07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4EKİM1994SALI CUMHURtYET SAYFA HABERLER Bahçelievler'de yol çalışması •Haber Merkezi- Bahçelievler Belediye Başkanlığı'na bağb Fen İşleri Müdürlüğü ekiplerince yapılan bordür ve tretuvar çahşmalan devam ediyor. Belediye Başkanı Saffet Bulut 4.5 milyar liraya mal olan çahşmalarla ilgili yaptığı açıklamada, "l 1 mahallesi olan Bahçelievler'in her köşesini, Istanbul'a yaraşır, halkımıza layık yerler olarak her hizmetimizle sunmaya devam ediyoruz" dedi. 21 PKK'li öldürüldü • Haber Mer kezi- Şırnak, Hakkan ve Iğdır'da güvenlik kuvvetlerince gerçekîeştirilen operasyonlarda, 21 PKK'li terörist öldürüldü, bir terörist teslim oldu. Sıvas'ta sürdürülen operasyonlarda da 150 teröristin kıskaca alındığı biidirildi. Olağanüstü Hal Bölge Valihği'nden yapılan açıklamaya göre Hakkari'nin Çukurca üçesinde ikisi kadın 8, Şırnak yakınlannda Cudi Dağı'nda sürdürülen operasyonlarda 3'ü kadın 6, Uludere Bağlıca köyü ve Silopi ilçesi Gürümlü köyü kırsalında 3 PKK'li öldürüldü. Sıvas'taki operasyonda da 4 PKK'linin öldürüldüğü bildirildi. Yüz kadar PKK yandaşı ise Avrupa Konseyi önünde oturmaeylemi başlattı. Otoyol uyarısı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Otobüs fırmalannjn, otoyol kurallanna uymayarak gişelerden ücret ödemeden geçtikleri bildirildi. Anadolu otoyolu, Ankara-Gerede arasındaki gişelerde, 17 otobüs fırmasının sürekli olarak bilet almadan, gişelerden hızla geçtikleri saptandı. Sözleşmelilerin eylem hazırlıjjı • İstanbul Haber Servisi - Yaklaşık 260 bın sozleşmeli personelin temmuz ayı ücret zamlan hala yapılmazken PTT çalışanlan önümüzdeki günlerde eylem yapmaya hazırlanıyor. Ağırlıkla PTT, TEKveDevlet Demiryollan'nda çaüşan ve 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası kapsamında bulunan sözleşmeli personel, hükümetin kendilenni anımsamasını bekliyor. Kalp tarama kampanyası • tstanbul Haber Servisi- Şişü Belediyesi ile Türk Kalp Vakfı tarafindan düzenlenen 'Kalp Tarama Kampanyası', Şişli Abide-i Hürriyet Parkı'nda dün sabah törenle başladı. Törende konuşan Şişli Belediye Başkanı Gülay Aüğ, Gezici Bakırn ve Kontrol Merkezi'nin kalıa halegetirilmesiiçin Feriköy'de beledıyeye ait uygun bir binanın Türk Kalp Vakfi'nın hizmetine verileceğini belirtti. Moğultay'dan müjde• ANKARA (ANKA)- Adalet Bakanı Mehmet Moğultay, terör suçlulannın kaldığı cezaevlerinde görev yapan personelin maaşının arttırılacağını bildirdi. Adalet Bakanı Mehmet Moğultay, 24mayısta yürürlüğe giren 'ceza infaz kurumlan ile tutukevlerinin kuruluş ve idaresine' ilişkin kanun hükmünde kararnamenin, Anayasa Mahkemesi'nce iptal edıJdiğini anımsattı. Adalet Bakanbğı'nca bunun yerine yeniden hazırlanan ceza infaz kurumlan ile tutukevlerinin kruruluşu ve idaresine ilişkin yasa tasansının TBMM'ye s-unulma aşamasına geldiğini kaydeden Moğultay, tasanyla terör suclulannm lcaldığı cezaevlerinde görev yapan personelin ücretlerinin arunlacağını bildirdi. İ.Ü.'de açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Demirel, 'Hür üniversite istemekte haklısınız' dedi 'Üniversitelerözgiirolacak'Haber Merkezi - Türkiye ge- neünde 23 üniversite, 1994-95 öğretim yıbna törenle başladı. İstanbul Üniversitesi'ndeki tö- rene katılan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, öğretim üyelerine, "Hûr üniversite iste- mekte hakltsınız. Bunu yapmak boynumuzun borcu. Ancak siz de parçalanmışsııuz. Bir ktsmmız 'Böyle olsun", bir kısmınız 'Şöyle olsun' diyor. Biz de ortasmı bulamadık" dedi. Cumhurbaşkanı Demirel, İstanbul Üniversitesi'nin Vez- neciler'deki Fen Fakültesi saio- nunda düzenlenen törende, aralannda yakalanna salona giriştedağıtılan "özerk üniversi- te" kokartlannı takan çok sayı- da öğretim üyesinin de bulun- duğu Türk ve yabancı öğretim görevlileriyle öğrencilere hitap etti. GSMH'nin yüzde 10'unun eğitime aynlması gerektiğini, öğretim üyelerinin ekonomik sıkınülannın en kısa zamanda giderileceğini söyleyen Cum- hurbaşkanı Demirel, şöyle ko- nuştu: "Bir filkede züıinlerin serbest ofanası lazım. Hür üni\ersiteden kastınız reklörlerin, dekanların, kurulların vs. secimle geunesiyse hiç sorun değil. Okuttuğumuz Cumhurbaşkanı Demirel, İL'nün Fen FakültesTndekiaçılış töreninekatıldı. bir ders yûzünden devlet bize zarar verebılır" gibi bir endişeniz varsa, bunu kökünden kazımak da kolay bir iş. Istediğiniz gibi dersler veriyor, yazılar yazıyor- sunuz. 'Hür üniversite yok' di- yorsamz, bir dahaki sene onu var yapar geliriz." İstanbul Üniversitesi Rektö- rü Prof. Dr. Bülent Berkarda konuşmasında, yeni açılan bazı üniversitelerde dınsel akımlann kadrolaşma çabasında olma- lanndan kaygı duyduklannı söyledi. Demokratik, özerk ve özgür üniversite özlemleri- nin devam etüğini de kaydeden Rektör Befkarda, üniversitenin tasarruf önlemleri dışında tu- tulması, 657 sayılı Devlet Me- murlan Kanunu'na tabi kadro- lara atama yetkısinin venlmesi, yardımcı personel oranının yüzde 5'ten yüzde 20'ye çıkan- Iması, döner sermaye gelirlen- nin kullarumında elastikıyet sağlanması gerektieini de sözle- rine ekledi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Mehmet Sağlam ise konuş- masına. "Bazılan beğense de be- ğenmese de Türk üniversiteleri hür, çağdaş üni\ersitelerdir" diye başladı. Son ikı yılda öğrencı ve üniversite sayısının ikiye kat- landığını, üniversite sayısının bu yılın sonuna kadar 60'a ula- şacağını belirten Prof. Dr. Sağ- lam, en büyük sorunun artan üniversite ve öğrenci sayısına paralel oranda öğretim üyesi ye- uştirilememesi olduğunu, bu amaçla çalışmalar yapıldığını söyledi. Prof. Sağlam, öğretim üyelerinin ücretlerinin arttınl- masına yönelik yasa teklifinin Meclis'in birinci gündeminde yer aldığını hatırlattı. Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör özden. Çukurova Üni- versitesı'nın yeni öğretim yılına başlaması nedeniyle düzenlenen törende, "Anayasa Vargisı ve DemokrasT konulu bir ders ver- di. Gençlere. "önemli olan dip- loma alıp iş bulmak değildir. Va- tanı kurtarmak, gerçeği aramak, bUimin tşığında çağdaş uygariık için özveride buhmmaktır. Salt bilgiyle yetinmevin" diye sesle- ndi. Türkiye genelındeki diğer üniversiteler düzenlenen tören- lerle öğrenime başladılar. Cumhurbaşkanı Demirel, Gebze'de yapımı tamamlanan Kale Oto Radyatör ve Balata Tesısleri'nın açılışmda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin büyü- me, ilerleme ve gelişmesi bakı- mından yurttaşlara büyük gö- rev düştüğünü belirtti. 'Bilimsel ve akademik özgürlük' bulunmadığını belirten öğretim üyeleri açıbşlan protesto etti Öğretim üyeleri açıhşlarakatılmadı Haber Merkezi- Her yıl üni- versite öğrenalerinin resmi tö- renlerden bağımsız olarak dü- zenledikleri alternatif açıbşlar, dün yerini öğretim üyelerinin yapüklan protestolara bıraktı. Birçok üniversitede öğretim üyeleri, 'bilimsel ve akademik özgürlük' ortammın bulunma- dığını belirterek dünkü törenle- re katılmadı. Çukurova Üni- versitesi'nde ise açıbş törenine kaülan Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe, konuşmasına baş- lamadan önce salonu dolduran öğretim üyelerince alkışlarla protesto edildi. Yıldız Üniversitesi'nde dü- zenlenen açılış törenine kaöl- mayan bir grup öğretim üyesi yayımladıklan bMriyle 'öğre- tim üyelerinin yaşadıkları sorun- lara duyarsız kaJan siyasi otori- teyi' ve üniversitede yapılan açılış törenini protesto ettikleri- ni acıkladılar. Törene katılan Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Yıldmm Aktuna ise protesto ile ilgili olarak "Biz hü- kümet olarak bilim yuvalarmtn sorunlarına sicak bakıyoruz. Protestolarla hicbir şe>i cöze- meyiz. Her şey fletişim ve diya- logla çözülûr" dedi. Törene katılmayan öğretim üyelerinin yayımladıklan bildinde şu göriişlere yer verildi: "Cniversitemiz her yıl olduğu gibi bu yıl da tören ve şenliklerle açılı>or. Bu açılışlarda üniversite sorunlan dite getiri- liyor, umutlar dağıtüıyor ve sözler verih- yor. Ktsaca her yil aynı senaryo yenileni- yor. Oysa büimsel ve akademik özgür- i T R M M ' « 1 « » ö&etim Üyeleri Demeği, Gazi Üniversite- g y I D İ f l i r i U C ^ 7^^ Cyelen Derneği, tzmir Üniver- siteleri öğretim Elemanları Derneği, ODTÜ öğretim Elemanları Derneği, Üniversite öğretim Üyeleri Derneği ile öğretim Elemanları Sendikası ûyelerinden oluşan bir heyet, dün parlamento- yu ziyaret ederek TBMM Başkanvekili Kamer Genç'e sorunlannı ilettiler. Genç, üniversitelerin; bilim, iiim ve araştırma konulanndaki çalışmalarınm baskı altına alındığuıı belirterek Yüksek öğretim Kurumu'na (\'ÖK) bağlı sistemin değişmesi gerektiğini sövledi. lük, yönetsel özerklikten yoksun üniver- sitelerimiz bastırılnuş, öğretim üyele- rimiz küstünilmüş ve öğrencileri sustu- rulmuştur. Üniversitelerimiz yetişkin ele- man ve parasal kaynak yetersizliği nede- niyle adeta durma noktasına gelmiştir. Öğretim elemanları ise ağır v aşam koşul- ları altında ezümeye terk edilmiştir. KH saca düşünme konuşma ve üretme kısırlığına itilen üni>ersitelerimiz işleye- mez durumdadır. Bizler bir grup öğretim üyesi olarak bu sorunlara karşın du\ arsız kalan siyasi otoriteyi üniversitemizde yapdan açılış törenine katdmayarak pro- testo ediyoruz." Yıldız Üniver- sitesi öğretim üyesi ve Öğretim Üyeleri Derneği 2. Başkanı Prof. Dr. Ayhan Alkış törene katılmayarak yöneticileri ve si- yasileri üniversitelerdeki temel sorunlara duyarlı olmaya çaprdıklannı söyledi. Alkış, "Üniversitelerde, akademik ve bi- limsel özgürlük ortamınm ya- ratılması ve özerklik konusu bu- gün yükseköğretünde karşılaşı- lan temel sonınlardır. Bilimsel özgürlük talebi şüphesiz YÖK'- ün kaldırılmasını da içeriyor" diye konuştu. Yıldız Üniversitesi'nde gö- revli 350 kadar araştırma gö- rcvlisi de 'özlük haklannın veril- mesi bilimsel olanakların arttı- rılnıası, ekonomik konulann dü- zeltilmesi, daha demokratik ve Özgür bir üniversite' talepleriyle törene katılmadılar. Adlanmn açıklanmasını ıstemeyen araştı- rma görevlileri, öğretim üyeleri ve öğrencilerle birlikte perşem- be günü alternatif bir açılış dü- zenleyeceklerini acıkladılar. İstanbul Üniversitesi'nin dün yapılan açılış törenine katılma- yan Araştırma Görevlileri Der- neği, törende yapmak istedikle- ri konuşma taleplerinin tstan- bul Üniversitesi Rektörlüğü'- nce reddedilmesini de kınadı. Çukurova Üniversitesi'nde dün yapı- lan açılış törenine katılan Devlet Bakanı Bekir Samı Daçe ise kürsüye geldiği sı- rada amfıyi dolduran öğretim üyele- rinin yoğun alkışlı protestolanyla karşı- laştı. • • • Harb-Iş, savunmasında da Türk-Iş'i suçladı: Işçi haklannı sermayeye peşkeş çekiyor Türk-Iş'te disiplin soruşturmasıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk- Iş yönetimini eleştirerek soruşturma san- asına yol acan Türk Harb-Iş Sendikası, savunmasında da, Türk-İş'i "işci haklanm sermayeye peşkeş çekerek saünakJa" suç- ladı. Harb-lş Sendikası'run, Türk-lş Di- siplin Kurulu'na verdiği savunmasında, Harb-İş Gölcük ve Ankara Şubeleri tara- fından Türk-fş'e yönelik eylemlerin, "Sen- dika genel merkezinüı talimaüyla değil, tabandan gelen faaliyeüer üzerine" yapıldı- ğı belirtildi. Türk-îş Genel Başkanı Bavram Meral'- in tabutunu yakma ve Türk-fş Genel Mer- kezi önüne siyah çelenk bırakarak, yöneti- cileri "işçivi satinakla" suçlama eylemle- rinden dolayı, Türk Harb-İş Sendikası Genel Merkezi hakkında disiplin soruş- turması acıldı. Disiplin Kurulu, Harb-İş'i. şubelerinin eylemlerini cezalandırmamak ve yapılan basın açıklamalanyla Türk-İş'i küçük düşürmekle suçladı. Suçlamada, sendikanın "Türk-tş tûzügüne, amaç ve il- keierine aykın hareket ettiği" ılen süriile- rek. "uyan, kınama \eya geçkn olarak işten el çektirme >e geçid ihraç cezalanndan bi- rinin venlmesi'' öngörüldü. Hakkında disiplin soruşturması başlatı- lan Harb-İş Sendikası. bu sırada enflas- yon farklannı ödeme planını kabul etme- yıp 2821 sayılı Sendikalar Yasası'na aykın davranıldığını ilen sürerek üyeleri adına dava açma karan aldı. Türk-İş Genel Başkanı Meral, kendi teşkilaü olan Yol-İş Sendikası İstanbul 1 Nolu Şube Başkanı Ercan Atmaca ve şube yönetimi hakkında, disiplin soruşturması başlatmıştı. Eski disiplin sonışturmalan Türk-İş, eskı genel başkan Şevket Yıl- maz döneminde 1989 yılında iki sendika hakkında disiplin soruşturması yaptı. Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Ah- met Balaman ve sendika yöneticıleri hak- kında açılan soruşturmada, Şevket Yıl- maz'ı. "Ruh sağlığı merkezinde kontrolden geçmeje çağırraak". "Türk-İş >önetiminin karnından konııştuğunu ileri surmek" ve "ANAP'a ha>ır eyleminde Türk-İş'in so- nımluluktan kaçarak faturayı işciye çıkar- dığmı ileri sürmek" suçlan incelendi. İşçi- lerin yoğun olduğu merkezlerde çıkan seçim sonuçlannın Türk-İş yönetiminin istekleri doğrultusunda olmadığını savu- nan Balaman, yöneticilerin inandına ve yönlendirici olmadıklannı dile getirerek, Türk-İş'i küçük düşürmekle suçladı. Di- siplin Kurulu, Koop-İş'in "eleştiri ile asıl- sız suçlamayi" kanştırdığı yargısma vara- rak, Balaman'm Türk-İş Başkanlar Kurulu'ndaki görevınden 1 yıl süreyle el çektirilmesine ve Koop-İş Sendikası'nın da 2 ay süreyle Türk-İş üyeliğinden ihraç edilmesine karar verdi. Bass Sendikası Genel Başkanı Tamer Sonalp hakkında da Türk-İş Koordinas- yon Kurulu'nun karan dışında, dûşük zam oranıyla toplusözleşme bağıtlamakla suçlaıidı. Bass Sendikası 1 ay süreyle kon- federasyon üyeliğinden ihraç edildi. Disiplin kurulu, dünkü toplantısında bir karar verilememesi üzerine, 17 ekim tarihine ertelendi. Türk-İş Disiplin Kuru- lu Başkanı ve Toleyis Sendikası Genel Sekreteri Durmus Toprak, toplantıdan sonra yaptığı açıklamada, kurul üyeleri- nin "olayı deriıdemesine incelemek üzere" erteleme karan aldıklanm büdirdı. Disip- lin kurulunun Türk-İş Yönetim Kurulu'- nun karan üzerine toplandığını ve Harb- İş Sendikası'na yöneltilen suçlamalan de- ğerlendirdiğini ifade eden Toprak. "Disip- lin KurulıTnun yetkisi sınıriı. Yönetim ku- rulu kimi disipİine verirse, onu görüşmek dunımundayız" dedi. ARAYIS TOKTAMIS ATEŞ Sömürünün Türleri Siz değerli okurlarımın bu satırları okuduğunuz günde ben Konya'da olacaktım. Ankara'da aynı hafta içinde iki doçentlik jürisine katılma durumunda olduğum için (ve de uçak kullanamadığımdan), bugünden günübirlik Konya'ya gelerek, yeni açılacak olan bir kitabevinde 'imza günü' yapacaktım. Konya'dan arayan bir öğretmen arkadaş, eşinin aça- cağı bir kitabevi için böyle bir ricada bulununca; tarih de denk geldiği'nden, kabul etmiştim. Üstelik bilirsiniz, serde 'Konyalılık' da var. Bu fırsattan yararlanıp, birkaç akrabamı da görmeyi umut etmiştim. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. üniversitenin açıl- masıyla ilgili olarak salı ve çarşamba günleri Istanbul'- da olmam gerekti. Ve zorunlu olarak Konya'dan arayan kişiye telefon ettim ve durumu anlatarak, imza gününü ertelemek zorunda olduğunu bildirdim. Vay efendim... Benim bu yaptjğım şey ayıpmış, sorumsuzlukmuş. Zaten daha önce de bir konser düzenlemesinden büyük zarara girmişmiş... Adam esip gürlüyor. "Aralık ayında bir gün gelebilirim" dedim. Bunu da reddedince, telefo- nu suratma kapadım. (Konya benim memleketim, nasıl olsa giderim.) Biraz sonra gene aradı. "Size bir mektup gönderece- ğim, beni o zaman arayacaksınız " dedi. Doğrusu merak etmedim değil. Derken iki gün sonra APS ile gönderdiği mektup geldi. Bir 'küstahlık' ve 'sayg/s/z///c'örneği... Ben Konya'ya güvenlik nedenleriyle gitmemişim... Memleketim olan Konya'ya gitmekten korkmuşum... Bu 'arkadaş' Konya'daki IBDA-C'cileri tek tek tanırmış, (ar- tık nasıl tanıyorsa) onlar 'korkar gelemez' demişler, inanmamış... Benim daha cesur olacağımı bekliyor- muş... Bunun gibi bir sürü ipe-sapa gelmez 'hezeyan.'Tür- kiye'nin her yanına gidiyorum ben. Elbette Konya'ya da gideceğim. Ama bugün gidemeyişımin nedeni başka. Ayrıca korkan adam, "Aralıklta gelirim " demez. Mektubun en ilginç bölümü son bölüm. Zaten bu yazı- yı kaleme almak gereksinimini de o nedenle duydum. Şöyle diyor bu öğretmen arkadaş: "Ben de olarak insanlara karşı olan sprumlulukla- rımdan dolayı bu gelemeyişinizin üzerini külleyecek bi- risi değilim. Sizın güvenlik nedeniyle gelemeyeceğinizi bildirmenizin bir korkaklık olduğunu Konyalılara elim- den geldiğince duyurmaya çalışacağım." ifadesindeki bozukluklara hiç dokunmadım. Ama be- nim söylemediğim şeyi bana söyletmek çabasına giren bu öğretmenin ders verdiği bebeler yandı. Devam edi- yor: "Bu konuda basını, beni uğrattığınız zararlar nedeniy- le yargıyı da kullanacağım.." Saygısızlığa bakın . Adam beni mahkemeye verece- ğinden söz etmek cüretinde bulunuyor. Çünkü onu zara- ra uğratmışım... Ve bu tehdidinin beni korkutacağından o kadar emin ki, daha sonra şöyle diyor: "Bu yazımı okuyunca beni aramamanız durumunda kendi onurum açısından yukarda bahsettiğim doğrultu- da yapmam gerekenleri yapmaya çalışacağım. Bu imza günü ertelenemez..." Acaba ne zamandan beri 'ticari meta' haline geldik? Bu arkadaş eğer benim kitaplarımdan çok sayıda ısmar- lamışsa iade eder ya da başka kitaplarla değiştirir. Ne zararı olabilir? Kaldı kı, bunları dile getirmekten utan- maz mı?.. Türkiye'nin her yerine gidiyorum. Panellerdekonuşu- yorum, konferanslar veriyorum, kitap imzalıyorum, söy- leşiler yapıyorum. Ve bunların hiçbirinden, evet hiçbirin- den bir tek delikli kuruş' almıyorum. Zaten almayı da düşünmüyorum. Kendi inançlarımın, kendi düşünceleri- min mücadelesıni yapıyorum. Ama eğer birileri bunu bir ticaret aracı' olarak kullanıyorsa, fena halde aldatılıyo- ruz demektir. Bu arkadaş, içıme kuşku düşürdü. Acaba okurlarımın iyi niyetleri, böyle 'çiğ insanlar' tarafindan bir kazanç vesilesi mi yapılıyor? Kaldı ki; bu olay, benim kişisel bir sorunum da değil. Birçok insan gidiyor buralara, okurla- rına kitap imzalıyor, tanışıyor. Ama bu işi düzenleyenler acaba başka hesaplar peşinde mi? Bu yazıyı kaleme almamın nedeni bu adamı 'teşhir et- mek'değil. Zaten bunadeğmez. Konyalı hemşerilerime de hesap vermek zorunluluğunu duymuyorum. Onlar beni tanır ve bilirler. Ama eğer birileri, 'sömürüye karşı çıkmak' bahanesi ile başkalarını 'sömürüyorsa' buna engel olmak gerek. Bulundukları yörelere binbir zorlukla ışık taşımak iste- yen aydın kitapçı arkadaşlarımı ve yürekten sevgi ve saygı duyduğum öğretmenlerimi 'tenzih ederim', ama lütfen inanç ve düşünelerimizi 'ticarimeta' haline getir- meyelim, getirtmeyelim. Nesin, özellestirmeyi anlatti: Zarar eden KTFleri alacak adam enayî mi? ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türk yazınının güçlü adı Aziz Nesin, Kamu İktısadı Teşebbüsleri'nin (KİT) zarar ttiği için özelleştirilmek isten- diğini anımsatarak, "Zarar eden KÎTi alacak adam enayi mi? Bunu alacak adamlar, KİTIeri kazanır hale getirecek- se, deviet niye bunu yapmıyor, aciz mi?" dedi. Nesin, Tür- kiye'nin yaşadığı sorunlann. demokratikleşmeden, birgece- de demokrasiye geçmekten kaynaklandığını savundu. Cumhuriyet Kitap Kulübü Ankara Temsilcisi Ilhanilhan Kitabevi'nde dün yapıtlannı imzalayan Nesin, akşam da Karanfıl Sokak'taki Marjinal Kafe'de okurlanyla söyleşti. Söyleşinin başında "Fazla bfl- mediğîm bir konuda konuşaca- ğnn" diyen Nesin, KİT'lerin özelleştinlmesi konusundaki görüşlerini açıkladı. Nesin. "KİTIeri niye satryonız? Zarar ettikleri için. Peki bunu alacak insanlar enayi mi? Bunu alacak adamlar, kazanır hale getire- cekse, devlet niye getirmiyor, aciz mi? Kapitalizmin en cana- van bizim KİT'lerdir, çünkü devlet kapitalizmidir" dedi. Nesin'in imza günü bugûn de Ilhanilhan Kitabevi'nde, sa- at 15-30-18-30 arasında süre- cek. MISK, MHP'li belediyelerdeyeniden örgütleniyor GÜNEŞGÜRSON ANKARA - MHP ile organik ilişkisi olan ve 12 Eylül döneminde faaüyeti durdurulan Milliyetçi İşçi Sendikalan Konfederasyonu (MİSK), 1984 yılında resmen açılmasının ardından, MHP'li belediyelerde örgütlenme atağma kalktı. Hatay'ın Kınkhan, Dörtyol, Koza beledi- yeleri ve Tarsus'un Huzurkent beldesinde, MHP'li belediye başkanlan ile MlSK'e bağlı Genel-Sen arasında, Borçlar Yasası'na dayanarak sözlesme yapıldı. Türk-ls'e bağlı Belediye-İş ile DISK'e bağb Genel-Iş sendi- kalannın yetki mücadelesiyle sözlesme süre- cinin Iküitlenmesinin ardından yapılan bu sözleşmclerde, işverenin, işciye sendika de- ğiştirme baskısı uyguladığı ileri sürüldü. Borçlar Yasası uyannca yapılan sözleşmele- rin. 2822 sayıh Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'na aykın olduğu kaydedil- di. Kınkhan Belediyesi'nde 5 ağustos. Dört- yol Belediyesi'nde de 13 eylül tarihlerinde yapılan sözleşmelerin, 1 Ocak 1994-31 Arahk 1995 tarihleri arasında geçerli olması öngörüldü. Genel-Sen Genel Başkanı Hüsnü Çetiner ile belediye başkanlan arasındaki sözleşmelerde, 1926 yılında çıkan Borçlar Ka- nunu'nun 316 ve 317. maddelerinde tanı- mlanan "hizmet akdi mukavelesi" esas abndı. Çalışanlann ekonomik ve sosyal du- rumlannı geliştirmek ve üyelerinin insanca yaşaması için gerekli koşullara sahip olma- lan amaayla yapıldığı kaydedılen sözleşme- de, "tşci sağlığı ve iş güvenİiğini gerçekleştire- rek güvenü bir çalışma ortamınm yaratüması ile ilgili bütün önlemierin alınması ve çaltşamn hakknun sağlanarak sosyal güvenceye kavuş- turulmaları, işyerinde üretkenliğin azami dü- zeye çıkanlması, emeğin vasıtalannın gelişti- rilmesi ve katılımcılığın işyerinden başlatıla- rak demokratikleşmeye katkıda bulunul- masının" amaçlandığı belirtildi. Sendika kurma özgürlüğü Amaç bölümünde aynca, işçılenn sendika kurma ve seçme özgürlüğüne de dikkat çeki- lerek, "Bu özgürlüğün aynlmaz temel parçası olan toplu iş sözleşmesi yapma hürri> etini ha- yata geçirmevi ve 2822 sayılı Toplu fş Sözleş- mesi Grev ve Lokavt Yasası'nın getirdiği hük- mü yine yasa ile aşmamn" gereklilığine yer verildi. Protokolde, sendikanın kendini fes- hi, yasaklı olması ya da işverenin değişmesi durumunda da sözleşmenin uygulanacağı kaydedildi. Sözleşmede, işçilere birinci yıl için yüzde 75, ikinci yıl için yüzde 50 oranın- da ücret zammı ödenmesi öngörüldü. Kınkhan Belediye Başkanı Mehmet Büir ile Genel-Sen arasındaki sözleşmede, işçilere birinci yıl için yüzde 75, ikinci yıl için yüzde 50 oranında ücret zammı verilmesi öngörül- dü. Dörtyol Belediyesi ile yapılan sözleşme- de de ilk altı ay için yüzde 60, ikinci altı ay için yüzde 20; 1995 yılının ilk altı ayı için yüz- de 13, ikinci altı ayı için yüzde 12 oranında ücret artışı verilmesi hükmü yer aldı. 12 Eylül 1980 sonrasında Milli Güvenlik Konseyi bildirisi üzerine faaliyetleri durdu- rulan MİSK, 1984 yılında yeniden eski yö- neticilerine devredilerek çaüşmalanna baş- ladı. MHP davası iddianamesinde, MHP'- nin yan kuruluşlan arasında yer alan MİSK'in örgütlenmesinde, yüzde 10 işkolu barajını geçmediği halde, noter onayı olma- yan üye listeleri kabul edildi. 27 Mart yerel seçimlennin ardından, Türk-İş ile DİSK'in belediyelerdeki yetki çekişmesinın, yargıya yapılan itirazlarla toplusözleşmeleri tıka- ması üzerine, MİSK MHP'li belediyelerde çalışan 15 bine yakın işçiyi örgütlemek için harekete geçti. SHP'nin yerel iktidarda ol- ması nedeniyle DÎSK'e bağlı Genel-İş Sen- dikası ile SHP'li bazı belediye başkanlan arasında yapılan protokollerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafindan iptal edilmelerinin ardından, MİSK'e bağb Ge- nel-Sen'in; işçileri, belediye başkanlannın baskısıyla örgütleme çabşmalannı sürdür- düğü belirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle