27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17MAYIS1994SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER •i Tiyatrolu zam protestosu • İsUnbul Haber Servisi- Vatandaşlarca "ekonomik terör" olarak değerlendirilen hükümetin aldığı "istikrar tedbirleri"ne bağlı zamlar. Kocamustafapaşa'daki Halk Ekmek satış büfesi önünde dün sabah sergilenen doğaçlama oyunun konusunu oiuşturdu. Haklar ve özgûrlükler Platformu'nun başlattığı zamlan protesto kampanyası çerçevesınde Ortaköy Kültür Merkezi Ayşe Gülen Halk Sahnesi oyunculannca Halk Ekmek büfesi önünde ucuz ekmek kuyruğuna giren izleyici topluluğuna sergilenen oyunda açlığa ve zulme karşı birlikte direnerek ve örgütlenerek mücadele edilebileceği vurgulandı. Yaklaşık 15 dakika süren oyunda vatandaşın sırtına binen politikacı tıplemesi izleyenlerce büyük ilgı gördü. Sanatçılara vergi incelemesî • ANKARA (AA)- Malıye Bakanı İsmet Attila. 91 sesve sahne sanatçısı. 8 manken ajansı ve ajanslara bağlı 200 profesyonel, 2 bm civannda amatör manken kapsamında inceleme yapıldığını bildirdi. Atüla, 15 ses ve sahne sanatçısı. 6 manken ajansı hakkında incelemelerin sonuclandınldığını keydetü. İnceleme sonuçlanna göre sesve sahne sanatçılannda 1 milyar 613 milyon 330 bin 700 lira, manken ajanslannda da 623 milyon 97 bin 336 lira matrah farkı "'saptandığmı söytedî. "" Zorunlu din dersine karşı imza • tstanbul Haber Servisi- Bir grup vatandaş. ılk ve orta öğretim kurumlannda zorunlu din dersi uygulamasının kaldınlması için dört bin imza topladı. Altında Küîtür Bakanı Fikri Sağlar'm imzasının da bulunduğu metinde, küçük beyinlerin özgür düşünceleriyle tercihlerini yapmalan için imza toplandığı kaydediliyor ve zorunlu din dersinin laiklik kavramıyla bağdaşmadığı savunuluyor. Zorunlu din derslerinin seçmeli hale getirilmesini iste> en vatandaşlar, imzalan anayasa değişikliği için TBMM BaşkanlığTna verecekler. Özûrlülereylemi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Özürlüler Haftası nedeniyleözürlülerin lOgün önce başlattıklan eylem, dün Başbakanlık kapısına dayandı. Yaklaşık 600 kişiden oluşan birözürlü grubu, Başbakanlık binası önünde sloganlar atarak kendilerine ilişkin yasal düzenlemelerin bir an önce çıkanlmasıru istediler. Açjklama • Haber Merkezi -"Hala Çöplükte Yaşıyorlar" haberimizle ilgili olarak tstanbul Valiliği'nceyapılan açıklamada. Ümraniye Hekimbaşı çöplüğünde çöp yığınlannın arkasında biriken suyun akışını ' sağlamak için açık kanal ' inşaatı başlatıldığı belirtildi. Açıklamada, talep edilen ödenek geldiği takdirde çöplüğün arka kısmında bir . çocuk parkı yapılacağı 1 belirtilerek, "açık kanal ; inşaatı" tamamlandığında • suyun çöp yığınlanyla temas etmeden aİcışının sağlanacağı ' ve yanlardan yapılacak dolguiledetoprak kaymasmın önleneceği kaydedildi. Ankara'da bir araya gelen 24 kuruluş ortak mücadelede görüş birliğine vardı Memursendikalarıbîrleşiyor TOKTAMIŞ ATEŞ GÜNEŞGÜRSON GÜNNUR tLHAN ANKARA - Kamu çalışan- lan. "ekonomik ve siyasal müca- deteyi" güç ve eylem birlikteliği içinde gerçekJeştirme yönünde ilk adımı attılar. Hükümetten umudu kesen memur sendika- lan, "konfederasyon" çatısı altı- nda toplanma gerekliliğini, or- tak bir deklerasyon yayımlaya- rak karara bağladılar. Türkiye Kamu Çahşanlan Sendikalan Konfederasyonu Genel Başkanı Ali Işıklar da tstanbul'da basın toplantısı yaptı. Ankara'da önceki gün bir araya gelen 24 memur sendi- kası, ortak mücadelelerini yük- seltip. örgütlenmeleriru daha kitlesel bir boyuta taşıma konu- sunda görüş birliğine vardı. Sendikal varhklanna ilişkin tartışmalan, hukuki ve fiili mü- cadele yöntemleriyle sona erdi- ren memur sendikalan, grevli ve toplusözleşmeli sendikal haklanna ilişkin "anayasal gü- vence" ve "yasal düzenlemele- rin" yapılması sürecinde. tek çatı altında toplanmanın gerek- liliğini vurguladılar. Ortak mücadele karan Kamu Çahşanlan Sendika- lan Platformu (KÇSP) ile Eş- güdüm Platformu'nda yer alan sendikalann genel başkanlan. yaptıklan toplantıda, koalis- Türk Kamu-Sen'e bağlı 14 sendikada örgütlü memurlar dün Adalet Komisyonu Başkan ve üyelerinefaksçekerek, sendika y asasınınengellenmesini protestoetti.( KÂAN SAĞANAK) yon hükümetinin. başlangıçta yarattığı umudun kalmadığını vurgulayarak. mücadele süreci- ni "kurumsal" düzeye taşımak gerektiğini savundular. Hü- kümetin. çalışan kesimlere ağır fatura çıkaran istikrar paketi. ücretleri dondurma girişimi ve örgütlenmeye ilişkin yasa ta- sansını oyalama faaliyetlerine karşı ortak mücadele sürecini yaşama geçirmeyi planlayan sendıkalar, "konfederasyon ça- tısı altında toplanma", "işkolu içindeki >apa\ bölünmelerin gi- derilmesi", ''meslek ve işveri sendikacılığının önüne geçilme- si" yönünde çahşmalara baş- lanmasını kararlaştırdılar. 24 sendika tarafından yayı- mlanan "konfederasyon" konu- lu deklerasyonda, şu görüşlere yer verildi: "Gerek ekonomik, demokra- tik ve siyasal haklarımızın elde editmesi ve bu bağlamda istik- rar paketi' adı altında yapılan saldırıların püskürtülmesi, ge- rekse grevli >e toplusözleşmeli sendikal haklann yasal giivence altına alınması ve kullanılması, bumınla birlikte ülkemizde ger- çek bir demokrasinin kurul- masının yolu; emekçilerin, ör- gütlerinin >e demokrasi güçleri- nin birliğinden ve mücadelesin- KKTC'DEN İZLENİMLER Kuzey'ine bahargeldiKıbns'ın J~\ oğu Akdeniz JL^Üniversitesi'nin düzenlediği 1. Bahar Şenliği, kültür-sanat etkinliklerine susamış Kuzey Kıbnslılar tarafından büyük ilgi gördü. CELAL BAŞLANGIÇ Ara Güler bir düğmeye bası- yor; Chicago sokaklan... Bir kez daha basıyor düğme- ye; Ganj kıyısında ölmeyi bek- leyen Hintliler... Duğmeye basa basa dünyayı döndürüyor sanki Ara Güler; tstanbul'da gün batımı, Ameri- ka sokaklannda dans eden si- yahlar, Uzak Doğu'da bir ğöl kıyısı... Doğu Akdeniz L niversitesfnin. büyük bölümü İstanbullu ve Ankaralı olan öğrencileri, yaşa- dıkları kentlerdeki kültürel dinamizmi bulamamtşlar elbet Kuzey Kıbns'ta. Bunun üzerine de üniversite vönerimiyle el ele verip 1. Bahar Şenliği'ni düzenkmişler. Burası bir sinema salonu. Hem de Ku- zey Kjbns'daki tek sinema salonu. Doğu Akdeniz Üniversitesi kampüsünün içın- de. Yeni açılmış. Ara Güler'in dia gösterisi Doğu Akde- niz Üniversitesi'ningerçekleştirdiği 1. Ba- har Şenliği çerçevesınde yapıbyor. Şenliğe Türkiye'den katılan yalnızca fo- toğraf sanatçısı (aslında kendisi foto mu- habiri ya da röportajcı denmesini ister) Ara Güler değil elbet. Ünlü yazar Yaşar Kemal. sinema sanatçılan Tarık Akan, Halil Ergün, Nur Sürer; tiyatro sanaiçılan Ali Taygun, Dilek Türker, senarist Feride Çiçekoğlu, siyaset bilimci Gencay Şaylan, film yapımcısı Sabahattin Çetin, Rock müziği yapan Asım Can Gtindüz de var şenliğe katılanlar arasında. Hüseyin Baş bu açıdan başanh bir düzenleme gerçek- leştirmiş. Salt Türkiye'den katılanlarla da sınırlı değıl şenlik. Üniversı- tenin Tiyatro Kulübü. Ferfaan Şensoy'un" Kahraman Bakkal Süpermarkete Karşı"sını oynu- yor. Fotoğraf Kulübü sergi açrruş, Folklor Kulübü halk oyunlan gösterisi yapıyor, Sat- ranç Kulübü turnuva düzenle- miş. Müzik Kulübü konser veri- yor, Sinema Kulübü de Türkiye'- den kaliteli beş film getirtmiş, bunlann gösterimini gerçekletiri- yor. Kültürel etkinlikler açısın- dan pek zengin bir yer değil Ku- Kuzey Kıbnsın siyasal yapılanmasıy- la. Türkiye arasında ciddi benzeşmeler var. Birsağparti ile birsol partinın koalis-= yonu iktidarda. Siyasal çizgisi DYP'ye yakın olan Demokrat Parti koalisyonun büyük ortağı. Küçük ortak ise Marksist kökenli Cumhunyetçi Türk Partisi. Ana muhalefet partisi ise ANAP'la belli koşut- luklan olan Ulüsal Birlik Partisi. Koalisyon tartışdıyor Kıbns sorunun çözümünde elbette ıkti- dar partileri birbirlerinden çok farklı dü- şünüyor. Türkiye'de olduğu gibi sık sık "KoaMsvomı bozarım" tehditleri çıkıyor siyaset sahnesine. Yinmı yıl iktidarda kaldıktan sonra şımdı muhalefete alışma- yaçalışan UBPkoalisyona"Dünyagörüş- sınırlı değil. Türkiye'de yaşanan ekono- mik krizden. 5 Nisan kararlanndan Ku- ze> Kıbns dafazlasıylaetkilenmiş. Birkaç banka kepenklerini indirmiş. Bu etkileşimlerin sonucu olarak Kuze\ Kıbns. bir bıçimde Türk parasından kur- tulmanın >olunu anvor. Zaten kısmcn de kurtulmuş. Daha doğ- rusu değerler pek Türk lırası ile ölçülmü- >or. En gcçerli para birimi Sterlın. Evie- rin. arabalann değerleri. ıhale bedellen ağırlıklı olarak Sterlin'le ölçülüyor. Şoför Rıza'nın gözü dc >eşıl Kıbns Li- rası'nda: - En büyük hatamız o parayı bırakmak oldu. Biz de Kıbrıs'tık. Şimdi bir Kıbns Lirası altmış beş Türk Lırası edivor. Kuzey Kıbns'a indıği andan buşlaya- rak insan kendıni ekonomik olarak Do- lar. Sterlin ve Türk parası üçgc- nındc. sivasal olarak da Türki- ye. Rum kesimı, İngillere ve Avrup.' Topluluğu dörtgenin- dc buluvor. Kıbns'ın kuzey kesimındc vaklaşık \'\xı ellı bin kışı vaşı- vor. Bunun vüz bıni Kıbns Türkü. Gcnvc kakınUr da 1974 harekatından sonracelen- ler Sonına bakışları farklı Adavaçıkınca başka bırşe\ın ayırdına daha vanvor ıns»ın. Türkive nin Kıbns sorununa zey Kıbns. Tek bir sinema salo- Halil Ergün >eTank Akan'ın sinema söyleşisi ilgiyle izlendi. b;ıkısıvlaadada>aş;ıvanözcllık- nunun olmadığı düşünülürse, bu yoksulluk daha da ortaya çıkar. Çoğu Türkiye'den giden altı bine yakın öğrencı var Doğu Akdeniz Üniversitesi'nde. Bü- yük bölümü İstanbullu ve Ankarab olan öğrenciler. >aşadıklan kentlerdeki kültü- rel dinamizmi bulamamışlar elbet Kuzey Kıbns'ta. Bunun üzerine de üniversite yö- netimiyle elele verip 1. Bahar Şenliği'ni düzenlerruşler. Üniversite kampüsünü. öğrencilerin avılüsını. öğretim üyesi- öğrenci ilişkilerindeki sıcaklığı, Türkiye'- ye göre daha güçlü esen özgürlük rüz- gannı görünce, insanın buralarda öğrenci olacağı geliyor. Elbette bunlar, ortalığın hiç de sorun- suz olduğu anlamına gelmiyor. leri ayn, sivasal, sosyal, kültürel ve ekono- mik bakış açıları birbirine tamamen ters, hatta ulusal davanın nasıl yürütüleceği ko- nusundaki tutum vedavramşlan dahi birbi- rinden tamamen farklı iki siyasi parti nin kurduğu knalisv onun iyice cılkı çıktı. Bu zıt ortaklık y a biter j a biter" di> e v ükleniv or. Herkes "koalisyon ha gitti, ha gidecek" diyebakarken DPveCTPvöneticileri ön- ceki gün biraraya gelerek "Hükümet toplumumuzda demokrasiyi tüm kurum- ları ile kurmak ve geliştirmek, ekonomik kalkınmayı sağlamak ve müreffeh bir top- lum yaratmak için " ortak lıga devam ka- ran verdıler. Elbette Kuzey Kıbns'ın Tür- kiye ile benzerliği hükümet yapısıyla le \'^rli halkın bukışı arasındu çok büyük t'arl.lar var. Kıbns'ta sokaktu- kı adam düşündüklerini sdjleyınce. Tür- kiye'de insanın kafasında nasıİ gerçek ol- mayan bir "Kıbrıs sorunu" imajının ya- ratıldığı ortaya çıkıyor. Kıbnslı bir üniversite öğrencisi adada yaygın olarak söylencn bir yaklaşımı daha keskin hatlanyla koyuyor ortaya: - Rum kesimı biz olmadan Ortak Pa- zara gıremez. Eğer bizsiz girse de. biz de girmiş sayılınz. Eski Kıbns pasaportlan- mız, kimliklerimiz v ar. Onlarla birlikte biz de AT'nın bir üyesi oluruz. Yeter ki bize kimse gölge etmesin. Bize dışardan kimse bize çözüm empoze etmesin. ISTANBUL DA BUYUK OYUNLAR/ M / i I A k I I 1/ / \ f\ BERNARDA ALBA NİN fVI I l y Rl fl Ikl I U I 1 | J niA^n 1994211 JTaksirr Sahn«i(02l 2 249 694<) \ ^ I I I I l l 1 I I \ ^ l l « irtarn 199* /8 J0 S « Tirmtrosu (0217 25/ '8651 den gececektir. Böyle bir birlik, önümüzde hedef olarak dunır- kcn. aianımızın ve sürecimizin önümüze koyduğu bir görev de kamu çalışanlarının birliğinin ve ortak mücadelesinin yaratı- Imasıdır." Türkiye Kamu Çalışanlan Sendikalan Konfederasyonu (Türk Kamu-Sen)Genel Baş- kanı Ali Işıklar. hazırlanan me- mur sendikalan yasa taslağını yasak savmak için haarlanmış, eşitlik ilkesinden uzak ve anti- demokratik bulduklannı söyle- di. Yasav ı oyalamasınlar Işıklar, dün Türk Büro-Sen Sendikası'nın Genel Merkezin- de yaptığı açıklamada şunlan söyledi: "Biz sendikalarrnıızın önerdi- ğimiz koşullarda bir an önce ya- sal güvenceye kavuştunılmasını istiyoruz. Yerel seçimlerde sür- dürdüğümüz 'Bu hükümete oy vermeme' kampanvasJ büyük kentlerde sonuç verdi. Sendi- kalarımızın yasal düzenlemesini oyaJamaya devam ederlerse, bu- nun daha ağınnı kullamrız." Işıklar. Türk Kamu-Sen'e bağlı 14 sendikada örgütlü bü- tün memurlann dün Adalet Komisyonu Başkan ve üyeleri- ne faks çekerek, yasanın engel- lenmesıni protesto ettiklerini de açıkladı. Şahap Balcıoğlu'nu yitirdik Haber Merkezi - Gazetemız eski istihbarat şeflerinden ve yazarlanndan, gazetecı Şahap Bakıoğlu. dün Tstanbul'da öl- dü. Balcıoğlu (71). Galalasaray Lisesi'ni bitirdikten sonra gaze- teciliğe 1942yılında Vakitgaze- tesinde başladı. Tasvir. Hürsöz. Gerçek. Yeni Türkiye, Akşam ve Cumhunyet gazeteleriyle Hafta, Hayat, Somut, Kim, Gösteri ve Sanat dergilerinde de çalışan Şahap Balcıoğlu; si- yasi parti muhabırlıği, röportaj yazarlığı. sayfa sekreterliği, jkzı işieri müdürlüğü. yönetıciliİ? vc yazarlık görevlerinde bulundu. Yazılannda zaman zaman Orhan Petek imzasını kullanan Balcıoğlu. meslek yaşamında röportaj ve inceleme dailannda çeşitli ödüller kazandı. Basın Şeref Kartı sahibi Şa- hap Balcıoğlu'nun cenazesi ya- nn Levent Camisi'nde kılına- cak öğle namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Asgari ücret belirleniyor Komisyonda enflasyon tartışıldı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Ekonomik istikrar pake- tinin aeılmasının ardından lop- lanan asgan ücreti bclirleme top- lantısında. '"hiperenflasyon bek- lennsT işçi ve işveren taraflan arasında tartışma yarattı. Türk-İş Genel Eğitım Sekre- (en Salih Kılıç. asgan ücretin yüz- de 46 1 oranında değer kaybettı- ğinı \ urgulayarak "Asgari ücretin enflasyona karşı dayanıklı o<- masının sağlanmasını" ıstedı Asgari L'cret Tespit Komis- yonu. Çalişma \c Sosyal Güven- İik Riikunı Mehmet Moğultay'ın başkanlığmda. dün ılk top- lantısını yaptı Sağlık çalışanlan yarın hasta! ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Sağlık emekçilennın. "Saûhktan ve demokrasidetı ta- sarruf olmaz" mesajını vermek amacıyla başlattıklan beyaz ey- lem sürüyor. Yann toplu olarak "tıastalanacak" olan sağlık çalı- îiınlan. 4 bakan hakkında. sağlı- klannın korunması yolundaki önlemlen almadıklan gerekçesiy- le. suç duyurusunda bulunacak- lar. Genel Sağlık-İş Sendikası'nın Hemşırelik Haftası etkinlikleri kapsamında başlattığı eylem tak- vımine göre. sağlık çalışanlan yann toplu viziteye çıkacaklar. Memuriar... Saym "büyüklerimiz "müjdelediler. İşçi ve memur üc- retleri dondurulmayacakmış. Işçilere sözleşmelerle do- ğan hakları ödeneceğı gibı, memurlara da yılbaşında "ongörülmuş" olan zam yapılacak ve böylece 1994'te yüzde 54lük bir zam sağlanacakmış. Ücretlere yüzde 54 zam öngörülürken enflasyon ora- nının yüzde 50lerde olması öngörülüyordu. 1994'te yüz- de 54 zam yapılması demek, reel (gerçek) memur ücret- lerinin gerilemesi demektir. Eğer ücretler "dürust" bir biçimde dondurulsaydı, memurlar için çok daha iyi olur- du. Bunu bir örnekle açjklayalım. Bugün 100 lira maaş' alan bir memur, yüzde 54 zamla 154 lira alacaktır. Eğer enflasyon o'ranı yüzde 55 olsaydı, eline geçen reel ücret- te bir değişiklik olmayacak, yeni ücreti "donmuş" ola- caktı. Ama eğer Türkiye'de enflasyon (iyimser bir tah- minle) yüzde 100 olursa, o memurun Temmuz 1994'te eline gececek olan 154 liralık ücretin reel (gerçek) satı- nalma gücü 77 liraya düşmüş olacaktır. Yani gerileye- cektir. Hangi utanmaz siyasetçi bu durumu, memurlara bir müjde olarak sunabilir? Ne biçim insanlar bunlar? Karşılarındaki insanları aptal mı sanıyorlar? Dünyanın hiçbir demokrasisinde "ücretlerin dondu- rulması" diye bir şey dile getirilemez. Asla söz konusu olamaz. Olsa olsa "ücretlerin ve fiyatlann" dondurul- masından söz edilebilir. Yani zor bir dönemde, bu zor dönem aşılana kadar, toplumun tüm kesimlerinden fedakârlık istenir. Ama herkesten aynı özveri istenir, aynı fedakârlık beklenır. Eğer fiyatlar yüzde 100artarken me- murlann ücretlerine yüzde 50 zam yaparsanız, bunun adına fedakârlık değil sömürü denir Başta ekmek olmak üzere mutfak giderleri yüzde 300 artacak, kiralar katla- nacak, her şey ateş pahası olacak ve tüm bu mantık dışı gelişmeler karşısında memurları susturmaya çalı- şacaksanız. Olmaz böyle şey. Bugün Türkiye'yi yönetenler ya da yönettiğini sanan- lar; memurların örgütsüzlüğüne güveniyorlar elbette. "Nasıt olsa bir halt edemezler" diye düşünüyorlar. Ve bu örgütsüz insanlara Baskı yapıyorlar, tehdıt edıyorlar. Eğer protesto eylemlerine katılırlarsa işten atılacakları- nı hissettiriyorlar, hatta açıkça söyleyenler de var Tüm baskılara karşın eğer kitlesel bir harekete girişirlerse "delikanlı" polisler devreye girıyor "Allah yarattı" de- meden dövüyorlar. Yarın öbürgün "canına tak eden" memurlar da ellerine sopa alırlarsa ne olur acaba? İşin bu boyutunu düşünen yok. Memurun bir kısmı zaten hırsız. Çalmayanlarla "ena- yiler" diye dalga geçiyorlar Bu enayılerde de bıçak ke- miğe dayandı gibı. Bir süre sonra çalmaimkânı olan tüm memurlar çalmaya başlayacaklar. Zaten birilerinin hâlâ özlediği Turgut Ozal da "Benim memurum işinı bilir" dememiş miydi 9 Ama armağansız, rüşvetsiz iş yapı- lamaz bir noktaya gelirsek bu devletin sonu nasıl olur acaba? Gençleri hangi "değerler" ile yetiştiririz? Insanı insan yapan özelliklerin yüceliğinı gelecek kuşaklara nasıl aktarabiliriz? Şimdi bir yeni moda daha çıktı. İçinde yaşadığımız haksız bezirgân düzenindeçarklann başını tutmuş olan- lar, ekonomik krizlerin iyi bir şey olduğu yalanına inan- dırmaya çalışıyorlar halkı Her krizden daha güçlü bir bi- çimde çıkılırmış... Doğrudur, krız iyi bir şeydir. Ama su- yun -başmı tutmuş olanlara lyıdir Çarklan kendi yarar- larına döndürebılenlere iyidir. Halkın sofrasındaki ek- mek küçülürken, ayakkabısına bir pençe daha vurdurur-''" ken, çocuğunun eğitimini nasıl yaptıracağını düşünür- ken bunun "iyi ve yararlı bir şey" olduğunu söyleyebil- mek için insanın ar daman çatlamış olmalıdtr. Sermayenin gözü doymuyor. Mıdesi de doymuyor. Ücretliler enflasyon oranının yarısı kadar zam alarak fu- karalaşırken banka faizleri enflasyon oranının iki katı olacak. Faiz geliri alanlar iki kat zenginleşecek ve tüm bunlann altında, adı sosyal demokrat olan bir partinin genel başkanının imzası olacak... Inanılır gıbi değil. Bizim aslan sosyal demokratlar, hâlâ "demokrasipa- ketinin" umudu içindeler. insanlar nasıl bu kadar "kör" ve "sağır" olabiliyor, anlamakta güçlük çekiyorum. Ge- çenlerde de yazdım. Sömürü üzerine kurulu bu ekono- mik politikaların mimarları: başta memurlar olmak üze- re, geniş kitlelerin "örgutlenmesine" izin verirler mi hiç? Sosyal demokratlar hariç'; insanlar bindikleri dalı keserler mi? Insanı isyana iten bu haksızlıklar karşısında halk tepki gösteremiyor. Çünkü örgütsüz. Çıkış yolu da bulamıyor. Zira hem merkez sağın imzası var, hem merkez solun damgası. O zaman da iyice sağa kucak açıyor. Son yerel seçimlerde RP ve MHP'nin başarılarının nedenlerini hiç mi düşünmez bu insanlar? Zor günlere doğru gidiyoruz. Haksızlıkların ortaya çı- kardığı bir "yıkıntıyı", daha büyük haksızlıklarla gider- mek mümkün değildir. Kaçınılmaz olarak "acı" bir ilaç içilecekse, bu acı ilacı toplumun tüm kesimleri içmelidir. Aksi takdirde öylesıne sosyal patlamalar ortaya çıkar ki kimsenin ağzında tat-tuz kalmaz. Baskanlığa Ali Baransel secildi RTÜKönyargıh ve duygusalobnayacak ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Radyo Televizyon Cst Kurulu (RTÜK) Başkanlığı'- na. oybırliğiyle Ali Baransel seçıldi. Özel Radyo Televizyon Ya- sdsı yürürlüğe gırmeden önce Radyo Televizyon Yüksek Kurulu Başkanîığı da yapan Baransel. RTÜK'ün. "önvargı ve duygusailıktan uzak" çalışa- cağını söyledi LKelerinin Radyo ve televizyon yayınlan alamnda geniş yetkilerle donatılan9kişilik secım. koaiıs- Radyo TelevİOTon yon ortaklan USt KUTUİU, bölgesel arasmda tartı- veyurtçapmdaki yayınlann düzenini saptayacak ve yayınlann yasaya uygunluğunu denetleyecek. şma yaratan RTÜK. dün ilk toplantısını yaptı. "En yaşlı üye" ol- ması nedeniy- le Prof. Dr Orhan Oğuz'- un başkanlığını yaptığı top- lantıda. eski Radyo Televiz- yon Yüksek Kurulu Başkanı Ali Baransel. oybirliğiyle baş- kan seçildi. Yasa uyannca, Baransel'in yardımcıhğa seçti- ğı Emin Bİışer. kurulca da onaylandı. Ali Baransel. Orhan Oğuz, Esin Kohanc, Agah Çubukçu, Nedim Tekin. Ercan San, Bil- tekin Özdemir, Emin Başer, Cumhur Ersümer'den oluşan kurulun ılk toplantısından sonra TRT'ye bir açıklama yapan Baransel. kurulun gö- rev ve sorumlu- luklannı "ön- yargı ve duygu- sailıktan uzak olarak" yenne getircceâini söy- ledi. Kurulun. ana- yasa ve yasalar doğrultusunda çalışacağmı be- lirten Baransel. ülke çıkarlannı gözeteceklerini vurguladı. Yurt çapında- ki radyo ve te- levizyon yayı- nlan alanında geniş yetkilerle donatılan 9 kişilik üst kurul, bölgesel ve yurt çapınd.'î: yayınlann düzenini saptay. - cak ve yayınlann Özel Radyo Televizyon Yasası'na uygun- luğunu denetleyecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle