Katalog

20 EKİM1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 Teslime Nesrin, İsveç'te iki aydır tecrit edildiğinclen ve hiçbir şeyi izleyemediğinden yakınıyorIsveç'esığınma başyurusunda bulımmayacağım GÜRHANUÇKAN STOCKHOLM - Testime Nesrin'in derdi var; daha doğ- rusu, yeni bnr derdi var. İsveç'te geçen iki ay sûresince tûmüyle tecrit edildiğini ve kendisine ulaş- mak isteyen gazetecilerin, tsveç PEN'İ Başkanı Gabi Gleianann'ı ajamadıklannı söylüyor. Aynca, Cezayirli laik yazarlan destekle- mek için Alman Kore Verlag ta- rafindan hazırlanan ortak kı- tabm, Frankfurt Kitap Fuan'nda tanıülması amacıyla düzenlenen basın toplantısına çağnlı olduğu halde gelmeyerek yüzlerce lconu- ğu düş kınklığına uğratüğmdan da haberi yok!.. Bu nedenle aldığı eleştirüeri öğrenince son derece ûzuldüğünü belirten Nesrin, iki aydır tecrit altında olduğunu ve hemen hiçbir şeyı izleyemediğini de üzûlerek behrtiyor. Isveç'in muhafazakar eğüimli gazetesi Svenska DagMadet, bir aydan fazla uğraştıktan sonra Teslime Nesnn'le söyleşi yap- mayı başardı. Bu söyleşi sırası- nda Nesrin, kendisiyle özel söyle- şi olarak Danımarka'nın en ünlü gazetesı Potitiken'de çıkan söyle- şiden de haben olmadığını açıklı- yor Sövlesı Gabı Gleıcmann ıra- Teslinıe Nesrin, Dakka'da süren davasının ilk sonuçlannı pazartesı günü alacak. Bûtün gün telefon başından a> rılma> acağını so> lu> or. zasıyla yayımlanmıştı. O söyleşide yaalanlar, Nes- rin'in Isveç'tekı ilk söyleşismdekilerle (Expressen'- de olan) aynı. Isveç'in en büyük sabah gazetesı Dagens Nyhe- ter'in kültûr sayfalannda bir süre önce, "Tesfene Nesrin'in Getmediği Gfin" baslıklı ve gazetenin ka- dın yazarlanndan BirgjrU Munkhammar imzalı bir yaa çıktı. Yazıda Nesrin'ın Cezayırli laik yazarlar ıcin hazırlanan bir ortak kitabın tanıtımı amacıyla, Frankfurt Kıtap Fuan'na katılacağının ilan edildı- ği, sıkı güvenlik önlemlerinın alınmasından sonra epey bir süre bekleyen dünya basınının karşısına, çika çıka Gabi Glekmanıı'ın çıktığı ve ızleyıcılerin önerrili bölûmünûn protesto seslenyle salonu terk ettikleri yer alıyor. Teslime Nesrin, kıtaptan haber- dar olduğunu, ama kimseye Frankfurt'a geleceğini söylemedığiru, ûstelik oradan davetiye, bilet gön- derilmediğini açıkhyor ve soruyor *Sınır tanımayan gazeteciler' "Yayınevi, geieceğimi neden ilan etti? Kimden öğ- rennuşti?Fransa'nm 'Sınır Tanıma>an Gazeteciler' firgütn (Reporters Sans Frontieres). ben Dakka'da —Mamrken benim için yazüan mektuplan kitap ha- fae getireceklerini bana biktirmişti. Daha sonra ki- tap Fransa'da yaymdaııdı. Oniaria sonra bir Alman yayma komçtu. Befli ki bundan sonra kitap Alman- ya'da da yaynnlanmış. Benim hiç Ogim yok. Frank- fai'a gitme konusunda hiçbir şeyden "haberim ot- madığını okur nereden bflsin? Çok üzülüyorum. Oradaki gazeteciler, benim ciddi bir insan ol- nadıgim düsöncesİDdedirier herhakk. İsveç'te yayı- mlanan tek söykşimi, ExpressenTe yaptını; çünkü Gabi bana, Expressen'in benim davam için çaba har- cağıdını söytedi." (Söz konusu gazetenin kültür re- daksıyonun ıkıncı başkanı Gabi Gleıcmann Gaze- te, PEN kulübe, Nesrin'in Isveç'e gelmesı konu- sunda yardımcı olmuştu. Bu nedenle ilk -ve Cum- huriyet dışında- tek söyleşi Exressen'de gerçekleştı- rilmişti.) Teslime Nesrin böylelikle, iki aydır PEN Baş- kanı Gabi Gleicmann'ın özel patenti altında kaldığmı açıklamış oldu. Gerçekten de, Gabi Gle- ıcmann, bızim onun aracıhğıyla yaptığımız ginşı- me yanıt bile vermemiştı. Teslime Nesrin'e doğnı- dan doğruya başvurunca derhal olumlu yanıt almıştık. Isveç'm dığer gazeteleri belli ki bu gerçeği yenıyenianlıyor... Teshme Nesrin, birçok Fransız aydınından çok sayıda çağn aldı Ne var ki Fransa kendisine. yalnız ca 24 saatlık vıze verebıleceğıni açıkladı Ülke içindekı yobazlardan korkan Fransa Cum- hunyetı, 32 yaşmdakı bu- kadın yazann gûvenliğıni daha fazla bir süre garantılemekten acızdı! Bu du- rumda Nesnn, Fransa'ya gıdemeyeceğını, çağıran- lara üzûlerek söyledı. Teslime Nesrin. Dakka'da süren davasının ilk sonuçlannı pazartesı günü alacak Bütün gün tele- fon başindan aynlmayacağmı söylüyor Sucu. "Müslümanlanıı dinsel duygulannı rencide etmek". Çarptınlabıleceğj cezarun en \ukseğı ıkı yıl hapis. "Mahkemenin karanna saygı göstereceğim n di- yor. Teshme Nesnn'm uç aylık vızesı bir ay sonra bitiyor. Bır süre daha uzatılmasını ısteyeceğıni be- lirterek eklıyor: "Politik sığınma başvurusunda bu- iunmayacağnn." Dakka'da hem polisler hem de yobazlar tarafından aranırken gecırdiğı 60 günlük mahpusluğu, üzennde çalışmakta olduğu bır kı- tapta anlatıyor Daha bıtmemış kitapta, her gün basıru izledıği \e günden güne köktendincılenn ne denlı güçlü olduğunu gorerek şaşırdığı yer alıyor "Gazeteleri her gün okuyordum. Köktendincilerin gücü beni sürekli şaşırttı. Bir toplantıya 200 bin kişi topiadılar. Akıl alır gibi değil. Köktendinciler. iil- kemdeki her ilerici sesi boğmak Lsriyoriar. Beni öl- dürseler de, benden sonra başkalarmı öldflrmeyi sür- dürecekler. tlerici herkesi, tek tek. Y azarlan, aydı- nlan. Köktendinciler, fe>kalade örgütlüler. İlericile- rin de örgütlenmeleri gerek. Çünkü ülkemde ilerici- ler çoğunlukta. Ne yazık ki örgütlii degilier." Teshme Nesnn. "ilerici" bır ınsanı şöyle tanımlı- yor: "Topiuroun iyiliği için ayınmcdığa karşı uğraş veren biri. Yoksullar ve zenginier: çoğunluk >e azınlık arasında hiçbir ayınmcılığı kabul etmeyen gerçek insan." Bangladeşlı kadın yazar. Musluman ya da Hındu olmanın, ilena olmayı engellemedı- ğini de vurguluyor "Herkes Tann'ya inanma ya da İDanmama hakkına sahiptir. Ne var ki köktendinci- ler, benim inanmıyor otntamı kabul edemiyorlar. Bu hoşgörüden yoksunlar." Teshme Nesnn, yobazlann; kendı ınancını baş- kalanna zorla enjeİcte etmeye kalkışmayan, ınanç meselesının her kışının kendı kafasında yer alan özel bir konu olduğunu sa\Tinan Müslümanlan da baskı altında tuttuklannı söylüyor: "Böjlelikle normal okullara da el atıyoriar. Zoria her yere kendi medreselerini kurmaya caltşıyoriar ve başanyorlar da." Teslime Nesrin'e, yaşh neslin kadınlann haklan için yıllardır verdıği uğraşı görmemezhkten geldiği şeklinde eleştinler ulaşı- yor. Kadın ozan Sufia Kamal, 85 yaşma karşm ülkesinin kadınlar konseyinin başkanı. O da yobaz- lann kara hstesinde. Nesrin, Ka- mal'e saygı duyduğunu, ama onun, ancak kendı zamanındakı ölçülere göre ilerici olduğunu söylüyor. Nesrin'in mesleğı jıne- kologluk. Cinsel konulardakı açık sözlülüğü de başına dert aç- makta. Bazı çevrelerde bu ko- nudaki yayınlan, bır çeşit por- nografık malzeme olarak genç er- keklerin elinde geziyor. Durum. genç kadının umurunda değil. " A taerkil toplumu ay akta tutmak isteyen çok kişi var. Ben bu düzeni yıkmak istiyorum. Cinsiyet, din, ırk.. hangi nedenle olursa otsun, ayınmcıhğın tümüne karştyun. Beni öldürmek istevenler. ayıruncılığı sürdürmek isteyenler- dir. Kitlelere, bildirimi ulastırma- maya çaltşıyorlar. Kadınlar, ül- kemde cinsel açıdan istismar edili- yorlar. Ben buna karşıyım. Bu ne- denle de düzene karşıy ım." Bır grup eleştın ıse Teshme Nesnn'ın ön plana çıkmasından ötürü, dığer küçük ama ilerici gruplann ateş hattına düşmesı şeklinde özetlenebıfır. Bu gruplar, kadınlann sağlık sorunlan, nüfus planlaması gıbi konularda yavaş yavaş da olsa kazanımda bulunuyorlar. Nes- rin, eleştirilen gen çe\ınyor- "Bu ekştiriler, temei- den yanlış. 'lslamlaştırma" böyle, •pragmatık", adım adun yapılan girişimlerle önlenemez. Önleneme- >ecek dcnli Uerlemiş durumda. Köktendinciler. top- lumun yönetimini devralma peşindeler. Kafalanm kullanıyoriar, çok i\i örgütleniyorlar. Beklersek yok edileceğiz. Laik anayasamız, daha şimdiden delik deşik edikli. Köktendinciler. Islamı resmi din haline getirmiş durumdalar. Aik hukuku ise şeriat kural- lanna göre y eniden y azılıy or; hiç değibe, şeriatın bi- raz yumuşahlmış şekline göre." Teslıme Nesnn. Hındıstan'da pkan tngilizce The Statesman gazetesının 9 mayısta yayımladığı söyleşide yanlış alıntı yapıldığını savunuyor: "Ben, "Kuran yenıden gozden gecınlsın" filande- medim. Kuran'la hiç ilgim yok. Ben şeriat) asalarına karşıyun. Her şeyden önce, kadınlan ayınmcılığa uğrartığı için karşıyun. Birerkek, kansını ~talaq' di- yerek, iki erkek tanığm önünde boşayabilir. O anda kansuun orada obnasına gerek yok. Bangladeş'te yalnızca 'talaq° demek yeterii de^L Erkegin, aynca yazılı olarak başvurması gerekiyor. Bunlar, şeriat kurallannda yapdan marjinal değişiklikler. Kadı- nlann kesirdikle işine y aramıyor. Bize çok daha çağ- daş yasalar gerek. Toplumdan, şeriatın ve Müslü- man aile anîayışının kaldırıhnası gerekriği görii- şündeyim. tslam dini 1400 yıl önce kunıldu. Birçok eski kavramı aştık. Eski dinsel kitaplar artık çağdışı ve yanltş yerde. Bıze laik bır yasama gerekiyor. Bü- tün dinierde, bir dolu ayıruncılık örneği var." ODAK NOKTASI AHMET CEMAL Bizim Kâğıt Serüvenimiz... Bır ulkede kitaplar ıçın kâğıt sağlamakda, düşüncenın ilerle- yebilmesi açısından üniversitelerın sayısını ikıye katlamak ka- darönemlı değil midır^1 Batı'nın hangi ülkesinde sorulsa abes kaçacak bu soru, ne yazık kı bızım ortamımızda şu anda yaşamsal önem taşımak- tadır Çünkü kapısında "unıversıte"yazıh binalann yapılması- na, o binalarda bilimsel araştırma yapacak ve öğrencı yetıştı- recek olan elemanlannın geçimlerınden çok daha fazla önem veren resmı polıtıkamızın görünümü, kitabın hammaddesini oluşturankâğıtüretimiveüretJİenkâğıdındağıtımkoşullarıbağ- lamında da farklı değildir Gazete ve kitap kâğıdının ülkemızde baş üreticisi durumunda olan SEKA'nm ftam adıyla: Türkiye Selüloz ve Kâğıt Fabrikaları Genel Mudürlüğü) politıkası, nere- deyse bütünüyle kâğıtalımını kolaylaştırma değıI, fakatzorlaştı- rma, kimi durumlarda da olanaksız kılma temelıne oturtulmuş- tur. Adı geçen fabrikanın ürünlerine -elbet bağlı bulunduğu Bakanlığın karanyla- peş peşe yapılan zamlar, yalnız bu yılın nısan ayında neredeyse yüzde yüzü bulmuş, bunu ağustos ayında yenı bir zam izlemiştır. Bununla da yetinilmeyerek, daha önce peşin parayla kâğıt alımlarında uygulanan yüzde on beşlık ındırım de kaldırılmıştır Yıne bununla da yetinilmeye- rek, daha önceleri vade farkı alınmaksızın gerçekleştirilen iki aylık vadelı satış olanağı da, artık vade farkı eklenmek suretiy- le kaldırılmıştır SEKAnın bu uygulamalanna dışarıdan bakanlar, ülkemiz- de yayınevlerinin kazançlarını ne yapacaklannı şaşıracak hale geldıklerı ızleniminı edinebılırler Oysa gerçeğin böyle ol- madığı da herkesçe bilinmektedır Nüfusu herhalde elli milyo- nu aşmış bir ülkede bundan yirmi, yirmı beş yıl önce 6-10 bın arasında değışen ilk basım sayılarının artık 1500-2000 düzeyı- ne inmiş olması, herhalde bır eli yağda bır elı balda yaşayan yayınevlerı varsayımıyla doğru orantilı bir olgu değildir1 Işın gerçeği, devletin, vatandaşların okuma gereksınıminı "teşvık tedbırlenyle" desteklenmeye layık bır gereksınim say- madığı, dahası böyle bır gereksınımın varlık koşullarıyla da ıl- gılenmedığıdir Batık bankaları ve şırketleri kurtarma açısı- ndan pek hamarat olan bır resmı polıtikanın 1aız yukseltircesı- ne kâğıda zam getirmesı, başka türlü açıklanamaz SEKA'nın, butun bu ağır koşullan sineye çeken yayıncıları, zaman zaman -hikmetinden sual olunamayacak!- üretim kesıntıleriyle kâğıt tüccarlannın kapısına gidıp, en fahış fiyatlarla kâğıt satın almak zorunda bırakması ise işin bir başka yönüdür. SEKA'nın yayıncılara gösterdığı son kolaylık(') ıse içinde bulunduğumuz ekım ayında gerçekleşti. Buna göre, yayıncı- ları ay ortalarında "Genel Mudürluğe" davet eden SEKA'nın davet mektubunda şu satırlara yer verıliyor "1994 ytlı son uç ayı ve 1995 yılı uretım programının belirlenmesi için Türkiye genelınde kıtap kâğıdı ıhtıyacının tespitigerekmektedır Bu ne- denle bu tarihler arasındakı ıhtıyacınızın bilinmesi için . günu saat 14 OO'te Genel Mudurluğumüzde bır toplantı yapıla- caktır Toplantıya ıştirak etmeyıp ıhtiyaçlannı beyan etmeyen yayıncıların ıhtıyaçları karşılanamayacaktır.." SEKA Genel Müdürlüğü, Izmit'tedir. Mektubagöre Istanbul- lu yayıncılar, 1995 sonuna kadarki kâğıt ihtıyaçlannı beyan et- mek için yazılı bildirimle yetınemeyecekler, takat mutlaka be- lirtilen toplantıya katılacaklardır Katılmamanın "müeyyidesi" ıse, katılmayan yayıncıların ıhtıyaçlarının karşılanmamasıdır! Türkiye gibi, ekonomık koşullan sureklı dalgalanan dığer mallar gibı kâğıdadanezaman ve neorandazam geleceğı bellı olmayan bir ulkede yayıncılardan 1995 yılında ne kadar kâğıda ıhtıyaç duyacaklarının saptanmasının ıstenmesi, SEKA tarafı- ndan Türk yayın hayatına gosterılen bır başka kolayiıktıri Bu durumda bizim de SEKA'dan sormak ıstediklerımiz var: 1. Yayıncılardan, yazılı talepte bulunmak yerıne, neden ta Izmit'e kadar gelmeleri ıstenmektedir' 2. SEKA, yayıncılara 1995 sonuna kadar kâğıda hangi tarih- lerde ve hangi oranlarda zam yapılacağını adı geçen toplantı- da açıklayabilecek durumda mıdır? Ekonomık belırsizlığın kol gezdiğı bır ortamda, çalışmalannı neredeyse ıdealist bir tutumla sürdurmekte olan yayıncıların durumunuyalnızcagüçleştırmeyeyarayanresml bir kâğıt polı- tikasının nedenini bulmakta gerçekten zorlanıyoruz! KÜLTÜR • SANAT 293 89 78 (3HAT) | 21 Ekim Cuma'dan itibann Be' ÜÇ RENK: MAVI Günümuz Sincmasının 1 Numaralı Yaratıcısı K, laESLOMPSKTnîn bütun bûyûk festivallcri silip supuren başyapıtı İTO Vcnodık [e->tıvalı lln lyı l'ılnı Bu>uk Oclulu Ln lyı Kadın Oyuncu Odulu (|ulıctlc Bın(Khc) \'c daha 20 ulusürur.iM <xlul BEYOĞLU ALKAZAR Tel: 245 73 83 12.15-14.3O-16.45-19.00-21.15 "Bu film Eurımages katkılanyia gûsierilmcktedir." İF/ 4 OSM ÖDÜIİÜ FflM ROMANI BOHRtNGa T U M Z A M A N L A R I N E N R O M A N T I K E N C I L G I N . • B U L U N M A Z T İ Y A T R O E N K O M I K - f E N D U Y G U S A L F I L M I ' | j g T A N B U L Gösterildiği ülkelerdeki hasılatı 200 Milyon Dolar'a ulaştı. ANDIE MACDOWELL MRSALISl İSVBELLL \DJAMD\MFLAl TELIL Kraliçe Margot I- "LaReine Margot" «. Bevochı Rr-ıOĞU (2>M2 40 ı 12 (XI I S 00 1S (10 21 00 ı "Four Weddıngs and > funeral.' Fılmin Müziği "Lo« is »II iround" tum dunyada liste bifi. Wet W « Wet BULUNMAZ TİYATRO MUAMMER KARACA ÇOCUĞUNUZA OYUNCULUK EĞİTİMİ İZUYİCİ REKORUUtl KIRAN OYUN İNEK Yazan Nazım Hıkmet Yon H. Hilmi Bulunmaz Cumartesi 21.00 TÜRKİYE'Df İLK KEZ HER YAŞTANCOCUĞA OYUN SİHİRLİ SANDIK Yazan Yöneten H. Hilmi Bulunmaz Sah 15.00 7 N B U SESSİZLİĞİN RENKLERİ •rfi Palyaço-Mım ' Aslan Timur Çarşamba 20 30IstıkUI Cad. No: 186/2 Beyoğlu Tel: 513 74 31 . 522 65 85 • • Bilet satış: ÇARSI Capıtol: 391 18 34 (3hat) Maslak: 285 O5 2O (8 hatl 25160 90-638 14 84 • B.koy: 572 84 O6-O7 Tel: 513 74 31-522 65 85-251 60 90-638 1 4 84 KEIYT OYUINCULARI İ T T I ORTAKÖY KÜLTÜR MERKEZİ-258 69 87 HALK OYUNLARIEGITIMI Kurs KayıHarı Başlamıştır. Çalışma Saarieri: Pazar 10.00-12.30 OKM Dereboyu Cad. No.l 10 Ortaköy ahmet kava ^ J J / selda bağcan "Koçero'yu hiç kımse senın kadar guzel okuyamardı Ahmet" Selda S«»I»K Çocukluğurmla manşetlefden inmezdi KOÇ£RO...Yıllar geçti bir şiir kitabında rasHadım KOÇERO'ya. Tüyierim diken diken okudum KOÇERO'yu, tüyierim diken diken besteledim.Hapis yattım, hayatımda hiç yüzünö görmediğim KOÇERO için... Onca engellemelerden s o n r * ^ f ^ t ^ J ^ ^ HEMEN KOÇERO'yu sizin ^ ^ f f S S ^ Cİ M h l Ğ ŞEHIR TIYATROLARI 19 EKİM'DEN BAŞLAYARAK KADIKOY H A L D U N T A N E R SAHNESI'NDE (349 04 61) 247 36 34 - Z4b 35 89 Necati Cumalı NALINLAR23-30 Ekim YONtTFN KEHA BİLGEN ROSfNSON DANS (JĞRENfVOR î BAĞCANMajör MÜ2İk Yapım Tel: |0.212) 527 61 28 EŞLİKÇİ; KIZ< ş 1942 43 Alman ışgan "ransztann tcm yaşarrını aeğıştırmışlır Annesryie bırtfcte v aln z cı.' yaşam suren Sophıe 'jasseur ıçın de çok zor aunlerof bunlar Ama ûnlu spera sapatçısı Irene Brıce TI yanr.da eşlıkçı oiarak ;3iışm3ya baştemak byyuk b? şanstır onun ıçtn Bır sure sonra tun zar^nını Irene ve Kxası Crarles '<e bırlıkte geçırrr^ye başlar Bu arada aılenın en gızlı sırtannı oğrenecekîır Itene n Fransız dırenış hareketın n lıderiermden Jacques c abert ıle olan aşk ılışkısı <ocası Chartes Brıce ın Alman ışgaicılenyte ışbırlığı ıçınde olması bu sırtam başında gelır Şıpıdı ık bu oyunun btr zlevcıs'dırsadecs *ma Irere ın golgesı allmda (aşamaya daha ne kadar » a n - edebdecejı ko"usunda kuşkutarı ^ardı r Buoyunod nendme nası bır rol sdmebleceğı korusurda da Eşlıkçı Kız Nra Befber^va Lfnb romanmdan Claude Mıller n sınemaya aktardığ 1 cır fîm Başrallerde Rıchard Bohrnger Elena Satonova ve Romane Botırınger yer alıyor 4 1 > Cesar OduH'j "Eş'rkp K z gerçek snemaseverienn Z Kaçi'Tiaması gereken bır * Int Kültür Sanat ılanlarınız ıçın 293 89 78 (3 hat) NEILSIMON ASKERÜĞİM (Biloxi Blues) YONETMEN ENGİN ULUDAĞ TURKÇESI ŞEMRA KARAMURSEL SAHNE-GIYSI TASARIM' ÖZHAN OZDİL FUSUN AKATLI OruiGunten Car (S 00. 20 JOPer 20 ÎOCum ÎO 10 Ct İS 00 2(İMPaıar IS.M.It Ji •ILETLERI ŞEHIH TIYATROLARI GI^ELERI ILE VAKKORAMA TAKS'M, SUADIVE. HUHtLİ MAĞAZALAfti KADtKOY HALDUN TANEH (MERK-EZ GİŞESI) VE CAPITOL DE SATH.HAKTADİH ŞEHIR TIYATROLARI 17-23 EKİM 1994 HerCumartesi II.00 Her Paıa'I2.GG K.KOYHALKEĞT.MERKE2l:33*J0?9 KARACATIYATROSU a f , ; CEMAL REŞİT REY KONSERSALONU • İSTANBUL BUYUKŞEHİR BELEDİYESİ !â 20 Ekun 1994 Pereemhp Saaı IQ S0 | MASSIMOLAÜRA £ GitarResitali S J S Rjch (ıiulıanı Rodrrço Btno Tıra d l 150 000-MOOOOTI 21 Etam 1994 CıımaSaat 19 W FRETWORK BarokTopluluğuSııprani) CahenneBoa p CahenneBoa H A R B I Y E M U H S I N E R T U G R U L S A H N E S I (240 77 20) Y E Ş İ M D O R M A N / Y I L D I R I M T U R K E R G O L G E U S T A S I N OBMANALKATA (19-20-21-22-23 EKIM) KADIKOY HALDUN TANER SAHNESİ (349 04 63) N E I L S I MO N ASKERLİCIM ENGIN ULUDAĞ <u v__ SEMRA KARAMURSEL (19-20 21-22-23 EKİM) Kent Oyuncuları Pazar 15.30-18.00 Pazartesi 21.15 Sah 21.15 Çarşamba 15.30-21.15 KADIKOY HALK EGİTİM MERKEZİ Tel: 418 61 86 USKUDAR MUHASIPZADE CELAL SAHNESI (333 03 97) N E Z İ H E MERİÇ SULAR AYDINLANIYORPÜ" ~" ' BAŞAR SABUMCU (19-20-21 22 23 EKIM) FATİH REŞAT NURI SAHNESİ (526 53 80) A N T O N Ç E H O V VANYA DAYI ~ LEONID HEIFETZ • J '<~ MAZLUM BEYHAN (19-20-21-22-23 EKIM) GAIIOSMANPAŞA SAHNESI (578 60 67) L O L E H BELLON OYLE BIR SEVGI K İ ENGIN GURMEN HUALLA GENE2 ('9 2D 21 22 23 EKIM) ÜÇ RENK: MAVİ Julıe (.Julıette Bınoche) buyjk bır komDOZılor olan kocası Patrıce ve kızı Anna /ı bır tra'ık kazası sonucu kaybeder Bu olaydan sonra Julıe bağımsız ve lanıdıklanndan uzak yenı bır yaşam surdurmeye başlar O gune kadar ıstedıgmce sahıp olduğu he r şevden kendı ısteğıyle yavaş yavaş kopar Herşevı bıranda kaybeden bır p ıçın seçenekler sınırlıdır Yaşamına son verebıleceğı gıbı ıçınde arda kalan ateşle ve amlarla yaşamın 1 Sürdu r meye de' devam edebılır Her ne kadar bazı anıları ve goruntjlerı belleğınden sılemese bı'e değışık bır yaşam turu oluşturmak ısteyebılır Işte Julıe (Julıette Bınochet) n>n seçtıgı yoi da budur K Kıeslowskı nın UÇ RENK ıçın yaptıgı bır uçlemeden ozgürluğu sımgeleyen UÇ RENK MAV 1 yı gerçek S'nemaseverler mullaka görmelı Ardından eşıtlıgı sımgeleyen UÇ RENK BEYAZ kardeşl'ğı sımgeleyen UÇ PENK KiRMIZI gelecek Torakhu-lloIbome,Wlfi« KıldFımlan I5(> 0O0-1II0 «OOTL. 22 Ekım 1994 Cumanesı Saaı 19 ^0 TARÎHİMEKANDA SES RENKLERİ fMuzık \e Proıeksnnn) Yer Yerebaan Sarma "Avnsturya Kültür Ofisi îşbirüğiyle- Oilnızca samn dınj lırra OJcnccdaır) 24 Ekım 1994 Pazanesı Saaı 19 V) ALEXEILUBIMOV Piyano Resitali Brahms, Chopin Kılu I natljuı liOi¥Ki-i(Ki(i(K) II 2S Ekım 1994 Salı SJJI 19 3fl "CARMINA BURANA" ()rkrj«ıra ^ıfı Senlır YALÇ1N Knro^rfı Gfikçcn KORAY Scfctfer Soprano dulgtv UTINmfi lUnıon MiMiıtni! Tcnor Şamıl G0CBE8K Isunhııl Dvviu ()pcra »e BJİCM Orkuin »t Korosu Kllci I MÜJn IS01)00 1 (K) <>00 Tl (Ikı kımsenn uını hleıloi luktnmıjür I CRR Konser Salonu 246 06 96-240 SO 12 JAKM Konsç: Gışesı 251 56 X CAPITOL Altunızaüe. 39119 30,333J Vit«ntmu/iııı utm fnaı kattefînicnrHİe uynnHiı (^rciKi awkh w fitrvııky+ur Iklulnm maTwpUnra % 5<> inılınra vjrtılnıaktadır