20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 EYLÜL1993 ÇARŞAMBA CUMHURİYET 2 SAYFA KULTUR Bu hafta kendinize bir şans tanıyın ve yeni çıkan albümler yerine iz bırakmış, eski şarkılara göz atın... 'Temiz' kalanşarkılarvarhâlâBLRAK ELDEM Bugün. bu hafta. hatta daha uzun bir süre. kendinize bir şans tanıyın ve yeni çıkan albümler arasında tercih yapmaktansa, arşivınizdeki eski yapı- îlara göz atın şöyle bir. Klasikleşmiş. insanlar uzerinde iz bırakmış parça- lan. her bir dızesini ayn ayn sindirerek dinlemeyi deneyin. Ama önce televiz- yonunuzu kapatın; daha da iyisi. fışten çekin. Günlük gazeteleri hiç okuma- dan katlaym ve gözden uzak bir köşe- yeyerleştinn. Radyonuzundüğmesine de dokunmayın. Ârtık bütünlüklü bir çerçeve içinde değerlendirilen ve adı "ınedya" olan "kitle iletişim araçlan"- nı kendinizden uzak tutmaya çalışın bir süre için. Zihninizdeki kirlenmişlik du>gusuna. müzikle panzehir bulma- ya çalışın. Eğrilerin doğrulann birbiri- ne kanşmasına ve "erdem'' kav- ramının kirletilip değerler sisteminin deprem geçiriyor gibi sarsılmasına karşı, koltuk değneği olarak "temiz" kaldığına ınandığınız bir şarkıyı kul- lanın. Sözgelimi Simon ve Garfunkel'ın "Greatest Hits" albümünü cihazınıza ycrleştınp "Sound of Sflence"ı dinleyin bir süre. Garip. sessiz ve hipnoz altı- nda bir topluma yönelen haykınşa ku- lak kabartın: "Ve çıplak ışıklar altında / Onbin kişi gördüm. belki daha çok / Konuşmadan söyleşen / İşitmeden du- >an / Ve seslerin paylasmadığı şarkdar yazan insanlar / Kimse cesaret edemedi sessizliğin sesini bozmaya." Yada Deep Purpleın"MadeIn Ja- pan" albümü elinızın altındaysa. en az bırkcz daha "Child In Time"ın büyü- sünü yaşayın: "Tatlı zamane çocuğu / Göreceksin çizgiyi bir gün / İyiyle kötü- nün arasına çizilen / Gör şu gözü dön- müs adamı / Ateşe veriyor dünyayı / Mermiler uçuşuyor vınlayarak / Eğer kötü hissedi>orsan kendini / Ki bahse girerim öylesin / Ve vurulmadıysan uçuşan mermilerle hâlâ / Kapa gözleri- ni, eğ başını / \e bekle olayların geri tepmesini." Dılersenız. Supertrampin "Ameri- ka'daki Kahvaltısı"na zaman ayınn bi- raz. "Breakfast In America" albümün- dekı o unutulmaz "Logical Song"u ke>fını çıkararak dinleyin: "Gençken olağanüstüydü sanki yaşam / Bir muci- zeydi. harikaydı. büyülüydü / ... / Der- ken uzaklaştırdılar beni, akıllı olmayı öğretmek için / Manüklı, sorumlu ve pratik olmayı / Tutsak olacağım bir dünya gösterdiler / klinik, enteiektüd ve karamsar bir dünya /... / Sözlerine dikkat et şimdi / Yoksa radikal derler sana / Liberal. fanatik ve cani / At im- zanı da seni kabul edelim / Saygıdeğer, gösterişli birk ot' diyelim." Ya da yine aynı topluluğun "Cream of the Cen- tury"sini seçin bu kez. Ürkütücü, tüy- lerürpertici bir dünya profıliyle yüz yüze gelin: "Toparlan ve bak / Nasıl ırzına geçiyorlar e\renin / Nasıl da kö- tüleşiyorlar gittikçe / Bu hırslı, açgözlü, Jethro Tııll, Pink Floyd, John Lennon. Leortard Cohen ve daha niceleri... Bugün. bu hafta, hatta daha çok uzun bir süre, televizyonu fişten çekin, radyonun forslu adamlar kim? / Çıkar maskeleri- düğmesine dokunmayın. beyninize 'çakmakla' kalkan medyadan uzak durun. insanlann ucuzlatümadığı dönemkrin şarkılannı 'panzehir" olarak kullaıun... ni de görelim / Ama doğnı olamaz bu - •- - • ~ • • -*•-•••••-•••— >-—:-• ---•- ->:•- ya, kimin rüşvctçi.kıminyıykiolduğunabırağı- ÜÜDÜSÜNCEYE SAYGI tanrım / Sen ve ben varız maskenin altmda / Doğ- nı olamaz bu." Leonard Coben'ı seviyorsanız eğer, bu Kana- dah eski tüfek ozanı da ihmal etmeyin müzik dinlerken. "Who By Fire"ı seçebilirsiniz sözgeli- mi: "Kim yürekli kararlarda / Kim kazalarda / Kim yalnız başına / Kim aynanın ortasında / Kim hanımının emrinde / Kim kendinin efendisi / Kim fani zincirlerde / Kim giiçlü / Ve kimdir o, sesle- nen bana? " Biraz isyankarlık iksirine de gerek duyarsanız. The Clash en baş eğmez şarkılanyla sizi bekliyor. "The Street Parade" de bunlardan biri: "Bura- dayım ben / Kentin ilk kilisesinin yanında / Ve gözyaşlannı gördûin / Dûşselliğin yüzünde / Yok olacak olsan da / Katılıp sokak gösterisine / Yok olup solacağım / Sokak gösterisinin içinde." John Lennon deyınce. "panzehir" olarak kul- lanılacak o kadar çok şarkı var ki: "Hayalci di- yebiürsin bana / Oysa yalnız değilim ben / Ümanm bir gün sen de katılırsın / Ve bir bütün olur dünya." dıyen iyimser "Imagine" eğer inandıncılığını yitirmiş görünüyorsa gözünüze bugünün dünyasında, bir de "Working Class Hero"ya şans tanıyabilirsiniz: "Doğar doğmaz küçüklüğünü duyumsatırlar sana / Zaman tanı- mazlar hiçbir şey için /... / Din, seks ve televizyon ile uyutıuiar /Kendini çok akıllı, sınıfsız ve özgür sanırsın / ... / İşçi sınıfı kahramanı olmalı insan." Pink Hoyd'un "The Wall" albümünü de din- leyebilirsiniz yeniden. Sözgelimi "Mother"ı "Ânne bir duvar öreyim mi / Anne başkanlığa aday olsam mı / Anne hükümete gihensem mi / Antie beni cepheye gönderirler mi dersin / Anne ölüyor muyum gerçekten / Sus bebeğim ağlama / Annen tüm kabuslannı gerçekleştirecek / Annen tüm korkularını sana verecek." Listevi uzatmak mümkün. Ama biz burada noktayı Jethro TulTla koyalım İronisi. sivri dilı ve ınce zekasıyla "küçük şair VIUton"un ağzı- ndan yazılmış "Thick As a Brick"i dinlemek de iyi bir seçim olabılir: "Hiç aldırmam bu şiirde / Canın sıkılırsa eğer / Benim sö/leYim ftsıltı / Sizin sağırlığınızsa bir çığlık / Hissetmenizi sağlayabi- lirim ama / Düşünmenize kan^amam / Spermleri- niz lağımda / Aşkınız bulaşık sularına kanşıyor / Bunun içindir ki dağ tepe aşıyor / Tüm hay>anca numaraları yapıyorsunuz ama / Akıl küpü insan- larınız bir türlü olamıyorlar / Kalın bir tuğla ka- dar." Bugün. bu hafta, haıta daha uzun bir süre kendinize bir şans tanmn. "Med\a'\ı bıraz ol- sun uzak tutun yaşamınızdan. Rımın ba^bakan. kimın vaü. kımın emniyet müdürü. kimın muha- . lefet lidcri. kımin star şarkıcı. kımin ünlü futbol- "cu, kimin başanlı oyuncu. kımin ^eksı türkücü. kimin kaliteli \azar, kimın terörist. kimın maf- zdan karar verip. "yaygm iletişim araçlan' vardımıylabeynınizeçakmaya kalkan "medva"- dan uzak durun. Yatakodalanna, sevgili soh- betlerine. dost toplantılanna pervasızca girip el değmedik bîrşey bırakma>an ve bunu bir ma- tahmış gibi her gün gözünüze gözünüze sokan o iğrençliğe bir gün için bile olsa karşı durun. Ge- len paralann. alınan rüşvetlerin. (verenler "ma- sum" \e "ar'fa müstahak) hesabını iştahlı iştahlı tutarken. "ölü ele geçen" gencecik insanlan bile- rck görmezden gelen. herşeyiyle düzeysizlik sınırlannı zorlayan o kara sisteme prim verme- >in bir süre için. Kendinize bir şans tanıyın. Müzik dinleyin. Sapla samanın bırbırine kanşmadığı. erdemin ayaklar altında çiğnenmediği. insanlann ucuz- latılmadığı dönemlerin şarkılanna bir kez daha kulak vererek bu pisliğe karşı "panzehir" arayın. Bestecilerimizin en son yapıtlan: (3) Yeninotalaryeniseslerinpeşinde EVtN İLYASOĞLU Necil Kazım Akses (1908), çoksesli müzığımizin öncülenn- den ve Türk BeşlerTnin son temsılcisi. Ankara Kalesi adh senfonik şiin. Itri'nin Nevakan üstüne Scherzosu. keman, vi- yola ve çello konçertolan bü- yük korolu yapıtlanyla tanıyo- ruz müziğini. Halen Ankara Devlet Konservatuvan'nda kompozisyon öğretmenliğini sürdüren bestecimiz, 6. Senfo- nisi üstüne çalışmalannı sürdü- rüvor: Çanakkale Destanı'ndan kaynaklanan ve Olümsüz Kah- ramanlar başlığı taşıyan büyük bir senfonik \ apıt. Âvnca bir de Phanolu Beşli yazmakta. Ak- ses'in, Rengim Gökmen yönetı- minde Macar Devlet Orkestrası ve Ali Doğan'ın solistliği ile CD">e ka\dedilmiş Çello Kon- çertosu ile Ürkestra Konçer- tosu'ndan sonra Yücelen Yaylı Çalgılar topluluğu tarafından da 1 ve 4. lcuvartetleri CD'ye kaydedıldı. Şu sıralarda Anka- ra Belediyesi'nin çağnsı için bir cevap vermediğini belirtiyor Akses. "Beni artık para karşılığında ısmarlamalar heyecanlandırmı- yor. Saygun-Erkin düzeyinde bestecilerin katıldığı bir düzenle- meye ben de katılırdım, o düzey- de yapacagım bir çalışma verim- Hasan Lçarsu li ohırdu" diyor. İlhan Usmanbaş, yazlannı Ayvalık'ta geçırir. En son çalış- malannı öğrenmek için Ayva- lık'tan aradık onu: "Şu sıralar birşey yazmıyorum. Radyo programlanndaki yeni müzik bandarını inceliyonım. Dünya- nın dört bir y anındaki bestecile- rin yeni yapıtlarını tammaya çalışıyonım. Son olarak seslen- dirilen çaiışmam arp için "Çizgi- kr ve Noktalar.' Yeni tamamla- nan ve henöz seslendirilmemiş yapıtıın da piyano sok) ve 13 yaylı çalgı için bir konçerto." 1955'ten bu yana Avrupa ve Amerika'nın yeni müzik orta- mında pek çok ödüle değer bu- lunan bestecimiz Usmanbaş, yetmişe yakın yapıtın sahibi. Cenan Akm Cenan Akm (1932), çocuk- lan ve gençliği çoksesliliğe alıştıımak için kendini adamış bir bestecimiz. Şimdilerde 120 kadar gençlik şarkısını kasetle- riyle birlikte üç cilt halinde derlemış. Bilgisayardünyasının elcabukluğu ile notalan basılı- yor, sözleri. sesleri kaydediliyor, çoğaltılıyor. Cenan Akın'ın son seslendirilen yapıtı 88 yaylı çalgı için 36 duyuş'tan oluşan bir Pasakagliya. Betin Güneş Köln Oda Orkestrası ile çalmış. Akm, çokseslendirme yöntemi- nın tüm araçlan yanı sıra Ke- mal Ilcrici'nın dörtlülüğedayah armoni sistemini de kullanıyor. İzmirli bestecimiz Necdet Le- vent, (1923) yine dörtlülüğe da- yalı armoni sisteminde yazan Necil Kazım Akses bir sanatçımız. Makamsal Türk müzığinin olanaklann- dan yararlanır. Kendini sınırla- madan. evrensel dile yönelik. makamsal esintıleri de kullana- rak çalışmalannı sürdürmckte. Son seslendırilen >apıtı bale müziği "Çoban Yıldı/fndan flüt. piyano için bir düzenleme. 1993 mayıs ayında Belçika (Iielles) Müzik Akademısi'nde çalınmış. Şimdilerde üzenndc çalıştığı >apıtlar: Keman. viyo- la ve piyano için trio; 2. Keman Konçertosu. Bu konçertonun 12 tona dayalı bölümlen oldu- ğu gibi. dörtlü armonıye dayalı makamsal bölümlen dc oldu- ğunu belirtiyor Necdet Levcnt. Mete Sakpınar'ı (1954) ıki yıldır İDSO programlannda Ilhan l smanbaş dınlediğimiz senfonik yapıtla- nyla tanıyoruz: Transfusion ve Odak. Bu yıl gruba bir de 'Pro- ton"u ekliyor. Böylece üç senfo- nik yapıtlı bir üçleme oluşacak. Büyük orkestra için Proton ta- mamlanmak üzere. Son çalınan >apıtlanndan "Çığ". keman. vi- yola. çello. piyano ve vurmalı- lar için yazılmış ve Michigan'da (ABD) seslendirilmmiş geçen ilkbaharda. Flüt solo için 'Deli- Dolu" da Ankara'da çalınmış. Şu aralar piyano ve trompet için bir 'bis' parçası yazıyor. Aynca 'synthesicr' çalışmalan- nı da ses şcritlennc kaydcdıyor. "Kesinlikle işi şansa bırakma- dan her yeni parçada bir yeni form arıyorum. Tonal, atonal, seriyel. modal birieşimi ortaya koyuş şekli kişisel olmalıdır. Çalgıların sınırlarmı kullanmak, kapasitelerini denemek amacın- dayım" diyerek günümüz beste- cisinin çok kaynaktan yarar- lanmak zorunda olduğunu be- lirtiyor Mete Sakpınar. Genç besteci Hasan Lçarsu (1965). Adnan Saygun'un öğ- rencisi. "İlk yapıtlarda müziğe teknik olarak egemen olma kay- gısı vardı. Dhertimento adlı 13 yorumculuk yapıtımdan sonra, insani süreçteki duygusal ve dü- şünsel durumu kişisel deyiş için- de ortaya koymak amacınida- yım." L'çarsu. biçimin özü yönet- mesine karşı çıkmakta. Son ses- lendirilen yapıtı Divertimento'- yu 1991 'de tamamlamış. Geçen yılki Ankara Yeni Müzik Festi- vali'nde çalınmış. En son biten çalışması ise ikili orkestra için "Senfonik Bölüm". Şu sıralarda koro vc orkestra için yanm saa- te yakın uzunlukta bir çalı- şmayı sürdürüyor. Afşar Timu- çin'in dizelerinden yararlanmış: "Ölüm Türküsü'. Şiirin sözleri- ni motamod aktarmadağını, so- yutlayarak açımlamalara gö- türdüğünü söylüyor. İlk dize "\ orgun kuşlar dökülüyor gök- lerden" diye başlıyor. Son dize "Artık başka kuşlar olacak za- man kadar bitimsiz bu gökler- de" diyerek lamamlıyor şiıri. MEMET FUAT Inanç Ozgünlügü İki ayn konuyu tek bir konu gibi ele alıyoruz; oysa ke- sinlikle ayn ele alınmaları gerekir Biri, söyleyecekleri olan aydınlara konuşma olanağı sağlamak. duşüncele- rini kamuya ulaştırabilmeleri için iletişim yolları açmak; öbürü, aydın insanlann çoğalması, giderek herkesin ay- dın nitelikleri edinmesi için gerekli özgürlükleri gerçek- leştirmek: Sağlıklı beslenme özgürlüğü, çevre özgürlü- ğü. öğrenim özgürlüğü, düşünce özgürlüğü inanc oz- gürlüğü, söz özgürlüğü gibi. İlki. çözümü gorece kolay bir sorun, bir anlayış değişikliğine bağlı: ikincisi ise, çok çetin. çözümü yıllar alacak bir sorun... Neyse, bugün düşünce özgürlüğü, inanç özgürlüğü, söz özgürlüğü uzerinde duralım. Bunlar da birbirine ka- rıştırılmaya yatkın. Düşünce özgürlüğü, düşünce yeteneğinin gelişmesı- ne bağlı bir özgurlük. Küçükçocuğun düşünüşü ile yetış- kın bir insanın düşünüşü arasında önemli ayrımlar var. Küçük çocuktaki öğrenme açlığı, anlama özlemı, beyin yıkama yontemleriyle dondurulmazsa, bılgıyle beslenir- se, kuşkulanan, sorgulayan, yargılayan, değerlendiren aydın ınsan çıkıyor ortaya. Demek ki "düşünce özgürlü- ğü" sözü öncelikle düsünme yeteneğinin beyın yıkama yontemleriyle engellenmemesi anlamına geliyor Bu anlamıyla ınanç özgürlüğune yakın Ama başka bir an- lamıyla da söz özgürluğüne yakın. Şöyle: Yasalar bir- takım duşüncelerin söylenmesini yasaklarlar. düşünül- mesini değil. Söylerseniz kovuşturmaya uğrarsmız. Bu söz özgürlüğü konusudur. Uygulamada ise bambaşka durumlar yaşanır: Söylediğiniz bir şey yoktur, yasalara göre bir suç ışlememişsınızdır, ama düşünebileceğıniz şeyler göz önünde tutularak. birtakım engeller yaratılıp özgürlüğünüz kısıtlanır Bu düşünce özgürlüğü konusu- dur. Söz yoktur ortada. yasalara göre suç da yoktur, ama hiçbir gerekçe gösterilmeden . bakarsınız, yuzler- ce öğretim üyesi universiteden atılıvermiş... Söz özgürlüğü konusu çözülünce, yasalardaki konuş- mayı, görüş bildirmeyi engelleyen maddeler kaldınlı- nca, düşünce özgürlüğünün bu anlamdaki kısıtlamaları da sona erer Ne var kı inanç özgürlüğüyle çakışan yönünün getirdi- ği sorunlar, söz özgürlüğünün sorunlarıyla birlikte çö- zülmez. İnsanlar üzerindeki en ağır baskılar inanç özgürlüğü konusundaki baskılardır. Bu baskılar devletten geldiği gibi, daha ağırlıklı olarak yakın çevremizden de gelir. Doğumunuzla. ana babanızın dini neyse ona göre siz de dininizi seçmişsinızdir İyi bir inean olmanız icın bir dine bağlanmanız gerektiği, kimsenin karşı çıkamaya- cağı bir dogmadır. Dinsel eğitim evlerde başlar. kurslar- da, okullarda devam eder. Böylece bir dıne bağlanır, başka dinlere bağlanmış ınsanlardan uzaklaşır. hatta onlara düşmanlık beslersiniz Dahası, ana babalarınızın toplumsal, siyasal inançları vardır; doğru olduğunu sandıkları bu inançları size de benimsetmek ister, sevginizden, sığınmaduygunuzdan, Özgurlük korkunuzdan yararlanarak düşüncelerinizi bi- çimlendirirler. Çocuklarını iyi insanlar olarak yetiştirmek isteyen ana babaların başka türlü davranmaları beklenemez. "Demek ki inanç özgürlüğü söz konusu değıl insanoğ- lu için'ûtye kestirip atmayın. Büyük çoğunluk için, özel- likle aileçevresi baskıları kalıcı olsa da, insanlar inanç konusunda da kendilerine dayatılan düşüncelerden uzağa düşebiliyorlar. Düşünce yetenekleri geliştikçe. bilgileri, görgüleri arttıkça. "aydın laştıkça. içine doğ- dukları inançlardan kopup kendi seçimlerıni yapabılı- yorlar. Toplumsal, siyasal inançlar bir yana, din değişti- renler ya da dinsel inançlardan büsbütün arınsalar da görülebiliyor. Ama sanırım özgürlükten en uzak alan gene de ınanç alanı. Bu alanda insanoğlunun özgür bir seçıme gıtmesi hiç de kolay değıl. Düşünce özgürlüğü de en çok bu ala- na giren yönüyle bunalımlar yaşıyor. i Sorı Tebessüm'3 eylülde sinemolorda KüJtürServisi - Şahika Tekand'a, bu yıl 5"incisı yapılan "Lluslararası Ankara Film Festivali'nde "Jüri Özel Ödülü" kazandıran. aşk. ihanet. tutku veerotizmin işlendiği "San Tebessüm" adlı film. 3 eylül tarihinden itibaren sinemalarda gösterime girecek. Yapımalığını Ünal Küpeli'nin. senaryo yazarlığını veyönetnıenliğıni Türk sinemasının az sayıdaki kadın y önetmenlerinden biri olan Seçkın Yasar'ın yaptığı. içeriği ile sezonun üstünde en çok tartışılacak yerli yapımı olmaya aday gösterilen "San Tebessüm"ün başrollerinı Şahika Tekand. Mahir Günşıray ve Levent Özdilek paylaşıyor. Pavarotti EiffeVde konser verecek STRASBURG (AA)- Dünyaca ünlü tenor Luciano Pava- rotti. Paris'in simgesi halıne gelen Eifel Kulesi önünde, Fransız hayTanlanna konser vermek için hazırlanıy or. Pavarotti"nin 2 eylülde vereceği konserin biletlerinin tamamının şimdiden satıldığı bildiriliyor. Operavı geniş halk kitlelerine sevdirmek için. salonlann dışmda konser yerleri secen Pavarotti geçtığimizyıllarda Londra"da Hydc Park ve Nevv Yorkta Madison Square Gardenda konserler vermişti. WaUraff: 'Nesin ve Rüşdidargın kalaına:Jardı y BONN (AA)- "En Alttakiler" adlı kitabın yazan Günter Wallraff. Aziz Nesin ye Salman Rüşdi arasında gerçekleş- tirdiği buluşma için "İki yazardargın kalamazlardı" dedi. Der Spiegel dergisınin konuyla ilgili sorulannı yanıtlayan Alman yazar. Nesin ve Rüşdfnin dini faşizm ile mücadele ettiklerini anımsatarak iki yazan. "aynı yolu secen dünyanıp iki önemli kalemi" olarak değerlendırdığini söylcdi. İki yazar arasında yanlış anlamadan kaynaklanan lartışmanın bu ay içinde Köln'de gerçekleşen buluşma için ortadan kalktığını anlatan NV'allraff. Nesin ve Rüşdi arasında görüşme sağlayabilmekten dolayı büyük mutluluk duyduğunu kaydettı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle