25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25AĞUSTOS1993ÇARŞAMBA * * * • CUMHURİYET SAYFA HABERLEREV DEVAMI 17 ABD'deşeriatkaıııpı FUATKOZLIJKLU -NEW YORK / PENNS- YLVANIA - Türkıyedeki en etkiü ve yaygın dinsel gruplaş- malardan biri olan ve Nurcu göriişleri benimsemişliğiyle ün- lü liderleri Fethullah Gülen'den dolayı kamuoyunca Ferullahçı- lar d'iye bilinen grup. şimdi de ABD'de bir örgütlenme atağı- na giriştı: Aralannda, gerek Türkiye'- nın Nevv York Başkonsoloslu- ğu gerekse Bırleşmış Milletler kayıtlannda "Zaman Gazetesi New York temsilcileri" diye gö- riınen Abdıdlah Aymaz" ve Ke- mal Çetinözgür'ün de kurucu- yönetici olarak yer aldığı "Altın Nesil Vakfı". Pennsylvania eya- leti sırurlan içindeki Saylors- burg kasabasında, ABD'de ya- şay an Türk çocuklanna din eği- tımi veren "yaz kampı" kurdu. İleride yüksekokula dönüş- türülmesi planlanan kampın alınması ıçin Fetullahçılann ge- çen yıl ABD'ye geldiği öne sü- riildü. Fetullah Gülen'in de ge- lenler arasında yer aldığı ileri sürülüyor. Altın Nesil Vakfı'- run Fetullahçılann denetiminde olduğu söylenen Bursa Özel Ni- lüfer Lisesi^İstanbul Fatih Er- kek Lişesi, Özel Samanyolu Li- sesi ve İzmir Özel Yamanlar Li- sesi ile yoğun ilişkiler ıçinde ol- duğu bildiriliyor. Bu arada. Fetullahçılann et- kisiyle. New York ve New Jer- sey eyaletleri ile Şikago kentin- den baa ailelerin eğitimlerini sürdürmek ısteyen kız çocukla- nnı Türkiye'ye gönderdıkleri de kaydedildi. Türk-Amerikan derneklerinden binnin yetkilısi. son üç yıldır ABD'den Tür- kiye'ye eğitime götürülen kız çocuİdannın sayısının 200 do- layında olduğunu söyledi. Tabelasında (Camp Chest- nut) "lluslararası Kamp Kesta- ne" yazan yaz kampında. Tür- kiye Cumhuriyeti Devleti tara- fından master veya doktora eğitimi yapmak üzere ABD'ye gönderilmiş gençler öğretmen- lik yapıyorlar. Kızlara kapalı olan kampta. öğrencilerin güne. sabah 03.30 sıralannda başladıklan. 04.00'- le 04.30 arasında sabah namazı kıldınldıktan sonra yeniden uyurnalanna izin venldiğı belır- lendr. • .Kampta görevli öğretmen gençler. kampa katılan baa öğ- renciler ile adını vermekten ka- çınan Türklerin açıklamalan, Cumhuriyet muhabirinin gırip dolaştığı kamptaki derlediği bilgilere göre, "Kamp Kestane" şöyle doğdu: Altın Nesil Vakfı Aralannda Zaman Gazetesi Nevv York muhabirlerinin de bulunduğu bir grup Türk, Tür- kiye'de Fetullahçılar olarak tanınan aşın dinci, şeriat yanhsı grubun yardımıyla harekete geçti. İlk olarak Altın Nesil adıyla bir vakıf kuruldu. Vakfın kurulujunda en bü- yük yardımı. 'Ünlü' gazeteci Fehmi Koru'nun da yönetimin- de bulunduğu Ensar Vakfı'nın yaptığı da iddialar arasında. Ensar Vakfı ile Altın Nesil Vak- fı. ABD'deki tüm çalışmalannı büyük ölçüde ortaklaşa yürüt- meye başladılar. İlk aşamada Türkiye'den sağlanan çok sayı- da dini yayın ABD'ye eönderil- di. ABD'de yaşayan ve doğan Türklenn. İslam dinini öğrenıp jpşayabilmelen kaygısıyla ku- ffiîduğu iddia edilen "Altın Ne- sil Vakfı"na, Ensar Vakfı ile bazı ışadamJan stratejik destek verdı. Söz konusu destek. geçen yıl ramazan ayında nıtelik de- ğiştirdi. İstanbul Mercan'da bulunduğu bıldirilen Nılsen Teksül ve An Şirketler Grubu'- nun, Vakfa yardımcı olan şir- ketler arasında yer aldığı kay- dedildi. Bir eğitim merkezi kurmayı amaçlayan "Altın Nesil Vakfı"- nın yöneticıleri. Amerika'da para toplayabilmek amacıyla Izmır Bornova Merkez Camii'- nin eski imamlanndan Fetullah Gülen ve madeni eşya ve tekstil işiy le uğraştığı bıldirilen Ali Rı- za Tanrıseven'i Nevv York'a da- vet ettiler. Kırım Türklerinin iftar yemeği Özellikle New York ve New Jersey eyaletlennde yaşayan Kınm Türklerinin 1992 yılı ra- mazan avında verdiği bir iftar vemeğine katılan Fetullahçılar. vakfın yaranna değinerek Müslüman Türkiye'nin gelece- ği için İslamiyete sıkı sıkıya sa- nlmış bir nesle ihtiyaç olduğu- nu savundular. • İftar yemeğıne bizzat katılan bir Türk'ün anlattıklarına göre, îecede. bazı kişıler para ver- T)ekteisteksizda\randılar. Bu- nun üzerine davetlı Fetullahçı- ar . "Yahudilerin her şeyi var la. biz Müslümanların niye yok ''? diye sordular Bu ve benzeri "ikna çabaları"ndan sonra- ,erneğe katılanlann büyük ço- Hulletın 'Board CAMP CHESTNUT (THE NAME OF ACHIEVEMENT) Şeriatçılann ABD'deki kampiıhlakı pano. Altm Nesil Vakfi Lıderliğini bir dönem devleün dın görevlisi kadrosunda görev yapmış Fethullah Gülen'in yaptığı "FethuUahçılar". Altın Nesil Vakfı şemsiyesi altında faaliyette bulunuyorlar. Vakfın. Orta Asv a Cumhuriyetleri'nde faaliyet gösterdiği belir- tilen ve İstanbul'da da kızlara tümüyle kapısını kapatmış bir tele- vizyon kanahnın da destekçıliğmi yaptığı belirüüyor. Bu televiz- yon kanalınm. Azerbaycan'da olduğu gjbi. özelhkle Nevv York ve New Jersey ile Chicago gjbi Türklerin yoğun yaşadığı bölgelerde kablolu yayına da geçeceği kaydedilıyor. Adırun açıklanmasını istemeyen Türkler. bu amaçla kendilerine gelen birçok Fetul- lahçı'nın uzun uzun projelerini anlatıp para istediklenni söylü- yorlar. Fethullah Gülen'in, 1992 yılı kışında ABD'de çeşitli eyaletleri dolaşarak bu ülkede yaşayan Türklerle toplantılar düzenlediği öğrenıldı. Bir Türk dıplomaı. "Geldi, Türklerle iftar yemeklerine katılıp kendilerine yapdacak maddi veraanevidestckle sağlıklı ve dindar bir yönetici kitiesine katılabileceğini dile getirui" dıyerek bilgılerimızi doğnıladı. Gülen. Washıngton'da da faaliyette bulundu. Türkiye'nin tica- ret ve din ataşeliklerinin bulunduğu Massachusetts caddesi üze- rindeki binasına ıki blok uzakbktaki İslam Merkezi'ni ziyaret ettiği ve Suudi Arabistan'lılann elinde bulunan merkezde düzen- lenen bir toplantıya da katıldığı belirlendi. Gülen'ın ziyaretlerin- de. akşamlan kal'abalık ev toplantılan düzenlediği de öğrenildi. Diplomatik bir kaynak. Fethullah Gülen'in beraberinde Tür- kiye'den gelme kalabahk bir grupla dolaştığıru da sözlerine ekle- di. Gülen'in de kendilerinin sürekli gözlendiğini söylediği. bunu gerek Türkıye'de gerek Belçıka ve Almanya'daki faaliyetleriyle örneklediği de kaydedildi. ğunluğu. 50 dolardan 5 bın do- lara kadar değjşen bağışlar yaptılar 'Altın Nesil Vakfir yöneticiîerr, Türkiye'nin Nevv York Baş- konsolosluğu'nda resmi görevh bazı kişilerden de para yardımı aldılar. Kişisel yapıldığı belirle- nen yardımlara. ABD'deki en büyük Türk-Amerikan örgüt- lerinden Türk-Amerikan Der- neklen Federasyonu'nun "bö- yûk tepki" gösterdiği öğrenildi. Birçok Türk-Amerikan Derne- gı ise. Vakfın "tarikat" deneti- minde olduğunu öne sürerek yardımdan kaçındı. Fetullah Hoca'nın gerek Türkiye'deki. gerekse ABD'- deki vandaşlan tarafından baş- latılan para toplama kampan- yasından elde edilen yaklaşık 300 bin dolann 230 bin dolan ile Pennsyhania eyaletinin kış aylannda kayak merkezi sayı- lan Saylorsburg kasabasında, üzerinde 8 ev bulunan ormanlık bir arazi satın alındı. Kampanya başlıyor Para toplarken ABD'de ya- şayan Türklerin büyük bölümü tarafından "irticacüar" ve "Fe- tullahçılar" suçlamasıyla karşı- laşan Altın Nesil Vakfı'nın yö- neticilen, kurduklan yaz kampını tanıtmak amacıyla bir mektupkampanyası başlattılar. Binlerce Türk ailesinin evine kamplailgili broşürler posta- Iandı. "İrtica kampı" ıddialan- nı \alanlayabilmek amacıyla. Kestane Kampı'nın yıllar önce de yine vaz kampı olarak faali- yet gösterdiği dönemde çekil- miş. Amerikalılan kamp için- deki gölette kadınlı-erkekli se- rinlerken gösteren fotoğraflar, broşürlerin kapaklannda kul- lanıldı. "Kamp Kestane-Başannın Adı" (Camp Chestnut-The Na- me Of Achıevement) adlı genç- lik kampı. ABD'nin başkenti VVashington'a 650 km. kadar uzaklıkta bulunuyor. Türklerin yoğun olarak yaşadığı Nevv York ve Nevv Jersey eyaletlerin- den ise 2-3 saatte kampa ulaş- mak olası. Kampa gırişte. gelenleri kol- lanna kırrnızı bandaj takmış. ellerinde İslam tarihi ve Arap harfleriyle basılmış kitaplar ta- şıyan gençler karşılıyor. Ayda 1.050 dolar ücretin yanı sıra, tüm okul giderlen karşılanan ve Türk devletinin bursuyla master veya doktora eğitimi ya- pan bu gençlenn çoğunun. "gö- nüllü çalıştığı" bildiriliyor. Telcfonda "çocuğunu kampa göndermek isteyen bir veli" ola- rak konuştuğumuzda sorulan- mızı yanıtlayan ve adının Emre Yıldınm olduğunu söyleyen bir "gönüllü hoca". kampla ılgılı bılgı verirken şunlan söyledi: ""Bırçocuk ıçingünlük. 15do- lar alnoruz. Yüzmeydi. spordu vs'nin yanında kurslanmız da var. Büıün bunlar seçmelı olup öğrencı istedıği kursu seçebıli- yor. Bunun yanı sıra kamp ol- duğu için uyku tulumu, yastık falan getirmesi gerekiyor. Ben çocuklann tarih öğretmeniyim. Kadıköy Anadolu Lisesi mezu- nuyum. Burada güzel sanatlar ve iletişim üzerine okuyorum. Arkadaşlann çoğu master ya da doktora seviyesinde arka- daşlar. Bu çevrede olanlan gör- dük. Örneğin ben kaldığım okulda bir Amerikalılann sevi- yesiyle bizim öğrencilerin sevi- yesini gördüm " Emre Yıldınm adlı "gönüllü" üniversitelı gence. kampta öğ- retmenliği devletten burs alan Türk öğrencilerin yaptığmı duyduğumuzu söyledığimızde de. "Evet, burda arkadaşlarımı- zın çoğu master ve doktora sevi- yesinde öğrencilerdir. Herhangi bir para almadan bu arkadaşla- nmız çocuklara hizmet veriyor. Yoksa bu kamp bu kadar ucuz ounazdı" yanıtını verdı. I love İslam Kampa girdiğımiz bir pazar günü, kadınlar ve erkekler ayn ayn bölgelerde eğleniyorlardı. Kadınlann eğlencesi. birbirle- riyle konuşmak ve kocalanyia çocuklannın top oyunlannı seyretmekten ibaretti. Herkese açık olduğu belirti- len pazar gününde gezebildıği- mız kampın park yerinde, iki Lımuzin'in de aralannda bu- lunduğu çoğu bir hayli pahalı araçlar dikkatı çekiyordu. Ara- balann arkasında da. "Tek Yol İslam" ve " I Love İslam" yazılı bantlar yapıştınlmıştı. Ginşte, bir yaşlı kadın ve bir erkek. ge- lenleri özel bir deftere kaydedi- yordu. Adeta Belgrad Ormanlan'nı andıran kampta. 8 ev bulunu- yor. Evlerin tamamı şömineli ve yerler pembe halı kaplı. Bir yönetim ofısi ile tek telefon ku- lubesi bulunan kamptaki evle- re. "Hamiyet. vefa, sadakat, takva. uhuvet" gibi Arapça ısimler verilmiş ve bu adlar küçük levhalarla evlere asılmış. Altın Nesil Vakfı'na ait tanı- tım broşürleri ile kampın işleyi- şı hakkındaki izlenımlenn asıl- dığı birpanoda. aynca öğrenci- lerin kompozisyonlanna da yer veriliyor. Yine aynı panoda. Türkiye'de Fetullahçılann de- netiminde olduğu öne sürülen İzmir "Özel Yamanlar Lisesi"- nden fotoğraflar ve bu okulla il- gili çıkmış gazete haberlerinin kupürlen asılı. Haber kupürle- rinden binnın üzennde haberin yayımlandığı "Zaman Gaze- tesi"nın başlığı eklı. Zaman ga- zetesi kampa girmesıne ızin ve- rilen tek gazete.Zaman ABD'- ye Almanya'dan gönderiliyor. Öğrencilere. Türkiye Gazetesi konusunda "öğretmen abileri" tarafından \aramaz" ve 'opor- lünist" olduğu, okunmaması önensinde" bulunulduğu belır- tiliyor. ABD'deki Türklerin adresle- Elçibey: Bensiz olıııaz 6 Bizi yıpratmayın' Altın Nesil Vakfı'nın kurucusu Kemal Çetinözgür aynı anda Zaman gazetesmin de Nevv York muhabiri. Çetinöz- gür. vakfın hiçbir tarikatla ılgisi olmadığını. Türklere hizmet veren bir \akif olduğunu söylüyor. ancak kampın uluslara- rası bir nitelık laşıdığını belirttiyor. Kemal Çeünözgür'ün yanısıra kamp ve vakılla ılgılı Türkler de aynı görüşü pay- İaşıyorlar. Çetinözgür ve diğer vakıf yetkililerinden bir kısmının görüşleri şöyle Kemal Çetinözgür- Vakıf ve kamp fıkri nasıl doğdu? "Ben hem Türk hem de Amerikalıyım... Kamp işini eşımle birlikte ben başlattım. Eşim Amerikalı. Evlendiğimizde din- sizdi. Evlendikten sonra 7 ay çalıştı ve Müslüman oldu. Bu vakıf ve kurduğumuz kamp. burada yaşayan halkımıza hiz- met veriyor. Herkese açık tuttuk. Kampta çoğunluk şu anda Türk çocuklannda. Ben sekız sene önce ABD'ye geldim. Çok perişan oldum. Aç kaldım. parasızlıktan süründük yani." Altın Nesil Vakfı'nın Türkiye'deki •Fetullahçılarla', her- hangi bir tarikatla ilgisi \ar mı? "Nerden çıkanvorsunuz bunlan? Söylenti hepsi. Türklere hizmet veren bir vakıftır Altın Nesil Vakfı. Ben aslında ıtha- lat-ihracat işıyle uğraşınm. Zaman Gazetesı'nin temsilcısı ağabevimiz Abdullah Aymaz'a da yardımcı oluyorum Tan- kat falan nerden çıkıyor. Kamp gençlik kampı. tarikat kampı değil." Ancak öğrendiğimiz kadarıvla \e öğrencilerden ba/ılarının anlatımına göre örneğin bir Türkiye tarihmden, Tnrkiye Cum- huriveri'nden söz edilmediği. bu konularda ders \eriunediği bazı öğrencilerce anlatılıvor. Yine öğretmen olarak görevli kimi master öğrencilerinin Atatürk'ü soran bir öğrenciye, olumsuz şeyler anlattığı da öne sürülüyor. Aynca kampta Arapça isim te yazılara rastlanırken örneğin bir Atatürk'ün fotoğrafının bulunmayışı da dikkat çekici olsa gerek... "Şımdı bu kampyeni. Yıpratmamak lazım. Kasıtlı birdu- rum yok. Ben işlerim dolayısıyla pek gidıp gelemiyorum. Ancak araştıralım. üzüldüm açıkçası. Samimi söylüyorum ki üzüldüm. Bir dolu elemanın içinde çürük de çıkabilir. Aynca şu da var yani. açıkçası. bu kamp ulusiararası. Sadece Türklere değıl kı!... Şimdi oraya gelen öğrencı doğma büyü- me Amerikalı. Anne-babası da sonradan ABD vatandaşı fa- lan olmuş. Şimdi oraya gelen çocuk veya genç. her neyse. Türk tarihinin detaymı öğrense ne olur. öğrenmezse ne o'lur. Ben çocuğumun Amenkan tarihinı öğrenmesinin gerektiğini. Türk tarihini de şöyle bir öğrenıp geçmesini istiyorum örne- ğin." Omer Kızılruğ: (ABD'de yaşayan Kjnm Türkleri Derneği \önetim Kurulu üyesi): Geçen yıl ramazan ayında verdiğiniz yemeğe gelip konuşma vapan ve Altın Nesil Vakfı ile bu vakfın açtığı yaz kampına para yardımı yapılmasını isteyen Fetullah Gülen miydi? •"Hıç hatırlamıyorum kim geldi. Madeni eşya üreten ve İs- tanbul Mercan'da olduğu söylenen Art Şirketler Grubu ve Nilsen Tekstil Ticaret ve Sanayı Anonim Şırketi'nden yöne- tim kurulu Başkanı Ali Rıza Jannseven diye birisi gelmiştı. Birkaç yaşlı adam daha vardı. Ama Fetullah Gülen ismini hatırlamıyorum. Long Island'da da para toplamışlar. an- lattılar. Bunlar Türkiye'de özel okullar açmışlar. Buralarda okuyan öğrencileri ılerde Türkiye'nin başına getırmeyi düşü- nüyorlarmış. Konuşup yardım istediler. Kötü bir şey deme- diler. Biraz para yardımı yapılsın diye rica ettiler." Dr.Necdet Camlı: (Vakfa yardım eden ve Nevv York'ta ya- şayan bir Türk) Sizce nasd bir vakıf bu Altın Nesil Vakfı ? "Burada yaşayan Türklüğünü, dinini, Türkçeyi bilmeyen ya da unutana hizmet veren bir vakıf bence. Çok yararlı beyefendi. Ben 66 yaşındayım. namaza başladım sayelenn- de. Keşke yüzde 99"u Müslüman denen Türkiyemizin yüzde 50'si gerçek Müslüman olsa. 3 yıldır buradayım. çocuk- lanmız Türkçeyi dili, dini unutmuş..." Vakfın açtığı yaz kampında sadece din eğitimi verildiği. Türkiye Cumhuriyeri'nden, Atatürk'ten söz edilmediği, bu vakfın Fetuilahçriar tarafından organize edildiği iddia edil- mekte... "Sanmıyorum beyefendi. Bana gelen broşürde. Türk tan- hi. dilımiz. dınımiz öğretiliyor denıyor. Sanmam Atatürk hakkmda kötü şeyler söylensin çocuklara. Atatürk'e bızaile- ce minnettanz. Atatürk fotoğrafı yok mu? Kasıt olduğunu sanmıvorum... Aferin o vakfa. Müslümanlığı yaysınlar beye- fendi. Bayrağımızı bızden sonra kim taşıyacak?.." rine postalanan broşürlerde ise 14 günlük dönemlerde verilen kurslar şöyle sıralanıyor: "Kur'- an, hadis. tefsir, fıkrfı. İslam tari- hi, temel matemarik. temel bi- limler, bilgisayar kullamnu ve bilgisayar programı." Kampta günlük yaşam Bir günlük kamp yaşamında namaz kılmak ve dua etmekten geri kalan birkaç saatte, kamp yönetıminin aldığı karar uya- rınca atari ve benzer oyunlar yasaklanmış. Türkçe konuşma ve Türk tarihi dersi venldiğı ifa- de edilmesine karşın. kampın günlük programı sadece din ağırlıklı. "Ulusiararası Kamp Kes- tane"nin panosunda yer alan "haftanın öğrencileri" listesın- den de kampta günlük yaşamın din eğitimiy le geçtiğı görülmek- te. 1 ağustos-14 ağustos tanhle- ri arasındaki dönemin ilk hafta- sının birincileri "duyunı pano- sunda" asılı lısteye göre şöyle: Kur'an: Ahmet Tuncer. Fıkıh: Ersin Türker. Disiplin: Özden Şeker. İslam Tarihi: Cemil Tut- kun. Türkçe: Şuayip Ornıan. Türkçe Birincisi Şuayip Or- man'ın duygulannı dile getirdi- ği mektubu da panoda yer alı- yor. Kampı çevreleyen orman üstüne ve kampa geldikten sonra öğrendiklerini anlattığı mektubunun bir yennde Şua- yip Orman şunlan yazıyor: "En çok Türk-İşlam tarihi derslerini seviyoruz. Öğleden sonraları ha- va müsait olursa göle giriyonız. Yüzme saatleri çok eğlenceli ge- çiyor. Geri kalan boş zamanları- muda da bol bol bisiklete binip arkadaşlarla çeşitli oyunlar oy- nuyoruz. Ayrıca günde beş vakit namaz kılıyoruz." • Baştarafi 1. Sayfada ındırirdim" diye konuştu. El- çıbey, Rahım Gazıyev, Suret Hüseyinov ve Himmedov'a karşı başka güçlerle işbirliği yapabileceğini açıkladı. Ikı aydır 'doğum yeri Ke- leki'de bulunan Ebulfez Elçi- bey. iktidan yeniden ele geçir- mek ıçın hesaplar yapıyor. Elçibey'le Halk Cephesi'nin iktidara gelişini. Bakü'yü ter- ketmesini v^ Azerbaycan'ın geleceğjni konuştuk. Elçi- bey"e göre. Ermenilerle süren savaş ve ülkede yaşanan iç kargaşarun yanı sıra Azerbay- çan'daki büyük bir tehlike de İslam ülkelerinin dil konusun- daki baskısı. "Latinceden baş- ka dil işimize yaramaz" diyen EJçibey, özellikle İran'ın Azerbaycan'da dini devlet kurma çabasmda olduğunu vurguluyor. Bu konuda çok duyarlı olunması gerektiğini beÜrten Elçibey, Azerbey- can'ın kesinlikle Iran olmaya- cağıru ileri sürerek şunlan söyledi: 'İrarTa benzememeliyiz' "Azerbaycan'ın çağdaş ve uygar ohnasını istiyoruz. Bu- nun için de yönetimimiz, de- mokrasimiz Âmerika'vu İngil- tere'yi okşamalı. İran'a benze- memeli. Muasır medeniyete ulaşmış devlet insanlannı daha iyi korur." Elçibey. çeşitli konulardaki sorulanmıza ise şu yanıtlan verdi: -Halk Cephesi'ni I989'da kurdunuz. Bu örgüt sizi iktida- ra taşıdı. Cephe'nin önemi ne- dir? Elçibey-Halk Cephesi'ni. o günler ülkesinin özgürlüğü uğnına ölümü göze alanlarla kurduk. Çok çalıştık. Cehpe bir partidir. sivil örgütlenme- dir. Cephe. Ermeni ışgaline karşı koydu. Savaş bitseydi, Rusun elı çekılseydi başka gö- revlere vönelecektı. Son olay- larda da ortaya çıktı ki, Halk Cephesi'nden başka örgütlü sivil kuruluş yok. Azerbaycan tam bağımsız olmadığı sürece de Halk Cephesi'ne ihtiyaç duv ulacaktır. Bir programı da var. Ama artık bu programını değiştirmek gerekıv or. -Halkın desteğini arkaıuzda hissediyor musunuz? Verilen primi tükettiniz mi? -Elçibey- Halk Cephesi göz- den düştü. Bir zamanlar mi- tınglerimize 500 bin kışı katılı- yordu. Azatlık meydanında 1 milyon insanı topladık. Şimdi 30 bin kişı çıkıyor Baskılarla. yalanlarla bizi yıprattılar. Ama Cehpe'nin hatası vardı. Adamlanmızın yanlışlan ol- du. göreve gelenler gelmeyen- ler kavgası çıktı. Bunlar bizi yıprattı. Halkın desteği olma- dan hiçbir ış başanlı olmaz. Cephe'nin bir kısmı iş görmü- yordu. Kimse doğru dürüst çalışmadı Eğer bir parti mi- tinginde 30 bin kışı topluyorsa gözden düşmüştür. -Başarısızlıkta başka fak- törler oldu mu? Elçibey- Binnci neden Cephe'de yönetime gelenle gelmeyen kavgası yani iç çe- kişme. İkincisi demokrasiyi her kesimin hazmedememesi. Demokrasiyi aş. ekmek sandı halkımız. Şimdi onlara yalnız- ca ekmek veren eski komü- nistleri bekliyorlar. Demok- rasi için uzun ve acı dolu yollar katedılmeli. Üçüncüsü de insanımızda özgürlük ve devlet bilincının olmaması. -Halkın desteğini yeniden alabileceğinize inanıyor musu- nuz? Elçibey-Halkımız bıze ver- diği desteği geri aldı. Ancak yakın bir zamanda bu desteği yeniden verecek. Çünkü bizde îider olayı vardı. Halk herşeyi Sözen, GöknePe dava açtı benden bekledi. Oysa teşkilat olmah, teşkilat ohnazsa işler iyi gjtmez. Lider hastalığın- dan kurtubnak zorundayız. -İki aydır Keleki'desiniz. Neleri kaybeftiniz? Elçibey- İki ay içinde en bü- yük darbeyi ben yedim. Cep- he hakkjnda yanlış şeyler söy- lendi. Cephe üyelerine işkence yapılıyor. tutuklanıyor. Halk cephesini dağıtmak için elle- rinden geleni yapıyorlar. -Şirndiki yönetimi nasd de- ğerlendiriyorsunuz? Elçibey-Bizi yıkan güçler iki ay içinde bırbirinı yemeye başladı. Rahim Gaziyev olayı, Hüseyinov-Aliyev çekişmesi bunun göstergesi. Bizi bece- riksizlikle suçladılar. Şimdi kendileri yöneticilik için kav- ga ediyorlar. Biz onlara dedik ki, Aliyev. Gaziyev, bizim kavgamız sizle değil. Bizdm derdimiz Azerbaycan. Bunu anlamadılar. Biz de kenara çe- kildik. Dedik ki, o zaman ge- lin siz yapın. Kaçmadım. Yalnızca onlara başanrlar mı diye fırsat tanıdım. Bakın ya- pamadılar. -Birileriyle ittifak yapmanız sözkonusu mu? Bu Aliyev ola- bilirmi? Elçibey- Ben istesem Him- metov ile işbirliği yapar Ali- yev'i indiririm. Ama ben ülke- mi düşünüyorum. İktidar olmayı değil. Biz bu halkın ço- cuğu deyıp bu ana kadar ko- ruduk. Ama Bakü'ye döndü iktidar sevdasına kapıldı. Şimdi iş birliği istiyor. Gere- kirse Aliyev'le işbirliği yapıp, vatanın selameti için birlıkte çalışabilirim. -Kim bu başka güçler? Elçibey- Devlete karşı olan- lar değil. Bakın Ayaz Muttali- bov faktörü güçlenıyor diye Suret. Himmetov'u ayaklan- dırdı. Bu faktörle hareket edip Aliyev'ı de kurban edebilir. • Baştarafi 1. Sayfada haysiyetine tecavüz ermektir. Hiç kimsenin başkalarına tecavüz etme hakkı yoktur." Dilekçede. metro ihalesinde rüşvet ahndığı ve Sözen'in görevinı kötüye kullandığı iddia- lannın da doğru olmasının mumkün olmadığı belirtilerek. Sözen'in bütün bu iddialar karşısında Ergun Göknel'e TCKnın 481. maddesine göre "ispat hakkı" tanıdığı ifade edildi. Dilekçede. şu görüşlere yer verildi: "Göknel, eğer bu iddialarını ispat edebilecek güce sahipse müıekkilim kendisine bu anayasal ve yasal hakkı başlangıçta tanımaktadır. Böv- lece yapılan asılsız iddialar ve ifriralar başlan- gıçta ortaya çıkacak ve müvekkilim bir nebze ol- sun üzüntüsünden kurtulabilecektir." Sehi'nin önerisi SHP Genel Sekreteri Cevdet Selvi ise dün düzenlediği basın toplantısında İSKİ olayi- ndan sonra partılerine yöneltilen saldınlara dikkat çekerek. "Temiz toplum diye temiz in- sanları karalamava çalışarak Türkiye'ye iyilik yapmıyorlar. Pisliğin ortasında oturup temizlik nutku çekenler önce kendilerine bakmalıdır. İnsanlann yatak odasına kadar girmenin. or- talığı BrezSya di/kine çerirmemn anlarnı tur"dedi. Aron Habib'e usıılsüz ödeme İLHANUYGUN ADAPAZARI - Eski istan- bul Su ve Kanalizasyon İdaresi (ISKI) Genel Müdürü Ergun Göknel hakkında başlatılan soruştunmalar devam ederken bu kez de Göknel'in eski or- tağı .\ron Habib'in sahibi ol- duğu şirkete Adapazan Bele- diyesi'nce usulsüz olarak 327 milyon lira ödeme yapıldığı anlaşıldı. Mülkiye Başmüfettışi tara- fından Adapazan Belediyes! hesaplannda tespıt edilen öde- meyle ilgili alınan kararda şöyle denildi' "Belediyemizin 1989-1990 mali yıllarına ait hesap işleri, Mülkiye Başmüfertişi tarafın- dan teftiş edilmiş \ e 11.12.1992 gün ve 105/7 say ılı teftiş lahiy a- sını hazırlayarak teslim etmiş bulunmaktadır. Adı geçen tef- tiş lahiy asının kişi borçları ile ilgili maddeleri aşağıda çıkarılmıştır. Madde 80: Adapazan Be- lediyesi Encümeni'nin 21.05. 1990 gün ve 1306 sayılı kararı ile 2886 sayılı kanûnun 35/9 maddesi çerçevesinde % 8 ten- zilatla L'ransan Ticaret Taah- hüt ve Yatırım AŞ'ye ihale edi- len prefabrik pazaneri ve am- bar inşaatı işi ile ilgili usulsüz ve fazla ödenen 327.594.473 TL'- nin y asal faizi ile birlikte müte- ahhit L ransan Dış Ticaret Ta- ahhüt ve \ atırım AŞ'den geri alınması, bu mümkün olmadığı takdirde hak edişi duzenleyen Fen İşleri Müdürü İbrahim L'luç. Müdür Yardımcısı Ce- mal Cengiz. kontrol mühendisi Tülin Baştürk ile sayman Şer- nıin Bolatoğlu adlanna ortak- laşa olarak kişi borcuna alı- narak tahsil edilmelidir." Ergun Göknel'in ortağı olan Aron Habib'in firmasına fazla ödenen paranın. nasıl geri alınacağı Adapazan'nda günün konusu haline geldi. Konuyla ılgılı olarak Adapazan Beledıye Başkanı Ünal Ozan. gazetemizlegörüş- medı. Ancak belediyede bulunan yetkılıler. bu konunun fazla kanştınlmasının doğru olma- yacağını belirttiler Konuyu araştıran muhabınmiz ise bazı daıre müdürlerinin "Bu konu- yu niçin kartştırıyorsunuz. kanştırmasanız olmaz mı?" gibi sözleriyle karşı karşıya kaldı. Rüşvet ihbarcısına ödül ANKAR.A (Cumhuriyet Bürosu) - "kamuda riişvetin ve suiistimallerin önlenmesi" için yasa değişikliği öneren taslak. Başbakan Tansu Çil- ler'esunuldu. Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun öncülük ettı- ği çalışma grubu tarafından hazırlanan taslak- larda, TCK'nın ilgili maddelerinde değişiklik yapılması üzerinde durulurken rüşveti ihbar eden memurun ödüllendirilmesi de gündeme geldi. Memurin Muhakematı Kanunu'nun değişti- rilmesı. devlet memurlannın görevleri bağla- mında işledikleri suçlarda zaman aşımının kaldınlması da planlanıvor. Çiller'in görüşüne sunulacak dığer bir taslakta ise Devlet İhale Kanunu'nun değiştirilmesi. ihaleye fesat kanş- tırma başlıklı maddelennin gûncelleştirilmesı. 50 mılyar liranın üzerindeki ıhalelerin baştan sona kamuoyunun gözü onünde cereyan etme- sıni sağlayacı önlemlerin alınması öngörülüyor. Başbakanlık çevreleri konuyla ilgjlı soru- lanmızı yanıtlarken şunlan söylediler: "TCK'nın rüşvete ilişkin maddelerinde deği- şiklik yapılması gündemde. Bir ihbar müessesesi düşünülebilir. Rüşvet teklif edilen memurun bunu ihbar etmesi ve ödüllendirilmesi gibi. Ancak bu- nun bir mahzunı da olabilir. valan yere rüşvet ih- barları gündeme gelebilir, bunun için de iftira müessesesinin yeniden çaltştırılması söz konusu olabilir. Bunlan kapsayan bir taslak hazırlandı." Göknel'e özel koruma ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Adalet Bakanlığı. İSKİ yolsuzluğu nedenivle Bayram- paşa Cezae\ı"nde tutuklu bulu- nan Ergun Göknel'ı ozel koru- maya aldırdı. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tev- kifevleri Genel Müdürlüğu. 24 Ağustos 1993 ve 350 sayılı İstan- bul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gonderdığı yazı ile Ergun Gök- nel'in cezaevindc olası bir saldın- ya karşı koruma altına alı- nmasını ıstedi Bakanlığın İstan- bul Cumhunyet Başsavalıgı'na Ergun Göknel'le ilgili gönderdiği faks mesajı şöyle: "Basında yer alan bazı haber- lere göre halen İstanbul Bav ram- paşa Cezaevi adli bölümde tutuklu olarak bulunan Ergun Göknel isimli sanığın öldürfilebileceği id- dia olduğundan. adı geçen sanığın cezaevi içerisinde ve bulunduğu koğuşunda muhtemel bir saldınya karşı her türlü güvenlik önlemleri- nin alınması, konınması aniamı- nda her >ardiya için bir infaz koru- ma memuruna zimmetlennıesi, ce- zaevi idareci ve personelinin ko- nuvla ilgili olarak uvanlması önemle rica olunur." Bern'e Toperi için ıııisilleme M Baştarafi 1. Sayfada Reuter Ajansı. Isvıçre hükü- metinin dün yayınladığı yazılı açıklamasında Türkiye'nin bu karannı protesto ettiginı du- yurdu. Ajansa göre açıklama- da, "İs\içre hükümeti. Tür- kiye'nin İsviçre'nin Ankara Büyükeiçisi'nin ve Büyükelçi- likteki iki görev linin geri cekil- mesi isteğini protesto etmekte- dir" denildi. Açıklamada "Türk hüküme- tinin yasal bir sonışturmayı ola- naksız hale getirdiği" ifadesı yer aldı. Bu arada İsviçreli 3 tunstin PKK tarafından rehin alındıeı da hatırlatılan açıklamada, Türkiye'nin İsviçre büyükelçi- sinin geri çekilmesini istemesi- nin. bu rehinelerin kurtanlma- sını güçleştireceğini. Ankara'- dan bu konuda işbirliği bek- lendiği vurgulandı. Diplomatik kaynaklar. An- kara ve Bern ilişkilerinin, Tür- kiye'deki görevıne yaklaşık 3 ay önce başlayan Ramseyer'in de bir hafta içinde geri çekil- mesinden sonra geçici masla- hatgüzarhk düzeyinde devam edeceğinı ve ilişkilerin bundan sonra izleyeceği seyrin gelışme- lere bağlı olduğunu söylediler. İsviçre hükümeti, geçen çar- şamba günü bir nota vererek Toperi ve büyükelçilik bahçı- vanının yargı bağışıklığının kaldınlması için 7 gün süre vermişti. Türkiye, bu talebi reddederek Toperi'yi geri gön- dermemek üzere danışmalar için geri çağırmıştı. Türkiye ve İsviçre arasında. geçen haziran ayında Tür- kiye'nin Bern Büyükelçiliği'ne PKK ve sempatizanlannın gi- riştiğı saldın sırasında bir gös- tericinin ölümü üzerine başla- yan ve daha önce 4 Türk görevhsinin geri çağnlmasıyla başlavan gerginlik, son geliş- melerle birlikte tırmanıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle