Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET2 6MART1994PAZAR
KULTUR
13. Uluslararası İstanbulFilm Festivaüiçingeriye sayım başladı
K
ültür Servisi - 13. L'luslara-
rası İstanbul Film Festivali
için geriye sayım başladı...
Bu yıl yine dün> anın dört kı-
tasından 150"yi aşkın filmin
yer alacağı sınema şöleni, 2-17 nısan ta-
rihleri arasında gerçekleştirilecek. Festi-
vali izlemek için gerekli rezervasyon
formlannın ise 11 martta dağıtılması
bekleniyor. Uluslararası İstanbul Film
Festivali'nin programında artık gelenek-
sel bir yer edinen "In Memoriam-Anılan-
na" anabaşbğı altında gerçekleştinlen \e
dünya sinemasının artık aramızda olma-
yan saygın ustalannın filmografilenn-
den derlenen kapsamlı retrospektiflerin
izleyiciye sunulduğu bölüm. bu yıl Nor-
man McLaren, François Truffaut ve Luc-
hino Yisconti'ye aynlmış.
Arümasyon alanında özgün yapıtlara
imza atmış İngiliz asıllı Kanadah >önet-
men Norman McLaren'ın kısa filmlerin-
den derlenen iki program, festivalin en il-
ginç bölümlerinden birini oluşturuyor.
Animasyon alanında pek çok yeniliğin
yaratıcısı olan McLaren'ın yaşamı bo-
vunca gerçekleştirdiği tüm çalışma-
lannın kronolojik olarak bir araya getı-
rilmesiyle oluşturuln ikişer saatlik iki
program. dünyaca ünlü bu animasyon
dehasını tüm yönleriyle tanıtacak. Birin-
ci program McLaren'ın 1959 yılına değjn ger-
çekleşürdıği, ıkincı program ise 1960'tan sonra
imza attığj yapıtlanndan oluşuyor.
Bu bölümde anılan ikinci ünlü yönetmen,
Fransız "Yeni Dalga" akımının öncülerinden
François Truffaut. Bu ünlü yönetmenin ıslahev-
lerinde ve cezaevkrinde geçen gençlik yıllanrun
hüzünlü anılan fılmlerine de yansırruş. İstanbul-
lu sinemaseverler TrufTaut'yu zengin fılmografi-
sinden seçilen dokuz fılmle bir kez daha keşfet-
me olanağı bulacaklar.
Dostoyoski'nın ünlü kısa romarunın uyar-
laması olan "Beyaz Geceler" (1957); yönet-
menin biçimsel ve ka\ ramsal açıdan olgun-
luk dönemini yansıtan \e çoğu fılmi gibi
İtalya'da sansüre takılan "Düşman Kardeş-
ler" (1960): bir ailenin ahlak değerlerinin
çöküşünü eşcinselliğe, ensest ilişkılere ve
transvestızme yer \ererek anlatırken Na-
zizm'e gönderme vaptığı "Lanetliler"
(1969): eleştirmenlerce "çağının ilerisinde
bir yapıt" olarak tanımlanan "Ludvtig"
(1972). İtalva'nın 70'li vıllann ortalannda
geçırdiği toplumsal krizi politık. ekonomık
\e kişiler arası bovutlanyla vansıttığı "Aile
Tablosu" (1975)'ve son fi'lmi "Masum"
(1976) Visconti'nin fümografısinden geniş
bir velpazeyı gözler önüne serecek.
•• Genç yıldızlar
Animasyon alanında özgün yapıtlara imza atan Nonnan McLaren'in kısa fılmleri ilginç bölümlerden biri
u yıl"Anılanna'
anabaşlığı altında Norman
McLaren, François Truffaut ve
Luchino Visconti'nin
fîlmografılerinden
derlenen kapsamlı
retrospektifleri sunulacak.
Yönetmenin festıvalde gösterilecek fılmleri;
eleştırmenlerce "saf idealleri ve düşleriyle ergen-
l;
k dönemini anlatan lirik bir belge" olarak nite-
lendınlen "400 Darbe" (1959). şöhretinden vaz-
geçerek kendısıni sefalete mahkum eden duyarh
bir piyanistin fırtınalı yaşamının ele alındığı "Pi-
yanisti Vurun" (1960). Birinci Dünya Savaşı'nın
karşı karşıya getirdiği iki dostun ve yaşamlanna
giren bir kadının arasındaki sıradışı ilişkinin
Arjantin asıllı
ttalyan yönetmen
Marco Bechis'in
Güne\
Amerika'nm
ucundakj küçük
bir kasabada
babalarıyla
yaşayan iki
kardeşin
monoton
yaşamlannın
birden nasıl
değiştiğini
anlatan filmi
'Alambrado',
'Dünya
Sinemasından
Genç Yıldızlar'
bölümünde
gösterilecek.
Dünyanin
dövtlatasından150'yi aşkmfihn
konu edildiği. ilk gösterildiğinde izleyici-
ler tarafından 15 dakika ayakta alkışla-
nan "Jules ve Jim" (1962), Antoine Doi-
nel'in delikanhlık maceralannı anlatan,
"400 Darbe"nin devamı niteliğindeki
"Çalıntı Buseler" (1968). vaşamlannın
behrli dönemlerinde avnı erkekle ilişkiye
giren iki kızkardeşın dramatik öyküsü-
nün işlendiği "İki İngiliz Kızı" (1971),
hayatını kadınlann peşinden koşup on-
lan baştan çıkarmakla geçiren Bertrand
Morant'ın aşk serüvenlerinin Truffaut'-
ya özgü bir üslupla anlatıldığı "Kadınları
Seven Adam" (1977), ölen kansı Julia'-
nın anılanyla yaşayan Julien'in sıradışı
saplantılannın işlendiği "Yesjl Oda"
(1978), İkinci Dünya Savaşı sırasında bir
tiyatronun sorunlannı anlatan, başrolle-
rinde Gerard Depardieu \ e Catharine De-
neuve'ün oynadığı "Son Metro" (1980)
ve TrufTaut'nun 1981 yılında gerçekleş-
tirdiği, başkalanyla evü Bernard ve Ma-
tilde'in tutkulu ilişkilerini farkh boyut-
lanyla ele alan "Komşunun Kansı" Bu
bölümde aynca, dostlan. aile bireylen \ c
fılmlerinde kendisiyle çalışan kişilerle
yapılmış söyleşiler araalığıyla TrufTaut'-
nun yaşamında gizli kalmış noktalan
açğıa çıkaran "Françous Truffaut;
Çalıntı Buseler" adlı belgesel de izlene-
bilecek.
"Anılanna" bölümünde yer alan son
usta, İtalyan sinemasının 50'li ve 6O'lı yıllarda en
önemli yönetmenlerinden biri kabul edilen Luc-
hino Visconti. Aristokrat bir ailenin çocuğu ol-
masına karşın sosyal içeriğe ağırlık verirken.
'Genç ve Aşık' bölümünde Jean - Jacques Beineix'nin 'Betty Blue' adlı fılmi hiç kesilmeden gösterilecek.
görsel zenginliğiyle seçkinleşen yapıtlara im-
zasını atan ünlü yönetmen, yedi fılmlik bir ret-
rospektifle konuk oluyor festivale.
Yönetmenin ilk fılmi "Tutku" (1943), James
M. CauTin bugüne değin dört kez sinemava
uyarlanan ünlü romanı "Postacı Kapıyı İki Kez
Çalar"m sinema eleştirmenleri tarafından "en
erotik versiyonu" dive nitelendirilen uyarlaması;
Ustalar bir yana; son v ıllarda yenı bir yö-
netmen kuşağı dünya sinemasına değişik
bir soluk geürdi. Ozgün sinema anlayış-
lan\!a gerçekleşürdikleri fılmleri, geçtiği-
miz yıllarda değişik festıvallerde, gerek film
eleştirmenleri gerekse izleyicıler tarafından
bü>ük beğenı toplayan ve özellikle gençle-
nn >oğun ilgisini çeken. bazı yönetmenlerin
son yapıtlannı, İstanbul Film Festivali'nde
üç yıldır "Dünya Sinemasından Genç
Yıldizları" başlığı altında ızliyoruz.
Festivalde bu yıl keşfedeceğimiz genç
\ıldızlar ve izleyeceğimiz filmler arasında, Ar-
jantin asıllı İtalyan Nönetmen Marco Bechis'in,
Güney Amerika'nın ucundaki küçük bir kasa-
bada babalanyla yaşayan iki kardeşin monoton
yaşamlannın birden nasıl değiştiğini anlatan fıl-
mi "Alambrado". Kanada'nın David Cronen-
berg'ten sonra, sinema dünyasına en yenı arma-
ğanı. Bruce McDonald'ın imzasını taşıyan. dina-
mik bir müzik eşliğinde "ince ayarı yapılmış,
yüksek oktanlı" yol fılmi "Highway 61". ABD
bağımsız sinemasının yenilikçi yönetmeni Nina
Menkes'in. bir kadın krupiyenin stres dolu ya-
şamını. >alnızlığını ve yabanalaşmasını yansı-
tan filmı "Karo Kızı", geçtiğimiz yıl birçok festi-
valde ödülleri toplayan genç Amerikalı yönet-
men Alexander RockweU"in olağanüstü duyarlı-
Ktaki komedi başyapıtı "Çorbada". İtalyan sine-
masının \eni gözdelerinden Sergio Rubini'nın
Nastassia Kinski'li "Sanşın"ı. Meksikanın
viyılı kadın yönetmenlerinden Dana Rotberg'ın
""» vaşındaki bir trapezci kızın sıradışı yaşamını
Konu alan fılmi "Ateş MeleğT, "Seks Yalanları"
ve "Kafka" adlı fılmleriyle kısa sürede haklı bir
şöhrete ulaşan Steyen Soderbergh'in son yapıtı
"Tepenin Kralı" ve Macar sinemasının bu yıl
adından en çok söz edilen genç yönetmeni İMiko
Szabo'nun genç suçlulara soğukkanlı ama etki-
levici bir bakışla yaklaştığı "Çocuk Cinayetleri"
bulunusor.
Kadınlar ve aşk
13. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nin
kadınlarımız" ile "Genç ve Aşık" bölümlerinde
:o toplam 15 film yer alıyor. "Kadınlarımız"
solümündeki filmler, "Kadın insanı vezir de eder
rezil de" atasözünden yola çıkarak seçilmiş san-
ki... Genelde kadın erkek ilişkilerine. özelde
kadınlann arayışlanna farklı bakışlar getiren bu
filmler. Luis Carlos Carrera'nın "Benjamin'in
Kadını"_, • "*Evlilik \aşamı", Anne Fontaine'nin
"Aşk Öyküleri Genellikle Kötü Biter", Diane
Kurys'un "Aşktan Sonra", John Pozer'in "Bak-
kalın Kansı", Liv L Imann'ın "Sofie" ve Robert
Van Ackeren'in
"Erkeklerle
Kadınlann Ger-
çekÖyküsü"...
"Genç ve Aşık"
bölümü ise.
ICırgızistan'dan
Fransa'ya. Ja-
ponva'dan Rus-
ya'ya. Hong
Kong'tan Meksika'ya birbirinden çok
farklı toplumlarda gençliğin arayışlannı,
özlemlerini ve gerek duygusal gerek cinsel
ilk deneyımlerini konu edinen fılmlerden
oluşuvor: Aktanbek Abdikaliko>'un "Sa-
lıncak". Jean-Jacques Beineix'nın hiç kesil-
meden gösterilecek "Bett> Blue", Clara
La»"un "Güz Mehtabı", Lee Myung-Se"-
nın "İlk Aşk", Valeri Todorovski'nın
"Aşk", Vincent \Vardun "İnsan Yüreğinin
Haritası" ve Mitsuo Yanagimachi'nin "Aşk
Lstüne, Tokvo" fılmleri. hiç değişme>en
gcnçlık sorunlannı ırdelıvor.
Türk sineması
Festı\alde. son bir vıl ıçinde Türkıye'de
üretılen sinema vapıtlannı festivale katılan
yabancı festival yöneticileri ve sinema eleş-
tirmenleri aracılığı>la vurt dışında tanı-
tmayı amaçlayan "Ulusal Yanşma" bölü-
mü de izlenebilecek. 16 Türk filminın van-
şacağı bu bölümde. Semir .Aslan>ürek"ın
"\agon", Zeki Demirkubuz'un "C Blok",
Mahinur Ergunun "Aj Vakti", Tomris Gi-
ritlioğlu'nun "Yaz Yağmunı", Şahin Gök'-
ün "Kızılırmak-Karakovun". Canan Evci-
men İçöz'ün "Hoşçakal L mut", \ usuf Kur-
çenli'nın "Çözümlemeler", Zülfii Li>ane-
li'nın "Şahmaran", Ali Ozgentürk'ün
"Çıplak", Yavuz Özkan'ın "Bir Sonbahar
Hikayesi", Ersin Pertan'ın "Tersüıe Dün-
ya", Başar Sabuncu'nun "Yolcu", Osman
Sınav'ın "Yalancı", İrfan Tözüm'ün "Kızkulesi
Aşıklan", Mesut Lçakan'ın "Kelebekler Sonsu-
za L'çar" ve Hüdaverdi Yavuz'un "Yarasa" fılm-
leri yer alıyor.
Edebiyat ve EleştirVdeyolayrınu
Kültür Servisi-Ankara'da iki ayda bir yayımlanan
"Edebiyat" \e"Eleşlıri"dergisinesürekliyazanveyayın
kurulunda bulunan Gökhan Cengizhan. Kemal Sılay,
Hakan Şenocak ve Sonav Yılmaz dergiden aynldılar.
Derginin sahipliğini Ahmet Yıldız yürütüyordu. Edinilen
bilgiyegöre. aynlanvazarlann 1 nisan 1994tarihinde
yayımına başlaş acaiclan iki ayhk "Dergi" adh eni yayında
birlikteliklerini veçalışmalannı sürdürecekleri belirtildi.
Kitaplanmtz Leipzig Kitap Fuan'nda
ANKARA (\A) - Kültür Bakanlığı 17-20 mart tanhlerinde
Alman\a'nınLeıpzıgkentindedüzenlenecekolan"Leipzig
Uluslararası Kıtap Fuan'na.çeşitli yazarlann eserlerinden
oluşan zengin bırkoleksivonla katılacak. Kültür Bakanlığı
fuara, bakanlık yayınları ve yayınevlerince belirlenecek
çeşitli kitaplarla katjlarak Türkiye'nın kültür ve sanat
hayatını tanıtacak. Öte yandan bakanlık, fuarçerçevesinde
düzenlenecek olan ve ülkelerinde "En İyı Tasarlanmış
Kıtap" Ödülü'nü kazanan kitaplann sergileneceği 'En İyi
Tasarlanmış Kıtap Sergisi'nede katılacak. Bakanlık,
Türki^e'de böyle bir vanşma olmadığı için sergiye
bakanlığın "prestıj kitaplan' ve yayınevlerince seçilerek
göndenlecek olan 40 kitabı götürecek ve kendisine aynlan
alan içinde bu kitaplan sergileyecek.
Mehmet ÖzeVe İtalya'dan ödlil
A-NKARA (AA) - Av rupa kuııur-sanat > aşamında onemlı
bir yeri olan ve merkezı Roma'da bulunan Uluslararası
Kültür Sanat Bilim Sosval Faaliyetler Merkezi (FOYER),
Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürii Mehmet
Özel'e "Yılın Peyzaj Resşamı" ödülü verdi. Mehmet Özel
ödüle. geçen yıl Ankara. İstanbul ve İzmir'de açtığı peyzaj
ağırlıklı sergıler. resimlerindeki renk armonisi ile dünya
sanaiına yaptığı katkılardan dolavı layık göriildü.
Konu>la ilgili sorulan \anıtla>an Özel. "Kendi adıma
değil. Türk sanatı adına, sanat merkezi olan İtalya'dan
böyle birödül almak çok anlamlı" dedi. 23 > ıldır yönetici
olduğunu hatırlatan Mehmet Özel. bu süre içinde sanatsal
faaliyetlerden kopmadığını v e resim yapmaya devam
ettığini söyledi. Ozel, 20 yıl sonra açtığı sergi nedeni ile
böyle birödül almanın sanatçıya şevk kazandırdığıru ve
teşvık ettığini sözlenne ekledı. Mehmet Özel, ilk kez bir
Türk sanatçısına verilecek olan ve altın madalya ile
diplomadan oluşan ödülünü. 9 martta Roma La Saplenza
Üniversitesi'nde düzenlenecek bir törenle alacak.
'Eskicuûn Tazesi'
SAMSUN (Cumhuriyet) - Samsun Belediyesi Oda
Tiyatrosu2perdelikdu\gusal komedi "Eskicinin Tazesi"
adlı oyunu ser
1
g5feneye devam edi\ or. Ünlü İspanyol
şair-yazarFedericoGarcıa Lorca'nınvazdığı "Eskicinin
Tazesi"ni. Erhan Başoğlu sahneve koydu. Suat
Özgültekin'in yönettiğı Eskicinin Tazesi pazartesi,
çarşamba vecumagünlen saat 20.00'de.pazargünleride
saat 14.00'te Oda Tiyatrosu'nda sergileniy or.
Batı'dan Türk kitaplanna ilgi
ANKARA (AA) - Batı dün> asinda Türk kültürü ve
sanatını tanıtan kitaplar. yıne bu ülkelerin vazarlannca
kalemeabnırken birçok Batılı ya\ıne\i de Türk
vazarlannın çeşıtlı eserlerine ilgı göstenvor. Kültür
Bakanlığı'nca gerçekleştinlen ortak vayın projesi
kapsamında, Noneç. Alman\a \e ABD'den üçyayınevi,
Türk v azarlann bazı eserlerinı kendi dillerinde v ayımladı.
Buna göre Oslo'da bulunan Gvldendal Narsk yayınevi
Orhan Pamuk'un "Kara Kıtap" adlı eserini yayımladı.
Almanv a'da bulunan Verlag An Der Ruhr adlı bir başka
ya\ıne\ı de Çeun Öner'ın "Gülıbik Horoz" adlı kitabını
"Gülıbik Der Hahn" adı> la bastı. Öte v andan ABD'de
bulunan Cross-Cultural Communications Yayınevi ise 5
kitaptan oluşan •"Türk \'azarlarSerisi"ni koleksivonuna
kattı. Yaunevi. bu şen içinde Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın
"Beacon". Kemal Özerın "Likea Flame". İlhân Berk'in
"Histon, of a Face". Nazım Hıkmet'ın ise "A Well of
Dreams" ve"Brave Nevv Songs" adlı kıtaplannı Talat
Halman'ın çe\ irisiy le \ ayımladı.
'Eyüp İçin Bir Gelecek'
Kültür Senisî- Eyüp İçin Bir Gelecek" adlı sergi yann
AKM'deaçılacak.EvüpCdmıiveçevresinintarihı
kımhğine \ e kent > aşamındaki simgesel niteliğine > akışan
bir korumanın gerçekieşmesı amacıvla Kültür Bakanlığı ve
İstanbul Büvükşehır Belediyesi ıçıntarih Vakfı tarafından
hazırlanankorumaprojeleri. bir sergi iletanıtılacak.
E\ üp'ün güçlü anıtsal karakterinin v urgulanmasını. tarihi
konutlann korunmasını. Eyüp'ündenızleilişkisinin
kurulmasınıve\a\alara tahsisiııı öngören koruma
porjeleri. tarihi lstanbul'u geleceğe taşıma çabalanrun ilk
aşamasını oluşturuv or. Kültür Bakanlığı ve Tanh Vakfı
tarafından. İstanbul Bü> ükşehir Belediyesi ve Eyüp
Belednesi'nin katkılanv la düzenlenen sergide, Eyüp'le
ılgıli çeşitli kuruluşlann arşıvlennde bulunan plan. proje ve
fotoğraflarda\erah>or. Sergi 7 Mart- 17Mart 1994
tanhlen arasında Atatürk Kültür Merkezi Giriş
Fuavesi'ndegezılebıhr. Sergininaçılışı.Sayın Kültür
Bakanı FıkriSağlar'ınkatıhmı>la yann saat 18.30'da
yapılacak. Sergi. 2 nisan -10 nisan tarihleri arasında
Evüp'te Evüp Beledıvesı Nikah Salonu'nda tekrarlanacak.
TUNAERDEM
Avrupa'nın önemli sinema
dergilennden biri olan "Screen
Intenuttional". İstanbul Kültür
ve Sanat Vakfı tarafından 2-17
Nisan tarihleri arasında gerçek-
leştirilecek olan 13. Uluslararası
İstanbul Film Festivali ile ilgili
özel bir ek haarlıyor. Derginin
eklerden sorumlu editörü Bene-
dict Carver bu amaçla Türkiye'ye
gelerek Osman Suıav, Ali Özgen-
türk, Kadri Yurdatap. Atıf
Yıtanaz, Ömer Kavur, Tunç Başa-
ran, Sinan Çetin ve Mahinur Er-
gun gjbi Türk sinemacılarla gö-
rüştü. Carver ile Türk sine-
masının Avrupa'da algılanışı
üzerine konuştuk:
- Neden İstanbul Festivali üze-
rine özel bir ek hazırbyorsunuz?
Dergimiz "Screen Internatio-
nal" özel ekler çıkartarak içeri-
ğini genişletme politikasını be-
nimsemiş bulunuyor. Dünya ve
uluslararası siyaset değişime uğ-
radıkça. insanlar daha önce adını
duymadıklan ülkelerde ne olup
bittığine daha çok ilgı göstermeye
başlıvorlar. Bu yüzden şu anda
Türk sinemasını kapsamlı olarak
ele almak için ideal bir zaman.
İstanbul Film Festivali de iyi bir
çıkış noktası.
- Türk sineması Ingilizler için
adı bile duvulmamtş bir sinema
mı?
Evet, Türk sineması hakkında
tam anlamıyla hiç bir şey bil-
mıyorlar. Ancak dergimizin oku-
v-ucu profıli tüm Avrupa ülkeleri-
ni kapsıyor. Bu yüzden okur-
lanmızın pek çoğu en azından
İstanbul Festivali'ni duymuştur.
Yine de Türk sinema endüstrisi
hakkında en ufak bir fıkir sahibi
olduklanru sanmıyorum.
- Avrupalı sinema seyircisi
Türk filmlerini izleme olanağı
bulabiliyor mu?
Dağıtım sorunu günden güne
çözülüyor ama Türk yapımcı ve
yönetmenler yurtdışında fılmleri-
'Tiirkfihtüeritamtıhnalı'ni aktif olarak tanıtmıyorlar.
Tanıtıma yüklenmiyorlar, bu ko-
nuda ortak yapımcılara güveni-
yorlar. Ancak pek çoğu televiz-
yon kanallan olduğu için fılmi sa-
dece kendi kanallannda gös-
termekle yeüniyorlar. Geçen >ıl
Londra'da ilk kez bir Türk Film-
leri Festivali gerçekleşti.
Yurtdışında Türk fılmleri için
potansiyel bir Türk seyirci kitlesi
var. Yabancılarda da Istanbul'un
gözkamaştıncılığından kaynak-
lanan bir merak var, Türk fılmle-
rine karşı.
-Peki televizyonda Türk fdm-
leri gösteriuniyor mu?
İngiltere'de "Channel 4"da
Türk fılmleri gösteriliyor. As-
lında AK Ozgentürk'ün son fılmi
"Channel 4" ile ortak yapım ola-
caktı. Sonunda bu gerçekleşmedi
ama bu bile ortada bir talep oldu-
ğunu gösteriyor. "Channel 4" sa-
natsal ağırhklı bir kanal, bu yüz-
den de seyirci kitlesi çok kısıtlı.
Bu iyi bir başlangıç ama büyük
bir etki bırakmayacaktır.
-Avrupa'da Türk siueması de-
nince. insanlann aklında nasıl bir
imaj oluşuyor?
İngilizkr sadece Türk sine-
masını değil, Türkiye'yı de tanı-
mıyorlar. Bu yüzden Türk fılmi
denince akla or>antal. mistik do-
ğulu bir film geliyor ki, aslında
böyle birşey yok. Çünkü Türk
yönetmenîerinin hepsi kendileri-
ni Doğulu değil, Avrupalı kabul
ediyor ve bu anlayışla film ceki-
yorlar. Buna rağmen. çoğu Avru-
palı İstanbul'un ne kadar ulusla-
rarası bir merkez olduğunu, bir-
çok farklı ırkın bir arada ya-
şadığının farkında değil. Gerçi
Türk fılmleri de bu etnik bileşimi
tam olarak yansıtmayı başaramı-
yor. Yine de. insanlann düşünce
ve beklentilerinin çok üzerinde
çıkan filmler olduklan da bir ger-
çek. Onlar mistik filmler bekli-
yorlar. belki merak ediyorlar
ama eğlenceli veya heyecanlı ola-
bileceğıne ıhtimal vermiyorlar.
Almanya, İtalya. ve İsvıçre gibi
ülkelerde ise Ömer Kavur'un
veya Tunç Başaranm fılmleri si-
nemalarda göstenlebıliyor. bu
yüzden orada durum farklı. Ama
ingiltere'de tüm dünya sineması
sanatsal yapıüar olarak görülü-
>or ve geniş kıtlelere ula-
şamayacağı düşünülüyor. Bunun
sebebi de Amerikan dağıtımcı-
lann İngiltere'yi ele geçirmiş ol-
malan. Bu nedenlerlelngihere'de
Türk fılmlerinin sinemalarda
gösterilmesi çok küçük bir
olasılık olarak gözüküyor.
- Peki tanıtım yeterince yapı-
labilse. bu filmleri seyretmek is-
teyecek bir potansiyel kitle oluş-
turulabilinir mi?
Promosyon ve tanıtım faalı-
yetleri, Türk fılmlerinin festi-
vallerde gösterilmesini sağlar.
Türk fılmleri birçok festivale
katılıyor ama önemli olan büyük
festivallerde varlık gösteremiyor.
Türk fılmleri hiç bir zaman
Avrupa'da büyük iş yapamaya-
caktır bence ama şu ankinden
çok daha iyi bir noktada olabilır
tanıtım sayesinde. Bir kez.
insanlara Türk fılmlerinin tipik
doğulu filmler olmadığı anlatıla-
bilirse. bu filmler televizyon
piyasasmm dışına çıkıp. sinema
piyasasına gırecek. alınıp satı-
lmaya başlanacak. Önemli olan
da bu zaten. Aslında Türkçe de
bir engel .Belki Türk yönetmen-
ler İngilizce film çevirmeyi dü-
şünmeliler. Avrupa'da İngilizce
konuşulmavan ülkelerin ço-
ğunda anık bu yöntem kullanı-
lıyor.
-Çince de sadece Çin'de konu-
şuluyor ama Çin fılmleri oidukca
popüler...
"Eheda Sevgüim", "Qu Ju'nun
öyküsü" gibi Çin filmlennın po-
pülentesınin nedeni. festivallerde
aktif olarak tanıtılıp. büyük
ödüller almış olmalan. Ve
yapımalar çok akıllıca davranıp
Batılı seyircinin Doğu hakkında-
ki merakını kullanarak bunu
popüleriteve dönüştürmeyi ba-
şardılar. İşte Türk yapımcılann
vapması gereken tam bu. Can-
hes'den ödül alan tek bir Türk fij-
mi var:" Yol" ve 11 yıj önce ödül
almasına rağmen, İngiltere'de
herhangi birinın adını bilebileceği
tek Tü>k fılmi de "Yol"dur.
Adını bilmelennin vegane nedeni
ise Cannes'da ödüf atmış olması.
Aslında bir ülkenin sadece bir kez
bunu başarabilmesi yeterlidir.
Bir kez ödül ahndı mı, şirketler o
ülkeden gelecek tüm ürünlere ilgi
göstermeve başlarlar. Bir çok yö-
netmen \e yapımayla konuştum.
Onlar sorunun kaynağının, film-
lerinin ulusjararası bir seyirciye
ulaşmasını istemelerine rağmen,
henüz Türk film endüstnsinin
buna hazır olmadığına inandı-
klannı söylediler Yani film
yönetmenîerinin kendileri bile bir
talep geldiğinde bunun tam ola-
rak Karşılayabileceklerine
ınanmıyorlar. Bence ne kadar
çok ortak yapım gerçekleştirilirse
o kadar iyı. Bir çok ulkede devlet
kuruluşla'n tanıtım işini üstlenir
ve kendi ülkelerinin fılmlerinin
festivallerde yer almasının sağlar.
Sizin de buna ihtiyacınız var.