27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17-AAYS1994SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Avıkıtlık yasa • ATTCARA (ANKA) - Büyük BirliJ Parjsi Genel Başkan Yardmcsı Recep Kınş. TBJVM Genel Kurulunda göf-üyleek avukatlık yasa tasarsmır bayan avukatlara bürolınnia bile başıaçık çalışna zcrunluluğugetirdiğini öne sirdü Recep Kınş. TBMvTd: düzenlediği basın toplaıtısııda, avukatlık yasa tasarunır 35"inci maddesinde söz kcnusı yasağın Barolar Birliğmeiiek kurallanndan esinleıeret getirildiğini. "Bu hem iıançhürriyetine aykıniır. hem de TBM M'ye ait olaı yasama yetkısınin kısmeı de Jİsa dolayh bir şekikfc Baıolar Birliği'ne devredlmesidir. Böyleşey olmaz" dedi. Kjnş. avukatlık sınavınn da Barolar Birliği yetkisiıe verilmesini eleştirerek."Yann birbaşka grup. Earoar Biriiği'ndeyöne- time gdirseaynı yetkiler onun olacak. bu rüryetkılerin verilmesi sakıncalıdır" dedi. Tebritte demokrasi dileği •ANKARA (ANKA) - SHP Merkez Yûriitme Kurulu üyeleri. Kurban Bayrarru dolayısıylagönderdikleri tebrik kartlarnda. ülkeden her zamankinden daha çok demokrasi ve iç banşa ihtiyaç duyulduğunu belirttiler. SHP Genel Merkezi tarafından çevTeci biryaklaşımla haarlanan ve atık kağıtlardan yapılan kartlar, hükümetın de bütün kamu kuruluşlannasık sık gönderdiği tasarrufgenel- gelerini andıran biruygulama Ue Genel Başkan Murat Karayalcın ve MYK üyeleri adına ortak haarlandı. SHP'nin çevreci bayram tebrik kartında verilen mesaj ise şöyle: "Demokrasiye ve iç banşa her zamankinden daha çok ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde, banş. dostluk. hoşgörü ve esenlik dilekleri ile bayramınm kutluyonız." Emlakbank'ın kredi yolsuzluğu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMMKİT" Komisyonu'nda, Emlak Bankası eski Genel Müdürü Şükrü Karahasanoğlu'nun dönemi "yargılandı". Devlet Bakanj Aü $evki Erek'e vekalet eden Orman Bakanı Hasan Ekinci, I992yılında, bankanın 4 şirkete usulsüz kredi verdiğinin saptandığını beürterek dönemin genel müdürü Şükrü Karahasanoğlu ve diğer yöneticiler hakkında Şişlı Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda buîunulduğunu açıkladı. Karayalçın'a suçlama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Ankara Büyükşehir Beledıye Başkanı Melih Gökçek, Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın'ın. yolsuzluk iddialan nedeniylehüküm giymemek ıçin koaliasyonda kalmaya çalıştığını öne sürdü. Gokçek, dün düzenlediği basın toplantısında. Ankara metro inşaatı için eski Anakent Belediye Başkanı Mehmet Alünsoy tarafından yapılan ihalenin tutannın Karayalcın tarafından yükseltildiğini öne sürdü. Türkû söyleyen gençlere gözaltı • İstanbul Haber Servisi- Beyoğlu Büyükparmakkapı Sokağı'nda bulunan "Ezgı Cafe"ye dün akşam saat 21.30 sıralannda baskın düzenleyen İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekipleri, "çevredeki sükuneti" bozduklan gerekçesiyle içerde saz calı p türkü söyleyen çoğunluğu Alevi kökenli gençlerden oluşan 21 kişiyi gözaltına aldı. Emniyet yetkilileri gözaltına alınan gençlerin kimlikleri hakkında açıklama yapmaktan kaçındı. Salaklar Dernegi ANAPdiyaloğu •ANKARA (UBA) - SalakJar Dernegi'ne üye olmak için başvuran AN AP sekreterlerine demekten yanıt geldi. Saiaklar Dernegi Başkanı Hasan Karabay, ANAP sekreterlerine cevaben gönderdiği faksta. derneğe üyeolmak için 2 adet vesıkaük fotoğraf, ikametgah senedi, kısa özgeçmişi ve tahsil durumunu bildiren belgeleri birzarfa koyarak Salaklar Demeği Genel Başkanlığı Dikili İzmir adresine göndermelerini istedi. Başbakan Çiller'i eleştiri yağmuruna tutan Demirel, hükümete süre biçti: Koalisyoıııuı ömrükısadır VazgeÇİImeZ değİI Koalisyon hükümetlerinın ömrü, yapısı gereği uzun değildir. Neyapacaksanız bir an evvel yapın. 'Yapamadık, yaptırmadılar' diye bu hükümete sonra yüklenmeyin. Hükümet, başandan anlar. Siyaset; yapamayanı götürür. yapanı getirir. Siyasette kimse vazgeçilmez değildir. MezaP taŞI değİIİm VarlarTürkiyesfni yoklar TürkiyesiYıedönüştürtmem.Mezartaşıdeğilimki. Çiller benim hükümetimin 18 aylık bakanıydı. Eleştiriyorsa. tam siper yatamam. 18 ay sonra, 'Ben zaten memnun değildim' sözüne itibar ediliyorsa, kimse hükümet kavramının, Bakanlar Kurulu'nun farkında değil o zaman • ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Siyasi çevrelerde yeni hükü- met modeİi ve lider arayışlan sürerken. Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel, "Koa- lisyonlann ömrü kısa ohır. Ne yapacaksanız, bir an evvel yapın" uyansında bulundu. Cumhurbaşkanı. arayış içindeki siyaset- çilere de. "Hiikümet meselesi, Çankaya'mn meselesi değildir. Kim hükümet kurmak isti- yorsa. onun yeri Mec- İis'tir. Beni bulaş- trnnajm" mesajıru gönderdi. Başbakan tansu Çîller'in, ba- kanlık görevini üstlen- diği bir hükümet döne- mi ni eleştiremeyeceğini ve ekonomik sorunla- nn bu dönemden kay- naklandığmı iddia ede- meyeceğini vurgulayan Demirel. "Benim kim- seyie şahsi meselem yok. Ama geçmişte ben vardım, eleştiriyorsa tam siper yata- mam. Ben burada mezar taşı değilim ki" dedi. Sözlerinin. "nefsi müdafaa" olarak kabul edilmesini isteyen Demirel.u Kim- se vazgeçilmez değildir. Pusulayı şaşırma- yalım. Tasurruf yapayım diye, devleti dur- durmak tedbir değüdir" görüşlerini dile getirdı. Demirel. "1996'da refaha ulaşacağız" diyen Başbakan Çiller'e. ünlü ekonomı kuraması Keynes'in "L'zun vadede hepi- miz öleceğiz" ıfadesıne gönderme vapa- rak. "Ekonomide uzun vadeii hedefler göstermeyin. O güne kadar kimin gidip. kimin kâlacağı beUi otmaz" karşılığıru verdi. Cumhurbaşkanı Demirel. dün dü- zenlediği basın toplantısında Çankaya Köşkü nde geçirdigj 1 yılın he- sabını verdi. Rakamlarla I yıl içinde yaptığı işleri anlatan De- mirel. bu süre içerisinde gerçek- leştirdiği en önemli görevin CumhurbaşkanlığYnı tartışılır bir makam olmaktan çıkarmak olduğunu söyledi. "Sorarlar adama" Demirel. kendisine gönderi- len atama kararnameleri. Ba- kanlar Kurulu kararlan ve tez- kerelerin sayısının çokluğuna dikkat çekerken. by-pass ya- sasının çıkanlarak Cumhurbaş- kanlığı ile hükümet arasında gö- rev dağılımı yapılması gerektiği- ni vurguladı ve parlamentonun TV aracılığıyla halkın denetimi- ne açılmasını da istedi. 1992-1993 ve 1994 yıllannın kısa bir değerlendirmesini ya- pan Demirel. bugün yaşanan ekonomik sıkıntılan geçmiş ikti- darlara yüklemesi nedeniyle Başbakan Çiller'i eleştiri bom- bardımanına tuttu. Demirel, kendi dile getırdiği" 94 Mayısı'- ndaki Türkiye savaşa mı girmiş, kıtlık mı olmuş, Allah korusun üzerine bomba mı düşmüş? Mal yokluğu mu var?" sorulannı yarutlarken, gecen yıl yüzde 7,5 büyüme sağlandığını ve kımse- nin şikâyeti bulunmadığmı anla- tarak şunlan söyledi: "Bütçe açıği her dönemde ol- muş, kim kapatabilmiş ki? Ama 16 ocakta. dolar 16 bin liradan 20 bin liraya, daha sonra 35 bin lira- ya yTikselmiş. Bunu 91-92-93'le açılüayamazsınız. Türkiye'nin parası konvertiM. bankaian >ar, bankacılık möessesi var. Yaşa- Ciller: Bizden başka çözüm üreten olmadı' Çankaya-lnikümethesaplaşnuısı ANKARA (Ctmthtfrivet Bûrostı) - Başbakan TSHSB Çil- ter, "devletin tepesimfe kavgâya ^naeyeeefjai" beürtirken, Camhurbaşkan! Söleyman Demird'm eieştirilerini yoğun- laşüTöığL "geçnyş hükmncderi sa&uıur eğüimini sürdür- meyi ihmai etmedi. ÇÜfer. "Bizden başka çözüm üreteo oi- atadı" gorüşünü savundu. Çiller, dün görûştüğu Demireî'- in, kendisine ba23 tavsiyelerde bulunduğunu açjkladı. Cumhurbaşkanı Demirel, dûn sabah düzenlediği basuı toplanusında ağır efeşh'riîer ydneltü|i Ba^baJcan Çifler'i. öğkden sonra Çankaya Köşkü'rsde kabul etti. Yaklaşık 1.5 saat süren görüşme sonrasında gazeleciierin soruiannı yanıtlayan Başbakan. Cumhurbaşkarn ile dargtn olmadt- kJannı belinerek, "H«rkes rahat otsuo, Sayın Cnmharbaş- kan 8e iyi dhalog iciodeyiz" dedi "Cmnİuırbaşkam üe bar^tmz ım?'* sorusuna, "Dargm değikük y yanıunı veren Çiîier, "Devkön tepeswfe dargınöfc olnaız"gorüşünü ditegetirdı. Çiller. Demirelin basm toplanusında kendisıni eleştirdiğiırin anımsatüması üzenne, şunlan söykdi: "Bana öyie bir efeştirisini söyteçMdL Baoa toplantmın aıerinierinj ver& Bakhğtm böliinı iç»de böyie bir eleştiri gö- rerneâm. BüJm, Saym Cumhurbaşkanı ik kavgamı/ oimaz. Siz ne derseniz deyin, öyte bir kavgann tçsne zateo girmem. KendfeMn bana görûş ve ravsij eteri oido. Omm bSgi re becc- rilerinden yaraHamnaya devam edeceğim." Bazı DST'h milletvekıllennin Çankaya zıyaretlerinin sı- kia$tıgına dikkat çekt'Imesı üzerine, bunu doğai karşı- iadığını ifadeeden Çiiier, Demirel "Hükümet ağlamaduvnn değildir" sözterini anjrosatan gazetcciye de. "HûkömetBi ağtema davan obnadığı doğrudur. Bü de çözüm çıkanyomz zaten. "Bu hükümet yapamıyor, gitmeiidir' diyen var, ama çözüm ortaya koyaa yoî" dedi. Çiîter. eski hükümetlere yönelik eleştirilerinin sürüp sür- meyeceği sorusu üzerine de, Türfctye'nm 1987'den itibaren bir dizi sorunu bulunduğunu. bunlann yok sayıtamaya- cağını vurguiadı. ÇiUer, Donirertn '•Koafisyodaruzwı«Htnez"şckiındeki sözlerinin ammsattiması üzerine de şunian söyfedi: •'Medis'in içinden, koaiisvonun dışmda bir ş*y çıkmıvor kl. 199İ'de h«0un tercftu ileMr koalisyon hûkûiuen* biçiML Koaisyon hâkfimeti. Türkhe'ron sorunlannı çözecektir. Re- jiaı öleyecekrir, ksmse repmi fartçroasm. BH koaMsyonu gö- k A d "y Demirerîn. berfıangî bir kortuda hoşnutsuzîuk dilegetir- mediğini kaydeden Çilier. kendistnm de hükümetin öngör- düğü çözüniler konu&unda Demirei'e bilgi verdiğini anlattı. nan sıkıntı. enflasyon, kur. faiz münase- betlerindeki dengenin tanzimine bağlıdır. Sorun 92-93'te olanlar değil. Onlar geç- miş. Sorunu geçmişe yıkarsanız, olayın se- bebini buiamazsınız, ço/ümünü de bula- mazsınız. Ga>Tet de sarfetmezsiniz, çû'nkü suçluyu bulmuşsunuz. N aşanan sorunlan. 11 ay sonra 2-3 sene öncesine bağlarsanız. sorarlar adama; "madem tedbırlen bilı- yordun. göreve geldikten hemen sonra niye almadın' diye. Tarttşmanm anlamı yok. Hükümet başandan anlar. 92'de. 93'te sıkmrıya sebep olduğumu iddia ede- cek kimse var mı?" Cumhurbaşkanı olarak tarafsız oldu- ğunu. ancak kendi Başbakanlığı döne- mıne yöneltilen eleştirilere kayıtsız kala- mayacağını kaydeden Cumhurbaşkanı. bu konuda Başbakan Çiller'i de uyardığını söyledi. Demirel. "Kimseye cevap veriyor değilim. Ama bir yerde biri- leri. bütün kusurlann suçunu diine >ıkı- yorsa, dün ben vardım. Bu, nefsi müdafa- adır. Burada mezar taşı değilim ki" dedi. Demirel. şöyle devam etti: "Cumhurbaşkanı olarak. hükümetle ya da Başbakan'la tartışma içinde değiliz. Tansu Çiller benim hükümetimin 18 aylık bakanıydı. Eleştiriyorsa, tam siper yata- mam. Geçfi borun pazarı di>emem. nefsi müdafaa ederim. Ben 500 «ünün hesabını verdim. N'arsın desinler diyemcm. ıNiye desinler? V atandaşın kafasını yanlışlıklar- la doMurtmam. Sayın Çiller'e de söyle- dim; '500 günü eleştırmevL- kalkdrsan. içinde sen de vardın derler. Yanı si7 ora- ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART 3AKMAVAÇA&/MI da gayri memnun pla- rak mı oturdunuz? İsti- fa müessesesi neredey- di diye sorarlar' dedim. Hükümetie ortak so- rumluluk asddır. 18 ay sonra, 'Ben zaten memnun değildim' sözüne itibar ediliyorsa, kimse hükümet kav- ramının. Bakanlar Ku- rulu'nun farkında değil o /aman. 18 ay isteme- diğin halde niye otur- dun derler? Sonra, 18 ayın üzerinden 11 ay geçmiş, istediklerini niye yapmadın derier. Koalisyon hükümetleri- nin ömrü. yapısı gereği uzun değildir. Ne yapa- caksanız bir an ervel > aptn. Yapamadık, yaptırmadılar diye bu hükümete sonra yük- lenmeyin." Demirel. "Arada SH rada, keşke Cumhur- başkanı otanasaydan, genel başkanlığa, Baş- bakanlık'a devam etsevdim dediğiniz olu- yor mu" sorusuna. sosyal gelişmelerde geriye doğru gitmenin bir anlamı ol- madığı karşılığını \erdi. "Siyaset; yapa- mayanı götürür, yapanı getirir. Siy asette kimse vazgeçihnez değildir" gorüşünü dile getıren Demirel. "Siz çıkmca orası boşaldı diyorsanız. beni »azgeçilme/ duru- ma geririrsiniz. Bugünkü yönetimi beğen- miyorsaruz. bunun zemini ^ardır" dcdı. Demirel. "\eni hükümet arayışlarma ge- rek var mı? Sizin de bu konuda imalarda bulunduğumuz söyleniyor" sorusuna sı- njrlcndı. Yumruğunu masaya vurarak. "Benim ağzımdan duymadtğmız hiçbir söz doğru değildir. Benim dilim yok mu? Söyleyeceklerimi açıkça söylerim" diyen Demirel. "Hükümet meselesi, Çankaya1 - nın meselesi değildir. Kim hükü- met kurmak istiyorsa, onun >eri Meclis'rir. Herkes eğri oturup doğru konussun. Beni birtakım işlere bulaşrırmasınlar. Eski po- zis)onum olsa, hoşuma giderdi. Ama şimdi beni bulaştırmayın" diye konuştu.&*.-• "Pusulayı şaşırmavalım" Demirel. yaşanan sıkıntının kur-faiz-enflasyon arasındaki dcngesizlikten kaynaklandığını bildirdi. Son 2 aylık döneme ge- linccye kadar. Türkiye'de her şeyin yolunda gittiğini vurgula- yan Demirel, şöyle devam etti: "Bir bardak suda boğulmaya- lım. pusulayı şaşırmayaJım. 16 ocağa kadar kimsenin şikâyeti yoktu. Bu olay güven olayıysa, güven olayı ne ise. 92-93'ten inti- kaJ eden bir şey değil. Merkez Bankası kasım-mart dönemi 7 trilyon satış yapmış, 3 trilyon re- zen yemiş. 5 milyar dolar pozis- yon açığı olan bankalar varsa, vatandaş dövize hücum etmişse bunun 92-93'le ne aiakası var? Hiç hata yok demiyorum, ama parasal olay larla aiakası yok. Ne tartışılacaksa, sımrlan içinde tartışılmalı." Demirel. anayasanın. Cum- hurbaşkanı başkanlığında top- lanan Bakanlar Kurulu'na eko- nomik olağanüstü hal ilan etme yetkisini tanıyan 119. maddesini işletip işletmeyeceği yolundaki bir başka soru üzerine de. buna "şimdinV ihtiyaç dınmadığmı sövledi. Demirel. "Eğer yarariı olacağını düşünürsem, hüküme- tin teklifıni de bektemem. Kamu- oyuna anlatırım" dive konuştu. ANAP lideri Türkiye'deki ekmek kuyruklannın ancak Bangladeş'te görülebileceğini söyledi Yılmaz: Birleşme sandıkta olurANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mestrt Yılmaz. hü- kümetin yanhş politikalan sonucu ya- şandığını savunduğu ekonomik kriz ne- deniyle insanlann ucuz ekrriek kuyruk- lan oluşturduğunu beürterek, "Benzeri, ancak Bangladeş'te. Sri Lanka'da görüle- bOen manzaraiara şahit oluyoruz" dcdı. ANAP ve DYP'ye birleşme çağnsı ya- pan TBMM Başkanı Hüsamertin Cindo- ruk'u yanıtlayan Mesut Yılmaz. "ANAP Sayın Cindoruk cağmyor diye kimseyie birleşmez. Çağnnın miüetten gebnesi lazım. Bunun yeri de samUktır" diye ko- nuştu. Yılmaz. aynı çağnyı, kendilerinin Cindoruk ve tüm DYP'lilere yaptıklannı bildirdi. Turgut Özal ile parti kurmak amaayla ANAP'dan aynlan Bağımsız Milletvekiü Osman Ceyian, partisine geri döndü. Özal'ın ölümünden sonra kuru- lan Yeni Parti'ye katılmayarak bağımsız kalan ve bir siiredir MHP ile birlikte ha- reket eden Ceylan. ANAP'a dönüşü ne- deniyle Yılmaz tarafından kutlandı. ANAP Başkanlık Divanı. istıfa eden ya da görevden alınan örgütlerde yeni- den düzenleme yapmak için toplandı. Başkanlık divanı değişikliklerinin de ele alındığı toplantıda. merkez karar ve yö- neüm kurulunun (MKYK) bugün top- lanması kararlaştınldı. Bir basın top- lantısı düzenleyen Mesut Yılmaz. ekono- • Ekonomik krizin toplumun tüm kesimlerini vurmaya başladığını. pahalılık ve işsizliğin çığ gibi arttığını savunan ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, ucuz ekmek kuyruklan için. "Benzeri, ancak Bangladeş'te, Sri Lanka'da görülebilen manzaralara şahit oluyoruz" dedi. mik krizin toplumun tüm kesimlerini kuyruklan oluşmasını örnek gö^tererck vurmaya başladığını belirterek. "Pa- bcnzcr görünlülerc. ancak Bangladcş ve halılığın yanında işsizlik de çığ gibi art- Sn Lankagıbi ülkclcrdcrastlanabilcccğı- maktadır" dedi. Yılmaz, ucuz ekmek ni bildirdi. SSK'nın cmekli maaşlarînı Mesut Vrimaz,"ANAP Sayın Cindoruk çağmyor diye kimseyie birleşmez" dedi. bayramdan öncc ödcyemcmcsini elcşti- rcn Yılma/. Çalışma vc Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay'ın. maaşlann kurban masrafina gideccğıni sövlcmcsi- nı. "Çaltşma Bakanı'nın ö/ürii, kabaha- rinden büyük" bıçıminde dcğcrlendirdi. SSK'nın parasızlık nedeniyledivalizhas- tası ışçı vc emcklilcnn masraflannı kar- şılayamadığını bildirdn Yılmaz. böbrek hastası işçi ve emcklilerin ölüme terk edildiklennı öne sürdü. 'Kriz devlefin itibarım sarsıyor' Yılmaz. "Hükümetin en bariz vaatle- rinden biri. çiftçiyi enflasyona ezdirme- mekti. Oysa yüzde 125 enflasyona karşın, çay piyasalarında ürün fiyatının yüzde 70 arttırılması. çiftçilerin fakiıieşmesi an- lamına gelmektedir" dcdı. Ekonomik krizin devletin ıtibannı da sarstığını sa- vunan Yılmaz. "Binası hazır olduğu hal- de. devlet para vermediği için Türkiye, Sa- raybosna'da ilk büyükelçiliği açma serefi- ni Iran'a kaptırmıştır" dcdı Yılmaz. gclc- cek aylarda durumun düzeleceğini gös- tcrcn hiçbir ışarct dc bulunmadığmı kay- dctti. Hükümetin bu durumu halktan gızlcmc çabasınu gıriştiğini ilcri sürcn Yılma/. "Birtakım demokratik düzenle- meler adı altında, Türkiye'nin giindenü değiştirümeye çalışıunaktadır" dcdı. POLITIKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA 11 Mayıs 1989 tarihli Güneş gazetesinde yaytmlanan, UBA ajansının geçtiği haberin başlığı aynen şöyleydi: "Yasadışt 120 örgütün faaliyeti izteniyor..." Haberde izlenen "yasadışı örgütler" arasında Fethul- lahçılar da bulunuyordu... Şimdi size bir belge sunacağım. Devlet Güvenlik Mah- kemesi tutanaklarından kimi bölümler aktaracağım: Esas 1987/86-1988-77 nolu dosyayı okuyalım: "Toplanan delıllere ve dosya içeriğine nazaran suçla- n sabit görulen bu sanıkların eylemleri, sanık vekilleri- nin savunmalarında belirttikleri gibi münferit olarak Maltepe Askeri Lisesi öğrencilerine Nur Risalesi oku- maktan ibaret değildir. Gerek suçları sabit görülen bu sanıklar ve gerekse daha önce haklarında aynı suçtan mahkumiyet karan verilip kesinleşen ibrahim Belge ve Nihat Özdemir organize bir teşkilat oluşturup bilinçli olarak görev taksimiyapmışlar, kendilerinin benimsedi- ği Nurculuğu ileride yüksek mevkilere geçecek gençle- re aşılamak için faaliyete geçmişler ve bu faaliyetleri cümlesinden olarak: Önce ortaokulların son sınıflarında okuyan ve başanlı olan fakir aile çocuklarını tespit et- mişler, onlara sizleri fen liselerine ve askeri liselere so- kacağız diye kurs vermeye başlamışlar, bu arada yavaş yavaş onlara Nur Risaleleri okumak, dıni konularda ko- nuşmalar yapmak suretiyle Nurculuğu benimsetmeye başlamışlar. Maltepe Askeri Lisesi'ni kazanan öğrenci- leri bizzat İzmir e getirmişler, izmir'de kalmışlar, onlara yatacak yer temin etmişler, raporları ile meşgul olmuş- lar, öğrencileri önce özel doktora muayene ettirmişler, rahatsızlığı tespit edilenler yehne sağlam oğrencileri muayeneye göndermek suretiyle sahte sağlam rapor- ları alıp öğrencilerin Maltepe Askeri Lisesi ne girmele- rini temin etmişler, okula başlamalarından sonra da öğ- rencileri rahatbırakmayıp onları Konyalılar, Ankaralılar gibi gruplara ayırıp aralarında pay etmişler. oğrencileri çeşitli semtlerdeki evlere, dikkat çekmemek için kıyafet- lerini önceden değiştirerek kendi vasıtalan ile götür- müşler, o evlerde onlara Nur Risaleleri okumuşlar, açı- klamışlar, bu duzenin iyi olmadığını, ileride yüksek mevkilere geldiklerinde bu konuda kendilerine yardımcı olacaklarını, şimdiki subayların dinsiz olduğu- nu, kendilerinin dinlerine bağlı yetişmelerini. laik düze- ni kaldırıp Islami düzenı kurmak için bunun şartolduğu- nu aşılamaya başlamışlardır." DGM tutanağında ayrıca "Bu düzen iyi bir düzen de- ğildir. İleride bu duzenı de değıştirerek şerıat duzenı getireceğiz"diyen Fatih kod adlı İbrahim Belge'den söz edilmekte ve şöyle denMmektedir "Biz bu toplantılarda Fettıullah Hoca'n/n kasetlerini dedinledik." ••• Fethullah'ın marifetleri bitmiyor.Şeriatdüzenini savu- nan Fethullah Hoca ve yandaşları kurban derilerinden topladıklan paraları "gizli kasalarında" saklıyor. Neler yapıyorlar bu paralarla? Hiç yorum yapmadan 12 Kasım 1993te Sabahta ya- yımlanan bir dizı yazıya göz atalım isterseniz Cengiz Çandar'ın "Değişim Sürecinde Islam" yazısının beşinci bölümüne bakalım: "...Fethullah Gulen'in cemaalinin en fazla yoğunlaştı- ğı alan modern eğitim kurumları. Kendisı bana. Balkan- lar'dan Orta Asya'ya kadar kurduklan okullasıa.sayisş*rş nın 105 e ulaştığını söyledi..." Devam ediyor yazı: "Türkiye 'nin ve dünyanın en parlak beyinlerini yetişti- riyor. Örneğin 'Fızik Olimpiyatları'n/ kazanan, Türkiye'- nin medar-ı iftiharı Özel Yamanlar Lisesi bunlardan bi- ri..." Gördüğünüz gibi Fethullah, ilkokul diplomasıyla "en büyük beyinleri" yetiştiriyor. Tıpkı 1975 yılında "Nur kampları" kurup körpecik çocukları "laik cumhuriyete düşman" nefer olarak yetiştirdiği gibi. Fethullah, laik cumhuriyetin temeline dinamit koymak için her yolu geçerli sayan bir kişidir. Onu Samanyolu televizyonunda görürsünüz sık sık. Avukatı Feti, dün ge- ce Samanyolu televizyonunda "kurban derisi açıkoturu- munu'yönetti. Heryıl 3-4trilyonu "gizli kasalarına"yer- leştiren karayobaz çeteleri, bu paralarla oku})ar, yurtlar açıp her gün laik cumhuriyete saldırıyorlar. Izmir'den istanbul'a, Gaziantep'ten Şanlıurfa'ya dek her il ve ilçe- de vakıfları bulunuyorşeriatçı güçlerin; bu sahte Müslü- manların, karayobaz çetelerinin. Bu kez dikkat edin bu yobazlara ve sofulara. Bir tek kurban derisi vermeyin, para musluklarını kesin. Sıvas'ta Madımak Oteli'nde onlarca aydını diri diri ya- kan karayobaz çeteleri değil miydi?Taksim'de, Kızılay'- da yürüyen bu kaniçiciler değil miydi? Sakın ola kı bu asalaklardan korkmayın, yılmayın, üs- tüne üstüne gidin... Göreceksiniz korkularından kaçacak delik, in araya- caklardır.. Ozal'ınmezarmda kararDanıştay'ın BLLENTSARIOĞLU ANKARA - Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu"- nun. 8. Cumhurbaşkanı Turgut ÖzaTın anıt-mezara gömül- mesine olanak tanıyan Bakan- lar Kurulu karannın iplalini ıs- leycn davayı kabul etmesi. yargıda benzer konular için oluşan "ehliyetsizlik*' gclencği- ni bozdu. Gültekin Söyleme- zoğlu adlı yurttaşm, Bakanlar Kurulu karannın yasal daya- nağının olmadığı gerekçesiyle açtığı dava. Danıştav 10. Dai- rcsi'ndc görüşülerck karara bağlanacak. Ziraat yüksek mühcndisi ve cmekli başmüşavir Gültekin Söylemezoğlu'nun. geçen yıl yaşamını yitiren Özal'ın, eski başbakaniardan Adnan Men- deres'in mezannın yanında ku- rulan anıt-mezara gömülmesini hükme bağlavan Bakanlar Ku- rulu karannın iptali ısternıyle açtığı dava, Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu'- nun karanyla Danıştay 10. Da- ircsi'nde esaslan görüşülecek. Söylemczloğu'nuri, 20 Nisan I994 tarihli Resmi Gazele'de yayımlanan Bakanlar Kurulu karannın hukuka aykın oldu- ğu gerekçesiyle açtığı dava. Danıştay 10. Dairesi'nce "da- vacı vatandaşın konuyla men- faat ilişkisi bulunmadığı" ge- rekçesiyle reddedilmişti. Söyle- mezloğu'nun temyiz istemi üze- rine. idari Dava Daireleri Ge- nel Kuruluna giden başvuru. esastan görüşülmek üzere 10. Dairc'yc göndenldı. Özaî'ın anıt-mezara nakline olanak tanıyan Bakanlar Ku- rulu karan. 1593 sayılı L'mumi Hıfzıssıhha Yasası'nın 211. maddesindeki. "Olağanüstü hallerde ve sıhhi mahzur mevcut obnadığı takdirde Bakanlar Ku- rulu karanyla muayyen ve ma- lum mezariıklar haricinde ölü defnine müsaade edilir" hükmü- ne dayanıyor. Karann iptalini isteyen başvuruda, yasada be- lirtilen "olağanüstü halin" açık olarak belirtilmediğine. ancak anayasada olağanüstü halın "ta- bii afet, ağır ekonomik bunalun, tehlikeli salgın hastalık ve şiddet olavlannın yaygınlaşarak kamu düzeninin bozulması" halleriyle sınırlandığına dikkat çekildi. Dilekçede. "olağanüstü hal" tanımı içine girmediği ve Ba- kanlar Kurulu karannın huku- ka uymadığı savunuldu. Yurttaşlık hakkını kullana- rak anıt-mezar için dava açan Söylemezoğlu. Cumhuriyet'in sorulan üzerine, Özal'a karşı kişisel sorunu olmadığına ve davanın Özal'ın kişiliğine yö- nelmediğine dikkat çekerek "İnsan, VTirrtaş ve aydın kişi ola- rak görevimi yaptım" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle