Katalog

SAYFA CUMHURİYET 28EYLÜL1993SALI HABERLER Sabah gazetesine taznrinat davası • ANKARA (AA)-Eski Kırklareli Valısi Baybars Sezerler, Sabah gazetesinde yayımlanan bir haberde, kendisine gerçek dışı suçlamalar yapıldığı gerekçesiyle Hürriyet gazetesinden sonra Sabah gazetesi hakkında da 100 milyonluk manevi tazminat davası açtı. Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde bugün yapılan ilk duruşmaya eski Vali Sezerler'in avukatı M. Gencel Ergül ile Şabah gazetesi avukatı Şahin Engü katıldılar. çaien, Erzupum'da •ANKARA (AA)- Başbakan Tansu Çiller, İktisat Kongresi'ne ve Erzurum'un Büyükşehir Beledıyesi olması dolayısıyla yapılacak törenJere katılmak ûzere, yann Erzunım'a gidecek. Başbakan Çiller, Erzurum'da Erzurum ve çevre illerin ticaret ve sanayi odalan, esnaf ve işçi temsilcileri ile işadamlannın kaulacagı İktisat Kongresi'nde, sorunlan dinleyecek ve istekleri tespit edecek. DPde seçimlere hazır • ANKARA (ANKA)- Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Hayrettin Erkmen, partisinin50 ilde örgütlenmesini tamamlayarak mart ayında yapılacak yerel seçimlere katılma hakkı kazandığını bildirdi. Hayrettin Erkmen, yaptığı yazıü açıklamada, "DP, teşkilatlanmasını 50 ilde tamamlamış bulunmaktadır. Mart ayında yapılacak yerel seçimlere ve ondan sonrakı tüm seçimlere katılacağız" dedi. Halit Ziya Ekmekçioğlu öldü • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Emekli Yargıtay üyesi. 12 Eylül'den sonra kapatılan Yüksek Hakimler Kurulu Bölüm Başkanı Halit Ziya Ekmekçioğlu, dün tedavi gördüğü Hacettepe Hastanesi yoğun bakım bölümünde öldü. Gazetemiz yazan Mustafa Ekmekçi'nin ağabeyi olan 78 yaşındaki Halit Ziya Ekmekçioğlu, Konya'nın Hadim ilçesinde doğmuştu. Orta ve lise öğrenimini Kon)"a"da yapan Halit Ziya Ekmekçioğlu, Ankara Hukuk Fakültesfni bitirdikten sonra, çeşitli il ve ilçelerde savcılık ve yargıçlık yaptı. 1960'lardan sonra Yargıtay üyeliğine getirilen Ekmekçioğlu. daha sonra Yüksek Hakimler Kurulu'na seçilerek, burada bölüm başkanı oldu. 12 Eylül 1980'de kapatılan Yüksek Hakimler Kurulu'ndan emekli olan Ekmekçioğlu, başka bir görev de almamıştı. Evli ve bir kızı olan Halit Ziya Ekmekçioğlu, uzun süredir kalp rahatsızhğından tedavi görmekteydi. Karayalçın'ın yurtgezileri • ANKARA (ANKA)-SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın'ın. genel başkan seçildikten sonraki ilk gezisini 30 eylülde Manisa'ya yapmayı planladığı bildirildi. SHP yetkililerinden edinilen bilgi>e göre, Karayalçm, daha sonra düzenlemeyi planladığı yurt çapındaki 'inceleme' ve 'teşekkür' gezileri öncesi Manisa'da U yöneticileri ve üreticilerle bir araya gelecek. Enflasyon mutfağı vuruyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Temel gıda maddeleri fıyatlanndaki artışın eylül 1993'de"İvme kazanarak yükseldiği" belirlendi. Türk-İş Araştırma Merkezi'nin verilerine göre. eylül ayında. 