Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHÜ'RİYET 18ŞUBAT1994CUMİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
Mor birgün
MELİH CEVDET ANDAY
D
ostojevski'nın portre
resrru ustune bır sozu
v ardır. "İnsan arada bir
kendine benzer" der. "iş-
te portre ressamı o anı
yaJcalarsa başanlı olur."
Rasin'ın butun portrelennde bu ba-
şanyı bulmuşumdur, bu >uzden onu
bır portre ressamı sa>anm
Sanatçımızın Opera Sanat Galensı'-
nde açtığı ve "Emil Galip Sadalcı'nuı
anısına" adını verdığı 40 yıl resım ser-
gısınde de bırkaç portre vardı.ınsanla-
nn arada bır kendılenne benzedıklen
anlarda yakalanmış portrelerdı bun-
lar, ama sergının tumunden bambaş-
ka bır anlam çıkı>ordu ortava Rasın
yenı bır donemını vaşıvordu bunca
yıllık denevımının >arattığı >aklaşımı
gozdençıkarmış, sankı dunvavaveıu-
vale baştan gelmıştı Şaşırdım
Dostum bu >enı dunvasında çok
mutluvdu, çağn kartına şunlan >az-
mış
"Kırk vılın bitiminde nesneler birden
dirençlerini yitirdi."
Oyledır. sov sanatçı bırkaç kez do-
ğar, boylece de dunyava alışma sakın-
casından kurtulur, onu >enıden tanı-
maya, venıden yaşamava başlar
Nesneler bızı durdurur. olmuş bıtmış-
çesıne kendine bağlarsa, sanatımız >e-
nndesavmava başlar Kendımızı>ıne-
lemek demektır bu. başka bır deyışle
doğa nın sanatçıva ovnadığı vaman
bırovundur
Sanatçı bu o\una gelmemelı
''Surekli değişiın" mı so> lemek ıste-
dığım9
Havır aramak'tan bulma\a geçış
Pıcasso. "Ben aramam. bulurum" de-
mıştı
Pıcasso'nun da ıçınde bulunduğu
Bateau-Lavoır (Pans'ın Monmartre
Mahallesı nde Saer-Coueur'e yakın
bır e\) ressamlanndan bırkaçı "yapa-
mıjorum" dıverek ıntıhar etmıştı, ger-
çekte bunlar aramaktan vılgınlığa
duşmuş ressamlardı bulamadılar. Ov-
sa sanatta bulma, varatma demektır
Buyuk Fransız Izlenımcı ressamı
Claude Monet. Pans'ten sandalla yola
çıkıpHonfleure'egıdıncevedek.doğa-
vı her saat başı yenıden bulurdu
Rasın'ın >enı sergısıne geçen cuma
gunu gıttım. resımlenn değışık bıçemı
hemen gozume çarptı. fakat ben once
portrelenn onünde durdum \e gene
gozbebeklen ıle karşılaştım bakarken
bakılan olduğum duygusuna kapıl-
dım Ama artık bırportreler sergısınde
değıldım Rasin'ın son yapıtlanna vo-
neldım
Çok şaşırtıcı bır şev, gene gozlerle
karşıiaşmaz mıyım' Ama bu kez ınsan
gozlen değıldı bakıştığım. hayvan goz-
lenydı Kedının balığın. baykuşun
gozlen Bu bakışlardan korku>a ka-
pıldığımı sovlevebılınm Sankı dunva-
nın gızını bu havvanlar bılıvordu \e
bunu bıze gozlenvle anlatıvorlardı
Konuşmadıklan ıçın butun ruhlannı
gozlennde bınktırmışlerdı "Duma
anlatılmaz, görüJür" der gibi)dıler
Orada eskı bır şıınmı mınldandım
kendı kendıme
Hay>anlar konuşmadıkları için
Kim bilir ne guzel düşünürler
Tıpkı ellerimiz gibi.
Ve dalgın dalgın ellenme baktım
Hayvanlar ne goruyorlar9
Neyı go-
ruyorîar9
Gorduklennı yorumluyor-
lar mı. yoksa gorup geçıyorlar mı9
Rasın'ın sergısınde bu sorulann va-
nıtlannı aramak zorunda kalıvorsu-
nuz
Orada hayvan bakışlan ıle ılk kez
karşılaştığım sanısına kapıldım Heve-
can \encı bır durumdu bu Insanege-
men dunjada jaşamıvordum artık
Ha>vanlann keskın bakışlan karşısın-
da kendımı kuçuk gormeye ya da
utanmaya benzer bır duvguva kapıl-
mıştım
Ressama da açtım bu konuvu,
- Gozler sızı neden bunca ılgılendın-
vor'dıve sordum
Rasın.
- Her şev gozde olup bıtıvor dedı
Berum sorunum. resım sanatının
felsefı bovutuna uzanmak olmadığı
ıçın kurcalamadım Gerçekte benım
sorum versızdı ressam uğraşının ara-
cı olan organı havretle ele alıvordu ve
onu hemgorulen hem goren olarak ıç
ıçeyerleştınvordu
Ressamın dramıdır bu
Bıraz daha açalım Goz bıze ger-
çeklığı mı venşor1
Şovledesorabıhnz
Ressam. bakışında nesnel mıdır, oz-
nel mıdır9
Sanat îanhçısı Herbert Read, "The
Philosophy of Modern Art" adlı kıtabı-
nın "Human Vrt and Inhuman Nature"
adlı bolumunde şoyle dıv or
"Eğer sanatçı gözlerhle gorduğu
dun\avı lermek istivorsa. çeşitü tarih-
sel donemlerde dünv a çeşitü durumlar-
da gonınıivor demektir. Bildiğimiz
ağacı ele alalım »e Sung hanedanı za-
manındaki resmi, Bizans mozaikJeri.
gotik cam resmini, Corot'nun resmi,
C e'sanne'ın resmi ilekarşılaştırırsakbu
beş ağacın. koklerı toprak içınde. dalla-
rı havada olmaktan başka hiçbir ortak
vanlarının bulunmadığını gorünız."
Dı>eceğım kı. bır kedının bır balı-
ğın. bır baykuşun nevı. nasıi gorduğu-
nu bılmedığımız gıbı. ressamın bakışı-
nı da bılemeveceâzdır
Bız resımlerde ıstedığımjz kadar ko-
nuvu ve nesneyı aravalım onu buldu-
ğumuzu sandığımız verde ne konu
vardır nenesne
Rasın. sergısıne, "Emil Galip San-
dakı'va Ağıt" adını verdığı buyuk bır
resım koymuştu, ona uzun uzun bak-
tım. ama anJamını çıkarmak ıçın değıl,
resme varabılmek ıçın Ben mûzığı de
bovje dınlenm. şıın de boyle okurum
Şııre eelmışken şunu sovleyıvere-
vım, Paul Valerv bır >aasında. şıırle
duşun (fikır) arasındakı ılışkıyı şoyle
anlatır
"Dûşün" der.t
*şiiri çok yukarılardan
vönetir. ona vaklaşmaz, ama duzvazı-
nın içine girer, ona yerleşir."
Ben de bu duşuncelerle o gun Ra-
sın e sordum
"Emil Galip için > aptığınız bu resim.
ona ilişkin duş/tinlerini/le mi oluşru?"
"Ha>ır" dedı Rasın. "resim tuvalden
çıktı."'
Valery doğru sovlemıştı ve resım de
tıpkı şur gıbı oluşan bır sanattı
Geçen cuma bırkaç saatımı bu guzel
sergıde geçırdım, bakarak. gormeye
çalışarak, duşunerek
Bırsergı, bır konser, bıroyun, bırşı-
ır kıtabı bızler ıçın akıl tapınağıdır
orada duşunur. sezer sanatın gızJennı
bulmava çalışır. bu da bi2e mutlulu-
ğunyollannıaçar
Rasın ın sergısıne gırer gırmez mor-
la buluştuğumuzu anladım
Bunu ressamımıza sordum
- Neden mor9
dedım
Rasın.
- Mor hem sıcağa hem soğuğa >a-
km bırrenktır dedı
PENCERE
ARADA BIR
Prof. Dr. SEZER ŞE.\ER KOMSUOĞLU
Düzeltilemeyen
Sağlık Sistemimiz
Devlet ve onu yoneten sıyasal partıler ışbaşına gel-
meden ya da geldıkten sonra hemen her zaman yenı
sağlık polıtıkalarını açıklarlar Bunları programlarında
duyururlar ve halkımıza anlatırlar Bızler de buyuk bır
umıtle bunları takıp ederız Geçen bır yıl ıçınde bu yıne
boyle oldu Sağlık reformu adı altındaprogramlar ha-
zırlandı, kanun teklıflerı Meclıs e geldı Ama artık goru-
luyorkı yenı bır şeyyok Ozelleştırme dedıler sağlık
reformu ' dedıler ve yıne ortaya somut bır şeyler koya-
madılar Bugun ıçın sağlık hızmetlerımız çıkmazlarla
açmazlarla doludur Ne hastalar verılen sağlık hızmetın-
den memnundur ne de sağlık hızmetlerım sunanlar Bu
çıkmazdan nasıl kurtulacağız Ne Sağlık Bakanı televız-
yona çıkıp yenı sağlık yasalarından soz edıyor ne de her
gun yuruyen doktorların sıkıntılanndan Ne unıversıtele-
rımız bu ışın nasıl çozuleceğınden soz edıyor ne de bu
ışle ılgılı kuruluşlan Burada cok kısa olarak temel du-
şuncelenmı sızlere aktarmak ıstıyorum
Konunun ayrıntısına gırmeden Hedefımız ne olmalı-
dır sorusunun yanıtı şoyle ozetlenebılır Tek sağlık sı-
gortası sıstemı tek doktor ve tek hastane etkın tedavı
sureklı sağlık eğıtımı ve koruyucu sağlık hızmetlerının
yaygınlaştırılması
Oncelıkle ve ozellıkle tedavı hızmetlerıne çozum getı-
rılmelıdır
1- Acıl yardım Acıl mudahale araçları yenıden ve sıl-
baştan organıze edılmelıdır Ulaşılabılırlığı açısından
bolgesel acıl bırımlerı (unıtelerı) kurulmalı ve bunun bır
yan urunu olarak acıl tek elden yurutulen ambulans sıs-
temlerı devreye sokulmalıdır Sağda solda dolaşan,
amaç dışı kullanılan tum ambulanslar bu bolgelerde
toplanmalı, ıtfaıye teşkılatı gıbı organıze edılmelı ve 24
saat kesıntısız ve etkın çalışması sağlanmalıdır Boyle-
ce ılkyardımın ılk basamağı etkın bır gorev ustlenerek
ılk mudahale sıstemı tamamlanmalıdır Her hastanenın
ve her kuruluşun ayrı ayrı çalışan etkısız ambulans sıs-
temıne son verılmelıdır
2- Devlet, aıle hekımı sağlık ocağı-sağlık merkezı ve
hastane ılışkılerını tekrar duzenlemelıdır Boylece has-
taların doktor doktor dolasması engellenır
3- Tum toplurrtun sağlık sıgortası yenıden duzenlen-
melıdır Boylece herkese eşıt sağlık hızmetı goturmek
kolaylaşır Gelır duzeyı duşuk olanların tum sıgorta
masrafları devlet tarafından odenmelıdır
4- Devlet tum hastanelerın yonetımını tek elde topla-
malıdır 20 ayrı bırıme yakın sağlık hızmetlerım veren bu
keşmekeş ortadan kaldırılmalı daha verımlı çalışmaları
sağlanmalıdır Turkıye sağlık sıstemı nufus ve ulaşım
derecesıne gore bolgelere aynlıp ve her bolge hastane-
sının bırısı o bolgenın merkezı kabul edılıp en yuksek
teknolojııledonatılmalıdır Bu obolgedenhastagocunu
onleyen en onemlı onlemdır Bu bolge yonetımlerı ozerk
olmalı ve Sağlık Bakanlığı unıversıte beledıye ve yerel
baska yetkılılerce denetlenmelı Idarı duzenleme yapıl-
malıdır Eğer gerekıyorsa bu lyı ışleyen ve lyı hızmet
veren hastanelere halk ortak edılmelıdır
5- Unıversıteler hastane ışletmekten vazgecmelıdır
Hastaneler bolge hastanelenne bağlanmalı ve unıversı-
telerın tum bolge hastanelerınden eğıtım ve araştırma
ıçın faydalandıkları bır ıdarı yapı oluşturulmalıdır Boyle-
ce unıversıtelenn eğıtımı gorevı ve mezunıyet sonrası
eğıtımlerı esas gorevı olarak ortaya cıkmalıdır Bu bol-
gedekı tum doktorların ve sağlık personelının eğıtılmesı
kontrol edılmesı ıcın gereklıdır
6- Doktor ve sağlık personelının sıcıllerı, yukseltme ve
atamaları Sağlık Bakanlığı unıversıteler ve Turk Hekım-
ler Bırlığı temsılcılermın bulunduğu Yuksek Sağlık Şu-
rası ndayapılmalıdır
7- Doçentlık profesorluk ve başka unıversıte unvanla-
rı tek elden yurutulmelı ve belırlı olcutlere uyulmalı
bunun ıçın de Yuksek Oğretım Kurumu na tam yetkı ve-
rılmelıdır
8- Asıstan alımları yıne tek elden yurutulmelı ve taraf-
sızlık ılkelerı on planda tutulmalıdır Bu konu bır derece-
ye kadar ısleyen tek sağlık polıtıkasıdır Yuksek Sağlık
Şurası ılgılı bılım dalları mensuplarından oluşacak yetkı-
lı dernekler tarafından bunun stratejısı saptanmalıdır
Butun bunlar daha lyı cağdas bır sağlık hızmetı ıcın
gereklıdır Eğer unıversıte hastanesındekı bır uzman
doktor ya da oğretım uyesı hemen yanıbaşındakı bır
başka hastanenın hastasını bılımse! olarak denetleye-
mıyorsa o sağlık sıstemınde bır aksaklık vardır Eğer bır
doktor, başhekım olarak mutfak alımları yapıyorsa eğer
yolda trafık kazası geçıren bır hasta hastaneye ulasma-
dan kaybedılıyorsa o sıstem aksamaktadır Duzeltılmesı
ıçın elbırlığıyle çaba gostermemız gereklıdır
ILAN
T.C. ŞİŞLİ 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ
Savı 1993 125S
Sıvas. Hafik Ekınvolu cılt8 I sa\fa
v
9 kutukSO denutusakavıt-
h bulunan Hasan oğlu Medıne den olma 29 ^ 1982 d lu kuçuk Yasın
BılıreSevrantepe HuzurMah MençSokak tdikametedenagabe>ı
Mustafa Bılırvası taşınedılmıştır Ilanolunur 27 12 1993
BaMn 2042
BerlinMeki Türlder...
Berlın'dekı kultür mozaığının en buyuk ve belırgın grubunu Turkler
oluşturuv or. Yırmı >ı) >a da bır çe> rek yuzyû once bura\ a gelmış
olandan çok farklı bir grup \ar artık burada Gıvımı kuşamı.
gorunumu, kendınden emın davranışı ıle Berlın'ı Berlın \apan
oğelenn başında geldıklennı herkese gosterı> orlar gıbı.
Prof. Dr. İLHAMİ KİZİROĞLL HacettepeVniversitesi
Berlın her >onuvlebu>uk bırdunva şeh-
n Her kulturden ınsanın ıç ıçelığı. onun
kultur mozaığını oluşturuv or Bu ozellığı
ona çok kulturlu bır>apı kazandırmış Bu
zengınlıkte Doğu Bloku ndakı değışme
sonucunda. Doğu Avrupa ulkelennden ge-
lenlenn de \<I\JLŞ vavaş rol ustlendığı goru-
luvor Adım başı Polonvalı. Rus Rumen
ve Macar'a rastlamak mumkun Almanta
artık tam bır ortak dıl ozellığınde Bu venı
gelenler 'Gastarbeiter'; vanı konuk ışçı dıve
adlandınlıvor tabıı bır ış bulma şansınıva-
kalavabılmışlerse Bu aralar tum Almanya
genelınde olduğu gıbı Berlın ozelınde de bır
ış bulmak çok zor Hangı Almanla konu-
şursanız, ekonomının çok kotuve gıttığını
ve ışsızhğın kolgezdığını belırtı>or Obur
Avrupa ulkelenndeolağan olan bu olguv-
la Almanlar sankı venı >enı tanışmışlar
gıbı
Son vıllann değışım ruzgarlannm en şid-
detlı estığı kentlerden bınsı olan Berlın her
şevıvle bu değışımı hıssedıvor Bu değışıme
dırenen. sadece genış caddelen susleven ve
dortvuzmılvon vıldan bu vanadeğışmezlı-
ğın sımgesı olarak kalan ve bı>olojık değı-
şıme dırenen mamut ağaçlan. bılımsel adı
ıle 'gingko biloba'lar Bu ağaçlardan başka
>aan çıçek kokulan ıle tum msanlan ku-
cakla>an ıhlamur ağaçlan caddelen san-
>or Bır dunva şehn. her vaşam bıçımının
ortava çıktığı. duşmanlığın soz konusu ol-
maması gereken ve tum guzellıklerden her-
kese vetennce var olan bır şehır
Berlın'dekı kultur mozaığının en bu>uk
ve belırgın grubunu Turkler oluşturu>or
Yırmı >ıl >a da bır çe) rek } uzyıl once bura-
va gelmış olandan çok farklı bır grup var
artık burada Gıyımı kuşamı. gorunumu
kendınden emın davranışı ıle Berlın'ı Ber-
lın vapan oğelenn başında geldıklennı her-
kese gosteny orlar gıbı Budurum koprule-
nn altından çok sulann aktığını kanıtlıvor
sankı Artık ışveren, yanmda çalıştırdığı
buyuk bırkesımeekonomık varoluşolana-
ğı tanıvan bır grup oluşmuş Yaklaşık
145-150 bın kışılık, kendı volunuçızmeve-
teneğıne sahıp. guven veren bır grup Daha
çok 'Kreuzberg-Istavroz Dağı' denen bır
>emtteyaşı>orlar ama tum Berlıngenelıne
dağılmış bır topluluk halıne gelmış Turk-
ler Kreuzbergde Turklenn vaşadığı du-
varlara asılan afiş ve ı,eşitlı bloganlan taşı-
van pankartlardan anlaşilıvor Orada
dıkkatı çeken bır ba^ka nokta da gunun
bellı bır saatındcn sonra dukkan kepenkle-
nnın sıkı sıkıva kapalı oluşu Ozellıkle ak-
Şıim saatlennde kepenklerı çekılmemış
dukkan savısı çok az Herkes bellı tehhke-
lere karşı kendı onlemını almış gıbı Bu da
burada çatışma ve kavgalann olduğunu
gosterıvor Bu kadar voğun bır nufusun
burada vaşamaMnın doğal sonucu olsa ge-
rek bu tartışmalar Ama v ıne de bu tıp kav-
galann olmaması en ıçten dıleğımız
Modern gıvımlı bavanlann vanında ço-
ğueşarplıbavanlardıkkatıçekıvor Eşarplı
bavanlara Berlın ın her bolgesınde rastla-
mak olası Eşarp sankı bır sımge olmuş
burada ElındeMgaraıçen bevıvleeleletu-
tuşmuş volda vuruven eşarplı bavanlar
Eşarplı bavanlar daha çok orta vaş gru-
bunda Gençler arasında bu oran çok az
Gerek eşarplı gerekse eşarpsız olsunlar bu-
lunulan topluma uvum. entegrasvon bura-
da Turk kadınlanndan başlamış
Turkler Berlın de ınlı ulaklı "5500 adet ış-
letmenın sahıbı Bu ışverlennde >aklaşık
10 OOOkışıden daha fazla ınsan çalıştınv or-
lar Berlın'dekı 800 restoran ve 600 gıda
dukkanının da sahıbı olan Turklenn en ıvı
muştenlen de Almanlar Almanlar bura-
Iardan aldıklan urunlenn taze ve lezzeılı
oluşunu başka arkadaşlarına her fırsatta
aktanv orlar
Burada yaşavan Turk nufusu bugunku
Berlın'ın Berlın olmasında onemlı kılo-
metre taşı gorevını ustlenmış Bu gerçeğı
hıçbır Alman hukumetı gormezden gele-
mez Bundan 30 >ıl once bu şehırdekı Turk
nufusunun 731 olduğu duşunulurse bu-
gunku 150 bm dolavındakı Turk nufusu.
onlann Berlın dekı konumlannı gavet ıvı
orta>a kovuvor Bu nutusun vaklaşık
1200-1500'unu çeşıtlı unıversıtelerde oku-
>an gençler oluşturuv or Bu gençlenn
2000 lı vıllann Almanvası'ndakı Turk lobı-
sının temel taşlan olacağını duşununce.
sevmçduymamak olanaksız
Turk gençlen buravı artık kendı vatanla-
n olarak kabul edıyor Şu anda Almanya'-
nın çeşıtlı unıversıtelennde. okumakta
olan genç sav ısı 30O0'ı aşıj or Burada > aşa-
yan gençlenn uvum entegrasvon tasalan
vok 1985 vılında vapılan ve "Kendinizi
Berlin'de nasıl hissediyorsumız" sorusuna
vanıt veren 1009 Turk gencının "o 55 6'sı
ıvı. °o 23 2'sı çok ıyı olmak uzere toplam
°o 78 8'ı. burada kendılennı memnun hıs-
setmektedır
Burada akla gelen hususlardan en onem-
lısı. gerek Alman ve gerekse Turk huku-
metlennın. ıkı Almanva'nın bırleşmesm-
den sonra orta>a çıkacak sosvo-ekonomık
sorunlann kendılennı burada vatanında
sav an Turkler uzennde nasıl bır etkı vapa-
cağını hesapedıpetmedıklen vebuna karşı
onlem paketlennın olup olmavışıdır En
azından Doğu'dan gelen Almanlann,
Batı dakı Alman toplumuna u>umlu ol-
masi ıçın neler vapılması duşunulurken
Turklenn konumu etkılendığınde nelenn
vapılması gerektığı hakkında stratejılen
var mıdır' Burada uzerınde durulması ge-
reken en onemlı noktalardan bınsı Doğu
Almanlann Batı >a uvumudur Bunun ço-
zumu ıçın yapılanlar veterlı mıdır
1
Bu hu-
susun bır program çerçevesinde ele alınıp
uzennde çalışıldığını umıt edı> oruz Y oksa
vabancı duşmanlığı daha da koruklenebı-
lır. daha da vahım sonuçlar ortava çıkabı-
lır Orneğın >abancılar>asası >eçifte »atan-
daşlığa kabul vasalan neden ivedilikle çıka-
nlmı>or >a da gerekli ivedi değişikliJJer
vapılmıvor?
Almanva. Avrupa'nın en onemlı de-
mokratık ulkesıdır Bu ülkenın ınsan hak-
lannı ıhlalden sorgulanması en başta
Turklen uzecektır Zıra onlarda kendılen-
nın vaşadıklan ve artık orayı vatan bıldık-
len bır ulkenın ınsan haklan gıbı çok
onemlı bır konudan dolavı >argılanmasını
ıstemezler Artık Almanva ve Berlın'dekı
Turklerın bır uvum sorunu voktur Bu top-
lum her bakımdan Almanva'nın gelışmesı-
ne katkıda bulunmuştur Alman toplum
mozaığının bır parçası olan Turklere
seçme-seçılme haklannın venlmesı. Turk-
lenn de bunu elde etmek ıçın demokratık
platforrnlarda organıze v e > oğun çaba sarf
etmelen gerekır Hak venlmez demokra-
tık v ollardan alınır espnsı ıle organıze olan
Turk toplumunun. hem Alman hem de
Turk hukumetlennce desteklenmesı gere-
kır Bunun sağlanması ıçın her ıkı kesıme
de tanhı sorumluklar ve vukumlulukler
duşer Y'oksa daha çok Möln, Solingen \e
Hattingen'lerin vaşanması mı beklenmeli?
TARTIŞMA
îdareye yargı yetkisi verilemez
D
emokrasılerde
v e dev let
havatımızda
kuvvetler
avnlığıprensıbı
benımsenmış
olup ıdare ıle v argı bırbınnden
aynlmıştır DemokrasıJenn
esastemelıbudur, jetkıleravn
organlardadır v e bu kuruluşlar
bırbınnı kontrol ederler
Hukuk dev letlennde kanunlan
vazedenler. ıdarenın tatbıkıne
kanşmazlar, ancak hıçbır ıdarı
karar da vargının terazısınden
kaçınlmaz Onunıçındırkı
kanun dev letı ıle hukuk dev letı
ıkı a\ n dev let şeklıdır Hukuk
dev letlerınde v argı dahı uçlu bır
kontrol altındadır Iddıaeden
v ardır. sav unan vardır ve
hukum veren vardır \enlen
hukumler de bır ust v argı
tarafından tetkıkedılır Adalet
ve hurrıv et ancak bu sav ede
mumkun olur
Adaletın geç ışlemesınden
dolav ı son on v ılda ıdareve
daha çok ışlerl'ık kazandırmak
v e bırtakım uvgulamav ı
.vargıdan kaçırmak ıçın ıdareve
genış v etkıler venldığı
gorulmektedır Budurum
demokrası açısından çok
tehlıkelıdır Hıçbır ıdarı karar
vargıdenetımınden
kaçınlmamalıdır
Mekanızmanın ışlemesı
ıstenıv orsa yargının suratle ve
sen şekılde karar vermesını
sağlayacaktedbırler
alınmalıdır \ argıç olmav an
kımselenn ve muesseselenn
hakım gıbı karar vermelen
kabul edılemez Bu hukumler
anavasavaavkındırve
kaldırılmalıdır
Y uksek Seçım Kurulu uvelen
hakım dah'olsa bukuruladına
verdıklen kararları >argı
denetımınden geçırmek
demokrasının ana kaıdesıdır
Keza mulkı amırlenn sıkça
kullandığı 2814 sav ılı kanunda
ka>makamlara taşınmazlardan
tahlıvevekapıcılan
bulunduklan verdençıkarma
karan verebılmelen onlan
yargıçyennekoymaktadır
kavmakamlaravevalılere
olağanustu v etkıler v enrken
onlann kararlannı vargıdan
kaçırmak vanlış olur Eğer
onlan buvetkılerledonatırsak
kuvvetieravnlığı prensıbı
zedelenır v e hukuk dev letı olma
vaslını kav bedenz Y argı
v etkısı v alnız bağımsız
vargıçlaraaıtolmalıdır
Lzulereksovlemelıvım kı
ıdarenın tasarruflannı
denetlevecek ve bu kararlann
hukukauvgunolupolmadığını
kontrol edecek ıdare
mahkemeienmızişlemez
durumdadır Enbasıtbırıdan
davabırvıldabıtmekteve
Danıştav 'da da bu karar en dz
bırvılbeklemektedır "V anı ıkı
_\ ılda ancak bır netıce ahnabılen
bu mahkemelerde hangı
ıdarenın tasarrufu
denetJenebılır İdaredebunu
bıldığınden kararlar rahatlıkla
aiınabılmektedır
Adaletsızlıklerde burada
başlamaktadır
Dev letın v e dığer kamu
ıdarelen ıle v atandaşın dev amlı
davah olmasındakı haksızlık
ıdan v argıya ışlerlık
kazandırmakla son bulacaktır
Evet. ıdareye > argı > etkısı
vermeyelım.amavargıvıda
adaletı çok kısa zamanda
dağıtan muesseseler halıne
getırelım Bunuvapmassak
kanun dev letı olmaktan oteye
gıdemev ız
Av. Erol Sohtorik
Popülist PolrtJkalar?..
Zaman ne çabuk gecıyor'
Oysa 12 Eylul dun gıbı
'24 Ocak Kararları'nın ustune ekonomıyı uzun süre
zaptu rapt altına almak teroru kaynağında kurutmak
uzere 12 Eylul de sakur şukur yonetıme el koyan asker,
ekonomının basınaTurgut Ozal'ı oturttu
Neden?
Kıbarca dış ekonomıkçevreler'denen 'patron'aşınn
gorunmek ıçın
Ozal, askerle ışbırlığınde cok şey yaptı' Buyuk ış çev-
relerı tevekkelı değıl Ozal a Ikıncı Ataturk demıyorlar,
sermayenın ozel ellerde bırıkımı olağanustu bır hız ka-
zandı halkındacanınaokundu
Okunur
Batı da sermaye bırıkımının tanhı bızımkıne rahmet
okutacak kadar kanlıdır
Ne var kı asker çekıldıkten sonra ış başa duşunce
Ûzal su koyverdı yıne buyuk sermaye çevrelerının deyı-
şıyfe populıst polıtıkalara oncelık verdı, daha açık deyı-
şıyle seçımlerı kazanmak uğruna, halk kıtlelenne soluk
aldıracak bır gelır dağılımına doğru kapıları açmak zo-
runc'g kaldı
Cok partılı rejım surdukçe sıyasal ıktıdarlar bu yolu
tutmak zorundadırlar
•
Pekı Avrupa dakı sıyasal partıler ne yapıyorlar"? Ora-
larda populıst polıtıka ızlenmıyor mu'
ıkıde bır kendımızı Batı ıle kıyaslamak hoşumuza gı-
der, ama, Avrupa da sermaye bırıkımının gecmış yuzyıl-
larda gerçekleştığını unuturuz, ustelık o donemlerde
çağdas demokrasıyı ara kı bulasın' Batı kapıtalızmının
yalnız kendı emekcısını degıl butun dunya halklarını so-
murerek sermaye bırıkımını tamamladığını okul çocuk-
ları bılıyor Gecıkıp de bu yola 20 ncı yuzyılda gırmış
olan ulkeler ıse ıkı camı arasında beynamaz kalmışlar-
dır
ispanya ve Portekız Avrupa da kırk yıllık faşızmden
sonra kapılarını ozgurluklere açabıldıler Guney Kore'-
de fabrıka ıscısı ışıne gıderken sokaklarda yurumeye
korkuyordu dıktator sıyası ıktıdarın başındaydı, devlet
ışadamlarıyla kurulmuş şırkettı kalkınma devlet elıyle
gerçeklestırıldı demır okçe ve çelık yumrukla endustrı
kuruldu
Çok partılı rejımde halka sırın gorunmek ısteyen sıya-
sal partının populızm ı keyfınden oluşmuyor demokra-
sı, ulusal gelırı hakça paylaşmak demektır Ulusal gelırı
hakça paylaştığın zaman da ozel ellerde sermaye bırıkı-
mı oluşmaz Bızım buyuk sermayemızın temel derdı
budur ama açıkça soyieyemezler medyadakı serma-
ye kalemlerı de demokrasıcılık oynarlar, 12 Eylul hepsı-
nın aradığı donemdır
•
12 Eylul donemı Turkıye de sermayenın kaçırdığı en
buyuk tarıhsel fırsattır
Demır okce ve çelık yumrukla sermaye bırıkımı sana-
yıleşmenın belırlı bır aşamasına gelmış Turkıye'de pat-
lama yapmıştı O gunden bugune 50 mılyar dolar da dış
borç otanağı kullanılmıştır Ne yazık kı bu sureçte ozel
ellerdekı sermaye yeterınce yatırıma donuşemed), bu-
yuk çapta da dışarıya kactı
O gunden bugune butun başbakanlar, butun malıye
bakanları Merkez Bankası başkanları, Hazıne muste-
şarları, ekonomıden sorumlu bakanlar yaşadıkları ger-
çeklerı bılmezler mı
9
14 yıldan ben ekonomı yonetıcıle-
rının tumu sağcıdır, ama Turkıye ekonomısı gele gele
bır ıflasın eşığıne gelmıştır
Pekı yenıden asker gelıp ekonomıyı zaptu rapt altına
mı alacak? Populıst polıtıkalara paydos borusu çalıp
sermaye adına ortalığı dumduz mu edecek'' Şerıat teh-
lıkesı yukselıyor, boluculuk yayılıyor teror azgınlaştıkça
azgınlaştı, tam zamanıi Sermaye 'populıst polıtıkaları
bır kalemde sılıp halkın ıstemlerını bastıracak bır sıyasal
guç arıyor
Nerede o guç"?
Arkadaşımız Ahmet Bo\acıoğlu'nun annesı
TÜRKAN
BOYACIOĞLU'nu
vıtırdık Kendısıneveaılesınebaşsağlığıdıler. acısını
pavlaşinz
ANKARA ULUSLARARASI
FİLM FESTİVALt ÇALIŞANLARI
Bır gazetenın reklam ser\ ısınde
"MÜŞTERİ TEMSİLCİSİ"
olarak görev lendırılmek üzere
dikshonu düzgiin. kültürlü, kendine özen
gösteren bavan elemanlar alınacaktır.
İlgılenenlenn (0 212) 514 07 53 numaralı
telefona muracaatlan nca olunur.
SATILIK İŞYERİ ARANIYOR
Şehır ıçınde İstanbul yakasında >ayın
merkezı olarak kullanılmak üzere toplam
kapalı alanı 4.000 metrekare olan bir ışyeri
aranıyor.
Yapının yeni veya eski olmasının önemi
yoktur. Bahçelı olanlar tercih edılir.
5209696-5124737
ILAN
T.C
BÜYLTCÇEKMECE KADASTRO
MAHKEMESİ HÂKİMLİĞf'NDEN
EsasNo 1993 llKad
Da\acı Makbule Eren vekılı tarafından davalılar Vahdet Özturk
ve Ahmet Guner alevhıne açılan Esenvurt 2303 parsel sa>ılı taşın-
mazla ılgılı tespıte ıtıraz davasının >apılan açık duruşması sirasında,
Adreslen tespıt edılemeven davahlar Vahdet Özturk \e Ahmet
Guner e duruşma gununu ılanen teblığıne karar \enlmekle.
Davalılar Vahdet Özturk ve Ahmet Guner ın duruşma gunu 28 4
1994 gunu saat II 35 te hakımlıgımızde haar bulunmalan ve delılle-
nnı bıldırmelen aksı takdırde duruşmanın vokluklannda yapılıp
kdrar venleceğı hususu dava dılekçesı ve duruşma gununun teblığı
>enne geçmek uzere ılanen tebba olunur 1 2 1994
Basın 20456