Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 KASIM 1994 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Elmalı Barajı'nın antma tesisi işe yaramayınca baraj suyu Göksu Deresi'ne akıtılmaya başlandı
VGIyariarderelere akıyorİBRAHİMGÜNEL
RP'li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Re-
cepTayyip Erdoğan'ın "alanındadünyanın en ile-
ri teknolojisi" olarak tanıttiğı ve 46 milyar liraya
mal olan Elmalı Barajı Antma Tesisi'nin işe ya-
ramaması üzerine barajdaki 7 milyon metreküp iç-
me suyu, Göksu Deresi"ne akitılmaya başlandı.
Barajtn, zemininde bulunan yüksek derecede-
ki zehirli azot grubunun (amonyak, nitrat. nitrit)
temizlenememesi üzerine yeniden su tutmak üze-
re boşaltıldıği belirlendi.
îstanbul'u susuzluktan kurtaracak proje olarak
da tanitılan tesislerin açılışında Başkan Erdoğan,
tesislerin anttığı "suyu Içerek" tanıtım şovuna ka-
tılmıştı. Antma tesisi ve barajın bulunduğu Gök-
su yöresinde. önceki gün yaptığımız incelemeler-
de, dere suyunun yükseldiği ve kokunun arttığını
gözlemledik. Baraj tesisinin girişindeki koruma
görevlisi baraj suyunun boşaltıldığını söyleyerek
nedenini öğrenmek istememize karşın "Sizin an-
layamayacagınız kiriilikler var" demesi oldukça
dikkat çekiciydi.
Yeni yönetimin göreve gelir gelmez, "Sorunu
ozon ve aktif karbon yöntemi ile çözdük. Bu diin-
yadakj en ileri teknolojidir" demelerınc karşın.
sistemde bazı aksaklıklar olduğu tespit edildi. Bu
eksikliklerin en önemli kanıtlan ise şöyle: Günde
40 bin metreküp temizleyebileceği öne sürülen te-
sisin, günde 10 bin metreküp temizleyebildiği.
mikro süzgeç kulanılmadığı, ortada kullanılması
gereken ozonun başta devreye sokulması, günde
140 kilogram kullanılan aktif karbonun gelişi gü-
zel yöntemlerle devreye şokulup çamur halinde
atılması ve hızlı kum filtresinin iki tabakadan ol-
mayışı. Bir diğer önemli eksiklik de kimyasal kir-
lilikleri gidermek için alüminyum sülfat kullanıl-
maması.
tstanbul'un bir damla suya gereksinimi olduğu
şu günlerde, Başkan Erdoğan ve İSKİ Genel Mü-
dürü Veysel Eroğlu'nun önceki günlerde sık sık ka-
muoyuna açıkladığı gibi "yapay yagjş" için "Bi-
ziın havaya atacak paramız yok" şeklindeki sav-
Demirel:
Öğretmenler hür
değflse söylesinler
tstanbul Haber Servisi- Cumhurbaşkanı Sii-
leyman Demirel, dün Türk Sanayicileri ve Işa-
dâmları Demegi (TÜSlAD) tarafından hazırla-
nan ve haziran aymda açıklanan "Türkiye'de ve
Dünyada Yükseköğretim, Bilim ve Teknok>ji" baş-
lık.lı araştırma raporunun Çırağan Sarayı'ndaki
tanıtım toplantısına katıldı.
Demirel, toplantıda yaptığı konuşmada, üni-
versitelerin toplumun sorunlanna çözüm bulan
bir kurum oldugunu belirterek "Eğer üniversite
serbest düşüncenin kalesiyse,yanizihinler serbest-
çe düşünüyorsa, o toplumun sorunlanna murlaka
çareleri çıkanr. Ünivershe varsa ve ayakta> sa, en-
dişeye mahal yoktur. Her sıkıntıyı aşarsınız" de-
di. Universitelerin Türkiye'nin omurgası olduğu-
nu söyleyen Demirel. "Oğretim üjeleri. maddi sı-
kınnlan dısuıda kendilerini hür hissetmedikleri
takdirde bunu açık bir şekilde söylemelidirier"
dedi. Ancak hür bir ülkede hür üniversite olaca-
ğını kaydeden Demirel "Hürolma kurumun mu
yoksa ilim adamlannın mı olacaktır? Türkiye'de
benim üniversitelerimde ilim adamlan hür olma-
dıklan kanaatinde> seler, biz devlet, hükümet, par-
lamcnto olarak bunu kaldırmaya hazırız. Hür de-
ğillerse bunu açıkça söytemelidirler. Eğer yazana
çizene karışan varsa, onu da smlesinler" diye
konuştu.
Cirişimcilerin ilk toplantısı
IstanbuTa bilim
gösteri merkezi
Haber Merkezi - İstanbul" u bir bilim gösteri mer-
kezi ve müzesine kavuşturmak için ilk adım atıldı.
Bu amaçla, işadamlanndan. üniversitelerden ve di-
ğer kurum ve kuruluşlardan bilime gönül veren. böy-
te bir bilim merkezinin Türkiye"ye yapacagı büyük
eğitımsel katkıya inanan 20 girişimci. işadamı Selim
AJguadis'ın çağnsı üzerine ilk toplantısını yaptı ve
bir vakıf oluşturmak için harekete geçti. Gırişımcı-
;r. vakfı en kısa zamanda kurmak. düşünülen bilim
merkezinin bir tanıtım broşüriinü hazırlamak ve mer-
kezin kurulabileceği yenn araştırmalarını yapmak
üzere. geçici 11 kişilik bir yönetım ve 3 kışılik yü-
n.tmc lıınılıı r.l.
Halkalı Çöplüğü kapatılıyor
Haber Merkezi - l^anbul'un en büyük
çöplügü bugün kapatılıyor. Kapatılması bir
süredir Büyüksehir Belediye Başkanı Recep
Tayyip Erdoğan taralîndan sürüncemede
bırakılan Halkalı Çöplüğü için DSP'li
Küçükçekmece Belediye Başkanı Nurettm
Şeo, buraya çöp kamyonlannın giriş-çıkışını
bugün saat 11.00'den itibaren
engelleyeceklerini söyledi. Nurettin Şen,
muhtarlara, çevrecilere ve halka yaptığı
çağnda, saat 11.00'de çöplüğe gelerek
kendilerine destek olmalannı istedi.
Çöplüğün kapatılmasının sürekli sürüncemede
bırakıldığını belirten Nurettin Şen, Recep
Tayyip Erdoğan'ın televizyonlardaki
açıkoturumlarda. çöplüğün kapatılması için
son olarak 15 Kasım 1994 tarihini verdiğini
anımsattı. Şen, halka yaptığı çağnda, "Gettn
bu patiamaya hazır bombanın fönyesini hep
birtikte söküp atalım" dedi. Şen, gerekirse
halkia bir ınsan zınciri oluşturarak çöplüğe
kimseyi sokmayacaklannı da bildirdi.
Turan Dursun ödülü, Sever'in
İstanbul Haber Servisi- 1990 yılında silahlı bir saldırı sonucu öldürülen araştırmacı-
yazar Turan Dursun adına Aydınlık Dergisi tarafından düzenlenen Araştırma İnceleme
Ödülü, •'Araplar, Hıristiyanlık ve Kabe" adlı araştırması nedeniyle Erol Sever'e verildi.
Erol Sever'in törene katılamaması nedeniyle plaket ve para ödülü, Aydınlık Dergisi
Genel Yayın Yönetmeni Ferit llsever tarafından Kaynak Yavınları sahibi ilhan Kırıt'a
verildi. Para ödülünü Aydınlık Dergisi'ne bağışla>an Erol Se%er, gece>e gönderdiği
yazıda, Turan Dursun'un karanlıklan aydınlatma yolundaki mücadelede yaşamını
yi'tirdiğini, onun adına düzenlenmiş bir ödülü almaktan mutluluk duvduğunu bildildi.
(Fotoğraf: HATİCE TUNCER)
Bayram Meral, bugün Başbakan Çiller'le görüşecek
Türk-lş., hükümet kapısında
GÜNEŞGÜRSON
A!SKARA-Türk-lş, kamu sektöründeki işçi-
lerin yüzde 60'ının memurlaştınlarak sendika-
sızlaştınlmasını öngören bütçe yasa tasansına.
"hayır" diyecek. Işçilerin memurlaştınlması baş-
ta olmak üzere, ta-
sannın birçok hük- Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral,
munu -işçı haklan- hükümeti, 1995 bütçe tasansında ver verilen
ı\a ve «jennıkalara
değiştirilmesi konusunda uyararak,
-Genel Sekreterler Toplanûsrnda. TBMM Plan
ve Bütçe Komisyonu'nun gündemindeki tasarı-
da yer alan işçi aleyhindeki düzenlemeleri eleş-
tirerek bunun "hükümetin inandıncılığını kay-
betmesine"yol açtığını söyledi. Bugün Başbakan
Çiller ile görüşecegini açıklayan Meral, hüküme-
tin "işçinin alınteri ku-
rumadan verilir" deme-
sine karşın. tasanda yer
alan isci alevhindeki hü-
lan, ister istemez şu şu sorulan gündeme getiri-
yor:
Milyarlar boşagitti
- ISKİ'nin öz kaynaklarından karşılanan, 46
milyar liraya yapılan antma tesisi, eğer 'ileri tek-
noloji ve temizleyebilir' diye adlandırılıp devreye
sokuluyorsa, neden yaklaşık 7 milyon metreküp su
boşa akıtılıyor?
- Eğer bu tesis aşın derecede kirlenen baraj su-
yunu. 'içme suyu standardı'na getiremiyorsa. I
eylül tarihinden bu yana neden Ûsküdar-Beykoz
bÖlgesine günde 10 bin metreküp içme suyu ve-
rildi0
- Antma tesisi gerektiği gibi temizleme yapa-
mıyorsa, 46 milyar lira havaya mı gitti?
-ISKl'ningünlükyapıldığını ileri sürdüğüana-
lizlerin bu eksikliklere rağmen, uluslararası içme
suyu standardı ve bizdeki karşılığı olan TSE 266
değerlerinin altında çıkıyorsa ve bu değerler elde
edilebiliyorsa, neden barajdaki 7 milyon metreküp
su boşa akıtılıyor?
- Eger ileri sünildüğü gibi içme suyu temiz de-
ğilse. bu suyu kullanan kişileri ne gibi tehlikeler
bekliyor?
Başbakan Tansu Çiller'den
öğretim üyelerine mesaj:
Ozelleştirme
sonrası zam var
Haber Merkezi- Başbakan Tansu Çiller, özlük
haklan ve özerk üniversite için eylem yapan öğre-
tim üyelerine gecikmeli olarak gönderdiği mesaj-
da. "özelleştirme yasa tasansının onaylanmasının
ardından ücretlerezam" sözü verdi. Öğretim üye-
lerinin eylemleri ise devam ediyor. Marmara Üni-
versitesi Güzel Sanatlar Fakültesı'nde bir günlük
"uyan boykotu" yapıldı. Eylem sırasında öğretim
elemanlan ve öğrencılerin 18 metrekarelik tuval
üzerinde gerçekleştirdikleri "Üniversitede Mutsuz-
luğun Resmi". TBMM'ye gönderilecek.
Başbakan Çiller, Hacettepe Üniversitesi Rektö-
rü Prof. Dr. Yiiksel Bozer'e. 10 kasımda gönderdi-
ği faks mesajında, ögrctim üyelerinin ekonomik
zorluk içindebulunduklannı bildiğini kaydetti. Öğ-
retim üyelerinin ücretlerinde artış öngören yasa
teklifınin, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda
kabul edildigini, ancak genel kurulda ozelleştirme
yasa tasansınjn görüşüldüğünü anımsatan Çiller.
şöyle dedi: "Özelleştirme yasa tasansının yasalaş-
masını müteakip değerli meslektaşlanmın özlük
haklannın iyileştiril-
mesi sağlanacaktır." ç i , I e Q c r e t m v e
Ç.lerın mesajı. ö z e r k û n ,ve rsite için
SSESrYaSSte eylen, yapan ögreU
tarafından ayr. ayr. uyelenne, 10 kasımda
göndenlerek'iletildi. gönderdiği mesajda,
Marmara Üniversi- "değerli
tesi Güzel Sanatlar meslektaşlarım" diye
Fakültesi'nde görev li seslenerek
98 öğretim elemanı- özelleştinne yasa .
nın aldığı karar uya- tasansının
rınca gerçekleştınlen onaylanmasmdan
boykota ögrenc.ler sonra ücretlerde
de destek verd..Fa- i y i l e ş t i r m e ^ Ü v e r d i
kulte bahçesındekı '
eylemde konuşan
Prof. Dr. Ayhan Alkış. eylemi desteklediklerini be-
lirterek, "Anlavana söz, anlamayana resim diye
özetlenebikcek sanatsal etkinliğin, sizin adınıza
doğru bir mesaj olarak hedefine ulaşacağını düşü-
nüyorum" dedi.
Güzel Sanatlar Fakülteşi Genel Kurul Bildiri-
si'nde ise şöyle denildi: "Üniversiteleri bir an ön-
ce se^me \e seçilme esasına davalı. geniş katılımcı
bir demokratik yapı> ı sağlayacak >önetsel ö«;rkli
ğe; özgürce bilimse
1
ve sanatsal araşnrma, üretim,
Yavın v^pahilıtKMijni sagJavacak akadenük özerkli-
ğe; görevlerini rahatça verine getirmesini sağlaya-
cak mali özerkliğe kavuşturmak gerekmektedir.
Öf retim ekmanları olarak bizler, üniversiteniı»
özerk yönetinı ve mali olanaklar açısından, yi-
tirdiği haklarını elde etmesini isterken kendi
maaşlarımızın da yaptığımız görev ve işlevimi-
ze uygun bir düzeye getirilmesi gerektiğini ka-
muovuna ve vetkililcre duvururuz."
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Belli Değerlere
Saygı Duymak
10 Kasım 1994'te Anıtkabir'deki Atatürk'ü anma töre-
ni sırasında çıkan olayla ilgili görüşlerimi "sıcağı sıcağına"
yazmak istemedim. Birkaç gün bekleyerek, kimi "demok-
rasi havarilerinin", bu olayla ilgili olarak nasıl değerlendir-
meler yapacaklarını gözlemek istedim. lyi ki de böyle yap-
mışım.
Basınımızın "sağ cenahından" olayla ilgili olarak yapı-
tan degerlendirmelerde, iki motif üzerinde duruluyordu.
Bunlardan biri olayın "provokasyon" olduğu, öbürü de
olayı yapan kişinin "aklından zoru olduğu" idi.
Bu tür olaylarda provokasyon olasılığı daima vardır. Za-
ten ben bu tür olaylarda sürekli şu soruyu soranm:"AC/m
kazançlı çıktı?" Yani herhangi bir olay ya da davranışın; ki-
meya da kimlereyararsağlayacağını kestirmeye çalışınm.
Tabii böyle bir düşünce tarzı, olayın "müsebbiblerinin",
rasyonel (akılcı) oldukları varsayımına dayanır. Bu çoğu
zaman doğru çıkmaz. Kimi zaman da öyle girişimler olur
ki; militan ruhlu bir şaşkın "kendi düşünceme hizmet edi-
yorum" diye, karşıtlarının ekmegine yağ sürer ya da kar-
şıtlarının planlarına alet olur.
Anıtkabir'deki olayı bu açıdan düşündüğüm zaman; bu
olaydan kimin yararlandığı, kimin kazançlı çıktığı konu-
sunda, kesin bir karar veremedim. Elbette olay duyuldu-
ğu zaman, laik ve özgürlükten yana olan insanların birtep-
kisi olacaktı. Ama bunu sağlamak için bu işe girişilmesini
mantıkh bulmadım. Bu olaydan asıl kazançlı çıkanlar, bir
Islam şeriatı devleti kurmanın hayali içinde olanlar oldu.
Bunlar kazançlı çıktılar, zira kendi tabirleriyle "Türkiye
Cumhuriyeti Devleti'nin", belli konularda ne denli acz için-
de oldugunu gördüler ve gösterdiler. Devletin en üst ka-
demelerine kadar, ellerini kollarını sallayarak çıkabilecek-
lerini ve her türlü "haltt" yiyebileceklerini bir kez daha an-
ladılar. Atatürk'ü yermek ve Atatürk'e çatmak için bir fır-
sat daha yakaladılar ve kullandılar.
Bir gün sonraki gazetelere baktım. Aslında neler yaza-
caklarını aşağı yukarı tahmin ediyordum, ama bir kez da-
ha göreyim istedim.
Çoğu provokasyon ve akıl hastalığı açıklamaları yapıyor-
lardı. Ancak çok ilginç bazı şeyler de vardı. Örneğin bu ga-
zetelerden biri, olaydan çok olaya duyulan tepkiyi diline
dolamıştı. Anıtkabrin dışında olayı protesto eden insanla-
rın "vurun", "linç edin" gibisinden tepkilerini ve olayın
"müsebbibine" saldırmak istemelerini dile getirıyordu.
Basınımızın, en çok satma iddiasındaki renkli gazetele-
rinden birinin manşetleri daha ilginçti. Olayın asıl amacını
ve "muhatabının" kim oldugunu unutmuşlar ve sorunu, salt
bir güvenlik sorunu olarak ele almışlardı. Adamın "neyi"
ve "neden"yaptığını pek sorgulamadan, oraya kadar "na-
sıl" geldiği üzerinde duruyoıiardı. Bunun dışında başka so-
run yoktu.
Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere, pek çok
çevreden ve kitle iletişim araçlarından, bu olayın "failinin"
akıl hastası olduğu teşhisi geldi. Doğrusu yapılan iş pek
akıllı işi değil, ama adamın deli olduğuna dair hiçbir bilgi
sahibi de değiliz. Hatta tam tersine, karısı çok akıllı oldu-
gunu söylüyor. Bu konuda teşhis için en yetkili ağız olma-
sa bile herhalde az çok fikri olsa gerek...
Işin aslı, meselenin can alıcı noktası gözden kaçıyor,
gözden kaçırılıyor. Bu nokta, Türkiye'de "kendi inanç ve
değerlerine" saygı gösterilmesini isteyen insanların, baş-,
kalarının "inanç ve değerteri" konusunda bu derece say-
gısız olabilmeleri, bu derecedeki bir saygısızlığı neredey"
se normal karşılayabilmeleri.
Şimdi bu fanatiği karşınıza alsanız "inançlarının baskı al-
tında tutulduğundan" ya da "kendilerine zulmedildiğin-
den" söz ederdi. işin daha ilginç yani, bu söylediklerine ina-
nırdı da...
Bugünlerde Said-i Nursi ve Korkut Hoca için anma
mevlitleri okundu. Atatürkçü birgenç, bu mevlitlerin okun-
duğu camilerin kapısına gidip "Bırakın bu cahil yobazlan,
bilimin ışığına gelin" diye bağırıp çağırsaydı, acaba neler
olurdu? Nasıl bir tepki duyarlardı?
Bir başka "dinci" yazar, başka bir vesile ile beyanat ve-
rirken Mustafa Kemal'den bahisle "Bu adamın müdafaa
edilecek tarafı yoktur" diyor. Ifadedeki saygısızlığa bakın.
Acaba kendilerinin değer verdiği. saygı duyduğu bir insan
kezi kurma düşüncesi. iş çevrelennin genış bir kesi-
minden destek almıs durumda. Bu desteğın artarak
sureceğîT>elirtiliyor
Avrupa ve ABD'de çok sayıda bulunan benzer bi-
lîm rngrkezlerinde. hihmin çeşitlı Hallan VP tjoğal ta-
rih olaylan yepyeni bir anlayışla ziyaretçilere sunu-
luyor. Ziyaretçiler ve meraklılar bilimsel olay ve ge-
lışmeleri etkileşimli olarak düğmelere ve tuşlara ba-
sarak mikroskoptan inceleyerek yaşıyor ve öğreni-
yor. Bilim, büyük bir gösteri ve şova dönüştürülüyor.
binleri Meclisin kapısına toplayacağız" dedi.
karşı saldırT olarak
nitelendıren Türk-lş
yönetimi. bugûfi
Başbakanı ziyaret
ederek söz konusu.
düzenlemelerin tasandançıkanlmasını isteyecek.
Türk-lş Genel Başkanı Bavram Meral; tasan, iş-
çi lehinedüzeltilmezse. "yüzbinJeri Mecliskapı-
sına toplavacaklannı" söyledi. Meral. kendi teş-
kilatı olan Yol-lş Sendikası'nın Gime'de yapılan
kümlere seyirci kaldığı-
nı aktardı. Meral. tasan-
daki hûkOmlerin değişlî-
rilmesi zorunluluğunu,
u
sendikalann vok olnıa
varolmamüeadelesi"olarak nitelendırdi. Türk-lş
tarafından hazırlanan ve daha önce TBMM Büt-
çe Plan Komisyonu Başkanı ve DYP Samsun Mil-
letvekili İrvas Aktaş'a sunulan raporun, bugün
Başbakan Çiller'e de verileceği belirlendi.
naKKinaa Doyıe yazıısa rıeıer uuşunur!
1
Bugünlerde gülünç sataşmalara hedef oluyoruz. Şeytan,
"At etine katemi hak ettikteri yanıtı ver" dlyorAma yapmf=
yorum. Bizim gazete az satıyor, ama çok okunuyor. Bir de
şuzibidilerin reklamını mı yapacağm
Başka kapıya gitsinler...
S A L I T O P L A N T I L A R I
1970-1995/SON Z5 Y1LDA EDEBİYATIMIZ
ROMANYöneten
Semih Gümüş
Konusmacılar
Hulki Aktunç, Selim İleri,
Pınar Kür
15 Kasım 1994 Saat: 18.30
YAPI KREDI
K Ü L T Ü R
M E R K E Z İ
Yapı Kredi Sermet Çlfter Kütûphanesi
Istiklâl Caddesi 285 Beyogiu 80050 İstanbul Telefon: (212) 252 47 00/441 - 245 20 41
Salı Toplantılan'nı, isteyen herkes ücretsiz olarak izleyebilir.
YAPI KREDİ
ZEK FAK ZERR E S M S E RG S İ
1 5 K a s ı m - 9 A r a l ı k 1 9 9 4
YAPI KREDİ
K Ü L T Ü R
MERKEZİ
Yapı Kredi Kazım Taşkent Sanat Galerisi ve Yapı Kredi Beyoğl;' Sanat Galerlsi
Istiklâl Caddesi 285 Beyogiu 80050 İstanbul Telefon: (212) 252 47 00/257
YAPI KREDİ
DAŞ'IN KAÇIRILMA OLAYI
Askerler, astsubay
TuraVı suçladüar• Lucky-S davalarımn birnumaralı sanığı Nejat Daş'ın
kaçışına yardımcı oldukları savıyla gözaltında tutulan iki
jandarma subayı. bir onbaşı, üç er ve aynı suçlamayla
yargilanan Ömer Güneş tutuklandılar.
tstanbul Haber Servisi -
Cumhuriyet tarihinin en büyük
u>uşturucu operasyonunda Ak-
deniz'in uluslararası sularında
3.5 ton eroinle batınlan Kısme-
tim-1 ve 14 ton eroinle ele geçen
Lucky-S davalannın bir numa-
ralı sanığı olarak yargılanan
.uluslararası uyuşturucu kaçakçı-
sı Nejat Daş'ın kaçışına yardım-
cı oldukları savıyla gözaltında
tutulan iki jandarma subayı, bir
onbaşı. üç er ve aynı suçlamayla
yargılanan Ömer Güneş dün çı-
kanldıklan Nöbetçi 1. Sulh Ce-
za Hakimliği'nce tutuklandılar.
Haklanndaki suçlamalan ka-
bul etmeyen sanık onbaşı ve er-
lermahkemeye verdikleri ifade-
lerde. Nejat Daş ile oldukça sa-
mimi bir ilişki içerisinde oldu-
gunu öne sürdükleri komutanla-
n Jandarma Astsubay Kıdemli
Üstçavuş Mehmet Tural'ın şüp-
he çekici davranışlarına tanık ol-
duklannı söylediler.
Nejat Daş'ın kaçışının ardın-
dan olayda ihmalleri görülerek
İstanbul ll Jandarma Alay Ko-
mutanlığrncagözaltınaalınarak
haklannda askeri soruşturma
başlatılan Jandarma Astsubay
Üstçavuş Mehmet Tural, Uzman
Çavuş Murat Özcan. Onbaşı Is-
mail Göçoğlu. jandarma erleri
Levent Kuşoğlu, Akın Kahra-
man ve IMehmetTektaş, İstanbul
1. Nöbetçi Sulh Ceza Mahkcme-
si'nce verilen tutuklamaemrinin
ardından Kuzey Deniz Saha Ko-
mutanlığına götüriildüler. Diğer
tutuklulardan Daş'ın firar ettiği
mağazanın sahibi Ömer Güneş
de mahkemece tutuklanarak
Bayrampaşa Cezaevi'ne konul-
du.
19 kasım
Mühendis ve
mimarlar
eyleme
hazırlanıyor
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Mühendis ve mi-
marlar, bugün bir araya gele-
rek 19 kasım cumartesi günü
gerçekleştirecekleri mitingin
ön çahşmalanm yapacaklar.
Türk Mühendis ve Mimar
Odatan Birliği Genel Sekre-
teri Alpaslan Ertûrk, eylem-
lerin toplusözleşmeli, grevli
sendikal haklan elde etmeye
yönelik oldugunu bildirdi.
Ertürk, DS1 Genel Müdür-
lüğü Konferans Salonu'nda
bugün saat 10.00'da yapıla-
cak toplantıya, Ankara'daki
mühendis ve mimarlann çag-
nldtğını belirterek. "Tophu»-
tıda, eylem programlarumo,
yaptıklanmızı aktaracaga.
Genel eylemlerimizin çerçe-
vesini aktaran miting öncoi
çabşma otacak" dedi.