25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
fl AĞUSTOS1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 Termal kamera Italesi Asetean'da •ANKARA(AA)-Milli Javunma Bakanhğı'nın 65 tdet gece görûş sistemleri termal kamera) ihalesi •onuçlandı. Bakanlık arafından mayıs ayında ıçılar. ihaleyi Vselsan-ABD'li Texas nstruments grubu kazandı. haleye aynca Testaş ile İsrail trubu da teklif getirdi. îüyük bölümü Güneydoğu j\nadolu Bölgesi'nde lcullanılacak olan termal eameralann tamamı yıl sonuna kadar Milli Savunma îakanhğı'na teslim edilecek. vlSB'nin istedıği normlarda imal edilecek olan 65 adet termal kameralann bir bölümü Aselsan tarafından ; mal edilirken, imalaün geri calan bölümü ise ABD'H Irma tarafından rerçekleştirilerek Aselsan esislerinde monte edilecek. İmatatsanayH anketi •ANKARA (AA)-Üçayhk i malat sanayii eğitim anketi : ionuçlanna göre bu yılın ! ıisan-mayıs-haziran aylannı capsayan 2. döneminde, üretim değeri ağırlıklı kapasite kullanım oranı yüzde 78.4 olarak açıklandı. Bu rakam geçen yıl 2. jiönemde yüzde 74.9 olmuştu. Devlet fstatistik Ensütüsü'nden yapılan İçıklamaya göre bu yıhn 2. öönemınde tam kapasite ile (ahşmama nedenleri; yüzde f8.3 iç pazarda talep yetersızliğinden, yüzde 20.9 dış pazarda talep yetersizliğinden, yüzde 4.4 mali imkansızlıklardan, yüzde 2.1 ithal mallarda talep yetersizliğinden, yüzde 5.3 yerli mallarda hammadde yetersizliğinden ve yüzde 4 de ışçilerle ilgili meselelerden kaynaklandı. hftalPVCyerliyi • GAZİANTEP(AA)- PETKİM'in yakınmalara peden olan satış sistemini değiştirmesine rağmen plastik sanayicileri, daha ücuz olması nedeniyle ithal PVC'yeyöneldi. Gaziantepli plastik sanayicileri Muzaffer jtalelioğlu ve Faruk Altıntuğ. PETKİM'in PVC'ye ayda en az iki kez ; am yaptığını, yılbaşında 6 I )in 400 lira olan PVC'nin I iya tının son zamla 9 bin 921 ] iraya yükseldiğini söylediler. plfet kurtarılıyor • GAZİANTEP(AA)- Gaziantep'in Nizip ilçesinde 1995 yıünda sabun ve jeytinyağı üretimi için kurulan, sermaye yetersizliği ionucu bir şüre önce üretime ira verilen Ülfet AŞ kurtanhyor. Şermayesinin yüzde 50'si Ziraat i îankası'na. yüzde 49'u IJanayive Ticaret liakanhğı'na bağlı birliklere, ;niizde biri de özel teşebbüse ı ût olan yılda 9 bin ton sabun, 9 bin ton zeytinyağı üretim kapasiteli işletme, üç aydır kapalıbulunuyor. 'ATtoptenüsı ekündeolabilir' •Ekonomi Servisi- Belçi- Maliye Bakanı çarşamba günü yaptığı açıklamada Avrupa Topluluğu'nun Avrupa Para birliği için yapacağı zirve toplantısının ekımayında gerçeldeşebileceğini söyledi. Üci aşamah gerçekleşek toplantının ikinci aşamasının aralık ayında Brüksel'de yapılabileceğini sözlerine ekledi. Bu toplantıda ele alınacak başlıca konu ise Avrupa Merkez Bankası projesine geçiş olacak. Yabancı sermaye ögisiz •ANKARA (AA) - Yabancı sermaye izinlennde gerileme aürüyor. Yılın ilk yedi ayında verilen izinlerin tutan, geçen ydın aynı dönemine göre, yaklaşık yüzde 20 daha düşük düzeyde gerçekjeşti. Ocak-temmuz döneminde toplam 858.6 milyon dolarhk yabancı sermayeye izin verildi. Almanya canlamyor •BONN (AA) - Almanya Ekonomi Bakanı Guenther Reexdrodt, Alman ekonomisinin 2. Dünya Savaşı sonrasının en şiddetli durgunluk döneminin sönuna geldiğini ve yakında yeniden canlanmaya başlayacağını söyledi. Reexdrodt, ekonominin riüyümesi hızlanıp, enflasyon öranı düşerken, işsizlik oranının yükseleceğtni belirtti. Maliye kamu harcamalannı kısmak için Bütçe hazırlama tekniğini değiştiriyor Kaı ııııdaharcamareforıııııEkonomi Senisi - Hükümet gelir re- formundan sonra kamu harcamalan- nm kjsılması konusunda da reform yap- maya hazırlanıyor. Maliye Bakanı İsmet Attila, harcamalann kontrol altı- na almması için 1994 yılında bütçe tek- niğini değiştireceklerini açıkladı. Buna göre kamu kuruluşlannın ödenekleri geçmiş yıUar dikkate ahnmadan o yıla ilişkin projelerine göre belirlenecek. Ba- kan Attila, bu yöntemle bazı harcama kalemlerinin tamamen ortadan kalka- cağını söyledi. Kamu kuruluşlanna gönderilen bir yazıyla 1994 yıh harcamalannın tek tek belirleneceğini anlatan Maliye Bakanı, yeni bütçe tekniği konusunda şu bilgiyi verdi: "Şimdiye kadar kuruluşlara bir y ıl ön- ceki harcarna miktarı enflasyon oranında arttınlıp ödenek tahsis ediliyordu. Sıfır "Bu düzenJeme vergi hizmetlerinin, vergi konusunda eğitilnûş, konusunda uz- man elemanlarca yapılması amaçlan- maktadır. Vergi memuru, eğitimi, yerleş- tirilmesi, görev, yetki ve sorumluluklan ile mali hakları kanunla belirlenıniş özel hizmet suufında yer alan memur olacak- tır." TEMEL İLKELER -Bakan Attila, vergj kanunlannda >ine kanunla yapı- daha sağhkh çahşır hale getirecektir. • Mükerrerliği önlemek amaayla, emekliler dışındaki gelir gruplannın vergi iadesi uygulaması kaldınlacak. • Bu uygulama nedeniyle ücretlilerin gelir kayıplannı önlemek üzere ayırma kuramı çercevesinde özel indirim mik- tarlan yükseltilecek. • Bağış ve yardımlann vergilendiril- miş kazançlar üzerinden yapılması ilke- M.^ r Maliye Bakanı İsmet Attila, vergi reformundan sonra kamu harcamalannda da reform yapacaklannı söyledi. Bakan, 1994 yılı bütçesinde hazırlama tekniğinin değişeceğini açıkladı. tabanlı bütçe de denilen yeni teknikte ise bir önceki vıl harcamaları dikkate alın- mavacak. Ödenekler saptanırken her şey sil baştan değerlendirilecek. Kuruluştan ilgili yılda yapması gereken acil harca- malar sorulacak ve bunlar tek tek ele alı- nıp değerlendirilecek. Gerekirse reddedi- lecek." Bakan Attila AA'ya yaptığı yazılı açı- klamada da vergiye ilişkin düzenlemele- rin kanunla gerçekleştirileceğini belirte- rek "V ergi sisteminin kişilerin her türhl gelirini kavrayan, ödetne gücü yüksek olandan daha fazla verginin aundığı, geti- risi yüksek bir düzeye kavuşrurul/nası el- bette ki yasal düzenlemelerle gerçekleşti- rilecektir. Yoksa kamuoyuna yanlış bir şekflde yansıtıldığı gibi kanun gücünde kararnamelerle vergi düzenlemesi >a- pümamaktadır"dedı. Bakan Attila. yeni düzenlemeler çer- cevesinde, mali hizmetler sınıfı oluştu- rulacağını kaydederek şunlan söyledi: lacak değişikliklerin ilkelerinin de ana hatlan şöyle sıraladı: • Gerçek kişilerin vergilendirilme- sinde tam üniter sisteme geçilecek. Kay- nağı ne olursa olsun bütün kazançlar Gelir Vergisi Beyannamesi ile beyan edilecek, istisna ve muafıyetler beyan- name üzerinde uygulanacak. • Ücretliler dahil gelir elde eden her- kes beyanname verecek. Belli harcama- lann belgelendirilmesi koşuluyla beyan- name üzerinde matrahtan indirim sağ- lanacak. Bu uygulama belge düzeninı si benimsenmiştir. Bu çerçevede dernek ve vakıflara yapılacak bağışlann mat- rahtan indirimine sınırlama geurilecek. • İşletme faaliyetleri ıle ilgili olma- yan araç giderlerinin indirimine sınırla- ma getirilecek. •Amortisman uygulamasında AT ülkeieri sistemine uyum sağlanacak. • Her mükellefin bir mali danışman hizmetinden şararlanması sağlanacak. ETKİK SİSTEM - Yeni düzenle- melerin vergi sistemini daha etkin, ve- nmli ve adil kılacağmı sa\unan Attila, şöyle dedi: "Vergi duzenlemelerinin amacı iki önemli başlık altında toplanabilir; birisi vergi idaresinin etkinleşririlmesi, ikincisi ise vergi sisteminin kişilerin her türlü geli- rini kavrayan, ödeme gücü yüksek olan- dan daha fazla verginin alındığı, getirisi yüksek bir düzeye kavusturulmasıdır." VERGt İDÂKESİ - Bakan Attila, hazırlanmakta olan Kanun Gücünde Kararname ile vergi idaresinde yapıla- cak düzenlemeleri de şöyle anlattı: "Bölge örgûtlenmesiyİe, gelir idaresi- nin bilgisayar ve istihbarat alanındaki merkezi u>gulamaları bölgelere taşına- rak bilgi kaynağında izlenecek ve vergi- lendirme anııtda kullanma oJanağı yara- tılacak. Denetimin bölgesel örgûtlenmesiyİe de dağınık ve mahalli etkilerle verimliüğini >itirmiş mahalli denetim gücü bölge dü- ^ ı m d i y e kadar kuruluşlara bir yıl önceki harcama miktan enflasyon oranında arttınlıp ödenek tahsis ediliyordu. Yeni teknikte ise bir önceki yıl harcamalan dikkate alınmayacak. zeyindeveniden toplanarak, sektörel baz- da vergi incelemeleri yapacak bir yapıya kavuşturulacak. Kurulacak olan Vergi Dairesi Başkan- lıkları vergi dairelerini çevrelerine hâkim, rüm mükellefleri izleyebilir ve mükellef- lerin vergilendirmeyle ilgili rüm işlerinin birJrildiği daireler haline getirecek." VERGİ POLİSt - Bakan Attila, üzerinde detaylı çalışmalar yapılan Ver- gi İstihbarat Teşkilatı (VİT) hakkında da şu bilgileri verdi: "Vergi idaresinin vergilendirme sırasında sadece kayıtlara intikal etmiş büyüklüklerle yetinmesi vergi etkinliğinde önemli zayıflık oiuştu- ruyor. Kayıt dtşı ekonomik faaliyetleri izleyen ve vergi yönetimine sürekli veri sağİayacak bir örgut vergi idaresinin et- kinliğini çok arttıracaktır. Bu birimde çaltşan elemanlar Polis \azife ve Selahi- yetleri Kanunu'nun emniyet görevlilerine tanıdığı bazı haklardan vararlanacak ve yetkilerini kullanacak." Pamuk destekleme sisteminin değişmesi ihracatçıyı sevindirdi Tekstil ihracatuıın önü açıldı DENİZ ŞAHİN Tekstil ve konfeksiyon ihra- catçılanna göre pamukta prim sisteminin getirilmesiyle sektö- rün önündeki tüm engeller kalktı. Tekstil ihracatırun 1994de 10 milyar dolarbk he- defı yakalaması bekleniyor. Toplam ihracatın yüzde 40"- ını gerçekleştiren tekstil ve kon- feksiyon sektörleri yılın ilk yan- smdaki duraklamaya karşın, pamuk ahm sisteminin değişti- rilmesi ve açılacak ihracat pa- keti sayesinde yılın son yansına umutlu başladî. Bir önceki yıl 5.4 milyar do- larhk ihracat gerçekleştiren tekstil ve konfeksiyoncular, yı- hn ilk yansında, tekstil ihracatı- nın yüzde 5 gerilemesi konfeksi- yon ihracatında da ancak yüz- de 8'lik bir arüş sağlanmasıyla 2.1 milyar olarak gerçekleşen ihracat rakamı üzerine umut- suzluğa kapılarak "Bu yd taş çatlasa ihracat 5.5 milyar dolar olur" diye düşünmeye başla- mıştı. 10 milyar dolar Son gelişmeler üzerine bu olumsuz beklentilerini terkeden sanayiciler, yıl sonuna kadar tekstil ve konfeksiyon ihracatı- •Oğuz, sağlanacak olumlu şartlann devam etmesi halinde 10 milyar dolarhk ihracat hedefınin önümüzdeki yıl yakalanabileceğini söyledi. İTKtB Başkanı Okan Oğuz nın 6-6.5 milyar dolar çıkabile- çeğini hesaplamaya başladı. İstanbul Tekstil ve Konfeksi- yon İhracatçı Birhkleri Başkanı Okan Oğuz, pamuk ahmlann- da destekleme pnmi sistemine geçilmesiyle birh'kte iplik ve ku- maş fıyatlannın geçen yıl ger- çekleşen düzeyde kalması im- kanının doğduğunu, diğer şart- lann da yerine gelmesiyle bu yıl sonunda sektör ihracaunın 6-6.5 milyar dolar düzeyine çı- kabileceğini söyledi. Oğuz, sağ- lanacak bu olumlu şartlann de- vam etmesi halinde 10 milyar dolarhk ihracat hedefınin önü- müzdeki yıl yakalanabileceğini belirtti. Tekstil ve konfeksiyoncula- nn bugüne kadar birlikte mü- cadele vererek dünya fiyatlann- dan pamuk alma imkanma ka- vuştuklannıanlatanOğuz"Baş- taki dayamştnamızın devam et- • mesi halinde. konfeksivona en büyük destek iplik ıe kumaştan geîecek. Tekstil sektöriinün fi- yatları sabit tutmasını bekliyo- ruz" dedi. Pamuk ahmlannda destekle- me primi sistemine geçilmesiy- le. ucuz pamuk alma imkamna kavuşan sanayicilere ihracat paketiyle yeni imkanlar sağla- nacak. Hazine'nin halen üze- rinde çalıştığı ve uygulamaya konması beklenen ihracat pa- ketinde şu teşvikler yer alıyor: İhracat paketi • Navlun primi ödemelerin- de mesafe kısıtlaması ve bürok- ratik engeller kaldınlacak. Daha önce 3 bin 500 kilometre ötesi için uygulanan havayo- lunda yüzde 100, gemide yüzde 6O'hk navlun primi yerine, ton başına navlun iadesi sistemine geçilecek. Mesafe sınırlaması da kaldınlarak kotalı ürünler dışında hangi ülkeye giderse gitsin tüm konfeksiyon ve teks- til ürünleri için navlun primi ödenecek. Prim ödemesi için sa- dece gümrük çıkış belgesi yeter- li olacak. • Ejumbank kredilerinin fai- zi 10 puan düşürülerek yüzde 36"ya çekilirken ödeme süreleri de 120günden 180güneçıkartı- lacak. • Amerikan kargo şirketı UPS ile yapılan anlaşmaya gö- re ihracatçılar taşıma ücretinin yansım karşılayacak. Kalan yansı devlet tarafından ödene- cek. Danıştay, tanm arazisine fabrika kurulmasına izin veren maddeyi iptal etti Toyotasa9 nın iıışaatıdurabilirEkonomi Servisi- Sabancı'nın Toyotasa yatınmı tehh'keye girdi. Danıştay, tanm ara- zisinde fabrika kurulmasına izin veren yönet- melik değişikh'ğıni iptal etti. Toyotasa yetkilileri karann henüz kendile- rine ulaşmadığını söyledi. Toyotasa yatınmını durdurmak için Zira- at Mühendisleri Odası tarafından açılan da- vayı sonuçlandıran Danıştay karan, mahyeti 4 tıilyon lirayı bulan Toyotasa Otomobil Fabrikası inşaatının durduruhnasını günde- me getirdi. Gelecek yılın temmuz ayında de- neme üretimine geçmesi planlanan fabri- kanın 1994 sonunda bitirilecek inşaatında bugüne kadar kapalı alanlann bir bölümü ta- mamlanmış ve makine montajına başlanmış- u. Ziraat Mühendisleri Odası(ZMO)'nın, tanm alanlannın tanm dışı amaçla kullanıl- masına dair yönetmelikte 1 -4. sınıf tanm top- raklannda entegre uçak-gemi ve otomotiv yatınmı yapıhnasına olanak tanıyan 8. mad- de değişikliğinin iptali için açtığı davada, Danıştay 10. Dairesi söz konusu maddenin iptali yönünde karar verdi. Sabancı Holding'in Toyota iie birtikte Adapazan Ovası'nda 1. sınıf tanm toprağma otomobil fabrikası kurma girişimi üzerine, ZMO, temel atma törenine ihtiyati tedbir ko- nulması için Sakarya Valiliği ve Ashye Hu- kuk Hakimliği'ne başvurmuştu. Bu başvuru- lann reddedilmesi üzerine 3 Arahk 1991 "de Danıştay'a dava açmıştı. ZMO'nun dava dilekçesrıde, Türkiye'nin tanm alanlannın ancâk yüzde 10'unun sula- nabıldiğine dikkat çekilerek şöyle denilmişti: "Hızla artan nüfusu beslemek, ihracat gelir- 1994 ydında bitirilmesi planlanan fabrikada makine montajı başlamıştı. lerine katkıda bulunmak ve sanayive kaynak aktarmak görevierini üstlenmiş olan tanm ke- sûninin en vazgeçilmez ihtiyacı olan verimli arazilerin gerçek dışı 'alternatifsizlik' iddia- ları\la tanm dışı amaçlara tahsisi, toplumun geleceğini tehlikeye atmak anlaraına gelmek- tedir. Yüzde 9O'ı sulanamavan tarun alan- lannın içinde uygun alan biılama\ıp, yüzde 10'luk sulanabilir alana vönebne zonınluluğu hiçbir şekilde kabul edilemez. Llke çıkarlarma ve bilimsel gerçeklere aykırı olan yönetmeiik değişikliği. toplumun ortak ve uzun »adeli yarannı gözeten değil. yatırun maliyetini dü- sûrmck gjbi yatınmcının kısa »adeli yarannı gözeten bir yaklaşunın ürunüdur." Danıştay 10. Dairesı'mn 30 Haziran 1993'- te verdiği kararda. Anayasa'nm 45. maddesi- ne göre tanm topraklan, çayır ve meralann amaç dışı kullanılmasını ve tahribini önleme- nin devletin görevi olduğuna dikkat çekildi. Tanm ve Kö> İşleri Bakanhğı'nın tanm alan- lannın tanm dışı amaçla kullanılmasına yö- nelik tahsis yaparken kamu yarannı gözet- mesı gerektıği belırtilen kararda şöyle denildi: "Zaten sınırlı olan sulanabilir veya sulama- ya açılacak arazilerin sana>i vahnmlarına feda edilebilecek tarzda ve altematif alan bulu- namaması gibi belirsiz bir ifadeyle tanm dışı kullanıma tahsisinin kamu >arari)la bağ- daştınlmasına olanak bulunnıamaktadır." Pamuk prımı Uretici endişeli• Tariş Genel Müdürü Oğuz Oyan, sistemle ilgili aynntılann henüz açılmadığını vurgulayarak, "Prim sistemine yeterh' hazırlıklar yapılmadan geçilmesinin sıkıntılan olacaktır" dedi. MERÎHAK İZMİR- Pamukta uygula- maya konulan prim sistemini tüccar olumlu, üretici kaygılı karşıladı. 2 >ıldır sistemin değiş- mesi amaayla çahşan tüccar. Türkiye'dekı pamuk fıyatının dünya pamuk fiyatlanyla den- geleneceğı göriişünde. Buna karşın üretici. prim sistemine hiç bir alt yapı haarhğı yapıl- madan geçilmesinden endişe duyuyor. Tariş Genel Müdürü Oğuz Oyan, sistemle ilgili aynntılann henüz açılmadığını vurgulaya- rak. "Prim sistemine yeterli ha- arlıklar yapümadan geçilmesi- nin sıkıntılan olacaktır" dedi. İzmir Tipret Borsası Başka- nı Hasan Özmen. sıstemi bir re- form olarak değerlendırdi. Öz- men, "Bu sistem köylü ve üreti- ciden çok tekstil ihracatçılaraun dış pazardaki fîyat koşullanna uyum sağiayabilrneleri için geti- rildi. Köylü için değişen birşey yok" dedi. . Ege îhracatçı Birlikleri Teks- til İhracatçılan Yönetim Kuru- lu Üyesj ve İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi Erdem özsoy, sis- temin 2 yıldır savucusu olduk- lannı ve uygulamaya sokulma- sını olumlu bulduklannı söyle- di. Tariş Genel Müdürü Oğuz Oyan. prim sisteminin nasıl uy- gulanacağı konusunda aynntı- lann henüz belh' olmadığmı bil- dirdi. Oyan. "Prim sistemine ye- terli hazuiıklar yapılmadan ge- çilmesinin sıkıntılan olacaktır. Umanz alınacak önfemlerie kaygılanmız azabr" dedi. Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı İbrahim Yetkin. siste- me temelde katümalanna kar- şın hiç bir tedbir ahnmadan, yapısal sorunlar çözülmeden uygulamaya konulmasını eleş- tirdi. Çiftçinin bu uygulamada ezilen kitle olacağını öne süren Yetkin, temelde rekabeti geti- ren uygulamamn küçük üretici üzerinde olumsuzluklara yol açacağını kaydetti. Yetkin. "Prim sisteminde betirli bir hak- sızlık olacaktır. Bu sisteme göre 7 bin 500 liradan pamuğunu sa- tanla 5 bin 750 lira satan arasın- daki yapı dengesizlik gerirmiyor mu?"dedi. Yetkin, şöyle konuştu: "Fiyatı üretici mifusun yüzde 3'ü belirleyecek. Onun dışında- kiler buna uyacak. Buna karşı- yız. Bu sistem Almanya ve Fransa'da tamam. Burada hayır. Küçük üreticinin tasfiyesinin >a- vaş yavaş gerçekleştiriunesidir.'" IŞÇEVEV EVRENINDEN ŞÜKRANKETENCt Bizim Başbakanımız Cesur! Bugün gelin birlikte, oyunda, entrikada, TV dizilerine taş çıkartacak bir senaryo yazalım. Bir çalışma masası; üzerinde dosyalar, telefonlar. Ar- ka duvarda kocaman bir Türk-lş amblemi. Masada otu- ran, yüzü görünmeyen başkan, bir gazeteci ile görüşü- yor. Bomba haberi; Jaguar'ı duyuruyor. Bir sonraki sah- nede, Türk-lş parkında üzeri örtülü Jaguar'ın fotoğ- rafının çekilmesine yardımcı oluyor. Oyun hızlanıyor. Kamuoyu, Jaguar olayının peşinde. Maden işçisinin kaderini belirleyecek planlar kapı arka- larında hazırlanıyor. Madencinin yüzü artık kömür kara- sı olmayacak. Madenciler pantolon dikecek. Buna; hep beyaz giyinen, çok güzel, çok cesur Demir Leydi Başba- kanımızın çok isabetli olarak karar verdiği anlatıhyor. "Insanca yaşama ücreti, madenler kapatılmasm" di- ye sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en güçlü direniş- lerinden, en büyük yürüyüşlerinden birini yaratan ma- den işçileri, bu senaryonun saşkın figüranlan; o büyük direnişlerinde de, gösteriş için en önde yürüyen bazı sendikacılar ve politikacıların, perde arkasmdan nasıl, niçin oyun oynadıklarını bir türlü anlayamamışlardı. Bü- yük direnişlerinin ardından, oradan buradan gelen dar- belerle iyice hırpalanmışlardı. Sözleşmelerinin imzalanmasında oyalama ile ilk oyun hükümetten gelmiş; başarının hazzı, onuru örse- lenmişti. Sonra da sözleşme ile alınan haklar, farklar, aylar yıllar sonra gıdım gıdım ödenerek anlamsız hale getirilmişti. Tabii emekli olanların tazminatlartnı almaları, aylar yıllar süren bir işkenceye dönüşmüştü. Bu arada ma- denciyi çökertecek propaganda bombardımanı dozu ar- tarak geliştirildi. Sonunda özelleştirmeden vurgun vu- ranların sahibi oldukları TV kanallarında madenlerin özelleştirilmesinin ekonomiyi nasıl kurtaracağı korosu- na, maden işçileri de katıldı. Aksini söyleyebilecek çat- lak sesler en son Jaguar olayı ile bir yara aldı. ••• Özelleştirmede en korkulacak engel, maden isçisi; is- tenen kıvama, yılgınlık ve umutsuzluğa getirilmişti. Oyu- nun ikinci bölümünegeçilebilirdi. 150milyonlukçeklerle maden işçisine gönüllü emeklilik çağrısı yapıldı. 2500 ki- şilik bir grubun böylece işten çıkarılması bekleniyor. Sonra sıra 13. madde ile çıkarmaya gelecek. Onlar da tazminat ödemesi, bir de kredi ile kandırılacak. Bir de Sümerbank'ın başta İstanbul Bakırköy fabrika- sının değerli arsaları satılmak üzere kapanıp Zongul- dak'a taşınması projesi var. Anamız hem trilyonlarla za- rar eden madenleri kapatıp bizi kurtaracak, hem de ma- den işçisini sokağa atmayacak. Ne güzel, mutlu sonlu bir senaryo değil mi? Bazı bizim gibi çatlak sesler senaryoda çok önemli maddi yanlışlardart söz açabilir. örneğin istanbul'daki, Izmir'deki Sümerbank isçisi sokakta kalmayacak mı, gi- bi bir art niyetli soru sorabilir. Cevabı var; onların işçi ve sendikalar olarak, madencilerinkine benzer, senaryo sahiplerini korkutacak, oyunu bozacak bir direniş gele- nekleri yok. Yine çatlak bir ses; "Madenci sayısı bir 10 bin çıkarıla- rak 19 bine indirilecekmiş. Pantolon dikecek madenci sayısı en fazla 2500 olacak. Qerisi ne olacak? Üstelik ça- lışan sayısı da 29 bm değil, 34 bin. Oradan da bir5binlik açık daha geliyor. Ne olacak?" diyebilir. Ya da yeraltın- da çahşan açığı şimdi 2500'ü geçmişken, zarar yerüstü fazlasından geliyorken, gönüllü emeklilerin hep yeral- tından olduğunu anımsatabilir. "Madenler verimli, kü- çültülmüyor, çaktırmadan batırılıyor" diyebilir. Sakın inanmayın. ••• Siz gelin, ikinci çok güzel senaryoyu izleyin. Bu kez başrollerde, güzel ve cesur başbakanın karşısında yum- ruğu onunki kadar güçlü, cesur bir erkek var. Güzel kadın, 350 bin lira fark için işçiyi halka şikâyet ediyor. Cesur erkek 600 bin işçiyi Ankara'ya yürütmek- ten, 400 binini greve çıkarmaktan söz ediyor. Gerçi ben Bayramiç'te yapılacak "UğurMumcu"toplantısı için Ça- nakkale'ye giden bir otobüste bu senaryoyu elyazısı ile kaleme almaya uğraşırken, dün yapılan toplantılarda bu senaryo tamamen değiştirilmiş olabilir. Yine mutlu son- la baş artistler anlaşmış, cesaret gösterilerine son ver- miş olabilirler. Ne fark eder? Senaryo nasıl yazılırsa yazılsın, sonunda işçiye, şaşkın figüranlık rolü düşüyor. Hani içimizde kıskançlık, hasetlik, fesatlık var ya, dilimiz durmuyor. Gazeteler, işten çıkarmada ödenecek tazmi- natlarla ilgili "biryıl, 3 ay, 4ay"diye sıkı pazarhktan söz ediyor. O para işten çıkarılacak işçiye ödenecek paranın pazarlığı değil. Kötü niyetli, haksızçıkarmanıntazminatı pazarlığı. Hangi kamu işletmesinde böyle bir çıkarma olabilir ki, pazarlığı önemli oluyor? Boşverin siz, bizim gibi kötü niyetlilere kulaklarınızı n- kayın. Cesur ve güzel Başbakanımız ile cesur Türk-lş Başkanımızın yazdıkları senaryolara, oynadıkları oyun- lara inanmaya devam edin. Devam etsin bu düzen... SSK, 7şirketidahamahkemeye verdi Şirketleriflas kuyruğunagirdi ANKARA (ANKA) - Sos- yal Sigortalar Kurumu'nun. tahsil edemediği prim alacak- lan için iflasını istediği şirketle- rin sayısı artıyor. Bir süre önce aralannda Hattatiar'ın Hema Dişli Sanayii AŞ"nin de bulun- duğu yedi şirketin iflasını iste- yen SSK. bu kez yedi şirket için daha iflas davası açtı. Bu arada Esbank ve Türk Ticaret Banka- sı ile Ram Dış Ticaret A.Ş. ala- caklan için birer şirketin iflasını istedi. SSK'nın iflasını istediği yedi finnanın tümü İstanbul'da faa- liyet gösteriyor. SŞK, Kaya Metil Form Sanayii A.Ş. ile Termas Isıtma Soğutma En- düstri Tesisleri A.Ş.'nin iflası için İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde dava açü. Ku- rum aynca, Germenler İthalat İhracat A.Ş. için İstanbul 3., Se- lin Eğitim A.Ş. için 7., Görgülü Pastaneleri Gıda Sanayi A.Ş. için 1.. Düzce Nakhyat Amban Sevim Cura varisleri Murat Se- dat Cura için 5. Asliye Ticaret Mahkemesfne iflas başvuru- sunda bulundu. SSK "nın Fibrotek Deniz Tekneleri Sanayi Ticaret A.Ş.' ye açtığı iflas davasının ise Kadıköy 2. Ashye Ticaret Mahkemesi'nde görüldüğü bil- dirildi. SSK daha önce de Hema Dişli Sanayii A.Ş., Boyarteks Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş., Akomsan Ağaç Kökenli Mo- bilya Sanayi A.Ş., Serge Niko Deri Konfeksiyon Sanayi ve Ti- caret A.Ş., Samka Karton Sa- nayii İthalat İhracat ve Ticaret Pazarlama A.Ş., Hit Hazır Gi- yim ve Ticaret A.Ş., Çankın Yünlü Sanaji A.Ş. hakkında ilas davası açmıştı. Söz konusu davalar Hema için Ankara'da, diğer şirketler için İstanbul'da açümışü.Bu arada Esbank, tstanbul'da kurulu Büke Giyim Sanayi A.Ş. için İstanbul 2. As- hye Ticaret Mahkemesi'ne, Türk Ticaret Bankası da yine îstanbul'da faaliyet gösteren Elektrometa Teknik Malzeme Ticaret Sanayi A.Ş. için Beyoğ- lu 2. Ashye Ticaret Mahkeme- si'ne iflas başvurusunda bulun- du. Koç Grubu'na bağh Ram Dış Ticaret A.Ş. de, Parlar Deri Sanayi Ticaret A.Ş. için İstan- bul 3. Asliye Ticaret Mahkeme- si'nde dava açtı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle