Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 ARALIK 1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
1994'TE TIYATRO DtKMEN GÜRÜN UÇARER
Sorunlarla dolu bir tiyatro yılıGeçenşu bır yılda neler oldu9
Neler yaşandı, yaşanıyor9
Yağ-
mur dualanna çıkılıyor rüzgar
duasına çıkılmalı mı, çıkılmama-
lı mı tartışılıyor, yönetımdekıle-
nn bır kısmı şenata ınandıklan-
nı açık açık söyluyorlar çember
sakallılar-kara çarşaflılar Ata-
türk'u boy hedeflen ılan edıyor-
lar, Sıvas'tagozudonmüşbırgu-
ruh 37 pınl pınl sanatçıyı çıra gı-
bı yakıyor Aziz Nesin hakkında
suç duyurusu tamtamlan çalını-
yor
Insanlar kaçınlıyor, ınsanlar
kurşunlanıyor, ınsanlar boğazla-
nıyor Insanlar kızgın, öfkelı
yılgın, bezgın Insanlar şaşkın
Hoşgöru, sevgı, saygı sozcukle-
n sankı anlamlannı yıtırmek
üzere
Işte, "yılııı değeriendirmesi"
dendığmde Tiyatro \asasi ndan,
özel öyatrolara devlet desteğın-
den, salon sorunundan, oyunlar-
dan once bunlar geldı aklıma
Özti tiyıtrotara devlet
jetteğl
Ozel tıyatrolara devlet deste-
ğıne gelınce, her >ıl olduğu gıbı
bu yıl da tıyatrolara venlen mad-
dı destek berabennde çeşıtlı tar-
tışmalar getırdı Tiyatro yasası
çıkmadığı ve destek konusunda
daha somut olçutler saptanmadı-
ğı surece de sorunlann sonu gel-
meyecek gıbı Konunun çok
farİclı bır çalışma gerektırdığı
açık Zaten çok yetersız olan des-
teğın pek çok topluluk arasında
boluşturulmesı belkı de yenıden
gözden geçınlmesı gereken bır
yaklaşımdır Projelerde sanatsal
olçutler nelerdır
0
Sunulan pro-
jeler ızlenmekte ve seçımlenn
sonuçlan üzennde durulmakta
mıdır
9
Tıyatrolann değerlendı-
nlmesınde temel ahnan noktalar
hangılendır' Artık 1995 yılında
devlet desteğı bellı bır temele
oturtulmalıdır
tiyatrolar
1994 yılında odeneklı tıyatro-
lanmız çeşıtlı yonetsel sorunlar-
la karşı karşıya geldı Devlet Tı-
yatrolan ne yazık kı "Genel mu-
dur kim" sorusuna vanıt aradı
durdu Bır sanat kurumunun bu
denlı hırpalanmasına neden olan
olayın gelışım çızgısını burada
yınelemek gereksız Olayın baş-
langıç noktası dönemın Kultur
Bakanı Fikn Sağlar'ın Genel
Mudur Bozkurt Kuruç'u 1992 de
gorevden alması sırasında ışle-
nen hukuksal hataydı Daha son-
ra ıse Genel Mudur Yücel Erten
ıle Sağlar arasıda belıren surtuş-
me sonucunda Erten seçımlere
gıdılmesı koşuluyla 2 2 1994 ta-
nhınde ıstıfasını verecek \ e esas
sorun "eğUim yoklamasT olarak
adlandırılan seçımlerden sonra
ortaya çıkacaktı
Tamer Levent ın salt sanatçı-
lann değıl, tum çalışanlann ka-
tılımıyla yapılan seçımlen ka-
zandığı gun Bozkurt Kuruç da
Danıştay karanyla gorevıne lade
edılıyordu
1
İşte o gunden bu ya-
na Devlet Tıyatrolan Genel Mu-
durluğu koltuğuna kâh Tamer
Levent oturmakta, kâh Bozkurt
Kuruç Kısacasıtambırvonetım
karmaşası yaşanmakta Oylego-
runuyor kı bır sure daha "Kuruç
mu, Levent mi" sorusu gundem-
den ınmeyerek kurumu yıprat-
maya dev am edecek Herhalde
yent yılda bu sorunun çozulme-
sı yolunda Kültur Bakanı Timur-
çin Savaş'ın bellı gınşımlen ola-
caktır, olmalıdır da
Getınlecek ıvedı ve sağlıklı bır
çozumun otesınde yapılması ge-
reken, kuşkusuz FikriSağlar do-
mure
nemınde başlatılan Tiyatro Ya-
sası çalışmalannın yenıden ele
ahnması ve bır an once sonuç-
landınlması yolunda cıddı adım-
lar atmaktır Bırkaç ay once Ba-
kırkoy Beledıye TıyatrolarTnda
yaşanan olaylar da yıne Tiyatro
Yasasfnın yokluğu ıle doğru
orantılıdır
Bılmdığı gıbı, BBT'de salt Ze-
liha Berksoy'u gorevden almak
ıçın bır yonetmehkler komedya-
sı yaşanmış, on beş gunde uç yo-
netmelık çıkartılarak tiyatro sa-
natınm cıddıyetı, odeneklı tıyat
rolann asal ışlevının bılıncınde
olduklan kuşkulu polıtıkacılar
ve onlan destekleyenler tarafın-
dan baltalanmış ve sonuçta ku-
rum felç olmuştur
Tıyatromuz genelınde en kü-
çük bır yıpranmayı kaldırama-
yacak denlı hassas bır dongu
ıçmde
Ulke olarak kntık bır donem-
den geçıyoruz Sanat, dunyanın
hemen her yennde boylesı kntık
donemlerde topluma onculuk et-
mış ve sanat polıtıkasıyla sıya-
set, ıç ıçe ama karşıt guçler ola-
rak yaşamıştır
Sanatın ışlevını belırlerken
Roman Rolland ozetle büyuk
aksıyonlardan, vurucu ntmler-
den oda muzığı yenne senfonı
lerden soz eder Boylesı tıyatro-
lar, boylesı yapıtlar renksız yak
laşımlara alternatıf oluşturatak
ve toplum dınamığını belırleye-
cektır 1960'lara, 1970 lerebak-
tığımızda bu özellıklen taşıyan
topluluklann tiyatro yaşamımız
vonlendırdığını görüyoruz
Bu topluluklann toplum uze-
nndekı etkılen tartışma götur-
mez Aşıladıkları heyecan ve
toplumdakı etkı-tepkı bağını
guçlendıren çalışmalar yadsına
maz Acababugünun tıyatro>a
çok açık olan gençlen de bızım
kuşağın yaşadığı o heyecanı bır
bıçımde yaşama fırsatına sahıp
olurlarsa bov lesı bır ortamda bu
etkıleşımı daha mı kolay yakala-
yacaklardır
9
Anadolu'da çok giizel şeyter
yışamyer
Yılın değerlendırmesını her
şeye karşın ınsanı tıyatro adına
heyecanlandıran, bır bağlamda
da yukarda sozunu ettığım ıletı
şımı bır başka çızgıde guçlendı-
ren olaylardan soz ederek kapat
mak geleceğe umutla bakmak
ıçın gereklı sanınm Sanatçılar
ve sanata gonul veren bızler bo>
le bır umudu hak edıyoruz
Anadolu'da Devlet Tıyatrola
n nda çok guzel şeyler yaşanı
yor
Dıyarbakır ve Trabzon Dev let
Tıyatrolan Shakespeare vorum
lanyla salonlan dolduruyorlar
Oyunlan l kez - 3 kez - 5 kez ız-
leven bır seyırcıyle ıç ıçeler An-
talya'da her göstennın sonunda
seyırcı sahneyı fırlattığı çıçek-
lerle dolduru>or ve dınamık pı-
nl pınl bır ekıpbuılgıyı vıtırme-
mek ıstercesıne gece gunduz
demeden çalışıyor Bursa Ada-
na Izmır'denhoşsesleryukselı-
yor tstanbul'da farklı mekânlar-
da kuçuk tı>atrolar yenı bır şey-
ler uretme uğraşı ıçındeler
TUYAP Kıtap Fuan bu yılını
tı>atroya ayınyor ve fuar kapsa-
mında duzenlenen paneller
gençlerden olaganüstu ılgı goru-
yor Ekonomık zorluklarla çıkan
'Tîyatro' dergısı, dırenmesının
karşılığını beşıncı yılını kutlaya-
rak alıyor Uluslararası lstanbul
Tiyatro Festıvalı genç seyırcısıy-
le var oluyor dolu salonlara oy-
nuyor Ve butun bunlan duşune-
rek 1995'e daha az karamsar
bakmak ıstıyorum
kkepT
İSLAMve
MODERNSİYASET
F EtBTSE - B. TOFRAK
8 A. ARJAMOHD
Ş. ÖZDBlfiR
f*ft *• ***•
m.Taast
Y KOÇ
K.KAL
H. tarm
9 JAHAOTOUR
D TIIJÇ - K. 8ÖHMBZ
GÖZ'94
OÇAYUKOacl
75 000 Tl
Ve bu arada, sanatın ıçıne
tukuruluyor, balenın belden
aşağı bır sanat olduğu
tanımlaması dunya bale
tanhıne geçecek bır vecıze
olarak sanat
yaşamımızdakı yerını
alıyor, Devlet Opera ve
Balesı'nın odeneğı
kesıntıye uğruyor bu sanat
dallannın islam
geleneğınde yerı olmadığı
yıne Meclıs kursusunden
haykınlıyor, bır başka
mılletvekılı sanatçılara
"dılencı" demek cesaretını
kendısınde bulabılıyor,
Zelıha Berksoy gerekçesız
olarak Bakırkoy Beledıye
Tıyatroları'ndan
uzaklaştırıhyor, Aydın Gun
gıbı bır sanatçı bugune
dek başarıyla yuruttuğu
gorevını baskılar nedenıyle
bırakıyor Çelık Gulersoy
tarafından ığne oyası gıbı
ışlenmış bırer sanat esen
olan guzellıkler el
değıştırmeye hazırtanıyor
(bu olayın baş sorumlulan
acaba ne duşunuyordur
şımdı1
) Zeliha Berksov Aydın Gun
Altyapı ve salon sorunlan ozel
tıyatrolara devlet desteğı, Tiyatro
Yasası konularında bır arpa boyu yol
alınmadı geçen yıldan bu yana
Koskoca lstanbul kentının tek doğru
durust teknık donanımına sahıp salonu
olan AKM bır yıldır "ıhale komedyası"
nedenıyle kapalı Neden" sorusuna
tatmın edıcı bır yanıt almak olanaksız
Bakanlıklar bırbırlerıne atıyorlar topu
Devlet Opera ve Balesı'nın Devlet
Tıyatrolarf nın ve de uluslararası muzık
ve tiyatro festıvallerının bu salondan bır
yıl suresınce yararlanamamaları bır
fıyaskodur
Devletın kultur ve sanata verdığı
onemın ışaretlerınden bındır Umarız
tum sanat kurumları ıçın hayatı onemı
olan bu bınanın 1995 Şubatı'nda
açılacağı soylenttlen gerçekleşır Bır
yılan hıkayesıne donen "tiyatro
salonsuz kentler" sorununa ıse bır
daha, bır daha, bır daha değınmek
artık abesle ıştıgal sayılır
1
Bozkurt Kuruç
Ve ne denlı acıdır kı 2000'lı yıllara gelırken
ulkemızde ınsanlar "Sanata Evet"
demek gereğını duyuyor
20 yuzyılda "Sanata Evef'kampanyasının
başlatılması ılgınç
Hangı çağdaş ulkede boyle bır kampanya vardır"?
Ama sanatın yıllardır devlet polıtıkası
olarak gozardı edıldığı bır ortamda,
başka seçenek olmadığını bu kampanyayı
başlatarak vurguladı
Devlet Tıyatroları Genel Muduru
Tamer Levent (Şu gunlerde bılmdığı gıbı
Genel Mudur Bozkurt Kuruç
1
)
Şehır Tıyatrolan da çalkantılı
bır nobet değışım donemı
yaşadı 1994'te Genel Sanat
Yonetmenı Gencay Gurun
gorevınden bır soruşturma
nedenıyle alınarak Erol
Keskın gıbı adı uzennde
spekulasyon yapılamayacak
bır sanatçı bu pozısyona
vekâleten atandı "Neden
soruşturma" gıbı bır soru
doğrusu zıhınlerı fazla
meşguletmedı Yenı
yonetımın Gencay Gurun'u
bır şekılde gorevden
uzaklaştıracagı zaten
beklenıyordu
Soruşturmanın sonuçlan ıse
kuşkusuz yıl ıçınde alınacak
Ama ne var kı olay
bırdenbıre çırkın bır kavgaya
donuştu Basında boy boy
yazılar, suçlamalar çıktı
Gurun'un yanlışlarıyla -
doğrulanyla Şehır
Tıyatrolan na olumlu
katkılannı bır kalemde sılıp
atmak yanlıştı haksızlıktı
Aynı şekılde, kendını pek
çok alanda ıspatlamış
sanatçılardan oluşan yenı
yonetımı de şu veya bu
şekılde suçlayarak
kutuplaşmalara neden
olmak ne denlı sağlıklıydı'?
Kaldı kı Erol Keskın ve
arkadaşlan tiyatro sanatına
sıcak bakmadığı açık bır
beledıyeye bağlı olarak
çalışmalanna karşın dıkkat
çekıcı "odunsuz' bır
repertuvar sergılemekteler Gencav Gurün Erol Keskin
B u y ı l b a ş ı n d a s e v d ı k l e r ı n ı z e Q e n k L I b ı r s u r p r ı z y a p ı n *
Yenı yılın ılk adımlarını duyduğumuz şu gunlerde, DİNOZOP un düşsel dunyasına bır uğrayın •
»'' v-ı V Doğaya dokunmadan hazırlanmış yılbaşı ağaçları,
Unıcef koşesı Kutlama, mesaj kartları.mektup setlerı, ajandalar,
Bebelere, babalara,"aydınlığa umut" kıtaplar, oyunlar,
"Rengahenk" bınlerce maskot, peluş ve ahşap armağanlar,
Hobby'ler, puzzle'lar, masa oyunları b i r y e r l e r d e s a k l ı !
KIIAf VÇ OTUNCAK EV •
¥
Moda Cad Sarraf Alı Sok No 11
Kadıköy-lstanbul (216) 346 14 08 YILBAŞ1NA KADAR 1IEPSİ ÖZEL FİYATLARLA...!
ENGLISH CENTRE
Ö6RENCİLERE Gungoren deaıleyanında
kalabılecek pansıyoner 2 bayan oğrencı TeJ: 5627085
• Genel Ingılızce Kurslan
• FCE Hazırlık Kurslan
• TOEFL Hazırlık Kursları
• IELTS Hazırlık Kurslan
• Yogun programlar
• Normal programlar
Njaz'a MJtatak ho¥WH>*ı yeri yria'
Ş C f p ,
ttmiyKtfi Ur wtaMb Ba§oz n n .
kilgi ve Rezervasyon için
0(212) 251 88 97
TURYAP
EMLAK BİLGIBANKASI
Tlf (242) 248 49 9S 242 48 12
Fax (242)242 37 33
ANTALYA
ODAK NOKTASI
AHMET CEMAL
Düşünce Eylemi Deyince...
Insanı duşunen hayvan saymak belkı de duşunme ey-
lemıne değgın en buyuk yanlışlık kaynaklarından bındır
Bunun nedenı, soz konusu "sayma" eylemının kolaylıkla
bır varsayıma donuşebılmesı, boylece ınsanın yalnızca ın-
san olmasının duşunmesı ıçın de yeterlı olduğu sonucu-
na vanlmasıdır Oysa gerçekten de ınsanı ınsan kılan te-
mel ozellıklerden olan duşunme eylemi, dığer butun ey-
lemler gıbı, ancak eylendığınde gerçekleşebılecek bır
edımdır Örneğın Pavese'nın "Dunyayı bılebılmek ıçın,
onu tasanmlayabılmek gerekır" yoluridakı sozu, ya da Pla-
ton'un şaşkınlık duymayı her turlu felsefenın başlangıcı
sayması, tek başına duşunme yetısının varlığınıngerçek-
leşmış bır duşunme eylemryle eşanlamlı sayılamayacağı-
nın tanıtlarıdır Başlangıcından gunumuze ınsanlığın tan-
hı, duşuncenın tarıhı olduğu kadar, ınsanoğlunun dunya-
yı tasanmlayabılme bağlamında sergılemış olduğu yeter-
sızlıklenn de tanhıdır Gunumuzde ıse aynı ınsanoğlu, bı-
lım ve teknık alanında ancak "dızgınlennden boşanmış"
dıye nıtelendınlebılecek bır hızlı gelışme karşısında, geç-
mışte butun zamanlarda yaptığından çok daha fazla ve çok
daha yoğun bır duzlemde duşunmek eylemlennın hesa-
btnı vermek, dunyayı tasarımlamakta herhangı bır yanılgı-
ya duşmemek ıçın geçmışte olduğundan çok daha genış
olçude ozen gostermek zorundadır Bır zamanlar bu tur
yanılgılardan oturu ancak doğal ılerleme surecınde durak-
lamalar yaşamak gıbı -oldurucu sayılamayacak- bır sakın-
cayla karşılaşan ınsan, bugun aynı yanılgılardan oturu m-
sanlan canavartaştırma tehlıkesıyle burun burunadır
Yirmıncı yuzyılın en onemlı sıyaset felsefecılennden olan
ve geçen gunlerde Iletışım Yayınlan arasında "Insanlık Du-
rvmu" adlı eserı yayımlanan Hannah Arendt (1906-1975),
duşunme eylemının gunumuzdekı konumu uzerıne anılan
kıtabının onsozunde şoyle dıyor " bana oyle gelıyor kı
duşunmeme halı ( ) zamanımızın en barız özellıklen ara-
sındadır O nedenle onerdığım şey aslında çok basıttır
Hıçbır şey, yaptıklanmızı duşunmekten daha onemlı de-
ğıldır" Duşunmeme halının, bılımsel ve teknık alanda bun-
ca gelışmeye kucak açmış bır zaman parçasının en belır-
gın ozelltğı olması aslında bır çelışkı gıbı gozukmektedır
Gelgelelım aynı gelışmelerın ınsanoğlunu gorunuşte gıde-
rek daha buyuyen alanları ve sorunlan duşunme yukum-
luluğunden kurtardığı (') goz onundetutulduğunda anılan
çelışkının aslında bır gerçeğın yansıması olduğunun ayır-
dına varabılmek guç değıldır Yuzyılımızın sonlarına doğ-
ru ılerlemış toplumlarda, yaşamını surdurebılmek ıçın har-
camak zorunda olduğu emek gıttıkçe azalan ınsanoğlu, ar-
tacak zamanını duşunme eylemıne ayırabılecek ya da doğ-
rudan "zaman" uzennde duşunebılecek konumda değıl-
dır Hannah Arendt, anılan eserınde bu konuyu şoyle açık-
lıyor "Çalışanlar toplumu emeğın zıncıriennden kurtul-
mak uzere olan bır toplumdur ve artık bu toplum, bu oz-
guriuğun uğruna kazanıldtğı dığer butun yuksek ve anlam-
lı etkınhklerden bıhaberdır Emeksız, yanı genye yapacak
hıçbır şeyı kalmamış bır çalışanlar toplumu manzarası ıle
karşı karşıyayız Elbette hıçbır şey bundan daha kotu ola-
maz "
Her alandakı ılerlemeyı butunuyle bılımın ve teknığın on-
culuğune bırakan boylece ethık yargılara varma eylemını
gıttıkçe daha az gereksınen/gereksındığıne ınanan bır ın-
sanlık, sonuçta en temel hesaplaşmaları "başkalarına" ya
da "alanın otontelenne" bırakmış, duşunce tembelı bır kıt-
leye donuşur Boyle bır krtle yapısı ıçensınde "sıradanlık",
zararsız bır konum olmaktan çıkıp sonuçta bılınç felcıne,
yol açan bır vırus nıtelığını kazanır Bu vırusu etkısız kıla-
bılecek tek aşı olan duşunme eylemi ıse çoğu kez alınma-
sında geç kalınmış bır eylem olmaktan oteye gıdemez
Hannah Arendt'ın "Hıçbır şey yaptıklanmızı duşun-
mekten daha onemlı değıldır" sozu, duşunmeyı her za-
mankınden çok gereksınmesıne karşın, genelde bunun
bılıncınde olmayan, gorunmez, ama yıkılabılmesı de nere-
deyse olanaksız parmaklıkların arkasındayken varsaydı-
ğı bır ozgurluğun tadını çıkarmaya bakan bır ınsanlığın du-
rumuna atıfta bulunmaktadır Yenıden şaşırmaya başlamak
ya da Brecht'ın tiyatro sanatçılanna yaptığı bır onerının
kapsamını genışleterek "her gorduğüne, onu ılk kez gö-
ruyormuş gıbı bakmasını" yenıden oğrenmek, yetışkınle-
rın değıl ama artık kuçucuk çocukların vahşıce olduruluş-
lennı televızyon ekranîarından ızlerken bır yandan da ışık-
lı Noellen ve yılbaşılannı kutlama hazırlıklarını yapabılen bır
ınsanlığı yenıden ınsan kılabılmenın belkı de son ça-
relendır
Erden Bilgen'in, başarılı Almanya
konserleri
• Kültûr Senisi - Trompet sanatçısı Erden Bılgen, aldığı bır
davet uzenne gıttıgı Almanya nın Stuttgart Bonn Frankfurt,
Heıdelberg, Hamburg Hannover Koln ve Dusseldorf
kentlenndekonserlerverdı Bılgen konserlenndeVıvaldıve
Telemann ınyapıtlannıseslendırdı Alman gazetelen
sanatçıya genış yerayırdı Bılgen den sanat sa>falanndaovgu
ıle soz eden gazeteler,' Olağanustu bır >etenek" yorumunu
yaptılar
Kültüp Bakanı'na tazminat davası
• A>KARA(AA)-Eskı Devlet Tıvatrolan Genel Muduru
Bozkurt Kuruç un, Devlet Tıyatrolan Genel Müdurluğu
gorevınden alınmasına ılışkın Danıştay ve Idare
Mahkemesı neaçtığıda\alarda."yurutmenındurdurulması'
konusunda venlen kararlan uygulamadığı gerekcesıvle Kultur
Bakanı Tımurçın Sav aş hakkında açtığı 100 mılyon lırahk
tazminat davasma dun başlandı Ankara2h AslıyeHukuk
Mahkemesı nde başla>an duruşmaya, taraf avukatlan katıldı
Duruşmada davacı avukatı dava dılekçesını tekrarettıklennı
behrterek 'Dava ıleılgılı delıllenmızı de ıbrazedıvoruz" dedı
Davalı avukatı ıse dava dılekçesıne karşı cevap dıiekçesını
mahkemeye sundu Mahkeme başkanı, dos>ada eksık
bulunan belgelenn tamamlanması ve davalı Kültur Bakanı
Tımurçın Savaş'ın sosyo-ekonomık durumunun araştınlması
ıçın duruşmayı başka bır gune bıraktı
Yeni yıl şergîsi
• Kültur Servisi - Movenpıck Sanat Galensı'nde Guler
Haşımoğlu Ayşe Ozel, Bengısu Yıldınm'ın resımlen, Şermın
Guner'ın ıse heykellen ıle katıldığı bır 'yenı yıl sergısf
duzenlenıyor Sanatçılardan Guler Haşımoğlu resımlennde
Osmanlı mınyaturlennın anlatım ozellıklennı ozümseyerek
yorumluyor Naıf ressamlar arasında sayılan Bengısu
Yıldınm ın ınce bır ışlemecıhk ve saf duygular yansıtan son
resımlen sergıde yer alıyor Ayşe Ozel, bu yaz Londra'da açtığı
kışısel sergıden sonra ılk kez Istanbullu sanatseverlerle
buluşuyor Heykel sanatçısı Şermın Guner ıse sergıde sevgıyı
konu alaneserlennı sunuyor Bust, figuratıf çalışmalar gıbı
heykel sanatının değışık alanlannda yapıtlar veren Guner,
ınsanı merkez alan çalışmalar yapıyor