Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 19 OCAK1994 CARŞAMBA
OLAYLAR VE GORUŞLER
Birinci InönüZaferi'ni anarken...
Bugün, genç Cumhunvetımızın, kuruluşunun 70. yılında
içerde ve dışarda 1919'lann benzer koşullanyla karşı karşıya
bulunduğunu gösteren behrtıler vardır. Bu durumun temel
nedenı, ulusun hayatında ve yönetıminde İkınci Dünya Savaşı
sonrasından günümüze değın zaman zaman Atatürkçü
ıdeolojıden sapmalar meydana gelmış olmasıdır.
TANJU ERDEM Emekli Amiral
lusa! Kurtuluş Sa-
vaşımızda ıstılacı
UYunan ordulan taar-
rua harekâtının. venı-
den yapılandınlan
muntazam Turk or-
dulan tarafından. ılk kez durduruldu-
ğu Bınncı İnonu Zafen'nın 74 yıldo
nûmunu kutladık geçen hafta
1990'h yıllarda Doğu sosyalıst sıste-
mının çokmesmın ardından yoresel
etnık ve dınsel aynhkçı akımlann vo-
ğunluk kazandığını, tanhın dennlıkle-
nnde kullenmış olan dar mıllı>etçılık
ıdeallennın canlandınlarak evrenımı-
zın yenı huzursuzluklara suruklendığı-
nı, sıcak çatışmalara >ol açıldığını
goruyoruz Bu oluşum ınsanlığın. 40
yıllık bır mikleer dehşet dengesı sonra-
sı, ozgur ve demokratık bır duzen ıçın-
de e\rensel bır banşı, gelışme olanak-
lannı >akaladığını en çok umut eltığı
bır donemın dıyalektık gerçeğı olmuş-
tur Bu dunımlar Turkıyemıze de ta-
nh ıçınde ovnadığı rollerle ozdeş dış
emperyahst guçlenn. içerde ıse etnık
ve mezhepsel a>nlıkçılann, şovenıst
mılhyetçılenn antı-laık goruş sahıple-
nnın, yenı Osmanlılık heveslılennın
ıdeallen ve davranışlanyld yansımak-
tadır
Insanlığın uzun volunda tanhın tek-
rarlanmayacağı ıfade edılırse de bu-
gun çevremızde ve ulke ıçınde cereyan
eden olaylar Osmanlı İmparatorluğu'-
nun yıkılması oncesı emperyahst guç-
lerce uygulanmasına geçılen, ancak
Mustafa KemaJ Atatürk'un onderlığı ve
dehasıyla Turk ulusunun ayağa kalk-
ması sonucu başan kazanamayan bır
senaryonuntekrangıbıdır Budurum-
da Turk Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı
yaratan koşullan ve bu koşullan alte-
derek ulusun yazgısıru utkuja donuş-
turen. devletı yeruden çağdaş nıtelıkle-
nyle kuran polıtıka, stratejı ve hareket
tarzlannın. Turk ulusunca. ozellıkle
Cumhunyet'ı emanet eyledığımız genç
kuşaklarca bıhnçle algılanması, ba-
ğımsız \e ozgurce varlığımızı surdu-
rup, yuceltmemız ıçın yaşamsal onem
taşımaktadır
Bınncı Dunya Harbı'nde, Osmanlı
İmparatorluğu ağır bır yenılgıye uğ-
rayarak Balkanlar'dakı son toprakla-
nnı, bugunku Ortadoğu coğrafyasını
kaplayan memleketlen yıtırerek Ana-
dolu ve Doğu Trakya sınırlanna çekıl-
rruştı Galıp devletlerce (İngıltere
Fransa- Italya) ateşkes anlaşmasını ız-
leyerek başta payıtaht (başkent) Istan-
bul olmak uzere Anadolu'nun bazı
onemlı şehırlen ışgal edılmış >a da as
ken denetım altına alınmış. Osmanlı
hukumetı. ordusu, jandarmavepolısı
ıletışım ve ulaştırma sistemlen denet-
lenmeye başlanmış. >andaş olmavan
polıtıkacı. vonetıcı ve kumandanlan
tutuklanmıştı Yunan ordusu buvuk
Yunanıstan hayalını gerçekleştırmek
uzere İzmır"e çıkanlıp Baü Anadolu'-
nun, Istanbul'un ve Doğu Trakya'nın
Yunan topraklanna katılması ıçın
Anadolu ıçlennde sefere başlamıştı
İşgalcı muttefık devletlenn hımavesın-
de Doğu Karadenız"de Pontus Doğu
\e Guneydoğu Anadolu da Ermenıs-
tan ve Kurdıstan devletlen, kıyı şehır-
lennde kolonıler kurulmak suretıyle
Turk ulusal bırlığının son kalesı Ana-
dolu'nun parçalanması gundeme gel-
mıştı
Istanbul da gore\ yapan padışah ve
hukumetı, acız. korkak ve buvuk dev-
letlenn yonetım \e korumasına sığın-
mak suretıyle bu badıreyı atlatabıle-
ceklennı zanneden bır aymazlık ıçınde
ıdıler
Işte ulusun o karanlık gunlennde
Anadolu'da genç bır generalın gur sesı
duyuluyordu
"Temel ilke, Türk milletinin haysi-
\etli >e şerefli bir millct olarak yaşama-
sıdır. Bu ılke ancak tam bağımsızlığa
sahip olmakla gerçekleştirilebilir. Ne
kadar zengin ve bolluk ıçinde olursa ol-
sun, bağunsızlıktan yoksun bir millet
nıedeni insanlık dıinyası karştsında
uşak olmak mevkiinden yüksek bir
muameleye layık gonılemez.
Yabancı bir devletin konıyup, kolla-
yıcılığını kabul etmek insanİık vasıfla-
nndan yok«unluğu, guçsuzluk ve mis-
kinliği ibraftan başka bır şey değildir.
Gercekten de bu seviyesizliğe duşmemiş
olanların isteyerek başlarına bir yaban-
cı efendj getirmelerine asla ihtimal veri-
lemez. Halbuki Turkun haysiyeti, gunı-
ru, kabiliyeti çok yüksek ve büyuktür.
Böyle bir millet esir yaşamaktansa yok
olsunevladır.
O haJde ya istiklal, ya öliim."
Boy lece Mustafa Kemal Atatûrk'un
lıderlığınde \e genç bır komutanlar
kuşağının onderlığınde, ordusu ıle
ulusu ıle Turk. ateş \e kanla sınav ve-
rerek ulusal egemenlığe dayanan ka-
> ıtsız, şartsız bağımsız > enı bır Turkıv e
devletını kurmava koyuldu
Llusal Kurtuluş Savaşı, kıt olanak-
lar ıçınde dış \e ıç duşmanlara karşı
dahıyane bır yonetımle kesın asken ve
dıplomatık zaferle sonuçlandı Salta-
nat ve hılafet tasfive edılerek ulusal
egemenlığe davanan tam bağımsız
ulusal Turkıye Cumhunyetı kuruldu
Mustafa Kemal'ın onderlığınde Ana-
dolu ıhtılalı başan kazanmasa ıdı bu-
gun ata yurdu parçalanmış olacak, bu
topraklarda Musluman Turk halkına
yaşama hakkı kalmavacaktı
Bugun. genç Cumhunyetımızın, ku-
ruluşunun 70 yılında içerde ve dışarda
1919"lann benzer koşullanyla karşı
karşıya bulunduğunu gösteren behrtı-
ler vardır Bu durumun temel nedenı,
ulusun havatında ve vonetımınde
Ikıncı Dunya Savaşı sonrasından gu-
numuze değın zaman zaman Ataturk-
çu ıdeolojıden sapmalar meydana
gelmış olmdsıdır
Turkıv emız. emperyalızme bağımlı
dış polıtıkalar venne. ulusal çıkar ve
vararlanna donuk. tutarlı. akılcı. hav-
sıvetlı.bolgesındeguvenvesavgı yara-
tan dınamık pohtıkalan ızledığınde,
mevcut jeostratejık konumu ongoru-
lerek ekonomısı ıle dengelı, ulusal gu-
cun çekırdeğını teşkıl eden asken
gucunu savunma teknolojısını gelıştı-
rerek, modernıze ederek bu gucu ulu-
sal guvenlık gereksınımlen ıçın etkın-
lıkle kullandığında, ulke butunluğunu
savunup, teronzmle sıcak mucadele
venrken yurttaşlannı eşıt, demokratık
ve ınsan haklanna saygılı, hukuk dev-
letı anlavışıvla kucakladığında, adaletı
mulkun temelı saydığında, halkın ege-
menlığını. şeffaf bır yonetım duzenını
sağlajan ozgur ve demokratık koşul-
lar ve hoşgoru ortamı gelıştınldığınde,
laık duzen ve ulusal eğıtım ılkelen
odunsuz uygulandığında, Turk ulusu-
nun kavımler, u>garhklar ve kulturle-
nn geçış koprusu olan Anadolu'da
yaratılan değerlenn eşsız bır sentezı ol-
duğu tum renklıhğı ve hoşgoru ıle ka-
bul edıldığınde. ekonomık ve malı
ha>atında ıç ve dış hesapsız borçlan-
ma yenne ısrafa yer vermeyen tasarru-
fu, demokratık plan, programı ve
denk butçeyı uretımı, hakça bır bolu-
şumu ongörduğunde. kamu ve ozel
kesımde erdemlı davranışlar. venmlı
ve bılgılı çalışmalar. uretken emek
odullendınldığınde, devlet ve millet
hayatında bılıme. akla (pozıüvızme)
ve pragmatızme yer v enldığınde ınanı-
yoruz kı tum olumsuz koşullann uste-
sınden gelerek, 21 yuzyıla Ataturk'le
beraber gerçek bır bolge gucu olarak
gırecek ve geleceğın uygarlık ufkunda
venı bır guneş gıbı doğacaktır
Ulusun kotu talıhını değıştıren Ino-
nu zaferlennı kutlarken, bu duşunce-
lerle dolu olarak Büyûk Atatürk'e,
İsmet İnönü've, onlann sılah arkadaş-
lanna. şehıt ve gazılenmıze mınnet ve
şukran duygulanmızı sunuyoruz
ARADABIR
DURSU1V BERK
Dinsel Demagoji ve Sosyal
Demokrasi
Unlu psıkanalızcı Erlch Fromm, özgurlukten Kaçış
(Escape from Freedom) adlı eserınde klasık faşızme sı-
yasal guç sağlayan toplumsal yığınları ruhbılımsel açı-
dan ele alır Anamalcı duzenın surelı bunalım koşulla-
rında bunalımın anaforuna kapılıp kaybolma korkusuyla
özgurlukten kaçan yığınların ıradelerını faşıst demago
jıye teslım etmelerını ve bunalımın yaraladığı guvenlık
duygularını onarmak ıçın çelık ıradelı fuhrere sığınmala-
rını, anlatır bu kıtapta Fromm
Almanya'da faşızmın ıktıdara gelışınde yığınların ruh-
sal durumunun belırleyıcılığının yanı sıra, o donemde
sosyal demokrat ve komunıst hareketlerın onder kadro-
larının polıtıka belırlemedekı yetersızlıklerı de onemlı
rol oynamıştır Toplumsal bunalımın yarattığı panıkorta-
mında, yığınlara guven veren ve onlann guvenlık duy-
gularının yaralanmasının onune geçen polıtıkalar uretı-
lebılmış olsaydı, kapıtalızmın yaraladığı toplumsal
yığınların kurtuluş ozlemlerını yansıtan mıtoslarla yuklu
faşızm denen demagojık hareket ıktıdar olmayacaktı,
belkı de
Her ne kadar tarıh bır tekerrurden ıbarettır goruşune
ıtıbar etmıyorsak da yerel seçımler surecını yaşamakta
olduğumuz şu gunlerde Almanya'da faşızmın ıktıdara
yuruyuş surecını andırır sıyasal ve toplumsal gelışme-
ler boy gostermekte ulkemızde Kırsal yaşamın, ınsa-
nın boynuna boyunduruk geçıren zorunluluklarından
sıyrılıp kente kapıtalıst yaşam tarzının sunduğu ozgur
yaşamla kucaklaşmaya gelen fakat alabıldığıne vahşı
bır dalaşmanın hâkım olduğu kentsel yaşamda kendısı-
ne yer açma becerısı gosteremeyıp bu kargaşa ortamın-
da kaybolma korkusuyla yaşamının etrafını kırsal ıdeo-
lojının geleneksel değerlerıyle sıkı sıkıya oren ınsanla-
rın ağırlığı var bu sıyasal sureçte özgurlukten korkan
bu ınsanlar başlarını şerıatın keskın kılıçlı ıradesıne
bağlamak ıçın hızla Refah Partısı'ne akıyorlar Dının ulvı
değerlerıyle yoğrulmamış kentsel yaşamın bağırların-
da açtığı yaraları şıddete dokup her an yenı Sıvaslar
yaratma potansıyelı taşıyan bu guçlenn modern ve de-
mokrat gorunme cabalarını demagojıden ote gorme-
mek gerek
Toplumsal sınıflar arasındakı uçurumun gıderek de-
rınleştığı, nesnel koşullann gıderek uyumsuzlaştığı ul-
kemızde ulkenın hayatı ıhtıyaç duyduğu toplumsal ba-
rış, adalet ve smırlar arası denge polıtıkalarıyla one
çıkması ve sıyasal gundemı belırleme etkınliğı goster-
mesı gereken sosyal demokratlar nerede
1
Sosyal demokrasının temel polıtıkalarına hayatı ıhtı-
yaç duyan toplumsal yığınların dınsel demagojının peşı-
ne takılıp sıyasal guçlerını şıddetın ve kaba gucun dere-
yatağından akıtmalarının onune geçmek ıçın neler
yapmaktalar'? Cağın aydınlığmdan ve ozgurlukten kaçıp
ortaçağ karanlığına sığınan ve toplumsal yaşamın burç-
larına şerıatın kılıcını dıkme savaşımı veren guçler kar-
şısında Sartre'ın deyışıyle yaşadıkları çağa karşı so-
rumlu olan aydınlar nerede1
Sosyal demokrasının evrensel ılkelen ve değerlerıne
saygı duymayan sıyasal entrıka uzmanlarının sosyal
demokrasıyı genıs halk katmanları nazarında bır kufur
hareketı goruntusune burundurmuş olmalarının tarıhsel
sorumluluğu ağırdır Hele hele sosyal demokrasıye ak-
ması gereken sıyasal gucun ortaçağ karanlığına dayalı
bır toplumsal yapı ınşa etmeye yonelmış dınsel dema-
gojının saflarına akmış olması bu sorumluluğu daha da
ağırlaştırıyor Kentsel rant kaynaklarını kontrol etme
adına sosyal demokrasının değerlerını barbarca katle-
denler, tarıh karşısında suçlu olmaktan kendılerını asla
kurtaramayacakiardır
TARTIŞMA
Idam halka sorulmalı mı?..
B
uyukDegişün
Partisi Genel
BaşkanıSayın
AydınMenderes,
olum cezası
ınfazlannın
yenıden başlatılmabi
gınşımlennın >aşandığı Kasım
1993 ıçınde vaptığıbır
açıklama ıle. "toplumu çok
derinden ilgilendiren konuların
kararı, parlamentoy a
bırakılmaktan çok bağımsız bir
referandum haline getirilmeli.
V e bu karar, doğnıdan doğruy a
topluma bırakılmahdır. Çunku
olum cezaları sadecc siy asi
nedenlerle verilmiy or" dedı
(Cumhunyet.27 11 1991. S
24888, sf 6)
Bu değerlendırmenın, aslında
tartışma> a açtığı konu bır
rejımın demokratıklığını
belırlemede halkın oy unun.
etkısının ve ağırlığının ne
olması gerektığıdır
Kuşku > ok kı. demokratık bır
rejımın aslı oğelennden belkı de
bınncısıdır. halkın ıstencını
>ansıtması 2laten. gerek
merkea vonetımde. gerekse
verel vonetımlerduzlemınde
seçımlenn yapılması. seçme ve
seçılme hakkı, sıyasal partılenn
varlığı. seçılenlenn seçenlere
karşı sorumlu olması v b gıbı
bırdızıhakveozgurluğun
tanınmasının, kurumlann ve
usullenn yapılaştınlmasının
nedenı de budur Demokrasiyi
var etmek.
Ancak, sozu edılen oğeler,
madalvonun sadece bır
vuzudur Arkayuze
baktığımızda, ıhmal
edılemeyecek onem veağırlıkta
başka gerçeklen de gormek
olasıdır Yıne. gerek
ulkemızdekı, gerekse de başka
ulkelerdekı demokratık rejım
prauklenru, bır bakıma
demokrasi tanhını doğru bır
gozlukle okuduğumuzda
gormekteyız kı. erkını
çoğunluktan aldığını soyleyen
ve fakat otonter, hatta totalıter
rejm uygulamalan vapan pek
çok sıyasal kadrolar.
yonetımlerortavaçıkmıştır
Kuramsal tartışmalarda
"halkın sesi, hakkın sesidir"
formulunde açığa çıkan uç
değerlendırmelerle.
antı-demokratık rejıme ya da
uvgulamalara kapılann
kola>ca aralanabıldığı de
gerçeğın otekı vuzudur
PENCERE
Olum cezasını saklı tutmak ya
da kaldırmak gıbı çok temel bır
sorununkadennıhalkınoyuvla
belırleme onensı. ılk etapta,
tutarlı. mantıklı. hatta
demokratık gereklere uygun
ızlenımıvenvor Nevarkı bu
vaklaşımın tutarlı ve hatta
sanıldığı kadar demokratık
olup olmadığını. bır başka basıt
soruv u sorarak da mantık
suzgecımıze v urabılınz
Şovle Suçlularavenlecekbır
ceza olarak. orneğın, ışkence.
ezıyetvedığerkotu
muamelelenn > apılıp
yapılmamasını belırlemek ıçın.
bu soruv u halka sorma
onensınınvapıldğını
varsayalım Herhalde. akıl
sağlığı >ennde. ınsan olma
ozellığını >ıtırmemış hıçbır
ınsanoğlu kalkıp da. evet
suçlulara ışkence vapalım
demevecektır Buna karşılık.
ay nı v arsav ımın dev amı olarak
halk oyuna sunulan "Işkence
vapalım mı" sorusuna halkın
olumluov verdığını
ongorduğumuzde, halkın bu
v anıtının doğru. ahlaka uv gun.
demokratık kabul edılebılır
olduğunu ıddıa etmek olanaklı
mıdır11
Elbete kı havır
En buy uk guç olduğu
varsavılan halk dahıl hıçbır
guç. ınsan onuruna avkın
ışkence ve ezı\ et \ apmanın,
haklı olduğuna. meşru
olduğuna kanıt va da dayanak
olmaz Herşevdenonce ınsan
olan ınsanın sahıp olması
gereken ve ahlaklı tav ır ıçın bır
olçu terazısı olan ">icdan'\
bıreyın vıcdanı ve aslında o
v ıcdanı besley en v e v ar eden.
bılgının ozumsenmesı
anlamına gelen "bilinç", halkın
v arsav dığımız ışkence ısteme
doğrultusundakı ov
çoğunluğunu. geçersız. kabul
edılemez kılacaktır
Kaldı kı. insanlık tanhının.
acılar. ezıyetler. insanlık
onurunun hıçlenmesı ya da
çığnenmesıyle dolu, kan ıle.
goz>aşı ıle, pışmanhklar.
utançlar ıle dolu
deneyımlennden hıç mı dersler
çıkarmayacağız0
Bınbır
zorlukla elde edılen ınsanı ve
demokratık değerlen. tumden
tersyuzedecek, karanlık
çağlann insanlık dışı
yaptınmlanna davetıye
çıkartacak anlayışlann,
kurumlann. cezalann.
gunumuzdeyenıden bov
atmasına haklılık, guç,
meşruıv et v erecek bır "halk oy u
çoğunluğu" ıddıası mumkun
mudur9
Ohalde halk oyuyahut halkın
çoğunluğunun ıstencı, bır
demokratık rejımın oğesıdır
ama. hem \eter koşulu değildir.
hem de aslında. eğer bır dızı
başka ekoğevarlık
bulabılıv orsa. kabul edılebılır
nıtelıktedır Oy,çoğunluk. tek
başına her şey değildir
Cumhunvet tanhımızde. bu tur
açmazlan yaşadık 1950-1960
ev resınde. çok yuksek bır
Meclıs çoğunluğuna sahıp
sıyasal erk. mutlak anlamda
dıledığını yapabıleceğı yanlış
kanısının kurbanı olmadı mı
r)
Busovledığımız.27Ma>ıs 1960
harekâtının yarattığı ıklımde
gerçekleşen v e aralannda uç
sıvasetçımızın de bulunduğu
bır dızı ıdamlann haklı
gostenlmesı ıçın değildir
Sadece çoğunluğa dayanan bır
erkın. her şey ı y apmaya
muktedır olacağı bıçımındekı
bır sapma>a ornek olsun dıv e
iovluyoruz Sozunozuşudur
Bır referandum sonucu halk
çoğunluğu olum cezasının saklı
tutulmasını ısteyecek olursa.
bu. olum cezasını. meşru bır
ceza yapmaya yetmeyecektır
1982TC Ana'yasasfnı
referandumlaonaylatancunta,
bu antı-demokratık belgevı
meşru kılmayı başaramamıştır
Zaıen. bu tur
referandum oylamalarda
halkın ıstencı kolayca
vonlendınlebılmektedırve
aslında demokratık rejımlenn
v umuşak karnını oluşturan.
çeşıtlıerkodaklannın
varatacağı ıklımveetkıleme
ortamı ıçınde açığa çıkacak
ıstencın. ne denlı ozgur v e
gerçek olabıleceğı de. çok cıddı
bır soru olarak hep usumuzda
bulunmalıdır
Doç.Dr. Mehmet Semih
Gemalmaz
OKURLARDAN
Hıretle okuduk
1 İAralık 1993tanhhgazetemızın4 sayfasındakı Ümit
Otan'ın "Sabahattin Öğretmeni Nasıl 'Delirttiler'" başhklı
haber-yazısını buvuk bır "ibretle" okuduk
Yaşadığımız koşullarda "çalışanın, başarılı olanm" ezıldığı
hepımızce bılınmektedır Arzu edıldığı gıbı susan, "evet
efendımcı' olma>an bu arkadaşımızı, yaptığı ve yapacağı
mucadelede sonuna kadar desteklıyoruz
Oturduğu yerde ahkâm kesen bırçok yonetıcı vesessız
oğretmenın. bırakın bır yapıt ortaya çıkarmasını, gorevını
yapmaktan bıle yuksunduğu, kaytarmayı kârsaydığı
gunumuzde Sabahattin Akman arkadaşımızın hak ettığı
"ödül" elbette bu olmamalıydı
"Bana değmeyen y ılan bin y aşasın" anlayışındakı bırçok
memurun v e bu arada oğretmenlenn, hıç olmazsa "bugün
ona, yarın bana" sozunu anımsayarak duşunmelen gerektığı
ınancını taşıvoruz
Nagihan Kurt - Melih Yılmaz Sıırt
Sevgili
İSTİKBALKOŞAR
gülen gözlerinı asla unutmayacağız
Şükriye ALEMDAROĞLU. Atıf ALEMDAROĞLU, Nazik IŞIK, Yusuf IŞIK,
Süleyman COŞKUN, Ayşe GÜRŞENER, Halit GÜRŞENER, Ali BALKAN,
Ömer Faruk YENİGÜN, Gülen TUNGUZ, Hale ÇAVUŞOĞLU, Emin
ÇAVUŞOĞLU, Birgül PİYAL, Bülent Pİ YAL, Osman AYDOĞUŞ, Erhan
ADA, Hamit OĞUZ, Perihan SARI, Fayman SARI, Yalçın ATA, Bahattin
ASLAN, İbrahim DENİZ, Meral CEBE, Yurdakul KÜÇÜK, Alparslan AYDIN,
Mehmet GÜRBÜZDAL, Aslan ALP, Turan BARIŞ, Şükran SEYHAN, Nurettin
ASLAN, Perihan UZDİL, Muammer PEHLİVAN, Ünal BÜYÜKOKUTAN,
Fidan SARGIN, Oktay YAŞAR, Filiz SARGIN, Huriye UZDİL, Neşe
GENÇYAZICI, Aylin MUTLU, Mehmet YILMAZ, Feruze ERGÜL, Halil
ERGÜL, Alev ULUSALER, Kemal ULUSALER
Uyuştunucu ve PolitikaL
Eskı kıtapların sararmıs sayfalarında ya da solmuş bır
gravurde Çınlı nasıl resmedılırdı'' Seyrek sakallı, avurt-
ları çokmuş, kadıdı çıkmış kendmden geçmış, elınde
afyon çubuğu
Çınlı nasıl bu duruma duşmuştu9
19'uncu yuzyıl ortalarında Çın'de ıkı afyon savaşı ya-
şandı Ingılız tuccarları Çın'e afyon sokuyorlardı Çın
Mandarını Lin Zi Şü, uyuşturucu depolarına el koyarak
20 bın sandık afyonu denıze dokturdu Lord Palmerston
bu eyleme savaşla karşılık verdı Çın yenılgıye uğradı ve
tazmınatodemeye mahkûm oldu, Batılı devletler ulkede
tıcaret ayrıcalıkları kazandılar
Çın bır afyon pazarına donuştu
Geçmış yuzyılda tarıhe yazılan bu olay 21'ıncı yuzyı-
lın sonuna doğru bır başka bıçımde yaşanıyor, uyuşturu-
cu tıcaretının sıyasal ıçerığı çok onemlı
•
Kolombıya bır melezler ulkesıdır Amerıka nın keşfın-
den bu yana beyazlarla yerlılerın karışımında katman-
laşmış soyların sergılendığı bır coğrafya
Amerıka'nın arka bahçesınde bır ulke Kolombıya
Başkentı Bogota1
Ancak ulkenın ıkıncı sanayı kentı Medellın ın onemı
başkentten aşağı değıl Çunku Medellın, ulkede kok sal-
mış uyuşturucu mafyasınm başkentıdır
Kolombıya, Latın Amerıka nın ortak yazgısını payla-
şan acılı toplumlardan bırıdır ulkenın gozden ırak bol-
gelerınde uyuşturucu tarımı yapılır, çoğu koylunun geçı-
mı bu yuzdendır Medellın mafyası bu uretımı değerlen-
dırıyor, alım satımın rızıkosu yuzunden mafya kuralları
ışlıyor Örgut cehennemlıktır ve şeytanın tezgâhtarlığın-
da cennet tozunun satışını yapmak, dunyanın her ulke-
sınde yasaktır Pekı bu kadar tehlıkelı bır tıcaretı kım
kurumlaştırabılır''
Ancak devlet ıçınde devlet olan bır orgut, şeytan tozu
pıyasasını yonetebılır
Kolombıya'da Medellın uyuşturucu mafyasmı orta-
dan kaldırmak ıçın, bırkaç yıl once neredeyse bır ıç sa-
vaş yaşandı, ama başarıya ulaşılamadı Uyuşturucu
pıyasasını yoneten kımı ' baba yı halk kendmden yana
sayıyor, kahramanlaştırıyor orgutlenme dağdakı koy-
lunun de geçımını sağladığından, yerıne bır başka du-
zen konamadığı surece yuruyecek
•
Orta Asya yı Avrupa'ya bağlayan 'Ipek Yolu" baha-
rat değerlı kumaşlar yukte hafıf pahada ağır malların
taşınması ıçın kullanılırdı
Ipek Yolu ' bu kez yenıden canlandı
Artık adı 'uyuşturucu yolu ' dur
Orta Asya da yaygınlaşıp Afganıstan da odaklanan
uyuşturucu tarımının Anadolu ya serpılen ımalathane-
lerde ışlem gordukten sonra Batı'ya tezgâhlanması çok
kışının geçım kapısını oluşturuyor Bu gelışmeye gore,
Ortadoğu da ve Kafkasya'da ne kadar çok çatışma çı-
karsa bolgede o oranda denetım kalmayacak, denetım-
sızlık, yasadışı uyuşturucunun ekılmesı derlenmesı,
ışlem gormesı tezgâhlanması ve pazarlanması ıçın en
elverışlı pıyasayı oluşturur, uyuşturucudan gelen para-
larla sılah tıcaretı hız kazanır, sılah pıyasası zengınleş-
tıkçe, ıkı yanı keskın bıçak ınsanların yaşamını Azraıl'ın
tırpanı gıbı bıçer
•
Son donemde ortaya çıkan butun gostergeler, Ana-
dolu nun doğusunda tezgâhı kurulan uyuşturucu ve sı-
lah alışverışı pıyasasının Turkıye dekı etnık çelışkıye
oturtulduğunu vurguluyor
Pekı, yazık değıl mı ınsanlarımıza
9
Bu çerçeve
Sevgılı kardeşımız
Edip Sakarya
ıçın
kanayan
sessız
bır karanfıl olsun
Süleyman Ege • Vahap Erdoğdu • Muzaffer tlhan Erdost
Babamı işten çıkardılar.
Yeni işi işsizlik.
EGEYILDIZHAN
Savııı liirilı Öürchncıılcn
DERS GEÇME VE KREDİ SİSTEMtNE GORE
TARİH III
Ders Kitabı
Gerçek bilgi, güzel Tiirkçe, akıcı anlatım.
NURER UĞURLU - PROF DR ORHAN E. VARDAR
MEB Talim ve Terbiye Kurulu'nun 12 01 1994
tarih, 49 sayılı karanyla lise ve dengı okullarda Ders
Kitabı olarak kabul edılmıştir
Butun liselenmıze örnek küapiar gondenlmiştir
ÖRGÜN YAYINLARI LTD. ŞTİ.
Nuruosmaniye Cad. No:28 Cağaloğlu/İSTANBUL
Tel: (0212) 527 39 49 - 526 37 34
GÛKSELMUTLULUK
Isvıçrelı yazar Charles-Ferdinand Ramuz'den,
Doç Dr TunaErtem'ıncevırdığıoykuler.
Gündoğan Yayınları • Ankara