Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtivaz sahibi: Berin Nadi
Genel Yaym Yonetmenı Özgen Acar # G e n d • Görsel Yönetmen •Mi Acar •Duzenleme Musufa Sağlamer -\nkara Temsılcısı Mustafa Balba> • Haber Mudürlen. Işık Kansu, Hakkı Erdem• MüesseseMüduru ErolErkut • Koordinator
Yayın K.oordınatoru. Hikmet Çetinka>a •Genel • ktanbul Haberlen Ce»her Kantarcı «Dış Haberler Ergun Balcı AtaturkBulvan\oi25, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020 (7 Hat). Telex \hmet Kondsan »Muhasebe Bütent Yener
Yavm Danışmanr Ortıan Erinc • Yaznşlen •U - Ekonotnı- Dinç Ta>anç •Yurt Haberlen. Mehmet Saraç 42344. Fax(4)4l95027 »Izmır Temsılcısı Serdar Kıak, H.Zıya Blv 1352 S 2 3 Tel #îdare HüseyinGürer •Işletme ÖnderÇeük
Miİdürlen AvdmEngin|Sorumlu)Celal Başlangıç «Makaleler Sami Karaören «Spor Abdıükadir Yücetman »Du- 831230 Telex 52359. Fax: (51)895360 •AdanaTemsücısıÇetinYiğenoğhılnönüCd »Bıla-İşlem "\ail İnal •Bılgısa>ar Sıstem:Nail tnal
Mürüvet Çikr • Reklam: Retu Işıtman
Y«)«nU>»»veBasaıı: YenıCıun Haber Ajansı. Basıme Ya>ıncılık \ Ş
TûrkocağıCad 39 41 Cağaloğlu 34334 ht PK 246 tsUnbul Tel 5i:O5O5Telex ::I46. Fj* O)51JS59<
20AĞUSTOS1993 İmsak 4 36 Güneş:6.U Öğle-13.12 tkındi-16.59 Akşam: 20 03 Yatsı-21.32
Dernekler
kumarhane gibi
• ANKARA(AA)-
Ülkemizde faaliyet gösteren
derneklerin büyük
bölümünün kuruluş
amaçlan doğrultusunda
faaliyet göstermediği
bil.ürildi. Başkentte faaliyet
gösteren demeklerde kumar
oynayanlann sayısında artış
kaydedildı. Son 18 ay
içensınde her 5 dernekten biri
kumar oynattığı ıçin
kapatıldı. Emniyet
yetkıblennden alınan
bilgilere göre halen
ülkenuzde hukukt varlığını
koruyan 50 bin 928 dernek
bulunuyor. Bu derneklerden
4207'si Ankara'da faaliyet
gösteriyor. Ankara Emniyet
Müdürlüğü Gü\ enlik Şubesi
ve Asay iş Şubesi'ne bağlı
ekıplennyaptıklan
denetimlerde, 1991 yılında
189 dernek kumar oynattığı
için kapatıldı. 1992 yılında ise
382 derneğin kumar
oynattığı tespitedildi. 1993
yılının ilk 6 ayında 368
dernek kumar oynattığı içın
kapatıldı.
Aşılanihmal
etmeyin
• ERZLRUM(AA)-
Çocuk felcının bu aşının
yapılmadığı çocuklarda sık
görüldüğü bıldinldi. Çocuk
hastalıklan doktoru Mustafa
Kobanoğlu. son yıllarda
çocuk aşılanna karşı bir
güvensızlik başladığını ve
bunun yanhş olduğunu
bebrterek "Yapılması
zorunlu bütün çocuk aşılan
çocuklann sağlıkh
yetişmelerine ve bazı
hastalıklan rahat bir şekilde
atlatmalanna katkıda
bulunuyor" dedi
Kobanoğlu, "Mıkrobualan
çocuklarda. bulantı, kusma,
ateş. ıshal, kann ağnsı w
tabıi en kötüsü felç görülür"
dedı. Kobanoğlu. çocuklara
iki aylık olunca mutlaka
çocuk felci aşısı yapılması
gerektiğini kaydetti.
Oniversite kayısı
araştıracak
• ANKARA (ANKA)-
Kayısı ıle ünlü Malatya'da
bulunan İnönü Üniversıtesı
bünyesinde kuru ve yaş
kayısı türlennın kalitesini
yükseltmek için kayısı
araştırrna merkezi kuruldu.
İnönü Üniversıtesi Kayısı
Araştırma ve Uygulama
Merkea Yönetmeliğı Resmi
Gazete'de yayımlanarak
yürürlüğegirdi. Düzenlenen
yönetmelığe göre merkez, aa
kayısı çekırdeğinin besin
olarak yenıden
değerlendinlmesı. kayısı
çiçeklennın açmasının
geciktırilmesi, kuru ve yaş
kayısının tür, kalite ve
dağılım ilişkilerinin açıklığa
kavuşturulması. kurutmaya
elvenşli kayısı türlennin
geliştırilmesi amaayla
hizmet verecek. Merkeze 3
yılda bir İnönü Ünıversitesi
Rektörü tarafından müdür
atanacak.
Haşereye
garantjli çözüm
• ANKARA (UB A)-
Haşerelere karşı TSE
garantiü mücadele verilecek.
Türkiye'de ilk defa Çev-Sağ
Çevre Sağlık Hizmetleri
Sanayi Limited Şırketi. TSE
belgesi aldı. TSE'den yapılan
açıklamada firma
yetkililerinin ev haşereleri ile
mücadele. bina içi ve çevre
sağhğı ilaçlanmasının
ehliyetsız ellerde olduğu,
belediyelerdeki eleman
yetersizıği nedenıyle de
konunun yeterince
önemsenmedığıne dikkat
çektikleri bildırildı. Çev-Sağ
firmasının ilaçlama
sonrasında müşterilerine
garanti belgesi vereceğı
bildirildı.
Ülser ameliyatı
geçirenler
• CHICAGO (AA) - Mide
ûlseri nedeniyle ameliyat
geçiren kışilerin mide
kanserine y akalanma
ihtımahnin, geçirmeyenlere
oranla ikı ile üç kat daha
fazla olduğu bildirildı.
Loyola Üniversıtesı Tıp
Merkezi'nce yapılan
araştırmada.ülser
ameliyatından sonra düşen
asit oranınm bakteri
gelişıminin artmasına yol
açtığı bunun da kanser
riskini arttırdığı ortayaçıktı.
Mide asidi oranının
y üksekliğinin y anı sıra
baharatlı ve tuzlu gıda
maddelerinin çokça
tüketımınin yol açtığı ulser
vakalannınileri
durumlannda ameliyat
gerekıyor.
Başyazanmız Nadir Nadi'yi son yolculuğuna iki yıl önce uğurlamıştık
Çok yönlü bir aydııııııportresi
Haber Merkezi- Başyazanmız Nadir
Nadi'yi son yolculuğuna uğurla-
mamızın üzerinden iki yıl geçtı Nadir
Nadi. ınançb ve dırençb kuşağın son
temsilcılernden bıriydi O'nun yaşamı-
ra. "Kuvayı Milliye ruhu, Atatürk de>-
rimleri ve çağdaşJık'' sözcüklenyle özet-
leyebihriz.
23 Haziran 1908'de Fethiye'nin Kava
Köyü'nde dünyaya gelen Nadir Nadi,
babası Yunus Nadi Abalıoğlunun gaze-
teci-yazar olması nedeniyle gazetecılikle
küçük yaşlarda tanıştı. Nadir Nadı'nin
lise yıllannda yabancı yazaı ve müzis-
yenlerle yaptığı röportajlar Cumhun-
yet'te yayımlandı. Eğitıminı Vıyana"da
sürdüren Nadir Nadi. 1935'te yurda
döndükten sonra, Cumhuriyet'te vaa
işleri yardımcılığı, habercilık \e röpor-
tajcıbk dallannda çalıştı. köşe yazarbğı
yaptı. Nadir Nadi. ilk başyazısmı
Menemen'de yedek subaş öğretmen
Kubilay'ın gericıler tarafından öldürül-
mesi üzerine yazdı. Nadir Nadı'nin öne-
risiyle devrim şehidi Kubilay'ın Mene-
men'de heykelı dikildı. Bir süre babasıy-
la birlikte başyazarbk yapan Nadir
Nadi, 1945'te babasının ölümü üzenne
Cumhuriyet Gazetesi'run yönetimıni
tümüyle üstlendı.
1 yOö de Fethiye nin Kaya
Köyü 'nde dünyayagelen Nadir
Nadi, babası Yunus Nadi
Abalıoğlu 'nun gazeteci-yazar
olması nedeniylegazeiecilikle
küçük yaşlarda tanıştı.
2 7 Mayıs 'm lideri ve o günlerin
Cumhurbaşkam CemalGürsel.
Nadir Nadi 'yi 9 Haziran 1964 'te
kontenjan senatörlüğüne seçti.
Böyleceyenidenparlaınentoya
giren Nadir Nadi, senatörlük
süresidolmadan 3 Nisan 1970 te
bu görevinden ayrıldı.
Türkiye'de çok partili demokratik
yaşama geçildiği 1950'de Demokrat
Parti listesinden bağımsız Muğla Mil-
letvekili seçilen Nadir Nadi. 1954'te de
yine bağımsız olarak îstanbul Milletve-
kilı seçildi. Parlamentoya ginşınden bir
süre sonra Avrupa Konseyi'ne
bağımsız Türk delegesı olarak seçilip
altı yıl bu görevde bulundu.
1962 yıbnda ortaklanyla anlaşmazb-
ğa düşen Nadir Nadi. Cumhuriyet'tekı
yazılanna bir süre ara verdi. 27 Mayıs'-
ın lideri ve o günlerin Cumhurbaşkanı
Cemal Gürsel. Nadir Nadi'yi 9 Haziran
1964'te kontenjan senatörlüğüne seçti.
Böylece yeniden parlamentoya gıren
Nadir Nadi. senatörlük süresi dolma-
dan 3 Nisan 1970'te bu görevinden ayn-
larak yine Cumhuriyet Gazetesİ'ne
döndü.
Nadir Nadi, 12 Mart müdahalesin-
den sonra o günJerin siyasal koşullan
nedeniyle bir grup arkadaşıyla birlikte
11 Temmuz 1971'de gazetenın yöneti-
minden aynldı. Bunun üzerine Nadır
Nadisiz Cumhuriyet'te aradıklannı bu-
lamayan okuyucular, bilinçb bir dıreruş
göstererek gazeteyi almamaya başladı-
lar. Gazetenin durumunun gaderek ko-
tüleşmesi üzerine bir kısım ortaklar,
kendisini yeniden gazetenin yönetimine
çağırdı Arkadaşlanyla birlikte 12 Tem-
muz 1972'de yine yönetim görevine dö-
nen Nadir Nadi. yaşamının sonuna ka-
dar bu görevini sürdürdü. 12 Eylül dar-
besınden sonra Türkiye'de aydınlann
yaşadığı yazgıyı. Nadır Nadi de pay-
laştı. Nadır Nadi, Atatürkün kurduğu
Türk Dil Kurumu'nu sa\oınan ve 13
Nadir Nadi kemanıyla Keman Sokağı'nda (15 Şubat 1982) Fotoğraf: ARA G Ü L E R
Ağustos 1961'de yayımlanan "Tuhaf
Bir Tasan" başbklı yazısını 23 Ocak
1983"te yeniden yayımlayınca Sıkıyöne-
tim Mahkemesi'nde yargılandı. Nadır
Nadi. bu davada "Halkı yasalara karşı
isyana teşvik etmek" suçundan ıkı ay 20
gün hapse mahkum oldu. Temyiz hakkı
bulunmadığı ıçin karar kesınleşti. Bü-
tün dunyada geniş yar'cılar uyandıran
ve protestolara yol açan bu karar, 75
yaşındaki başyazanmız hapse girmeden
iki gün önce Milb Savunma Bakanı'nın
temyiz hakkını kullanma gereğını duy-
masıyla (Bu hak yalnız Sıkıyönetim
Komutanı ıle Mılli Savunma Bakanı'na
tanınmıştı) Yargıtay tarafından bozul-
du. Ve Nadir Nadi'nin aklanmasına ka-
rar verildı.
Nadir Nadi, bu dava nedeniyle
yaptığı savunmada aydın sorumluluğu-
nu nasıl taşıdığını şu sözlerle ifade edi-
yordu. "Kendimden söz etmeyi sevmem.
Atatürk devrimlerini özümseyememiş,
gerici çe>relerin tüm saldırılarına karşı
aydın Türk kamuoyu. benim kişib'ğiın
hakkında yeterince bilgi sahibidir. Kim-
seji suça teşvik etmedim. ermem de,
Ama. Atatürk de>rim >e ilkelerinin tehli-
keye girdiği anda, çağdışı gerici akımlar
karşısında kayıtsız \e sessiz kalınmasına
da karşıyım. Yirmi yıl boyunca sırası
geldiğinde tekrarladığım yazılanmda o
tehlikelere değinmek istedim. Vatandaş-
larımı suça teşvik ne demek, ilgilileri 01-
kemizde hukukun üstünlüğü ilkesinden
ayrümamalan için uyarmaya çalıştun."
Atatürk ilke ve devnmlerinin ödün
\ermez bır savunucusu olan Nadir
Nadi, hoşgörü ve özgür düşünceden ya-
naydı. Türkçeyi çok iyi kullanan baş-
yazanmız Nadir Nadi'nin yayımlanmış
yapıtlan şunlar: Sokakta Gürültü Var
(1943), Uyanlar (1961), Perde Aralı-
ğından (1964). 2 Sovyet Rusya-2 Polon-
ya (1967). 27 Mayıs'tan 12 Mart'a
(1971), Sıl Baştan (1975), Olur Şey De-
ğil (1981), Ben Atatürkçü De'ğıbm
(1982), Dostum Mozart(1985).
Annmış bir dilin ustası
SAMİ KARAÖREN
Nadır Bey. kardeşı Doğan'ın beş >aş büyüğüy-
dü. Hiç önemlı olmayan bir yaş farkı. ama gelin
görün ki, Doğan. "Nadir" dediğı ağabeysıne gö-
nüldey saygıy la bağlıydı. Gazetede çalışanlar Na-
dir Bey'in odasına gırerken Doğan'ın çeketinin
düğmelerini ilikledığini söylerler.
Bir gün Doğan'la Dıvan Oteb'nın bannda>dık.
Günlerden pazartesi. tıyatrolann dinlence günü.
saat 18 sulannda Nadır Bey çıkageldi Yakını-
mızda durdu, selamlaştık. barmenden içkısıni iste-
dı Sonra Doğan'a dönüp. "Doğan, sen bugün ne-
redeydin" dıye sordu. Doğan, okuldan kaçmış bır
çocuk korkusu ve suçluluğu içensınde. "Nadirci-
ğjm biliyorsun, ben gazeteye sabahlan erken gidiyo-
nım, >e tabü işlerimi bitirip. senden önce çıkıyorum.
Halbuki sen ekseri akşama doğru beşte geliyorsun
gazeteye. Bu sebeple bazen görüsemiyoruz" demiş-
ti. Bunun üzenne de Nadır bey o ünlü nıdasını
çekmişti:
"Yaaaa".
Nadir Bey'in bir özelliğı de keman çlmasıdır. Bir
tarihte yurt dışına gidiyordum. "Nadir Bey, bir şey
ister misniz?" dıye sormuştum. "Benim için bir
Mozart konstri dinleyi>er" demişti. Meger Mozart
en sevdiği besteciymiş.
"Gazeteci olmasaydım \aşamımı müzisyen ola-
rak, keman çalıp kazanmak isterdim" dcrdı.
Doğan'ı ölümünden sonra bana "Yadigar"
adını takmıştı. Şımdi de. onun yadıgan Cumhun-
yet gazetesı, Onu yaşatmak da sevenlennın görcvi
değil mi?
Nadır Nadi, usta yazarbğa nasıl ulaşü, kısaca
UArkau 17. Sayfada
Nadir Nadi'yi anarak
DOĞAN HIZLAN
İnsanın yaşarrunda. anımsamak istediği ınsanlar
çok azdır. Nadir Nadi benim için bu tür kişılerden
biriydı. Dünyaya, ılkeli bir hoşgörü merceğınden
bakardı. Onla konuşurken, hep, benden genç bır
insanı dinJiyor ızlenimine kapılırdım.
Bilen ama bıliyorum demeyen kişiliği bana ince
kıyım mızahın en unutulmaz anlannı yaşatmışü.
CahiUiş bağışladığma taruk oldum ama yan cahil-
bğe ödün vermezüğini de yaşadım. Bazı bşılerin,
yanbşbk ve bilgisızb'klerle. kozalanru örerken, on-
lann göstenşcilik batağında debelenişlennı ızle-
mekten. üzülerek kekremsi bir tad aldığmı düşün-
müşümdür hep.
O. iyı birdenemeyazanydı. Denemenin aynbnaz
bir öğesi olan humour'u. Nadir Nadi kadar ölçülü
ve etkıb kullanan çok az yazar okumuşumdur
Üstelik kendini sarakaya alan. ozeleştinnin en
aamasızını kendıne yönelten bir denemeci. o türün
güzel örnekJenni vermiş sayılmaz mı?
Ne zaman onunla bir söyleşi yapsanız. yaşama
sevincine kapıbrdınız. Sıkıntının bır karabasan gibi
bütün yaşamıru sardığı zamanlarda bıle bu dırenci
hissederdiniz.
Müzığin bır kışıbğın oluşumunda ne kadar
önemü yeri olduğunu onu tanıyınca anlardınız. Öğ-
renirdiniz ki. müzik ve dünya görüşü, yaşamın
hışırbklannı abr götürürdü.
Denemelerinin yanı sıra. Nadir Nadi'nin portre-
lerinı okursanız, onun portre yazıp çizmekteki us-
tabğını da kabul edersıniz. Nurullah Ataç. Yahya
Kemal Beyatb. Nazım Hikmet portrelen. deneme
türünün edebiyat tadını taşır.
Türkiye'de siyasal ve toplumsal birçok dönemi
bedellerini ödeyerek yaşayan Nadir Nadi'nin
saygınhğı. okunurluğu bu gerçekten kaynaklanı-
yor.
Sevinçlerini büyütecin altına geürdıği zamanlar
obnuştur. buna karşıbk kahramanlık gösterilenn-
den kaçındığından. aalannı. sıkıntılannı hep kü-
çülterek başkalanna ve topluma yansıtmıştır.
Yazıyı yazarken sızin armağanınız Mozart'ın
Cosi Fan Tutte'sıni dinbvorum.
Bir yazısı
Bir Yü Daha
Elinizde tuttuğunuz bu gazete, bugün 56
yaşını tamamlıvor. Asunda bu süre daha geri-
lere doğnı uzatdabilir. Mütareke yıllarının
"Yeni Gün"ü şimdiki "Cumhuriyet"in öncüsü
sayıldığına göre gazeteniz artık altmışını da
çoktan arkada bırakmtş demektir. Yeni Gün
otsun, Cumhuriyet olsun, bunca yıl ülke çıkar-
lan uğruna savaşun veren iki kardeş gazete
arasında ortak nokta şudur: İkisi de zor günle-
rin savaşımcıları olmuşlardır. İşgal or-
dulannın çizmeleri altında güzel İstanbul inim
inim inlerken. Yeni Gün empery alistlere ve
onlara boyun eğen Bab-ı Ali'nin teslimiyetçi
işbirlikçilerine karşı v ar gücüyle "Hayır" diye
bağırmaktan geri kalmamtştır. Sık sık ka-
pattlmak, ikide bir basımevinde aramalar
yapılmak, yazarları, yöneticileri, hatta dizici-
leri karakollarda sorguya çekilmek. onu yo-
lundan alıkoymaya yetmemiştir. Bu yöntem-
lerle özgürtükçü basını yüdıramayacakJarını
anlayan işgal güçleri, yurtsever aydırüarı
Malta'ya sürmeye karar vermişler ve hemen
hepsini toplayıp yaka paça bir gemiye doldur-
muşlar, yola çıkarmışlardır. Bunların arası-
nda yalnu Yeni Gün'ün sahibi ve başyazandn-
ki oyuna gelmeyerek Ankara'ya Mustafa Ke-
nıal'in yanına kaçmayı başarmış, kaçmakla
da kabiıamış, binbir güçlüğü yene >ene, bir
bölümünü de olsa, basımevini Türkiye Büyük
MiUet Meclisi'nin toplandığı kente yeni devlet
rnerkezimi/e ulaştırmıştır.
Artık Kurruluş Savaşı boyunca Yeni Gün.
Atatürk'ün yanında ve hi/metinde empery a-
list güçlere ve o güçlerin buyruğundaki işbir-
likçilere karşı "tam bağımsızlık" ilkesini bü-
Nadir Nadi, tlhan Selçuk ve Uğur Mumcu(23 Haziran 1991)
yük zafere değin savunmaktan yorubnayan
bir bayrak olarak yurt topraklan üstünde dal-
gaianacaktır.
Sakarya. Dumlupınar. düşmanın Anavatan
topraklan üstiinde dalgalanacaktır.
Sakarya. Dumlupınar, düşmanın anavatan
topraklarından kovulması... Saltanatın
yıkılması Lausanne barış andlaşması, Hilafe-
rin kaldırüması. Cumhuriyefin ilanı...
Yeni rejimin vürürlüğe girmesinden altı ay
sonra Kurruluş Savaşı gazisi Yeni Gün İstan-
bul'a dönüyor, bu kez "Cumhuriyet" olarak
bir başka savaşın. rejimi konıma, güçlendir-
me, Atatürk devrimlerini savunma savaşının
bayrağını yükleniyor.
7 Mayıs 1924'ten başlayarak uzun yıllar.
Serbest Fırka'nın kendi kendini dağıttığı
1930'lara kadar "Cumhuriyet" İstanbuPda
bu savaşın hemen de tek başına yürütücüsü ol-
muştur. Düşününüz ki o zamanlar Cumhuri-
yet'le gavurluğu layıklıkla dinsizliği eşanlamlı
imişler gibi tanımlamaya çalışan sinsi bir pro-
paganda halk arasında yüriitüunek isteniyor-
du.
Atatürk'ün önderliğinde bu propaganda
sindirildi, sesi kısıldı. O öldüğu zaman arkası-
nda "ülkesi ve milleti ile bölünmez" her türlü
ileri akımlara acık. düşünce özgürlüğüne
yatkın bir toplum bıraktı sanıyorduk. Belki de
gerçekten öyle idi. Ne var ki Onun döneminde
pusuya yatmış, sinmiş olan gerici güçler,
çıkarcı politikacılar, bir yandan palazlanma-
ya başlayan kimi sermaye çevreleri, fırsat
koüuyorlardı. 1950'lerde bu fırsatı \akaladı-
lar ve vakit gecirmeksizin saldırıya geçtüer.
Eşit koşullar altında Batı ile işbirliği yapmak
parolası öne sürülerek tam bağımsızlık ilkesi
gjttikçe zedelendi. Dtşa bağımlı ekonomi poli-
tikası ülkemizde tüketimi pompalayan bir
montaj endüstrisine yol açtı. Hızla artan nüfu-
sumuza çalışma alaıiları açamaz olduk. Borç-
landık. borçlandıkça batağa gömflldük. Her
yıl yüksek öğrenim görmek isteyen gençler-
den vüzbinlercesini elimizle sokaklara dökü-
yoruz. Bu ne demektir biliyor muyuz? Bil-
meyecek ne var? tşte anarşi, işte soygun, işte
kardeş kavgası.
Zor günlerin gazetesi olan Cumhuriyet,
tıpkı Mütareke yıllanndaki öncüsü Yeni Gün
gibi bugün ülkemizde tek başına kalmış gjbi-
dir. O zamanın işgalcileri Yeni Gün'ü okut-
mak istemezler. Ankara'da basılanı İstan-
bul'a sokmazlardı. Ne yazık ki bugün kendi
içimi/.de yetişme sağlı sollu yobazlar aynı
yöntemi Cumhuriyet'e karşı uygulamakta bir
yandan Cumhuriyet okurlannı baskı altına
almaya çalışırken. öte yandan "Satılacak,
satıldı, satılıyor" fıskosları ile gazeteyi göz-
den düşürmeyi denemektediıier.
Hiçbir holdinge bağlı olmayan, okurlaruım
ilgisinden başka hiçbir desteği bulunmayan
Cumhuriyet, inanıyoruz ki bu güç dönemi de
atlatacak, Atatürk'ün kurduğu rejimle birlik-
te aydınlık günlere er gec kavuşacaktır.
Halkın halk tarafından halk için idaresi bi-
zim ülkümüzdür.
Bu tümce 7 Mayıs 1924 günlü ilk sayısında
kurucumuz Yunus Nadi'nin imzasıyla yayım-
lanmıştır.
O ülküye bugün de bağlıyız.
NADİR NADİ