Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28EYLÜL1993SAU CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kiıııhakacakbu çocuklara?
• Refahlı Bahçelievler Belediyesi dargelirli ailelerin çocuklannın banndığı 'çocukevi'ni yıkma karan
aldı. Yuva için yer göstermeyen belediye yetkilileri arsaya belediye binası yapılacağını açıkladılar.
• Belediyenin 300
çocuğa hizmet veren
JCadın Emeğini
Değerlendirme Vakfı
Çocukevi'ni yıkma
karan veliler tarafından
protesto edildi. Başkan
Yardımcısı Şakir
Okutan ile görüşen
velilere umut verilmedi.
İstanbul Haber Serrisi - Bah-
çelievler'de dargelirli ailelerin
çocuklan sokağa atıhyor. Bah-
çelievler Belediyesi'nin belediye
binası yaptırmak için Kadm
Emeğün' Değeriendirme Vakfı
Çocukevi'ni yıkma karan alma-
sı, çocuklannı bu yuvaya gön-
deren aileleri zor durumda bı-
raktı.
Refah Partili Bahçehevler
Belediye Başkanı MuzarTer Do-
ğan'ın 'çocukevi'nin 27 eylülde
(dün) boşaltılması gerektiğıni
ve ayıu gün yıkılacağıru ifade
eden yazısı üzerine veliler dün
Kocasinan Barbaros Bulvan'-
ndaki Kadm Emeğini Değer-
lendirme Vakfı Çocukevı
önünde toplandılar. Çoğu işçi
ya da memur olarak çahşan ka-
dınlar, vakfın düşük ücretle hiz-
met verdiğini, çocuklannı özel
yuvalara göndermelerinin
mümkün olmadığını söylediler.
Velilerin 'çocukevi'nde yaptık-
lan basın açıklamasında çocu-
kevinin bölgede eğitim hızmeti
veren ılk kurum olduğu vurgu-
lanarak "Biz annelerin kendisiy-
le görûşme isteğimizi geri çevi-
ANNELER İKNA EDEMEDİ-'Çocukevi'nin bahcesinde toplanan kadınlar buradan beJediye
binasına yüriiyerek sonııüanru aktardılar, ancak başkan \ardimctsMii ikna etmeJeri mümkün ol-
madı. Hiçbir şeyden haberi oimayan minikler ise oyun oynuyorlardı.
ren ve oylarunıza ihtiyacı olma-
dığını söyleyen Doğan. binayı
yıkıp belediye binası yapacağını
iddia ediyor. Biz 300 kadın >e ai-
lelerimiz Kocasinan ÇocukevT-
nin çocuklarunız \e biz dargelirli
aiieler için yaşatılmasını istedi-
ğünizi kamuoyunu duyururuz''1
denildi.
Veliler daha sonra ço-
cukevinden toplu halde beledi-
ye başkanıyla görüşmek üzere
belediyeye gıttiler. Çoğunluğu-
nu çahşan annelerin oluşturdu-
ğu velilerle belediye görevlileri
arasındaki tartışma üzenne
Başkan Yardımcısı Şakir Oku-
tan. velilerin yanına gelerek ço-
cukcvının kurulu bulunduğu
arsanın belediyenin olduğunu
ve belediye binası yapılacağını
söyledi.
Ökutan. konuşmasına
velilerin sinirlenmesı üzenne
birkaç temsilci ile odasında gö-
riişeceğını bıldirdi. Bahçelievler
Başkan Yardıması Okutan,
odasında aynı görüşlen tekrar-
layarak belediyenin kendı malı-
nı istedıği gıbı kullanma hakkı
olduğunu ve söz konusu arsada
hizmet binası yapacaklannı
söyledi. Aiieler ıse annesı çah-
şan çocuklara kreş açmanın da
belediyenin hizmetleri arasında
olduğunu belirterek çocuevı
için biryergösterilmesıni istedı-
ler.
Belediyenin yuva için" ayıra-
cak binası olmadığını, ancak
olanaklan çerçevesinde yer bul-
maya gayret edeceklennı bildi-
ren Okutan aynca muhatabı-
nın veliler değil vakıf olduğunu.
vakfın velileri kışkırttığını söy-
ledi. Bunun üzerine söz alan
Gökçe Çetin adlı konfeksiyon
işçisi bir kadın. eşini bir süre ön-
ce kaybettiğıni ve iki çocuğu
olduğunu anlatarak "Tek iste-
ğim ben iştey ken çocuklarunı bı-
rakacak bir yuva olması" dedi.
Konuyla ilgili görüştüğümüz
Kadın Emeğini Değerlendirme
Vakfı Başkanı Şengül Akçar ise
Belediye Başkanı Muzaffer
Doğan'a mahkeme karan
alındığı takdirde binayı tahliye
edeceklerini ve kanunı
haklannı kullanacaklannı söy-
lemelerine karşılık başkanın
"Senin kanunlanna rüküreyirn"
dediğini iddıa etti. Başkan Yar-
dıması Okutan ise Belediye
Başkanı Muzaffer Doğan"ın
böyle bir şey söylemesınin
mümkün olmadığını kaydede-
rek "Biz göre^e geldiğimizden
beri halka hizmetedhonız" dıye
konuştu.
ENtS KARADUMAN-Adam kendi eDeriyle gözaltındaki
erkeğin yumurtalıklarını sıkıyor. o eUeriyle gidiyor kendi
kadınını okşuyor.
Unlii 'Baba'dan
işkenceükfiası
HALİLNEBİLER
Yeraltı dünyasının ünlü isimlennden Enis Karaduman. 25
Ağustos 1993 tarihinde pohs tarafından gözaltına ahnarak ken-
disine işkence yapıldığını, tahliye olduktan sonra ıse fıili sokağa
çıkma yasağıyla karşı karşıya bırakıldığını söyledi. Karaduman.
Asayiş Şubesi Müdürü Bahattin Zengin. Emnıyet Müdür Yar-
dıması Hüseyin Kocadağ ve Kadıköy Emnıyet Müdürü StBey-
man Başgör'ün kendısine bızzat işkence yaptıklannı ve evindekı
eş>alann boşalüldığını, kendisinin, annesinin ve birlikte yaşadığı
kadının evlerinin süreklı gözalunda tutulmasından dolayı evine
gidemediğini bıldirdi.
Serbest bırakıldıktan sonra evine geldığinı, ancak poiisın ken-
disinden evi terketmesini istediğini anlatan Karaduman. bunun
üzerine annesinin evinde dokuz gün kaldığını söyledi. Karadu-
man, apartmanın ortak giderleri konusunda ev sahiplen Erdo-
ğan ve Osman Göksu'yu aradığında ilginç bir durumla karşılaştı-
ğını belirterek şöyle konuştu:
"Onlara evi boşaltanın Süleyman Başgör olup olmadığını sor-
dum. 'Evet' dediler. Geliyor Siiİeynıan Başgör evime, ev sahipleri-
mi alıyor. 'Burası bır suç yuvası" diyerek eşyalarımı bir kamyona
doldımıp yeddietnine götürüyor. Hangi kanunda var bu? Benim eş-
yalanmı nasıl götürürler. Belki o eşyalar arasında benim kadım-
_ ^ ^ ^ - _ — _ ı _ _ mın, benim karımın çamaşırian
vardı? Nasıl el sürerier onlara?"
Bunun üzenne Dedeman
Oteli'nde bır basın toplantısı
yapmak istediğini ve bu amac-
la otele gittiğini söyleyen Kara-
duman. burada polis tarafı-
ndan gözaltına alındığını bıl-
dirdi. Gözaltında işkence gör-
düğünü söyleyen Karaduman,
işkenceyı şöyle anlattı. "Ta-
raam, işkence. Kızmıştır. Dev-
lettir. Peki bu işkenceci devlete
insan irTeti nasıl teslinı edilir?
Adam kendi elleriyle gözaltı-
^ — ^ ^ » ^ — • — ^ — . — ndaki erkeğin yumurtalıklannı
sıkıyor, o elleriyle gidiyor kendi kadınını okşuyor. Namusu, irTeti
Türkiye Cumhuriyeti'nde kim konıyor? Polis. İfTeti. namusu ko-
rnma görevi olan polis kalkıyor erkeğin yumurtalıklannı sıkıyor,
gayesi ne bunun? Kaldı ki gayesi bile olsa biz bunu kabul etmiyo-
ruz. Gene de bir gayesi olur. Kimi astın, kimi kestin diye sorar, o
vüzden yapar. Oraı da sormuyor. Tek söylediği, "sılah ver, silah
ver, silah ver.' Yahu nereden silah vereyim? Tamam diyorum, 'siz
kendiniz bulun bir silah, eylem sılahı bulun, ben imza atayım."
Kalktım. Gayrettepe'de Hasan Heybetli'nin evine ekiple gittiın.
Sflah istedim."
Tahliye edildıkten sonra birlikte yaşadığı arkadaşım telefonla
aradığını söyleyen Enis Karaduman, bir polis müdürüyle tartış-
masını anlatırken şunlan söyledi: "Evüni anyorum. Kadmımı
anyorum, telefona polis müdürü çıkıyor. "senin ananı avradını"
diye küfîır ediyor. Ben dedim 'senin ananı bacını... Benim
kadınımın evinde senin ne işın var, terörle mücadeleysen git ko-
münist, faşist yakala." Şimdi avukatım tctefon ediyor, diyoriar ki
'Enis Karaduman polise küfür etti' Ben açıp onun makamına te-
lefonu öjie mi küfür etmişün. Iffet yınama telefon ediyonım. Siz
olsanız orada ne isin var demez misjniz?"
Bu küfûrleşme yüzünden annesınin ve kendisinin evine gide-
mediğini belırten Enis Karaduman, polısin olayı kan davasına
çevirdığinı anlattı Karaduman. küfür ettiği polisin kendısi
hakkında hakaret davası actığını da belirterek "Tamam, açarsın
davanı, sa>cılık sorusrurur, mahkeme oJur, cezam neyse çekerim.
Ama bu hesap sorma havası ne oluyor? " diye yakındı.
• Yeraltı
dünyasının ünlü
isimîerinden Enis
Karaduman
gözaltında
BulUnduğu sırada
poliste işkence
;gördüğünü
rönesürdü.
DISK'ten ıııaııifesto• Ören Genişletilmiş Organlar Toplantısı'nda
alınan kararlar doğrultusunda özelleştirme, işten
çıkarmalar, demokratikleşme, rüşvet ve yolsuzluk
olaylannı değerlendiren DİSK Başkanlar Kurulu,
kanun hükmünde kararnamelerle toplumun en
kıymetli varlıklannın satışa çıkanldığını bildirdi.
İstanbul Haber. Servia-Türkiye Devnm-
ci İşçi Sendikalan Konfederasyonu işçi
sınıfımnın ve emekçilerin temel demokra-
tik haklanna yönelik ciddi bir siyasal
saldın aracı olarak nitelendirdiği özelleştir-
me politikalanna karşı tüm gücüyle karşı
çıkacağını belirtti. -
Ören Genişletilmiş Organlar Top-
lantısı'nda alınan kararlar doğrultusunda
özelleştirme, işten çıkarmalar. demokra-
ttkleşme. rüşvet ve yolsuzluk olaylannı de-
ğerlendiren DİSK Başkanlar Kurulu. ka-
nun hükmünde kararnamelerle toplumun
en kıymetli varhklannın satışa çıkanldığını
bildirdi.
Başkanlar kurulu sonuç bildirgesinde,
bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de
PTT, Etibank, Sümerbank gibi büyük
yatınmlarla kurulmuş tesislerin, ancak ya-
bancılar tarafından değerinin alünda fıyat-
larla satıldığı, özelleştirmenin antidemok-
ratik uygulamalarla birlikte sürdürüldüğü
ifade edildi.
DİSK Başkanlar Kurulu, özelleştirme-
nin yalnızca sermayenin krizden çıkması
için yaşama geçinlen ekonomık uygulama-
lar olmadığını. işçi sınıfırun ve emekçilenn
temel demokratik haklanna yönelik cıddı
siyasal bir saldınnın aracı olarak yaygı-
nlaştınldığına dikkat çekti. Kunıl. özelleş-
tirme uygulamalanna karşı işçi smıfının en
geniş bırliğıni oluşturmak için mücadele et-
mek gereğini vurgularken işçilerin karşı
çıkışını engellemek için yüzbinlerce işçiyi
sokağa atmayı hedefleyen bir programın
uygulanmaya başlandığmı belirtti.
DİSK Başkanlar Kurulu, ülkedeki şid-
detle çözülemeyecek Kürt sorunu ve an-
tidemokratik ortamın üriinü olan rüşvet ve
yolsuzluk düzenini de gözönünde bulun-
durarak "'özelleştirme, işten atılmalar.
Kürt sorunu, kamu çalışanlan, sosyal gü-
venlik, yerel yönetimler, vergi sistemi"' gibi
bir dizi konuyu ele alarak sorunlann çözü-
• DİSK Başkanlar Kurulu. özelleştirmenin
yalnızca sermayenin krizden çıkması için yaşama
geçinlen ekonomik uygulamalar olmadığına, işçi
smıfının ve emekçilerin temel demokratik
haklanna yönelik ciddi siyasal bir saldınnın aracı
olarak yaygınlaştınldığına dikkat çekti.
münde ön koşul olan demok'râukJeşrne^ı
sağlamak için mücadele etme karan
aldığını açıkladı.
DİSK Başkanlar Kurulu taleplerini şöy-
le sıraladı:
-Bu toplumda >aşayan herkesin dil, din,
ırk. cinsivet farkı olmaksızın kendini özgür-
ce ifade etmesinc, örgütlenmesine, kendini
geliştirmesine olanak veren yeni bir anaya-
sa;
-2821-2822 sayılı yasalan, ILO ılkelerine
aykın uygulamalan ortadan kaldıran, ka-
mu çalışanlannın sendikal haklanm gü-
venceye alan yeni bir sendikalar yasası:
-Toplumsal denetime olanak veren de-
mokratik bir yerel yönetim yasası;
-Özelleştirme yerine. faiz gehrlerine yö-
nelik yeni bir vergi yasası:
-Keyfı işten çıkarmaları engelleyen bir iş
güveucesi yasası;
-Kürt sorununa banşçı ve demokratık
birçözüm bulunm^sı.
Istanbıü'da bu kez de takılar yanştıMagazin/TV Servisi- Son ay-
larda özellikle mankenlik ve
güzellik yanşmalannın sıkça
düzenlendiğj İstanbul'da bu
kez de takılar yanştı.. Rotafor-
te A. Ş. tarafından, İTÜ Taşkı-
şla Binası'nda gerçekleştirilen
vedün akşam sonaeren"Ûlusla-
rarası 8. İstanbul Mücevher,
Takı ve Saat Malzemekri Fu-
arı" kapsamında takı tasanmı
yanşması sonuçlandı.Dünya
Altın Konseyi'nin (World
Gold Council) sponsorluğunu
üstlendiği "Altın Takı" dalında
11 parça: Çarmen'in (Çarşı
Menkul Değerler AŞ) spon-
sorluğundaki "Mücevher Takı"
dalında 17 parça ve Sümer Ku-
yumculuk A.Ş.'nin sporsorlu-
ğunu üstlendiği "Gümöş Takı"
dabnda ise 19 parça yanştı. De-
ğerlendirme sonucu ise her üç
daida dereceye giren parçalar
şöyle sıralandı:
ALTIN TAKI: l-)Kristal Çi-
cek Kompozisyonu;Atasay
Kuyumculuk 2-)İki Renk Yap-
rak Küpe,Cetaş Kuyumculuk, MÜCEVHER: l-)Orkıde
3-)Yüzük(Ayasofya tavan de- Broş'Ar & Ar Kuyumculuk)
senlerinden esinlenerek Hakan Tasanmı Ar & Ar Ku\umcu-
Güngöder tarafmdan tasar- Iuka ait "Hayat Ağacı Kompo-
landı) zfeyonu" adlı parça ikıncı: yıne
avnıfirma\aaıt"KelebekKom-
pozisyonu" ise 3. oldu.
Takılan mankenler Yasemin
K"^1
- Didem Taslan ve Elçin
Harmankaya sergiledi.
Arsa Ofisi kararnamesi anayasaya aykın
• Şehir Plancılan Odası İzmir Şube Başkanı Tuncay Karaçorlu
kararnamenin yerinden yönetim ilkesine de aykın olduğunu söyledi. Karaçorlu,
"Yeni kararnarne aynı zamanda, Türkiye'nin 1991 yıünda benimsediğiAvrupa
Konseyi Yerel Özerklik Şartı'na da aykın düşmekte, uluslararaa
yükümlülüklerimiz açısından da sakıncalı ve hukuk dışı olmaktadır" dedi.
İZMİR (Cunhuriyet Ege Bürosu) - Arsa
Ofisi Genel Müdürlüğü yetkilerini yeniden
düzenleyen kararnamenin. Anayasa'ya ve
Avrupa Konse>i Yerel Özerklik Şartı'na
aykın olduğu belırtildi. Şehir Planalan Odası
İzmir Şube Başkanı Tuncay Karaçorlu, yeni
kararnamenin y,ennden yönetim ilkesine de
aykın olduğunu, bii konuda ahnmış karar-
lann anayasaya aykın bulunarak iptal edildı-
ğinı bildirdi.
Tuncay Karaçorlu, yeni kararnameyle
Arsa Ofisi'nin var olma nedeniyle çelişen ge-
lışmeler yasanacağına dikkat çekerek. "Ülke-
mizde, Arsa Ofisi'nin kimliğini değiştirecek,
farklı işJevler üstlenmesini gerektirecek yeni
ortamiar oluşmamışhr" dedi.
Arsa Ofisf nın, kcntscl arsa gereksinımının
karşılanması amacıyla kamu arsalannın ço-
ğaltılmasına yardımcı olan bır kuruluş oldu-
ğunu belınen Tuncay Karaçorlu. şunlan söy-
ledi.
"Arsa Ofisi, kunılduğu günden bu yana, ül-
kemi/ kentlerinin kentsel arsa gereksinimi
azalmamış. daha da artmıştır. Arsa üreh'minin
daha da arttırılmasını \v hızlandınlmasını ge-
rektiren kentsel gelişmeter de de>am etmekte-
dir. Oysa yeni kararnameyle, Arsa Ofisi'nin
bu görevi a/altılmakta, yetkinlik ve etkinlik
alanı obnayan planlama görevleri >erilmekte-
dir. Planlamada >etkinlik ve etkinliklerinin
daha da arrhnlması gereken özerk. yerel yöne-
tim modelinden daha da uzaklaşıbnakta. bir
merkezi yönetim kunıluşu olan Arsa Ofisi"ne
bu yetkiler tanınarak. sağlıklı yerel yönetim
modeli aray ışlannın önü kapatılmaktadır."
Tuncay Karaçorlu. yeni kararnamenin ye-
rinden yönetim ilkesine de aykın olduğunu,
bu konuda alınmış kararlann anayasaya
aykın bulunarak iptal edıldığını anımsatarak
şöyle devam etti:
"Karamame, anayasanuı 127. maddesine
aykındır. Anayasa Vİahkemesi. böylesi biruy-
gulamayı, planlama yetkilerini, geçici olarak
Bayındırlık >e İskan Bakanlığı'na verilmcsini
öngören vf 1987 yılında çıkanlan 3394 sayılı
yasanın 7. maddesini iptal etmiştir. Yeni ka-
rarname aynı zamanda, Türkiye'nin 1991
yılında benimsediği Avrupa Konseyi Yerel
Özerklik Şartı'na da aykın düşmekte. ulusla-
rarası Mİkümlülükk'rimi? acıstndan da sakı-
ncalı \e hukuk düji olmaktadır.''
ARAYIŞ
TOKTAMIS ATES
DöşöndüPdüklerim...
İzmir Büyükkent Belediye Başkanı Sayın Yüksel Çak-
mur, son SHP kurultayı ile ilgili olarak yazdığım iki yazı-
da, kendisinden ismen söz ettiğime değinerek yanıt
hakkını kullanmak istemiş. Gönderdiği açıklamayı ay-
nen yayımlıyorum. Bu konuyla ilgili kendı gorüşlerimi
persembe günü açıklayacağım
Toktamış Ateş'in düşündürdükleri
Sayın Toktamış Ateş'in iyi günde de kötü günde de
elımden düşürmediğim, hep kendimden bildigım Cum-
huriyet gazetesinde, 'SHP Kurultayının Düşündürdükle-
ri'baş\M\ bir yazısı yayımlandı. Yazıda. adımdan bahse-
dilerek bazı haksız değerlendirmeler yapıldığı için hem
Cumhuriyet gazetesine hem Cumhuriyet okurlarına
hem de partililerime duyduğum saygı nedeniyle Sayın
Ateş'in gorüşlerini yanıtlamak istiyorum
Yazıda "Çakmur, çok buyük bir hezimçte uğradı" de-
niliyor. Bu satırlarınyazarı Sayın Ateş'edönüyorve "Siz
oğretim üyesisiniz, bilim adamısınız. Gerçekten merak
ediyorum. Sizin için önemli olan ne?
Doğrular mı?
Türkiye 'nin gerçekleri mi?
Sorunlara çözüm olabilecek öneriler mi?
Yoksa şovlar, konvoylar, pazarlıklar sonucu elde edil-
miş sonuç mu?
Öyle anlaşılıyor ki siz, parmak hesabını onde tutuyor,
başanlı olup olmamayı verilen oy ile olçuyorsunuz. Bu-
nun getirdiği ve götüreceği ile ilgilenmiyorsunuz. Bu
tavrınız, bilimsel bir tavır mt"> Ülke gerçeklerine uygun
mu? Halka huzur ve mutluluk getirir mi?" diye soruyo-
rum.
Sayın Ateş,
Eğer bilim adamları, devrimciler, demokratlar, sizin
gibi düşünseydi, "Dünya dönuyor" dediği için fiılen orta-
dan kaldırılan Gaiile, bugün bılımin onuru olarak anıl-
mazdı. Yaşamını yitirirken bıle "Dünya yine de dönü-
yor" diyebilen bır bilim adamının öngörüsü, bilime
saygısı, gerçekleri savunmadakı kararlılığı, demek ki si-
zin için biranlam ifade etmiyor. Sizolaya "Gaiile degitti,
hayatını kaybetti" dıye bakıyorsunuz. Ama Gaiile, "Dün-
ya yine de dönüyor" diye bakıyor ve başı dik gidiyor Si-
zin anlamadığınız işte bu. O nedenle, Yüksel Çakmur
kurultayda hezımete uğramadı Kurultaya 1 olarak giren
Çakmur, 26 kat buyüyerek salondan çıktı ve geleceğe
yürümeye başladı.
• • •
Gelelim 'aykın sloganlar' meselesine... Beni bazı ay-
kın sloganların arkasına sığınan ve kamu olanaklarını
kullanan biri gibi göstermeye çalışıyorsunuz. Hemen
söyleyeyim. Siz beni savunmak zorunda olduğunuz kişi-
lerle karıştırıyorsunuz. Bu yüzden de bır bilim adamı öğ-
retim üyesi olduğunuz için 'aykın s/ogan'tanımlamanızı
ayıplıyor, kanıtsız suçlamalarınız için de sızi kınıyorum.
Çünkü ben düşünce ve inanç özgürlüğu kadar, düşünce-
nin ifade edilmesi özgütlüğünü de savunuyor ve 'aykın
slogan' sözcüğünü bir bilim adamınayakıştıramıyorum.
Ayrıca, Çakmur'u eleştiren herkesin 1970lerde, 1980'-
lerde cuntacılara karşı çıkan Çakmur ile kıyaslanmasını
istiyorum. istiyorum ki, kimin gerçekten Ataturkçü, kımin
gardırop Atatürkçüsu, kimin devrimcı, kimin tutucu, ge-
rici, kimin demokrai, kimin demokrasi duşmanı, kımifiı
darbelere karşı, kimmdarbecılerle kol kola olduğu orta-
ya çıksın.
• • •
Sayın Ateş,
Kamu olanaklarını kullanma iddianıza gelince.. Aslın-
da buna yanıt vermeye bile değmez. Ama, Cumhuriyet
okurlarına olan saygımdan dolayı, bir iki noktaya değın-
mek istiyorum. Kurultay nedeniyle Izmir'den ayrıldığım
süre içinde, bana ANAP'lı Başkanvekili vekalet etti Her
tür harcama, hesap kitap kamu olanağı, karşımızda yer
alan bir partinin temsilcisinin elindeydi. Onların bile or-
taya atmaya cesaret edemedığı böyle asılsız bir iddiayı,
sizin ortaya atmanız ayıp olmuyor mu?
•••
Sayın Ateş,
Benim ANAP'lı bir Başkartvekili'ne koltuğumu, yetki-
lerimi bırakırken nasıl birşeffaflık peşindeolduğumu bil-
mem anlayabiliyor musunuz'' Bunun sosyai demokrat-
ların durüstlüğünu, doğruluğunu göstermek bakımın-
dan ne kadar öğretici bir tavır olduğunu kavrayabiliyor
musunuz?
Gelelim "Çakmur eleştiriden çok hakareti yeğledi ve
hak ettiği dersi aldı'' yorumunuza...
Sayın Ateş,
Yargısız, sorgusuz infazlara, kontrgerilla'ya, KİT'ler-
deki kamu bankalarındakı soyguna karşı çıkmak,
Ön seçimi kaybedip, paraşutle koltuklara ışınlanmak,
Cuntanın icazeti ile milletvekili olmak,
Cunta liderını meşrulaştıran. onu kıtlelere alkışlattı-
ran, sivil toplum örgütü yöneticilerıni teşhir etmek haka-
ret midir? Eğer hakaretse, ben bu hakareti yaptım, bun-
dan sonra da yapacağım Ama iyı biliyorum kı bunlar
hakaret değildir. Esas hakaret, bu anlayışları sosyal de-
mokrat bir partinin içinde savunmak, bu düşüncelerin
sahiplerini alkışlamaktır.
Alkışınız bol, yolunuz açık olsun hocam...
Yüksel Çakmur/İzmlr Büyükşehir Belediye Başkanı
1
,-İ
1.5 mîlyarlık kaçak kilim
• İSTANBUL (AA) - Sultanahmefte yapılan
operasyonlarda, yurda kaçak olarak sokulan İran menşeli 1.5
milyar'lira değerindekı 237 adet ipek kılim ele geçirildi. Olayla
ilgili olarak 2 kişi gözaltına alındı. Bir ıstihbaratı değerlendiren
Gümrük Muhafaza Müdürlüğü ekipleri. Varol Metın'e aıt
"Varol Halıcılık" adlı ışyerine baskın yaptılar. Arama
sırasında, p.iyasa değeri I milyar 56mılyon lıra olan faturasız
ve belgesiz İran menşeli 202 adet ipek kilim ele geçirildi.
Gümrük Muhafaza ekiplerinin aynı pasajda vaptıklan
aramalar sırasında Erhan Çevike ait "Kayseri Halıcılık" adlı
işyerindede495 milyon lira pıyasa değerinde 35 adet faturasız
ve belgesiz İran menşeli ipek kılını daha bulundu. Yetkililer,
gözaltında bulunan Varol Metin vc Erhan Çevık adlı kişılerin
de savcılığa sevk edileceğjni söylediler.
Sedat Simavi Karikatür Ödölleri
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Uluslararası Sedat Simavi
KankatürYanşması'ndaderecealansanatçılara.ödüllen
verildi. Yanşmada birinciliğe. Hırvat sanatçı İsmet
Voljevica'nın Bosna-Hersek savaşıru anlatan karikatürü değer
görüldü. Ankara Devlet Resim Heykel Müzesi'ndedüzenlenen
ödül törenine, TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk,
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. Başbakan Tansu Çiller"in
yanı sıra bakanlar ve büyük birdavetlı topluluğu katıldı.
İstanbul Eczacı Odası Kongresi
• İstanbul Haber Servisi -İstanbul Eczaa Odası Şeçımü
Kongresı'ni. eski yönetımin destekledıği" Çağdaş Eczaalar"
grubu kazandı. 25-26 Eylül 1993 tarihlen arasında yapılan
kongrede Çağdaş Eczacılar'ın yanı sıra." İdealist Eczacılar" ve
"Aydın Eczacılar" olmak üzere üç grup yanştı. 1800 kişinin oy
kul'andığı şeçımde. Çağdaş Eczaalar 895 oy olarak birincüiği
eldeetti. 550 oy alan idealist Eczacılar ikinciliği elde ederken,
Aydın Eczacılar 340 oyla sonuncu oldu. 4. dönem yeniden
yönetime şeçilen Çağdaş Eczaalar Grubu Yönetim Kurulu. şu
isimlerden oluştu: Mehmet Domaç. Zafer Kaplan. Fcrda
Göçcncr. Can Yetışen. Ender Lüleburgaz, Ali Karlı ve Sedat
Güçlü.