Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25AĞUSTOS1993ÇARŞAMBA * * * • CUMHURİYET SAYFA
HABERLEREV DEVAMI 17
ABD'deşeriatkaıııpı
FUATKOZLIJKLU
-NEW YORK / PENNS-
YLVANIA - Türkıyedeki en
etkiü ve yaygın dinsel gruplaş-
malardan biri olan ve Nurcu
göriişleri benimsemişliğiyle ün-
lü liderleri Fethullah Gülen'den
dolayı kamuoyunca Ferullahçı-
lar d'iye bilinen grup. şimdi de
ABD'de bir örgütlenme atağı-
na giriştı:
Aralannda, gerek Türkiye'-
nın Nevv York Başkonsoloslu-
ğu gerekse Bırleşmış Milletler
kayıtlannda "Zaman Gazetesi
New York temsilcileri" diye gö-
riınen Abdıdlah Aymaz" ve Ke-
mal Çetinözgür'ün de kurucu-
yönetici olarak yer aldığı "Altın
Nesil Vakfı". Pennsylvania eya-
leti sırurlan içindeki Saylors-
burg kasabasında, ABD'de ya-
şay an Türk çocuklanna din eği-
tımi veren "yaz kampı" kurdu.
İleride yüksekokula dönüş-
türülmesi planlanan kampın
alınması ıçin Fetullahçılann ge-
çen yıl ABD'ye geldiği öne sü-
riildü. Fetullah Gülen'in de ge-
lenler arasında yer aldığı ileri
sürülüyor. Altın Nesil Vakfı'-
run Fetullahçılann denetiminde
olduğu söylenen Bursa Özel Ni-
lüfer Lisesi^İstanbul Fatih Er-
kek Lişesi, Özel Samanyolu Li-
sesi ve İzmir Özel Yamanlar Li-
sesi ile yoğun ilişkiler ıçinde ol-
duğu bildiriliyor.
Bu arada. Fetullahçılann et-
kisiyle. New York ve New Jer-
sey eyaletleri ile Şikago kentin-
den baa ailelerin eğitimlerini
sürdürmek ısteyen kız çocukla-
nnı Türkiye'ye gönderdıkleri
de kaydedildi. Türk-Amerikan
derneklerinden binnin yetkilısi.
son üç yıldır ABD'den Tür-
kiye'ye eğitime götürülen kız
çocuİdannın sayısının 200 do-
layında olduğunu söyledi.
Tabelasında (Camp Chest-
nut) "lluslararası Kamp Kesta-
ne" yazan yaz kampında. Tür-
kiye Cumhuriyeti Devleti tara-
fından master veya doktora
eğitimi yapmak üzere ABD'ye
gönderilmiş gençler öğretmen-
lik yapıyorlar.
Kızlara kapalı olan kampta.
öğrencilerin güne. sabah 03.30
sıralannda başladıklan. 04.00'-
le 04.30 arasında sabah namazı
kıldınldıktan sonra yeniden
uyurnalanna izin venldiğı belır-
lendr. •
.Kampta görevli öğretmen
gençler. kampa katılan baa öğ-
renciler ile adını vermekten ka-
çınan Türklerin açıklamalan,
Cumhuriyet muhabirinin gırip
dolaştığı kamptaki derlediği
bilgilere göre, "Kamp Kestane"
şöyle doğdu:
Altın Nesil Vakfı
Aralannda Zaman Gazetesi
Nevv York muhabirlerinin de
bulunduğu bir grup Türk, Tür-
kiye'de Fetullahçılar olarak
tanınan aşın dinci, şeriat yanhsı
grubun yardımıyla harekete
geçti. İlk olarak Altın Nesil
adıyla bir vakıf kuruldu.
Vakfın kurulujunda en bü-
yük yardımı. 'Ünlü' gazeteci
Fehmi Koru'nun da yönetimin-
de bulunduğu Ensar Vakfı'nın
yaptığı da iddialar arasında.
Ensar Vakfı ile Altın Nesil Vak-
fı. ABD'deki tüm çalışmalannı
büyük ölçüde ortaklaşa yürüt-
meye başladılar. İlk aşamada
Türkiye'den sağlanan çok sayı-
da dini yayın ABD'ye eönderil-
di.
ABD'de yaşayan ve doğan
Türklenn. İslam dinini öğrenıp
jpşayabilmelen kaygısıyla ku-
ffiîduğu iddia edilen "Altın Ne-
sil Vakfı"na, Ensar Vakfı ile
bazı ışadamJan stratejik destek
verdı. Söz konusu destek. geçen
yıl ramazan ayında nıtelik de-
ğiştirdi. İstanbul Mercan'da
bulunduğu bıldirilen Nılsen
Teksül ve An Şirketler Grubu'-
nun, Vakfa yardımcı olan şir-
ketler arasında yer aldığı kay-
dedildi.
Bir eğitim merkezi kurmayı
amaçlayan "Altın Nesil Vakfı"-
nın yöneticıleri. Amerika'da
para toplayabilmek amacıyla
Izmır Bornova Merkez Camii'-
nin eski imamlanndan Fetullah
Gülen ve madeni eşya ve tekstil
işiy le uğraştığı bıldirilen Ali Rı-
za Tanrıseven'i Nevv York'a da-
vet ettiler.
Kırım Türklerinin iftar
yemeği
Özellikle New York ve New
Jersey eyaletlennde yaşayan
Kınm Türklerinin 1992 yılı ra-
mazan avında verdiği bir iftar
vemeğine katılan Fetullahçılar.
vakfın yaranna değinerek
Müslüman Türkiye'nin gelece-
ği için İslamiyete sıkı sıkıya sa-
nlmış bir nesle ihtiyaç olduğu-
nu savundular.
• İftar yemeğıne bizzat katılan
bir Türk'ün anlattıklarına göre,
îecede. bazı kişıler para ver-
T)ekteisteksizda\randılar. Bu-
nun üzerine davetlı Fetullahçı-
ar . "Yahudilerin her şeyi var
la. biz Müslümanların niye yok
''? diye sordular Bu ve benzeri
"ikna çabaları"ndan sonra-
,erneğe katılanlann büyük ço-
Hulletın 'Board
CAMP CHESTNUT
(THE NAME OF ACHIEVEMENT)
Şeriatçılann ABD'deki kampiıhlakı pano.
Altm Nesil Vakfi
Lıderliğini bir dönem devleün dın görevlisi kadrosunda görev
yapmış Fethullah Gülen'in yaptığı "FethuUahçılar". Altın Nesil
Vakfı şemsiyesi altında faaliyette bulunuyorlar.
Vakfın. Orta Asv a Cumhuriyetleri'nde faaliyet gösterdiği belir-
tilen ve İstanbul'da da kızlara tümüyle kapısını kapatmış bir tele-
vizyon kanahnın da destekçıliğmi yaptığı belirüüyor. Bu televiz-
yon kanalınm. Azerbaycan'da olduğu gjbi. özelhkle Nevv York ve
New Jersey ile Chicago gjbi Türklerin yoğun yaşadığı bölgelerde
kablolu yayına da geçeceği kaydedilıyor. Adırun açıklanmasını
istemeyen Türkler. bu amaçla kendilerine gelen birçok Fetul-
lahçı'nın uzun uzun projelerini anlatıp para istediklenni söylü-
yorlar.
Fethullah Gülen'in, 1992 yılı kışında ABD'de çeşitli eyaletleri
dolaşarak bu ülkede yaşayan Türklerle toplantılar düzenlediği
öğrenıldı. Bir Türk dıplomaı. "Geldi, Türklerle iftar yemeklerine
katılıp kendilerine yapdacak maddi veraanevidestckle sağlıklı ve
dindar bir yönetici kitiesine katılabileceğini dile getirui" dıyerek
bilgılerimızi doğnıladı.
Gülen. Washıngton'da da faaliyette bulundu. Türkiye'nin tica-
ret ve din ataşeliklerinin bulunduğu Massachusetts caddesi üze-
rindeki binasına ıki blok uzakbktaki İslam Merkezi'ni ziyaret
ettiği ve Suudi Arabistan'lılann elinde bulunan merkezde düzen-
lenen bir toplantıya da katıldığı belirlendi. Gülen'ın ziyaretlerin-
de. akşamlan kal'abalık ev toplantılan düzenlediği de öğrenildi.
Diplomatik bir kaynak. Fethullah Gülen'in beraberinde Tür-
kiye'den gelme kalabahk bir grupla dolaştığıru da sözlerine ekle-
di. Gülen'in de kendilerinin sürekli gözlendiğini söylediği. bunu
gerek Türkıye'de gerek Belçıka ve Almanya'daki faaliyetleriyle
örneklediği de kaydedildi.
ğunluğu. 50 dolardan 5 bın do-
lara kadar değjşen bağışlar
yaptılar
'Altın Nesil Vakfir yöneticiîerr,
Türkiye'nin Nevv York Baş-
konsolosluğu'nda resmi görevh
bazı kişilerden de para yardımı
aldılar. Kişisel yapıldığı belirle-
nen yardımlara. ABD'deki en
büyük Türk-Amerikan örgüt-
lerinden Türk-Amerikan Der-
neklen Federasyonu'nun "bö-
yûk tepki" gösterdiği öğrenildi.
Birçok Türk-Amerikan Derne-
gı ise. Vakfın "tarikat" deneti-
minde olduğunu öne sürerek
yardımdan kaçındı.
Fetullah Hoca'nın gerek
Türkiye'deki. gerekse ABD'-
deki vandaşlan tarafından baş-
latılan para toplama kampan-
yasından elde edilen yaklaşık
300 bin dolann 230 bin dolan
ile Pennsyhania eyaletinin kış
aylannda kayak merkezi sayı-
lan Saylorsburg kasabasında,
üzerinde 8 ev bulunan ormanlık
bir arazi satın alındı.
Kampanya başlıyor
Para toplarken ABD'de ya-
şayan Türklerin büyük bölümü
tarafından "irticacüar" ve "Fe-
tullahçılar" suçlamasıyla karşı-
laşan Altın Nesil Vakfı'nın yö-
neticilen, kurduklan yaz
kampını tanıtmak amacıyla bir
mektupkampanyası başlattılar.
Binlerce Türk ailesinin evine
kamplailgili broşürler posta-
Iandı. "İrtica kampı" ıddialan-
nı \alanlayabilmek amacıyla.
Kestane Kampı'nın yıllar önce
de yine vaz kampı olarak faali-
yet gösterdiği dönemde çekil-
miş. Amerikalılan kamp için-
deki gölette kadınlı-erkekli se-
rinlerken gösteren fotoğraflar,
broşürlerin kapaklannda kul-
lanıldı.
"Kamp Kestane-Başannın
Adı" (Camp Chestnut-The Na-
me Of Achıevement) adlı genç-
lik kampı. ABD'nin başkenti
VVashington'a 650 km. kadar
uzaklıkta bulunuyor. Türklerin
yoğun olarak yaşadığı Nevv
York ve Nevv Jersey eyaletlerin-
den ise 2-3 saatte kampa ulaş-
mak olası.
Kampa gırişte. gelenleri kol-
lanna kırrnızı bandaj takmış.
ellerinde İslam tarihi ve Arap
harfleriyle basılmış kitaplar ta-
şıyan gençler karşılıyor. Ayda
1.050 dolar ücretin yanı sıra,
tüm okul giderlen karşılanan
ve Türk devletinin bursuyla
master veya doktora eğitimi ya-
pan bu gençlenn çoğunun. "gö-
nüllü çalıştığı" bildiriliyor.
Telcfonda "çocuğunu kampa
göndermek isteyen bir veli" ola-
rak konuştuğumuzda sorulan-
mızı yanıtlayan ve adının Emre
Yıldınm olduğunu söyleyen bir
"gönüllü hoca". kampla ılgılı
bılgı verirken şunlan söyledi:
""Bırçocuk ıçingünlük. 15do-
lar alnoruz. Yüzmeydi. spordu
vs'nin yanında kurslanmız da
var. Büıün bunlar seçmelı olup
öğrencı istedıği kursu seçebıli-
yor. Bunun yanı sıra kamp ol-
duğu için uyku tulumu, yastık
falan getirmesi gerekiyor. Ben
çocuklann tarih öğretmeniyim.
Kadıköy Anadolu Lisesi mezu-
nuyum. Burada güzel sanatlar
ve iletişim üzerine okuyorum.
Arkadaşlann çoğu master ya
da doktora seviyesinde arka-
daşlar. Bu çevrede olanlan gör-
dük. Örneğin ben kaldığım
okulda bir Amerikalılann sevi-
yesiyle bizim öğrencilerin sevi-
yesini gördüm "
Emre Yıldınm adlı "gönüllü"
üniversitelı gence. kampta öğ-
retmenliği devletten burs alan
Türk öğrencilerin yaptığmı
duyduğumuzu söyledığimızde
de. "Evet, burda arkadaşlarımı-
zın çoğu master ve doktora sevi-
yesinde öğrencilerdir. Herhangi
bir para almadan bu arkadaşla-
nmız çocuklara hizmet veriyor.
Yoksa bu kamp bu kadar ucuz
ounazdı" yanıtını verdı.
I love İslam
Kampa girdiğımiz bir pazar
günü, kadınlar ve erkekler ayn
ayn bölgelerde eğleniyorlardı.
Kadınlann eğlencesi. birbirle-
riyle konuşmak ve kocalanyia
çocuklannın top oyunlannı
seyretmekten ibaretti.
Herkese açık olduğu belirti-
len pazar gününde gezebildıği-
mız kampın park yerinde, iki
Lımuzin'in de aralannda bu-
lunduğu çoğu bir hayli pahalı
araçlar dikkatı çekiyordu. Ara-
balann arkasında da. "Tek Yol
İslam" ve " I Love İslam" yazılı
bantlar yapıştınlmıştı. Ginşte,
bir yaşlı kadın ve bir erkek. ge-
lenleri özel bir deftere kaydedi-
yordu.
Adeta Belgrad Ormanlan'nı
andıran kampta. 8 ev bulunu-
yor. Evlerin tamamı şömineli
ve yerler pembe halı kaplı. Bir
yönetim ofısi ile tek telefon ku-
lubesi bulunan kamptaki evle-
re. "Hamiyet. vefa, sadakat,
takva. uhuvet" gibi Arapça
ısimler verilmiş ve bu adlar
küçük levhalarla evlere asılmış.
Altın Nesil Vakfı'na ait tanı-
tım broşürleri ile kampın işleyi-
şı hakkındaki izlenımlenn asıl-
dığı birpanoda. aynca öğrenci-
lerin kompozisyonlanna da yer
veriliyor. Yine aynı panoda.
Türkiye'de Fetullahçılann de-
netiminde olduğu öne sürülen
İzmir "Özel Yamanlar Lisesi"-
nden fotoğraflar ve bu okulla il-
gili çıkmış gazete haberlerinin
kupürlen asılı. Haber kupürle-
rinden binnın üzennde haberin
yayımlandığı "Zaman Gaze-
tesi"nın başlığı eklı. Zaman ga-
zetesi kampa girmesıne ızin ve-
rilen tek gazete.Zaman ABD'-
ye Almanya'dan gönderiliyor.
Öğrencilere. Türkiye Gazetesi
konusunda "öğretmen abileri"
tarafından \aramaz" ve 'opor-
lünist" olduğu, okunmaması
önensinde" bulunulduğu belır-
tiliyor.
ABD'deki Türklerin adresle-
Elçibey: Bensiz olıııaz
6
Bizi yıpratmayın'
Altın Nesil Vakfı'nın kurucusu Kemal Çetinözgür aynı
anda Zaman gazetesmin de Nevv York muhabiri. Çetinöz-
gür. vakfın hiçbir tarikatla ılgisi olmadığını. Türklere hizmet
veren bir \akif olduğunu söylüyor. ancak kampın uluslara-
rası bir nitelık laşıdığını belirttiyor. Kemal Çeünözgür'ün
yanısıra kamp ve vakılla ılgılı Türkler de aynı görüşü pay-
İaşıyorlar. Çetinözgür ve diğer vakıf yetkililerinden bir
kısmının görüşleri şöyle
Kemal Çetinözgür- Vakıf ve kamp fıkri nasıl doğdu?
"Ben hem Türk hem de Amerikalıyım... Kamp işini eşımle
birlikte ben başlattım. Eşim Amerikalı. Evlendiğimizde din-
sizdi. Evlendikten sonra 7 ay çalıştı ve Müslüman oldu. Bu
vakıf ve kurduğumuz kamp. burada yaşayan halkımıza hiz-
met veriyor. Herkese açık tuttuk. Kampta çoğunluk şu anda
Türk çocuklannda. Ben sekız sene önce ABD'ye geldim.
Çok perişan oldum. Aç kaldım. parasızlıktan süründük
yani."
Altın Nesil Vakfı'nın Türkiye'deki •Fetullahçılarla', her-
hangi bir tarikatla ilgisi \ar mı?
"Nerden çıkanvorsunuz bunlan? Söylenti hepsi. Türklere
hizmet veren bir vakıftır Altın Nesil Vakfı. Ben aslında ıtha-
lat-ihracat işıyle uğraşınm. Zaman Gazetesı'nin temsilcısı
ağabevimiz Abdullah Aymaz'a da yardımcı oluyorum Tan-
kat falan nerden çıkıyor. Kamp gençlik kampı. tarikat
kampı değil."
Ancak öğrendiğimiz kadarıvla \e öğrencilerden ba/ılarının
anlatımına göre örneğin bir Türkiye tarihmden, Tnrkiye Cum-
huriveri'nden söz edilmediği. bu konularda ders \eriunediği
bazı öğrencilerce anlatılıvor. Yine öğretmen olarak görevli
kimi master öğrencilerinin Atatürk'ü soran bir öğrenciye,
olumsuz şeyler anlattığı da öne sürülüyor. Aynca kampta
Arapça isim te yazılara rastlanırken örneğin bir Atatürk'ün
fotoğrafının bulunmayışı da dikkat çekici olsa gerek...
"Şımdı bu kampyeni. Yıpratmamak lazım. Kasıtlı birdu-
rum yok. Ben işlerim dolayısıyla pek gidıp gelemiyorum.
Ancak araştıralım. üzüldüm açıkçası. Samimi söylüyorum
ki üzüldüm. Bir dolu elemanın içinde çürük de çıkabilir.
Aynca şu da var yani. açıkçası. bu kamp ulusiararası. Sadece
Türklere değıl kı!... Şimdi oraya gelen öğrencı doğma büyü-
me Amerikalı. Anne-babası da sonradan ABD vatandaşı fa-
lan olmuş. Şimdi oraya gelen çocuk veya genç. her neyse.
Türk tarihinin detaymı öğrense ne olur. öğrenmezse ne o'lur.
Ben çocuğumun Amenkan tarihinı öğrenmesinin gerektiğini.
Türk tarihini de şöyle bir öğrenıp geçmesini istiyorum örne-
ğin."
Omer Kızılruğ: (ABD'de yaşayan Kjnm Türkleri Derneği
\önetim Kurulu üyesi):
Geçen yıl ramazan ayında verdiğiniz yemeğe gelip konuşma
vapan ve Altın Nesil Vakfı ile bu vakfın açtığı yaz kampına
para yardımı yapılmasını isteyen Fetullah Gülen miydi?
•"Hıç hatırlamıyorum kim geldi. Madeni eşya üreten ve İs-
tanbul Mercan'da olduğu söylenen Art Şirketler Grubu ve
Nilsen Tekstil Ticaret ve Sanayı Anonim Şırketi'nden yöne-
tim kurulu Başkanı Ali Rıza Jannseven diye birisi gelmiştı.
Birkaç yaşlı adam daha vardı. Ama Fetullah Gülen ismini
hatırlamıyorum. Long Island'da da para toplamışlar. an-
lattılar. Bunlar Türkiye'de özel okullar açmışlar. Buralarda
okuyan öğrencileri ılerde Türkiye'nin başına getırmeyi düşü-
nüyorlarmış. Konuşup yardım istediler. Kötü bir şey deme-
diler. Biraz para yardımı yapılsın diye rica ettiler."
Dr.Necdet Camlı: (Vakfa yardım eden ve Nevv York'ta ya-
şayan bir Türk)
Sizce nasd bir vakıf bu Altın Nesil Vakfı ?
"Burada yaşayan Türklüğünü, dinini, Türkçeyi bilmeyen
ya da unutana hizmet veren bir vakıf bence. Çok yararlı
beyefendi. Ben 66 yaşındayım. namaza başladım sayelenn-
de. Keşke yüzde 99"u Müslüman denen Türkiyemizin yüzde
50'si gerçek Müslüman olsa. 3 yıldır buradayım. çocuk-
lanmız Türkçeyi dili, dini unutmuş..."
Vakfın açtığı yaz kampında sadece din eğitimi verildiği.
Türkiye Cumhuriyeri'nden, Atatürk'ten söz edilmediği, bu
vakfın Fetuilahçriar tarafından organize edildiği iddia edil-
mekte...
"Sanmıyorum beyefendi. Bana gelen broşürde. Türk tan-
hi. dilımiz. dınımiz öğretiliyor denıyor. Sanmam Atatürk
hakkmda kötü şeyler söylensin çocuklara. Atatürk'e bızaile-
ce minnettanz. Atatürk fotoğrafı yok mu? Kasıt olduğunu
sanmıvorum... Aferin o vakfa. Müslümanlığı yaysınlar beye-
fendi. Bayrağımızı bızden sonra kim taşıyacak?.."
rine postalanan broşürlerde ise
14 günlük dönemlerde verilen
kurslar şöyle sıralanıyor: "Kur'-
an, hadis. tefsir, fıkrfı. İslam tari-
hi, temel matemarik. temel bi-
limler, bilgisayar kullamnu ve
bilgisayar programı."
Kampta günlük yaşam
Bir günlük kamp yaşamında
namaz kılmak ve dua etmekten
geri kalan birkaç saatte, kamp
yönetıminin aldığı karar uya-
rınca atari ve benzer oyunlar
yasaklanmış. Türkçe konuşma
ve Türk tarihi dersi venldiğı ifa-
de edilmesine karşın. kampın
günlük programı sadece din
ağırlıklı.
"Ulusiararası Kamp Kes-
tane"nin panosunda yer alan
"haftanın öğrencileri" listesın-
den de kampta günlük yaşamın
din eğitimiy le geçtiğı görülmek-
te. 1 ağustos-14 ağustos tanhle-
ri arasındaki dönemin ilk hafta-
sının birincileri "duyunı pano-
sunda" asılı lısteye göre şöyle:
Kur'an: Ahmet Tuncer. Fıkıh:
Ersin Türker. Disiplin: Özden
Şeker. İslam Tarihi: Cemil Tut-
kun. Türkçe: Şuayip Ornıan.
Türkçe Birincisi Şuayip Or-
man'ın duygulannı dile getirdi-
ği mektubu da panoda yer alı-
yor. Kampı çevreleyen orman
üstüne ve kampa geldikten
sonra öğrendiklerini anlattığı
mektubunun bir yennde Şua-
yip Orman şunlan yazıyor: "En
çok Türk-İşlam tarihi derslerini
seviyoruz. Öğleden sonraları ha-
va müsait olursa göle giriyonız.
Yüzme saatleri çok eğlenceli ge-
çiyor. Geri kalan boş zamanları-
muda da bol bol bisiklete binip
arkadaşlarla çeşitli oyunlar oy-
nuyoruz. Ayrıca günde beş vakit
namaz kılıyoruz."
• Baştarafi 1. Sayfada
ındırirdim" diye konuştu. El-
çıbey, Rahım Gazıyev, Suret
Hüseyinov ve Himmedov'a
karşı başka güçlerle işbirliği
yapabileceğini açıkladı.
Ikı aydır 'doğum yeri Ke-
leki'de bulunan Ebulfez Elçi-
bey. iktidan yeniden ele geçir-
mek ıçın hesaplar yapıyor.
Elçibey'le Halk Cephesi'nin
iktidara gelişini. Bakü'yü ter-
ketmesini v^ Azerbaycan'ın
geleceğjni konuştuk. Elçi-
bey"e göre. Ermenilerle süren
savaş ve ülkede yaşanan iç
kargaşarun yanı sıra Azerbay-
çan'daki büyük bir tehlike de
İslam ülkelerinin dil konusun-
daki baskısı. "Latinceden baş-
ka dil işimize yaramaz" diyen
EJçibey, özellikle İran'ın
Azerbaycan'da dini devlet
kurma çabasmda olduğunu
vurguluyor. Bu konuda çok
duyarlı olunması gerektiğini
beÜrten Elçibey, Azerbey-
can'ın kesinlikle Iran olmaya-
cağıru ileri sürerek şunlan
söyledi:
'İrarTa benzememeliyiz'
"Azerbaycan'ın çağdaş ve
uygar ohnasını istiyoruz. Bu-
nun için de yönetimimiz, de-
mokrasimiz Âmerika'vu İngil-
tere'yi okşamalı. İran'a benze-
memeli. Muasır medeniyete
ulaşmış devlet insanlannı daha
iyi korur."
Elçibey. çeşitli konulardaki
sorulanmıza ise şu yanıtlan
verdi:
-Halk Cephesi'ni I989'da
kurdunuz. Bu örgüt sizi iktida-
ra taşıdı. Cephe'nin önemi ne-
dir?
Elçibey-Halk Cephesi'ni. o
günler ülkesinin özgürlüğü
uğnına ölümü göze alanlarla
kurduk. Çok çalıştık. Cehpe
bir partidir. sivil örgütlenme-
dir. Cephe. Ermeni ışgaline
karşı koydu. Savaş bitseydi,
Rusun elı çekılseydi başka gö-
revlere vönelecektı. Son olay-
larda da ortaya çıktı ki, Halk
Cephesi'nden başka örgütlü
sivil kuruluş yok. Azerbaycan
tam bağımsız olmadığı sürece
de Halk Cephesi'ne ihtiyaç
duv ulacaktır. Bir programı da
var. Ama artık bu programını
değiştirmek gerekıv or.
-Halkın desteğini arkaıuzda
hissediyor musunuz? Verilen
primi tükettiniz mi?
-Elçibey- Halk Cephesi göz-
den düştü. Bir zamanlar mi-
tınglerimize 500 bin kışı katılı-
yordu. Azatlık meydanında 1
milyon insanı topladık. Şimdi
30 bin kişı çıkıyor Baskılarla.
yalanlarla bizi yıprattılar.
Ama Cehpe'nin hatası vardı.
Adamlanmızın yanlışlan ol-
du. göreve gelenler gelmeyen-
ler kavgası çıktı. Bunlar bizi
yıprattı. Halkın desteği olma-
dan hiçbir ış başanlı olmaz.
Cephe'nin bir kısmı iş görmü-
yordu. Kimse doğru dürüst
çalışmadı Eğer bir parti mi-
tinginde 30 bin kışı topluyorsa
gözden düşmüştür.
-Başarısızlıkta başka fak-
törler oldu mu?
Elçibey- Binnci neden
Cephe'de yönetime gelenle
gelmeyen kavgası yani iç çe-
kişme. İkincisi demokrasiyi
her kesimin hazmedememesi.
Demokrasiyi aş. ekmek sandı
halkımız. Şimdi onlara yalnız-
ca ekmek veren eski komü-
nistleri bekliyorlar. Demok-
rasi için uzun ve acı dolu
yollar katedılmeli. Üçüncüsü
de insanımızda özgürlük ve
devlet bilincının olmaması.
-Halkın desteğini yeniden
alabileceğinize inanıyor musu-
nuz?
Elçibey-Halkımız bıze ver-
diği desteği geri aldı. Ancak
yakın bir zamanda bu desteği
yeniden verecek. Çünkü bizde
îider olayı vardı. Halk herşeyi
Sözen, GöknePe dava açtı
benden bekledi. Oysa teşkilat
olmah, teşkilat ohnazsa işler
iyi gjtmez. Lider hastalığın-
dan kurtubnak zorundayız.
-İki aydır Keleki'desiniz.
Neleri kaybeftiniz?
Elçibey- İki ay içinde en bü-
yük darbeyi ben yedim. Cep-
he hakkjnda yanlış şeyler söy-
lendi. Cephe üyelerine işkence
yapılıyor. tutuklanıyor. Halk
cephesini dağıtmak için elle-
rinden geleni yapıyorlar.
-Şirndiki yönetimi nasd de-
ğerlendiriyorsunuz?
Elçibey-Bizi yıkan güçler iki
ay içinde bırbirinı yemeye
başladı. Rahim Gaziyev olayı,
Hüseyinov-Aliyev çekişmesi
bunun göstergesi. Bizi bece-
riksizlikle suçladılar. Şimdi
kendileri yöneticilik için kav-
ga ediyorlar. Biz onlara dedik
ki, Aliyev. Gaziyev, bizim
kavgamız sizle değil. Bizdm
derdimiz Azerbaycan. Bunu
anlamadılar. Biz de kenara çe-
kildik. Dedik ki, o zaman ge-
lin siz yapın. Kaçmadım.
Yalnızca onlara başanrlar mı
diye fırsat tanıdım. Bakın ya-
pamadılar.
-Birileriyle ittifak yapmanız
sözkonusu mu? Bu Aliyev ola-
bilirmi?
Elçibey- Ben istesem Him-
metov ile işbirliği yapar Ali-
yev'i indiririm. Ama ben ülke-
mi düşünüyorum. İktidar
olmayı değil. Biz bu halkın ço-
cuğu deyıp bu ana kadar ko-
ruduk. Ama Bakü'ye döndü
iktidar sevdasına kapıldı.
Şimdi iş birliği istiyor. Gere-
kirse Aliyev'le işbirliği yapıp,
vatanın selameti için birlıkte
çalışabilirim.
-Kim bu başka güçler?
Elçibey- Devlete karşı olan-
lar değil. Bakın Ayaz Muttali-
bov faktörü güçlenıyor diye
Suret. Himmetov'u ayaklan-
dırdı. Bu faktörle hareket edip
Aliyev'ı de kurban edebilir.
• Baştarafi 1. Sayfada
haysiyetine tecavüz ermektir. Hiç kimsenin
başkalarına tecavüz etme hakkı yoktur."
Dilekçede. metro ihalesinde rüşvet ahndığı
ve Sözen'in görevinı kötüye kullandığı iddia-
lannın da doğru olmasının mumkün olmadığı
belirtilerek. Sözen'in bütün bu iddialar
karşısında Ergun Göknel'e TCKnın 481.
maddesine göre "ispat hakkı" tanıdığı ifade
edildi. Dilekçede. şu görüşlere yer verildi:
"Göknel, eğer bu iddialarını ispat edebilecek
güce sahipse müıekkilim kendisine bu anayasal
ve yasal hakkı başlangıçta tanımaktadır. Böv-
lece yapılan asılsız iddialar ve ifriralar başlan-
gıçta ortaya çıkacak ve müvekkilim bir nebze ol-
sun üzüntüsünden kurtulabilecektir."
Sehi'nin önerisi
SHP Genel Sekreteri Cevdet Selvi ise dün
düzenlediği basın toplantısında İSKİ olayi-
ndan sonra partılerine yöneltilen saldınlara
dikkat çekerek. "Temiz toplum diye temiz in-
sanları karalamava çalışarak Türkiye'ye iyilik
yapmıyorlar. Pisliğin ortasında oturup temizlik
nutku çekenler önce kendilerine bakmalıdır.
İnsanlann yatak odasına kadar girmenin. or-
talığı BrezSya di/kine çerirmemn anlarnı
tur"dedi.
Aron Habib'e usıılsüz ödeme
İLHANUYGUN
ADAPAZARI - Eski istan-
bul Su ve Kanalizasyon İdaresi
(ISKI) Genel Müdürü Ergun
Göknel hakkında başlatılan
soruştunmalar devam ederken
bu kez de Göknel'in eski or-
tağı .\ron Habib'in sahibi ol-
duğu şirkete Adapazan Bele-
diyesi'nce usulsüz olarak 327
milyon lira ödeme yapıldığı
anlaşıldı.
Mülkiye Başmüfettışi tara-
fından Adapazan Belediyes!
hesaplannda tespıt edilen öde-
meyle ilgili alınan kararda
şöyle denildi'
"Belediyemizin 1989-1990
mali yıllarına ait hesap işleri,
Mülkiye Başmüfertişi tarafın-
dan teftiş edilmiş \ e 11.12.1992
gün ve 105/7 say ılı teftiş lahiy a-
sını hazırlayarak teslim etmiş
bulunmaktadır. Adı geçen tef-
tiş lahiy asının kişi borçları ile
ilgili maddeleri aşağıda
çıkarılmıştır.
Madde 80: Adapazan Be-
lediyesi Encümeni'nin 21.05.
1990 gün ve 1306 sayılı kararı
ile 2886 sayılı kanûnun 35/9
maddesi çerçevesinde % 8 ten-
zilatla L'ransan Ticaret Taah-
hüt ve Yatırım AŞ'ye ihale edi-
len prefabrik pazaneri ve am-
bar inşaatı işi ile ilgili usulsüz ve
fazla ödenen 327.594.473 TL'-
nin y asal faizi ile birlikte müte-
ahhit L ransan Dış Ticaret Ta-
ahhüt ve \ atırım AŞ'den geri
alınması, bu mümkün olmadığı
takdirde hak edişi duzenleyen
Fen İşleri Müdürü İbrahim
L'luç. Müdür Yardımcısı Ce-
mal Cengiz. kontrol mühendisi
Tülin Baştürk ile sayman Şer-
nıin Bolatoğlu adlanna ortak-
laşa olarak kişi borcuna alı-
narak tahsil edilmelidir."
Ergun Göknel'in ortağı
olan Aron Habib'in firmasına
fazla ödenen paranın. nasıl
geri alınacağı Adapazan'nda
günün konusu haline geldi.
Konuyla ılgılı olarak
Adapazan Beledıye Başkanı
Ünal Ozan. gazetemizlegörüş-
medı.
Ancak belediyede bulunan
yetkılıler. bu konunun fazla
kanştınlmasının doğru olma-
yacağını belirttiler Konuyu
araştıran muhabınmiz ise bazı
daıre müdürlerinin "Bu konu-
yu niçin kartştırıyorsunuz.
kanştırmasanız olmaz mı?"
gibi sözleriyle karşı karşıya
kaldı.
Rüşvet ihbarcısına ödül
ANKAR.A (Cumhuriyet Bürosu) - "kamuda
riişvetin ve suiistimallerin önlenmesi" için yasa
değişikliği öneren taslak. Başbakan Tansu Çil-
ler'esunuldu.
Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun öncülük ettı-
ği çalışma grubu tarafından hazırlanan taslak-
larda, TCK'nın ilgili maddelerinde değişiklik
yapılması üzerinde durulurken rüşveti ihbar
eden memurun ödüllendirilmesi de gündeme
geldi.
Memurin Muhakematı Kanunu'nun değişti-
rilmesı. devlet memurlannın görevleri bağla-
mında işledikleri suçlarda zaman aşımının
kaldınlması da planlanıvor. Çiller'in görüşüne
sunulacak dığer bir taslakta ise Devlet İhale
Kanunu'nun değiştirilmesi. ihaleye fesat kanş-
tırma başlıklı maddelennin gûncelleştirilmesı.
50 mılyar liranın üzerindeki ıhalelerin baştan
sona kamuoyunun gözü onünde cereyan etme-
sıni sağlayacı önlemlerin alınması öngörülüyor.
Başbakanlık çevreleri konuyla ilgjlı soru-
lanmızı yanıtlarken şunlan söylediler:
"TCK'nın rüşvete ilişkin maddelerinde deği-
şiklik yapılması gündemde. Bir ihbar müessesesi
düşünülebilir. Rüşvet teklif edilen memurun bunu
ihbar etmesi ve ödüllendirilmesi gibi. Ancak bu-
nun bir mahzunı da olabilir. valan yere rüşvet ih-
barları gündeme gelebilir, bunun için de iftira
müessesesinin yeniden çaltştırılması söz konusu
olabilir. Bunlan kapsayan bir taslak hazırlandı."
Göknel'e özel koruma
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Adalet Bakanlığı. İSKİ
yolsuzluğu nedenivle Bayram-
paşa Cezae\ı"nde tutuklu bulu-
nan Ergun Göknel'ı ozel koru-
maya aldırdı.
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tev-
kifevleri Genel Müdürlüğu. 24
Ağustos 1993 ve 350 sayılı İstan-
bul Cumhuriyet Başsavcılığı'na
gonderdığı yazı ile Ergun Gök-
nel'in cezaevindc olası bir saldın-
ya karşı koruma altına alı-
nmasını ıstedi Bakanlığın İstan-
bul Cumhunyet Başsavalıgı'na
Ergun Göknel'le ilgili gönderdiği
faks mesajı şöyle:
"Basında yer alan bazı haber-
lere göre halen İstanbul Bav ram-
paşa Cezaevi adli bölümde tutuklu
olarak bulunan Ergun Göknel
isimli sanığın öldürfilebileceği id-
dia olduğundan. adı geçen sanığın
cezaevi içerisinde ve bulunduğu
koğuşunda muhtemel bir saldınya
karşı her türlü güvenlik önlemleri-
nin alınması, konınması aniamı-
nda her >ardiya için bir infaz koru-
ma memuruna zimmetlennıesi, ce-
zaevi idareci ve personelinin ko-
nuvla ilgili olarak uvanlması
önemle rica olunur."
Bern'e Toperi için ıııisilleme
M Baştarafi 1. Sayfada
Reuter Ajansı. Isvıçre hükü-
metinin dün yayınladığı yazılı
açıklamasında Türkiye'nin bu
karannı protesto ettiginı du-
yurdu. Ajansa göre açıklama-
da, "İs\içre hükümeti. Tür-
kiye'nin İsviçre'nin Ankara
Büyükeiçisi'nin ve Büyükelçi-
likteki iki görev linin geri cekil-
mesi isteğini protesto etmekte-
dir" denildi.
Açıklamada "Türk hüküme-
tinin yasal bir sonışturmayı ola-
naksız hale getirdiği" ifadesı
yer aldı.
Bu arada İsviçreli 3 tunstin
PKK tarafından rehin alındıeı
da hatırlatılan açıklamada,
Türkiye'nin İsviçre büyükelçi-
sinin geri çekilmesini istemesi-
nin. bu rehinelerin kurtanlma-
sını güçleştireceğini. Ankara'-
dan bu konuda işbirliği bek-
lendiği vurgulandı.
Diplomatik kaynaklar. An-
kara ve Bern ilişkilerinin, Tür-
kiye'deki görevıne yaklaşık 3
ay önce başlayan Ramseyer'in
de bir hafta içinde geri çekil-
mesinden sonra geçici masla-
hatgüzarhk düzeyinde devam
edeceğinı ve ilişkilerin bundan
sonra izleyeceği seyrin gelışme-
lere bağlı olduğunu söylediler.
İsviçre hükümeti, geçen çar-
şamba günü bir nota vererek
Toperi ve büyükelçilik bahçı-
vanının yargı bağışıklığının
kaldınlması için 7 gün süre
vermişti. Türkiye, bu talebi
reddederek Toperi'yi geri gön-
dermemek üzere danışmalar
için geri çağırmıştı.
Türkiye ve İsviçre arasında.
geçen haziran ayında Tür-
kiye'nin Bern Büyükelçiliği'ne
PKK ve sempatizanlannın gi-
riştiğı saldın sırasında bir gös-
tericinin ölümü üzerine başla-
yan ve daha önce 4 Türk
görevhsinin geri çağnlmasıyla
başlavan gerginlik, son geliş-
melerle birlikte tırmanıyor.