4 kişilik bir ailenin aylık gıda harcaması 2 milyon 525 bin liraya ulaştı. Eylül ayı gıda harcaması araştırmasına göre, yeterli ve dengeli beslenmeyi sağlayacak asgari gıda harcaması tutan. birönceki aya göre yüzde 5.3 oranında arttı. Buna göre, aylık tlyat artışı. aile bütçesine 129 bin lira ek yük getirdi. Araştırmanın verilerine göre, Ankara'da yaşayan 4 kişilik bir ailenin. geçen yıl eylül ayından beri geçen 12 aylık dönemde yaptığı gıda harcaması y üzde 63.1 oranında arttı. Biryıllık fıyat arüşlan da aile bülçesine 976 bin 500 lira ek yük getirdi. Sıvas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu, Erçakmak'ı eleştirdi Kaçarak suçu üstlendi• Sıvas olaylannın tahrikçisi Cafer Erçakmak'ın Aziz Nesin'e vurmakla suçlandığını, bunun da 4. derecedenbirsuç olduğunu söyleyen Karamollaoğlu,"SHP suçu Refah Partisi'ne attı, ama ilahi adalet yerini bularakİSKİ,SHFyi yıktı" dedi. SIVAS (Cumhuriyet) - İçişle- ri Bakanlığı'nca geçici olarak görevden alınan ancak bu göre- vine tekrar dönen Belediye Baş- kanı Temel Karamollaoğlu, 37 aydın ve sanatçının yakılarak katledildiği Sıvas olaylannın "tahrikçi"si Belediye Meclis üyesi Cafer Erçakmak için. "Kacmakla tüm suçu üzerine aMı. Cafer Bey 'in suçu Aziz Ne- sin'e vurmakmtş. Bu suç da 4. dereceden bir suçmuş" dedi. Karamollaoâlu SHP'yi suç- layarak. "SHP suçu Refah Par- tisi'ne attı ama ilahi adalet yerini bularak İSKİ, SHPyi yıktı" dıye konuştu. 2 temmuz Sıvas olaylannda Komisyon ifadelerinde vali'yi, Sağlar'ı ve Arif sağ'ı sucladılar Sıvaskatliamındayerelbasınyargıçgibi Haber Merkezi- Sıvas katliamında "göstericileri tahrik etmek"le suçlanan yerel basın temsilcileri, TBMM Araştırma Komisyonu'na verdikleri ifadelerde, görevden alınan Vali Ahmet Karabilgin'i. Kültür Bakanlığfnı ve Arif Sağ'ı sucladılar. İfadelerinde,Vali Karabilgin'den "SHP'nin VafisT, Pir Sultan'dan "ayaklanma çıkaran Şah yanltsı bir asi" olarak sözeden yerel basın yöneticileri, Arif Sağ'ı da "olaylarda silah kuilanmak"la sucladılar. Geleneksel Pir Sultan törenlerinin Banaz'dan Sıvas şehir merkezine kaydınlmasını eleştiren yerel basın mensuplan. otelde ölenleri de "Alevi değü, ateist insanlar" olarak tanımladılar. Olaylarda silahla ölenlerin sayısını da alü kişi olarak veren yerel basına göre sanatçı Arif Sağ, silahıyla sağa sola koşarken görülmüş. Yerel basın yöneticileri, "Bu arada sflahnu da ateşlemiş olabilir" diyor. Tutanaklardaki ifadelerden bazılan özetle şöyle: Muhsin Kaya (Bizim Sıvas Gazetesi): Bu törenlere kaülan kişilerin Alevi olduğuna inanmıyoruz. Bunlann hepsi ateist insanlar. Ölenlerin tamamı otelde ölmedi. Bunlann en az altı kişisi silahla vurularak ölmüştür. Fikret Ünsal (Anadolu gazetesi sahibi): Vali buraya ilk atandığı zaman SHP'nin Vaüsi diye lanse edildi. Bu törenlerin Sıvas'ta yapılmasını Vali sağlamışür. Arabalann yanmasıyla yangın. otele sıçradı. Bu olaydaen büyük suç Vali'nindir. Milletin asıl tepkisi Aziz Nesiniçindi. Dev-Sol ve PKK ola>dan sonra burada taban bulabilirler. Âhmet Turan Gürer (Hakikat gazetesi): Geçen yıl Banaz'da yapılan toplantıya Vali katılmıştı. O törenlerde Vali "Pir Sultan adı sömürfiye karşı başkaldnnun adıdır" demişti. Bu yıl törenlerin Sıvas'ta yapılmasını teklif etmişti. Vali Nesin'i dikkatle izlemiş, konuşmaya davet edildiği zaman da u Pir Sultan'ı astıran Vali değil onu öven Vali olarak'1 anons edilmiştir. İçişleri Bakanhğı tarafından ge- çici olarak görevinden alınan ancak Sıvas Idare Mahkemesi karanyla görevine iade edilen Başkan Karamollaoğlu 17 ey- lülden iübaren çalışmaya baş- ladı. İçişleri Bakanhğı. İdare Mahkemesi'nin 90 günlük yü- rütmeyi durdurma karannın uygulanmasını onayladı. Göre- ve dönme karannı Singapur'da öğrenen Karamollaoğlu. Sı- vas'a gelişinde büyük bir tören- le karşılandı, kurbanlar kesildi. 37 aydın ve sanatçının yakıla- rak katledildiği Sıvas olaylan hakkında konuşmaktan çeki- nen Karamollaoğlu. "Adaletin eninde sonunda yerini bulacağını biliyorum. Buna inanıyorum. Srvas olaylannda SHP suçu Re- fah Partisi'ne attı, ama arkast- ndan ilahi adalet kendini göster- di. İSKİ davası SHPvi vıktı" şekhnde konuşuyor. Sıvas'a, görevinin başına dönmekten dolayı mutiu oldu- ğunu belirten Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu şunlan söylüyor: "Sıvas olaylannın nasıl başladığı ve nasıl geliştiğini tüm Sıvasldar olarak hepimiz ya- şadık. Çok üzücü bir olaydı. İslam dininde yakmak yoktur. Olaylar esnasında bana verilen Beyoğlu'ndaki eğlence yerlerinde polisin insanlık d M urumalar y aptığını ileri süren tnsanHakları Demeği yöneticileri, Sultanah- met Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.ı Fotoğraf EMİNE ALGAN) IHD'den polise cinseltaciz suçlaması İstanbul Haber Servisi - İnsan Haklan venle dört kadının aranmasmın da insanlı- arama yapünlabileceğini söyledi. Ancak Derneğj. Beyoğlu Ekıpler Amiri Başkomi- kla bağdaşmadığı görüşünü savunan İHD adı geçen yasada böyle bir madde bulun- ser Rasim Gül hakkında "görevi suiistimal. üyelen, Hürriyet gazetesi ile ATV'de yer muyor. Gül. arama yapan bayanın kendi usulsüz arama ve ctsmen eza" iddialanyla alan haberleri savalığa delil olarak sundu. arkadaşı olduğu iddialannın doğru ol- Sultanahmet Cumhuriyet Savcılığı'na verilen suç duyurusunda, Başkomiser Ra- sim Gül'ün, TCK'nın 183, 240 ve 245. maddelerine göre cezalandınlması istendi. Beyoğlu Ekipler Amirliği'nde görevli . , ^ Başkomiser Rasim Gül ise suçlamalan IHD istanbul Şubesi üyeleri. Başkomiser reddederek aramanm usulsüz olmadığını Rasim Gül'ün arkadaşı olduğu öne sürü- savundu. Gül. Polis Vazife ve Selahiyetleri len bir kadının da yetkisi olmadığı halde aramalara katıldığını bildirdiler. Bir eldi- savalığa suç duyurusunda bulundu. Sultanahrnet Cumhuriyet SavcılığYna verilen suç duyurusunda. geçen hafta Be- yoğlu'ndaki eğlence yerlerine yapılan de- netlemeler sırasında kadınlann in- şanlıkdışı bir şekilde arandığı belirüldi. Yasası'na göre operasyon sırasında bayan memur olmadığında 'gûvenüir' bir bayana madığını. yalnızca polise yardım eden bir bayan olduğunu söyledi. Gül. "Zaten mahrem arama diye bir şey de yoktu. Kadı- nlann külotlu çorabı var, bu durumda ara- ma mahrem olmaz" diye konuştu. Başkomiser Gül. operasyona gidilirken neden yanlannda bayan memur götürül- mediği sorusuna ise "Karar ani olduğu için bayan memur bulunmayabilir " karşılığını verdi. her görevi üsttendim ve halkm dağıtılması için elimden geleni yaptım. SSK Hastanesi bahce- sinide toplanan kalabalığa hitap ettiğim zaman benim 'Gazanız mübarek olsun" diye hitap etti- ğiıni söyleyenler oldu, ama ben bu sözü söylediğimi hatırlamıyo- rum. O zamanki toplurn psikolo- jisine göre konuşmaya çaljştım. Bana halkı yatıştıncı konuşma yapmam istendiğinde halkın karştsında ne konuşacağını dahi düşünemedim. Çünkü buna fırsatım y oktu. Şahsım ve beledi- ye başkanlığında görev yapan tüm arkadaşlarımın da üzerleri- ne düsen görevi yaptıklarına inanıyorum. İtfaiye, arabalann yakılmasından hemen sonra ola- ya miidahale etmek istemiştir, fakat halk yere y atarak bunu en- gellemiştir" dedi. Erçakmak'ın suçu 2 temmuz Sıvas olaylannın 'tahrikçTsi olduğu iddia edilen ve olay gününden bugüne değin nerede olduğu konusunda ke- sin bir bilgi edinilemeyen Bele- diye Meclis üyesi Cafer Erçak- mak'ın da yaptığı hareketı yanlış bulduğunu belirten Ka- ramollaoğlu şunlan kaydetti: "Sayın Erçakmak kacmakla tüm suçu üzerine almış bulunu- yor. Erçakmak'ın ortadan kay- bolmasını yanlı buluyorum. Eski Emniyet Müdürii Doğukan Öner'in ifadesini söylüyonım. Cafer Bey'in suçu Aziz Nesin'e vurmakmış. Bu suç da 4. derece- den bir suçmuş.1 " Karamollaoğlu, Cafer Erçak- mak'Ia olaydan sonra hiç görüş- me imkanının olmadığını söyle- di. Avukatlardan ve diğer kişi- lerden olaylar esnasında bu- lunmayanlann da halen tutuklu olduklânnı duyduğunu belirten Belediye Başkanı Karamollaoğ- lu, asıl suçlulann yakalanması ve onlar hakkında işlem yapıla- rak sucsuz insanlann serbest bı- rakümaları gerektiğini söyledi. Karamollaoğlu, asıl suçİulann kimler oldukları konusunda bir fikrinin bulunup bulunmadığı konusunda ise yazar Aziz Ne- sin'e karşı Türkiye'de bir hare- ketin bulunduğunu ve buna karşılık Nesin'i Sıvas'a gctiren- lerde suçu aramaya başla- manın gerektiğini iddia etti. 15 militan öldürüldü Haber Merkezi-Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde güvenlik güçleri ile PKK militanlan ara- sında çıkan çatışmalarda 15 PKK'lı öldürüldü. Mardin. Tunceli, Şımak, Siirt. Muş ille- rinde gözaltına alınana ve PKK ile ilişkisi olduğu bildinlen 10 kişi tutuklandı. Erzurum'da da, örgüte yardım ve yataklık ettikleri, okul yakma eylemine katıldık- lan öne sürülen altı kişinin gözaltına alındığı açıklandı. Edirne'de ise PKK adına para toplayan 10 kişi. yataklık ettik- leri öne sürülen üç kişıyle birlik- te gözlem altına alındı. Olaganüstü Hal Bölge Vali- liği'nin açıklaması göre, önceki gün 14PKK'hnınelegecirildiği Hakkari'nin Şemdinli ilçesi Balkayalar bölgesindeki ope- rasyonun devamında da sekiz PKK'h öldürüldü. Operasyon sırasında sekiz Kaleşnikof marka tüfek, 15 el bombası. 12 ton gıda maddesi, çok miktarda giyim eşyası ile tıbbı malzeme bulunan sığınak ve mağaralar da ortaya çıkanldı. Şımak'm Şenoba merkezi ile Sanziyaret karakoluna silahlı saldın düzenleyen PKK milita- lan ile güvenlik güçleri arasında çatışma çıktı. Çatışmada beş PKK'lı öldürüldü. Mardin'in Derik ilçesi kırsal alanındaki çatışmada ise iki PKK'lı alü uzun namlulu silah, bir taban- ca, roketleriyle birlıkte bir roke- tatar yanlannda olduğu halde yakalandı. Edirne Emniyet Müdürlüğü yetkiüleri de dün yaptıklan açı- klamada. Terörle Mücadele Şube Müdürüğü'nce yapılan operasyonlar sonucu, PKK adına tehditle para toplayan 10 kişinin gözaltına alındığını bil- dirdiler. BAYINDIRLIK VE ÎSKÂN BAKANLIĞI DEVLET SU İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN KORUMA VE GÜVENLİK GÖREVLİSİ ALINACAKTIR 1- Genel Müdürlüğümüz. personel ihtiyacını karşılamak amacıyla "İlk Defa Devlet Kamu Hizmeti ve Görevlerine Devlet Memuru Olarak Atanacaklar İçin Mecburi Yeterlik Sınavlan Genel Yönetmeliği" csaslan dahilındc Devlet Memurlan Kanunu'nun 36. maddesiyle tespit olunan derecelerdeki kadrojarda çalıştınlmak üzere 2495 sayılı kanunun 16. maddesi aereğince KORUMA VE GÜVENLİK GÖREVLİSİ alınacaktır. Smıfı Görev yeri Öğrenim dunımu ve aranan şartlar TURKEŞ îstesinler Apo'nun kellesini getireyim AKSARAY (AA) - M HP Ge- nel Başkanı Alparslan Türkeş, suçsuz günahsız memleket ev- latlannı katleden PKK lideri Apo'nun öldürülmesinin zor bir olay olmadığını belirterek "İstesinler 2-3 kişilik bir tim göndererek Apo'nun kellesini getireyim" dedi. MHP Genel Başkanı Alpars- lan Türkeş, Aksaray İl Merke- zi'nde partililere yaptığı konuş- mada Apo'nun Küıtçedahi bil- medığini ve Ermeni olduğunu söyledi. Türkeş, karakolların çevresi- nin tel örgüyle çevrilmesi, et- rafınm da mayınla döşenmesi gerektiğini belirterek "Terörist karakola kadar nasd gelebili- yor? Askerliği biz de yaptık. 6 aylık özel eğitimden geçirilmiş bir birükle PKK 6 ay içinde yok edilebilir" şeklinde konuştu. DiyarbakırX. Bölge Mü- dürlüğü (Dicle, Kralkızı. Batman. Devegeçidi Ba- rajı) Atatürk Barajı ve Hidroe- lektrik Santrah XVI. Böl- ge Müdürlüğü ve Urfa Tüneli iIH DiyarbakırX. Bölge Mü- a)Türk vatandaşıolmak b) En az ortaokul mezunu olmak c) Muvazzafaskerlik hizmetini yapmış olmak. (Komando veyajandarma olarakyapanlar tercih sebebidir.) d) Sınav tarihinde 30 yaşından gûn almamış olmak. e) Ağır hapis veya taksirli suçlar hariç olmak üzere. altı ay- dan fazla hapisyahut affa uğramışolsa bile zimmet. ihtilas. ırtikap. rüşvet, hırsızlık, dolandıncılık. sahtekârlık. emniyeti suiistimal. dolanlı iflas veya yüz kızartıcı bir fıilden dolayı hükümlü bulunmamak. f) Kamu haklanndan kısıtlı olmamak. g) Yasadışıideolojik amaçlı faaliyetlere, anarşi ve terörey- lemlerine herhangi birsuretle kanşmamış veya katılmamış olmak. ' h) Görevini yapmasına engel olabilecek vücut veya akıl has- talığı veya vücut sakatlığı ileözürlü bulunmamak. ı) Yapılacak soruşturma sonucu, başvurma tarihine göre son beş yıl içinde herhangi birsiyasi partıye üye olmamak veya siyasi partinin organlan ve bağlı kuruluşlannda görev yapmamış bulunmak. II — 2495 sayılı Özel Güvenlik Teşkilatı kurulmasına dair kanun hükümlerine ve Bakanlar Ku- rulu karanna göre kurulmuş bulunan ve bu maksatla istihdam edilen koruma ve güvenlik görev- lilerinin, kararnamede belirtilcn yerlcr haricinde kurum içi vc kurum dışına nakilleri mümkün değildir. III - Adaylann 21.10.1993 Perşembe günü saat 10.00'da yazılı sınavı yapılacaktır. Yazılı sınava katılacak adaylar, yanlannda kimlik kartı veya nüfuscüzdanı getirecektır. Yazılı sınavı kazanan adaylar için daha sonra belirtilecek tarihte sözlü sınavı yapılacaktır. IV- Sınava girmek isteyenlerin. a) Diploma asıl veya suretleri, b) Askcrlik terhis bclgesi. c) Nüfus cüzdanı veya onaylı surcti, d) I adet vesikalık fotoğrafİarı ile birlikteengeç 20.10.1993 Çarşamba günü saat 17.00'ye ka- dar Yücetepe Mahallesi Inönü Caddesi üzerinde bulunan Genel Müdürlüğümüz binasmdaki Personel ve Eğitim Dairesi Başkanlığı kayıt bürosuna başvurarak sınava giriş bclgesi almalan gerektiği. llan olunur. Basın: 40608 GUNDUZ GOZUYLE MELİH CEVDET ANDAY Ünivepsite Kapılan... Liseyi bitirmiş gencimizin üniversiteye giriş sınavla- rında çektiği eziyeti ta yüreğimde duyuyorum; ana- baba'nın kaygısını da öyle. Üniversite kapısından geri dönen öğrenci ne yapar, ne eder, geleceğini neye bağ- lar, düşünmek bile istemiyorum. Ortada kalmış sayıyo- rum onu. Bu durum, umutsuz ve kırgın genç için nice tu- zak kurar, onu nice tehlikeli yollara sürer! Üniversiteye hazırlık okulları, kursları çoğaldıkça ço- ğalıyor; bunlann ücretleri yüksek, her ana-baba'nın kal- dıracağı gibi değil. Dahası var, bu kurslar, okullar yanın- da, şimdi bir de özel dersler önem kazanmış bulunuyor. Bir üniversite profesöründen dinledim; ailesini geçindir- meye aylığı yetmediği için lise son sınıf öğrencilerine özel ders veriyormuş, "Kimi ailenin para durumu öyle- sine dar ki, onlardan ücret alamıyorum" dedi. Bir aile yılda ne öder bu özel dersler için? diye sor- dum. Yüz milyon, dedi. Köy yetişmeli bir çocuk için, hadi parayı bir yana bıra- kaltm, o öğretmeni oulmak olanaksızdır. Korkunç bir durum bu. Daha korkuncu. herkesin buna alışmış olması, kimseden ses çıkmıyor, bütün öğrenci- ler. bütün ana-babalar bir kara yazgı gibi katlanıyorlar buna. Şimdi iki soru çıkıyor karşımıza: 1 Yükseköğrenim sadece zengin çocuklarına mı bt- rakılmıştır? 2 Lise ve üniversite devletin (ya da devletin denetimin- de) olduğuna göre, bu iki kurum arasına çekilen duvarın anlamı nedir? "Sadece zengin çocuğu okusun"ö\ye düşünenler, bü- tün çocuklanmız için kullanılması gereken okuma hakkı- nı ortadan mı kaldırıyorlar? Bunun çözümü, yukarıdaki ikinci soruya verilecek ya- nıttadır. Liseler de, üniversiteler de devletin (ya da devletin yönetiminde) olduguna göre, liseyi bitirenin, üniversite- ye sınavsız girmesi gerekir. Yoksa devlet lise öğretimin- de başarısız sayılır. Sen lisede yarım yamalak öğret, sonra da ana-baba'ya özel ders külfeti yükle... Hangi akıl, hangi mantık bunu olağan sayabilir! Lise de onun, üniversite de onun, sen kalk yoksulu üniversite kapısın- da umarsız bırak! Olacak şey mi! "Efendim herkes üniversiteyi okumasın" diye düşün- mek, "Üniversiteyi yalnız zengin çocukları okusun" de- mekten başka anlama gelmez. Zengin sınıf yetişmeseydi, üniversiteleri kapatacak mıydık? Benim öğrencilik çağımda bütün üniversiteler bütün lise bitirenlere açıktı. ilerledik mi o günden bugüne? Başbakan Tansu Çiller'in geçenlerde verdiği bir de- meç yüreğime su serpti. Şöyle diyordu o demecinde Sayın Çiller. "Önümüzdeki yıl bütün lise bitirenler üniversiteye gi- receklerdir." Yapılabilir mi, nasıl yapılır. bügünkü durum ortadan nasıl kaldırılır, bilmiyorum; ama Sayın Çiller'in sözü be- ni sevindirdi. Sözdeyipdegeçmeyin. önce 'söz'vardı. DGM, Işıkiar'a bir ay sibe tanıch GÖKSELPOLAT ANKARA - Anayasa Mah- kemesi'nce milletvekilliği düşü- rülen TBMM eski başkanvekili Fehnıi Işıklar dün Ankara DGM'de ıfade verdi. Işıklar'a, kanıtlannı sunması için bir ay süre tanıyan Ankara DGM Başsavcılığı. hakkındaki "Yurt- dışına çıkış yasağf'nı da ifade vermesinden sonra kaldırdı. DGM Başsavcısı Nusret Demi- ral. Cumhuriyet'e. "Biz savıın- masını aldık. kendisi bazı dokü- manlar getirdi. Ben. kendisine Artık bu iş bittı" dedim. Delille- rini sunması için bir ay süre ver- dik" dedi. Işıklar ise. savalığa ifade vermediğini. yalnızca bazı beyanlarda bulunduSunu söy- ledi. Anayasa Mahkemesi'nce milletvekilliğinin düşürülme- siyle DGM Başsavcılığı tarafın- dan hakkında soruşturma baş- latılan ve yurtdışına pkışı yasaklanan Fehmi Işıklar. dün sabah saat 09.15'te beraberinde SHP Genel Sekreteri Halü Çul- haoğlu, Siirt Milletvekılı ve Genel Sayman Erdal Koyuncu ile PM üyesi Erzan Erzunımlu- oğlu oldıiğu halde DGM Baş- savcılığı'na gitti. Başsavcı Nus- ret Demiral ile 45 dakıka görü- şen Işıklar. daha sonra savcı Kemal Ayhan'ın odasma gece- rek 45 dakika da onun yanında kaldı. Bu görüşmenin ardından beraberindekilerle birlikte yeni- den odasına çıkarak bir süre daha Demiral'la görüşen Işık- lar, sonra DGM'den aynldı. DGM Başsavası Nusret De- miral, Cumhuriyet'e yapüğı açık- lamada. Işıklar'ın "Sorusturmay- la ilgili savunmasuıı aMıklannı" belirterek şunlan söyledi: "Bize bazı dokümanlar getirdi. Biz. kendisine bir ay süre verdik. Konuşmalanyla ilgili bazı dokü- manlar tar, onları getirecek. Keo- di kaseüerini getirecek yeniden bir deşifre y aptıracak." Işıklar ise DGM çıkışında ga- zetecilere yaptığı açıklamada. TBMM ile yargıyı karşı karşıya getirmemek için savalığa geldiği- ni söyledi. Işıklar şöyle dedi: "Anayasa Mahkemesi HEFi kapatma ve benim de miUetvekiUi- ğimin son bulmasına karar vermiş- tir. Bu karar TBMM'ye ilerildik- ten sonra TBMM Başkanı, durumu Anayasa Komisyonu'na havale ederek tenfiz konusunda Anayasa Komisyonu'nun ve TBMM Genel Kurulu'nun yetkili olduğunu ifade etmiştir. Arkasın- dan Almanya'ya gidcceğim sırada ve bir geri öncesi suıırdışına çıktşı- mın savcdıkça yasaklaıidığı bilgi- siniedindim. Yargının bu durumu ile TBMM'yi karşı karşıya getirme- mek gibi* bir sorumluluğura var. Çünkü ben yasa yapan bir kuru- mun üyesiyim. Bu hususu beyan ertim savcıîtğa. İleri sürülen fezle- keler biçiminde ve konuşma par- çalan halinde suçlamalann bant çözümü olduğunu. yaşammı bo- yunca Türkiye'de demokrasiyi, banşı. kardeşliği savunduğumu. ülke bütünlüğünü sürekli vurgula- dığımı. ülke bütünlüğünden herke- sin y ararı olduğunu ifade ertim. Bu anlayışıma ters geten, bu anlayı- şımla çeüşen bant çözümlerinin bana ait ounayacağını ifade ede- rek bundan sonraki sonışturmaya da ışık hıtmaya çahştım." Öte yandan yurtdışına çıkjş yasağı kaldınlan Fehmi Işıklar dün akşam Almanya'ya gitti. PM KARARI DEP'ten Meclis'e boykot ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DEP milletvekilleri, bir hafta boyunca TBMM çalı- şmalanna katılmama karan aldılar. DEP PM toplantısında, DEP milletvekillerinin TBMM üyeliklerine •şimdilik' devam et- meleri kararlaştınldı. Parti meclisi. DEP milletve- killerinin TBMM'ye üyelikleri- ne 'şimdilik kaydı ile' devam et- meleriniuygungördü "Meclis'- in DEP'e karşı aldığı tavrın de- vam etmesi dunımunda" millet- vekillerinin, durumlannı yeni- den değerlendirecekleri belirtil- di. DEP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bozlak ta- rafından PM toplantısı ile ilgili yapılan açıklamada. "Partimiz; demokratik mücadele plat formunun dışma çıkarmaya yö- nelik saldın ve istemlere rağmeı demokratik mücadeleye devan edilmesi kararlaştınbnıştır" de niidi. Bozlak: TBMM'nin faili meçhul cinayetlere, Mardin Milletvekıli Mehmet Sincar'ın öldürülmesine, taziye sırasınd. Leyla Zananın bulunduğuev< bomba atılmasına ve Türkiye' nin giderek demokrasi dışm< çekilmesine kayıtsız kalması' nedeniyle DEP'li milletvekil lerinın, PM karannın dışında bir hafta süreyle TBMM çab şmalanna katılmama karan al dıklannı kaydetti.