09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 KASIM 1994 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Koç Dünya licaret Odası Başkanı • FAJRİS(AA) - Uluslararası •iş düryasının en yüksek kururıu olan Dünya Ticaret Odası <ICC) Konseyi, bugûn Paris'te yaptığı toplantıda. teşkılatın Başkan Yardımcısı olan Itahmi Koç'u oybiriiği ile başkanlıga seçti. Rahmı Koç'un başkanlık dönemi 1 Ocak 1995tarihinde başlayacak ve iki yıl sûrecek. ICC. 1 30 ülkenin odalar ve borsalar bırligi kanalıyla veya doğrudan doğruya üye oldufu; Avrupa, Kuzey ve Güney Amerika, Asya, Afrika kıtalan ile Ortadoğu ve Pasifık bölgelerinde temsilcilikleri olan, "Dünya ficaret ve sanayi âleminin en yüksek organizasyonu" olarak tanıtılıyor. Asil Nadir uımıthı bekleyişte • LEFKOŞA (Cumhuriyet) -tngıltere'nın agırlıklı gazetelerinden The Independent'in, Ağır Dolandıncılık Bürosu'nu suçlayan ve Asil Nadir'le ilgilı davanın düşmesı ihtimalinden söz eden haberi, Kuzey Kıbns'ta geniş yankılara yol açtı. Yaklaşık ikı yıldan ben Lefkoşa'daki "Nadir Şirketler Grubu" binasında çalışan ve daha çok yabancı ziyaretçilerle vakit geçiren Kıbnslı Türk işadamı Asil Nadir'in yakın çevresi, Independent gazetesindeki haberden sonra "zafer havası" estirmeye başladı. Bazı kişiler, Asil Nadir'in "Bir Türk dünyaya bedeldir" şeklindeki geçmiş sözlenni anımsatarak, Asil Nadir'in de tek başına lngilizlere meydan okuduğunu ileri sürüyorlar. Enflasyon M ANKARA (AA) - Devlet Bakanı Aykon Dogan, 5 Nisan Kararlan'ndabelirtılen yapısal önlemlerin uygulamaya konulmasındaki gecikmenin enflasyonist bekleyişlerin sürmesine neden olduğunu bildirdi. Dogan. yaptıgı yazıh açıklamada, 5 Nisan Kararlan'nın nihai amacının enflasyonu aşağıya çekmek ve ekonomiyi sürdürülebilir büyüme ortamına kavuşturmak olduğunu vurguldı. Süper bilgisayar • TOKYO (AA) - Japonya'da NEC fırması, bir saniyede bir trilyon işlem yapabilen *"süper bilgisayar" imal ettiğinı bildirdi. Dünyanın en hızlı bilgisayan olduğu bildiren yeni bilgisayar. yeni SX-4 serisi bilgisayann en son şekli ve süratini maksimum 1.024 teraflopsa çıkarmak için 512 mikro jşlemci kullanılacak. "Süper • Bilgisayar'da. bir insanın ara , vermeksizin 31 bin yılda ^sap etmesi gereken problemler bir saniyede yapılabilecek. Bu bilgisayar, ancak kiralanabilecek. Süper -bilgisayar aralık 1995'ten itibaren bir aylıgına 6 milyon dolara kiraya verilecek.. TÜPk-Alman İşbirfiği Konseyi • Ekonomi Servisi - Türk- Alman Işbirligi Konseyi ikinci toplantısı, 10-11 Kasım 1994 tarihlerinde Istanbul'da yapılıyor. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nden (TOBB) yapılan açıklamaya göre, Svvissotel'de yapılacak ve iki gün sürecek toplantıda, "Türk-Alman ekonomik işbirliği, üçüncü ülkelerde yatınm olanaklan ve Türkiye'de özelleştirme" onulannın ele ahnacagı iki ayn panel düzenlenecek. Toplantının ilk gününde, Türk-Alman ekonomik ve ticari işbirliği ile üçüncü ülkelerde yatınm olanaklan tartışılacak. Cumhurbaşkanı'na göre yatınmlara gidecek kaynaklan yedikleri için elden çıkanlmalılar Demirel KTPlerifilebenzettiEkonomi Servisi- tTO'nun 1993 yılı Başanlı thracatçılan ve Vergi Mükellefleri Ödül Töre- nı'nde konuşan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel,KÎT'leri. Nas- rettin Hoca'nın her şeyi yiyip bi- tiren fıllerine benzeterek, devletin elindeki işletmeleri bir an önce el- den çıkarması gerektiğini belirtti. Demirel, "Devlet en kısa sürede ticari yaşamdan çekilmelidir. Kamu, yatınm parasını yiyorsa özelleştirme kaçınılmaz" dedi. Cumhurbaşkanı Demirel, işa- damlanna da seslenerek, "Geie- cek >ıl daha çok \ergi istiyorum, daha çok ihracat, daha çok yad- run, daha çok üretim. çevreye da- ha çokdikkat istiyorum'' dedi. Enflasyonun yüzde 5'lere in- mesi, kamu kesimindeki borçlan- manın GSMH'nin yüzde 2.5'lan- na çekilmesi, büyüme hızının Ödül töreninde özelleştirme tartışması Demirel: ÖzefleştJrme kaçuubnaz Dönen: KİT'ler kârda yüzde 5 dolayında seyretmesi, eğitime aynlan payın yüzde 4'ler- den, yüzde 8-10 a çıkması gerek- tiğini kaydeden Demirel. "Halk, ancak bu şablon doğrultusunda ilerlevenlere vönetme hakkı vere- Şahinoğlu: Hangi KİT kârfa? eekn'r. Bu şabkm olmadan, kitiele- rin muduluğu imkansızdır'' diye konuştu. Personel 19 bin azalacak, personel gideri sadece yüzde 24 artacak Kamu çabşaıuna çifte kıskaçANKARA (AA) - îşletmeci KlT'lerde çalışan toplam perso- nel sayısının 1995 yılında yüzde 3.3 oranında azalarak, 542 bin 899 olması öngörülüyor. Böylece KlT'lerde, çalışan sayısında 18 bin 841 azalma olacak. Bu yıl sonunda 561 bin 740 ol- ması öngörülen KİT personel sa- yısı da 1993 yılına göre 37 bin 504 kişi azalmış olacak. 1993 yılında KlT'lerde toplam 599 bin 244 ki- şi çalışıyordu. Kadrolu, sözleşmeli, kapsam ıçi (toplu iş sözleşmeli), kapsam dışı (toplu iş sözleşmesi dışı) ve geçici işçi olarak işletmeci KlT'lerde istihdam edilen topl, personel için 1995 yılında 2 trilyon 371 milyar lira harcama yapılacağı hesaplandı. Bu rakam, bu yılki tahmine göre yüzde 24.2 oranında bir artışı ifade ediyor. Bu yıl, KİT çaîışanlan için top- lam 168 trilyon 547 milyar lira harcama yapılacağı tahmin edili- yor. 1993 yılında ise KtT personeli için 99 trilyon 576 milyar lira har- canmıştı. 1989'danbuyana perso- nel sayısında sürekli bir azalma gözleniyor. Bu sürede en fazla azalmanın ise bu yıl sonunda ger- çekleşmesi bekleniyor. Şfil KiT'lerde calısan personel ve harcamalar Yıllar 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 (X) (X) Progmm Toplam çalışan /adet) 638.398 643.058 630.613 612.208 599.244 561.740 542.899 Toplam harcama (milyar TL) 7.885 16.168 33.151 57.486 99.576 168.547 209.372 Sanayi ve Ticaret Bakanı Meh- met Dönen. özelleştirmeyle ilgili kanunlann çıkmasını ıstedikleri- ni ancak parlamentonun iyi çalış- madığını belirterek, KlT'lerin as- lında kârda olduğunu söyledi. İTO Yönetim Kurulu Başkanı Atalay Şahınoğlu, Dönen'e yanıt olarak yaptığı açıklamada. "Kir eden KIT'lerin listesini verin, 150 milyon lira posta masrafinı da öde- yerek, 180 bin üyemize bu müjde- yibenvereceğiın" dedi. Resmi be- yanlara göre 5 Nisan kararlannın ilk altı aylık bölümünün "olum- lu" gözükmekle birlikte, gerçeği yansıtmadığını ileri süren Şahi- noğlu olumsuz gelişmelere kar- şm hükümeti, başta enflasyon ol- mak üzere, gerçekleşmesi müm- kün olmayan hedeflen ısrarla gündeme getirerek, var olan gü- ven bunalımını daha da dennleş- tirmekle suçladı. Şahınoğlu şöy- le konuştu: "Bugünün siyasi tab- losu. her zaman lehinde görüş sergilediğimiz koalisvonun, bir- birine itimatını kaybetmiş or- taklık haline dönüşmesi, ülke- nin ana sorunlarına el atılması- nı imkânsız kılmaktadır. Bu şartlar altında bir erken seçim gereği kaçınılmaz olarak karşı- mızda durmaktadır. " Hükümetin kriz politikalannın kısa vadeli uygulamalar üzerinde yoğunlaştığını vurgulayan Şahi- noglu, Türkiye'de, gerek kamu sektöründe gerek özel sektörde bütün yatınmlann durduğunu bil- dirdi. Şahinoğlu sözlerine şöyle devam etti: "Yatınmlann kesilmesi, abartılı tasarruf önlemleri sa- yesinde kamu finansman açığı mart a>ı sonunda 55 trilyon se- vivesinde doldurulmuştur." T'ye talip olmadıklannı, ancak verilirse alacaklannı söylüyorlar Alcatel: Istemem, yan cebime UYGAR EREMEKTAR Teletaş'ın en büyük ortağı Alca- tel, "T'ye talip değfliz. Ama verir- seıüz neden olmasın" dıyor. PTT'nin özelleştinlmesi konu- sunda Alcatel'in tavnnı açıklayan Julien De WDde, "Hiçbir zaman müşterilerimizin alanına girme- yiz" dedi. Teletaş'ın yönetımını yüzde 65 hısse ile elınde bulundu- ran Alcatel'in Özel Projeler \e Uluslararası Operasyonlar Genel Müdürü ve Teletaş Yönetim Ku- rulu üyesi De Wilde, yine de bır açık kapı bırakmayı ihrnal etmedi: "Ama hükümetiniz bizden hizmet isterse nasıl 'havır' deriz?". Alcatel kuşkusuz telekomüni- kasyon alanının "dev"lennden. 56 ülkede faaliyet gösteriyor. Çalış- ma sistemi de, çokuluslu şirketle- rin bilinen üretim yöntemi: Her şirket, yani her ülke bir projenin belli bölümünü üzerine alıyor. Parçalar, tasanmlar. yazılımlar ayn ayn ta- mamlandıktan sonra, konu üzerinde çalışan ülkede "birleştioliyor". Bu "yap-boz" sisteminin içinde Teletaş'ın yeri ne? Alcatel yöneticileri Türkiye'nin ko- num ve mfıhpnftislik açısmrtan önemli oldu- ğunu söylüyor. Teletaş'ı "kendi içinde başa- nü"buian yöneticiler, yaşadığı knzı bilinen formülle açıkliyor: "PTTborcunuödemedi''. Alcatel yönetimi, üreticinin bu "tek müş- teriye bağunk" politikasının yanlış olduğunu kabul ediyor. Oysa durum 1995 için farklı de- ğil. Ama PTT'nin, hala Teletaş'a sipariş lis- tesi vermemiş olması, nedense Alcatel'i hiç rahatsız etmiyor. Üstelik De Wılde, kendin- den emin, "PTT 1995 için sipariş verecektir" Belçika'daki Alcatel BeD'de çok sayıda Türk mühendisi çalışıyor. Aslında birerTeletaşçalışanı olan mühendisler, gerek araşürma eeliştirme gerekse siparişi alınmış ürünler için, aünan projenin nheBğine göre, degşen sörelerde Belçika'da vaşı>w. diyor. Bir arkadaşımız "Ya vermezse?" diye soruyor. Yanıt hâlâ şaşırtıcı: "Verecek". Alcatel gibi bir "de\in" tek pazara bağım- lı Teletaş'ta israrlı olması. ister istemez bir- çok soruyu beraberinde getiriyor. Bu nokta- da bir olay daha ortaya çıkıyor: T ü r k mühen- disler'". Çokuluslu şirket, önemli projelerinin büyük bir bölümünde Türk mühendıslennı çalıştınyor. Alcatel yönetimi olaya "bejin gö- çü" tanımıyla yaklaşılmasına karşı çıkıyor. "Biz bu inaınlan Türkiye'den kopannıyonız" diyorlar. Kâğıt üzerinde bunun bir de açıklaması var. Teletaş mühendislen, Alcatel Bell bir iş aldı- ğında, bir tür "rotasyon" sistemiyle, kısmen Belçika'da kısmen de Türkıye'de çalışıyor. TÜRKSAT'tan, santrallerimize, Fransa'nın TGV (Hızlı Tren) yatınmlanna, cep telefon- lannın GSM sistemlerine kadar her alana damgasını vuran Alcatel'in gücü su götürmü- yor. Ancak bu gücün Türkiye'de özelleştir- menin neresinden gireceğı tartışılması gere- ken bir konu. Her "tfcari oiuşum r> gibi kâr amacını güden bu çokuluslu devın stratejisi- ni belirleyecek tek şey de kuşkusuz özelleş- tirme yasası. Daha dojğnısu bu yasanın mec- listen nasıl geçeceğı. Özelleştirme Yasa Tasa- nsı için düzenlenen oturumlar sırasında mil- letvekillerimizin "maç izlemeye" gittiğini anımsarsak. Alcatel'in Türkiye'de edineceği hareket serbestisini ve doğuracağı sonuçlan tahmin etmek zor değil. Japonlar da T'ye göz dikti ANKARA (AA)-PTT' nin T'sinin özelleştinlmesi konu- sunda çalışmalar devam eder- ken, telekomünikasyon hiz- metlerine talip olabilecek ya- bancı kuruluşlarda, Türkiye'de seminer düzenlemeye başladı. Fransız telekomünikasyon kuruluşlarının, bir süre önce "Türk-Fransız Telekom Gün- leri" adı altında düzenledıkleri seminerle "nabc" yoklamala- nnın ardından. dün de Japon- ya'nın en büyük telekomüni- kasyon kuruluşu NTT, PTT ile ortak bir seminer düzenledi. NTT kuruluşunun genel mü- dür yardımcısı Satosh Hiroshe, seminerde yaptığı konuşmada, Japonya'nın en büyük teleko- münikasyon kuruluşu olan şir- ketlerinin 9 yıl önce özelleşti- rildigini hatırlatarak, "Özelleş- tirme tecriibemizden PTT'nin de yararlanmasını isteriz. Bu, bizim için bir övünç kaynagı olur"dedı. Hiroshe, "NTTola- rak PTT'nin T'sine sahip ohıp olmamak konusunda. daha sonra karar vereceğiz'' şeklin- de konuştu. NTT'niır J Japönya*Ttm ^ f r milyon telefon abonesi bulunan ve üçte ikisi özelleştirilmiş en büyük telekomünikasyon ku- ruluşu olduğunu kaydeden Hi- roshe, kuruluşun geçen yıl 56 milyar dolar ciro yaptığını ha- tırlattı. HULYA GENC Cumtluriy&t Gazetes/ Türkocağı Cad. 39/41 Cağaloğlu/İSTANBUL TEL: 512 OS O5 FAX: 514 O7 S1 Hyundai üzmedi G eçen yıl Doğubank'tan 37 ekran Hyundai marka bir televizyon aldım. Televizyonun görüntüsü birdenbire kaybolunca durumu Hyundai'nin Türkiye temsilcisi Levka Dış Ticaret'e bildirdim. Doğubank'tan aldığım televizyonun garanti belgesi onaylanmamış olmasına karşın Levka Dış Ticaret'in Satış ve Pazariama Müdürü Kemal Şensoy konuyla bizzat ilgilendi. Teknik servis tarafından incelenen televizyon bir gün içinde tamir edilip, bana teslim edildi. Levka Dış Ticaret yetkililerine gösterdikleri trtiz çalışmadan ötürü teşekkür ediyorum. Mete Çolakoğlu/İSTANBUL Büyükşehirlerde sıkıntılı yaşam Yaz aylannı su sıkıntısı ve hastalık tehdrti altında geçiren Istanbullu, ekonomik durumunun etverdiği ölçüde çözümler buldu. Çoğu zaman çeşme ve su tankerieri önünde oluşan kuyruklann sokağın bir ucundan diğer ucuna uzandığı görüldü. Bu arada içme suyu olarak pet şişe ve damacanalara yönelenlerin sayısı da bir hayli arttı. istanbullu okurumuz Ayfer Tokmanoğlu da su sıkıntısına çözümü damacana sularda bulmuş. Uzun süredir güvenerek kullandığı 3 litrelik Sırmakeş kaynak suyunun içinden yabancı madde çıkınca Ayfer Hanım ilk önce biraz şaşırmış. Daha sonra bu durumun mutlaka mantıklı bir açıklaması vardır düşüncesiyle Sırmakeş'e bildırmiş. Telefonda görüştüğü yetkili kişiler Ayfer Hanım'dan adresini alıp, "En kısa sürede suyu alıp, inceleme yapacağız" cevabını vermişler. Aradan 10 gün PTT mesai ücreti alıyor S u ve elektrik faturalan dışında PTT hizmetleri konusunda da tüketici mağdur duruma düşüyor. PTTnin uygulamalan hakkında bilgi sahibi olmayan tüketici çoğu zaman kulaktan dolma bilgilerle hareket ediyor. PTT mesai saatleri dtştnda verdiği hizmetlerden Yürürtükteki Posta Ücret Tarifesi'nin 24'üncü maddesi gereği 15 bin lira talep ediyor. Hafta içi günlerde sabah 8-8.30 arası, öğlen 12.30-13.30 arast, akşam 17.30'dan sonra ek ücret alınıyor. Yurtiçi ve yurtdışına yapılan gönderilerin, ilgili posta gişesinin çalışma saatleri dışında ve tatil günterinde bir başka gise tarafından kabul edılmesi halinde bu ek ücret PTT tarafından tahsü ediliyor. Talep edilen bu 15 bin lira karşılığında tüketicilere makbuz verilmiyor. Şadece tüketiciye teslim edilen "almdı" belgesi üzerine ek ücret alındığına dair bir kaşe basılryor. PTT geciken telefon faturalanna aylık yüzde 12 faiz uyguluyor. Önceki uygulamaya göre ilk ay için yüzde 10, 6 aya kadar yüzde 7, daha sonrası için yüzde 5 faiz alınıyordu. İki kez yatınlan telefon faturalannı geri almak için mutlaka iki faturayta birlikte PTT'ye başvurmak gerekiyor. Tetefon faturalanna itirazda ise dilekçeyte başvurulması isteniyor. Müfettişlerce incelenen faturalar, tüketicinin haklılığı halinde iade ediliyor.• geçmesine karşın üretici firmadan cevap alamayan Ayfer Hanım, firmayı bir kez daha aramış. Telefon görüşmeleri sırasında Sırmakeş finması yetkililerinden isim almayan Ayfer Hanım, firmanın konuyla yeterince ilgilenmemesi üzerine durumu bize bildirdi. Okurumuzun şikayetini üretici firmaya Ilettik. Sırmakeş firması içinde partiküller bulunan suyu incelemek üzere Ayfer Hanım'ın evinden suyu aldırdı. Kısa bir süre sonra firma tarafından yapılan açıklamada suyun içinde bulunan yabancı cisimlerin kağıt parçacıklan olduğu belirtiliyordu. Şişejerin dikkatli bir şekilde temizlendığini belirten yetkililer, "Kâğıt parçacığı kapakla birlikte kapatılmış olabilir. Ya da metal kapağın iç yüzünde bulunan kısımdan kâğıt parçacıklan dökülmüştür. Artık metal kapaklanmızı değiştirdiğimiz için böyle bir sorunla karşılaşmamız mümkün değildir" diye konuştular. Tüketicilerin metal kapaklan açmakta güçlük çektiklerini bildiren yetkililer. kullanımı daha kolay olduğu için plastik kapak tercih ettiklerini belirttiler. Çevreci kuruluşlann plastik kapağa tepki gösterdiğini açıklayan yetkililer, yeni bir çözüm geliştirene kadar bu uygulamaya devam edeceklerini bildirdiler. Üretici firmanın verdiği cevaptan tatmin olmayan Ayfer Hanım, pet şişelerin çok pahalı olduğunu dile getirerek, "İçme suyu olarak artık pet şişe kullanıyorum. Yemeklerde ve çayda ise hâlâ damacana su kullanmak zorunda kalıyorum" dedi. Ayfer Hanım'ın bu sözleri büyükşehirlerde yaşayan insanlann sıkıntılarını bir parça gözler önüne serıyor.B BENCE İZZETTİN ÖNDER Ekim Enflasyonunu Yorumlamak Ekim enflasyonu, hem tüketici hem de toptan eşya fiyatları ile resmi çevrelerin beklentilerinin üzerinde çıktı. Bu durum karşısında şaşkınlık belirtileri sergilendi ve bazı çevrelerce 5 Nisan Kararlan'nın isabet derecesinin azaldığı ileri sürüldü. Oysa bu beklentiler doğru olmadığı gibi samimi de değildi. Bugün ortaya çıkan ve şaşkınlıkla karşılaşılan sonuç, sistemin işleyiş mantığı içinde olması gerekendir Ekonomilerde, temel makro göstergelerin ufak zaman di- limleri içinde izlenmesi Batılı ülkelerde yaygın olarak uygula- nan bir yöntemdir. Bu ekonomilerde, enflasyon, işsizlik ve kapasite kullanımı gibi makro göstergeler ufak zaman dilimle- ri içinde, geçici faktörlere bağlı olarak değişime uğrayabilir ve bu değişimin yönlerine göre alınacak önlemlerle ekonomiler- de düzenleme ve düzeltmeler yapılabilir. Bu tür yaklaşımlar- da, ekonomik bozukluklar kısa dönemli ve geçici olarak görü- lür. Oysa Türkiye gibi ülkelerin içinde yaşadığı koşullar ne kısa dönemlidir ne de palyatif önlemlerle çözümlenebilecek nitelik- tedir. Doğal olarak bu yargı, bizi, aylık göstergelere bakmama tembelliğine itmemelidir Aylık dalgalanmalara bakmak ge- reklidir. Ama bunları uzun dönemli bir oluşumun halkalan ola- rak yorumlamak zorunludur. Çünkü çevresel konumda ekono- mide, sorunlar konjonktürel değil, yasaldır. Işte böyle yaklaşıl- dığında, 5 Nisan Kararlan'nı ve kararların ertesinde görülen durgunluğu da biraz daha akademisyence algılayıp yorumla- manın gerekli olduğu ortaya çıkar Türkiye 5 Nisan Kararlan'na, seçimler dolayısıyla ertelediği zamların yol açtığı, kamu açıklarındaki ani yükseliş nedeni ile gitmedi. Bu gidiş, 1987'den bu yana yavaş bir oluşumla, önce "paraprogramı"sonra da konvertibilite ilebaşlatıldı ve hızlarv dınldı. Çünkü Türkiye, 1980'lerde, döviz sorununu çözmemiş idi. Türkiye'nin bu sorunu ile Batı'nın finans-sermayesinin ara- yışlan çakışarak, Türkiye'yi 1993 sonlarına kadar taşıdı. Bu taşımanın da bir bedeli olmalıydı. ödenmesi gereken bu ağır bedel birileri tarafından ödenmeliydi. Işte 5 Nisan Kararları, bu bedelleri ödemenin iç-aktanm mekanizmalarını oluşturma ve vahim sonu erteleme kararları idi. Buna "istikrar paketi" adı takılması, bastırma-eneleme önleminin kamuoyuna pazarla- ma yöntemi gereği idi Bu ince ayınmı halk yapamaz. Ama bu ayırımı profesyonel- ler de yapamaz ise, bulundukları pozisyona göre ya aldıklan parayı hak etmiyorlar ya da fazlasıyla hak ediyorlar demektir. Eğer 5 Nisan Kararları bir iç-aktanm ve erteleme kararları ise ücretlerin dondurulacağı, özel sektör ürünleri fiyatlarının ise serbest bırakılacağı açık idi Yani bu kararlar heteredoks tip bir maliye politikası biçiminde olamazdı. Çünkü heteredoks tip politikalarda tüm göreceli fiyatlar dondurulduğunda iç-akta- rım etkin olarak gerçekleşemez. Bu nedenle bu tür politikalar yoğun dış yardımla birlikte uygulanır. Oysa bizde uygulanan politikanın iradi amacı, tam terstir- Iç-aktarım yapmak. özellikle dış yardım koşulları ağırlaştığında, iç-aktanm me- kanizmasını işletmek anlamlıdır Ne var ki bu aktarım, önce yüksek gelirliler ve lüks tüketim üzerine yük yıkmalı idi. Bu so- run, koalisyonun sosyal demokrat kanadının ilgi konusu içinde olmalı idi. Böyle olamadı, zira siyasal gücün tabanı ve niteliği bellidir. Ücretler dondurulup fiyatlar yükselirken, aktarım ya- pan fedaıler belirlenmiş oldu. Şu halde eğer 5 Nisan Kararları bir tür bastırma yolu ile kaynak aktarımını amaçlıyor idi ise, ücretlerin dondurulacağı ve fiyatların yükselecegi öngörülmeli idi. Işte sonuç ortada. Bu sonuç ilk amaç ile hiçbir biçimde çatış- malı değildir. 5 Nisan Kararlan'nın ertesindeki şok-durgunlu- ğu başarı gibi göstermek yanlış ve kamuoyunu aldatıcı olmuş- tur. Aynı şekilde, özelleştirme de verimlilik vb. gibi nedenlerle amaçlanmamaktadır. Buradaki tek amaç, acil döviz bulabil- mektir. Bunda da lütfen aldanmayalım. Batılı ileri kapitalist ülkelerde kısa-dilimli analiz ve yönlen- dirme, bizim gibi ekonomilerden daha anlamlı ve başanlı ol- makla beraber. bu ekonomilerde de bu yöntemler bir ideolojik aygıt olarak uzun-dönemli devinimleri gizlemede kullanılmak- tadır 24 ekim tarihli TIME dergisi ABD'de ekonomik düzelme görüldüğünü anlatırken, toplumun iki kesime ayrıldığını, ku- rum karları artarken, reel ücretlerin yerinde saydığını, 1992 yılında nüfusun yüzde 14.8'inin fakirlik sınırı altında yaşarken, bu oranın geçen yıl yüzde 15 1e çıktığını yazmaktadır. Aynı dergi, Houston'da bir petrol şirketinde çalışan bir jeolojistin, yoğun işten çıkartmalar karşısındakı duygusunu şöyle açıkla- dığını yazıyor- "Eve gelir gelmez, iş hakkında düşünmemek için, erkenden yatıp uyuyorum." Işte sistem, işte demokrasi, işte sağlıklı toplum... If you believe you can build a strong bridge between clients and agency and you say Thave atreacty been doing thıs professionally for more than 3 years and my English is perfect" then you are the ACCOUNT EXECUTIVE we are looking for. We want somebody that is hard working, energetic, believes cigarettes are bad for health and a good team player lıke yourself. To get tofenouıeoch other m person, please caü (0-212) 266 42 43 (3 \rws) to se:-up an appomtment. Aîl applıcanıs uiil be kept stricdy confidenaal. ARTCOMADVERTISING AGENCY LTD. %25 peşin ve S yıla kadar vade ile S B S S ••• Bilkent Plaza... Emlak Bankası çağdaş iş ve alışveriş merkezlerine de imza atıyor. Emlak Bankası'nın Ankara Bilkent Plaza'da hizmetinize sunduğu yatınm olanaklannı değerlendirin. KazcLnın. Tum Emlak Bankası şubeleri sauş için hizmetinizdedir. EMLAK BANKASI 5" D a h a U y g a r B ı r Y a ş a m I ç ' f t "
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle