Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 AĞUSTOS1993 PAZARTES OLAYLAR VE GORUŞLER Üniversitelerimiz- II Ünıversıtelenımz bılımddarru yetıştırmek rutelıklennı 1980 çılgınhğından sonra onemlı olçude yıtırrruşlerdır. Gençlenmız bıÜm adaırdjğına ûgı duymdmakta. dışanda herhangı bır ışte çabşmayı. unıversıte hocası olmaya yeğlemektedırler Prof.Dr. ERDOĞAN SOR AL 1 1 ni> ersite enflas.v onu 2809 sayılı >asa \c ka- nun gucunde obur ıkı g g vasada vapılan bazı de- ğişikhklerle unıversıte- lenmızin bınkımh so- runlanna venılennı katan adımlar atıhyordu Ortaoğretımı bır dert \u- mağma donuşturen gostermelık de- mokrasımızın gostermelık polıtıkacısı bılınçsızlıgının uzun ellcnnı bır kez da- ha ünıversıtelenn uzennde gezdırme\e başhyordu Uygulanan yontem. toplumsal tutku- lanmızı okşayan basıt \e kurnazca ge- bŞtınlmış bır yontcmın dc\amıvdı Önce unıversıte olmanın vazgeçılmez koşullan sıralannor bır unıvcrbiıonın kaç fakulteden oluşacağı kaç \uksek okulu bunyesınde bulunduracağı be- lırlenı>ordu Bu koşullar behrlendık- ten sonra hangı vuksek okullann nerc lerdeaçılacağj ne kadar oğrcncıalaca- ğı oncelen DPT tarafından belırlenır- ken. daha sonra bu gorev V OK c devredılı>ordu \ OK un gore\ len arasında yer alan bu lur planlama ve eşgudumçalışmalannınçokkezhuku- met tarafından gozardı edılmesı, ku- rumun kendıne başka ışlevler dıişlc- mesıne neden olabıli) ordu Bunlardan bır lanesı eğıtım tanhımıze aicın harl lerle geçecck nıtclıkte>dı ve YOK. unı- versıielerden. oğrencılenn başan ora- nının o o90ın altına duşmemesını ıste>ebılıyordu Polıtıkacı \e YÖK bu koşullarda unıversıteden ) ukselmcsı olası seslen susturmak ıçın de kendıle- nne gore bırtakım onlemler alıyorlar- dı Polıukacı. unıversıte ust vonetımı- nı n kendıne) akın kışılerden oluşması- na ozen gostenvor partısının dunya goruşunu paviaşan kışılenn vetkılı noktalara getınlmesını sağlamaya ça- lışıvordu Unıversıtenın ozerklığı bu bevlenn polıtık cambazlıklanna kılıf hazırlanacak bıçımde >apılanı>ordu Bu koşullarda \enı unıversıtelen aç- mak. >a da vuksek okullan fakulteye donuşturmek bırtakım gereklen sor- gulamadan gerçekleştınlebılıyordu Turkıye nın hangı yonîerınde bır unı- versıteyı avakta tutabılecek bıiım orta- mı vardı11 Dcrslıklen dolduracak oğ- rencıye kım vc nasıl ders verecektı9 Oğrencı hangı laboratuvarda hangı denevı gerçekleştırecek, gozlemledığı dcneklerden neden-sonuçıhşkısını na- sil kuracak \e değerlendırecektı'* Bu sorulara ne polıtıkacı ne YOK. ne de unıversıte duzeyındc vanıt beklemek olanakhvdı Çunku her uçunun bek- lentılen farklı\dı Polıtıkacı oylann artmasını bekhvordu YOK'un bek- lentısı unıversıteler uzenndekı ege- menlığını arttırmaktı Lnıversıte. pla- tonık bır ozcrklığın peşıne duşmuştu Turk unıversıtelennın 1980 sonrasın- da gcldıklen noktada ozerk olup ol- ma>acaklarını olurlarsa bugunku durumlanyla ne tur sorunlarla karşi kar^ı>a kalacaklannı kımse duşun- mek ıstemıyordu Aıleler çocuklan- nın çağdaş bır \ uksek oğrenım gorme- len>le değıl, unıversıteye gırebılmele- n>Ie ılgılenıyordu Medya, eğıtımın nıtebğını değıl eğıtılenlenn rucelıgını sınav aylannda duşunur gıbı olu) or- du Butun bu sorunlann çözumu "ozerklik" denılen tılsımlı sozcukte duğumlenıvordu Oysa, gunumuzde unıversıte özerklı- ğıne farklı açılardan bakıhvor ozerk- lık eskıye gore farklı bır yorumla algı- ianıyordu Lnlu araştırmacı Claude Allegre unıversıte ozerklığını ıçeren ünlu vapıtında, konuyu unıversıte ro- nesansının bır parçası olarak ele alı- >ordu Klasık demokrasının tum kurallan ve kurumlan>îa uygulandığı Fransa da, ünıv ersıte ozerklığıvledev- Jet > oniendırmesı arasındakı ınce çız- gıyı vurgulamaya ozen gostenyordu AÎIegre gunumuz ünıversıtelenrun ozelhkle gelışme donemlennde devlet vonlendırmesınden zarar değıl varar gordüklennı belırtıvordu Neo-kapı- tahst firmanın egemen olduğu gunu- muzde bırer araştırma kurumu olan ünıversıtelenn gelışmesının ve ulke ekonomısıne katkıda bulunmasının, ancak devletın guçlu kaynaklanndan vararlanmalanvla mumkun olacağını belırtıyor çağdaş unıversıte ve devlet ılışkılcnnı geleneksel ozerklık kavra- mından avırmanın ve yenıden vorum- lamanın gereğj ûzennde duruyordu (*) Boyle olunca, ulkemızde ozerklığı ozumsemış demokrat. laık, bılım adamlannı yaratmak ve sayılanru ço- ğaltmakgerekıvor 2- Hocasız ünıversite Bılım adamı. hangı nedenle olursa olsun unıversıteve dışandan yaman- mış bır sokak adamı değıldır Olma- malıdır Bılım adamlığına gecışın yol- lan ve vontemlen vıllarca once belır- lenmıştır Turkıye bu konuda dunyayı ıkıncı kez keşfedecek değıldır Bılım adamı. genç kuşaklara evrensel bılgıle- n saptırmadan aktaran ve oğrencıle- n>le tartışan fıkn hur, vıcdanı hur bır kımse olmahdır Bılım adamı araştı- ran. bulgulannı konferanslarda, semı- nerlerde tartışmasını bılen, sovjem sahıbı genış ufuklu bır ınsan olmah- dır Buda. nıtehklı oğretım u>elennın vetıştınlmesıyle olanaklıdır Turkıye boyle bır fırsatı ılk kez 1930'lu yıllar- da, Mubtafa Kemal Ataturk'un >aşa- dığı donemde bulmuştur Nazı 4l- manyası'ndan sürulup ulkelennı terk etmek zorunda bırakılan ve ulkemızde savgı ıle karşılarup uzun vıllar vaşavan çok değerlı bıiım adamlannın katkıla- nnda bulmuştur Boyle bır katkıya bugun. o gunlerde oldugundan daha fazla muhtacız Boyle bır gelışme ola- bıhr mı° - Yuksek Oğretım Kurumu nun fYOK) yaptığı hesaplara gore gunu- muzde kendı maddı oianaklanvla dış ulkelerde lısans oğrenımı yapmak zo- runda bırakılan (**) oğrencılere her >ıl odenen parayla bovle bır programı gerçekleşürmek olanaklıdır Dışarı- dan unıversıtelenmıze getınletek bı- lım adamlannın katkılanvla kanvere katıimak ısteven gençlenmızın >etıştı- nlmesınde bu zengın kaynaktan bır plan çerçevesınde yararlanılabılır Ge- İışmış sanayı ulkelen dunyanın her >anından be>in goçu almakta ve en > uksek ücretı bu ınsanlara odemekte- dırler Boyle bır gınşımle oğretımuye- sı sorununun tahmın edılenden daha kısa bır zamanda çozulebıleceğıne ına- nıvoruz - Unıversıteienmız bılım adamı ve- tıştırmek nıtelıklennı 1980 çılgınhğın- dan sonra onemlı olçude vıtırmışler- dır Gençlenmız bılım adamlığına ılgı duymamakta. dışanda herhangı bır ış- te çalışmavı unıversıte hocası olmaya yeğlemektedırler Bunun maddı >onu- nun olduğunda kuşku yoktur Rant ekonomısınde bılıın değıl bılım dışı fılmler geçerlıdır Tıcaret kapıtaJızmı- ne bahklama atlarruş ulkemızde orta- bov bır bankanın ust yonetıcılenne venlen aylık ucret yuz mılyon lıralarla ıfade edılırken nıtehklı genç bır unı- versıte hocası bırkaç vuz dolarla çalış- lınlmaktadır Oysa çok değıl. on beş yıl once bır oğretım uvesı az^ja olsa bır bankanın genel mudurunden daha yüksek ucret alabılıyordu Unıversıte hocalan değer yıtınrken, bankacılar borsacılar. aracılar tefecıler deger ka- zanıyordu - Lnıversıtelerde gelışme oğretım kadrolannın yetışme donemlennde geçtıklen sınavlarda gosterdıklen per- formansla kendılennı sureklı olarak venılemedealdıklan vollaolçulur Bu- nun gobtergelen gerçekleştınlen araş- tırmalarda yazılan makalelerde bası- lan >apıtlarda gozlenen başandır Bılım adamı olmak ıçın bılımsel zoru venmek oğesı 19801ı yıllarda yennı unvanlann pay laşılması s.ureane bı- rakmjştır Bu durumda topium olarak sağdu- vu ıle davranmak. ünıversıtelenmızde venıden vapılanmanın volunu açacak "rekabet ortamım" yaratmak zorun- dayız Bunun sonuçlan alınmadan. ıçı boş otonomı tartışmalanndan kaçın- malıvız Ancak bu ortam yaratıldığın- da unıversıte ozerklığı bır anlam kaza- nır Ve ancak o zaman Sutçu Imam Lnıversıtesrnı, Suleyman Demırel Unıversıtesı'nı ve oburlennı pozıtıf duşuncenın sımgelerı olarak bılım dunyasına kabul ettırebıhnz (*) Claude Allegre 'L Age Des Savo- ırs" pour une renaıssance de 1 unıversı- !e Gallımard 247 p (**) OSY M sınavını başaramayanlar PENCERE ARADABÎR FERIHA BÜYÜKÜNAL AtatüPk'e Saygısını Yitiren Müze... Istanbul da kulturel varlıklarımızın onde gelen yapıla- rından bınde DolmabahçeSarayı'nındevamı veyapımı 1856 da tamamlanan Velıaht Daıresı dır Yapı 18 yy da Avrupa da onem kazanan susleme sanatlarından neok- lasık, ampır ve rokoko stılındedır Bugun dışarıdan ba- kıldığında ınsana gurur veren tarıhsel sarayın kapısın- dan ıçerı gırıldığınde bakımSızhğın ve ılgısızlığın huznu yaşanır Bır zamanlar Abdülmecrt Efendi'nın yaşadığı saray, buyuk Ataturk'un emrı ve ılerı goruşuyle 1937 yı- lında Resım ve Heykel Muzesı ne donuşur 8500 metre- kare alana sahıp muzenın yonetımı bugun olduğu gıbı Mımar Sınan Unıversıtesı ne (Akademı) verılır Şuphe- sız Ataturk, sanateserlerını en lyı sanatçıların koruyabı- leceğı ınancıyla Muzeyı, Akademıye teslım etmıştır 136 yıldır ayakta durmaya çalısan bınanın tapusu Meclıs Başkanlığı nda bakım ve onarımı Mıllı Saraylar Daıre Başkanlığı'nın (MSDB) gorev ve sorumluluğundadır Bu nasıl bır gorev ve sorumluluk anlayışıdır kı guzelım bına her an cokmekte ve bakımsızhktan ıcler acısı bır goru- num almaktadır Ulkemızın en buyuk ve en değerlı ko- leksıyonu, her turlu tehlıkeye karşı sıgortasız, unıversı- tenın gucu oranında korunmaya calısılmaktadır Butçe- sınde muze ıçın ayrı bır odeneğı olmayan unıversıte, gorevlılerın her gun ulaştırdıgı sorunlarla yukludur Mu- ze Derneğı nın bazı yatırımları ıse MSDB tarafından an- lamsız nedenlerle sokulup atılmıstır 23 sergı salonunun sadece 7 sı estetıkten yoksun pano ve ısıklandırmaları ile bırbırınden değerlı yapıtiarı zıyaretçılere sunmakta- dır Son yıllarda muzayedelerde ınanılmaz ederlere (fı- yatlara) ulaşan, aralarında Şeker Ahmet Paşa, Osman Hamdi. ibrahim Callı ve Nazmi Ziya grbı Turk sanatçılan- na aıt 2200 resım ve 450 heykel muzede sessızlığını korumakta, yazgısını beklemektedır Batılı anlamda gelışmış Turk resmının ılk orneklerın- den başlayan koleksıyonda Prımıtıfler, Oryantalıstler Sanayı-ı Nefıse Mektebı nın hoca ve ılk mezunları, ılk heykel sanatçılanmızın yapıtiarı yer alır Bu yapıtların her bırının değerı 1 mılyar ıle 500 mılyon lıra cıvarında- dır Gunumuz sanatcılarına kadar nıce unlu ımzanın çok sayıda yapıtının serqılenmeden sağlıksız koşullarda beklemesı hazındır Toplumda plastık sanatlara yone- len ılgı her yıl eğıtım kurumlarında gorulen ıstekten bellı olmaktadır Sanat eğıtımınde ıse muzelerın etkınlığı ka- çınılmazdır Durum boyleyken nedense bazı sanatçıları- mız ve sanat çevresının ıçınde bulunan kışıler cağdaş yapıtların sergıleneceğı modern muzenın ardına duş- mekt'?dırler Turk sanatında tarıhsel sureç Batı ulkelerı- ne gore kısa da olsa geçmışı atlayarak boyle bır cağdaş müzeyı savunmak, aslını ınkâr etmekle eşanlamlı değıl mıdır? Yenı ve modern mımarı ıle yapılacak ve yapılması ge- reklı muzeye bu buyuk koleksıyonun yerleşmesı en sağ- lıklı çozum olacaktır Tersı durumda mılyarlarca lıra gıder ve burokratık engellerle restorasyonu beklenen Velıaht Daıresı yarınlara sağlıklı kalması gereken nıce yapıtın geleceğını tehlıkeye atacaktır Süt sığırcılığımızve soykütüğü TEŞEKKÜR Çok sevgılı aıle buyuğumuz METİN GENÇAY'ın BY-PASS AMELİYATINI başarı ılegerçekleştıren, amelıyatsonrası bakımını tıtızlıkle ızleyen Doç.Dr. BESİM YİĞİTER ıle İSTANBUL COĞUS, KALP VE DAMAR CERRAHISI MERKEZİ'nın tum personelme gonulden teşekkurlerımızı sunarız EMEL AKSOY Sut sığırcılığının parlak geleceğı ve bu konuda ılen düzeyde bulunan ulkelerarasında yer almamızın en büyük guvencesı, bızde de soykütuğu ve venm kayıtlannın amacına uygun bır şekılde tutulmasındadır ÖNDER GÜMÜŞ Süt ve Ürünkri Teknikeri-Burdur T urkıve olarak hayvan sayısı bakımından obur dunya ul- kelen arasında ılk sıralarda yer almamıza karşın. hay- vanlanmızdakı venmlılık ve hayvansal besın (gıda) mad- delen ureümı ve tuketımınde bunun tersıne en son sıralarda yer almaktayız Üretra olarak hayvancıhkta azamı venmhlığe ula- şabılmek ıçın gerekh ekonomık ve teknık bılgı bınkımıne ve uygulamalanna sahıp olmadıkça. tüketıcı olarakta hayvansal maddelenn ınsan beslemesındekı onemını ıdrak eden bır beslenme kultumnden yok- sun kaldıkça aleyhjmızdekj bu durum de- vamedecektır Dunyada 212 mılyon sut meğı mevcut- tur Buna gore bır ınek 20 kışıvı beslemek- tedır 1980 yılı venlenne gore elde edılen sut mıktan 460 mılyon tondur Turkıye'de 1984 ıstatıstıklenne gore yaklaşık 13 mıl- yon süt sığinnın olduğu ve bunlardan yak- laşık 5 mılvonu sağılmakta olup bu sayı ıle de ınek varlığı bakjmından dunyada 14 sı- rada yer almaktayız Bu ıneklenn %80'ı yerlı, %20'sı de yabancı menşelı kültür ırk- landır Aynı yıl süt uretımımız 2 mılyon 805 bın tondur 1987 ıstatıstıklenne gore, ınek başma or- talama vıllık sut venrru gelışmış ulkelerde 4500 kg ıken ulkemızde bu oran 590 kg "- dır Asya ulkelennın ortalaması bıle 810 kg'la bızı çok genlerde bırakmıştır Sut tu- ketımınde de durum aynıdır Izlanda'da kışı başına yılhk sut tukeümı 215 kg ıken Polonya gıbı gelışmış ulke sınıflandırması- nın dışında kalan bır ulkede 71 kg bızde ıse ne acıdır kı 23 kg'dır Burada ıstatıstıklen aynntılanyla verme olanağına sahıp değıhz Âncak nereden ba- kıhrsa bakılsın sut ve urunlen uretımınde ve tuketımınde dunyanın her bolgesındekı bırçok ülkeden gende olduğumuzu kabul- lenmek zorundayız Bu açık bır şekılde bı- lındıkten sonra şımdı onumuzde duran ıkı seçenekle karşı karşıyayız Bınncısı. "Boy- le gelmış boyle gıder' ahnıyetı>le bu duru- mun devam ettınlmesıdır Ikıncısı ıse, ulke- mızde sut uretımı ve tuketımının çoğaltıl- ması konusunda gerekh olan neyse onu yapmaktır Tanm Bakanlığı'nın 10 Mayıs 1988 tanh' ve 2901 sayılı oluru ıle ozel. tûzel ve kamu kuruluşlannın damızlık gebe duğe ıthal edıp çıftçılenmıze. dağıtmalan uygun go- rülmuştür Böylece butun yurt duzevınde gerek Tanm Bakanlığı gerek onlarca ozel firma, yıllardır her bın onbırüerce sut sığın ıthal etmektedır Yanı vurtdışından ulke- mıze oluk gıbı sut sığın alımı dev am edıyor Ama bu yolla ulkerruz sut sığırcılığının ıvı- leşünlmesı konusunda bır umut dahı belı- rebılmış değıldır Bıze damızlık sut sığın veren ulkelenn çıkarlanmızı bızım kadar kollayamayacaklan Bellıdır Bızce onlann amaa ulkemızdekı sut sığırcıhğının venmlı hale getınlmeye çahşılmasından çok elle- nndekı kendı ışınegelmeyen sutırkı sığırla- nnı en kârlı bır şekılde elden çıkarmaktır Bundan yıllarca once ülkemıze geünlen meklenn büyuk çoğunlugu. aradan vıllar geçmış olmasına karşın şu anda getınlen- lerden daha venmlı durumdadırlar Ulke- mızın ekolojık koşullanna uyum sağlama- lan. hele yeterh bır bakım ve beslenmeye tabı turuhnuş ıseler gunluk sut venmlennın 30, hatta 40 kg'm uzennde oiduğu gorul- müştur Şımdı getınlenlenn arasında ıse, gunlük süt venmı 10 kg'ı buiamayanlar ço- ğunluktadır Bunlann ulkemızın koşullan- na uyum sağlamalan çok uzun zaman almaktadır Bu havlann Almanya, Fransa, Hollanda, ttalya ve Amenka gıbı ulkeler- den ahnıp, üretıcıenmıze teslım edılmelen- ne ve ulkemızın koşullanna uyum sağla- malanna kadar geçen sure ıçınde sakatlan- malan. yavru atmalan, hastahk ve olumle- n hem çıftçımız açısından ve hem de ulkemız açısından çok buyuk ekonomık kayıplara neden olmaktadır Hele teknık bakım ve beslenmelen yetennce yapılamı- yorsa ve bundan öturu sut venmı de yeter- sızse söz konusu ekonomık zaıyatlar çok daha uzücu bovutlarda olmaktadır Bura- da, sut sığın ıthal eden ozel şırketlenn aza- mı ekonomık kârlar elde etmelennın dışın- da, ne çıftçımızın ve ne de ulkemızın hıçbır çıkannın olmadığı kanısındavız Işte tum bu acı gerçeklerden ancak bır tek yolla kendımızı kurtarabıhnz Eğer sut sığırcılığımızda venmlılığı yakalamak ıstı- orsak, eğer çıftçılenmızın ve dolavısıyla ulkemızın dovızının bır başka ıılkeye ak- masını onlemek ıstıyorsak. bır an önce ve- nmlı olan ıneklenmızın soykutuk ve venm kayıtlannın tutulması yoluna gıtmelıyız Boylece ulkemızın ıklım ve çevre koşullan- na çok ıyı uyum sağlayan dayanıklı ve üs- lun venmlı sut ıneklennı seçmış olacağız Soykütuğu ve venm kayıtlannın tutulması bu ustun venmlı sut sığırlanrun hem çoğal- tılmasına ve hem de venmlılıklennın surek- lı olmasına vardımcı olacaktır Sut sığırcılı- gımızdakı bu gınşımımız bızı bu konuda dışanya bağımlı olmaktan kurtaracak ve dışandan alımında kısa bır sure ıçensınde ortadan kalkmasına vol açacaktır Ispanya 1960-1970'lerden ıübaren sut sı- ğın ıthalatını durdurdu ve sovkutuğunun tutulması >oluna gıttı Bugun Ispanya. ge- rek süt uretımı ve gerekse sut ve urunlen tukeümı alanında dunyanın ılen ulkelen arasında yennı almış bulunmaktadır As- lında Ispanya'nın yaptığını bız de pekala yapabılınz Zıraat fakultelenmız ve bılım çevrelen- mız sovkutuğunun tutulması konusunda akademık ve teonk olçülerde yeterh olup, ılk uygulama aşamasında da yol gosterme- ye hazırdırlar Sut sığın mevcudıyetı bakı- mından dunyada 14 sırada olduğumuzu soylemıştık Bu mevcut hayvanlar ıçınde gelışmış ulke standartlannda veya buna vakın venmlıhktekı ıneklenn soykutuklen ve venm kayıtlan tutularak bunlar Zıraat Bankası tarafından çıftçının kredılendınl- mesı yoluna gıdılerek yurt ıçınde alımı ve satımı gerçekleştınlebıhr Ulkemızde bır an once tabu tohumlamanın yennı sunı to- humlama almah ve venm kayıtlan tutulan ıneklere venm duzeyı en yüksek ve en kalı- telı spermalar kullanılmahdır Butun bunlann yanında ve enonemlısı de şu anda sut sığırcılığı ıle ıştıgal eden çıft- çılenmızın orgütluluğunden yararlanmak gerekır Çıftçılenmızın bu orgutlu gücun- den yararlanarak, süt sığırlanmızın soyku- tuk ve venm kayıtlannın tutulmasında çok kolay bır şekılde başan sağlayabılınz Or- neğın, Burdur ılınde 186 tanesüt uretımıne dayah tanmsal kalkınma kooperatıfı bun- lann bır sut bırlığı mevcuttur Lnutulmamalıdır kı sut sığırahğının parlak geleceğı ve bu konuda ılen duzeyde bulunan ulkeler arasında yer almamızın en büvuk guvencesı bızde de sovkutuğu ve venm kav ıtlannm amaana uygun bır şekıl- de tutulmasındadır TARTTŞMA Hemşerim Rıfat Dgaz "^^ ğf adımak | ^ / • Oteh nın I ^k / I dumanı I \f • Rıfat Ilgazı I ^r M daboğdu - A - T -^- Seksenıkı yıldır her turlu acıya, ezıyete. çıleyedayananyurek Sıvas'ta ınsanlanmızın dın dın v akılmasına dayanamadı Yaşamm anlamı kalmadı, yaşamyalamaoldu' sozlennı gazetede okuduğumda bu acıya da>anama>acağınıanlamıştım Bır gun sonra olum habennı telev ızv ondan duyduğumda yanımdakılere O nu Sıvas ola> lan oldurdu dedım Nıtekımogluda bukanımı doğrulavan bır açıkfama vaptı Rıfat Ilgaz'ı bundan uçyılonce Akçakoca'da yakından tanıma olanagı bulmuştum Imzagunu ıçıngelmıştı ÇınarOtel deon beş gun kadar kaldı Busure ıvınde bırçok kezbırlıkteolduk Kaldığı otelde gece >anlanna dek çeşıtlı konularda soy leştık Bır gece deevımdekonukoldu Kastamonu ıle ılgılı bılmedığım bırçok şeyı ondan oğrendım Ben ozelhkle 1940 lıyıllan merak edıyordum Çok partılı yaşamageçışgunlennı Kov Enstıtulennı, Marko Paşa vı çıkardıklan gunlerde yaşadıklannı Tanolayını onde gelen toplumcu gerçekçı yazar!an,Sabahattın Alı nın olduruluşunu. 1951 tutuklamaiannıvedıger toplumsal olav lan uzun uzun anlattı Karşımdacanlı bır tanh vardı buyuzdençok mutluvdum Tekşıkavetı zamandı Zaman su gıbı geçıyor ve bır anda saat gecenın bırıoluvenvordu Zaman zaman belleğı takıhnca anıırtsamasına bıldığım kadanyla yardımcı olmaya çalıştığımda da 'Senbendenıvı bılı>orsun dıyeespn >apı>ordu Asım Bezırcı yı nedenü sevdığıru o zaman anladım Bana O'nun kendısı ıle ılgılı ıncelemelennden bolumler okumu^tu Rıfaz Ugaz'la ılgılı en tıtız tncelemevı 'Ksım Bezırcı >apmıştı Ondan o\gu>lesoz ettı Son vıllarda ulkemızın yetıştırdığıvuzakı ınsanlanmızı arka arkaya şenatçı terore kurban venyoruz Buınsanlann sayılanzatençokaz Şenat duzenı getırme ozlemı ıçınde olanlar kendılenneengel gorduklen avdınlanmızı vazar çızerlenmızı bılım adamlarımızı tek tek ya da toplucaolduruvorlar Hem olduruyorlar hem de baskı altındavızdıvebağınvorlar Bu nasıl bır baskı anlaşılır gıbı değıl Ozel telev ızyonlar ellennde, ıstedıklen gıbı konuşuyorlar Tarafsızlık adına sozlen bıle kesılmıyor Gazeteler de ellennde ıstedıklen gıbı >azı>orlar Devlet vonetıcılenmız, onlann tahnk olmaması ıçın ellennden gelenı yapıyorlar Otele kıstırdıklan avdınlan rahat rahat yaksınlar dıv e guvenlık guçlennı bıle kullanmı>orlar Bu nasıl baskı anlaşıhrgıbı değıl Ulkemızın kulturyaşamı gıderekçoraklaşıvor Onlarca yıldır surdurulen kıtap duşmanlığı vazar çızer >akmavakadargeldı Eğer ulkemızın \ uzakı ınsanlannı koruvamazsak kultursuzluk gıttıkçeartacak Asıl onemlısı, her>aptıklanyanlannakar kalan şenatçıiar Gene tahnk olduk dıyerekcına>etlennı gıttıkçeantıracaklar Buulkeve bundan sonra kaç tane Rıfat Ilgaz, Lğur Mumcu Muammer \kso\ Turan Dursun Asım Bezırcı Aşık Nesımı geiecek 17 Aydınlanmıza sahıp çıkalım Toprağın bol olsun Rıfat Hoca CengizÖksüz Kadının Kadına yururken yol, otururken yer, konuşurken soz, kapıdan geçerken oncelık vermeyen erkeğe, hıç duşun- meden gerekh damgayı basarlar - Kaba henf Kentlerın varoşları kondulaştıkça, 'kaba hertf"deyımı tek sozcuğe ındırgendı - Maganda1 Önce soyluların sonra kent soyluların yaşam bıçımın- de kadın korunması vegozetılmesı gereken bır yaratık- tı gorgu kurallarında bu nedenlerle ' once kadın" ılkesı geçerlıdır, bırtekayrıcalığıyla Nedır o? Kımısı derkı - Kadına hep yol verılır, yalnız merdıven çıkarken er- kek onden yurumelı -Nıçın"? - ' Erkek merdıvenı arkadan tırmanırsa kadının po- posunu seyreder ' kuşkusunu onlemek ıçın Ama gorgu yanı adab-/mı/aşeref'cınsıyetebu kadar dayanırsa çağdışına yaslanmaz mı? Kadınla erkeğın ın- sanlaştığı daha başka deyışle eşıtleştığı bır dunyada 'cıns-ı latıfe yaşamın her vaktınde efcs/fr ete/r'olduğunu anımsatacak kuralların uygulanması femınıstlerı kızdır- mazmı' Kadına neden lUe de korunacak ya da gozetılecek bır yaratık gıbı davranalım? Hanı nerede eşıtlık7 Alınsızebır ıkılem" • Spordunyasındakadınlar-ozellıkleatletızmde-erkek- lere yaklaşıyorlar Olımpıyatlarda kırılan rekorlar ara- sındakı fark kırk yıldan ben kuçuluyor, bız lafta "erkek mılletız , ama, kadınların atletızmdekı dunya rekorları, Turkıye dekı erkeklerın rekorlarını geçıyor Pekı kadınlar erkekleşıyorlar mı? Kımı kadın vucutçalıştırıyor adale gelıştırıyor, karate yapıyor Ama soruno değıl' Beyınsel gozeneklerın dumanında tuten duşunce duygu, duyarlık ve duyum kadınsı mû Erkeksı mı9 insansı mı? Kımı zaman mıfımetrenın tnlyonda bın olçeğınde du- yarlıkla kadın-erkek yelpazesı açılır kapanır. cınsıyetle ınsanlık uyumunda butunleşerek yaşamın vazgeçıle- mezçelışkısındekı dayanılmazgelgıtıncekımını bulur Kadın kadınlaşır Erkek erkekleşır Sonra doğasal yaklaşım, çelışkının makasını kapattı- ğındatendurulur Ten durulduktan sonra da uygarlığın duyarlığını du- yumsamayan kışı erkekse magandalaşır kadınsakole- leşır, ınsan kabalığı dedığımız hayvanlık devreye gırer Erkekle kadını eşıtleştıren uygarlıktır, ınsanın ınsan- laşma yolundakı yuruyuşunde efendı-kole ıkılemı orta- dan kalktıkça kadın erkek ılışkısı de dengelenecektır Çunku kolelık somuruden kaynaklanan bır nıtelıktır, ın- san somaruden arındıkça ınsanlaşıyor • Gunumuzde ıster ıstemez kadına yururken yol, otu- rurken yer konuşurken soz kapıdan geçerken oncelık vermeyen erkek kaba sayılıyor Bıyıklı DYP Kongresı Tansu Hanım'a yol verdı Başbakanlık koltugunda yer verdı Hepımız çok sevındık polıtıkanın yuzunde guller açtı, uygarlaşıyor muyduk 9 Pekı Tansu Hanım ışçının kafasına balyozu ındırırse, memura dırsek çevırırse, para babasını gozetırse yok- sulu sevmeyıp zengını bağrına basarsa ne olacak? Kadmdır, dıye alkışlayacak mıyız^ Alınsızebır ıkılem 1 Bızım benımsedıgımız adab-ı muaşerette, emeğe saygı duymayana saygı duyulmaz Ister erkek olsun Ister kadın TEŞEKKÜR Ortaçağ karanlığında vıürdıgmız METİNALTIOK BEHÇETAYSAN UĞURKAYNAR'ın . acısıru bızlerle paylaşan HALKIMIZA tum demokratık ve laık kuruluş ve kışılere, yardımlanndan otüriı Sajın D.Fikri Sağlar'a Sayın Murat Karayalçın'a, Sajin Nurettin Sözen'e, Sa>ın Doğan Taşdelen'e, Sayın Sefa Taşkm'a, Sayın Eı^jn Atasü'ye Sayın Yıldınm Alpago'ya, olulenmıze sahıp çıkan. yaralılanmıza ozvenyle \ardım eden tum doktorlara \ e sağlık personelme teşekkuredenz Nebahat Altıok, Adviye Aysan, Serap Kaynar, Edebiyatçılar Derneği T.C. ANTALYA l.'sULH HUKUK MAHKEMESİ Esas 1990 1842 Karar 1993 304 Davacı 4fige Sanaslan vekılı A\ Muammer Napıl tarafından da- valılar Naıle Kılıt \s alevhıne açılan ızale ı şuyu davası neucesınde venlen karar daha once adreyne lebbgat >apjama>an veC Savalığı kanalı ıle de adresı bulunamavan Naıle Kılıt ın karar teblıgaunın ıla- nen teblığıne karar venlmıştır Buna gore Dav a konusu Antalya merkez Balbe> Mahallesı Ye- merucıler Sok 3^5 ada, 4 parseldekı 2 20 m2 mıktanndakı dukkânın hıssedarlan arasında taksımı mumkun olmadığından satışı suretıyle şuvuun gıdenlmesme Satış bedeü uzennden % 05 karar harcının hıssedarlardan hısselen nıspetınde lahsıiıne, Artan satış bedelının hıssedarlara hısselen nıspetınde tevznne Davacı tarafından mahkeme masrafı olarak sarf edılen i 266 600 TL nın hıssedarlara hısselen nıspetınde tevzı edıldıkten sonra davalı- lara ısabet eden oranda kendılennden ahnarak davaaya venlmesıne karar venlmiıjtır Karar ozetının davalılardan Naıle Kılıt e karar tebüğı yenne geç- mek uzere ılanen tebhğ olunur 11 6 1993 Basın 50040