05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 NİSAN1994PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Perry'nin yıldızı parladı • WASHINGTON(AA)- ABD'deyaklaşık iki ay önce Savunma Bakanlığı görevine geler VVilliam Perry, dış polit ka alanında önemli roller üstlenmeve başladı. Siyasi gözlemciler, yumuşak tavniledikkatleriçeken66 yaşındaki matematik profesörii Perry'nin, "etkisiz" kalmakla eleştirilen Dışişleri Bakanı Warren Christopher'ın "neredeyse rakibi haline geldiğini" belirtiyorlar. Pern "nin, ABD'nin en büyük veen karmaşık bürokratik yapısına sahip olduğu bilinen Pentagon'un başına gelmesiyle, Beyaz Saray'ın Genelkurmay ile ilişkiİerinin düzeldiği de ifade ediüyor. William Perry'nin, Rusya ile ilişkiler ve Kuzey Korekonulanndaki ABD polıukalanna ılışkın açıklamalannın, bır "dışişleri bakanından beklenen düzeyde" olduğu kaydediliyor. Fener Patriği'nin gezisi ertelendi • ATİNA(AA)-İstanbul Fener Patriği Vartolomeos'un 17 mayıs tarihinde gerçekleştirmeyi planladığı Atina ziyareti ertelendi. Erteleme isteği Yunan kihsesinden geldi. Yunan kiüsesinin açıklamasının. henüz resmi olarak patrikhaneye iletilmediği öğrenıldi. Macar komutan geliyor • ANKARA (AA)- Macaristan Hava Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Bela Balogh. Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Halis Burhan'ın resmi konuğu olarak bugün Ankara'ya gelecek. Temaslanna Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Halis Burhan'ı ziyaret ederek başlayacak olan konuk komutan, daha sonra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş tarafından kabul edilecek. Makedonya'ya ambargo sorunu • ATİNA (AA)- Makedonya Cumhuriyeti'ne uyguladığı ekonomik ambargo nedenıyle üyesi olduğu Avrupa Birliği (AB) tarafından Avrupa Mahkemesi'ne sevk edilmesi ' ararlaştınlan Yunanıstan'ın akıbeti çarşamba günü belli olacak. AB Komisyonu'nun 13 nisandan gecerli olacak Yunanistan"ın Avrupa Mahkemesi'ne sevk edilmesi karan. Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Hristos Zaharakis'in BM Genel Sekreteri ButrosGali'nin Makedonya Özel Temsilcisi Cyrus Vance ile yann ve salı günüNeu. York'tayapacağı görüşmelerde 'ambargoda ısraretmesi"halinde uygulamava konulacak. Bulgar Savunma Bakanı Ankara'da • SOFYA (AA) - Bulgaristan Savunma Bakanı Valentin Aleksandrov dört günlük resmi bir ziy aret için bugün Türkiye"ye geliyor. Bulgar Savunma Bakanı. savunma alanında iki ülke arasında son üç yıldan büyük ilerleme kaydeden ilişkilerin daha da geliştirilmesi amacıyla temaslarda bulunacak Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve Başbakan Tansu Çiller tarafından da kabul edilecek olan Bulgar Savunma Bakanı Valentin Aleksandrov, aynca F-16 uçak fabrikasında da incelemelerde bulunacak. Atina'nın Türkiye sendromu • ATİNA (AA)- Yunanistan'ın, Türkiye'ye karşı "aşağılık kompleksi' içinde bujunduğu belirtildi. Haftalık İkonomikos dergisinde yayımlanan 'Türklerin değil. bizim ne yaptığımıza bakahm' başhklı yazıda. Yunanistan'ın dış politikadaki seçeneklerinin, Türkiye'nin dış politikasındaki seçeneklerinin "tutsağY haline geldiği belirtildi. Yazıda "Pek çok konuda kendi milli poliükamızı çizeceğimıze, Türkiye ne yapsa paniğe kapılıyoruz. Sonuç da aleyhimize oluyor. Yabancılar bile, uluslararası kuruluşlarda Türkiye bir şe\ söyledimi, Yunanistan'ın hemen tepki göstermesine alışülar" denildi. NATO Sııpları vurduGorajde'ye giren Sırplar bombalandı. BM, kimyasal saldın haberini yalanladı. Dış Haberler Servisi - Bosnalı Sırplann dün Gorajde'ye yeni bir saldın başlatıp kente girme- leri üzerine NATO, Sırplar'a karşı bir hava saldınsı gerçek- leştirdi. Sırplann Gorajde'ye kimyasal saldın düzenledikleri yolundaki haberler ise Bosna'- daki BM yetkilileri tarafından yalanlandı. Genelkurmay Başkanlığı Ba- sın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı'nın NATO makam- lanndan aldığj bilgiye göre, dün mahalli saatle 18.22. TSI 19. 22"de iki NATO uçağı. Goraj- de'nin güneyindeki Sırp tank- lanna 8 kez dalış yaparak hava taarruzu gerçekleştirdi. Reuter ajansı da NATO'ya bağlı iki adet Amerikan F-16 C uçağının dün akşam Gorajde'- deki Sırp mevzilerini bombala- dığını bildirdi. Washington'da bir askeri sözcü, ••Bosna'daki BM Barış Gücü, NATO'dan ha- va desteği istedi. NATO da bu talebe uydu" dedi. Bölgeden ulaşan haberler- de binlerce ifade edilen Boşnak zayiatının 100 dolayında oldu- ğu belirlendi. BM Mülteciler Yüksek Ko- miserliği (UNHCR). Sırp bir- liklennin yoğun bir top ateşin- den sonra, Gorajde'nin güne- yinden gecen Drina Nehri'ni dün öğleden sonra yerel saatle 15:00 sulannda geçtiklerini ve güneydeki mahallelere girdikle- rini bildirdi. Birliklerin nehri geçmesinden yanm saat sonra Sırp topçulannın yeniden ateşe başlayarak Baçi ve Vinariçi köylerini vurduğu bildirildi. Drina nehrinin yanındakı stra- tejik bir tepeyi ele geçiren Sırp- lar. buradan kent merkezini sü- rekli bombalıyor. Panik için- deki 15 bin kadar sivilin, kentin batısına kaçmaya çalıştığı bildi- riliyor. UNHCR sözcüsü Peter Kessler. çevredeki üç köyün de Kimyasal silah saldınsı haberine tepkiler Çetin: Doğruysa suçlu BM ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin. Sırplar'ın Gorajde'ye saldırmasının Birleşmiş Milletler'in "ihmalkârlığından" kaynaklandığını söyledi. Bosna Hersek'teki güvenlikli bölge Gorajde'- de Sırplann Müslümanlara karşı kimyasal si- lah kullandığı yolunda Türkiye çıkışlı haber- lerin ardından halkın henüz doğrulanmayan bir habere tepki olarak sokağa dökül- mesi. Dışişleri Bakanlığı'nı sıkıntıya soktu. Sıkıntı. Bos- na Hersek'teki BM BanşGü- cü'ne Türkiye'nin asker gön- denneye hazırlandığı bir sıra- da halkın sokağa dökülmesı- nin yaratabıleceği olumsuz etkiden kaynaklandı. Başbakan Tansu Çiller'in,. öğlen saatlerindc vaptığı yanlı açıklamada. "Gorajde'de kimvasal silah kullanılmış" gibi bir ifade kullanması da Dışişleri BakanlığY- nda rahatsızlık yaraUı. Çillcr'in tüm gelişme- leri yakından takip eden Dışişleri Bakanlığf- ndan bilgi almak üzere dün temasa geçmediği de öğrenildi. Çetin, basın-yayın organlannı da uyararak. somut kanıtlar olmadan. halkta "infiaT' uvandıracak vayınlar yapmamaya özcn gös- termelerini istedi. Çetin, şöyle konuştu: JL-^ışişleri Bakanı, 'Umarım Sırplann Gorajde'ye kimyasal silahlarla saidtrdıklan haberi doğru değildir' dedi. "Gorajde'de kuşatma devam edivor. Durum gergin. Ancak, Bosna Hersek Başbakanı ile dün iki kez görüştüm. ama kimyasal silah kul- lanıldığı ya da toplu ölümler olduğu şeklinde kendisinde bilgi olmadığını söyledi.. Onun için vatandaşlaruna özellikle çağrı yapmak istiyo- rum. Elbetteki oradaki kan bizim içimizi sızlatır ve herkesten önce Türki- ye oradadır. vatandaşlann bu konudaki duyarlılığını da saygıyla karşılıvorum. Ama bu doletin hükümeti >ar, hüküme- tin yetkilileri var ve bütiin za- manlannı buna vermiş bakanlık >ar. Çetin, dün İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres'i karşıla- mak üzere geldiği havaalanında gazetecilerin sorulannı yanı- tlarken "L'marım, kirmasal si- lah saldırısı doğru değildir. Aksi takdirde so- nımluluğu Birleşmiş Milletler ve dünyanın ola- caktır" dedi. Çetin. şu değerlendirmcyi yaptı: •'Dün geceden beri sürekli temaslarunı sür- düriiyorum. Gerek BM Newyork merkezi, gerekse Zagreb'deki BM merkezi ile Saray- bosna'da ortaya çıkan haberler üzerine sürek- li temastayun. Şu ana kadar, kimyasal silah kullamldığı şeklinde bir haber doğrulanmadı. Yalnız Gorajde'de olaylar çok kritik. Bir haf- ta, 10 gündür BM, tehlikeyi görmesine rağ- men üzerine düşen görevi yapmıyor." alevler içinde olduğunu açıkla- dı. Sırp saldınsı üzerine Hına- tistan'ın Split kentinden Brük- sel'e uçmak üzere olan Bosna'- daki BM Koruma Gücü'nün komuıanı General Michael Ro- se'un karar değiştırerek derhal Saraybosna'ya döndüeü bildi- rildi. Sırplann Drina Nehri'ni gcç- mesmden önce. Gorajde'de gö- rev yapmakta olan. 'Sınır Tanı- mayan Doktorlar' örgutünden Eric Stobbaerts. Sırplann bü- yük bir saldın başlattığını ve kentin birkaç saat içinde düşe- bileceğini söyledi. Sırplann saat 14:00'e doğru saldımı başlattıklan 29 mart tarihinden bu yana en ağır bombardımanını gerçekleştir- dıklerini belirten Stobbaerts. "Tehdidi çok ciddiye alıyoruz »e kentteki sivillerin gü\eıiliği için endişeleniyoruz'" dedi. Bosnalı Sırp kuvvctlerinin komutanı General Milan Gve- ro. Gorajde'ye saldınrken kim- vasal silah kullanmadıklannı iddia ettı. Saldında kimyasal silah kul- lanılıp kullanılmadığı konusu belirsizliğini koruyor. Bosna- Hersek yönetimi, binlerce kişi- nin can verdiği saldında Sırpla- nn kimyasal silah kullandığını ısrarla öne sürerken, BM gö- revlileri, iddialan kabul etmi- yor. Bosna'daki BM Koruma Gücü sözcüsü Rob Annink, Sırplann kimyasal silah kullan- dığı yolundaki iddialan yalan- layarak "Strplar büjük olasılık- la kente sis bombaları attı" dedi. Bosna-Hersek Cumhurbaş- kanı Yardımcısı Eyüp Ganiç ıse önceki gün yaptığı açıklamada, Sırplann Gorajde'ye üç kez kimyasal silah saldınsı düzenle- dişini söyledi. Bosna-Hersek Cumhurbaş- kanı Alia İzzetbegoviç, Sırp sal- dınlannın sona erdirilmesi için BM Güvenlik Konseyi'ni der- hal harekete geçmeye çağınr- ken Cumhurbaşkanlığı Sözcü- sü, Sırplann kente kimyasal si- lah attığı yolundaki haberleri doğruladı. Sözcü, Sırplann Gorajde kentinin iki banliyösü olan Baçi ve Mlinariçe'ye kimyasal silah attıklannı söyledi. Sırplann da- ha önce de Drina Köprüsünü tahrip ettiklerini belirten sözcü, saldın sonucu çok sayıda kişi- nin öldüğünü, ancak kesin ra- kam veremeyeceğini bildirdi. İstanbul'da bulunan Bosna- Hersek Cumhurbaşkanı Yar- dımcısı Eyüp Ganiç, Sırplann kente üç kez kimyasal silah attı- ğını belirterek "Dünya artık bu vahşete seyirci kalmamalıdn'" dedi. Gorajde'yi ele geçirmek için taarruza gecen Sırplann. Bos- nanın kuzeybatısındaki Bihaç kentine de yeni bir saldın dü- zenlediği bildirildi. Saraybosna Radyosu'nun bildirdiğine göre Sırplar. tank ve top desteğinde kente yeni bir saldınbaşlattı. Radyonun haberine göre. Bosna-Hersek yönetimıne is- yan ederek Sırplarla uzlaşan eski Başkanlık Konseyi üyesi Fikret Abdiç'e bağlı birlikler de Bosna ordusuna karşı yer yer top ateşi açtılar. Ülkede dün ateşkes ilan edildi. Çatışmalar Ruanda'yı kan gölüne çevirdi Ruanda'da onbinlercekişikaüedildiDış Haberler Servisi - Ruânda dev let başkanının Burundi devlet başkanı ile birlikte öldürülmesinden sonra patlak veren etriik çatışmalarda onbinlerce kişi- nin öldürüldüğü bildirilirken dün ülkede ateşkes anlaşması yapıldığı açıklandı. Batılı ülkeler ise Ruanda'daki vatandaş- lannı tahliye etmeye çalışıyor. Ruanda'daki BM gücünün Belçikalı Komutanı Albay Luc Marchal, her iki tarafın anlaşmaya varmalanndan sonra ateşkese genelde uyulduğunu belirtti. Bu arada, başkent Kigali'de durumun nisbeten sakinleşmesine karşın kentteki yabancı uyruklulann ülkeden tahliyesi- nin sürdüğü bildiriliyor. Hutu Kabilesi'ne mensup Ruanda Devlet Başkanı Juvenal Habrayimana- nin. Burundi lideri Cyprien Ntaryamira ile birlikte bulunduğu uçağın bır roket ateşiyle vurulması sonucu hayaünı kay- betmesinden sonra başlayan çatışmalar, ülkeyi kana buladı. Suikasttan ülke nüfusunun onda bıri- ni oluşturan Tutsi Kabilesi'ni sorumlu tutan Hutularla hükümete bağlı bazı or- du birlikleri, başkenti kan gölüne çevir- diler. Başkent Kigaü'deki Kıalhaç yetki- lileri. çatışmalarda onbinlerce kişinin öldüğünü bildirdiler. Örgütün tıbbi koordinatörû Herve le Guillouzic. Reuter ajansına yaptığı açık- lamada, "Evler, sokaklar, her yer eeset- lerle dolu. Dün binlerce ölüden söz ediyor- duk, bugün onbinlerle baslavabiliıiz" dedi. Kentteki BBC muhabiri de korkunç şeyler yaşandığını belirterek. "Hastane koridorlarında yürümek için insanların üzerinden atlamak zorundasınız. Buraya kucağında bebeğiyle gelen bir kadın gör- düm. Bebeğin bacakları kesilmişti"' dedi. Hutu ağırhklı yönetimle 1990 yılında uzlaşan, ancak katliamlarla birlikte ye- niden ayaklanan Tutsi ağırbklı Ruanda Yurtsever Cephesi (RYC) gerillalan, başkente doğru ilerlemelerini sürdürü- yor. Ülkenin kuzeyinden Kigali'ye doğru harekete geçen 4 bin kadar gerillanın, kentin 50 kilometre kadar kuzeyindeki Biumba kasabasına ulaştıklan bildirildi. Kurtarma telaşı BM Güvenlik Konseyi, BM Genel Sekreteri Butros Gali'ye, Ruanda'da bu- lunan 2 bin 500 BM banş gücü askerini korumak için her türlü önlemi alma yet- kisi verdi. Ülkenin hızla iç savaşa sürüklenmesi üzerine Belçika, Fransa ve ABD başta olmak üzere Batılı ülkeler, burada yaşa- yan 4 bin yabancıyı kurtarmak üzere harekete geçtiler. Ancak eski bir Belçika sömürgesi olan Ruanda'nın ordu birlik- leri, Belçikalı askerleri taşıyan uçaklann Kigali Havaalanı'na inmelerine izin ver- miyorlar. Askerlerin, yalnızca Fransız uçaklanna izin vennesi nedeniyle diğer ülkeler, vatandaşlannı kara yoluyla ül- keden çıkarmaya çalışıyor. Fransa'nın şu ana kadar 43 vatandaşı- nı ülkeden kaçırdığı ve operasyonlann başanyla sürmekte olduğu bildirilivor. 172 kişinin de özel arabalanyla karayo- lundan Burundi'ye geçmeyi başardığı öğrenildi. Sulkast Şevardnadze'yi protesto Tmsteildbİbatım sıziık g ö^ terisinin Kızıl Ordu birlikleri taraftndan kanlı bir biçimde bastırıldığı noktada, ölen 16 kişinin anısına mum yakıyor. Gürcistan'ın başkentinde önceki gün, Sovyet müdahalesi- nin yıldönümünde 4 bin kişinin katılımnla gerçekleştirilen bir gösteride, hükümet pro- testo edildi. Devrik lider Zviad Gamsahurdia'nm posterlerini taşıyan göstericiler, sık sık hükümet aleyhtarı sloganlar attılar. Polisin, Şevardnadze'nin Hz. İsa'yı ihbar eden Judas'a benzetifdiği sloganlar atılması üzerine göstericileri copladığı görüklü. Mısır'da general öldürüldü • İstihbarat teşkilatında görevli Tümgeneral Rauf Hayrat, şoförü ve koruması ile birlikte önceki akşam uğradığı bombalı saldın sonucu öldü. Radikal İslamcı bir örgütün üyesi olduğu sanılan saldırganlar kaçtı. KAHİRE (Ajanslar) - Mısır'- ın başkenti Kahire'de bir tüm- general ile şoförü ve koruması, önceki akşam uğradıklan bom- balı saldın sonucu yaşamlannı yitirdiler. Güvenlik kaynaklanndan alman bilgiye göre istihbarat teşkilatında göreli Tümgeneral Rauf Hayrat'ın otomobiline. Mısır Piramıtlen yakınlarında bulunan El-Haram Caddesi"- nde bomba atıldı. Tümgeneral Hay rat ile şoförü ve koruması- nın bombalı saldında öldüğü, aşın dinci terör örgütü üyesi ol- duklan sanılan saldırganlann kaçtıklan bildirildi. Güvenlik güçlcrinin, saldır- ganlann yakalanması için geniş çapta araştırma başlattıklan belirtildi. Polis kaynaklannın bildirdi- ğine göre Tümgeneral Hayral"- ın otomobiline: içinde 3 kişi bu- lunan bir otomobille, 2 kişinin bindiği bir motosiklet yaklaştı. Generalin otomobilı önce oto- matik silahlarla tarandı, ar- dından bomba ile havaya uçu- ruldu. General Hayrat, Mısır'- da radikal İslamcılara karşı yü- rütülen savaşın kilit adamla- nndan biri idi. ' Suikasttan sonra kaçan sal- dırganlann yakalanması için geniş güvenlik önlemleri alındı- ğı bildirildi. Cezayir'de %40 devalüasyon Öte yandan. radikal İslamcı terörle boğuşan diğer bir ülke olan Cezayir'de para birimi di- nar, %40 oranında devalüe edildi. Gözlemciler. Cezayir Di- nan'nın devalüe edilmesinin ül- kedeki sosyal kargaşayı büs- bütün arttıracağını bildiriyor- lar. P0LTI1KADA SORONLAR ERGUN BALCI Cezayir Orneği Cezayir, kanlı bir iç savaşın içinde "International He- rald Tribün" gazetesi "Cezayir'de herkes birbirini vur- maya başladı. Ülke, başına buyruk aşiretlerin birbirleri ile çarpıştıkları Afganistan'a dönüşüyor" diyor. Geçen hafta Herald Tribune'de Cezayirli genç bir ka- dının Fransa'daki kadın arkadaşına yazdığı mektup ya- yımlandı. Mektup, Cezayir'de peçe takmayan iki kız öğ- rencinin 30 martta öldürülmesinden birkaç gün önce yazılmış. Şöyle diyor genç Cezayirli kadın: "Sevgili Dostum, Radikal Islamcılar 10 martta yayımladıkları bildiri ile 17 marttan sonra umumi yerlerde peçe takmayan tüm kadınların, saldın hedefi olacağını açıkladılar. Nitekim 18 martta 16 yaşındaki bir kız öğrenci peçe takmadığı için okula giderken vurularak öldürüldü. O tarihten beri, yönetici olarak çalıştığım fabrikada tüm kadınlar peçe takıyor. Biz Müslümanlığa saygı duyanz. Ama hiçbiri- miz peçe takmak istemiyoruz. Ne var ki, öldürülme kor- kusu ile takıyoruz. Çevremiz korku ile kaplı Anne baba- mız bize şöyle diyor: Peçe tak ve hayatta kal. Bunlar geçecek.' Ama geçmiyor. Her gün daha kötüye gidiyor. Bugün İslamcılar bizi peçe takmaya zorluyor. Yann ça- lışmamızı hatta okula gitmemizi yasaklayacaklar. İslam, insan onuruna, hoşgörüye ve başkalanna, ka- dın-erkek, saygıya dayanır. Ama Cezayir'de kadınlara karşı açılan savaş. islamın bu ilkelerine değil, Iran'daki terörist mantığa dayanıyor. Benim sesimi duyacağınızı ve sizin de seslerinizi bi- zim için yükselteceğinizi umut ediyorum." • • • Cezayir'in bu duruma gelmesinde acaba ordunun da suçu yok mu? Ülkede Aralık 1991'de yapılan genel seçimlerin ilk tu- runda Ulusal Selamet Cephesi (FIS) büyük bir başarı ka- zandı. Halk Ulusal Kurtuluş Cephesi (FLN) rejiminin yak- laşık 30 yıl süren tek parti iktidarından usanmıştı. Yö- netim tümüyle yozlaşmış, ülke ekonomisi batağa sap- lanmıştı. Ulusal Selamet Cephesi, bu ortamda tepki oy- larını topladı. Cumhurbaşkanı Şadli Bin Cedid, seçimlerin ikinci tu- runun da yapılmasını savunuyordu. Bin Cedid, ikinci tu- run iptal edilmesinin, şiddet olaylarına yol açacağını be- lirterek demokratik çerçevenin içinde kalınmasını ikti- darın Islamcılarla paylaşılmasını öneriyordu. Laik cum- hurbaşkanı, temel hakların güvencesi olacaktı, Ulusal Selamet Cephesi de anayasanın sınırları içinde hükü- met faaliyetlerini sürdürecekti. Ancak ordu, Ocak 1992de darbe yaparak seçimlerin 2. turunu iptal etti ve Ulusal Selamet Cephesini kapattı. Şadli Bin Cedid de görevinden alındı. Bin Cedid'in önerdiği şekilde bir iktidar paylaşımı yü- rür müydü? Bilemiyoruz. Ama olaylar Bin Cedid'in öngörüsünü doğru çıkarmış- tır. Herdurumda, laik Ulusal Kurtuluş Cephesi'nin iktida- rı Islamcılarla paylaşması, bugünkünden daha kötü so- nuç doğuramazdı. Ulusal Selamet Cephesi, yönetime gelseydi, Cezayir'- in muazzam ekonomik sorunları ile büyük bir olasılıkla başa çıkamayacağından o da yıpranacaktı. Aynca, se- çimle işbaşına geldiğinden, meşruiyetini yitirmemek ve halkı ürkütmemek için daha ılımlı bir politika izleyebilir- di. Şimdi ise Ulusal Selamet Cephesi'nin ılımlı liderleri tasfiye olmuş durumda. Ya Cezayir hükümeti tarafından hapse atılmış. ya da cephe içinde radikaller tarafından uzaklaştırılmışlar. Meydan iki taraftadasertlikyanlıları- na kalmış; Ulusal Selamet Cephesi, iktidarı alırsasavaş- la gelmiş olacağından kan dökeceği ve bir daha gitme- yeceği açık. Zaten, halen savaşın başını, Ulusal Selamet Cephesi'nin içinden çıkan çok daha radikal Silahlı İslam Grubu adındaki örgüt çekiyor. Cephenin ılımlı elemanla- rı sahneyi terk etmiş durumdalar. Karşı tarafta da Cumhurbaşkanı Liamine Zeroual'ın Islamcılarla diyalog çabaları ordu komutanları tarafın- dan engelleniyor. • • • Batılı ülkeler ise iki yıl önce Cezayir'de demokrasinin rafa kaldırılmasını görmezden gelerek seçimleri iptal eden orduyu desteklemişlerdi. Şimdi, bu Batılı ülkeler- den bazılarının (Almanyagibi), Ulusal Selamet Cephesi ile gizliden gizliye temaslarda bulunduklarına ilişkin ha- berler geliyor. Batı, iki yıl önce Cezayir'de demokrasiyi gözden çıkarmıştı. islamcıların ağır basmaya başladığı günümüzde ise laikliği gözden çıkarıyor. Cezayir örneğinden, Batılı ülkeler dahil herkesin ala- cağı dersler var. İSRAİL DIŞİŞLERİ BAKANI PERES: Türkiye su konusunda inisiyatîfi ele almalı LALE SARIİBRAHİMOĞLU ANKARA- Türkiye. Filistin Kurtuluş Örgütü ile İsrail ara- sında \anlan banş anlaşması çcrçe\csınde Filistinlilere kısmi özerklık \erilen Gazze ve Eriha'da konuşlandınlacak olan "Geçici Uluslararası Güç"- te yer alacak. İsrail Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Şimon Peres, dün Cumhunyet'e özel bir demeç verdi. Cumhuriyet'in Peres'e yö- nelttigi sorular \e yanıtlan şöy- le: - Türkiye ve İsrail arasuıdaki ilişkiler. özellikle de İsrail tara- fından daha fazla resmi ziyaret- lerle kısa süredc hızlandı, ancak anlaşmaların uygulamaya kon- ması gecikti. Bu konuda bir ra- hatsızlığınız var mı? Türkiye, Ortadoğu barış sürecinde ne gibi somut rol oynayabilir. Örneğin su konusunda inisiyarifi almasını bekliyor musunuz? PERES- Türkiye \e İsrail arasındaki ilişkilerin gösterdiği gelişmelerden memnunum. Türkiye ve İsrail. güvenlikten turizme ve kültüre kadar her alanda işbırliği yapıyor. Tür- kiye-İsrail ilişkilerinde uyuyan güzel uyanıyor. Türkiye'nin (Ortadoğu çok taraflı görüşmeleri çerçevesin- de) su konusunda inisiyatifi almasını çok istiyoruz. Türkiye, Ortadoğu'da su sıkıntısı olma- dan tek ülke. Ortadoğu'da su için verilen mücadele belki de toprak için verilen mücadele- den çok daha ciddi. Bölgedeki su sıkıntısı yüzünden çöl ekile- bilir alanlan yok ediyor. Hepi- mizin. bu sorunu cözmek için gücümüzü birleştirmemiz ge- rektiğini düşünüyorum. - Türkiye'nin bölgede oluşro- nılacak bir güce katılmasını des- tekliyor musunuz? PERES- Türk Başbakanı Tansu Çiller. bölgede oluşturu- lacak güçte Türkiye'nin yer alması konusunda bize teklif getirdı. Bölgedeki banş süreci- ne katkılan çerçevesinde Gazze \e Eriha'daki yaşamın normale döndürülmesine katkı için oluş- turulacak bu güçte Türkiye'nin > er almasına meslektaşım Çetin ile sıcak bakıyoruz. - Türkiye ile güvenb'k işbirü- ğinden söz ctriniz. Her iki ülke- nin de terörle başı dertte. Bu konuda işbirliği imkanlan nelcr- dir? PKK'yı bugüne kadar ad vererek kınamadınız? PERES- Türkiye ve İsrail gü- venlik konusunda karşılıklı bil- gi değişimi yapabilir. Bu konu- da daha fazla aynntıya girmek istemiyorum. Her iki ülkenin de terör konusunda kendi sorunla- n var. Farklıhk örgütlerin adla- nnın değişik olması. Benzerlik ıse törör örgütlerinin uygula- dıklan strateji. Terörü nereden gelirse gelsin her zaman kınıyo- ruz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle