Katalog

SAYFA CUMHURİYET 28OCAK1994CUMA GENÇLIK - EGITIM Polisin 'gözkritünhapsinde' Yanında kimlik taşımadığı için polis tarafmdan 10 saat gözaltında tutulan F.A., polisin, ailesine 'Kızmız yeterince büyümüş, evlendirsenize' dediğini öne sürdü YUSUFÖZKAN ANKARA - Ankaralı 17 yaşındaki F.A., yanında kimlik taşımadığı gerek- çesiyle polıs tarafmdan 10 saat gözal- tında tutuldu. F.A.. çantasından çıkan Pir Sultan dergisi ıle L'ğur ıMumcu'nun "Sakıncalı Piyade" ov ununun kasetine polis tarafmdan el konulduğunu belir- terek. polisin, ailesine "Kızınız yeterin- ce büyümüş, evlendirsenize" dediğini öne sürdü. F.A., kendisiyle görüşen komiserdcn "Bundan sonra sürekli ta- kjp ettireceğim seni. Eğer bir yanlışın daha olursa saçlanndan tutar sürükle- rim seni" dıye tehdıt aldığını kaydetti. Üniversıte sınavlanna hazırlanan, diğer zamanlarda da Atatürkçü Dü- şünce DerneğVnde çalışan F.A., 22 ocak cumartesi günü Keçiören Beledi- yesi'nin açtığı halk oyunlan kursuna gktiğini, buradan çıkışta da iki erkek arkadaşıyla birlikte, üzerlerinde kimlik bulunmadığı için polis otosuna bindi- rildiğini sövledı. F.A.. başından geçen- leri şöyle anlattı: "Polis, bizi İncirli'deki bir karakola görûrdii. Orada üzerimizi aradılar. Çan- tamdan 2 adet Pir Sultan dergisi ile Sa- kıncalı Piyade o\ ununun kaseti ve Sı- vas'ta yaşanan olayları protesto etmek için 18 kitle örgütiinün ortak hazırladığı bildiri çıktı. 'Folklor senin neyine?' Polis bunlara el koydu. Oradan da 100. Yıl Karakolu'na gittik. Polis, sü- rekli bize hakaretler yağdırdı. Vanımda- ki erkek arkadaşîarımı göstererek, "Bunlann hangisiyle çıkacaksın' dedi. Bana sürekli, "Dev-Sol bildirilerini de sen mi dağıttın' diye sordu." Polisin, sürekli olarak, "Folklor senin neyine, git e\inde otur. Orada folklor öğretilmiyor, örgütJenijorlar" dediğini anlatan F.A., sözlerini şöyle sürdürdü: "Daha sonra evimizi aradüar. Evde asılı olan, üzerinde "Almanya'da daz- laklar, Türkive'de yobazlar" yazılı afişi görünce başkomiser bana, °Sen Müslü- manlan yobaz yenne mi koyuyorsun?' dedi. Atatürkçü Düşünce Derneği'ne de suçlamalarda bulunan polis, derneğin bi- zi kendine alet eftiğini söyledi. Aileme, gece olsa, kaçmaya çalıştığımızı söyle- yerek bizi vuracaklarını anlatan başko- miser, 'Eğer bir daha uslu durmazsan saçlanndan tutar sürüklerim. Bundan sonra seni takip ettireceğim. Evinize gelip çay içeceğim. Bır yanlış yap da görelim' dedi. Aileme de, "Kızınız yete- rince büyümüş. evlendirsenize bunu" önerisinde bulundu." • TV'de Açıköğretim 09.58 Açıhş 10.00 AÇIK LİSE PROGRAMLARI lngilizce-1 Ders-11, Fen Bilgisi-V Karışımların Ayrılması, Çevre ve insan Hava Kirlenmesi, Edebiyat-1. Yazmada ve Konuşmada Zengin- leştiricı öğeler, Matematik-1: işlem ve Özellikle- ri-1, Tarih-1: Dört Halife Devri, Emeviler, Abbasi- ler 12.00 AÇIK YÜKSEKÖĞRETİM PROG. İŞLETME-IKTISAT FAKULTESI DERSLERİ Iktisadi Kalkınma: iktisadi Kalkınma veTeknolo- ji, Reklamcılık ve Satış Yonetimi- Reklam Bütçe- si, Maliye Politikası Enflasyonla mücadelede maliye politikası. işletme ve Iktisat Fakülteleri iktisadi Kalkınma (4. sınıO: Anadolu Üniversite- si lletışim Bilimleri Fakültesı Dekanı Prof.Dr. Os- man Zıüıoğlu'nun anlatacağı konu, "İktisadi Kalkınma ve Teknolojı". Reklamolık (4. sınrf): Derste, Eskişehir Meslek Yüksekokulu Müdürü Yrd Doç. Dr Fermani Ma- viş, "reklam bütçesi" oluşumunu anlatacak. Maliyet Politikası (4. sınrf): Türkiye'nın günde- mınden bir türlü düşmeyen enflasyon konusu, Prof. Dr I. önder tarafmdan işlenecek olan "Enf- lasyonla Mücadelede Maliye Politikası" boyu- tuyla elealınacak Genel Muhasebe (1. sınrf): Anadolu Üniversite- si Rektör Yardımcısı ve Sivil Havacılık Yükseko- kulu Müdürü Prof. Dr Fevzi Sürmeli "işletme ve Muhasebe ' konusunu anlatacak. Almanca (1. sınrf): Deniz Derman, RobertSaxer ve Sonya Kuri, ilk derste oğrencilerin karşısına çıkıyorlar Franstzca (Lsınıf): Doç. Dr. Gülnihal Gülmez ve E. Radot da ilk Frartsızca dersıyle oğrencilerin karşısındalar. Sosyal Bilimler ve Ev idaresi Önlisans Prog- ramları Teknotoj* Gelişmeler ve Aileye Etkisi: "insa- noğlunun Serüveni" başlıklı dersi Anadolu Üni- versitesi lletişim Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Naci Güçhan anlatacak. Siyaset Bilimi: Eski kültür bakanlarından Prof. Dr. A. Taner Kışlalı derste, "Siyaset Nedir" so- rusunu yanıtlayacak. AÖF önlisans Programları • Banka-Sigortacılık - Sağlık Kurumları Yonetimi programları genel hatları ile tanıtılacak ALMANCA LISANS TAMAMLAMA PROGRAMI Dilbilimi ve Dil öğretimi. Kommunikation LISANS TAMAMLAMA PROG. — Eğitim Bilimlerinde Çağdaş Gelişmeler: ûğrerv cilerı Araştırmayı Yönlendirme, Öğretimde Ödev. 15.30 AÇIK LİSE PROGRAMLARI Analitik Geometri: Analitik Düzlemde v/ektör- ler-1, ingilizce: Ders-11, Matematik: Ikinci Dere- ce Bir Bilinmeyenli Denklemler-1, Tarih- 18. Yüzyılda Osmanlı Imparatorluğu Duraklama Devri, Fen Bilgisi Çözünürlük, Bilgisayar: Ko- mut Deyim ve Fonksiyonlar. 17.30 EĞİTİM PAKETİ 18.00 AÇIK LİSE PROGRAMLARI Din Kültüru ve Ahlak Bilgisi: Taassub ve Ceha- letten Kaçınma, Genel Türk Tarihi- Türk-islam Devlet, Kültür ve Medeniyet. Milli Güvenlik Bilg.: Sıvil Savunma, Fransızca Ders-4, Alman- ca. Ders-4, işGüvenliği: Işyerinde güvenliğimizi tehdit eden faktörler. 20.00 AÇIK YÜKSEKÖĞRETİM PROG. "Tefcrar" 23.00 Rocfc Market 23.45 Kapanış Cumhuriyet'i okulagötürentiyorum Önceliklegençliğiönemsediğiniz. ütkedekibüyük çoğunluğa u\ up bizigözardı etmediğiniz için teşekkürler. Düzende öyle büyük çarpıklıklar var ve bunlann çoğu öylesinegençliğe yansıyorki... Ben Şişli Lisesiöğrenciyim. Okula Cumhuriyetgazetesigötüremiyorum. Çünküokul müdürü ve müdür muavinimizin siyasi düsüncelerine ters düsüyor. Cumhuriyet 7çantamda gizli taşıyonm. Bir aramada orayaburayasıkıstırıyorum. Uzüldüğüm, okula siyasigazete getirilmesinin yasak olması değil -ki bu da baslı basma tartışılabiletek bir konu- buyasağm tek taraflı uygulanması. Okulda çok ralıat Tercüman veZamangazeteleriokımabiliyor. Ayrıca okulumuzda Sızıniı dergisisatıalan öğrencisıfatı altında teneffüs ve ders sonlanndabudergileripazarlayabiliyorlar.Herhangibirşekildehakkımızıaradığumz zatnan ise okulkapısı gösteriliyor. Tasdiknamelerimiz elimize vehliyor. Öncelikle Milli Eğitim i kınıyortım. Düşünemeyen kitleleryaratmak istiyor! Okulumukınıvorunı. Tek taraflı düşünmeve zorluyor! Tüm duyarlı insanları kmıyorum! Bu olanlara tepkisiz kalıyorlar! L zgünüm. yazımm alnna adımı vazanuyorum. Çünkü üniversiteye gitrnek istiyorum. Okumak istiyorum. Bu yazımm altında ismimiokuyan müdürüm tarafmdan okuldan fırlatılmak istemiyorum. Düşünüvorum ö'y'le ise varım! Peki, o haldesoruyorum. Düşünüyorumya yok edilirsem? Şijti Usesi'nden bir öğrenci n fZr i YOLSUZLUKLAR DOSYAADI: Emlak BankasıJOtomasvon sistemi ihalesi. ADIGEÇENLER: Tıırgııt Özal Ahmet Özal, VeliÖztürk, Prof. Dr. Aydm Köksal, Mehmet Yeğinmen. Mehtnet Savaş. Engin Cıvan, Osman Okyar, Vecdi Tanyıldız, Yalçın Savm, Hüsevin Kömürcüoçlu. PARASAL İÇERİĞİ: 400 mUy SONZJÇ: İsYİçre 'de ve İstanbul Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan dava suntyor. Otomasyon uğruna400milyarçöpe <lı Emlak Bankası yöneticileri 1988 yılında bilgisayar sistemleri kurma karan alır. Danışmanlık hizmeti alınacak şirket olarak seçilen kuruluş aslında bilgisayar paketlerini sataeak olan Kirchmanşirketiylebağlantıiçindedir. . Bu bağlantıyı ortaya koyan Bilişim Şirketi'nin yöneticisi Prof. Dr. Aydın Köksarın raporu 'maharetli eller' tarafmdan "değiştirilir." Daha sonralan dava sürerken, Kirchman şirketi yaalım paketi işine son verir. Ve Emlak otomasyonu iflaseder. -5- MEHMET GÜÇ MİYASE İLK>fLR Emlak Bankası yöneticileri 1988 yılı ba- şında bilgisayar sistemlerini kurmak için karar aldı. İlk iş olarak bankanın şube oto- masyon sistemlerinin kurulması Bilişim Şirketi"ne verildi Şubeotomasyon işlemle- rinin kısa sürede tamamlanmasının ardın- dan da ana otomasyon planınjn oluşturul- ması gündeme geldi. Bu aşamadan sonra da Emlak Bankası yonetimi, şube otomasyonlannı yapan Bi- lişim Şirketi"nden göriiş almaksızın Ernest & Young& Citibank"tan danışmanlık hiz- meti almaya karar verdi. Çok sonra hazır- lanan Devlet Denetleme Kurulu Raporu"- na göre banka daha bu aşamada otomas- yon işini Kirchman adlı Amerikan şirketi- ne vermeyi kararlaştırmıştı. Emest & Young & Ciübank 1988 yıb ağustos avında otomas\on)a ilgili bir proje hazırlayarak bankaya gönderdi. Banka da bu projeyi incelemesi için bankarun şube otomasyonlannı yapan Bilişim Şirketi'nin yöneticisi Prof. Dr. Aydın Köksal'ı görev- lendirdi. Şaşkına çeviren rapor Prof. Köksal'm projeyle ilgili hazı- rladığı rapor şaşırtıcıydı. Köksal raporun- da, bankaya satılmak istenen otomasyon paketinin Türk bankacılığı için uygun sis- tem olmadığını. danışman şirketin bu pro- jeyi gerçekleştirecek bilgi ve deneyimden yoksun olduğunu belirterek "Ernest & Young & Citibank Şirketi, bağlantı içinde olduğu Kirchman Şirketi'nin eünde kalan paketleri pazarlamak Lstemektedir" dıyor- du. Köksal'a göre bu yöntem, bilgisayar teknolojilerinden yoksun 3. Dünya ülkele- rinin dolandınlmasında kullanılan bir yöntemdi. Köksal, danışman firma için ödenecek 625 bin doların da korkunç bir rakam olduğunu ilen sürüyordu. Prot. Köksal'ın raporu çok sert ve et- kileyicıydi. Ancak karar çoktan verilmişti ve bu nndenle bu rapor banka kayıtlan- ndan çıkanldı. KöksaFdan yeni bir rapor hazırlaması isteğindc bulunuldu. Küçük bir de uyarı vardı Köksal'a yönelık. "Rapor ayrıntılı olmasın,fiyatde- ğerlendirmesinde bulunulmasın." Köksal ikinci değerlendirme raporunda danı- şman şirkete ödenecek rakamlann kıyas- lanabilir olduğunu ileri sürerek otomas- yon projesiyle ilgili olarak da teknik açı- klamalarla yetindi. Ancak bu arada yeni birdanışman firma bulundu. Amerikan kökenli. S-3 adındaki bu firma hakkında nedense hıçbir bilgiye bankakayıtlanndarastlanamıvor. Bankanın bugünkü Genel Müdür Yar- dımcısı Kemal Ökçün'ün verdiği bilgiye göre, S-3 bankayla imzaladığı danı- şmanlık anlaşmasından tam 1 ay önce ku- rulmuştu. Ortaklan arasında da Tunuslu. Mısırlı \e Amerikalı üç kişi bulunuyordu. 38 milyon dolarcık! Otomasyon projesi ile ilgili ihale yapıldığında Kirchman Firması dışındaki firmalar. çeşitli gerekçelerle elenerek ban- ka ile Kirchman karşı karşıya geldiler. Bankanın otomasyon planını alabileceği tek şirket durumuna getirilen Kirchman'- ın istediği fiyat zorunlu olarak ödenecekti artık. Kirchman tam 38 milyon dolarjsli- yordu Emlak Bankasfndan. Emlak Bankası için son şans alım- satım gprevlilerinin uyanlanyla gündeme geldı. Llzerlerindeki tüm baskılara karşın Kirch- man Firmasf nca istenen yaklaşık 400 mil- >ar lirayı çok fazla bulan alım-satım gö- revlileri bu fıyatın pazarlıkla aşağıya çeki- lebileceği uyansında bulundular. Ancak çok sonra hazırlanan Devlet De- netleme Kurulu Raporu'na göre, bu uyanyı yapan alım-satım personelinin Ge- nel Müdür Yardımcısı Veli Öztürk tarafı- ndan dikkatleri çekildi. Rapora göre Öz- türk "fiyatın yönetim kurulunca belirlene- ceği, buna karışılmaması gerektiğini" söy- leyerek personelin dikkatini çekmişti. Yönetim kurulunun fiyatfa ilgili karan alması da gecikmedi.Bu arada, bir kamu kuruluşu olan Emlak Bankası'nın o dö- nemdeki uygulamaya göre De\ let Planla- ma Teşkılatı'ndan onay alması gereki\or- du. Ancak bu onay DPT'ye malın nitelıği, markası ve fivatı konusunda behrlcyıci bir rol de v üklemiyordu. Mart 1990da yatınm projesi kapsamın- daki otomasyon planı DPT'nin onayına sunuldu. DPT onay vermeyip bu projenin DPT Özel İhtisas Komisyonu'nda değer- lendirilmesi yönünde kayıt getirdi ve ban- kayı şöyle uyardı: "Benzer bir yatırun paketi yurt içinde de yapdabiür. Yabancı kaynaklı yazılım, risk- li olup beklenen gerçekleşmeyebilir. Türki- ye'de bu konuda başarıya ulaşmamış ör- nekler vardır. Ve fiyatlar yüksektir."Ban- ka. Nisan 1990'da projeyi. üzerinde hiçbir değişiklik yapmadan yeniden DPT onayı- na sundu. Bu aşamada Başbakan Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal'ın aracılığı üze- rine DPT yetkılilerine bazı telkinlerde bu- lunduğu ileri sürüldü. DPT onay verdı ve Emlak Bankası ile Kirchman Şirketi arasında hiçbirengel kalmadı. Başbakanlık'a gelen ihbar Projeyle ilgisi yok gibı görünen ilginç bir aynntı. Emlak Bankası Genel Müdür Yardımcısı Veli Öztürk ile Özal Ailesi arasındaki akrabalık bağıydı. Bankanın alım-satım memurlannı pro- jeyle ilgili tavır ve uygulamaları için sertçe u>aran Öztürk, Semra Özal"ın dünürüy- dü. Yani Özal Ailesi'nin para işlerinde sü- rekli olarak adı geçen Semra Özal'ın kar- deşi Mehmet Veğinmenin biraderivdi. Öz- türk hakkında başka ujgulamalan nede- nivle olduğu gibi otomasyon projesindeki sorumluluğuyla ilgili olarak da dava açıldı. Tam bu aşamada Başbakanlık'a 21.11. 1990 tarihli bir ihbar yapıldı. İhbarcı ban- ka yöneticilerini şöyle suçluyordu: "Henüz otomasyona geçmeye çalışan bu banka, dünyada hiçbir bankanın harca- madığı >e harcavamacağı bir yatırıma im/a atmak üzeredir. Türkiye'de son derece ge- lişmiş ve tüm bankalara hizmet veren yazılım şirketleri mevcuttur. Bankanın oto- masyonunu üstlenen yönetieiler, Türkiye'- deki hiçbir şirket ile gönişmeyip direkt ola- rak ABD firmaları ile temas kurmuşlar \e Kirchman adlı bir flrmadan ABD'de bile maliyeti en fazla 15 milyon dolar olan yatınm paketini 40 milyon dolara satın al- maya karar vermişlerdir. Bankanın üst dü- zey yöneticileri ve bazı aracılar bu alımdan en az 20 milyon dolar menfaat sağ/anuş- lardır. Bu paranın vü/de 10'u devletin en yüksek makamındaki yetkilirun oğluna ABD'de ödenmişrir." Bu ihbar üzerine. Başbakanlık'ın ta- limatıyla Bankalar Yeminli Başmurakıbı Mehmet Savaş projevi soruşturmakla gö- revlendirildı. Savaş. I hafta gibi kısa W sürede hazırladığı raporunda projenin son derece sağlıklı bir proje olduğunu ileri sü- rüp bir usulsüzlük bulunamadığını söylü- yordu. Oysa Yeminli Başmurakıp Meh- met Savaş nc projeyle ilgili olumsuz rapor- ları incelemiş ne de bu konuda bir bilirkişi yardımı almıştı. Başmurakıp Savaş usul- süzlüklen ihbar edilen banka yöneticileri- nin ifadesıne bile başvurmamıştı. Çok sonra projeyle ilgili olarak Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan dava- da. Emlak Bankası avukatlan eski >öneti- mi ve kuşkulu bir rapor hazırlayan Ye- minli Başmurakıp Mehmet Savaş'ı şu söz- lerle suçlayacaklardı: "Konu bankalar yeminli başmurakıbı tarafmdan incelenirken, suüstimalleri ihbar edilen banka > öneticilerinin ifadelerine baş- Mirma gereği dahi duvulmamış, rapor ve eklerinden anlaşılacağı gibi, konu>a açıklık getirmejen birkaç belge bulunup 30.9.1990 tarihinde otomasvon grup müdürlüğünc ge- tirilen \c projeyle ilgili yeterli biigi sahibi ol- mayan bir banka yetkilisinin açıklamaları ile yetinilmiştir." İsviçre'de dava Otomasvon projesi uygulanmava başlanmıştı. Emlak Bankası proje bedeli olan 38 milyon dolan Kirchman Şirkctı'- ne ortalama 500 bin dolar aylık ödemeler- legönderivordu. Ancak otomasvon planı da ödcmc planı gibi aylık taksitler halindc uygulanıvorolmalıydı ki 1992yılınagelin- dığınde bankanın şubeleriyle bağlantılan hala tam olarak bilgısayara geçmemişti. 1992 yılında Emlak Bankası yöneümı dcğiştiktcn sonra banka Teftiş Kurulu bır rupor hazırladı. İkı yıl geciken bu rapora göre "yazılım paketi secimi yanlış olduğu gibi fiyatı da verilen teklifler içinde en pa- halı olanıydı." Döneme ılışkin Devlet Denetleme Ku- rulu raporu da aşağı yukan aynı tarihlerde açıklandı. Usulsüzlük bu rapora da yansımıştj. DDK müfettişleri de "Hatalı yazılım paketi seçimi ile bankanın bilgisayar siste- mi sağlıklı işlemeyeceği gibi çok yüksek fi- yatla alım yapılarak da banka zarara uğ- ratı]mıştır."dıyorlardı. Başbakanlık'a su- nulan bu raporların incelenmesi sonucu 08.09.1992 tarihli bir yazı ile savalığa suç du>urusunda bulunuldu. Savcılık soruş- turması sonucunda da Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dönemin banka yönetici- leri Engin Crvan, Veli Öztürk, Osman Ok- yar. Vecdi Tanyıldız, Yalçın Saym v e Hü- seyin Kömürcüoğlu hakkında bir dava açıldı. Bankanın yeni yonetimi bu gelişmeler üzerine İsviçre'de açtığı birdavayla Kirch- man anlaşmasını tahkim mahkemesine götürdü. Çünkü eski yönetim Kirchman"- la öyle biranlaşma yapmıştı ki anlaşma ile ilgili olarak Türk mahkemelerince yapıla- cak bir şey yoktu. 1993 yılı başına gelindi- Ozyeğin'den açikUmuı Gazetenizin 25 ocak salı günü 6. sayfasında çıkan Emlak Bankası ile ilgili yazıda şahsım ve Finansbank ile ilgili çok önemli gerçek dışı bilgiler vardır. Bunlann aşağı vaptığım açıklama ile düzeltilmesini ve kamuovuna doğru bilgiler aktanlmasını şahsım ve bankamın itiban açısından önemlericaederim. Herşeyden önce Anatepe ile ilgili olarak Eska-Yapı Kredi Bankası-Anadoîu Bankası-AIi Üstay arasındaki ortaklık anlaşması 16 Eylül 1987 tarihinde imzalanmıştır. Ben Yapı Kredi Bankası İdare Meclisı Başkan Vekilliği ve Genel Müdürlükgörevimden 14 Ağustos 1987tarihideaynldım. Dolayısıyla bahse konu anlaşma ben bankadan aynldıktan biray sonra yapılmıştır. Finansbank kurulurken %85'i şahsıma vc 15 işadamına aitti. Finansbank'ın kuruluş sermayesinde Eska'nın payı % 15'tir ve bu % 15 oranında hisse senedi bedeli olarak 1.200.000 DM ödemiştir. Bu % 15'i ben 15 ay sonra Garanti Bankası Nişantaşı şubesinden 5 mm DM dövize cndeksh TL kredisi alarak satın aldım. Eska bana Finansbank "ın kuruluşunda hiçbir maddi menfaat sağlamamıştır ve Finansbank "taki Maysüren ortakhklarıesnasında 1.200.000 Alman Markı'na satın aldıklan hisselen 5.000.000 Alman Markı'na satarak 3.800.000 Alman Markı kâr etmişlerdir. Kamuoyunda yanlış bir izlenim olmaması için buaçıklamanın26 ocak tarihli gazetenizin aynı sayfasında yer almasınıricaederim. Saygılanmla. Hüsnü M. Özyeğin Yönetim Kurulu Başkanı ğinde Emlak Bankası'nın Kirchman Şir- keti'ne ödediği para 18 milyon dolan bulmuştu. Ancak İsviçre'de açılan dava sürerken Kirchman ana yazılım paketini kapata- rak sistemi durdurdu. Emlak Bankası'- nın bilgisayar sistemi iflas etmişti artık. Yarın: Usulsüzlükler sûrûyor