Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı. Özgen Acar #Genel
Vd>ın Koordınatoru Hikmet Çetinkava •Genel
Yd\ın Ddniimanı Oriıan Erinç • Yazuşlen
Müdürlen: Avdm Engin (Sorumlu) Celal Başlangıç
• Gorsel Yonetmen. Ali Acar • Dözenleme Mustafa Sağlamer Ankdra Temsılcısı Mustafa Baiba> »Haber Müdürlen Işık Kansu. llakkı Erdem
• fitdnbul Haberlen- Ce>her Kantara «015 Haberler Ergun Balcı AtatürkBulvanNo İ25. Kal 4. Bakanlıkiar-Ankard Tel 4195020 (7 Hdt). Telex
9k - Ekonomr Dinç Tavanç »Yurt Hdberien Mehmet Sanrç 42344. Fdx (4)4195027 • Izmır Termılcısı Serdar Kuık, H Zı\a Blv 1352 S2 3 Tel
• Makaleler Sami Karaoren »Spor \bdülkadir Yücetman «011- 831230Telex 52359. Fax (511895360 •AdanaTemsılasr Çetin Viğenoğlu InonuCd
zeltme- Abdullah Yazıeı 119 S No I Kat: I.Tel 52255O-5226OI-522492. Telex 62155. Fax (71) 52 25 70
Muessoe Müduru Ero) Erkut • Koordınatör:
<Vhmet Korulsan • Muhasebe: Bülenl Yener
• Idare Hüse> in Gürer • İşletme önder ÇeUk
• Bılgı-Işlem Nail lnal •Bılgısavar Sıstem:
Mürihet Çiler • Reklarrr Reha Işrtman
Ya\ımla>an veBasan: Yenı Gun Haher Ajansı. Basın ve Yavıncılık A Ş
TürkocjfcCad '9 41 Cağaloğlu VJ334İst PK 246ktdnbıilTel 5l2O<O5Telex FJ\
J2AĞLSTOS1993 İmsak.4 24 Güneş:6.03 Öğle: 13.14 tkindı. 17.05 Akşam:20 14 Ydtsı 21.47
Ülkenin önde gelen yazarve bilimcileri, tıpkı Mumcu, Dursun, Üçok ve Aksoy gibi faili meçhul kurbanı oldu
Cezayir'deaydınoknaıunbedeliöliiııı•^y y ültür Servisi - Tahar Caut,
M S Mahfud Busebzı.
mS Muhammed Buhobza...
M'^k Son 18 ayda Cezayır'de
M ^ k öldürülen 1500 insandan
._ - ^ ^ - >alnızcabirkaçtanesı.
Üçü de ülkelerinin önde gelen
aydınlanndan.
Tıpkı Turan Dursun. Bahnye Üçok,
Muammer Aksoy ve L ğur Mumcu gibi.
Say mın Cezay ir'de çok daha büyük
olması iki ülke arasında bu benzerliğin
kurulmasına engel değil.
Cezayir'in önde gelen sosyologlanndan
Buhobza"nın kıanın gözlerinin önünde
öldürülmesinden bir hafta sonra
Türkıye'de 37 insan cayırcayıryakıldı.
Tarihsel gelişim süreçlerindeki
farklıliklar biryana bugün herıki ülkede
de kimilenne göre faili belli. kimilerine
göre meçhul cinayetler gün geçtikçe
artıyor.
Son aylarda, Cezayir'de gelişen İslami
harekete muhalif 6 aydın öldürüldü.
L'evenement du Jeudı'nin habenne göre
öldürülenler hiçbir politik örgüte bağlı
değildiler. Yalnızca sıvil toplumun önde
gelen ısimleri olarak tanınıv orlardı.
Cezayir'deki gelışmeler. 26 Mayıs 1991
seçimlerinden İslami Sclamet
Cephesinın (FIS) > üzde 70gıbı bır
oranla çıkmasından sonra yoğunluk
kazandı. Yapılan asken müdahaleyie
seçimlenn ıkıncı turu iptal edildi. Ölav
ülkede ve özellikle Batı düny asında
değişik ve farklı tepkilere neden oldu.
Bugüne kadar 107 kışının idamı> la 1500
kışinin anayetlere kurban gitmesıy le
başlayansüreçdeböylecebaşlamışoldu.
Şeriata karşı askeri müdahelenın meşru
olup olamayacağı tartışması da gündeme
geldi. Tartışma kaçınılmaz olarak iki a> n
cephe oluştururken Cezayir'de
sendikacılar. doktorlar. yazarlar.
aydınlartekertekeröldürülüy orlardı.
Ünlüsosyolog Buhobza, öldürülmeden
önce bu konuda şunlan söylüyordu.
"Bugün öğrenciler değişim istiyoriar. İyi
bir yerlere gelebilecekleri > eni bir diinya
istiyoriar. Bunu gerçekleştirmek için
gerekli olanaklara sahip olmadıklarının da
çok iyi biiincindeler. Arzuladıklan
düny aya ulaşabilmek için girişûnleri ve
hareketleri kısıtlanmıyor. Işte bu ayTim
noktasında şiddet, kaygı duyulması
gereken bir konu olarak karşunıza çıkıyor.
Daha çok öğrenciler, fakülte hocaları,
yazarlar-çizerler kısaca kimlik >e bilgi için
başkaldırmış insanlar bu türden
cinayetlere mamz kalıyorlar."
Ülkenin aydinlan cinayetlerin yalnızca
belli bir güç tarafından
gerçekleştirildiğini kabuletmiyor.
Hükümet aydını koruyacak gücünün
olmadığını açıklamışdurumda.
Yönetimin ılk başlardaki şenat aleyhtan
tutumu sonradan bu kesımi kırmamaya
yönelik politıkalara dönüşmüş. Şu sıralar
Cezayir'de yakın gelecekte Başbakan
Abdüsselam'ın şeriatçılarla ittifaka
girebileceğı konuşuluvor. FlSilebu
konuda yapılan çeşıtli dıyaloglar da
gündemde. Bu noktada gerçek anlamda
yalnızlığa ıtılmiş bir aydın kesimı.
yaşama mücadelesi veriyor. Hiçbir işe
yaramayacağmı bılerek kendi
güvenliklerini kendileri sağlayarak...
"Hükümetler kendilerine kararlı bir
düşman buldular: İlerici insanlar. Bugün
kökten dincilerle flört eden hükümet
y ıllardan beri ortak düşmanları olan bu
kesimi sürekli aşağılıyor. Hükümetin
bütün düşünenleri köşeye sıkıştırmay a
y önelik çabaları gün geçtikçe
y oğunlaşıy or. Dinle devlet işlerinin
ayrılmasını savunanlar, toplumsal ve
kültürei çoğulculuktan > ana olanlar...Tünı
bu insanlara karşı çıkılması gereken güçler
olarak ilan edilmiş dunımda. Çünkü bu
insanlar Cezayir'in tek kaderinin gerici
güçler olmadığına ve tabulann yıküması
gerekfiğine inanıyorlar."
Bü saürlan yazdıktan iki hafta sonra
"Rupture" dergisinin sahibi gazeteci
Tahar Caut bürosunda kafasına yediği
iki kurşunla vurularak öldürülecektı.
El-\'atan gazetesı yazan Ömer Belhuşet
cınayetın hemen ardından soruyor:
"Hangi güçler Cezayir'in sonsuzluğa
kadar kartşıklık ortamında kalmasından
y arar sağlamak istiyoriar?" Bu sorunun
birayağını "Rupture 'dergisini Caut
öldükten sonra daçıkarmaya devam
eden arkadaşlan cevapland'ınyorlar:
"FlS'ın Caut'u öldürmek için hiçbir
sebebi v e çıkarı y oktu."
FIS mı devlet mi öldürüyor
tartışmalannın sonu yoİc. Ancak
Cezay ırlı ay dınlar bu iki güç arasında
adetasıkışmışdurumdalar. Kendi
kendılennesoruşturuyorlar Bu
durumda neyapmalı?Tek partidönemi
geleneği dış ülkelere göç, (özellikle
Fran?>a'\a) bu noktada birçözüm olabılir
mı? Kimı ay dınlar bu soruya olumlu
yanıt venyorlar Ancak birçoğu kalıp
mücadele etmek doğrultusunda
tavırlanmkoymuşdurumdalar.
Dayanmaya karar veren bu azınlık
kitlesı. yazıyor. çiziyor ve en önemlisi
düşünce üretıyor. Cnıversitedehocalık
y apan Said Şıkhi gelınen aşamayı
yalnızca İslarru hareketlerin başansı
olarak algılamarun yanlış olduğunu
düşiinüyor: ^FlS'ın bugün geldiği aşama
bizlere ülkenin entellektüel düzlemde ne
derece ağır bir kısırlık y aşadığını açık bir
şekilde göstermiştir. Bugün FIS. Cezayir
toplumunda bir tafcım yerlere gelebilmişse
bunu yalnızca İslami birsöylem geliştirmiş
olmasına bağlamamak gerekir. FIS.
Cezayir'in toplumsal düzeninde yıllardan
beri bir şey lerin gitmediğini gerçeğini
korkunç bir şekilde gözler önüne sermiştir.
Ülkemizde bazı şeylerin doğru
yürümediğine inanıy orsak bunun
sorumluluları olarak y alnızca FlSin iki
lideri Madani ve Belliac'ı görmemek
gerekir. Ülkenin y arısından çoğunun
işsiz, evsiz, umutsuz ve sessiz olduğu bir
ortamda insanlık onurunu ve yurttaşiık
bilincini yiriren toplum. kendini bir anda .
İslamın popülist yaklaşımlannın
kucağında buldu." A\ ukat Milud
Brahmi. kargaşadan çıkışın tek yolunu.
demokrasının en temel kurallanndan biri
olan hoşgörude görüy or. "İster komünist,
ister fcminist, laik, cumhuriv etçi ya da
radikal İslamcı olalım hepimiz aynı
geminin üzerinde yaşıyoruz. Başkalannın
görüşlerine say gı gösterme ilkesi sınırları
içersinde kalarak birarada uzlaşma
içersindeyaşayabiliriz." Bugün bu
görüşte olan kıtlenin azınlıkta kalması
ülkede yaşanan sorunun ana nedeninı
oluşturuyor. Ama cinayetler sürüyor.
SOSYOLOG BUHOBZA
Kenteakın
FlS'ıyaraitı"Llusal Stratenk AraşOrmalar Enstitüsü" yöneüasi sosyolog
Mohammed Buhobza 22 hazıran günü kızının gözlerinin
önünde öldürüldü. Aşağıda Buhobza'nın 22 Eylül 1992 yı-
lında El-Vatan dergisine y azdığı yazı y er alıy or:
FIST bizim toplumumuz yarattı. Cezayir'in toplumsal yapı-
sı bağımsızlıktan beri korkunç bir evrim geçirdi. Fas'takınin
tersıne büyük bir toplumsal hareketlilik yaşadık.
Bütün Cezayirli ailelerde en azından dörtte üçünde önemli
oranda toplumsal farklar bulunuyor. Çocuk bakan olmuş. ço-
cuğun ağabeyı vasıfsız'ışçi. Bir üniversite hocası ya da cerrah,
çoban kardeşlenyle aynı masada yemek yiyor. Bu farklar aile
içınde ve dışında rekabete ve kıskançlığa neden oldu.
Petrol gelirlen bütün Cezay irlilerin rahat yaşayabilmeleri
için bir güvence oluşturduğu sürece herşey yolundaydı Ne za-
man ki petrol fıyatlan düştü. durum da bır anda değişiverdi.
1988'de krizin patlamasıyla toplumlann hareketliliğinin sabit
olmadığı güpegündüz ortaya çıktı.
Suç ve ahlaksızlık bugün toplumun evrimine iyice yerleşmiş
durumda. Toplumumuz t
insan yaşamındaki bu
altüst oluşlara alışkın
detıldi. Halkın bir şeyıne
± . S S ş m a S şehirlere geliyorlar. Ve
alıştıklan toplumsal
nsanlarakınakın
y Ç ğ ş ş
kötüye kullanılması söz-
konusuydu. Çürümüş-
îuk ve' ahiaksızhk ıse değerleri kaybedıyorlar.
İslam'da kabul edilemez /X , • 1 •• 1
kav ramiar. Onursuz bır dunyadak e n d İ l e r İ n İ
yalltllmiŞ bir
Cezayir'de son 18 ayda toplam 1500 civannda insan teröre kurban gitti. Günbaşına neredeyse 3 kişi düşüyor. Ve bunlarm çoğu aydın. Cezayirliler faili meçhullere karşı seslerini yükseltiyor.
'Şeriat'ın Anlamı ve Barbarlık' kitabının yazan Raşid Mimuni, 'ölümü göze aldıkf diyor
600 bin liralık kirahk katiller ölüm kıısııyor_........ . . . ...... *Belli bir tehdit altında yaşarken nasıl
çalışıyorsunuz?
RAŞÎD MİMUNt-öncelikle hayatta
kalmaya çalışmak gerekiyor. Herkes
kendjne göre önlemlerini alıyor.
Ancak hepsinin aldatıcı olduğu da
biliniy or. En zoru çocuklanmızın
tepkiİerinigöğüslüyebilmek. Baa
şeyleri onlardan saklamayı
becerebildik. Ancak 14yaşındaki
oğlum kımi zaman gecele'ri bağırarak
uyamyor. Onu yatıştırmak için
biliyor musunuz ne yapıyorum?
BeraberKuran okuyoruz. Evet
sonuçta ölümü göze aldık. Ancak
olaylar aılelerimize yansıdığı zaman
her şey bir anda zorîaşıyor.
Şeriatçılann bizi yıkabilmek için her
türlüaracı kullanıyorlar. İşte
sosyolog Muhammed Buhobza
kızının gözlerinin önünde katledildi.
-Hiçbir koruma yöntemi şu ana kadar
uygulanmadı mı?
RAŞİD MİMUNİ-Hiç. Güvenliğimız
için müracat ettiğimiz kanallardan
cevap olarak bızleri koruyacak
gerekli araçlara sahip olmadıklannı
söylediler. Gerçekte bugünkü
iktidann umurunda değil. Bizim
hayatımız onların gündeminın son
sıralannı oluşturuyor. Aydınlann
bugünkü trajedisı hükümetin ışine
geliyor. İktıdar bizlen can sıkan
insanlar olarak değerlcndiriyor.
Çünkü bizler bugün yaşanan
çürümüşlüğü açığa çıkartıyoruz.
Bugünkü hükümet ılerde FlS'in bazı
elemanlanyla anlaşmaya gidebılır
tarihsel bir uzlaşmayla aydınlann
karsısmaçikabilir.
-Fransız aydınları sizlere sırrını
dönmedikJerini gösterebilmeleri için ne
türden bir dayanışma gösterebilirler?
RAŞİD MtMUNİ-Uzunca bir süre
arada bir farklılıkvözkonusu oldu.
Ben "Şeriat'uı Anlamı ve Barbarlık"
kitabını çıkarttığımda birçok insan
benim durumu abarttığım]
söylüyordu. Şimdi ise tehlikeyle karşı
karşıya bulunuluyor. Son
dönemlerde belli bir bilinçlenme
görülüyor. Eğerdışanrun biraz
desteğini aldığımızı düşünürsek. bu
şüphesız bizim mücadelemize
yardımcı olacaktır. Bırçoğu mültecı
olarak Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde
yaşayan katillerin ortaklannı bu
konularda caydırmak bizim için en
buyuk kınama ve destek anlamına
gelecektir. Çünkü bütün ekonomik
kaynaklan Avrupa'daki bu
merkezlere bağlı.
-Birçok Cezayirli aydın şeriatçıların
baskısına karşı çıkılacak bir açıklama
yapılmasını istiyoriar. Siz bu konuda
ne düşünüyorsunuz?
RAŞID MİML'Nİ-Bu düşüncenin
daha çok Fransa'da yaşayan
Cezayirli aydınlar tarafından ortaya
atıldığına inanıyorum. Onlara
Cezayir'e gelıp bazı ünlü semtierde
dolaşmalannıönenyorum. Bugün
Cezayir'de FIS. suikastlerin kendilen
tarafındanyapılmadığını yaymaya
çalışıyor. Öncelikle bunlann güvenlik
güçleri tarafından gerçekleştirildiğini
iddiaedıyorlar. İnsan haklan
konusunda şüphesiz birçok
eksiklikler var. Ancak bu argüman
işkenceye uğramış ınsanlarla. kızının
önünde bir adam öldürenler arasında
karşılaştırma yapmaktan öteye
gidemiyor. Zaten güvenlik güçleri
hiçbir zaman inisiyatifı ele alamadılar.
Herhangi birolaydan sonra tavır
geliştiriyorlar. Sonuçta yabancı
aydınlar bunu söyledıklerinde kabul
edebilirim.
- Kacmak bazı durumlarda sözkonusu
olamaz mı?
RAŞİD MİMUNİ-Bu konuda
olumsuz düşünüyorum. Sanılıyor kı
yaşanabilir yerlerde bazı dınozorlar
var ve Cezayır'de kimsenın
anlamadığı bazı değer yargılannı
savunuyorlar. Gerçekte mücadele
etmeden bir takım şeyler elde
edilemiyor. Bugün biliyor musunuz
bir Cezayirli aydına ne kadar değer
bıçiliyor? Yakîaşık 300-400 Fransız
frangı. (600-800 bin Türk lirası)
Alınacak biröçlen olan toplumun alt
kesimlerinden insanlara gidilip 300
frank veriliyor veşöyledeniyor:
Havdı tritveöldür.
eskideğerleredönüşsöz-
konusu. Şaşılacak bir şe-
hırleşme yaşıyoruz. 1954'teşehirleşmeyüzde 17 iken. bugün bu
oran yüzde 55'e fırlamış durumda. İşsızliğe rağmen insanlar
akın akın şehırlere geliyorlar. Ve sonuçta buralarda alıştıklan
toplumsal değerleri kaybediyorlar. Onursuz anonim bir dün-
yada kendilerini kendilerini yalıtılmış bır durumda buluyorlar.
Bu kentli adaylara gerçek kentlilere göre oldukça kalabalıklar.
Kentin getırdiklenn sindirebılme kötü bir şekilde gerçekleşi-
yor. Kentlenn nufusunu bu durumda gurbetçiler oluşturmaya
başladı. Kimlik ve yeni değerler peşmde marjınalleşmiş kıtleİe-
re dönüştüler. Bu noktada İslam birsığınak ışlevi görecekti.
Yaşadıklan bu umutsuzluk bir anda devlete ve yabancı kül-
türlere karşı nefreti de beraberinde getiriyor. Devlet de iyi polı-
tikalar üretemedi. Hatalar oldukça çoktu. En önemtisi ıse dev-
let. dini rolünü gözardı etti. İslam resmi olarak bir devlet dini.
Gerçekte de\let. dinden elini eteğini çekti. Dinin yönetimini
üstlenmedı. Böyle olunca da dın, sokak tarafından özelleşmeye
başladı. Herkes dini kariyer yapabilirdi. Ben bu noktada Fran-
sa'da olduğu gibi, din ve devlet işlerinin bırbırinden ayn-
lmasını. büyıik bir hata olarak nitelendinyorum. Cezayirliler
İslam"a çok bağlılar ve devlet kanunlannın Kuran'a uygun ol-
masını istiyoriar.
Buna karşılık laik kültür cephesi kendini geliştirmeyı başara-
madı. Toplumun nefretini çeken yabancı kültürleşmenin nede-
nini çok iyi anlatan elit bir tabaka Avrupa kültürüne yöneldi.
Eski eğlence yerlenne olan ilgi azaldı. Sinema sayısmda bile
bağımsızbktan bu yana durmaksızın bir düşme gözlenıyor.
Aslında gerekli kadrolanmız var. Ancak devlet bu modern
kategorilerie örgütlenemedi. Çağdaşlaşma bana göre gerçeğj
görebilmek ve onu anlamaya çalışmaktır. Bugün gelinen aşa-
maya 1988'de bir anda gelinmedi. Toplumun anarşiye gömül-
mesine izin vermek yenne. olayın nedenleri üzerinde durmak
gerekiyordu. 1988'den sonra hiçbir mazeret kalmadı.
YAZAR CEMAL EDDtNE BENŞEYH
Cezayir'de aydın ohnak zor
Cemal eddine Binşeyh yazar ve Arap edebi-
yatı dalında öğretım üyeliği yapıyor. Fransızca
yazan yazarlann Cezayır'de bugün tehdit alün-
"da olduğundan söz eden Binşeyh. Arap ede-
biyatının da bugün yasak olduğunu belirtiyor.
- Siz Cezayîr'den Fransa'y^ ilk göç eden
kuşaktansınız. Bugün genç universitelilerde yeni
bir kaçış dalgası gözleniyor. Vaşanan bu beyin
göçü Cezayir'in bir talihsizliği sanki..
CEMAL EDDİNE BİNŞEYH-Cezayır de
1962-69 yıllan arasında öğrenim gördüm. Bu-
gün yaşanan durum daha o yıllarda belirmeye
başlarruştı. Bu yüzden ülkeyi terk etmeye karar
verdim. Ne düşünce özgürlüğü ne de düşünce
vardı. Bir tarafta laik. Marksist ve Arap kültü-
rünü yok sayan bir anlayış, öte yanda ise Arap
kültüründen başka kültür kabul etmeyen ve şe-
riat cephesini oluşturmaya yetecek kadar bir
kitle \ardi. Bu iki kör düşüncenin ortasında
daha fazla mesleğimı sürdüremezdim.
Aldığınız bu karar sizi rahatsız etti mi?
CEMAL EDDİNE BİNŞEVH-Olaym
duygusal boyutu son derece zor ve acı veridydi.
Ancak entellektüel açıdan değerlendırmek gere-
kirse bir saniye bile pışman olmadım. bugün di-
ledığim meslegi yapıyor ve yaşıyorum. Arap ül-
kelerinden öğrenalerime sansür edılmeden ken-
di kültürümüze aıt eserler üzerine ders verebiü-
yorum Bugün Cezayırlı entellektüellerin başına
gelenler benım yaşamak istemediklerimdi. 30
yıldan bu yana Cezayir"de kültür cezalandınlı-
yorveyasaklanıyor. FLN. FİSinsanınıyaratü.
Ülkede kalmak isteyen Cezayirli aydnlar için
hala bir umut var mı?
CEMAL EDDİNE BİNŞEVH-Hükümet ve
FİS aynı amacı taşıyorlar aslında. Bence
birleşecekler ve ıktidan paylaşacaklar. Aydı-
nlann öldürülmesi olaylann yükseleceğine işa-
ret
-Yaşanan bu cinayetler karşısında neler
hissediyorsunuz?
CEMAL EDDİNE BİNŞE\H-Kesin bir
tıksınme duygusu yaşıyorum. Bu aynı zamanda
tüm umutlanmızın inkan anlamına da geliyor.
Bizler Cezayir'in bağımsızltk mücadelesini bu
ülkenin insanlan (çoeuklannın gözlerinin önün-
de öldürülen sosyolog .Muhammed Buhobza
gibi) ilerde katledilsinlcrdıye yapmadık
ÇOCUK UZMAM PSİKİYATRİST MAHFUD BUSEBZİ
Üikedenkaçmak çözümdeğil
Mahfud Busebzi Cezayir'in saygın bilım
adamlanndan bıriydi Özellikle çocuklar üze-
rine yaptığı çahşmalarla tanınan psıkiyatrist
Busebzi, 15 hazıran günu hastaneden çıkarken
öldürüldü.
Ölümünden önce, Tahar Caut'un yöneti-
mindeki "Ruprures"dergisiyle bir söyleşı
yapmıştı.
Caut da 26 mayısta öldürülenler kervanına
Busebzi'den önce katıldı. Busebzi, söyleşide şu
görüşlere yer venyor:
İstatistıkler yaîan söylemezler. Ülkemizde
depresyon. saldırganlık ve uyuşturucu alışkan-
lığı gıttikçe artan bir gelişim gösteriyor.
(...) Yabancı ülkelere kaçışı. gerçek bir soru-
na karşı yanlış çözum olarak göriiyorum. Bu
kaçışı aslında başlıbaşına yaşamlanndaki ba-
şansızlıklann ve gelecek korkulannın dışavu-
rumu olarak değerlendirmek gerekir.
(...)Unutmamak gerekir ki. Cezayir hay li ye-
tişkin bir topluma sahip Gençlenn toplumda
geniş bir nüfusa sahip olduğunu söylcyemeyiz.
Bu noktada yetişkınlenn problemlerinin art-
masına şaşırmamak gerekir.
Yetişkinlik Cezayir'in politika ve sosyokül-
türel hayatında gerçek bir olgu olarak karşımı-
za çıkıyor.
Geçmışte yetişkinler grup olarak değerleriy-
le. kaynaklanyla özgün kimliklenyle varb-
klanndan sözedilemezdi. Yetişkin insan, hayli
fırtınalı. acılı bir kimlik bunalımı ve anlaş-
mazlık döneminin yeni gerçekler ve zıtlıklar
doğuran bir dönemin tıpi. Bu durumda büyük
oranda genç bir kitle. klasik ergenleşme döne-
mi bulanımlannı ideal olanı aramakla geçiri-
yorlar.
(...)Bütün bunlar bize 30 yıllık tek parti ikti-
dannın. Cezayır'lileri bu devletın birer yurttaşı
yapamadığını gösteriyor.
Geçen yıllarda devlet, halkı ancak bir klan,
kabile ya da bir köy insanı gibi değerlendirdi.
İşte insanlar bu yüzden dışanya gitmeye ça-
lışıyorlar.
Yurttaşiık görevlerini yapmalan gerektıği-
nin bılınci verilemedıği için.