27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28EYLÜL1993SAU CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kiıııhakacakbu çocuklara? • Refahlı Bahçelievler Belediyesi dargelirli ailelerin çocuklannın banndığı 'çocukevi'ni yıkma karan aldı. Yuva için yer göstermeyen belediye yetkilileri arsaya belediye binası yapılacağını açıkladılar. • Belediyenin 300 çocuğa hizmet veren JCadın Emeğini Değerlendirme Vakfı Çocukevi'ni yıkma karan veliler tarafından protesto edildi. Başkan Yardımcısı Şakir Okutan ile görüşen velilere umut verilmedi. İstanbul Haber Serrisi - Bah- çelievler'de dargelirli ailelerin çocuklan sokağa atıhyor. Bah- çelievler Belediyesi'nin belediye binası yaptırmak için Kadm Emeğün' Değeriendirme Vakfı Çocukevi'ni yıkma karan alma- sı, çocuklannı bu yuvaya gön- deren aileleri zor durumda bı- raktı. Refah Partili Bahçehevler Belediye Başkanı MuzarTer Do- ğan'ın 'çocukevi'nin 27 eylülde (dün) boşaltılması gerektiğıni ve ayıu gün yıkılacağıru ifade eden yazısı üzerine veliler dün Kocasinan Barbaros Bulvan'- ndaki Kadm Emeğini Değer- lendirme Vakfı Çocukevı önünde toplandılar. Çoğu işçi ya da memur olarak çahşan ka- dınlar, vakfın düşük ücretle hiz- met verdiğini, çocuklannı özel yuvalara göndermelerinin mümkün olmadığını söylediler. Velilerin 'çocukevi'nde yaptık- lan basın açıklamasında çocu- kevinin bölgede eğitim hızmeti veren ılk kurum olduğu vurgu- lanarak "Biz annelerin kendisiy- le görûşme isteğimizi geri çevi- ANNELER İKNA EDEMEDİ-'Çocukevi'nin bahcesinde toplanan kadınlar buradan beJediye binasına yüriiyerek sonııüanru aktardılar, ancak başkan \ardimctsMii ikna etmeJeri mümkün ol- madı. Hiçbir şeyden haberi oimayan minikler ise oyun oynuyorlardı. ren ve oylarunıza ihtiyacı olma- dığını söyleyen Doğan. binayı yıkıp belediye binası yapacağını iddia ediyor. Biz 300 kadın >e ai- lelerimiz Kocasinan ÇocukevT- nin çocuklarunız \e biz dargelirli aiieler için yaşatılmasını istedi- ğünizi kamuoyunu duyururuz''1 denildi. Veliler daha sonra ço- cukevinden toplu halde beledi- ye başkanıyla görüşmek üzere belediyeye gıttiler. Çoğunluğu- nu çahşan annelerin oluşturdu- ğu velilerle belediye görevlileri arasındaki tartışma üzenne Başkan Yardımcısı Şakir Oku- tan. velilerin yanına gelerek ço- cukcvının kurulu bulunduğu arsanın belediyenin olduğunu ve belediye binası yapılacağını söyledi. Ökutan. konuşmasına velilerin sinirlenmesı üzenne birkaç temsilci ile odasında gö- riişeceğını bıldirdi. Bahçelievler Başkan Yardıması Okutan, odasında aynı görüşlen tekrar- layarak belediyenin kendı malı- nı istedıği gıbı kullanma hakkı olduğunu ve söz konusu arsada hizmet binası yapacaklannı söyledi. Aiieler ıse annesı çah- şan çocuklara kreş açmanın da belediyenin hizmetleri arasında olduğunu belirterek çocuevı için biryergösterilmesıni istedı- ler. Belediyenin yuva için" ayıra- cak binası olmadığını, ancak olanaklan çerçevesinde yer bul- maya gayret edeceklennı bildi- ren Okutan aynca muhatabı- nın veliler değil vakıf olduğunu. vakfın velileri kışkırttığını söy- ledi. Bunun üzerine söz alan Gökçe Çetin adlı konfeksiyon işçisi bir kadın. eşini bir süre ön- ce kaybettiğıni ve iki çocuğu olduğunu anlatarak "Tek iste- ğim ben iştey ken çocuklarunı bı- rakacak bir yuva olması" dedi. Konuyla ilgili görüştüğümüz Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı Başkanı Şengül Akçar ise Belediye Başkanı Muzaffer Doğan'a mahkeme karan alındığı takdirde binayı tahliye edeceklerini ve kanunı haklannı kullanacaklannı söy- lemelerine karşılık başkanın "Senin kanunlanna rüküreyirn" dediğini iddıa etti. Başkan Yar- dıması Okutan ise Belediye Başkanı Muzaffer Doğan"ın böyle bir şey söylemesınin mümkün olmadığını kaydede- rek "Biz göre^e geldiğimizden beri halka hizmetedhonız" dıye konuştu. ENtS KARADUMAN-Adam kendi eDeriyle gözaltındaki erkeğin yumurtalıklarını sıkıyor. o eUeriyle gidiyor kendi kadınını okşuyor. Unlii 'Baba'dan işkenceükfiası HALİLNEBİLER Yeraltı dünyasının ünlü isimlennden Enis Karaduman. 25 Ağustos 1993 tarihinde pohs tarafından gözaltına ahnarak ken- disine işkence yapıldığını, tahliye olduktan sonra ıse fıili sokağa çıkma yasağıyla karşı karşıya bırakıldığını söyledi. Karaduman. Asayiş Şubesi Müdürü Bahattin Zengin. Emnıyet Müdür Yar- dıması Hüseyin Kocadağ ve Kadıköy Emnıyet Müdürü StBey- man Başgör'ün kendısine bızzat işkence yaptıklannı ve evindekı eş>alann boşalüldığını, kendisinin, annesinin ve birlikte yaşadığı kadının evlerinin süreklı gözalunda tutulmasından dolayı evine gidemediğini bıldirdi. Serbest bırakıldıktan sonra evine geldığinı, ancak poiisın ken- disinden evi terketmesini istediğini anlatan Karaduman. bunun üzerine annesinin evinde dokuz gün kaldığını söyledi. Karadu- man, apartmanın ortak giderleri konusunda ev sahiplen Erdo- ğan ve Osman Göksu'yu aradığında ilginç bir durumla karşılaştı- ğını belirterek şöyle konuştu: "Onlara evi boşaltanın Süleyman Başgör olup olmadığını sor- dum. 'Evet' dediler. Geliyor Siiİeynıan Başgör evime, ev sahipleri- mi alıyor. 'Burası bır suç yuvası" diyerek eşyalarımı bir kamyona doldımıp yeddietnine götürüyor. Hangi kanunda var bu? Benim eş- yalanmı nasıl götürürler. Belki o eşyalar arasında benim kadım- _ ^ ^ ^ - _ — _ ı _ _ mın, benim karımın çamaşırian vardı? Nasıl el sürerier onlara?" Bunun üzenne Dedeman Oteli'nde bır basın toplantısı yapmak istediğini ve bu amac- la otele gittiğini söyleyen Kara- duman. burada polis tarafı- ndan gözaltına alındığını bıl- dirdi. Gözaltında işkence gör- düğünü söyleyen Karaduman, işkenceyı şöyle anlattı. "Ta- raam, işkence. Kızmıştır. Dev- lettir. Peki bu işkenceci devlete insan irTeti nasıl teslinı edilir? Adam kendi elleriyle gözaltı- ^ — ^ ^ » ^ — • — ^ — . — ndaki erkeğin yumurtalıklannı sıkıyor, o elleriyle gidiyor kendi kadınını okşuyor. Namusu, irTeti Türkiye Cumhuriyeti'nde kim konıyor? Polis. İfTeti. namusu ko- rnma görevi olan polis kalkıyor erkeğin yumurtalıklannı sıkıyor, gayesi ne bunun? Kaldı ki gayesi bile olsa biz bunu kabul etmiyo- ruz. Gene de bir gayesi olur. Kimi astın, kimi kestin diye sorar, o vüzden yapar. Oraı da sormuyor. Tek söylediği, "sılah ver, silah ver, silah ver.' Yahu nereden silah vereyim? Tamam diyorum, 'siz kendiniz bulun bir silah, eylem sılahı bulun, ben imza atayım." Kalktım. Gayrettepe'de Hasan Heybetli'nin evine ekiple gittiın. Sflah istedim." Tahliye edildıkten sonra birlikte yaşadığı arkadaşım telefonla aradığını söyleyen Enis Karaduman, bir polis müdürüyle tartış- masını anlatırken şunlan söyledi: "Evüni anyorum. Kadmımı anyorum, telefona polis müdürü çıkıyor. "senin ananı avradını" diye küfîır ediyor. Ben dedim 'senin ananı bacını... Benim kadınımın evinde senin ne işın var, terörle mücadeleysen git ko- münist, faşist yakala." Şimdi avukatım tctefon ediyor, diyoriar ki 'Enis Karaduman polise küfür etti' Ben açıp onun makamına te- lefonu öjie mi küfür etmişün. Iffet yınama telefon ediyonım. Siz olsanız orada ne isin var demez misjniz?" Bu küfûrleşme yüzünden annesınin ve kendisinin evine gide- mediğini belırten Enis Karaduman, polısin olayı kan davasına çevirdığinı anlattı Karaduman. küfür ettiği polisin kendısi hakkında hakaret davası actığını da belirterek "Tamam, açarsın davanı, sa>cılık sorusrurur, mahkeme oJur, cezam neyse çekerim. Ama bu hesap sorma havası ne oluyor? " diye yakındı. • Yeraltı dünyasının ünlü isimîerinden Enis Karaduman gözaltında BulUnduğu sırada poliste işkence ;gördüğünü rönesürdü. DISK'ten ıııaııifesto• Ören Genişletilmiş Organlar Toplantısı'nda alınan kararlar doğrultusunda özelleştirme, işten çıkarmalar, demokratikleşme, rüşvet ve yolsuzluk olaylannı değerlendiren DİSK Başkanlar Kurulu, kanun hükmünde kararnamelerle toplumun en kıymetli varlıklannın satışa çıkanldığını bildirdi. İstanbul Haber. Servia-Türkiye Devnm- ci İşçi Sendikalan Konfederasyonu işçi sınıfımnın ve emekçilerin temel demokra- tik haklanna yönelik ciddi bir siyasal saldın aracı olarak nitelendirdiği özelleştir- me politikalanna karşı tüm gücüyle karşı çıkacağını belirtti. - Ören Genişletilmiş Organlar Top- lantısı'nda alınan kararlar doğrultusunda özelleştirme, işten çıkarmalar. demokra- ttkleşme. rüşvet ve yolsuzluk olaylannı de- ğerlendiren DİSK Başkanlar Kurulu. ka- nun hükmünde kararnamelerle toplumun en kıymetli varhklannın satışa çıkanldığını bildirdi. Başkanlar kurulu sonuç bildirgesinde, bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de PTT, Etibank, Sümerbank gibi büyük yatınmlarla kurulmuş tesislerin, ancak ya- bancılar tarafından değerinin alünda fıyat- larla satıldığı, özelleştirmenin antidemok- ratik uygulamalarla birlikte sürdürüldüğü ifade edildi. DİSK Başkanlar Kurulu, özelleştirme- nin yalnızca sermayenin krizden çıkması için yaşama geçinlen ekonomık uygulama- lar olmadığını. işçi sınıfırun ve emekçilenn temel demokratik haklanna yönelik cıddı siyasal bir saldınnın aracı olarak yaygı- nlaştınldığına dikkat çekti. Kunıl. özelleş- tirme uygulamalanna karşı işçi smıfının en