Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CumhuriyetImtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç #
Gene! \ayin Koordınatörü: Hikmet
Çetinkava # Yazıışlerı Müdürlerı:
fbrahim Yıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu)
• Haber Merkezı Müdürü' Hakan Kara
# Görsel Yönetmen. Fikret Eser
DışHaberler Ergun Balcı# Istıhbarat YalçınÇakır
• EKonomı Bülent Kızanlık • Radyo-T\' L'vgar
Eremektar # Kultur Handan Şenköken # Spor
Abdülkadir Yücelman # Yurt Haberler Mehmet
Saraç # Makaleler Sami karaören # Çcvın
Sofettin Turban # Dûzehme Abdullab Vazıcı
Y a v ı n K u r u l u l l h a n S e l ç u k
(Başkan). Orhan Erinç, Oktay
Kurtböke. Özgen Acar. Hikmet
Çetinkava. Şükran Soner, Ergun
Balcı. Dinç Ta> anç. Ibrahim V ıldız,
Orhan Bursaİı, Mustafa Balbay.
Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav # Haber Müdürü Doğan
Akın Ataturk Bulvan No 125. K.at.4, Bakanlıklar-Ankara Tel.
4195020(
7
hat). Teleks- 42344. Faks 4195027 • lzmır Temsılcısı
SerdarKızık,H Zıya Blv I352S 2 3 Tel- 4411220 Teleks- 52359.
Faks 4419117 • Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd
1 19 S No I Kat 1. Tel 3522550. Teleks. 62155. Faks. 35225
7
0
Müessese Müdürü Ero!Erkııt#Koordınator
Ahmetkorukan© Muha.sebe BülentYener
9 Idare. Hüsevin Gürer # tsletme Önder
Çeük • Bılgı-lşlem: NaU Inal • Bügısayar
Sıstem Mürüvet Çiler • Reklam: Reha
Işıtman # Halkla llışkıler Nurten Bcrksoy
Yayimlayan ve Basan: Yenı Gün Haber Ajansı. Basın \e Ya>ıncılık A Ş
Turtocagı cad 39 41 Cagaloghı 34334 Ist PK 246 lstanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks 10 2! 21 5 M 85 V 3ARALIK 1994 tmsak: 5:33 Güneş: 7:04 Öğle: 12.0! lkındi: 14.22 Akşam:16 43 Yatsı: 18.09
Çevre dostu
ayakkabı
• lstanbul Haber Servisi-
Dünyanın en büyük
ayakkabı organizasyonu
Bata, Dûnya Doğal Yaşam
Fonu(WWF)ile çevrcyi
korumak, zarar vermemek
amaayla çevre dostu
ayakkabı üretilmesine
yönelik bir proje oluşturdu.
Türkiye'de çevre dostu
ayakkabılar Galleria, Ak
Merkez, Capitol, Erenköy ve
Ankara Karum'daki 5
mağazası ile hizmet veren
Bata mağazalannda satışa
sunuiuyor. AyakkabıJann
yapımında, değerlendirilerek
kazanılmış aük maddeler,
ozon tabakasına zaran
olmayan yapıştıncılar ve
doğal'bitkise] yağlar
kullanılmış.
3500 öğpetmen
atanacak
• ANKARA (ANKA) - Mili
Eğitim Bakanlığı 3 bın 500
öğretmenin atamasını 5
aralık günü bilgisayar
kurasıyla kamuoyuna açık
olarak yapacak. Milli Eğitim
Bakanlığı'nın yapılan
açıklamaya göre 3 bin 500
ögretmen ataması 19
ağustosta ataması yapılan 20
bin ögretmen kadrosu için
başv uruda bulunan. ancak
yeterlı kadro olmadığı için
açıkta kalan öğTetmen
adaylan arasından yapılacak.
3 bin 500 ögretmen ataması
için yeni başvuru kabul
edilmeyecek.
Yenilebilir aşı
üretjldi
• ANKARA (ANKA) -
Özellıkle gelişmekte olan
ülkelerde aşılama konusunda
çıkan sorunlar nedeniyle
görülen salgın hastalıİclann
önlenmesi için yenebilır
aşılar üretıldı Amenka'dakı
Scrippe Araştırma
Enstitusü'nde yapılan
çalışmalarda.
bıyomühendıslik alanında
kullanılan aletlerle meyve ve
sebzelerle aşılan taşıyabılen
botanik yük kanallannın
oluşturulmasıyla yenebilır
aşılar üretıldı.
Kozakpoğlu'na
ziyaratler
•İSTANBUL(AA)-
Rusya'nın Ankara'ya yeni
atanan Büyükelçisi Vadim
Kuznetsoy ile UNICEF'ten
bir heyet, İstanbul Valisi
Hayri Kozakçıoğlu'nu dün
aynaynziyaretetti.
Dünya özürlüler gününde, yaklaşık 7.5 milyon özürlü ilgi bekliyor
Devletin özürlü poKtikası yokYASEMİN KOYUTÜRK
Bugün 3 Aralık Dünya Özür
lüler Günü. Birleşmiş Milletler
venlerine göre, gelışmiş ülkele-
nn nüfusunun yüzde 10'nunu
özürlü kesim oluşturuyor. Tür-
kıye'de de resmı veriler olmama-
sına rağmen yaklaşık 7.5 milyon
özürlü bulunduğu tahmin edili-
yor. Tahmin ediliyor dedık, çün-
kü; politikacılann hemen hemen
her fırsatta çağ atlandığını dile
getirdigi Türkiye'de özürlü sayı-
sı kesin olarak bihnmiyor. Bu-
nun en temel nedeni ise devletin
özürlü politikasının olmaması.
Devletin bu derece ilgisiz olma-
sından en çok yakınan kesim de
doğal olarak özürlüler oluyor.
Körlere Mutluluk Derneği Baş-
kanı Arif Badem, bu konudaki
tepkisini. "Türkhe'de ne kadar
kelavnak kuşu olduğu bUinirken,
özürlü sayısı bilinmiyor. İnsan o\-
mamıza rağmen, kelavnak kuşla-
n kadar bile değerimiz yok" di-
yerek dile getınyor
Arif Badem sadece sayılannın
bilinmemesınden rahatsız değıl.
Eğitimden, sağlığa. ulaşımdan
toplumun özürlüye bakış açısına
kadar pek çok konudan rahatsız.
Ama en çok da devletin ilgisiz-
lığinden.
Çünkü; Badem'e göre özürlü-
nün içinde bulunduğu sorunla-
rın temel nedeni devlet. Eğer
devlet bu konuya gereken ilgiyi
göstermiş olsaydı, özürlüler ne
otobüse binerken zorlanırlardı,
ne işsiz kalırlardı ne de çev re dü-
Arif Badem
•Birleşmiş Milletler verilerine göre, gelişmiş ülkelerin
nüfusunun yüzde 10'unu özürlüler oluştururken, Türkiye'de
kesin sayı bilinmiyor. Bunun temel nedeni de devletin
özürlüler konusunda belirli bir politikasının olmaması.
Sayılan bile tam olarak bilinmeyen özürlüler, eğitimden,
saglığa, ulaşımdan toplumun özürlüye bakış açısına kadar
pek çok konudan rahatsız, ama en çok da devletin
ilgisizliğinden yakınıyorlar.
zenlemelennin olmaması nede-
niyle evlerinde yaşamaya mah-
kûm olurlardı. Badem. özürlüle-
rin yaşadığı bütün olumsuzlukla-
n devletin insana bakış açısının
bir uzantısı olarak görüyor. Dev -
let politikalannda "insana hiz-
metin" temel alınması gerektiğı-
ni vurgulayan Badem. o zaman
yaşamın hem özürlüler için hem
de normal insanlar için çok daha
kolay olacağına ınanıyor.
Özürlülerın içinde bulunduğu
sorunlan eğitim ve istıhdam ol-
mak üzerek iki başlık altında top-
layan Anf Badem. görme özür-
lülerin yüzde 95'nın egıtimsiz
olduğunu söylüyor. Badem, Tür-
kiye'deki görme özürlülerin sayı-
sının yaklaşık 600 bin olmasına
karşılık, bu kesim için açılan
okul sayısının ise sadece 4 tane
olduğunu belirtiyor.
Oğretmenlere görev yok
Öte yandan öğretmenliği ka-
zanan görme özürlü öğretmen-
lere görev verilmediğını de vur-
gulayan Badem "Madem görev
vermeveceklerdi neden okutu-
yoriar" sorusuyla tepkisini dile
getiriyor.
Türkiye'dekı hayat pahalılı-
ğından normal insanlar kadar
özürlülerin de etkilendiğını be-
lırten Badem, ıstihdam sorunu-
nun kendileri için büyük prob-
lem olduğuna dikkat çekıyor.
Normal ınsanlann bile günümüz
Türkıyesı'nde iş bulmakta bü-
yük sorunlarla karşılaştıklannı
vurgulayan Badem. olaya bu açı-
dan bakıldığında özürlülerin da-
ha da zor durumda olduğunu be-
lirtiyor.
Yasalara göre, işyerlerinın
yüzde 2 oranında özürlü çalıştır-
makla yükümlü olduğunu hatır-
latan Badem, bu yasaya başta
devlet olmak üzere kimsenin uy-
madıgını söylüyor. Zar zor bul-
duklan ışlerden de 5 Nisan eko-
nomık kararlanndan sonra teker
teker çıkanldıklannı ıfade eden
Badem, özürlü ışçı çalıştırmayan
işyerlerine uygulanan 500 bın li-
ralık para cezasının ise yeterli ol-
madığı inancında.
Özürlülerin ıstihdam sorunu-
na yerel yönetımlerde çözüm bu-
lunabileceğinı ıfade eden Ba-
dem, "İstanbul Büyükşehir Bele-
diyesi'nde pek çok iş olanağı var.
Buralarda özürlü insanlann is-
tihdam edilmesini istiyoruz" di-
yor. Çevre düzenlemelerinin ye-
tersizliğine de değinen Badem,
özürlülenn şehır hayatına uyum
sağlamalannın çok zor olduğuna
dikkat çekerek, bu konuda yerel
yönetımlere büyük görevler düş-
rügünü ifade ediyor.
BELEDlYE-UNfvERStTE İŞBİRLİGİ
Özürlüler Bilgi
Bankası kuruluyor
•lstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde
kurulan Özürlüler Koordi.nasyon Merkezi Başkanı
Lokman Ayva, Boğaziçi Üniversitesi işbirliğiyle
kuracaklan 'Özürlüler Bilgi Bankası'nın, sorunlara
hızlı çözüm bulma yolunda önemli bir adım
olacağını söyledi.
İstanbul Haber Servisi - ls-
tanbul Büyükşehir Belediyesi
bünyesinde geçen eylül ayında
kurulan Özürlüler Koordınasyon
Merkezi (ÖKM) Başkanı Lok-
man Ayva, 2.5 ayda kendilerıne
iş için 300 kışının başv uruda bu-
lunduğunu belirterek bunlardan
43"ünü ışe yerleştirdıklennı söy-
ledi.
3 Aralık Dünya
Özürlüler Günü ne-
deniyle Cumhurı-
yet'ın sorulannı ya-
nıtlayan Lokman Ay-
va, Özürlüler Koordi-
nasyon Merkezi'nin.
özürlü vatandaşlarla
yerel yönetimler ara-
sında köprü olmak
amacıyla kurulduğu-
nu belırttı Özürlü va-
tandaşlann sorunlan-
nın yetkililere iletılmesinde.
merkezin aracı görevini üstlen-
dıgini vurgulayan Ayva, Istan-
bul'da 1.5 milyon özürlü bulun-
duğunu tahmin ettıklerini dile
getirdı. Özürlü vatandaşlann.
eğitim, istıhdam ve psikolojık
Lokman Av"va
sorunlanna çözüm bulmayı he-
deflediklerini ıfade eden Ayva,
kendilerıne vapılan başvurular-
da en çok iş. meslek ve örgüt egi-
tımı ile ekonomik yardım iste-
ğınde bulunulduğunu söyledi.
Bugüne kadar ış ıçın 300 kişı-
nın başvııruda bulunduğunu an-
latan Ayva. bunlardan 43 'ünü işe
yerleştirdiklerini
belırttı. Ayva şöy-
ledevam etti:
"Ancak ba tür
yerleştirmeler ge-
çici oluyor. Biz be-
ledhedeki olanak-
lardan da yararla-
narak, tETT ve
HalkEkmekbüfe-
lerinin öncelilde
özüriülene veril-
mesine çalışryoruz.
Böylece 150-200
özürlü vatandaşınıız daha iş sa-
hibi olabüecek. Aynca işyerleri-
nin kjralannı düşük rutiıp, bir
eğitici gözleminde özürlüler için
trikotaj atöheleri kurmayı düşü-
nüyoruz. Yani özürlülerin, tek
başlanna çözemeyeceği her tür-
lü şoruna çözüm arnoruz."
Özürlülenn, şehir ıçindeki
çevre düzenlemesi nedeniyle
karşılaştıklan sorunlan da çöz-
meye çalıştıklannı dile getiren
Ayva. bu kesimin rahat yolculuk
edebılmesi ıçın tstanbul'da 2 bın
500 noktada değişiklık yapıla-
cağını söyledi. Ayva, bu amaç
kapsamında Millet Caddesi, Fa-
tih ve Mecidiyekö) 'de seslı tra-
fik lambası uygulamasına baş-
ladıklannı belirterek. çalışmala-
nn merkeze gelecek taleplere
göre şekilleneceğini vurguladı
Özürlülerin sorunlanna kesin
ve süratlı çözüm bulabılmek
amacıyla. önümüzdeki günlerde
"Özürlüler Bilgi Bankası"nın
hizmete gıreceğini de müjdele-
yen Ayva. özürlü vatandaşlarla
ilgili hertürlübilgininyeralaca-
ğı bu sistemle sorunlan daha ko-
lay çözmeyı hedefledıklenni
söyledi. Bilgi bankası ıçın Boğa-
ziçi Üniversitesi ile işbirliği için-
de olduklannı v urgulayan Ayva.
"Bu banka savesindc. uluslara-
rası bağlantınuzda olacak Örne-
ğin, özürlü bir vatandaşımızın
bir problemi çıkö ve Türkiye'de
çözümlenemiyor. Ona uluslara-
rası alanda çözüm arayacağız"
dedi.
BUYUK GOREV ANNE-BABANIN
Eğitim çocuklukta
ve evde başlamalı
•Pedagog Ülker Yaşin'e göre, özürlü çocuğun
eğitimi için en uygun yer evi ve en iyi eğitimciter
de onu en çok tanıyan anne ve babalan. Yaşin, 0-6
yaş döneminin eğitimde çok önemli olduğuna da
dikkat çekiyor.
İstanbul Haber Servisi - madf diyevazgecmekolnıaz.Ör-
Ozürlü bir çocuğa en iyi eğitim
nerede ve kımın tarafından veri-
lebılir'.'Ilkokullardakiözelaltsı-
nıflarda ögretmen tarafından
mı°. Hastanelerin Çocuk Psikı-
vatnsı bölümlerindepsikivatrist-
lerden mı° Yoksa özel eğitim
merkezlenndeki uzmanlar tara-
fından mı' Kuşkusuz bunların
hepsinin engellı çocuğa yararı
olur, ancak pe-
dagog L'lker Ya-
^in'e göre. eği-
tim ıçın en uy-
gun yer çocuğun
en rahat ettığı
mekân olan ev,
en iyi eğıtimcı-
ler de çocuğu en
iyi tanıyan kişı-
ler olan anne-
babalardır.
Zihinsel özür-
lü çocuklarda
erken eğitim ve
ev merkezlı eği-
timin önemine
dikkat çeken pe-
dagog UlkerYa-
şın, özürlü ço-
cuk eğitimıne
yanlış yerden
negin tuvalet egitimi vermek zor-
dur, çocuğun alrının açık olması
gerekir ama aln a> uğraştıktan
sonra bu sorunun ömür boyu va-
şanmayacağını düşünürseniz bu,
uzun bir sürv sav ılınaz.
E\ merkezli eğitim sistemini
uyguluyoruz. Bu sistem, anne-
babavı eğiterek çocuğu eğitmek-
tir. Çocuğu en ivi tanıyan anne-
babadır, en iyi
eğitimi de onJar
verebiiir. Ama
asla rolleri kanş-
tırmadan. Çocu-
ğun en rahat et-
tiğiver olan evde
eğitimin \eril-
mesi büyük ya-
rar sağlıyor. Bu
uygulamadaön-
ce aik eğitiliyor.
Anne-baba ço-
cuğun gelişimi,
onun için neler
vapabilecekleri-
ııi henüz anlaya-
mamışsa çocuğa
eğitim vermek
bir anlamda za-
man kaybı olu-
>or. Ömeğin, be-
Özürlülerfırsat eşitliği istiyor
başlandığını be- Ozürlünün topluma kazandı- e e
ri eksiklikleri
lirterek.^ "He- nlmasmda eğitim önemli. olan bir çocuğun
kim. 'çocuğunuz
dovvn sendromu' derken anne-
babanın down sendromunun ne
demek olduğunu bilmediğini
unutuyor" dıyor.
Feneryolu'ndakı Özel Çocuk
Danışmanlık. Rehberlık ve Uy-
gulama Merkezi kurucusu peda-
gog Ülker Yaşin; özel eğitim ne-
dır. özürlü çocuk kimdir. aile için Eğitimde 0-6 yaşin önemine
ne yapılabilır. aile çocuğu için deginen Yaşin. eğıtime erken
neyapabılırsonılanna henüz net başlanmasının hem aılenin du-
yanıtlann venlemedığini. he- rumukabullenmesürecinibıran
anne-babasına
ögretmen. bu eksikliklerini nasıl
öğretebileceklerini anlatıyor. ev-
de vapılması gerekenler madde-
ler halinde yazılı olarak da veri-
livor. Çocuğun gelişimi, aiknin
davranışlan sürekJi izleniyor."
0-6 yaş önemli
Öncelıkle görevde ve hakta fırsat eşitliği ıste-
yen özürlülerin başlıca talepleri şunlar:
- Yerel yönetimler. özürlülerin ulaşım sorunu-
nu çözmek için özel dizaynlı servısler koysun.
- Mıman düzenlemelerde özürlüler de dıkkate
alınsın. Kaldınmlara ve bina ginşlerine özürlüler
ıçın rampa koyulsun.
- Yaya geçıtlerinde. trafık ışıklan normal in-
sanlann yürüyüş hızına göre a> arlanmıştır. Geçıt-
lerde özürlüler de dikkate alınsın.
- Parklardaki düzenlemelerde, özürlü çocuklar
da göz önünde bulundurulsun.
- Yergi muafiyeti getirilsin.
- Özürlülerin. yüzde 2 oranında işe alınmasını
öngören yasa. uygulansın. Yasayı uymayan işyer-
lerine verilen 500 bin liralık ceza yükseltilsin.
- Özürlülenn orgutlenmesı. özendınlerek des-
teklensin.
- lletişim araçlannda özürlülere daha fazla a>-
ncalık tanınsın.
- Özürlü ınsanlann aile bireyleri, seminer ve
konferanslarla eğıtılsın. Özürlülerin eğitimıne
önem verilsın Sağır ve dılsızler ile körler ıçın ye-
terli olmayan okul sayısı arrtinlsın.
kim-psikolog-eğitimci-aıle işbir-
lığının sağlanamadığını vurgu-
luyor
"Eğitim bir süreçtir" dıyen pe-
dadog Ülker Yaşin, şöyle dev am
ediyor:
"Eğitimin evde sürmesi gere-
ken önemli bir kısmı var. Okul-
lar açmak, içine eğhimci koymak,
çocuklan okullara almak çözüm
gibi görünüvor ama dört duvar
çözüm olamaz. Ailenin. e\ de cgi-
timindevamlıltğını taahhüt etme-
si gerek. Bize de, kendüerine de,
çocuklannada şans vermeteri ge-
rekiyor. "Beş kere denedım ol-
önce atlatması v e •Çocuğum için
ne yapabilirim?" aşamasına gel-
mesını sağladığını hem de bu ço-
cuklann da eğıtilebileceğini ka-
nıtladığını belirtiyor. Yaşin. üze-
nne basa basa vurguluyor: "Bu
çocuklar, yaşıtlanndan daha ya-
vaş, daha güç öğrenj'yorlar ama
öğreniyorlar. Becerileri geliştirit-
diği zaman da tüketici olntaktan
çıkıp üretici olabiliyoriarf
\'aşın. son söz olarak anne-ba-
balara seslenıyor "Lütfen yal-
nızca 'bize okul açın' demeyin.
'Ne yapacağım ben'
1
' yerine 'Ne
yapabılinm?" dijesonın."
enn be kardeşim, verin de
kurtulun. 'KuDanmadıgınjzOrganla-
nnızı Verin' kampanyamız büyük il-
gi gördü. Vatandaşlanmız öyle or-
ganlannı vermek için başvurdu ki şa-
şınp kaldık. Telefonlanmız kilitlen-
di, fakslanmız çalışmaz oldu. Meğer
halkımız ne dertlıymiş de kimsecik-
lerin haberi yokmuş. Bu arada biz de
büyük bir sorumluluk yüklendiğimı-
zi fark ettik. Öyle ya, bu kadar çok or-
ganı ne yapacaktık? Bu konuda yap-
tığımız araştırmalar sonucunda bir
'organ bankası'kurulmasının gerek-
lı olduğu karanna vardık. Şimdi sızi
vatandaşlanmızdan aldığımız başvu-
ru örneklenyle karşı karşıya bırakı-
>oruz.
Gözterfmj Isteyene veriyopum...
MESELA DEDİK ERDALATABEK
Kullanmadığınız organlan versenize...
'ayın ılgılilere hitabımdır.
Kampanyanızı büyük bir ilgiyle kar-
şılıyorum. Benim şikayetim gözle-
rimdendir. Bugüne kadar hayatımda
iyi bir şey görmüş değılim. Hep ke-
der ve elem veren manzaralan gör-
mekten bıktım usandım. Üzüntülü
yüzler. ağlamaklı suratlar. hep ekşi
limon yemiş gibi bakan insanlar. Ara
sıra güzel şeyler de görmüyor deği-
lim ama onlar da inanın kı bana acı
vermekten geri kalmıyor. Yolda gü-
zel bir bayan görüyor ve kendime di-
yorum ki "Hadi bak, uzun etme. işte
güzel bir bayan. Şuna bak da gözlerin
bayram etsin." Ama sonra düşünüyo-
rum ki böyle ciğere bakan aç kedi gi-
bi bakınıp durmanın ne faydası var?
Hatta eskısinden daha kötü oluyor.
Şimdi bu güzel bayan kimbilir kimin
sevgilisidir kı onun yanına gidiyor-
fın kısasını edeyim de sızin başınızı
şışırmeyeyım. gözlenmı vermek ıstı-
yorum. tkı adet kahv erengi gözümü
helalinden veriyorum. Zavaîlıcıklar
benim gözlerim olma bahtsızlığına
uğrayıpbirşeygöremediler. Belki bir
hayır sahibi çıkar da bundan sonra
onlara güzel şeyler gösterir. Saygı ve
hürmetlerimle ellerinizi öperim muh-
terem abim.
Kulak abyor musunuz
efendm?.
kulaklarla ne kadar rahata kavuşur
değıl mı? Karısı konuşur. o da bel bel
bakar. Hiçbırşev işitmediği ıçın kav-
ga da çıkmaz. Ama böyle kapı duvar
olmuş kulaklar hanımefendiler için
de kurruluş olmaz mı? Kocasının, sı-
rasında -af buyurun- sarf ettığı galiz
küfurleri duymamak ona pek iyi gel-
mez mi° Bu arada çocuklann gürül-
tüsünü duymamak da ek hizmet sa-
yılır Küfurden hoşlanmayanlar bu
kulaklan takıp maçlara gıdince çok
dur. Başını onun omuzuna ne güzel
koyup belkim de 'Bandıra bandıra
ye beni' şarkısını söylüyordur. Ben de
kendime "Ah ulan ah, sen böyle olu-
cak adam mıyduı?"diye kahrediyo-
rum. Sonra da düşünüyonım sayın
abım. 'tam böyle olucakadam'mışım
gibi geliyor. Bunalıma girdım senin
annıcan. Güzel bir gazino görüyo-
rum, içersi tıklım tıklımdır şimdi.
Ben kapısın- dan bile bakamazsam
görmenin faydası ne? Y'anı uzun la-
M,uhterem ilgililer, eğer ku-
lak alıyorsanız bendeniz bir çift ku-
lak bağışlamak istiyorum. Zira efen-
dim. artık benim ışime yaramıyorlar.
çünkü duyma hassalannı kaybetmiş
vaziyetteler. Bendeniz duvar gibi sa-
ğınm efendim. Takdiredersiniz ki bu
zamanda böyle bir çift kulak çok işe
yaradığı için makbul sayıhr. Mesela
muhterem efendim, kanlannın dırdı-
nndan bıkıp usanmış beyler böyle
rahat etmezler mi? Sonra efendim.
böyle bir çift kulak. sırasında devlet
büyüklerimıze bile ne istifadeler sağ-
lar değil mi? Söz temsili. sık sık va-
tandaşla temas etmenız gerekınce bu
kulaklan takarsınız, rahata kavuşur-
sunuz. Vatandaş karnının doymadıgı-
nı söyler, iş ister. ne bileyim para is-
ter, hastaneve yatması gereken hasta-
sı vardır. odun kömüralamamıştır ve-
saire. Bunlarlabirdevletbüyüğümü-
zün işgal edilmesı münasip olur mu?
İşte benim duvar gibi sağır kulakla-
nm pek çok işe yarar kanaatindeyim.
Bu kulaklan istiyorsanız size adresı-
mi veriyorum. Efendim bendeniz bir
kuruluşun halkla ılişkiler görevlisı-
yım Hürmetler edenm efendim.
Az kuflanrtmif karaciğer
istiyorum...
ek sayın ilgililer. Bana şöyle
temiz durumda çıkma bir karaciğer
lazım. Benimki biraz teklemeye baş-
ladı da acaba yedeğini bulabilir mi-
yiz diyorum. Şimdi hemen aklınıza
gelirde "Buvatandaşınkaraciğerine
neoldu"diye sorabılirsinız. Yani bit-
tabi aklınıza malum şu rakı meselesi
gelir. Hay aklınızla bın yaşayın, ay-
nen öyle abilerim. Ama hep rakı de-
ğıl, boş zamanlarda da bıra. Malum
her zaman rakı içılmıyor. anason me-
selesi var, ağız biraz kokuyor, o za-
man bira takviyesi yapılıyor. Benim
içkiye düşkünlüğüm yoktur. Yoktur
fakat yüzüm yumuşaktır. arkadaşla-
ra mukavemetım yoktur. Yani onlar
öğlende saatlenne baktıklan zaman
ben bir tuhaf oluyorum. Içimden bir
ses "Burda durma, burda durma, gh
başla, gh başla"diyor.
Sıze acayip gelir abilerim, ama ay-
nen böyle. Ses duyuyorum. Ses duy-
dum mu benim de işim bitıyor. Artık
duramıyorum, dursam da faydası
yok. Hadi bakalım mis gibi kadehin
başına. Siz de kullanır mısınız acaba?
Vallaha hayata böyle olgun baktığı-
nıza göre?
Hürmetsizlık etmiş olmayalım
ama sız de bizdensınızabicim. Rica-
derim muhterem abım. Acıl bir kara-
ciğer bulursanız bu sadık kardeşini-
zi sevindirirsiniz. Oh. mübarek mis
gibi kokuyor. Sizi de beklerim değer-
li abim.