğitim-Kültür"
bölümünde ise Ergun Balcı'mn
"İdeolojik Boşluk", Wendy S.
Rossun "ABD'de Lobicilik
Faaliyetleri Çok Katı Kurallarla
Çerçevelenmiştir" başlıklı yazılan
yeralıyor. "Bilgi Şenligi"
bölümünde "Havanın Kısa Bir
Tarihi" adlı yazı dizisi sürüyor.
TürkMüzikleri
Dernegi
• İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu)- Kazakistan
Cumhuriyeti'nin Almaata
kenünde yapılan 1. Uluslararası
Etnomüzikoloji
Sempozyumu'nda, Uluslararası
Türk Müzikleri Derneği'nin
kurulması için ilk adım atıldı.
Kazakistan, Özbekistan,
Kırgızistan, Türkmenistan,
Almanya, Fransa, Rusya,
Japonya, Macaristan ve ABD
temsiicilerinin bulunduğu
derneğin Türkiye temsilciliğine
Dr. Ahmet Yürür seçildi.
TEMSIUVE
KATILIMCI
DEM0KRASİNİN
KÖKENİ
Doc.Dr.SamiSelçuk
30.000 (KDV içinde)
Çağdaş Yavınlan Türkocağı
Cad.39-4! Cağaloğlu-İstanbul
ödemeUgönderilmez