geniş bırliğıni oluşturmak için mücadele et- mek gereğini vurgularken işçilerin karşı çıkışını engellemek için yüzbinlerce işçiyi sokağa atmayı hedefleyen bir programın uygulanmaya başlandığmı belirtti. DİSK Başkanlar Kurulu, ülkedeki şid- detle çözülemeyecek Kürt sorunu ve an- tidemokratik ortamın üriinü olan rüşvet ve yolsuzluk düzenini de gözönünde bulun- durarak "'özelleştirme, işten atılmalar. Kürt sorunu, kamu çalışanlan, sosyal gü- venlik, yerel yönetimler, vergi sistemi"' gibi bir dizi konuyu ele alarak sorunlann çözü- • DİSK Başkanlar Kurulu. özelleştirmenin yalnızca sermayenin krizden çıkması için yaşama geçinlen ekonomik uygulamalar olmadığına, işçi smıfının ve emekçilerin temel demokratik haklanna yönelik ciddi siyasal bir saldınnın aracı olarak yaygınlaştınldığına dikkat çekti. münde ön koşul olan demok'râukJeşrne^ı sağlamak için mücadele etme karan aldığını açıkladı. DİSK Başkanlar Kurulu taleplerini şöy- le sıraladı: -Bu toplumda >aşayan herkesin dil, din, ırk. cinsivet farkı olmaksızın kendini özgür- ce ifade etmesinc, örgütlenmesine, kendini geliştirmesine olanak veren yeni bir anaya- sa; -2821-2822 sayılı yasalan, ILO ılkelerine aykın uygulamalan ortadan kaldıran, ka- mu çalışanlannın sendikal haklanm gü- venceye alan yeni bir sendikalar yasası: -Toplumsal denetime olanak veren de- mokratik bir yerel yönetim yasası; -Özelleştirme yerine. faiz gehrlerine yö- nelik yeni bir vergi yasası: -Keyfı işten çıkarmaları engelleyen bir iş güveucesi yasası; -Kürt sorununa banşçı ve demokratık birçözüm bulunm^sı. Istanbıü'da bu kez de takılar yanştıMagazin/TV Servisi- Son ay- larda özellikle mankenlik ve güzellik yanşmalannın sıkça düzenlendiğj İstanbul'da bu kez de takılar yanştı.. Rotafor- te A. Ş. tarafından, İTÜ Taşkı- şla Binası'nda gerçekleştirilen vedün akşam sonaeren"Ûlusla- rarası 8. İstanbul Mücevher, Takı ve Saat Malzemekri Fu- arı" kapsamında takı tasanmı yanşması sonuçlandı.Dünya Altın Konseyi'nin (World Gold Council) sponsorluğunu üstlendiği "Altın Takı" dalında 11 parça: Çarmen'in (Çarşı Menkul Değerler AŞ) spon- sorluğundaki "Mücevher Takı" dalında 17 parça ve Sümer Ku- yumculuk A.Ş.'nin sporsorlu- ğunu üstlendiği "Gümöş Takı" dabnda ise 19 parça yanştı. De- ğerlendirme sonucu ise her üç daida dereceye giren parçalar şöyle sıralandı: ALTIN TAKI: l-)Kristal Çi- cek Kompozisyonu;Atasay Kuyumculuk 2-)İki Renk Yap- rak Küpe,Cetaş Kuyumculuk, MÜCEVHER: l-)Orkıde 3-)Yüzük(Ayasofya tavan de- Broş'Ar & Ar Kuyumculuk) senlerinden esinlenerek Hakan Tasanmı Ar & Ar Ku\umcu- Güngöder tarafmdan tasar- Iuka ait "Hayat Ağacı Kompo- landı) zfeyonu" adlı parça ikıncı: yıne avnıfirma\aaıt"KelebekKom- pozisyonu" ise 3. oldu. Takılan mankenler Yasemin K"^1 - Didem Taslan ve Elçin Harmankaya sergiledi. Arsa Ofisi kararnamesi anayasaya aykın • Şehir Plancılan Odası İzmir Şube Başkanı Tuncay Karaçorlu kararnamenin yerinden yönetim ilkesine de aykın olduğunu söyledi. Karaçorlu, "Yeni kararnarne aynı zamanda, Türkiye'nin 1991 yıünda benimsediğiAvrupa Konseyi Yerel Özerklik Şartı'na da aykın düşmekte, uluslararaa yükümlülüklerimiz açısından da sakıncalı ve hukuk dışı olmaktadır" dedi. İZMİR (Cunhuriyet Ege Bürosu) - Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü yetkilerini yeniden düzenleyen kararnamenin. Anayasa'ya ve Avrupa Konse>i Yerel Özerklik Şartı'na aykın olduğu belırtildi. Şehir Planalan Odası İzmir Şube Başkanı Tuncay Karaçorlu, yeni kararnamenin y,ennden yönetim ilkesine de aykın olduğunu, bii konuda ahnmış karar- lann anayasaya aykın bulunarak iptal edildı- ğinı bildirdi. Tuncay Karaçorlu, yeni kararnameyle Arsa Ofisi'nin var olma nedeniyle çelişen ge- lışmeler yasanacağına dikkat çekerek. "Ülke- mizde, Arsa Ofisi'nin kimliğini değiştirecek, farklı işJevler üstlenmesini gerektirecek yeni ortamiar oluşmamışhr" dedi. Arsa Ofisf nın, kcntscl arsa gereksinımının karşılanması amacıyla kamu arsalannın ço- ğaltılmasına yardımcı olan bır kuruluş oldu- ğunu belınen Tuncay Karaçorlu. şunlan söy- ledi. "Arsa Ofisi, kunılduğu günden bu yana, ül- kemi/ kentlerinin kentsel arsa gereksinimi azalmamış. daha da artmıştır. Arsa üreh'minin daha da arttırılmasını \v hızlandınlmasını ge- rektiren kentsel gelişmeter de de>am etmekte- dir. Oysa yeni kararnameyle, Arsa Ofisi'nin bu görevi a/altılmakta, yetkinlik ve etkinlik alanı obnayan planlama görevleri >erilmekte- dir. Planlamada >etkinlik ve etkinliklerinin daha da arrhnlması gereken özerk. yerel yöne- tim modelinden daha da uzaklaşıbnakta. bir merkezi yönetim kunıluşu olan Arsa Ofisi"ne bu yetkiler tanınarak. sağlıklı yerel yönetim modeli aray ışlannın önü kapatılmaktadır." Tuncay Karaçorlu. yeni kararnamenin ye- rinden yönetim ilkesine de aykın olduğunu, bu konuda alınmış kararlann anayasaya aykın bulunarak iptal edıldığını anımsatarak şöyle devam etti: "Karamame, anayasanuı 127. maddesine aykındır. Anayasa Vİahkemesi. böylesi biruy- gulamayı, planlama yetkilerini, geçici olarak Bayındırlık >e İskan Bakanlığı'na verilmcsini öngören vf 1987 yılında çıkanlan 3394 sayılı yasanın 7. maddesini iptal etmiştir. Yeni ka- rarname aynı zamanda, Türkiye'nin 1991 yılında benimsediği Avrupa Konseyi Yerel Özerklik Şartı'na da aykın düşmekte. ulusla- rarası Mİkümlülükk'rimi? acıstndan da sakı- ncalı \e hukuk düji olmaktadır.'' ARAYIŞ TOKTAMIS ATES DöşöndüPdüklerim... İzmir Büyükkent Belediye Başkanı Sayın Yüksel Çak- mur, son SHP kurultayı ile ilgili olarak yazdığım iki yazı- da, kendisinden ismen söz ettiğime değinerek yanıt hakkını kullanmak istemiş. Gönderdiği açıklamayı ay- nen yayımlıyorum. Bu konuyla ilgili kendı gorüşlerimi persembe günü açıklayacağım Toktamış Ateş'in düşündürdükleri Sayın Toktamış Ateş'in iyi günde de kötü günde de elımden düşürmediğim, hep kendimden bildigım Cum- huriyet gazetesinde, 'SHP Kurultayının Düşündürdükle- ri'baş\M\ bir yazısı yayımlandı. Yazıda. adımdan bahse- dilerek bazı haksız değerlendirmeler yapıldığı için hem Cumhuriyet gazetesine hem Cumhuriyet okurlarına hem de partililerime duyduğum saygı nedeniyle Sayın Ateş'in gorüşlerini yanıtlamak istiyorum Yazıda "Çakmur, çok buyük bir hezimçte uğradı" de- niliyor. Bu satırlarınyazarı Sayın Ateş'edönüyorve "Siz oğretim üyesisiniz, bilim adamısınız. Gerçekten merak ediyorum. Sizin için önemli olan ne? Doğrular mı? Türkiye 'nin gerçekleri mi? Sorunlara çözüm olabilecek öneriler mi? Yoksa şovlar, konvoylar, pazarlıklar sonucu elde edil- miş sonuç mu? Öyle anlaşılıyor ki siz, parmak hesabını onde tutuyor, başanlı olup olmamayı verilen oy ile olçuyorsunuz. Bu- nun getirdiği ve götüreceği ile ilgilenmiyorsunuz. Bu tavrınız, bilimsel bir tavır mt"> Ülke gerçeklerine uygun mu? Halka huzur ve mutluluk getirir mi?" diye soruyo- rum. Sayın Ateş, Eğer bilim adamları, devrimciler, demokratlar, sizin gibi düşünseydi, "Dünya dönuyor" dediği için fiılen orta- dan kaldırılan Gaiile, bugün bılımin onuru olarak anıl- mazdı. Yaşamını yitirirken bıle "Dünya yine de dönü- yor" diyebilen bır bilim adamının öngörüsü, bilime saygısı, gerçekleri savunmadakı kararlılığı, demek ki si- zin için biranlam ifade etmiyor. Sizolaya "Gaiile degitti, hayatını kaybetti" dıye bakıyorsunuz. Ama Gaiile, "Dün- ya yine de dönüyor" diye bakıyor ve başı dik gidiyor Si- zin anlamadığınız işte bu. O nedenle, Yüksel Çakmur kurultayda hezımete uğramadı Kurultaya 1 olarak giren Çakmur, 26 kat buyüyerek salondan çıktı ve geleceğe yürümeye başladı. • • • Gelelim 'aykın sloganlar' meselesine... Beni bazı ay- kın sloganların arkasına sığınan ve kamu olanaklarını kullanan biri gibi göstermeye çalışıyorsunuz. Hemen söyleyeyim. Siz beni savunmak zorunda olduğunuz kişi- lerle karıştırıyorsunuz. Bu yüzden de bır bilim adamı öğ- retim üyesi olduğunuz için 'aykın s/ogan'tanımlamanızı ayıplıyor, kanıtsız suçlamalarınız için de sızi kınıyorum. Çünkü ben düşünce ve inanç özgürlüğu kadar, düşünce- nin ifade edilmesi özgütlüğünü de savunuyor ve 'aykın slogan' sözcüğünü bir bilim adamınayakıştıramıyorum. Ayrıca, Çakmur'u eleştiren herkesin 1970lerde, 1980'- lerde cuntacılara karşı çıkan Çakmur ile kıyaslanmasını istiyorum. istiyorum ki, kimin gerçekten Ataturkçü, kımin gardırop Atatürkçüsu, kimin devrimcı, kimin tutucu, ge- rici, kimin demokrai, kimin demokrasi duşmanı, kımifiı darbelere karşı, kimmdarbecılerle kol kola olduğu orta- ya çıksın. • • • Sayın Ateş, Kamu olanaklarını kullanma iddianıza gelince.. Aslın- da buna yanıt vermeye bile değmez. Ama, Cumhuriyet okurlarına olan saygımdan dolayı, bir iki noktaya değın- mek istiyorum. Kurultay nedeniyle Izmir'den ayrıldığım süre içinde, bana ANAP'lı Başkanvekili vekalet etti Her tür harcama, hesap kitap kamu olanağı, karşımızda yer alan bir partinin temsilcisinin elindeydi. Onların bile or- taya atmaya cesaret edemedığı böyle asılsız bir iddiayı, sizin ortaya atmanız ayıp olmuyor mu? ••• Sayın Ateş, Benim ANAP'lı bir Başkartvekili'ne koltuğumu, yetki- lerimi bırakırken nasıl birşeffaflık peşindeolduğumu bil- mem anlayabiliyor musunuz'' Bunun sosyai demokrat- ların durüstlüğünu, doğruluğunu göstermek bakımın- dan ne kadar öğretici bir tavır olduğunu kavrayabiliyor musunuz? Gelelim "Çakmur eleştiriden çok hakareti yeğledi ve hak ettiği dersi aldı'' yorumunuza... Sayın Ateş, Yargısız, sorgusuz infazlara, kontrgerilla'ya, KİT'ler- deki kamu bankalarındakı soyguna karşı çıkmak, Ön seçimi kaybedip, paraşutle koltuklara ışınlanmak, Cuntanın icazeti ile milletvekili olmak, Cunta liderını meşrulaştıran. onu kıtlelere alkışlattı- ran, sivil toplum örgütü yöneticilerıni teşhir etmek haka- ret midir? Eğer hakaretse, ben bu hakareti yaptım, bun- dan sonra da yapacağım Ama iyı biliyorum kı bunlar hakaret değildir. Esas hakaret, bu anlayışları sosyal de- mokrat bir partinin içinde savunmak, bu düşüncelerin sahiplerini alkışlamaktır. Alkışınız bol, yolunuz açık olsun hocam... Yüksel Çakmur/İzmlr Büyükşehir Belediye Başkanı 1 ,-İ 1.5 mîlyarlık kaçak kilim • İSTANBUL (AA) - Sultanahmefte yapılan operasyonlarda, yurda kaçak olarak sokulan İran menşeli 1.5 milyar'lira değerindekı 237 adet ipek kılim ele geçirildi. Olayla ilgili olarak 2 kişi gözaltına alındı. Bir ıstihbaratı değerlendiren Gümrük Muhafaza Müdürlüğü ekipleri. Varol Metın'e aıt "Varol Halıcılık" adlı ışyerine baskın yaptılar. Arama sırasında, p.iyasa değeri I milyar 56mılyon lıra olan faturasız ve belgesiz İran menşeli 202 adet ipek kilim ele geçirildi. Gümrük Muhafaza ekiplerinin aynı pasajda vaptıklan aramalar sırasında Erhan Çevike ait "Kayseri Halıcılık" adlı işyerindede495 milyon lira pıyasa değerinde 35 adet faturasız ve belgesiz İran menşeli ipek kılını daha bulundu. Yetkililer, gözaltında bulunan Varol Metin vc Erhan Çevık adlı kişılerin de savcılığa sevk edileceğjni söylediler. Sedat Simavi Karikatür Ödölleri • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Uluslararası Sedat Simavi KankatürYanşması'ndaderecealansanatçılara.ödüllen verildi. Yanşmada birinciliğe. Hırvat sanatçı İsmet Voljevica'nın Bosna-Hersek savaşıru anlatan karikatürü değer görüldü. Ankara Devlet Resim Heykel Müzesi'ndedüzenlenen ödül törenine, TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. Başbakan Tansu Çiller"in yanı sıra bakanlar ve büyük birdavetlı topluluğu katıldı. İstanbul Eczacı Odası Kongresi • İstanbul Haber Servisi -İstanbul Eczaa Odası Şeçımü Kongresı'ni. eski yönetımin destekledıği" Çağdaş Eczaalar" grubu kazandı. 25-26 Eylül 1993 tarihlen arasında yapılan kongrede Çağdaş Eczacılar'ın yanı sıra." İdealist Eczacılar" ve "Aydın Eczacılar" olmak üzere üç grup yanştı. 1800 kişinin oy kul'andığı şeçımde. Çağdaş Eczaalar 895 oy olarak birincüiği eldeetti. 550 oy alan idealist Eczacılar ikinciliği elde ederken, Aydın Eczacılar 340 oyla sonuncu oldu. 4. dönem yeniden yönetime şeçilen Çağdaş Eczaalar Grubu Yönetim Kurulu. şu isimlerden oluştu: Mehmet Domaç. Zafer Kaplan. Fcrda Göçcncr. Can Yetışen. Ender Lüleburgaz, Ali Karlı ve Sedat Güçlü.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle