25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CumhuriyeC7 0 . Y t S A VI24928 S A N A T K U L T U R M A G A Z I N T E L E V I Z Y O N Devrim günlerinden beri, ulusu simgeleyecek bir kadın görüntüsü yaratma peşinde koşan Fransa'nın yeni idolü Helene Rolles Fransa'nınyeni BB'si Rolles,kalplerifethediyor Haber Merkezi- Fransa, devrim günlennden ben. ulusun dişi görün- tüsünü simgeleyecek bir kadın gö- rüntüsü yaratıyor 1960'lann. 70'- terin Fransası, Brigitte Bardot'tan ayn düşünülemezdi. Bardot. bay- rağı Deneuve'e devTeıti. Deneuve. geçtığimiz ekim ayında 50'sıni dol- durdu. Yeni bir simge yaratmak is- teyen Fransızlann şimdikı gözbe- beği ıse Helene Rolles. 1993, Fransa'da Helene yılı. Rol- les, Helene et les garcons isımli pem- be diade üstlendıği başanlı rolle tüm Avrupa'ya adını duyurdu. Fi)m, gençler kadar yetişkınlerin de ilgisıni çekiyor. Bir gazeteci, filme olan bağımlılığmı şu sözlerle anlaüyor: "Diziyi siityensiz kızlar için izlîyo- rum." Bardot ve Deneuve'ün etra- fında yaraülan gızem halesi, bir öl- çiide fırünalı aşk yaşamlanndan kaynaklanıyordu. Bardot'nun başından dört ateşli evlılik geçti. Buzlar kraliçesi Deneuve bile, fotoğ- rafçı David Baifcy'den boşandı, Ro- ger Vadim ve Marcello Mastroian- ni'yle aşk yaşadı. Gençlenn sevgilisı olan Rolles'un 30'una basmasına bırkaç ay kaldı ama kendisıyle yapı- lan söyleşilerde yalnız yaşadığını, anne babasını çok sevdiğini ve haf- ta sonlannı midillisiyle geçırdiğini söylüyor. Fransızlann büyük göğüsJü, yu- varlak kalçalı, uzun bacaklı kadınla- ra duyduğu sevgi. bu tanıma uyma- yan kimi yetenekli aktörlerin arka planda kalmasına yol açıyor. Sophie Marceau, "Bazı erkekJerin fantazi- lerine hizmet eden çirkin, ikinci sınıf roüerden bıktıgmı" söylüyor Ge- mentine Celarie, estetik amehyat ge- çırmemiş olsa. kariyerinın son bula- cağını açıklıkla kabul ediyor. Oysa Emma Thompson, Mirenda Ric- hardson gibi İngiliz oyuncular. Fransızlann kadın tarumından bağışık olarak başanlannı sürdürü- yor. I Fransızlar AdjanTyi I afledecek mi? Helene Rolles, kuşkusuz ulusal simge olma yolundaki tek aday de- ğıldı. Isabelle Adjani, Daniel Day Lewis ile üç yıl Londra'da kay- bolmadan önce, gözdeydi. Şimdi tek başına Paris'e döndü, bir yandan Lewis'i unutmaya, bir yandan Fran- sa halkına kendisini afTettırmeye çahşıyor. Kamuoyu yoklamalanna görey- se, ülkedeİci en popüler kadın, tele- vizyon sunucusu Aıuıe Sinclair. 45'- indeki Sinclair ve 49 yaşındaki mes- lektaşı Christine Ockrent, başka bir Fransız kadını görüntüsü veri- yor: Soğukkanlı, becerikli. İkisinin de eski sosyalist bakanlarla evli ol- ması, son secimierde sağa kayan Fransa'yı pek etkilemiyor. Simone de Beavoir gibi öncü femi- nistlerine karşın Fransa'nın kadın haklan konusunda hızlı bir ilerleme kaydettiğiyse söylenemez. Daha 1964'e kadar, pasaport alabılmek >a da banka hesabı açtırabilmek içın kocalanndan izin almalan gerekı- yordu. Eski alışkanlıklar kolay ko- lay yok olmuyor. Helene Rolles'un