Katalog

18ŞUBAT1994CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cezaevinde 'Sıvas'olayı çatışması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Merkez •Capalı Cezaevi'ndekı siyasi tutuklular arasında çıkan lcavgada çok sayıda kişinin yaralandığı öğrenildi. Emniyet lcaynaklan, tartışmanın bir süresonra kavgaya dönüşmesi nedeniyle bazı mahkûmlann yaralandığını belirttiler. Güvenlık güçlennın müdahalesıyle yatıştınlan olayın, duruşmalan tamamlanan Sıvas sanıklannın akşam saatlerine doğru cezaevi ne gsetirilmesiy le yeniden t>aşladığı öğrenildi. Alınan bilgiyegöre. tekbirsesleriyle oezaevine giren Sıvas sanıklanna, sol görüşlü tutuklular sloganlarla karşılıkverdi.4.5ve6. koğuşlarda kalan sol görüşlü mahkûmlar ile Sıvas sanıklannın çcvrclerindeki parke taşlannı sökerek birbirlerine atmalan sonucu yaralanmalar olduğu. dışardan doktorgetirilerek yaralılann tedavi edildiğı öğrenildi. Havaalanında faciaya kılpayı • İstanbul Haber Servisi - Istanbul'dan Tunus'a tarifeli uçuş yapan Türk Hava Yollan"naait762sefersayılı Boeing 73 7 y olcu uçağı. önceki akşam Tunus Havalimanı üzerindeinişe geçtiği sırada kaza yaptı. ' Kemer adlı yolcu uçağının iniş pisti yakınlanndaki ; beton bloka çarpması • sonucu gövdesinde 40 • santimlik birdelık açıldığı öğrenildi. Uçakta bulunan 300'e yakın yolcunun kazayı hafif yaralanmalarla atlattığı bildirildi. Kaza ! yapan uçak, daha sonra gerekli soruşturrnanın ; tamamlanması içın bakım ünitelerinin bulunduğu hangarlaraçekildi. Tiyatroda patlama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakır IDevlet Ttyatrcrfan'nın tuvaletinde, 'oyunşürerken meydana gelen patlama. heyecan yarattı. Edinilen bilgiyegöre, dün akşam saat 16.00 sıralannda. tiyatroda Topuzlu" adlı oyunun sahnelenişi sırasında bir patlama oldu. Olay yerine gelen polisler, tiyatroyu arayarak. çevrede emniyet önlemleri alırken. oyunun ikinci bölümü de ıptal edildi. Emniyet yetkilileri. tuv alettcki bir tiner şişesinın patlamav a neden olduğunu iddıa ederken olay yerindeki kaynaklar. daha güçlü bir patlama sesi duyduklannı dilegetirdiler. Polisten Yaman'a tehdit • İstanbul Haber Servisi- İstanbul Tabip Odası % e Tüm Sağlık Sen üyesi Dr. Hüseyin Yaman polıs tarafından ölümle tehdit edildiğinı öne sürdü. İstanbul Tabip Odasf nda dün düzenlenen basın toplantısında konuşan ; Dr. Hüseyin Yaman. ' "Sendikal faaliyetlerde • bulunduğumgerekçesiyle ,' polis tarafından telefonla ' ölüm lehdıtlen ahyorum" ; dedi. İstanbul'da operasyon .' • İstanbul Haber Servisi ! -İstanbul Baâcılar'da, PKK'yayönelik operasyonlarda. örgüt üyesi olduğu iddia edilen sekiz kişinin yakalandığı bildirildi. Bağcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nce dün yapılan açıklamada. Yakup Güneş. Nusrettin Kaplan, Yılmaz Kaya. Mehmet Faruk Kaplan. Filiz Kartal. Selahattin Karatoprak. Nevzat Koçak ve Nuri Öztaş'ın gözaltına ahndığj bildirildi. Levent, görevine başladı • \NKARA( Ankara Cımhuriyet Bürosu)- Devlet Ti\atrolan'nda yapılan seçımlerde en yüksek oyu alarak Kültür Bakanı Fikri Sağlar tarafından Devlet Thatrolan Genel Müdür VekilliğTneatanan Tamer Levent. görevine başladı. Levent. "Tiyatro, tiyatro olduğunu anımsamalıdır" dedi. İstanbuPdaki belediye işçüeri toplusözleşmelerde yaşanan tıkanıklıklan tartıştı 'Sendikasızlaştırmayahayır' • fşyerlerindeki komite temsilçileri Aksaray'daki Türk-İş'e bağh Belediye-İş ve DİSK'e bağlı Genel-İş sendikalan genel merkezleri önünde toplanarak taleplerini ve sorunlannı açıkladılar. İstanbul Haber Servisi - İstanbul Büy ük- şehir ve çevre belediy elennde çalışan işçile- rin oluşturduğu "İşyeri Komiteleri''' temsil- çileri. işçilerin toplu sözleşmelerinde yaşa- nan tıkanıklık nedeniyle. Aksaray'daki Türk-İş'e bağlı Belediye-İş ve DİSK'e bağlı Genel-İş sendikalan genel merkezlen önünde toplanarak taleplerini ve sorun- lannı açıkladılar. Komite sözcüleri, her iki sendikanın mahkemelere yapmış olduğu itirazlan geri çekmesını ve toplu sözleşmelerin imzalan- masını istedıler. Belediye işçileri. "Sendika ağalığına son". "Toplu sözleşme hakkunız engellene- mez" şeklinde slogan atarak geldikleri her iki sendika önünde, sendika y öneticilerin- den. tüm iş kollanndaki yüzde 10 \e işye- rindeki yüzde 50 artı l'için mahkemelere yaptıklan itirazlan geri almalannı isteye- rek. şöyle konuştular: "Sizleri, düzenle bötünleşen gerici sarı sendikal anlay ışları bir kenara bırakıp. söz ve karar tabanındır ilkesiyle hareket et- meye cağırıvoruz. Bugüne kadar IıMPnin ve TL'SIAD'ın dayattığı. sendikasızlaştı- rma anlayışıyla hareket etmekten vazgeçin. Yapmış olduğumuz açıklamalarımızdaki önerilerimizi i>edi olarak hayata geçirin. Sendikasızlaştırmav a, örgütsüzliiğe hayır." İşçi temsilçileri. sendikalan kendı çıkar- lan doğrultusunda hareket edip. emeği ve kendisini oraya taşıyan sınıfını unutup. antidemokratik yasalann arkasına sığına- rak. birbirlerini mahkemeye vererek. ken- dilerini yıllarca mahkeme kapılannda oyalayıp. düzenin saldınlanna çanak tut- makla suçladılar. İşçi temsilçileri istekleri- nin yerine gelmemesi durumunda. doğa- cak sonuçlara scndikalann katlanmak zo- runda olduklannı. sendika temsilcilerine aynca ilettiler. Öte yandan Beledıye-İş Sendikası Genel Başkanı Fuat Alan toplu sözleşmelerdekı Belediye işcileri toplusözleşmelerinin imzalanmasını istediler. tıkanıklık konusunda yaptığı açıklamada, son günlerde basmda çıkan haberlenn yanlış olduğunu söyleyerek. "Sendikamız iş kolunıu/da yaşanan sorunların çözümü için. demokrasinin tüm kuraliarı ve kurum- lany la işlemesi için verilen mücadelede etkin görevler iistlenmiştir. Sendikamı/ kunıldu- ğu günden bu yana işkolunda belediye işci- lerinin ekonomik ve demokratik istemlerinin yılmaz savaşçısı oldu" dedi. DİSK'e bağlı Genel-İş sendikası ile 1993 yılında çok yoğun ve çetın geçen örgütlen- me mücadelesınc eırtıklenni hatırlatan Alan, şöyle konuştu: "Her iki sendika da milyarca lirasını noterlere vermek zorunda kaldı. Genei-İş Sendikası yüzlerce belediye işyerinde sendikamız çoğunluk tespitlerine ve toplu iş sözleşmesi yetkilerine itiraz etti. Hatta 400'e yakın belediy ede bir tek üyeleri dahi olmamasına rağmen çoğunluk tesbiti- ne itiraz ettiler. İşçi sınıfının birliğini ağzı- ndan dtişürmeyeniere şunu bir kez daha sor- mak istiyorum; işçi sınıfının birliğini. işcileri bölerek mi sağlayacaksınız? Genel-İş'in bu çıkarcı ve 'Benden sonra tufan" mantığı bir çok belediye toplu iş sözleşmelerini çıkmaza sokmak amacmı taşunaktadır. Bu tavır so- nuçta, işcileri toplu sözleşmesiz bırakarak iş- verenlere hizmet etmekten başka bir şey de- ğildir." Genel-İş'in örgütlenme sürecinde göster- diği ilkesiz. tutarsız ve çıkarcı tavırlan karşısında sendikalannın Ocak 1993 işkolu istatistiklerine itiraz ettığini belirten Fuat Alan, Ankara 7. İş Mahkemesinde devam etmekte olan davada. bilırkışı heyetinın yaptığı inceleme sonucunda. Genel-fş'in 18 bine yakın üyesinin sahte ve geçersiz oldu- ğunun ortaya çıktığını belirterek, bu sendi- ka yüzde 6.04 üyesi olduğunu mahkemeye sunduğunu ve davanın 21 şubat günü so- nuçlanacağını söyledi. Diğer taraftan, DİSK'e bağlı Genel-İŞ Sendikası Merkez Şube Başkanı Hüseyin Ayık. dün savunduklanna bugün sahip çıktıklannı söyleyerek. SUSER işyerinin kendileri için bir ölçü olduğunu belirtti. Bu işyennde çalışan işçilerin sözleşmesiz kal- maması için, duruşmadan bir gün önce ted- bir taleplerini geri çektiklerini hatırlatarak. ellerinden gelen her türlü gayreti sarfede- ceklerini söyledi. İşcileri sözleşmesiz bırak- mak gibi bir niyetlerinin olmadığmı söyle- yen A\ık, Belediye-İş yöneticilerine seslene- rek, "Karşılıklı işkolu itirazları geri çekilsin. İşyerine yönelik itirazlar kesinleştiğinde, karşılıklı olarak birbirimize itiraz etmeye- lim. İşçilerden korkmayın. İşçiler baş- bakanını, cumhurbaşkanını, belediye baş- kanını seçiyor, sendikasuu seçemez mi? 'Re- ferandunT isteniyorsa, hodri meydan diyo- ruz. Kaybetmek uğruna da olsa sizlerin de- mokratik haklarınızı kullanmada her an yanınızda olacağız" dedi. Belediye işyerle- nnde çoğunluklannın olmadığını söyleyen Hüseyin Ayık. şöyle konuştu: "Yüzde 90'na varan bazı işyerlerinde sözleşme yapamaz- sak sizlere cevap veremeyiz. Demokrasive inanıv orlarsa, antidemokratik yasalann kalkmasını istiyorlarsa. başta anayasa ol- mak üzere, '12 Eyliil Faşist Düzeni'nin getir- diği, işçi sınıfının önündeki engelleri kaldır- mak istiyorlarsa ve kendilerine sendika di- yorlarsa, biz birlikte eylem yapmaya da hazırız. Bu engelleri kendileri getirdiler. Türk-İş kendi Genel Sekreteri'ni bizzat Çalı- şma Bakanı olarak hükümete vererek bu >a- saları getirdi. Bu haklı davanızda her zaman yanınızda olacağı/." Sendika temsilçileri tek yasada anlaştı Memuyların yasa taslağı bakanhkta GÜNEŞ GÜRSON ANKAJîA- Kamu çalışanlan. toplusözleşme \e grev hakkının. örgütlenme hakkı ile aynı yasada düzenlenmesını istedı. Çalışma veSosyal Güvenlik Bakanlığı ise bu haklar için "ayrı yasalarla eşza- manlı" düzenleme yapılmasını öngörüy or. Kamu çalışanlannın örgütlü olduğu sendika- lann temsilcilen. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanlığı ile teknik düzeyde çalışmayı sürdürüyor. Kamu Çalışanlan Sendikalan Platformu (KÇSP), Eşgüdüm Komıtesı \e Türk Kamu-Sen Konfede- rasyonu temsilçileri, "tek yasa" \e "siyaset ya- sağmın kalkması" konulannda görüş birlığine vardı. 'Siyaset yapma hakkı' Görüşmelere 25 memur sendikası adına katılan KÇSP. Çalışma Bakanlığı'na "örgütlenme, toplu- sözleşme ve sendika" hakiannı içeren tek bir yasa taslağı önerisı ilettı. Sendika \e üst kuruluşlanna "siyaset yapma hakkı" verilmesinı içeren taslakta şöyle denildi: "Bu hak sendika ve üst kunıluşların ekonomik, toDİıımsal ve kültürel politikalar hakkında görüş be- lirtme, destekleme ve eleştirme; çalışanların hak \e çıkarlarını etkileven ya da tehdit eden koşullarda toplu hareket etme hakları vardır. Sendika \e üst kuruluşlar. tüzüklerinde belirttikleri amaçlar doğ- rultusunda tüm kuruluşlarla işbirliği yapar, yardı- mlaşma ve dayanışma içinde olabilirler. Kamu çalı- şanlan, bireysel olarak da siyasi partilere üye olabi- lirler >e siyaset yapabilirler." Kamu çalışanlannın sunduğu taslakta toplu ış sözleşmesi, "Sendika ile işveren arasında. çalışma ve yaşama koşullannı düzenleme, çalışanların eko- nomik, demokratik, akademik, sosyal ve siyasal hak ve çıkarlarını koruyup gelişfirmek amacı ile yapılan sözleşme" olarak tanımlandı. Çalışanlann ekonomik. demokratik. akademik. siyasi. sosyal hak veçıkarlannı korumak vegelıştirmek amacıy- la ış bırakabıleceklerinin kaydedildiğı taslakta. "Sendikaların hak grevi, dayanışma grevi ve genel gret yapabilme hakkı vardır" hükmü bulunuvor. Rüsvet suçlamalarından pi$ıtıon oldular Ingîltere Nadir'den öziir diledi LONDRA (AA) - İngıltere Ağır Dolandıncı- lık Dairesi (SFO), .Asil Nadir'e yönelttıklen rüş- ver suçlamasından dolayı özür diledi. ' STO Direktörü George Staple, Parlamento îçişleri Komisyonu'nda Ağır Dolandıncılık Daıresı'nin faaliyetleri hakkında milletvekilleri- nin sorulannı cevaplandınrken. Nadir davasına bakan yargıç M. Tuc ker'a rüşvet verildiği yönünde- ki suçlamalarda bulunmaktan pış- manlık duydukla- nnı belirtti. George Staple 'Bu durumdan çok üzgünüm. Eminim ki bu suçlamanın davamıza hiçbir yararı olmadı. An- h « cak içinde bulun- duğumuz o koşul- larda yapılacak başka bir seyimiz olmadığmı düsünüyorum' dıye konuştu. SFO Direktörü George Staple. bu açıklama- yı, İşçi Partılı millet\ekıli Gerry Bermingham'ın SFO'yu 'doğrulugu yeterince kontrol edilmemiş bilgileri basına sızdırmakla' suçlaması üzenne yaptı. Asil Nadir Ingiltere'den kaçmadan önce. SFO, Kıbnslı Türk ışadamını. davaya bakan yargıç MTucker'a rüşvet olarak ödenmek üzerc Isviçre'de bir banka hesabına 3.5 milyon sterlın aktarmakla suçlamış. söz konusu komploya Nadir'in avukatı Anthony Scrivener \e eski bir Scotland Yard Genel Müdür Yardımcısı Wyn Jones'un da kanştığını öne sürmü^ıü. Ancak da - ha sonra bu suçla- malarla ılgilı hıç- bir kanıt buluna- mamıştı. Nadir'in çevresi ise SFO'nun. Na- dır'evapılansuçla- malardan 46"sını reddeden yargıcı değıştırmek ama- cıyla böyle bir ıd- diada bulunduğu- nu savunuyorlar- dı. SFO direktörü George Staple. perfomansli.nnın - başansızlıkla so nuçlanan birkaç bü\ük da\a ile değerlendırıl- memesi gerektığını. SFO'nun kurulduğu 1938 y ılından bu yana açtıklan da\alann üçie ikısının başan ile sonuçlandığını kaydctiı. SFO. 1 mıl- yon sterlini aşan yolsuzluk davalarını soruştur- mak amacıyla kurulmuş ve poliste bıle olmayan geniş sorgulama yetkıleriy le donatılmışu. Sanatcılar dilenci durumuna düsmek istemiyor Sinema emekçisi hakkım arıy or • 1978 yılında sosyal güvence altına alınan sanatçılann hakları 12 Eylül sonrası elleririden alındı. Sanatçılar, yeni yasal düzenlemeler yapılırken 'dilenci' durumuna düşmek istemediklerini söylediler. İstanbul Haber Servisi - Sıne- ma emekçıleri. tüm sanat çalışan- lannı kapsayacak bir sosyal gü- venlik şemsiyesi oluştunilmasını istiyorlar. DISK'e bağlı Türkıye Sinema Emekçileri Sendikası (SİNE-SEN)'nda örgütlenen si- nema emekçileri. 1978 yılında çıkartılan yasayla güvence altına alınan çalışanlann. 12 Eylül son- rası tüm haklannın ellerinden alındığını belirterek. yeni vasal düzenlemeler \apılırken sanatçı- lann 'dilenci' durumuna düşürül- memeleri istendi. Sinema sanatçılan \e emekçi- leri. kendilerinı sosyal güvenceye alacak vasal düzenlemelerde söz TRT kanallarını da izleyecekler K.Irak!> a elektrik vereceğiz LALE SARltBRAHİIVIOĞLL' ANKARA - Türkiye. bu ay içinde yaklaşık 7 aydır elektriksiz yaşayan Kuzey Irak halkına elektrik vermeye haarlanıyor. Kuzey Irak'ın, Irak'ın bir parçası olduğunun alünı çizen ve Bağ- dat'ın toprak bütünlüğünün rhuhafaza edilmesjne özen göste- ren Ankara, elektrik veıme u\ gu- lamasını bütünüyle "insani yar- dımlar" çerçevesinde yapıyor. Habur sınır kapısındaki PTT bürosunda Kuzey Irak halkı için posta kutulan tahsis edildi. Bö\- lece bölgede yaşayan Kürtler. Türkmenler ve Suryanilenn, 3 yıldır dış dünya ile kopuk olan haberleşme olanaklan kısmen de olsa giderilmiş oluyor. Bölge halkı böylece, yabancı ülkelerden gelecek mektuplannı Türkiye aracılığıyla alma imkanı bulurken, kendilerinin göndere- cekleri mektuplar içın böyle bir sistematık düzenleme getinlmedı. Kuzey Irak halkı. mektuplan- nı, eskisi gıbi Türkiye üzerinden gönderebilecek. KKTC'ye. Mersin üzerinden dış dün\a ile haberleşme olanağı sağlayan Ankara. "Irak'ın ayrıl- maz bir parçası gördüğü Kuzey Irak'a. dış diinva ile bağlanhsında tüm olanaklan vermenin, bir Ku- zey Kıbrıs çağrısımı vapmasma yol açmasından" özenle kaçını- yor. Kuzey Irak'taki Türkmenlerin de yanndan ıtıbaren televızvon yaymlanndan TRT 1. 2 ve 3. ka- nallan almaya başlayacağı öğre- nildı. sahıbi olmak istiyorlar Sıne- Sen'de örgütlenen sanatçılann hak ara\ı$iannın ö\küsü I977'li yıllara dayamyor. 1977 vılında açılan bir davanın ka?aoılmusı sonueunda ilk kez 1978 yılında 2167 sayılı kanuna cklenen bir madde ile sanat emekçilen. 506 sayılı Sosyal Sıgortalar Kanunu kapsamına alındılar. Ancak ge- çen 16 yıl ıçinde bu yasa işlc\ıni yıtırdi \e sinema emckçilcnnın sosyal haklan bir bir ellerinden alındı. 12 Eşlül'den sonra sendikala- nn kapatıiması \e snıl örgütlen- melere izin venlmemesi sonucu mücadele etmek zorunda kalan sanat emekçileri, son eünlerdesık sık TBMM \e Kültür"BakanlığT- nın kapısını aşındırarak "sosyal güvenlik şemsiyesi"nın oluşturul- masını istiyorlar. DlSK'te örgüt- lenen banatçılar. yeni bir sosyal güvenlik çerçevesınin çızılmesini ve bunun yasalara yansıtılmasını talepedıyorlar. Sanat emekçilerinin ortak açıklamasında "Dilenci durumu- na düşürülmek istemiyoruz" dcnı- lırken şu görüşler yer aldr "Türkiye'de sanat emekçileri- nin ayrı bir sosval güvenlik şemsi- yesi altuıda toplanmasını zorunlu göriiyoruz. Kültür Bakanlığı'nın 12.11.1993 tarihinde Meclis'e su- nubnak üzere Başbakanlığa gön- derdiği'Sanatçılar Sosyal Güven- lik Yasa Tasansf sanat emekçile- ri için ayrı bir sosyal güvenlik şemsiyesi oluşturmaktadır. Tasa- rıya Türk-İş tarafından olumsuz görüş verilmesini de sert bir dille eleştiren Sene-Sen üveleri, sosyal gütencelerinin bir an önce sağlan- masuıı istediler. 1994 YAPI KREDİNİN 50. YIL! SİMURGG E R Ç E Ğ İ N P E Ş İ N D E O T U Z Y O L C U Bir ülkenin kültürünün kalıcılığı, o ülkenin yaratıcı ınsanlarına değer biçme anlayışına paralel bir biçimde gelişir. Gerçeğin arayışındakı o insanlar ise, içinde yaşadıkları çağın ve toplumun gelişmesine katkıda bulunurken, çoğu zaman sahnenin arkasında kalmayı göze alırlar. Onlan hatırlamak görevimiz, onlarla gurur duymak hakkımızdır. Türkiye'nin yükselişine farklı alanlarda paha biçilmez katkılar getimniş bu değerli insanlan "Simurg" başlıklı bir belgesel teievizyon dizisı ile selarnlamak istedik. Her cuma akşamı. saat 21.00'de TRT 2de yayınlanan bu belgesel T.C. Kültür Bakanlığı ve Yapı Kredi'nin işbirliği ile gerçekleştirilmiştir. SİMURG: Eskı bir Iran efsanesınde hakikaün peşıne düşen kuşlann ûyküsü anlablır. Kaf dağının ardında yaşayan masal kuşu Sımurgdur aradıklan. Yıllar suren. bmlerce kuşun katldığı arayışın sonunda yalnızca otuz kvş ulaşabilır Kaf dağının ardına Gel gdr ki Simurg dıye bir kuş yoktur orada. Simurg. sozcuk anlamıyla "otuz kuş" demektır. Gerçekse onu arayanlann kendısidır masala gore FÜREYA Eserlerinde Doğu ve Batı sanatlanna özgü nitelikleri bir araya getiren, en önemli seramik sanatçılanmızdandır Föreya Koral. Bu akşam TRT2de, Simurg belgeseiinin altıncı bölümünde, Şakir Paşa'nın torunu, Haiikarnas Balıkçısı, Fahrünisa Zeid ve Aliye Berger'in yeğeni olan Füreya'nın, Büyükada'da başiayıp, Lozan ve Paris'te devam eden fırtınalı yaşamını kendi sesinden dinleyebilir, sanatçıyı çalışması esnasında izleyebilirsiniz. Bu akşam» saat 21.00, TRT 2 YAPl^KREDi