02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 KASIM 1994 PAZARTESİ 12 DIZI-YAZI KURTULUS SAVAŞI (1920-1923) VE CUMHURIYET'IN ILK YILLARI (1923-1927) Prof. Dr. Ergün Aybars Anadolu'daki ayaklanmalan önlemek ve düzeni sağlamak için Fransız İhtilâli örnek alındı Vatan hainlerinesertönlem O smanlı hüküme- ti ve Ingiltere, uzunsavaşyılla- nnın. Türk ulu- sunun üzerinde yarattığı bıkkın- Iıktan ustaca yararlandılar. Os- manlı Devleti'ninaskerliği kal- dırdığı ve vergilerin afifedildiği propagandalan yapılarak, TBMM'nin halk gözündeki oto- ritesi yıkılmaya çalışılıyordu. "Şeyhiilislâm Fervası, padişah fermanı ve hükümet büdirisi" ile halkın dıni ve geleneksel baglı- lık du>gulan Milli Mücadele'ye karşı kışkırtıldı. lç ayaklanmalann nedenleri, bu ayaklanmalann bastınlması için başvurulan yöntemlerin de sebepleri olacağından önemli- dir. Bu nedenleri özetlersek: Uzun savaş yıllan yokluk, umut- suzluk yaratmış. asker kaçakla- nnın çoğalmasına yol açmıştır. Özellikle asker kaçaklan, ayak- lanmalann irrSan gücünü oluş- turması bakımından aynca önem taşıyordu. Milli mücade- le. vatan savunması için bu yok- sul ve bıkkın halka ağır fedakâr- lıklar yüklediğinden halkta. bunlardan kaçma eğilımi doğu- ruyordu. Halifenin Yunan ordusu Halife-Padişaha'aolandinsel vegdeneksel bağlılık, bu maka- mı meşrutanıtıyorve Milli Mü- cadele'yi gayri meşnı gösteren- lerin etkili olmasına yanyordu. Hürriyet ve Itilaf Partisi ve hü- V_/ lkede iç güvenliği sağlamak, ulusal amaç çevresinde birleşmek ve TBMM'nin otoritesini egemen kılmak, kaçak olaylarının önüne geçip, düzenli orduyu kurmak < için merkezi otoriteyi gerçekleştirecek bir yönteme ihtiyaç vardj. Bu amaçla Meclis, 29 Nisan 1920cle 'Hiyanet- i Vataniyye Kanunu'nu kabul etti. kümet Mustafa Kemal"i ittihat- çı ve bolşevık olarak tanıtıyor- lardı. Padişah iradesi olmadan asker ve vergi toplandığı. bunun kanuna aykın olduğu ileri sürü- lüyor, Yunan ordusunun Halife ordusu olduğu propagandalan yapılıvordu. Ayaklanmalar Ingilizlertara- j j Iki belge: İstanbul'un fetvası ve padişah fermanı Ulusalmücadeleyeölüm emritstanbul Hükümetı"nin Ana- dolu'daki ulusal harekete karşı yayımladıgı Fetva şöyleydi: Dünya düzeninin sebebi olarr ve kıyamet gününe kadar Ulu Tann'nın daim eyleyeceği fs- lam Halifesi Hazretleri'nin ve- liliği altında bulunan Islam memleketlerinde bazı kötii kimseler. anlaşarak ve birleşe- rek ve kendilerine elebaşılar se- çerek Padişahın sadık uyrukla- rını. hile ve yalanlarla aldat- makta. yoldan çıkarmaktadır- lar. Padişahın yüksek buyrukla- n olmaksızın asker toplamakta- dırlar. Görünüşte askeri besle- mek ve donatmak bahaneleriy- le, gerçekte ise ma! toplamak d l yriatp ııymayan vp naktârca besTerıdıklerTıçîrü bas- tınlması çok zor oluyordu. Is- __yancılannJoıvvetü olduğu böl— gelerde, halk onlann padişahı temsil ettiğine ve bu durumun sürekli olacağına inanıyordu. Bu sebeple birçok yörede, halk ayaklanmaya katılıyor ve des- tekliyordu. 1920 yılının ilkbahannda yal- nız dış düşman tehlikesiyle de- ğil, ayn bölgelerde birbirini iz- leyerek çıkan ayaklanmalarla uğraşıldı. Ayaklanma hareketle- ri Ankara'nın yakınlarına kadar geldi. Telefon ve telgraf telleri kesildj. Jhanet. ce- halet, kin, taassupbütün ülkeyi korkunç birbiçim- de kapladı. Ayaklanmalann Ankara'yı birçember içine aldığı bir sırada, Yunanlılar da 22-23 Hazi- ran 1920'de batıdan saldırıya geçtiler. Içten ve dıştan gelen saldınlar birbirinden uzak olmakla beraber, bir merkezden yönetiliyorlar ve sistemli bir biçimde TBMM'nin çökertilmesine çalışılıyordu. Hükümet. bir dış saldınya kuvvet gönderse iç ayaklanmayı bastıramıyor, iç ayaklan- maya kuv v et gönderse dış saidınya karşı koyamı- yordu. Bu sebeple Millî Mücadele'nin en buh- ranlı yılının 1920 yılı olduğu açıkça ortada idi. tç güvenlik en önemli sorun olmuşru. Merkez Ordusu kuruluyor Ayaklanmalann bastınlmasında. özellikle Ku- vayı Seyyare Komutanı Çerkez Ethem ve Koçgi- ri ayaklanmalarına karşı Merkez Ordusu( 1) kurul- du. Kuvvet yoluyla ayaklanmalann bastınlması mümkün oluyor. fakat başka bir yerde yeni bir ayaklanmanın çıkmasına engel olunamıyordu. Bu durum. henüz ulusal birlik ve bilinçlenmenin ger- çekleşmemesinden kaynaklanıyordu. Mustafa Kemal Paşa, yayımladığı bildirilerle halkı yardı- ma çağınyor fakat etkili olmuyordu. Bu yüzden, ceza önlemlerine başvurulması zorunlu oldu. Daha Sıvas Kongresi sırasında sert önlemler alınmıştı. Fakat yeterli olmamıştı. Batı cephesin- deki ayaklanmalan bastırmakla görevli 56. ve 61. Tümen komutanlanna. bozguncu, asi, kışkırtıcı, görevini yapamayan askerî ve sivil görevlileri, suçlanna göre tart, hapis. idam gibi her çeşit ce- zalan uygulamak için olağanüstü yetkiler tanın- yüksek emirlere aykın birtakım haksız öderoeler ve vergi ler Tcoyfnakta ve çeşîtirbaskı ve iş- kencelerle halkın mal ve eşya- 4ann4-zor4» almakta-veyaf ma- lamaktadırlar. (...) Böylece, hü- kümet merkezini tek başına bı- rakmak, Halifenin yüceliğini zedelemek ve zayıflatmak su- retiyle yüksek hilâfet katına ihanet etmektedirler. Aynca Pa- dişaha itaatsizlik suretiyle dev- letin düzenini ve asayişini boz- mak için düzme yayımlar ve ya- lan söylentileryayarak halkı az- Mehmed Vahidüddin dırmaya çalıştıklan da açık bir gerçektir. Bu işleri yapan yuka- nda söylenmiş elebaşılar ve yardımcılan ile bunlann peşle- rine takılanlann dağılmaları için çıkanlan yüksek eıııiıleı- den sonra bunlar, hâlâ kötülük- Oamad Ferid Kuva-yı Milliye adı altında çıkarttıklan fitne ve fesad, ana- yasaya aykın olarak halktan zorla para toplamak. asker al- mak. bunun aksine hareket kili Midillili Alfred Rüsteın ve Sıhhiye eski Müdürii Istanbul- lu Doktor Adnan Bey, Üniver- site Batı Edebiyatı eski öğret- meni Istanbullu Hâlide Edip Hanım'ın. aynntılan 11 Mayıs 1920 tarihlı ve20numaralı ka- rar tutanağında yazılı olduğu üzere. Mülkiye Ceza Kanu- nu'nun 45. maddesinin 1. fıkra- sı delâletiy le 55. maddesinin 4. fıkrası \e 56. maddesi uyannca sahib olduklan askeri ve mülkî rütbe ve nişanlarla, her türlü resmî unvanlannın kaldınlma- sına ve idamlanna, halen firar- da bulunmaları dolayısıyla ka- nun hükümleri geregince mal- larının haczedilerek. usulüne am ctüklcn tetfcg- dirde işledikleri kötülüklerden memleketi temizlemek ve kul- fan fenaîîktâfdan "kurtânîiair dince yapılması gerekli olup. Allah'ın "öldürünüz" emri ge- reğince öldürülmeleri şeriata uygun ve farz rrudır, beyan bu- yurula. Cevap: Allah bilir ki, olur. İdam fermanı Padişah BUYRUĞU Mehmed Vahidüddin edenlere ışkence ve eziyet ede- rek, şehirleri yakıp yıkmaya y ^ ği bozanlann tertipçisi ve teş- j k j ^ k l i l d J göre idare ettirilmesine dair Is- tanbul Bir Nuroaralı Sıkıyöne- Tîm MahKernesr tarafindân gı~ yaben verilen hüküm ve karar, ele^çinldildenııde-tekraryaj^ lannda dava açılan, Üçüncü Or- du Müfettişliği'nden alınarak askerlik mesleğinden çıkartıl- mış bulunan Selanikli Mustafa Kemal Efendi. eski Yirmiye- dincı Fırka Kumandanı Mira- laylıktan emekli Zstanbullu Ka- ra Vâsıf Be\ r , eski Yirminci Ko- lordu Kumandanı Mirliva Sala- caklı FuatPaşa ile eski Vaşing- ton elçisi ve Ankara Millerve- gılanmak üzere tasdik edilmiş- tir. Bu Padişah Buyruğunu yü- rütmeye Harbiye Nâzırı görev- lidir. ' 24 Mayıs 1920 Sadrazam ve Harbiye Nâzın Vekili Damad Ferid dacı vekaçaklariçin. 1914'teçı- kanlmış bulunan "Esrarn Aske- riyeji İfşa ve Casusluk ve Hiya- neti Harbiye Hakkında Kanun" uygulanıyordu. Ancak bu kanun Osmanlı kanunu olduğu için, Fe- rit Paşa ve padişah aleyhine dav - rananlann vatan haini olacağı anlamı çıkıyordu. Hyanet-i Vataniyye' Ülkede iç güvenliği sağlamak. ulusal amaç çevresinde birleş- mek ve TBMM'nin otoritesini egemen kılmak, huzur ve güven- liği sağlamak, kaçak olaylarının önüne geçip, düzenli orduv u kur- mak için merkezi otoriteyi ger- çekleştirecek bir yönteme ihti- yaç vardı. Özellikle Fransız İhti- lâli'nde. ihtilâl rejiminin. olağa- nüstü yöntemlerle ve yetkılerle donatılmış kuruluşlarca başanlı olduğu görülmüştü. 25 Nisan 1920'delMehmet Şükrü Bey. TBMM'nin otoritesinc bütün 'Osmanlı tebaasının' uyması için 'Milfî Meclis'in kararlan aleyin- de bulunanlar veva u\ma\anlar ancak vatan haini oJabilirler \e bu gibilerin de vatana ihanetle suçlandmlmaJan' gerekçesıyle birönerge verdi. Osmanlı kanun- lanyla işlerin yürütülmesinı ıste- yenlerin karşı koymalanna rağ- men Meclis. 29 Nisan 1920"de "Hiyanet-i Vataniyye Kanu- nu"nu kabul etti: "Madde 1 - Makam-ı muallâ- yı hilâfet ve saltanati >e memalik- i mahrusa-i şahaneyi \ed-i eca- nipten tahüs ve taarruzatı def-i TT A. JL iyanet-i Vataniyye Kanunu çok önemli bir adımdı. Ancak kanunun uygulaması için olağan mahkemelere görev verilince istenilen başarı elde edilemedi. Olağan dönemin uygulamalan, davalann hızını düşürüyor, cezanın ibret yönünü ortadan kaldınyordu. Otoritenin sağlanabilmesi için ihtilal yöntemlerine başvurulması zorunlu duruma geldi. maksadına m'atuf olarak teşek- kül eden Büyük Millet Mecli- si'nin meşruiyetine is\anı muta- zammın kavlen \e\a fıilen veva tahrirvn muhalefet vou ifsadat— ta bulunan kesan, hain-i vatan aridniıınıır dı. Fakat bunlar da yeterlı olmadı. fç ayaklanma- lar çok sert önlemlerle güçlükle bastınlabildi. Meclis zoplamyor Osmanlı Devleti'nin Sevr'i imzalaması. Yunan ordusunun Balıkesir ve Bursa'yı alıp ilerleyişi. TBMM'nin de olağanüstü çözüm yollannı gün- demegetirdi. Asayişsizlik. eşkıya. sefalet Anadolu'yu sarsı- yordu. Yunan ordusunun ilerleyişi de moral çö- İcüntü yaratmıştı. Asker kaçaklannın yarattığı teh- like büyük boyutlara ulaşmıştı. Silâh altına çağ- nlanlar. İstanbul Fetvası'nın ve padişahın asker- liğin kaldınldığını bildiren ve TBMM'yi gayri meşru ilan eden fermanın etkisi altında kalarak ya askere gelmiyor veya şubelerden ve kıtalardan ka- çıyorlardı. Kaçarken, kendisine verilmiş olan silâh ve cep- hanesini de götürüyordu. Bunlar iç ayaklanmala- nn da insan gücünü oluşturuyorlardı. Bu sebeple düşmanla savaşacak ordu kurulamıyordu. Hatta cephanelikleri bile koruyacak nöbetçi bulmakta güçlük çekildiği durumlara rastlanıyordu. Aynca casus. bozguncu, aleyhte propaganda ajanları, düşman ve istanbul Hükümeti ile işbirliği yapan- lar, düzenli ordu kurulmasını engelleyenlerin ya- rattığı tehlike de Ankara'yı sarmıştı. Bütün bu sorunları çözmek, Ankara'nın TBMM irade ve otoritesini bütün Türkiye'de ege- men kılması gerekiyordu. Yunan ordusu. önünde savaşacak düzenli bir askeri kuvvet olmadığı için kolayca ilerliyordu. Kuvayı Millîye ise düşmanı oyalamaktan başka bir şey yapamıyordu. Meşru olmayan ve merkezî otoriteden yoksun. sorumsuz kuv vetlerle dev letin gücünü kurmak olanaksızdı. Yunan cephesi; yalnızca Aydın. Manisa ve Bur- sa cepheleri değil, işgale uğramış uğramamış bü- tün vatan topraklannın kurtuluşu için, ulusun tüm vannı ortaya koyup savaşması gerektiği bir vatan cephesiydi. Bu sebeple bütün ulusun inanc birli- ği içinde ve birotorite altında bütünleşmesi gere- kiyordu. Ulusal otorite sağlanamıyor Muskafa Kemal Paşa daha Kasım 1919'da ulu- sal güçlerin örgütlenmesini bildirmişti. Fakat Meclis'in açıldığı tarihte ulusal otorite bir türlü sağlanamıyordu. Padişah \e hükümetin yarattık- lan anarşi. olağanüstü boyutlara ulaşmıştı. Ayak- lanmalar, soygun ve askerden firar olaylan karşı- sında, Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri, Kuvayı Mil- lîye ve askeri birliklerin komutanlan kendi güç- leri ve Mustafa Kemal'in 17 Mart 1920'de yayım- ladığı "Vatanın çıkarianna a> kın, memleketin hu- zur ve asayişini bozanlann din ve millet farkı gö- zetmeksizin kanunen şiddetle cezalandınunalan- nı" ve 21 nisanda Feke Kaymakamı 'na gönderdi- ğı "Millîharekâtıfirsatbilipçapulculuğa kalkışan- lara karşı Kuvayı Millîye komutanianyla irtibat kurarak en şiddetli cezalann verilmesi"ni bildiren emirlerine dayanarak, suçlulan asmaya kadar va- ran cezalar uygulanıyor, askerden kaçanlann mal- lanna el konuyor ve evleri yıkılıyordu. Ancak bu yöntem Meclis açıldıktan sonra Mus- tafa Kemal Paşa tarafından istenmiyordu. Çünkü kanunî yöntemlerden aynlanlarbulunuyordu. Oy- sa Mustafa Kemal, mutlaka yasalann üstün olma- sını istiyordu. Bazen casus. bozguncu, propagan- Madde 2 - Bil-fiil hiyanet-i \a- taniyye'de bulunanlar salben ktanı olunur...^ SnrrınraTitaTnT şuydu: \ üce hilâfet ve saltanat makamını \e Padişahın toprakla- rını düşman elinden kurtarmak için kurulmuş bulunan TBMM'nin meşruiyyetine fiilen veya yazı veya sözle karşı ko- yanlar vatan hainidirler... Bunla- nn cezası idamdır. İhtilal yöntemleri gerekiyor Bu kanun. Meclis'ın otontesı- nin sağlanması ve birliğin kurul- masında çok önemli bir adımdı. İhtilal kanunu idi. Hilâfet ve saltanat makamının kurtuluşu sözleri ise, ulusun Padişah'a olan din- sel ve geleneksel bağlannın etkisi ve Meclis'tekı saltanatçılann isteği ile konmuştu. Ancak kanunun uygulaması için olağan mah- kemelergörevlendirildi. Bu sebeple dörtaylık uy- gufama sonucunda istenilen başan elde edileme- di. Diğeryandan Ku\ayı Milliye'nin kendi uygu- lamalan sürüyordu. Kitle halinde idamlar halkı Meclis'e karşı tepkiye itiyordu. Af dileyerek. Mil- li Mücadele'ye katılmak isteyenlere fırsat veril- miyordu. Diğer yandan asker kaçaklanna hapis cezası verilmesi sebebiyle. birçok kişi cephede çarpış- maktansa. hapis yatmayı göze alarak firan yeğli- yorlardı. Asker kaçağına yardım edenlere ise bu kanunda bir ceza getirilmemişti. Hiyanet-i Vata- niye Kanunu'nu uygulayan mahkemeler Osman- lı döneminin yöntemleriyle çalışıyorlardı. Milli Mücadele'nin koşullanna cevap veremiyorlardı. Mahkeme karanna itiraz bir üst mahkemeye baş- vurma. temyiz. olağan dönemlerin uygulamalan. davalann hızını düşürüyor. cezanın ibret yönünü ortadan kaldınyordu. Ulusal otoritenin sağlanabil- mesi için ihtilal yöntemlerine başvurulması zo- runlu duruma geldi. (1) Merkez Ordusu. Karadeniz Bölgesi'nde çı- kan Pontusçuluk hareketine karşı Anadolu'da asa- yiş ve güvenliğin sağlanması amacıyla 9 Aralık 1920'de3. Kolordu lağvedilip, onunyerine kurul- du. Yarıtt: İstiklâl Mahketneleri kuruluyor T.C. MUSTAFAKEMALPAŞA KADASTRO MAHKEMESİ DosyaNo: 1990 126 Es. 1994/16 Kr. Davacı Emine Şahin tarafından davalılar Refîye Yaman, Şüveyde Yaman vs. aleyhlerine açılan Hisaraltı Köyü 297,187.139,110. 26,27 parseller davacı ve davalılara hisseleri nısbetınde adlanna tespit ve tescıline karar verilmiş. aavalı Hazine vekili temyiz etmiş, Yantay 17. Hukuk Daıresı'nin 13.10.1994 gün ve 1994 6477 Es. 1994/7928 Kr. iiamı ile onanmıştır. Tüm aramalara ragmen adresleri tespit edilemeyen Refiye Yaman Şüveyde Yaman'a Yareıtay ilamınm tebliğine karar verildiginden, gazetede neşredıldikten itibaren 15 gün sonra adı geçenlere tebliğ edilmiş sayılacağı ilanen teBliğ olunur. Basıır 52750 Bir çok böbrek hastasının da bir zamanlar şikayeti yoktu. Şikayetiniz yokken ^ bizi arayınız. TÜRK BÖBREK VAKFI - G-212-5079950 POLITIKA VE OTEST, MEHMED KEMAL Yazıyla Gelenler.••• Şairterimizin düzyazıları bir kitapta toplanıyor. Ahmet Muhip Dıranaş'ın düzyazıları. Sabahartin Kudret Ak- sal'm yazıları, Ömer Faruk Toprak'ın yazıları birer kitap oldu. Eşi Sayın Füruzan Toprak, Kültür Bakanlığı yayın- larından, Ömer Faruk Toprak'ın yazılarını bir kitapta top- ladı. Çok da iyi oldu. Yoksa bu yazılar (ve ekleri) şurda bur- dayitip gidecekti. Omer Faruk Toprak, benim edebiyat alanına çıkışımda gençlik arkadaşımdır. Tuhaf bir rastlantıdır ki Gençlik (In- kılapçı Gençlik) dergisinde ilk şiirlerimizi yayımlamışızdır. Fethi Giray, Suat Taşer de bu dergilerde görünmüştür. Bizlere şairlerin Ankara kolu da denebilir. 1940, "Acılı Ku- şak" diye adlandırılması buradan gelir. Daha sonralan Ömer Faruk Toprak'la Suat Taşer, Hürriyet adı altında şi- irlerini bir kitapta topladılar. Bu da karşıhklı bağlanmanın o yıllarda bir ömeğidir. Toplumcu-gerçekçi kuşak böyle gelmiş, böyle gelişmiştir. Faruk Toprak'ın kısaca yaşamı şöyledir. 1920'de istan- bul'da (Çarşamba'da) doğmuştur. Gönen İlkokulu'nu bi- tirmış, İstanbul Erkek Lisesi'ni tamamlamıştır. Petrol Ofi- si'nde görev almış, yıllarca çalıştıktan sonra emekliye ora- dan ayrılmıştır. Şiirleri bir kitapta topluca çıkmıştır. Düzyazılarının he- men tümü bu kitaptadır: Duman ve Alev (anı), Tuz ve Ek- mek (roman), Karşı Pencere (öykü) ve denemeler. Ömer Faruk'un arkadaşlarıyla birlikte 12 sayı çıkardığı "Yürü- yüş"dergisi vardır. Edebıyatımızda özel bir yeri olan der- gi, yasadışı buyruklarla zaman zaman kapatılmıştır. Bu da solcu edebiyata yapılan saldırıları gösterir. Resmi görüşe zıt düşen tkinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrası sanatçıları, şair ve yazarları biraz zor soluk alabil- mişlerdir. Yayın organlarında zor görünebilmişlerdir. Bu- gün elbette böyle bir sakınca yok denilebilir. O günleri Omer Faruk Toprak şöyle anlatır: "... 1940-1945arasında sol, küçükbir toplulukla da ol- sa başkaldırmıştır. 1945'ten sonra sol legalplanda ken- dini kabul ettirme evresine girmiştir. Bu konum içinde, Ikinci Dünya Savaşıyıllannda şiirımizde adlarını duyuran, sosyalist dünya görüşüne yaslanan ozanlaryaşlanna gö- re şöyle sıralanır: Hasan Izzettin Dinamo, Rıfat llgaz, Cahit Irgat, Niyazi Akıncıoğlu; A. Kadir, Fethi Giray, Suat Taşer, Mehmed Kemal, Omer Faruk Toprak. Sonralan edebiyata çıkan ya da bu akıma katılan birdi- zi ozan daha vardır. Ceyhun Atıf Kansu, Enver Gökçe, Arif Damar, Ahmed Arif, Attila llhan, Can Yücel, Şük- ran Kurdakul, Hasan Hüseyin ve daha başkaları... 1940 kuşağının toplum ve şiir anlayışını sürdüren, geliştiren ozanlann yazınımıza büyük katkıları olduğunu şimdi artık kimse yadsımıyor. Nâzım Hikmet'le 1940 şiir kuşağı ara- sında yer almış, adları unutulmaması gereken Ercüment Behzat'la, llhami Bekir'i burada anmak gerekir. Şöyle belleğimi yokladığım zaman 1940 kuşağı içinde adları anılacak bir dizi ozan daha vardır diyorum: Suavi Koçer, Suphi Taşan, Fuat Opşin, Behiç Atabek, Sab- ri Şoran, Hasan Basri (Çaloğlu), Sefer, Halil Aytekin. Ömer Faruk Toprak'ın yazılarını anarken, toplumcu ku- şağın şair ve yazarlarını anmak fırsatını bulduk. BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Neden. sebep. 2/ Pis 1 koku... İtalya'run en uzun ırmağı. 3/ Eski vezir 2 konaklannda gedikli iç o ağalann yardımcılanna verilen ad... Eşya üzerin- 4 deki mikrop ya da ufak g böcekleri basınçh buhar- la öldürmeye varayan 6 büyük kazan. 4/ Süs eş- 7 yası ve düğme yapımında İcullanılan bir deniz ka- 8 buklusu. 5/ Bir renk... g Duman lekesi... İran'da tarihi bir kent. 6/ Kimyasal bir yöntemlp parl.ql<-)|l- \f»rı|mjş p T 2 3 4 muk ipliği. 7/ Ceylan... İnsan \ü- c u d u n ı ı n d ı ş y ı ' İ 7 i l S / K M l d T î TiâFya dâ'söyTevîş TiâFası yapmaktan korkarak konuşmaktan çekinme. i»/455 J 9 6 6 " d A f i D f t dan gerçekleştirilen insanlı uzay uçuş programı... İşaret. YUKA_RIDAN AŞAĞIYA: 1/ Büyük parçalar halinde doğran- rruş işkembeyle yapılan çorba. 2/ Kimliği belirlenemeyen uzay cisimlerine verilen ad... Bu. 3/ Üzerinde pistonlar bulunan. bakırdan yapılmış nefesli çalgı... Sakağı da denilen ölümcül bir hayvan hastalığı. 4/ Eski Mısır'- da ölülerin tannsı... Adlan sıfat yapmakta kullanılan biryapım eki. 5/ Kuzu sesi... Örgensel maddeleri eritmekte kuUanılan eter kokusunda bir sıvı. 6/ Kınk kemikleri bir arada tutmak ama- cıyla kullanılan tahta gibi düz nesne... Yüksek. yiice. 7/ İtalya'- da bir kent. 8/ Raptiye... Olumsuzluk belirten bir önek. 9/ Ye- rip çekiştirme... Açık yeşil ve pembe renkte değerli bir süs taşı. _ _ (IMHl IUVFT AJAVOASF Lüks ciltli, büyük boy ajandayı Cağaloğlu, Taksim ve Caddebostan sergi salonlanmızdan bulabilirsiniz. Fiyatı:150.000TL. Cumhuriyet kitap Kuliibü Çağ Pazarlama.4.5. Türkocağı Cad. 3941 Cağaloğlu-İstanbul ^ Pusta ÇekiHeiap So:666322 J umhurıy İLAN KARASU KADASTRO HÂKİMLİĞf'NDEN 1974 322-1991 24 Taraflar arasmdaki tespite itiraz davasının mahJcememizde yapı- lan yargılaması sonunda: Mustafa Atasoy ve M. Hayretün Atasoy hakkındaki davanm ka- bulü. Veysel mirascılan hakkındaki davanın reddi ile Kuyumcullu Köyü, pafta 6, parsel 204'te ka> ıtlı tarla niteliğindeki taşınmazın ta- mamı 80 pay kabul edilerek 60 80 payının Ali oğlu İsmail Hakkı Atasoy adına, 5 80 payının İsmail kizı Hayriye Ünlü. 3 80 payının Veysel kızı Sabahat Başak, 3 80 payının Veysel kıa Nebahat Ba^ak 3 80paymın Veysel kıa Adalet Ünlü, 3 80 payının Veysel kızı Hami- yet Ünlü, 3 80 payının Veysel oğlu Bülent Ürüü adına tespit ve tapu- ya tesciline karar verildiği. karar; davacı vekili Av. Turan Şen tarafın- dan temyiz edildiği, ancak karar ve temyiz dilekçesi adresleri buluna- mayan Karasu ilçesi Kuyumcullu Köyü'nden Hatice Bas'a (Öztopa- loğlu) ilanen tebliğ olunur. Basın: 52747
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle