Katalog

Cumhuriyet İmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni: özgen Acar •Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Çetinkaya •Genel Yayın Danışmanı: Oıfaan I>inç • Yan-ışleri Müdürleri: Aydm Engin ı Sorumlu). Cetal Başlangtç • Haber Merkezi Müdürü: İpek Çabşlar • Görsel Yönetmen: AH Acar •Düzenleme: Ibrabim Yıldız • tstanbul Habcrlen: Cevher KanUra »Dış Haberler. Ergıın Bakı • Iş - Ekonomi: Dinc Tayanç • Yurt Haberteri Mehmet Saraç • Makaleler Sami Karaören «Spor Abdfflkadir Yüceiraaa • Düzeltmc Abdullah Yazıcı Ankara Temsılasi: Mastafa Balbay •Haber Müdurıi Doğan Akm AtatürkBulvan- No:125, Kat: 4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 Hat). Telex: 42344. Fax: (4)4195027 •tzmkTemsılcisı:Ser<larKınk.H.ZiyaBlv. 1352S.2 3Tel:4411220Telex: 52359,F?x:4419117 •AdanaTemsılcısı:ÇetinYifenoğlulnönüCd. 119S.No: 1 Kat: 1, Tel 3522550-3522601-3522492, Telex: 62155. Fax 3522570 Müessese Müdürû: Erol Erkut •Koordinatör Ahmet Korutsan «Muhasebe Büknt Yener • tdare. Hüseyin Gürer •tşletme Önder Çelik • Bılgı-lşlem: Nafl tnal •Bılgisayar Sıstem: Müriivet Çiler • Reklam Reha Işıtman YmynUaym n Basan: Yenj Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayıncıhk A Ş. TürkocaiıCad 39,41 Cağaloglu34334tst.PK:246IstanbulTel 512O5O5Telen 22246,Fax (1)5138595 29EYLÜL1993 İmsak:4.26 Güneş: 5.51 öğle: 11.59 İkindı: 15.19 Akşam: 17.58 Yatsı. 19.17 Dünya'mn en küçük kütüphanesi • Haber Merkezi -Dünya'nınen küçük kütüphanesi. İngilizoyun yazan ve şain Wılliam Shakespearein doğduğu ve öldüğüycrolan Londra'ya yaklaşık 150kilometre uzaklıktaki Stratford-Upon-Avonda bulunuyor. Ingiliz Turizm Örgütüyetkıliîen. 1819da ınşa edilen ve 1904'ten bcri Cridlan ailesi tarafından ışlctılcn Regent Otel"de kurulanbuyeni küıüphanenın özellıkle bcdcnsel özürlüler için düşünüldüğünü belirttiler. Asansör şekltnde hazırlanan ve 3 duvan kaplayan bu minik f.'katişlevsel kütüphanedekı sandalyeler. tckerlekli koltuklann da rahatlıkla aevcbılmesıiçin açılır kapanır şekilde dizay n edilmış. Pimapen Kûltürevi • KültürServisi - 1. Levent'te açılan Pimapen Kültürevi"ndeetkinlıkler sürüvor. Bugünsaat 18.00'de yapılacak "Son Elli Yılda Türk Toplumunda "Kadın ve Aile' Kavramı Ne Kadar Değişti?" panelinin konuklan Konur Ertop. Prof. Dr. BozkurtGüvenç, İsmet Özel ve Fügen Yıldınm. Yannyineaynı saalte yapılacak panel ise •'ÇevreveGürültü Kirlıliği" başlığını taşıyor. Panele konuşmacı oiarak Doç. Dr. Acar Baltaş. Prof. Dr. Selma Kure. Prof. Dr. Ahmel Samsunlu ve Prof. Dr. Yıldız Sey katılacak. Murdoch'u grev vazgeçirdi • NEYV YORK (AA)- Nevv York Post gazetesı çaltşanlannın greve gitmesi üzerine. basın kralı Rupert Murdoch'un bugazeteyi satın almaktan vazgeçtiğı bildinldi. Gazetede örgütlü bulunan bütün sendikalann, bir sendikanın grev kararını uygulaması üzerine gazetenin baskısı durdu. Grevin ardından bir açıklamayapan Murdoch'un sahip olduğu Nevvs America Y'ayıncılık Şirketi Başkanı. büyük bir mali kriz içinde olan bulvar gazetesini satın almaktan vazgeçtiklerini duyurdu. Sendikalar, Murdoch'un tensikat planlanna karşı çıkıyorlardı. Sinatra'dan yeni albüm • PARİS (AA) - Sınemanın olduğu kadar müzik dünyasının da unutulmaz yıldızlanndan Frank Sinatra, kasım ayında yeni bir albüm çıkanyor. 12aralıkta78 yaşına girecek olan Sinatra. yeni albümünde. aralannda Barbara Streisand ve Aretha Franklin gibı ünlü sanatçılarla yaptığı çalışmalara yer veriliyor. Tıırizm'deıııııııtbaşkabaharakaldıTurizmdler: Tanıtımdaki eksikliğimizi gideremeden bir bomba ile bütün çabalarımız öldü, artık umutlarımız bir başka bahara...' BÜLENT ECEVİT ANTALYA - Dünya Turizm Günü, turizm kenti Antalya'da kutlanamadı. Umut ise başka bir bahara kaldı. Bu yıl terör olaylannın etkisı nedeniyle kö- tü bir sezon geçiren turizmcıler. bakanlığın tanıtımdaki tutu- munu eleştirirken. "Dünya Tu- rizm Günû'nü kendi kendimize kutlamanın anlamı yok" dedi- ler. Antalya'ya gelen turist sayı- sında. bu yılın sekiz ayında ge- çen yıla oranla yüzde 16.32 oranında bir azalma meydana geldi. 1992 yılına göre 1993 yılı- nın ilk beş ayında yüzde 34.79 oranında artış görünmesine karşın. 12'si yabancı 26 kişınin yaralanmasıyla sonuçlanan bombalama olayından sonra düşüşler gerçekleşmeye başla- mıştı. ' 1992yılında toplam 1 milyon 120 bin 594 tunst. sekiz a^da ise 774 bın 864 turistın geldıği An- talya'da bu yılın ağustos ayı sonu itibanyla gelen turist sayı- sı ise 648 bin 423 olarak gerçek- leşti. Buna karşın geçen yıl 85 bin olan belgeli yatak sayısı ise 120bıneçıktı. Profesyonel Otel Yöneticileri Derneğı (POYD) sözcüsü Avni Aker, Dünya Turizm Günü ıle ilgili görüşünü "Turizm mi kal- dı da kutlayalım" sözleriyle açı- kladı. Acentesiyle, oteliyle çok kötü bir yıl geçirdiklerini anla- tan Aker, "Tüm turizm çalışan- lan, yöneticileri ve sahipleri ile terörün faturasını ödüyoruz. . Önümüzdeki yıl için bağ- lantılar zorlukla gerçekleşivor" dedı. Pamfılya Turizm"in Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Sabu- tay, Türkiye"nin tanıtımındaki eksıkliğinden dolayı terör etki- lerinin silinemediğinı öne sür- dü. Sabutay şunlan söyledı: "Ben aynı şeyi bir İsrailli tu- rizmciye sorduğumda, biziın ba- kanuı televizyona çıkıp olaylan tüm açıklığı ile anlatmadığını, ne gibi önlemlerin alındtğını söyle- mediğini ve turistlerin can gü- venliklerinin nasıl sağlandığını anlatmadığını belirtti. Yunan Turizm Bakanı'nın böyle bir olayla hemen ertesi günü televiz- yonlara reklam vererek terörün olumsuz etkisini kırmaya çalıştığını dile getirdi. Bizde de böyle hızlı davranılması ve bizle- re yani turizm sektörüne aynı anda bilgi vermesi gerekir. " Side'de dinci baskısı Tunstık beldelerden Side'de bu yıl esnaf kcpenkleri sezo- nundan önce kapattı. Yüksek fiyatla sezonluk dükkan kirala- yanlar ise kirayı çıkaramadık- lan için kaçmak zorunda kalır- ken. yerleşık esnafta "Side'de turizm bu y ıl bittd artık. Birde di- ni baskılar arttığı için turist de gelmez. Tatil köylerindeki tu- ristler de bunu duydukları için tesislerinden çıkmıyorlar" şek- linde yakındılar. Cıvıl cıvıl geceleriyle, eğlen- cenin bolluğu bulunan Side'de son üç aydır akşam saatlerinde tüm eğlence yerleri kapılannı kapatmak zorunda kaldı. Bu arada esnaf. meydanın boşal- ması ile birlıkte dincilerin Şide'- ye akın ettiklenni bildırdı. Özel- likle içkili eğlence yerlerinden gece açık olanlara baskı yapılıp. kapatmalan ve bağış istedıkleri öne sürülüyor. Adının açıklan- masını istemeyen bir disko sahi- bi, "Side artık elden çıktı. Bu se- zonu iyi kötü geçirip, kapata- cağım. Çünkü dinciler baskı yapıyoriar. Gelip para istiyor- İar, kavga çıkarıyorlar. Buıilan şikayet edecek olsak gelip dövü- yorlar" diye konuştu. Alanya'daki durumu POYD üyesi Sultan Pan Otel Genel Müdürü Sedat Ertosun şöyle açıklıyor: "Turizm, bu v ıl malum olduğu nedenlerden ötürii çok büyük et- kilendi. Otel fiyatları astrono- nük derecede düştü. Kah>altı pa- rasına yarım pansiyon oda satılı- yor. Ayrıca turizmdeki rakip ül- keler Yunanistan \e İtalya, İspanva gibi ülkelerde aleyhte propagandalarını yapıyoriar." Kemer ve Kaş'ta da durum di- ğer yörelerden farklı değıl. Ke- mer. bu vıl en iyı turist çeken belde özeİlığini koruyor. Ancak yıne de fıyatlann düşüklüğü te- sislerin işçi çıkarmasına neden oldu. Kaş ise bu >ıl tamamen bo- şalmış durumda. Beledıye Baş- kanı Musa Bilgiç, Kaş'ın bu vılki durumunu ele alarak böl- gesel tanıtım atağı başlatırken, turistik tesıs sahiplerini bir ara- ya topladı ve birlık oluşturma- İan için çağnda bulundu. îtalya'dakültürmirasıiçin'olağanüstü hal'KültürServisi - ttalya'da şanat, her gün tecavüze uğruyor... Ülkenin kültürel mirası öylesine yağmalanıyor ki. ttalya'nın Anıtlar Kurulu. geçen günlerde "olağanüstuhal" ilanetti. Ülkenin 95 bini aşkın kilisesi, 28 bin kilise arşivı,3bin tarihi kütüphanesinden her gün yok olan yüzlerce sanat yapıtı, uluslararası sanat pazannda alıa bekliyor. Bütün dünyadaki tarihi sanat yapıtlannın yüzde 50'sini banndırdığı söylenen İtalya, adeta soyuluyor... Resmi kayıtlara görc, beşyıl önce gerçekleşen 800'ü aşkın sanat hırsızlığı olayında neredeyse birmüze doldurabilecek kadar, 21 bin adet sanat yapıtı yok olmuş. Ancak günümüzde durum. bundan da kötü. Bu vıl, yalnızca ocak ayından hazirana dek 900 sanat hırsızlığı olayı kayıtlara geçti. 1991 yılındanbu yılın sonuna dek ortadan kaybolan sanat yapıtlannın ise yedı müze doldurabilecek kadar ve ortalama 300 milyon pound değerinde olduğu söyleniyor. Yetkililer. bu sanat soygunlannın "acele para bulmak" amacıyla genelde uyuşturucu düşkünü. acemi hırsızlarca gercekleştirildiğini düşünüyorlar. Çalıntı parçalar hemen eritılip elden çıkanlıyor; birçok İtalyan. farkında olmadan bir zamanlar bir kilisenın bir köşesindeduran bir yapıtı, altın ya da gumüş bir takı olarak üzerinde taşıyor! Daha değerlı yapıtlann ticaretini ise Mafya üstlenmiş. Tonno'daki bır araştırma şirketinın saptamasına göre, İtalya'da rüşvetten sağlanan yıllık sermaye tedavülü beş mily ar pound tutannda. Daha büyük "hazineler'' ise İngiltere ve Isv içre başta olmak üzerejenelde dış pazara satılıyor... italyan polisi. Palermo'dan birCara>aggio. Urbino'dan bır Rafael resminin çalınmasından sonra bu soyguna "dur"demekıçın 1969yılında Roma'da özel bir birim oluşturdu. Bu türolaylarla karşılaşan sanat yapıtı sahıplerine ücretsiz hizmet veren bu bırimde 160 uzman çalışıyor. Uzmanlar. Italya'daki bütün antıkacılan. müzayedeevlerinı gezıyor. yayımlanan tüm kataloglan tarayarak kaybolan yapıtları tespıtetmeveçalışıyorlar Polısin sekiz yıldıraradığı bir yapıt. geçen haftalarda bu yolla bulundu. Sicilya Bölge Konseyi bınasından sekiz yıl önce çalınan 14. yüzyılaait Âllegretto Nuzi imzalıduvar nanosu. Lond- ralı bır koleksıyoncu tarafından 150 bin pounda Sothebys'e satılmıştı. Sothebys yapıtı elden çıkarmadan. İtalyan polisi yapıtı buldu. Özel binmın başında bulunan Roberto Conforti. çalıntı yapıtlann bulunmasında yüzde 38 oranında başan gösterdiklerinı söylüyor. Ancak en son istatistıklere bakıldığında. Conforti'nin verdiğı rakamçok iyimserkalıyor, sanat hırsızlığı her gün hızla artarken. kaybolan sanat yapıtlannın bulunma oranı -gerçekçı olmak gerekırse- ancak yüzde 5'lerdekalıyor. İtalya'da en son skandal da Toskana bölgesindekı Lucca'da yaşandı. Lucca'da barok mimarisınin en güzel örneklerinden bıri olan kilise. 1970vnlındaziyaretekapatılmıştı. Kilisenin 13 yıl sonra yeniden ziyarete açılması herkesı çok sevindirdi. fakat sonra hayrete düşürdü... Kilisenın içinde hiçbir şey kalmamıştı! Mimar Francesco Buonamicinın ımzasını taşıyan ve 1634 > ılında tamamlanan kilisenin içindeki resimler ve heykeller yok olmuştu. Ufak tefek süslemelerden günah çıkarma kabinlennin kapı kollannadekherşey yağmalanmıştı... Kilıselerdedoğru düriist bır envanter sıstemi olmav ışı. bu konuda polisin kendi envanter çalışmalanna başlamasına neden olmuş. Şu an Sicilya'da çalışan Sanat Soygunlan Özel Birimi uzmanlan. çalışmalann ancak üç yılda lamamlanabileceğini söylüyorlar. Bu süre içinde kılıselere zıyaret saatlerinı sınırlandırmak.dışcephe restorasyonlannıçok zorunlu olmadığı sürece durdurmak. restorasyonlarsürerken önemlı yapıtlan müzelerde saklamak gibı önlemleralınmasını öğütlüyorlar. Kıliselerde yeterince güvenlik önlemi alınmadığı onada.. Viterbo yakınlanndaki Montefiascone'dekı bır kilisenın duvalannda bır zamanlar resımlerin asılı olduğu tam 66 tane boşluk var' Ve bu, sayısız örnekten yalnızca bıri... Panuikkale'nin mevmevcaddesi giineşeçıkankh ASUYIAN ABACIOĞLL İZMİR- Pamukkale'de Hıerapolis antik kentınde İtalyan kazı ekıbınin bu yıl yaptıklan kazı ve restorasyon çalışmalan sonucunda mermercaddenın tabanı ortayaçıkanldı. Kazı Başkanı Prof.Dr. Darıa De Bernardı Ferrero. Pamukkale'yi Koruma Projesf nin başanya ulaşmasına Italvanekibinaraştııma vc restorasyonlanvla katkıda bulunmak istedığini söyledi. Hierapolisantik kenündeyaklaşık 40 yıldır kazı yapan İtalyan ekıbı, bu yıl kentin kuzey nekropolısinde(mezarlıkalan). altı mezannrestorasyonuveçevredüzenini gerçekleştirdı. Buranın seçılme amacını. "Ziyaretçilere kuzeyden kente girdiklerinde antik çağda nekropolis alanının ne şekilde olduğunuifadeetmek"dıyeaçıklayan İtalyan kazıekıbindcn Prof.Dr. Francesco D'andrıa. şu bilgilen verdı: 'Yerli mermerler kullanılmış' "Yazıtlardan anlaşıldığına göre bu mezarların çe\redu>arları\lasınırlandırılmışbahçelerive bunların içinde çeşitli ağaçlar ve çiçekler bulunmaktaydı. Bu anıtsal dört mezarınve çevresindeki mezarların restorasyonuyla Asia Minor'un en görkemli nekropolisinde söz konusu alanın tüm açıklığı ile ortay a konulması sağlanmıştu-, Kentin nekropolisi Tripolis-Sardes'e giden kuzey volununiki tarafında > e kentin doğusundaki tepenin yamaçlarında yer almaktadır. Bu alanlarda iki bini aşkın, tümülüs, bomos. heroon. e\ biçimli mezar tiplerinde mezar bulunmaktadır. Söz konusu mezarların > apımında çoğunlukla yerli taş ocaklarından elde edilen tra\erten kullanılmıştır. \ erli veya yakın çevreden getirilen nıermcr ise sadece lahitlerde kullanılmıştır. Lahitler,en >aygınmezar tipini oluşturmaktadır." İıalvan kazı ekıbınin. bu vılki çalışmalan. mezarların y anı sıra 160 metre uzunluğundaki mermer cadde üzerinde de yoğunlaştı. Antik kenti kuzeyden güneye kesen bu cadde. vaklaşık bir metre traverten dolgusundan kurtanlarak caddenin mermer tabanı gün yüzüneçıkanldı. Biüyormusunuzashndadinozorlarda Tiirk RAGIPDURAN Fransız "Le Nouvel Observateur" dergi- sinın 23-29 Eylül 1993 tanhli sayısında yer alan üç sayfalık bir yazıda. İtalva'da henüz başlayan bilimsel bir çalışmadan söz edili- yor. Genler üzerine yapılan bu çok yönlü çalı- şmanın amacı. insanlık tarihinin henüz tam olarak ortaya çıkanlamamış olan köken ve nüfus göçleri konusuna aydınlık getirmek. Üç sayfalık yazının üst başlığını. büyük bir ihtimalle yazıyı dikkatlice okumamış bir re- daktör atmış. Çünkü üst başlıkta "Atalarımız Türk köylüsü müydü?" diye bir ibare var. Ve Türk sözcüğü daha sonra 3 sayfalık yazının hiç bir yerinde geçmiyor. Geçmemesi de son derece doğal çünkü 50 bin yıl önce Türk diye bir ırk, hatta herhangi bır ırk henüz tarih sahnesine çıkmamış durumda. Millıvet ve Türkıve eazeteleri bu haberin üzerine balıklama atlamışlar hemen. Almanya'da Türkleri yakıyor- lar, PKK. Erzu- rum yöresinde Türk köylerine saldınyor. Türk diplomasisi Bos- na-Hersek'ten sonra Azerbay- can'da da darbe- ler yedi. üstelık 2000'Olimpiyatla- ııııa ıui"n ı Solda Fransız "Le Nouvel Observateur" dergisinde y »y ımlanan orijinal harita. Diğeri ise tahrifatlı harita. İngiltere adalarının bahsında yer alması gereken haritay ı y ay ımlamamak için bir bölüm silinmiş. nnı da Türklere vermedıler. Böyle bir or- tamda gazetenin okurlanna moral ve heye- can vermesi lazım. Milliyet birinci sayfadan. manşetten. 9 sütun üzerinden sayfanın yansını bu konuya ayırmış. Ancak Fransız dergisinde birbırine ya- pışık olarak yayımlanan iki haritadan sade- ce birini almış sayfalanna. diğerini ise tahri- fat yaparak okurlanndan gizlemeye çalışmış. Çünkü ikinci haritada ilk insanın 100 bin yıl önce ilk kez Afrika'dan çıktığını ve 50 bin yılında da Mezopotamya'ya geldı- ğini gösteriyor. Milliyet'in mantığını kabul edecek olursak. Türkler de Afrika kökenlı olrnalı. Oysa ki 100.000 ya da 50.000 yıl önce tarih sahnesindeki insanlann Türklüğü ne malum? Fransız dergisindeki yazı dıkkatli bir şekil- de okunduğunda. aslında söz konu- su çalışmanın he- nüz başladığı ve ortada daha bir çok bilinmeyen olduğu ortaya çıkıyor. Türkçe'- nin Hint-Avrupa dil ailesine ait ol- mayıp Ural-Altay dil ailesinden olması da Milliyet'in teorisini güç duruma sokuyor. Çünkü Fransız dergi- sindeki yazıya göre Mezopotamya'dan Avru- pa'ya doğru giden kavimler, Hint-Avrupa dil ailesine mensup dilleri konuşuyorlardı. Fransız dergisindeki haritada "Anadohı" ve "Bereketli Hilal" olarak gösterilen bölgenin. bugünkü Türkiye topraklanndan çok. Yu- kan Mezopotamya olması. Türklerin değil de belkı bir başka ulusun "Avrupalıların Atası" olduğunu gösterebilir. Türkiye gaze- tesi ise orijinal metne sadık kalarak yaptığı bir çevınde "'Dedelerimiz galiba Türk" baş- lığını kullanıy or ama onlar da bu kez Anado- lu ya da Mezopotamya değil "İnsanlığın Orta Asya'dan dünyanın dört bir yanına dağıldığını" iddıa edıyor. Oysa ki onjinal metinde böyle bir iddıa yok. Türkive gazetesi. bu yazıvı çevirirken il- kokul tarih kıtaplanna gönderme yapmış olsa gerek. Orta Asya'dan dağılan göç oklan vardır ya hani.. Asena. Bozkurt. kuraklık. medeniyet. filan... Şu yabancı dergilerle. yabancı basın olma- sa manşete ne çıkaracak acaba gazeteler? İnsan çevıri yaparken bıraz da mantık ve ta- rih bilgisi de kullansa olmaz mı? Belki de ben yanılıyorum. Dağlar taşlar. volkanlar ve di- nozorlar da Türk değil mıydı? Ne mutlu ilk insana! Kadınlara yönelik şiddet taıtışıl İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu) - Bornova Belediyesi Kadın Dayanışma Merkezi'nin düzenlediği "Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ensest" konulu semi- nerde. aile içi şiddetin uluslara- rası bir sorun olduğu, Türkiye'- de her yıl bir milyon 100 bin da- yak olayının meydana geldiği açıklandı. Seminere katılan Kadının Statüsü ve Sorunlan Genel Müdürlüğü'nde görevli psiko- log Nurhayat Kenıerli. aile içi şiddetin uluslararası bır sorun olduğunu söyledi. Psikolog Kemerli, yapılan is- talistiklere göre. Taylan ve Fransa'daki evli kadınlann yüzde 55"inın. Pakistan'da ise yaklaşık yüzde 90'ının eşlerin- den dayak yediğini, Türkiye'de ise her yıl bir milyon 100 bın da- yak olayının resmi kayıtlara geçtiğinı belirtti. Şiddet deyınce akla önce "da- yak" geldiğini anımsatan Nur- hayat Kemerli, yaptığı açıkla- malarda şu görüşlere yer verdı: "Türkiye'de şiddet deyince akla önce dayak geliyor. Ancak duygusal istismar, hakaret. aşağılama, ekonomik özgürlü- ğün kısıtlanması, kadına sınırlı miktarda para verilmesi. çocuk- ları kadma karşı kullanmak da şiddet türleri arasında yer al- maktadır. Saydığım bu şiddet olaylannın bir kaçına hepimiz manız kalmışızdır. Şiddet olav- lannın en kötü sonucu ise, kadının şiddeti kabullenmesi «e bu olaylara tepki gösteremez hale geİmesidir." Nurhayat Kemerli, şiddetin başlama nedenlerinden binnm de hamilelik dönemınde kadının eşine olan ilgisinın azalmasından kaynaklandığını belirterek şunlan söyledi: "Dünyaya gelecek bebek üze- rinde tartışmaların yoğunlaş- ması. zaman zaman erkekte kı- skançlığa neden olabiliyor. Bu durumda erkeğin eşine karşı za- man zaman şiddete başvurması- na yol açabiliyor." Aile içi şiddetin. kadın ve ço- cuklarda cıddi sorunlara neden olduğunu vurgulayan Katmer- li. kadının intihar etmesi yada eşini öldürmesiyle sonuçlanan olaylara neden olduğunu. bu- nun da aile içinde yaşanan şid- dctten kaynaklandığını söyledi. SSK PRIMLERINIZI LLJEMLAK BANKASI'NA YATıRABILIRSINIZ... Sosyal Sigortalar Kurumu ile Emlak Bankası Genel Müdürlüğü arasında yapılan protokolle; bütün Emlak Bankası şubelerinin SSK primlerinı kabul ettiğini, saygıyla duyuruyoruz. EMLAK BANKASI " D a h a Uygar Bır Yaşam İ ç i n "