kendisine, dızı bitip de ününü kaybetmeye baş- ladığında ne yapılacağı sorulduğun- da verdiği yanıt da bunu gösteriyor Fransız kadınının yeni idolünun yanıtı şu: "Seramifc çanak çömiekier yapmaya başlayacağım." Brigitte Bardot: 601anngözdesi Catherine Deneuve: Buzlar kraliçesi Helene Rolles: 90'ların simgesi Sultanahmet'teki Bizans sarayı kalıntısında hafriyat, Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu'nca durduruldu tartışmalar bitmiyor MerdvenKulesi'ndeturistiktesiskavgaaNESLİHAN KAYSERİLİOĞLU Bizans Büyük Sarayı'nın günü- müze dek ayakta kalabilmiş en önemli bölümlennden biri Merdı- ven Kulesı... Geçtiğimız günlerde, kuledekı yürütülen hafriyat çalış- malan, "geçıcı bir süre için" durdu- ruldu. Tarihı yapırun "statiğinin" tehJikede olduğuna ilişkin yazılı baş- vurular sonucunda, İstanbul 1 Nu- marah Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu, çalışmalann 21. 12.1993 tarihinde durdurulmasını karara bağladı. Yeni "statik raporu" hazırlanana dek d% kulede herhangi bir çalışma yapılamayacak. • Turistik I tesis 1. Derece SİT Alanı olarak kayıt- lanmış bir bölgede, Sultanahmet Kutlugün Sokak'ta yer alan yapının turistik tesise^dönüştürülmesi plan- lanıyor. 1 No'lu kurulun 3.11.1993 tarih ve 5056 Sayılı toplantısı sonu- cunda, Arkeoloji Müzesi görevlile- rinin denetiminde. yapının dış cep- hesındeki eklentilerin kaldınlması- na ve ıçındeki dolgu toprağın el ıle boşaltılmasına karar verilmişti. Ririnci Derecede SİT Alanı olarak kayıtlanmış bir bölgede, turistik tesise dönüştürme amaayla hafriyat yapılabilir mi, yapılamaz mı? Mimarlar Odası ile Arkeoloji Kulübü'ne bakılacak olunursa "kulenin statiği tehlikeye düşürülerek, tarih acımasızca katlediliyor!" Ancak karann hemen sonrasında başlayan çalışmalann. bilimsellik- ten uzak yöntemlerle yapıldığı ge- rekçesiyle çeşıtli çevrelerden tepkıler gelmışü. İ Protesto gösterileri Arkeoloji Kulübü üyeleri ve öğre- tim görevlilerinden oluşan bir grup. karan ve çalışmalan protesto ama- ayla. sözkonusu bölgede bir gösteri gerçekleştirmişler. ardından ka- muoyunu aynntılı olarak bilgilen- dirmek üzere İstanbul Mimarlar Odası'nda bir de panel düzenlemiş- lerdı. Konuyla ilgili çalışmalanru hala sürdüren ve kesin bir çözüm bulu- nana dek her türlü çabayı göstere- ceklcrini belırten Arkeoloji Kulübü üyeleri. şunlan söyledıler: " Temizlik adı altında yapılan ça- lışmalar, çok önemli tanhsel değen olan Bizans Magnaura Sarayı kalm- tılan üzerinde, 1. Derecede SİT Ala- nı olarak tescıl edilmiş bir alanda yapılmaktadır. Ne yazık ki. ilgili Koruma Kurulu'nun da ızninı aîa- rak çalışmalara başlayan inşaaî sa- hipleri, her an arkeolog denetiminde yapılması gereken hafriyatı; mesaı saatlennin dışında, gecelen ve hafta sonlan da surdürmektedırler. Sözkonusu kabntı; Bizans döne- mınden bu yana İstanbul kentının geçırdiği tüm aşamalan belgeleyen dolgulann ıçlennde binkmesı ıle dolmuş ve toprak altında kalmıştır. Bu nedenle. yapının ıçındeki dolgu. arkeolojık dolgu nıteliğındedir. 2863 ve 3386 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Yasasfnın 5. Maddesi gerçek ve tüzel kışilerin mülkıyetlerinde bulunan. varlığı bi- lınen taşınmazlann de\let malı ol- duğunu açıkça beürtmektedir. Bu bakımdan. sözkonusu saraylann bulunduğu arsalan satın alan kışıle- nn, bu saraylar üzerinde hiçbır hak ıddıa etmeleri ve tasarruf hakkına sahıp olmalan mümkün değildir." IDenetim altında Öte yandan. hafriyatın. ıki uzman elemanlannca denetlendiğinı belir- ten İstanbul Arkeoloji Müzeleri yet- kılileri. bugüne kadar tarihı kalıntı- lara herhangi bir zarar venlmedıği- ni, faaliyetlerin yalnızca toprak dol- gunun temizlenmesi ve eklentılenn kaldınlması çalışmalanyla sınırlı ol- duğunu vurguluyorlar Sözkonusu dolgunun, Cumhun- yet döneminde oluştuğunu ve dola- yısıyla, arkeolojik bırnıtelik taşıma- dığmı ileri süren müze yetkililen, de- netimleri altında yapılan temizlik çalışmalannın hıç bir sakıncası ol- madığını belirüyorlar Ancak Arkeoloji Kulübü üyeleri ise bu denetimin yetersız olduğunu belırtiyorlar. Müzenin yeterli sayıda elemanı olmadığı için, bir elemanın, aynı gün ıçinde 4-5 yerde birden de- netım yapmakla görevlendinldiğinı vurgulayan arkeoîoglar, aylarca sü- rebilen bu tür çabşamalarda, bir müze elemanının bütün gün aynı yerde kalabilmesinin hiç bir zaman mümkün olamadığını belırtiyorlar. I"Yardıma hazırız" İstanbul Üniversitesı, Edebıyat Fakültesi. Arkeoloji ve Sanat Tanhı Bölümü. Bizans Sanatı Ana Bilım Dalı öğretim üyelerinden Doç.M İhsan Tunay konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, kendısının ve öğrencilerinin istenildığı takdirde her türlü yardıma haar olduklannı belırtti: "Sözkonusu yerdeki çalışmalann durdurulmasına yönelik çaba har- cayanlann belirttıkleri gibi, şavet İstanbul Arkeoloji Müzelen ele- manlan ışlerinın yoğunluğu nede- nıyle, bu ve bunun gıbı bir çok yerin denetlenmesinde bir vakıt sorunu yaşıyorlarsa bız her türlü yardıma hazınz. Master \e son sınıf öğrencı- lenmı. bütün gün bu çalışmalann denetlenmesi içın vermeye haanm, herhangi bir karşıhk talep etmeksi- an. Bu arada bir önemh noktaya daha dikkat çekmek isterim. İstan- bul"un ilgi bekleyen başka saraylan da var, lütfen gereken ılgi onlara da göstenlsın. İstanbul Arkeoloji Müzesi yönetimi ile turistik tesisin mimariarına göre bugüne değin yürütülen çalışmalar. 'inüze göretlilerinin denetimi altında' tehlikesizce sürdüriilüyor ve sadece tarihsel bir yapının ortaya çıkartılıp, İstanbuTa kazandınlması amaçlanıyor. ( GARBİS ÖZATAY) ASUMAN ABACIOĞLU tZMtR- İzmir'ın Seferihisar ilçesi sınırlanndaki Teos antik kenti, ikinci konut kooperaöfleri tarafmdan işgal ediİ!\or. Antık kentin nekropol (me- zarhk) alanında 3. derece SİT kapsamı- nda olması nedenıyle izin venlen yapı- laşma, bir çok tanhı esenn ıncelenme- den ve belgelendınlmeden yok olması- na neden olu>or. Bıryapı kooperatıfı- nın temel kazılan sırasında onaya çı- kanlan lahıtler, bolgenın korunması gerektığınin sinyallerini venyor. Teos antik kentı de Ege Bölgesı'nde yitinlmış antık kentlerden bın olmaya aday İkinci konut kooperatıflerinin baskısı, bu kentin sonunun da Lebe- dos antik kentıne benzemesıne yol açabılir Uzmanlar, Teos'un şu anda "Sahipsiz" olduğunu belırtiyorlar. Çünkü yörenın koruma altına alı- nması içın uzun yıllar mücadeie veren Teos'a 2. konut işgalibılım adamı Muslafa Uz, yaşamını yi- tınnce konuyla aynı düzeyde ılgilenen bir başkası çıkmamış. Teos antık kentinın denız kena- nnda bulunan bölümü 1. derece SİT sınırlan ıçmde. Ancak kaçak yapılaş- malar. tarla açmalar yasa dmlemıyor. fzmir 1 No'lu Koruma Kurulu'nun uyanlan ve ıhbarlan da pek dıkkate alınmıyor Bu bölgeyle ılgılı yurttaş- lann açtığı davalar süriiyor Kentin nekropol alanı ıse. 3. derece sıt sınırlan ıçinde olması nedenıyle müze görevhlen denetiminde yapılaş- maya açık bulunuyor. Mustafa Uz ta- rafından gcrçekleştirilen kurtarma kazılanndan sonra inşaatlar yeniden başladı. Bu kez de f.Ö. 6. yüzyıla tanhlenen "Bir Klazomen türiinde seramik lahit" ortaya çıkanldı Kooperatif inşaatlan yeniden durduruldu. Uzmanlar, böl- gede yeni bir kurtarma kazısı yapı- Imasını önenyorlar. Ancak, nekropol alanda bitirilen ve başlama aşamasında olan bir çok ko- operatif var. Yapımı tamamlanan Akege Yapı Kooperatıff nın yanı başmda inşaatı- na başlanan Çamlık Yapı Kooperatı- finın temel kazılannda yalnızca mezar- lar değjl. başka mıman yapılann da görüldüğü bebrtıliyor. Büyük bölümü yok edilen nekropol alanın belki de kurtanlabılecek pek az kısmı da burası. Bölgede yüzey araşürması yapan ODTU Şehiralik Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Numan Tuna, çok genış bir alan olan nekropolde aynntılı bir çalışma yapmadığını bclirterek,"Ömi- müzdeki vaz, o bölgeyi taramak Lstiyo- rum. Imarım gec kalmış otmam" dı- yor. Ancak, bir çok arkeolog, nekropol alanın büyük bölümünün yok edildıği konusunda görüşbirliğı içinde. Genel bir gözleme dayanılarak. çelişkılı bir bıçimde belirlenen sit sınırlan, uzman- lara göre gerçekleri yansıtmıyor Yalnızca inşaatlann temel açma kazı- lanna bağlı kalınarak yapılan 3. dere- ce SİT kapsamı içindekı sondajlar, bı- lımsel arkeolojık bir çalışma olmadı- klan içın bu arada pek çok eser toprak altında. belgelendırılmeden kaybölup gıdebılıyor. Uzmanlar, 3. derecede SİT sınırlan ıçinde, I. derece nıtelığınde yerler de bulunduğunu söylüyorlar. Bir koope- ratif konutunun temel kazısı sırasında görülen mimari yapılar, aslında bölge- de daha çok ıncelenmesi ve araştın- Iması gereken yer olduğunun ışaretle- rini venyorlar. Seferihisar Beledıye Başkanı Ethem Çalışlar, 1. derece SİT içindekı arkeolo- jık kazı alanında kaçak yapılar bulun- duğunu ve bu yapılann "Mahkeme- Bk" olduğunu beiirterek, nekropol alanın ıse artık "Bittiğiııi" söylüyor Nekropol alanda yapımı biten ve sü- ren bazı kooperatif adlannı, "Mavi Teos, Güneş Köy, Ayemsan, Bankact- lar Kooperatifî, Akege Yapı Koopera- tifi"şeklindeaçıklayanÇalışkan."Gö- reve geldiğ/mde bütün kooperatiflerin mevzii planlan onanmış ve bazılartnın yapımlanna başlanmıştı. Bir koope- ratifin vanında arazisj olan bir başkası- na nıhsat vermemek olmazdı" dıyor. Çalışkan, şu anda nekropol alanda bir çok kooperatıfin bın konutu bulundu- ğunu sözlerine ekliyor. IMİMARLAR INEDİYOR7 "Müze haklı"Merdıven Kulesfndeki. yoğun tepkılere neden olan tüm bu çalış- malardan sorumlu mimarlar: Mu- rat Cansunar ve Mehmet Baki Avduı ıse müzenin açıklamasını yı- nelıyorlar ve bugüne dek, aslında üç katlı olan yapının yalnızca üst katı- ndan alınan dolgu toprağın vakın döneme aıt olduğunu belırtıyorlar. Ve amaçlananın. tarihı bir yapıyı ortaya çıkarmak olduğunu vurgu- lu>orlar. ITahribat sürüyor Sarava bugüne dek en büyük tah- nbatı vapanlann ıse, şu an kendıle- nnı engellemek ısteyenlerden oluş- tuğunu açıklayan M.Bakı Aydın bu tahnbatın bügün de sürdüğünü be- lırtıvor. "Sözkonusu yapının üzerinde ya da vanında ikamet ehnekte olan bu kişiler onlarca uldır atık sulannı, bu son derece önemli tarihı yaptva akıtmışlar ve büyük tahribata neden obnuşiardır. Avlardan beri kendileri- ne vapmakta olduğumuz tüm uyarı- lara rağmen, bu tahribatı durdur- madıkJan gibi, bir de tarihi eser ko- rumacıhğına kalkışmaktadırlar. Bi- zim bugüne dek vaptığımız daha önce yapılmış tahribatlan, yapıya hiç bir müdahalede bulunmaksızın temizlemek olmuştur. Zaten amacunız da, tarihi değeri konusun- da ivi bilgi sahı'bi olduğumuz bu şapıyı gün ışığına çıkarmak ve ilgili »asalar çerçevesinde turistik bir ver haline dönüştürmektir. Çalışniaları- nı/ konusunda herhangi bir şüpnesi olan herkese açığız »e Haygılıytz. İsteyen herkes burava gelip araşh- rma vapabilir. Nitelum gectiğüıuz minkrde bir grup İngiliz arkeolog ueldi. Bir hafta bovunca diledikleri <>ibi araştırdılar ve biz elimizden ge- len her türlü vardımı yaptık." Bizans'ın övüncü Magnaura Sarayı Büvüklüğü ve görkemiyle ünlü Magnaura Sarayı. 4.Yüzyıl'da. Eı- zans İmparatoru Constantinus ta- rafından ınşa ettırilır. Bu tanhten sonra Bizans ımparatorlan. ya- bancı elçılen burada kabul ederler ve devletın ıhtışamını göstermek amacıyla. sahip olduklan tüm sa- nat eserlennı ve zengınlıklerini bu- rada sergılerlerdi Ünlü ımparator- luk tahtı da burava yerleştırilmışti. Altı basamaklı tahtın ikı vanında, altın yaldızh arslanlar yer alır ve bu nedenle taht "Sülejman'ın Tahtı" olarak anılırdı. Sarayda yer alan, yaldızlı bronz ağaçlann üzerlerinde gümüş ve bronz kuşlar bulunur ve kuş seslen çıkanrlardı. IÜniversitesi de var Döneminde imparatorluk mecli- sını bu sarayda toplayan Theophi- los'un ardından tahta geçen oğlu Vfikhacl ıse. burada bir ünıversite açtı. İmparatorlann düğün törenle- rinın yapıldığı büyük bir düğün sa- lonunun da yer aldığı saray, asıl Bi- zans Saravı ıle galeriler araalığıyla bağlantılıydı. Çok sayıda teraslan, bahçelen. "herbarium"u ve sarnı- çlan bulunan saray. yıne bir galeri aracılığıyla Ayasofya ile de bağ- lantılıydı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle