Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4EKİM1994SALI CUMHURtYET SAYFA
HABERLER
Bahçelievler'de
yol çalışması
•Haber Merkezi-
Bahçelievler Belediye
Başkanlığı'na bağb Fen İşleri
Müdürlüğü ekiplerince
yapılan bordür ve tretuvar
çahşmalan devam ediyor.
Belediye Başkanı Saffet
Bulut 4.5 milyar liraya mal
olan çahşmalarla ilgili yaptığı
açıklamada, "l 1 mahallesi
olan Bahçelievler'in her
köşesini, Istanbul'a yaraşır,
halkımıza layık yerler olarak
her hizmetimizle sunmaya
devam ediyoruz" dedi.
21 PKK'li
öldürüldü
• Haber Mer kezi- Şırnak,
Hakkan ve Iğdır'da güvenlik
kuvvetlerince gerçekîeştirilen
operasyonlarda, 21 PKK'li
terörist öldürüldü, bir
terörist teslim oldu. Sıvas'ta
sürdürülen operasyonlarda
da 150 teröristin kıskaca
alındığı biidirildi.
Olağanüstü Hal Bölge
Valihği'nden yapılan
açıklamaya göre
Hakkari'nin Çukurca
üçesinde ikisi kadın 8, Şırnak
yakınlannda Cudi Dağı'nda
sürdürülen operasyonlarda
3'ü kadın 6, Uludere Bağlıca
köyü ve Silopi ilçesi
Gürümlü köyü kırsalında 3
PKK'li öldürüldü. Sıvas'taki
operasyonda da 4 PKK'linin
öldürüldüğü bildirildi.
Yüz kadar PKK yandaşı ise
Avrupa Konseyi önünde
oturmaeylemi başlattı.
Otoyol uyarısı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Otobüs
fırmalannjn, otoyol
kurallanna uymayarak
gişelerden ücret ödemeden
geçtikleri bildirildi. Anadolu
otoyolu, Ankara-Gerede
arasındaki gişelerde, 17
otobüs fırmasının sürekli
olarak bilet almadan,
gişelerden hızla geçtikleri
saptandı.
Sözleşmelilerin
eylem hazırlıjjı
• İstanbul Haber Servisi -
Yaklaşık 260 bın sozleşmeli
personelin temmuz ayı ücret
zamlan hala yapılmazken
PTT çalışanlan önümüzdeki
günlerde eylem yapmaya
hazırlanıyor. Ağırlıkla PTT,
TEKveDevlet
Demiryollan'nda çaüşan ve
657 sayılı Devlet Memurlan
Yasası kapsamında bulunan
sözleşmeli personel,
hükümetin kendilenni
anımsamasını bekliyor.
Kalp tarama
kampanyası
• tstanbul Haber Servisi-
Şişü Belediyesi ile Türk Kalp
Vakfı tarafindan düzenlenen
'Kalp Tarama Kampanyası',
Şişli Abide-i Hürriyet
Parkı'nda dün sabah törenle
başladı. Törende konuşan
Şişli Belediye Başkanı Gülay
Aüğ, Gezici Bakırn ve
Kontrol Merkezi'nin kalıa
halegetirilmesiiçin
Feriköy'de beledıyeye ait
uygun bir binanın Türk Kalp
Vakfi'nın hizmetine
verileceğini belirtti.
Moğultay'dan
müjde• ANKARA (ANKA)-
Adalet Bakanı Mehmet
Moğultay, terör suçlulannın
kaldığı cezaevlerinde görev
yapan personelin maaşının
arttırılacağını bildirdi.
Adalet Bakanı Mehmet
Moğultay, 24mayısta
yürürlüğe giren 'ceza infaz
kurumlan ile tutukevlerinin
kuruluş ve idaresine' ilişkin
kanun hükmünde
kararnamenin, Anayasa
Mahkemesi'nce iptal
edıJdiğini anımsattı. Adalet
Bakanbğı'nca bunun yerine
yeniden hazırlanan ceza infaz
kurumlan ile tutukevlerinin
kruruluşu ve idaresine ilişkin
yasa tasansının TBMM'ye
s-unulma aşamasına geldiğini
kaydeden Moğultay,
tasanyla terör suclulannm
lcaldığı cezaevlerinde görev
yapan personelin ücretlerinin
arunlacağını bildirdi.
İ.Ü.'de açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Demirel, 'Hür üniversite istemekte haklısınız' dedi
'Üniversitelerözgiirolacak'Haber Merkezi - Türkiye ge-
neünde 23 üniversite, 1994-95
öğretim yıbna törenle başladı.
İstanbul Üniversitesi'ndeki tö-
rene katılan Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel, öğretim
üyelerine, "Hûr üniversite iste-
mekte hakltsınız. Bunu yapmak
boynumuzun borcu. Ancak siz
de parçalanmışsııuz. Bir
ktsmmız 'Böyle olsun", bir
kısmınız 'Şöyle olsun' diyor. Biz
de ortasmı bulamadık" dedi.
Cumhurbaşkanı Demirel,
İstanbul Üniversitesi'nin Vez-
neciler'deki Fen Fakültesi saio-
nunda düzenlenen törende,
aralannda yakalanna salona
giriştedağıtılan "özerk üniversi-
te" kokartlannı takan çok sayı-
da öğretim üyesinin de bulun-
duğu Türk ve yabancı öğretim
görevlileriyle öğrencilere hitap
etti. GSMH'nin yüzde 10'unun
eğitime aynlması gerektiğini,
öğretim üyelerinin ekonomik
sıkınülannın en kısa zamanda
giderileceğini söyleyen Cum-
hurbaşkanı Demirel, şöyle ko-
nuştu:
"Bir filkede züıinlerin serbest
ofanası lazım. Hür üni\ersiteden
kastınız reklörlerin, dekanların,
kurulların vs. secimle geunesiyse
hiç sorun değil. Okuttuğumuz
Cumhurbaşkanı Demirel, İL'nün Fen FakültesTndekiaçılış töreninekatıldı.
bir ders yûzünden devlet bize
zarar verebılır" gibi bir endişeniz
varsa, bunu kökünden kazımak
da kolay bir iş. Istediğiniz gibi
dersler veriyor, yazılar yazıyor-
sunuz. 'Hür üniversite yok' di-
yorsamz, bir dahaki sene onu var
yapar geliriz."
İstanbul Üniversitesi Rektö-
rü Prof. Dr. Bülent Berkarda
konuşmasında, yeni açılan bazı
üniversitelerde dınsel akımlann
kadrolaşma çabasında olma-
lanndan kaygı duyduklannı
söyledi. Demokratik, özerk
ve özgür üniversite özlemleri-
nin devam etüğini de kaydeden
Rektör Befkarda, üniversitenin
tasarruf önlemleri dışında tu-
tulması, 657 sayılı Devlet Me-
murlan Kanunu'na tabi kadro-
lara atama yetkısinin venlmesi,
yardımcı personel oranının
yüzde 5'ten yüzde 20'ye çıkan-
Iması, döner sermaye gelirlen-
nin kullarumında elastikıyet
sağlanması gerektieini de sözle-
rine ekledi. YÖK Başkanı Prof.
Dr. Mehmet Sağlam ise konuş-
masına. "Bazılan beğense de be-
ğenmese de Türk üniversiteleri
hür, çağdaş üni\ersitelerdir" diye
başladı. Son ikı yılda öğrencı ve
üniversite sayısının ikiye kat-
landığını, üniversite sayısının bu
yılın sonuna kadar 60'a ula-
şacağını belirten Prof. Dr. Sağ-
lam, en büyük sorunun artan
üniversite ve öğrenci sayısına
paralel oranda öğretim üyesi ye-
uştirilememesi olduğunu, bu
amaçla çalışmalar yapıldığını
söyledi. Prof. Sağlam, öğretim
üyelerinin ücretlerinin arttınl-
masına yönelik yasa teklifinin
Meclis'in birinci gündeminde
yer aldığını hatırlattı. Anayasa
Mahkemesi Başkanı Yekta
Güngör özden. Çukurova Üni-
versitesı'nın yeni öğretim yılına
başlaması nedeniyle düzenlenen
törende, "Anayasa Vargisı ve
DemokrasT konulu bir ders ver-
di. Gençlere. "önemli olan dip-
loma alıp iş bulmak değildir. Va-
tanı kurtarmak, gerçeği aramak,
bUimin tşığında çağdaş uygariık
için özveride buhmmaktır. Salt
bilgiyle yetinmevin" diye sesle-
ndi. Türkiye genelındeki diğer
üniversiteler düzenlenen tören-
lerle öğrenime başladılar.
Cumhurbaşkanı Demirel,
Gebze'de yapımı tamamlanan
Kale Oto Radyatör ve Balata
Tesısleri'nın açılışmda yaptığı
konuşmada, Türkiye'nin büyü-
me, ilerleme ve gelişmesi bakı-
mından yurttaşlara büyük gö-
rev düştüğünü belirtti.
'Bilimsel ve akademik özgürlük' bulunmadığını belirten öğretim üyeleri açıbşlan protesto etti
Öğretim üyeleri açıhşlarakatılmadı
Haber Merkezi- Her yıl üni-
versite öğrenalerinin resmi tö-
renlerden bağımsız olarak dü-
zenledikleri alternatif açıbşlar,
dün yerini öğretim üyelerinin
yapüklan protestolara bıraktı.
Birçok üniversitede öğretim
üyeleri, 'bilimsel ve akademik
özgürlük' ortammın bulunma-
dığını belirterek dünkü törenle-
re katılmadı. Çukurova Üni-
versitesi'nde ise açıbş törenine
kaülan Devlet Bakanı Bekir
Sami Daçe, konuşmasına baş-
lamadan önce salonu dolduran
öğretim üyelerince alkışlarla
protesto edildi.
Yıldız Üniversitesi'nde dü-
zenlenen açılış törenine kaöl-
mayan bir grup öğretim üyesi
yayımladıklan bMriyle 'öğre-
tim üyelerinin yaşadıkları sorun-
lara duyarsız kaJan siyasi otori-
teyi' ve üniversitede yapılan
açılış törenini protesto ettikleri-
ni acıkladılar. Törene katılan
Devlet Bakanı ve Hükümet
Sözcüsü Yıldmm Aktuna ise
protesto ile ilgili olarak "Biz hü-
kümet olarak bilim yuvalarmtn
sorunlarına sicak bakıyoruz.
Protestolarla hicbir şe>i cöze-
meyiz. Her şey fletişim ve diya-
logla çözülûr" dedi. Törene
katılmayan öğretim üyelerinin
yayımladıklan bildinde şu göriişlere yer
verildi: "Cniversitemiz her yıl olduğu gibi
bu yıl da tören ve şenliklerle açılı>or. Bu
açılışlarda üniversite sorunlan dite getiri-
liyor, umutlar dağıtüıyor ve sözler verih-
yor. Ktsaca her yil aynı senaryo yenileni-
yor. Oysa büimsel ve akademik özgür-
i T R M M ' « 1 « » ö&etim Üyeleri Demeği, Gazi Üniversite-
g y I D İ f l i r i U C ^ 7^^ Cyelen Derneği, tzmir Üniver-
siteleri öğretim Elemanları Derneği, ODTÜ öğretim Elemanları Derneği, Üniversite öğretim
Üyeleri Derneği ile öğretim Elemanları Sendikası ûyelerinden oluşan bir heyet, dün parlamento-
yu ziyaret ederek TBMM Başkanvekili Kamer Genç'e sorunlannı ilettiler. Genç, üniversitelerin;
bilim, iiim ve araştırma konulanndaki çalışmalarınm baskı altına alındığuıı belirterek Yüksek
öğretim Kurumu'na (\'ÖK) bağlı sistemin değişmesi gerektiğini sövledi.
lük, yönetsel özerklikten yoksun üniver-
sitelerimiz bastırılnuş, öğretim üyele-
rimiz küstünilmüş ve öğrencileri sustu-
rulmuştur. Üniversitelerimiz yetişkin ele-
man ve parasal kaynak yetersizliği nede-
niyle adeta durma noktasına gelmiştir.
Öğretim elemanları ise ağır v aşam koşul-
ları altında ezümeye terk edilmiştir. KH
saca düşünme konuşma ve üretme
kısırlığına itilen üni>ersitelerimiz işleye-
mez durumdadır. Bizler bir grup öğretim
üyesi olarak bu sorunlara karşın du\ arsız
kalan siyasi otoriteyi üniversitemizde
yapdan açılış törenine katdmayarak pro-
testo ediyoruz." Yıldız Üniver-
sitesi öğretim üyesi ve Öğretim
Üyeleri Derneği 2. Başkanı
Prof. Dr. Ayhan Alkış törene
katılmayarak yöneticileri ve si-
yasileri üniversitelerdeki temel
sorunlara duyarlı olmaya
çaprdıklannı söyledi. Alkış,
"Üniversitelerde, akademik ve bi-
limsel özgürlük ortamınm ya-
ratılması ve özerklik konusu bu-
gün yükseköğretünde karşılaşı-
lan temel sonınlardır. Bilimsel
özgürlük talebi şüphesiz YÖK'-
ün kaldırılmasını da içeriyor"
diye konuştu.
Yıldız Üniversitesi'nde gö-
revli 350 kadar araştırma gö-
rcvlisi de 'özlük haklannın veril-
mesi bilimsel olanakların arttı-
rılnıası, ekonomik konulann dü-
zeltilmesi, daha demokratik ve
Özgür bir üniversite' talepleriyle
törene katılmadılar. Adlanmn
açıklanmasını ıstemeyen araştı-
rma görevlileri, öğretim üyeleri
ve öğrencilerle birlikte perşem-
be günü alternatif bir açılış dü-
zenleyeceklerini acıkladılar.
İstanbul Üniversitesi'nin dün
yapılan açılış törenine katılma-
yan Araştırma Görevlileri Der-
neği, törende yapmak istedikle-
ri konuşma taleplerinin tstan-
bul Üniversitesi Rektörlüğü'-
nce reddedilmesini de kınadı.
Çukurova Üniversitesi'nde dün yapı-
lan açılış törenine katılan Devlet Bakanı
Bekir Samı Daçe ise kürsüye geldiği sı-
rada amfıyi dolduran öğretim üyele-
rinin yoğun alkışlı protestolanyla karşı-
laştı.
• • •
Harb-Iş, savunmasında da Türk-Iş'i suçladı: Işçi haklannı sermayeye peşkeş çekiyor
Türk-Iş'te disiplin soruşturmasıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-
Iş yönetimini eleştirerek soruşturma san-
asına yol acan Türk Harb-Iş Sendikası,
savunmasında da, Türk-İş'i "işci haklanm
sermayeye peşkeş çekerek saünakJa" suç-
ladı. Harb-lş Sendikası'run, Türk-lş Di-
siplin Kurulu'na verdiği savunmasında,
Harb-İş Gölcük ve Ankara Şubeleri tara-
fından Türk-fş'e yönelik eylemlerin, "Sen-
dika genel merkezinüı talimaüyla değil,
tabandan gelen faaliyeüer üzerine" yapıldı-
ğı belirtildi.
Türk-îş Genel Başkanı Bavram Meral'-
in tabutunu yakma ve Türk-fş Genel Mer-
kezi önüne siyah çelenk bırakarak, yöneti-
cileri "işçivi satinakla" suçlama eylemle-
rinden dolayı, Türk Harb-İş Sendikası
Genel Merkezi hakkında disiplin soruş-
turması acıldı. Disiplin Kurulu, Harb-İş'i.
şubelerinin eylemlerini cezalandırmamak
ve yapılan basın açıklamalanyla Türk-İş'i
küçük düşürmekle suçladı. Suçlamada,
sendikanın "Türk-tş tûzügüne, amaç ve il-
keierine aykın hareket ettiği" ılen süriile-
rek. "uyan, kınama \eya geçkn olarak işten
el çektirme >e geçid ihraç cezalanndan bi-
rinin venlmesi'' öngörüldü.
Hakkında disiplin soruşturması başlatı-
lan Harb-İş Sendikası. bu sırada enflas-
yon farklannı ödeme planını kabul etme-
yıp 2821 sayılı Sendikalar Yasası'na aykın
davranıldığını ilen sürerek üyeleri adına
dava açma karan aldı.
Türk-İş Genel Başkanı Meral, kendi
teşkilaü olan Yol-İş Sendikası İstanbul 1
Nolu Şube Başkanı Ercan Atmaca ve şube
yönetimi hakkında, disiplin soruşturması
başlatmıştı.
Eski disiplin sonışturmalan
Türk-İş, eskı genel başkan Şevket Yıl-
maz döneminde 1989 yılında iki sendika
hakkında disiplin soruşturması yaptı.
Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Ah-
met Balaman ve sendika yöneticıleri hak-
kında açılan soruşturmada, Şevket Yıl-
maz'ı. "Ruh sağlığı merkezinde kontrolden
geçmeje çağırraak". "Türk-İş >önetiminin
karnından konııştuğunu ileri surmek" ve
"ANAP'a ha>ır eyleminde Türk-İş'in so-
nımluluktan kaçarak faturayı işciye çıkar-
dığmı ileri sürmek" suçlan incelendi. İşçi-
lerin yoğun olduğu merkezlerde çıkan
seçim sonuçlannın Türk-İş yönetiminin
istekleri doğrultusunda olmadığını savu-
nan Balaman, yöneticilerin inandına ve
yönlendirici olmadıklannı dile getirerek,
Türk-İş'i küçük düşürmekle suçladı. Di-
siplin Kurulu, Koop-İş'in "eleştiri ile asıl-
sız suçlamayi" kanştırdığı yargısma vara-
rak, Balaman'm Türk-İş Başkanlar
Kurulu'ndaki görevınden 1 yıl süreyle el
çektirilmesine ve Koop-İş Sendikası'nın
da 2 ay süreyle Türk-İş üyeliğinden ihraç
edilmesine karar verdi.
Bass Sendikası Genel Başkanı Tamer
Sonalp hakkında da Türk-İş Koordinas-
yon Kurulu'nun karan dışında, dûşük
zam oranıyla toplusözleşme bağıtlamakla
suçlaıidı. Bass Sendikası 1 ay süreyle kon-
federasyon üyeliğinden ihraç edildi.
Disiplin kurulu, dünkü toplantısında
bir karar verilememesi üzerine, 17 ekim
tarihine ertelendi. Türk-İş Disiplin Kuru-
lu Başkanı ve Toleyis Sendikası Genel
Sekreteri Durmus Toprak, toplantıdan
sonra yaptığı açıklamada, kurul üyeleri-
nin "olayı deriıdemesine incelemek üzere"
erteleme karan aldıklanm büdirdı. Disip-
lin kurulunun Türk-İş Yönetim Kurulu'-
nun karan üzerine toplandığını ve Harb-
İş Sendikası'na yöneltilen suçlamalan de-
ğerlendirdiğini ifade eden Toprak. "Disip-
lin KurulıTnun yetkisi sınıriı. Yönetim ku-
rulu kimi disipİine verirse, onu görüşmek
dunımundayız" dedi.
ARAYIS
TOKTAMIS ATEŞ
Sömürünün Türleri
Siz değerli okurlarımın bu satırları okuduğunuz günde
ben Konya'da olacaktım. Ankara'da aynı hafta içinde iki
doçentlik jürisine katılma durumunda olduğum için (ve
de uçak kullanamadığımdan), bugünden günübirlik
Konya'ya gelerek, yeni açılacak olan bir kitabevinde
'imza günü' yapacaktım.
Konya'dan arayan bir öğretmen arkadaş, eşinin aça-
cağı bir kitabevi için böyle bir ricada bulununca; tarih de
denk geldiği'nden, kabul etmiştim. Üstelik bilirsiniz,
serde 'Konyalılık' da var. Bu fırsattan yararlanıp, birkaç
akrabamı da görmeyi umut etmiştim.
Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. üniversitenin açıl-
masıyla ilgili olarak salı ve çarşamba günleri Istanbul'-
da olmam gerekti. Ve zorunlu olarak Konya'dan arayan
kişiye telefon ettim ve durumu anlatarak, imza gününü
ertelemek zorunda olduğunu bildirdim. Vay efendim...
Benim bu yaptjğım şey ayıpmış, sorumsuzlukmuş.
Zaten daha önce de bir konser düzenlemesinden büyük
zarara girmişmiş... Adam esip gürlüyor. "Aralık ayında
bir gün gelebilirim" dedim. Bunu da reddedince, telefo-
nu suratma kapadım. (Konya benim memleketim, nasıl
olsa giderim.)
Biraz sonra gene aradı. "Size bir mektup gönderece-
ğim, beni o zaman arayacaksınız " dedi. Doğrusu merak
etmedim değil. Derken iki gün sonra APS ile gönderdiği
mektup geldi. Bir 'küstahlık' ve 'sayg/s/z///c'örneği...
Ben Konya'ya güvenlik nedenleriyle gitmemişim...
Memleketim olan Konya'ya gitmekten korkmuşum... Bu
'arkadaş' Konya'daki IBDA-C'cileri tek tek tanırmış, (ar-
tık nasıl tanıyorsa) onlar 'korkar gelemez' demişler,
inanmamış... Benim daha cesur olacağımı bekliyor-
muş...
Bunun gibi bir sürü ipe-sapa gelmez 'hezeyan.'Tür-
kiye'nin her yanına gidiyorum ben. Elbette Konya'ya da
gideceğim. Ama bugün gidemeyişımin nedeni başka.
Ayrıca korkan adam, "Aralıklta gelirim " demez.
Mektubun en ilginç bölümü son bölüm. Zaten bu yazı-
yı kaleme almak gereksinimini de o nedenle duydum.
Şöyle diyor bu öğretmen arkadaş:
"Ben de olarak insanlara karşı olan sprumlulukla-
rımdan dolayı bu gelemeyişinizin üzerini külleyecek bi-
risi değilim. Sizın güvenlik nedeniyle gelemeyeceğinizi
bildirmenizin bir korkaklık olduğunu Konyalılara elim-
den geldiğince duyurmaya çalışacağım."
ifadesindeki bozukluklara hiç dokunmadım. Ama be-
nim söylemediğim şeyi bana söyletmek çabasına giren
bu öğretmenin ders verdiği bebeler yandı. Devam edi-
yor:
"Bu konuda basını, beni uğrattığınız zararlar nedeniy-
le yargıyı da kullanacağım.."
Saygısızlığa bakın . Adam beni mahkemeye verece-
ğinden söz etmek cüretinde bulunuyor. Çünkü onu zara-
ra uğratmışım... Ve bu tehdidinin beni korkutacağından
o kadar emin ki, daha sonra şöyle diyor:
"Bu yazımı okuyunca beni aramamanız durumunda
kendi onurum açısından yukarda bahsettiğim doğrultu-
da yapmam gerekenleri yapmaya çalışacağım. Bu imza
günü ertelenemez..."
Acaba ne zamandan beri 'ticari meta' haline geldik?
Bu arkadaş eğer benim kitaplarımdan çok sayıda ısmar-
lamışsa iade eder ya da başka kitaplarla değiştirir. Ne
zararı olabilir? Kaldı kı, bunları dile getirmekten utan-
maz mı?..
Türkiye'nin her yerine gidiyorum. Panellerdekonuşu-
yorum, konferanslar veriyorum, kitap imzalıyorum, söy-
leşiler yapıyorum. Ve bunların hiçbirinden, evet hiçbirin-
den bir tek delikli kuruş' almıyorum. Zaten almayı da
düşünmüyorum. Kendi inançlarımın, kendi düşünceleri-
min mücadelesıni yapıyorum. Ama eğer birileri bunu bir
ticaret aracı' olarak kullanıyorsa, fena halde aldatılıyo-
ruz demektir.
Bu arkadaş, içıme kuşku düşürdü. Acaba okurlarımın
iyi niyetleri, böyle 'çiğ insanlar' tarafindan bir kazanç
vesilesi mi yapılıyor? Kaldı ki; bu olay, benim kişisel bir
sorunum da değil. Birçok insan gidiyor buralara, okurla-
rına kitap imzalıyor, tanışıyor. Ama bu işi düzenleyenler
acaba başka hesaplar peşinde mi?
Bu yazıyı kaleme almamın nedeni bu adamı 'teşhir et-
mek'değil. Zaten bunadeğmez. Konyalı hemşerilerime
de hesap vermek zorunluluğunu duymuyorum. Onlar
beni tanır ve bilirler. Ama eğer birileri, 'sömürüye karşı
çıkmak' bahanesi ile başkalarını 'sömürüyorsa' buna
engel olmak gerek.
Bulundukları yörelere binbir zorlukla ışık taşımak iste-
yen aydın kitapçı arkadaşlarımı ve yürekten sevgi ve
saygı duyduğum öğretmenlerimi 'tenzih ederim', ama
lütfen inanç ve düşünelerimizi 'ticarimeta' haline getir-
meyelim, getirtmeyelim.
Nesin, özellestirmeyi anlatti:
Zarar eden KTFleri
alacak adam enayî mi?
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Türk yazınının güçlü
adı Aziz Nesin, Kamu İktısadı
Teşebbüsleri'nin (KİT) zarar
ttiği için özelleştirilmek isten-
diğini anımsatarak, "Zarar
eden KÎTi alacak adam enayi
mi? Bunu alacak adamlar,
KİTIeri kazanır hale getirecek-
se, deviet niye bunu yapmıyor,
aciz mi?" dedi. Nesin, Tür-
kiye'nin yaşadığı sorunlann.
demokratikleşmeden, birgece-
de demokrasiye geçmekten
kaynaklandığını savundu.
Cumhuriyet Kitap Kulübü
Ankara Temsilcisi Ilhanilhan
Kitabevi'nde dün yapıtlannı
imzalayan Nesin, akşam da
Karanfıl Sokak'taki Marjinal
Kafe'de okurlanyla söyleşti.
Söyleşinin başında "Fazla bfl-
mediğîm bir konuda konuşaca-
ğnn" diyen Nesin, KİT'lerin
özelleştinlmesi konusundaki
görüşlerini açıkladı. Nesin.
"KİTIeri niye satryonız? Zarar
ettikleri için. Peki bunu alacak
insanlar enayi mi? Bunu alacak
adamlar, kazanır hale getire-
cekse, devlet niye getirmiyor,
aciz mi? Kapitalizmin en cana-
van bizim KİT'lerdir, çünkü
devlet kapitalizmidir" dedi.
Nesin'in imza günü bugûn
de Ilhanilhan Kitabevi'nde, sa-
at 15-30-18-30 arasında süre-
cek.
MISK, MHP'li belediyelerdeyeniden örgütleniyor
GÜNEŞGÜRSON
ANKARA - MHP ile organik ilişkisi olan
ve 12 Eylül döneminde faaüyeti durdurulan
Milliyetçi İşçi Sendikalan Konfederasyonu
(MİSK), 1984 yılında resmen açılmasının
ardından, MHP'li belediyelerde örgütlenme
atağma kalktı.
Hatay'ın Kınkhan, Dörtyol, Koza beledi-
yeleri ve Tarsus'un Huzurkent beldesinde,
MHP'li belediye başkanlan ile MlSK'e
bağlı Genel-Sen arasında, Borçlar Yasası'na
dayanarak sözlesme yapıldı. Türk-ls'e bağlı
Belediye-İş ile DISK'e bağb Genel-Iş sendi-
kalannın yetki mücadelesiyle sözlesme süre-
cinin Iküitlenmesinin ardından yapılan bu
sözleşmclerde, işverenin, işciye sendika de-
ğiştirme baskısı uyguladığı ileri sürüldü.
Borçlar Yasası uyannca yapılan sözleşmele-
rin. 2822 sayıh Toplu İş Sözleşmesi Grev ve
Lokavt Kanunu'na aykın olduğu kaydedil-
di.
Kınkhan Belediyesi'nde 5 ağustos. Dört-
yol Belediyesi'nde de 13 eylül tarihlerinde
yapılan sözleşmelerin, 1 Ocak 1994-31
Arahk 1995 tarihleri arasında geçerli olması
öngörüldü. Genel-Sen Genel Başkanı Hüsnü
Çetiner ile belediye başkanlan arasındaki
sözleşmelerde, 1926 yılında çıkan Borçlar Ka-
nunu'nun 316 ve 317. maddelerinde tanı-
mlanan "hizmet akdi mukavelesi" esas
abndı. Çalışanlann ekonomik ve sosyal du-
rumlannı geliştirmek ve üyelerinin insanca
yaşaması için gerekli koşullara sahip olma-
lan amaayla yapıldığı kaydedılen sözleşme-
de, "tşci sağlığı ve iş güvenİiğini gerçekleştire-
rek güvenü bir çalışma ortamınm yaratüması
ile ilgili bütün önlemierin alınması ve çaltşamn
hakknun sağlanarak sosyal güvenceye kavuş-
turulmaları, işyerinde üretkenliğin azami dü-
zeye çıkanlması, emeğin vasıtalannın gelişti-
rilmesi ve katılımcılığın işyerinden başlatıla-
rak demokratikleşmeye katkıda bulunul-
masının" amaçlandığı belirtildi.
Sendika kurma özgürlüğü
Amaç bölümünde aynca, işçılenn sendika
kurma ve seçme özgürlüğüne de dikkat çeki-
lerek, "Bu özgürlüğün aynlmaz temel parçası
olan toplu iş sözleşmesi yapma hürri> etini ha-
yata geçirmevi ve 2822 sayılı Toplu fş Sözleş-
mesi Grev ve Lokavt Yasası'nın getirdiği hük-
mü yine yasa ile aşmamn" gereklilığine yer
verildi. Protokolde, sendikanın kendini fes-
hi, yasaklı olması ya da işverenin değişmesi
durumunda da sözleşmenin uygulanacağı
kaydedildi. Sözleşmede, işçilere birinci yıl
için yüzde 75, ikinci yıl için yüzde 50 oranın-
da ücret zammı ödenmesi öngörüldü.
Kınkhan Belediye Başkanı Mehmet Büir
ile Genel-Sen arasındaki sözleşmede, işçilere
birinci yıl için yüzde 75, ikinci yıl için yüzde
50 oranında ücret zammı verilmesi öngörül-
dü.
Dörtyol Belediyesi ile yapılan sözleşme-
de de ilk altı ay için yüzde 60, ikinci altı ay
için yüzde 20; 1995 yılının ilk altı ayı için yüz-
de 13, ikinci altı ayı için yüzde 12 oranında
ücret artışı verilmesi hükmü yer aldı.
12 Eylül 1980 sonrasında Milli Güvenlik
Konseyi bildirisi üzerine faaliyetleri durdu-
rulan MİSK, 1984 yılında yeniden eski yö-
neticilerine devredilerek çaüşmalanna baş-
ladı. MHP davası iddianamesinde, MHP'-
nin yan kuruluşlan arasında yer alan
MİSK'in örgütlenmesinde, yüzde 10 işkolu
barajını geçmediği halde, noter onayı olma-
yan üye listeleri kabul edildi. 27 Mart yerel
seçimlennin ardından, Türk-İş ile DİSK'in
belediyelerdeki yetki çekişmesinın, yargıya
yapılan itirazlarla toplusözleşmeleri tıka-
ması üzerine, MİSK MHP'li belediyelerde
çalışan 15 bine yakın işçiyi örgütlemek için
harekete geçti. SHP'nin yerel iktidarda ol-
ması nedeniyle DÎSK'e bağlı Genel-İş Sen-
dikası ile SHP'li bazı belediye başkanlan
arasında yapılan protokollerin Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafindan iptal
edilmelerinin ardından, MİSK'e bağb Ge-
nel-Sen'in; işçileri, belediye başkanlannın
baskısıyla örgütleme çabşmalannı sürdür-
düğü belirtildi.