Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21TEMMUZ1993 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Radyo yasası
Medislbekliyor
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Radyo ve televizyon
kuruluşlannın işleyişine
ilişkin yasa önerisi, dün de
TBMM'deelealınamadı.
Anayasa Komisyonu'nda
yasa önerisi üzerinde yapılan
değişiklikler tepkilere yol
açarken, önerinin bugün
TBMM'deelealınması
durumunda. değişiklik
önergeleriyle anlaşmazhk
yaratan bölümlerin yasa
metnindençıkanlması için
çaba gösterileceği bildirildi.
TBMM Genel Kurulu'nda
dün görüşülmesi gereken
yedi ilin büyükşehir olmasına
ilişkin yasa tasansı. hükümet
ve komisyon yerinde
olmadığı için görüşülmedi.
Avrupa Sınırötesi Televizyon
Sözleşmesi'nin
onaylanmasına ilişkin yasa
tasansı elealındı. Bu
tasanyla ilgili görüşmeler
sürerken, kararyetersayısı
bulunmadığı için genel kurul
kapatıldı. Bugün bu
sözleşmenin onaylanması
durumunda. radyo ve
televizyonlann işleyişine
ilişkin öneri ele alınacak.
SakıkrOpg.Gûreş'j
şikayet etti
• ANKARA (ANK A)-DEP
Muş Milletvekili Sırrı Sakık.
Başbakan Tansu Çiüer'in
yaalı yanıtlaması istemiyle
Meclis Başkanhğı'na
sunduğu soru önergesinde,
Genelkurmay Başkanı
Doğan Güreş'in pek çok
konuda görüşlerini
açikladığını ifadeederek bir
devlet memuru olarak bunun
yetkileri ile bağdaşmadığını
söyledi. Sırn Sakık. TBMM
Başkanlığı'na sunduğu ve
Başbakan Tansu Çiller'in
yazılı yanıtlamasını istediği
soru önergesinde Doğan
Güreş'in laıklikten,
sıkıyönetim ilanma kadar
pek çok konudaki
görüşlerinin gazetelerde yer
aldığını anımsatarak
•'Genelkurmay Başkanı
devlet memurudur. Bu tür
demeçler Genelkurmay
başkanlannın görev ve
yetkileri ile bağdaşmadığı
gibi. TBMM'nin siyasi
iradesinegöige
düşürmektedir. Güreş'in bu
türdemeçler vermesi,
demokraük rejimin işlerliği
açısından sakıncaü değil
midir" diye sordu.
Bilkenfe yeni
Doğramacı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- YÖK eski Başkanı
Prof. Dr. İhsan
Doğramacf nın oğlu Prof.
Dr. Ali Doğramacı.
babasının kurucusu olduğu
Bilkent Üniversitesi'ne
rektörseçildi. Prof. Ali
Doğramacı. dün toplanan B.
Ü. Mütevelli Heyeti'nin
karanyla rektörlük süresi
dolanProf. Dr. Mithat
Çoruh'un yerine atandı.
Mi' u'yelli Heyet Başkanı
Prof. İhsan Doğramacı
tarafı..Jan rektörlüğü
açıklanan Ali Doğramacı.
yaptığı ilk açıklamada.
"Babamın izinde yürümek
için elimden gelen her şeyi
yapacağım" dedi. Prof. Dr.
Ali Doğramacı, daha önce
Bilkent Üniversitesi'nde
akademik işlerden sorumlu
rektör yardımcılığı görevini
yüriitüyordu.
Örsan Öymen'i
anma toplantısı
İstanbul Haber Servisi-
Gazeteci-yazar Örsan
Öymen'in ölümünün 6.
yıİdönümü nedeniyle yann
anma toplantısı
düzenlenecek. Öymen için
saat 11.30'daZincirlikuyu
Mezarlığı'ndaki kabri
başında bir anma toplantısı
yapılacak. örsan Öymen'in
anısına düzenlenen "örsan
Öymen Ödülü"nün
sonuçlan da aynı gün •
açıklanacak ve ödülleranma
toplantısında sahiplerine
verilecek.
'Özgürinsan'ın
feshi davası
• ANKARA (AA) - Kurucu
ve üyeieri arasmda Anayasa
Mahkemesi Başkanı Özden.
DSPGenel BaşkanıEcevit,
TBB Genel BaşkanıSav ile
eski bakanlardan Güneş'in
de bulunduğu, 'Özgür İnsan'
dergisinin feshi ile ticaret
sicilinden kaydının silinmesi
isteniyor. 2. Ticaret
Mahkemesi'nde görülen
davanın avukat Abdülkadir
İnanç'ca hazırlanan bilirkişi
raporunda, çeşitli belge ve
raporlann incelenmesi
sonucunda, derginin bağlı
olduğu şirketin hiçbir
faaliyetinin tespit edilemediği
kaydedilerek şirketin
feshinin yasal yönden
sakıncasının bulunmadığı
belirtildi. i
Başbakan,TV'den de yayımlanan konuşmasında Kürtçe için imalı mesajlar verdi
Çiller, fedakârhk îstedîANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)- Liderler turu sırasında
ortaya koyduğu "Kürtçe yayın
ve eğitim" konulannın tartış-
maya açılması önerisi. çeşitli
kesimlerce yoğun eleşürilere ne-
den olan Başbakan Tansu Çil-
ler. televizyon kanallanndan
dün yayınlanan konuşmasında.
"Bölünmez ulusal bütünlüğü-
müz çok seslı ve çok renkli bir
zenginlik ile yeni ve daha güzel
bir yoruma kavuşacaktır" gö-
rüşünü dile gctirdi. Güney-
doğunun ekonomik ve sosyal
sorunlannı çok ıyi bildiğinı vur-
gulayan Çiller. "Vatandaşlan-
mızın daha gelişmiş bir demok-
rasi. daha çağdaş v e özgürlükçü
bir toplumve devlet özîemlerini
deçok iyi bilivorum"dedi. Baş-
bakan. terörîe mücadele eden
güvenlik güçlerine "'kararlı bir
siyasi destek verdiğini' belirtti
ve "Onlara daha bir özenle ba-
kacağız" diye konuştu.
Çiller. kameralann karşısına
gecmeden önce. açıklamalan
konusunda SH P grubunu bilgi-
lendirdi. Çiller'in 12 savfahk
konuşma metni. SHP Genel
Başkanı ve Başbakan Yardım-
cısı Erdal İnönü'yeiletıldi.
Başbakan Çiller. dün akşam
saat 19.45'te TRT ve özel tele-
vizyon kanallanndan "canlı"
• Türkiye'nin yıllardan beri birikmiş
sorunlan bulunduğunu belirten
Başbakan. bu sorunlan topyekün
fedakârlıkla aşabileceklerini söyledi.
Çiller, "Hükümete açıklık, doğrulan
yapma, reform vedeğişim anlayışı
hakim. Biz bu güçle bölünmez ulusal
bütünlüğümüzü koruyacak. çok sesli
veçok renkli birzenginlikle yeni
ufuklara kavuşacağız" dedi.
• Güneydoğu'nun ekonomik ve
sosyal sorunlannı bildiğini, bölge
insanının daha gelişmiş bir demokrasi
istediğini belirten Çiller. güvenlik
kuvvetlerine tam destek verdiğini. ne
ihtiyaçlan varsa sağlanacağını söyledi.
olarak vavınlanan konuşma-
sında, hükümetin iki hafta önce
gü\enoyu aldığını anımsata-
rak. yurttaşlara. "Bu nedenle
ilk kez doğrudan siz sevgili
vurttaşlanma bazı önemli ko-
nularda açıklamalar yapmak
istivorum" diye hitap etti. Hü-
kümete. "açıklık. doğrulan
yapma ve reform vedeğişim an-
îayışının hakim olduğunu" vur-
gulayan Çiller. "Önümüzdeki
sorunlann pek çoğu daha dün
ortaya çıkmamıştır. Gecen haf-
ta ve\a eeçcn vıl da ortaya çık-
mış değildir. Bunlar uzun vıllar
ıçinde. çöziimü ertelendıği için
birikmiş. şimdi hükümetimizin
önüne yıeılmış sorunlardır" de-
di.
Çiller. önündeki "oto-q" ale-
linden okuduğu 12 sayfalık
metnin yaklaşık 6 sayfasını te-
rör sorununa ayırdı.
Tcrörlc mücadclenin hukuk
devleti içinde vürütüleceğini.
sorunun devlet vc millet mesele-
si olduğuna işaret eden Çiller.
"Bu nedenle tüm siyasi parti li-
derlerivle görüştüm ve görüş-
meye devam edeceğim. Soruna
Meclis'in çatısı altında ulusal
bir çözüm bulmak için hcrşeyi
vapacağım" açıklamasını yap-
tı. Çiller. Türk halkının; ırk. dil.
din ve kültür farklılıklannı aştı-
ğını belirtirken. şu görüşlerı dile
getirdi:
"Türkive. Anadolu'daki bir
büvük sentczin. bir büyük kül-
türel zenginliğin "millet" haüne
gelmcsinin ifadesidir. Türkiye'-
de millet kavramı. ortak değer-
lcr. ortak sivasi inançlar. kader-
CANLI YAYIKDA BAŞBAKAN
Mimikleıi ve tonlamakmyla OztdgibiycH
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Tele-
vizyon ekranları aracılığıyla dün ilk kez
doğrudan halka konuşan Başbakan Tansu
Çiller, kullandığı sözcükler, ses tonu, mi-
mikleri ve vurgulamalarıyla eski Cumhur-
başkanı Turgut Özal'ı anımsattı.
Televizyomın birinci, ikinci ve INT ka-
nalları ile tüm özel televizyonlardan aynı
anda yayınlanan konuşınası için günlerce
öncesinden hazırlanmaya başlavan, hafta
sonunda oldukça sinirli bir pro»a dönemi
geçiren Çiller'in. konuşma stilinden. yüz
ifadesine kadar Özal'ı Örnek aldığı dikkat
çekti. Çiller, konuşması bovunca. Turgut
Özal'ın, hemen hetnen her konuşmasında
yer verdiği "Bir ne\i", "Allah'ın izniyle",
"Açıkça ifade ediyorum" ifadelerini sıkça
kullandı. En önemli fark. konuşurken Çil-
ler'in, Özal'ın yaptığı gibi kalem yerine eli-
ne numaralı gözlüğünü almış olmasıydı.
Başbakanlık konutundaki çalışma oda-
sından yapılan çekime Çiller, konuşmasın-
da kamuoyuna yaptığı '*gmen vağrtsını"
pekiştirmek istercesine. saflığın. tcmi/liğin
sembolü olan beyaz bir döpiyes içine giv diği
krem rengi bir gömlekle katıldı. Görünü-
şüyle ilgili özel bir hazırlık yapmadığı göz-
lenen Çiller, günlük saç modeii ve hafif
makyajıvla vatandaşların karşısına çıktı.
Çalışma masasının üzerinde sümen takı-
mı, bilgisayar ve beyaz saksı ciçekleri bulu-
nan Çiller'in, hemen arkasında duran kitap-
lıkta çocukları ve eşiy le çekilnıiş aile fotoğ-
rafı yer aldı. Konuşmasını, "oto-q" cihazı
yardımıyla yapan Çiller, sozcükleri bu ci-
hazdan takip ettiğini hissettirmemevi ba-
şardı. Ancak, cihazın hı/ının yavaş olması
Çiller'i zorladı. Daha önce yapılan açıkla-
malarda 15 dakika süreceği bildirilen yayın
süresi, yaklaşık 25 dakikayı buldu.
Konuşurken sık sık ellerini kullanan Çil-
ler, önem verdiği ve vurgulamak istediği
sozcükleri telaffuz ederken. sağ elinde tut-
tuğu gözlüğünü öne arkava sallayıp, kaşla-
rının altından ekrana bakmayı tercih etti.
Çiller, birlik-beraberlik. kardeşlik, barış
mesajlarını açıklarken. iki elini birleştire-
rek, kamuoyunda ANAP selamı olarak bi-
linen hareketi 3 kez yaptı. Sozcükleri v anlış
telafTuz ermesi nedeniyle. yabancı gazete-
lerde dahi haber konusu olan Çiller. yaptığı
tüm protalara rağmen bu kez de hata yap-
maktan kurtulamadı. Çiller, "temel" yeri-
ne "semel", "yok" derken "yek", "ücret"
yerine "ücür" derken, "çeşitli" sözcüğünü
de "çeşitli" olarak telafTuz etti. Terör konu-
sunda komşu ülkelere vönelik uyarısı sıra-
sında, ellerini masav a v uran Çiller. "memu-
rumuza gönlümüzdeki maaş zammını
veremedik" derken de, sol elini göğsüne iki
kez vurdu.
de ortaklık. aynı geleceği hep
birlikteinşa etmek iradesi üzeri-
ne kuruludur. Diyarbakır'daki
vatandaşımız ne ise Ankara'-
daki vatandaşımız da odur.
Özgürlükçü devlet
Çiller. terörün başanya ula-
şacağını sanmanın büyük bir
gaflet olacağını vurgularken.
"Vatanımızın Güneydoğu böl-
gesinin ekonomik ve sosyal so-
runlannı çok iyi bilivorum.
Vatandaşlanmızın daha geliş-
miş bir demokrasi. daha çağdaş
ve özgürlükçü bir toplum ve
devlet özîemlerini de çok iyi bi-
liyorum. Bu çok önemli sorun-
lann ve ülkemizin baska yerlc-
rinde de varolan sıkıntılann
süratle gidcnlmesı hükümeti-
mizin birinci hedelidir'görüşü-
nü dile getirdi.
Terörün dış kaynaklanyia da
etkilı bir mücadele içinde ola-
caklannı vurgulayan Çiller.
"Türkiye'nin doslu olmak iste-
ven seçimini yapmalıdır. Tür-
kiye'ye düşman olmak isteyen-
ler ise bir değil. iki defa düşün-
melıdir. Bunu kesın bir şekılde
ifade vc ilan ediyorum" diye
konuşlu.
Sıvas ve laiklik
Ülkenın son yıllurda ""inanç.
dil. köken ve mczhep avnmma
dayalı bir takım lahriklerlc kar-
şı karşıya olduğunu" anlatan
Çiller. Sıvas olaylannın herkesi
ü?düğünü. ülkede farklı dinlere
mensup insanlann tarih bovun-
ca hoşgörü içinde birlikte yaşa-
dıklarını v urguladı. Çiller. "Şu-
nu bilıniz ki. son olaylann
sorumlulan her kim qjursa ol-
sun. bağımsız mahkemeler
önündc. kesinlikle hesap verc-
ceklcrdir. Cumhunyel hükü-
melinin bu konudaki lavn ke-
sindir" di\e konuştu. Ceza
verme hakkının sadece devlete
ait olduğuna dikkat çeken Çil-
ler. "Bu olaylara bakarak kim-
sc kuşku ve yılgınlığa kapılma-
sın. Din ve inanç özgürlüğü ile
laik devlet ilkcsi anayasa gü-
vencesi altındadır ve daima öv-
Ie kalacaktır. Atatürk Cumhu-
riyeti. laiklik kav ramı içinde din
ve \ icdan özgürlüğünü güvence
altına alan çağdaş dcğerlere da-
valıdır" dedi.
ÜĞÜ
MUHALEFET BAŞBAKANr\ KOMŞMASINIBEĞENMEDİ
Yıbııaz: Çillerııeıız kalıramaıılıkpeşinde
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz. Başbakan Tan-
su Çiller'in konuşmasını değer-
lendirirken ""Savın Başbakan.
ucuz kahramanlık peşindedir"
dedi. CHP Grup Başkanvekili
Ali Dinçer de Çüler'in memur
maaşlanna yapılan zam konu-
sunda. Çiller'in "hesaplan ka-
nştırdığını" söyledi. SHPGenel
Sekreteri Cevdet Selv i. ""Çözüm
arayan bir Başbakan'ın söyle-
diği sözler olarak dinledim"
yorumunu yapmakla yetindi.
ANAP lideri Yılmaz. Başba-
kan'ı dinledikten sonra İnters-
tar'da yaptığı değerlendirmede.
Çiller'in konuşmasında gördü-
ğü en önemli eksikliğin "özeleş-
•Çiller'in TV konuşması. muhalefet partisi yetkililerince beğenilmedi. ANAP Lideri
Yılmaz. başbakanın ucuz kahramanlık peşinde olduğunu öne sürerken. CHP'Ii Ali
Dinçer. Çiller'in memur maaşında hesapları karıştırdığını söyledi. SHP'li Selvi ise
"Sorunlara çözüm arayıcı bir konuşmaydf dedi.
tiri" olduğunu vurguladı. Çil-
ler'in. "açık ve dürüst devlet"
vaatleri ile. daha önceki hükü-
metin bu ilkelere uymadığını
"ikrar" ettiğini öne süren Yıl-
maz. Başbakan'ın memur ma-
aşlanna yapılan zam konusun-
daki savının gerçekleri yansıt-
madığını. maaş artışlannın. bir
önceki döneme göre yüzde 7-8
oranlannda düşük tutulduğu-
nu vurguladı.
Çiller'e "Sayın Başbakan
ucuz kahramanlık peşindedir"
suçlamasını yöneltcn Yılmaz.
'"Ortak sorumluluk taşıdığı eski
siyasi arkadaşlanna haksızlık
etmektedir. Kendılerı. birinci
koalisyon hükümetinin başanlı
olduğunu ifade etmişlerdi. Şi-
kâyetçi olduğu bu tabloda. hiç
kimsenin. Sav ın Çiller'den fazla
sorumluluğu yoktur" dedi. Çil-
ler'in "enkaz edebivatı yapar-
ken inandıncı olmadığmı"
vurgulayan ve bu durumda
halktan destek istemesinin
'"abes" olduğunu anlatan Me-
sut Yılmaz. "Bir avdır hüküme-
tin başında bulunan Çiller'e
insafsız davranmıyor musu-
nuz'1
" sorusuna. gergin bir ifa-
deyle. "Ben 20 aylık bir hükü-
metien söz edivorum" yanıtını
verdi. Yılmaz. siyasette ortak
sorumluluğun geçerli olduğuna
dikkat çckerken. Çiller'in.
"ekonomiden sorumlu bakan
olarak bu hazin tablodan so-
rumlu olmadığını ıddıa etme-
nin mümkün olmadığını" vur-
guladı.
Çiller'in. projelerden çok te-
mennilerini dile getirdiğini. an-
cak bir Başbakan'dan temenni-
nin ötesinde açıklamalar bekle-
neceğini vurguladı.
CHP Grup Başkanvekili Ali
Dinçer de Çiller'in konuşması
için. "Sayın Başbakan. yasama
ile vürütmevi birbirine kanştır-
masın. Ne yapacağını ortaya
kovsun. ondan sonra Meclise
gelsin. Ne yapacağını bilmiyor-
sa. demek ki ona bir başbakan
gerekli" diye konuştu. Dinçer.
Çiller'in memurlara enflasyo-
nun üzerinde zam venldiğine
ilişkin sözlerini de "Bunu diyor-
sa yeniden ilkokula başlaması
gerekir. Ekonomi tahsili yap-
masın. hesaplan kanştınyor"
dive vorumladı.
Milletvekilliğinin düşürülmesine karar verilen Işıklar, Anayasa Mahkemesi Başkanı Özden'i suçladı:
Karmv iç barışa darbe vıırchıANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Anayasa Mahkemesi
tarafından milletvekilliğinin
düşürülmesi karan alman
TBMM başkanvekillerinden ve
SHP Diyarbakır Milletvekili
Fehmi Işıklar. Anayasa Mah-
kemesi Başkanı Yekta Güngör
Özden'in kendisinm vakını ol-
madığını belirterek. ""Bir yük-
sek mahkeme başkanının "Asa-
nm' sözünü telaffuz etmesi
gerçek vüzünü gösteriyor. Ben
uyduruk bir mahkeme karany-
la düşüncelerimi değiştirmem.
Barışçı çözümden vanavım.
Ama bu karar. banşçı çözüme.
devletin yaptığı çağnya. iç ban-
şa vurulmuş bir darbcdir. Bir
milletvekiünin milletvekilliği
düşürülürse, dağdakı genç nasıl
inanırçağnnıza?" dedi. Anaya-
sa Mahkemesi Başkanı Yeİaa
Güngör Özden de. Fehmi Işık-
lar'ın akrabası olmadığını belir-
terek. "Onun vakınlığı. onuru-
ma onur katmaz. Benim birşey-
lere sıeınmava ihtiyacım yok"
dedi. "
Partisinin dünkü TBMM
arup toplantısında konuşan
SHP Genel Başkanı Erdal İnö-
ERDOĞAN
ELÎUYGUN
1954-
ERDOĞANLAR ÖLÜMSÜZDÜR!..
Ey ömrünü destan gibi yaşayanlar
Yaşayan kimdir gerçekte
Ölen kim...
Yaşarken bile tükenenler mi
Yılgın yılgın düşenler mi
Yoksa çekilip tarihin burçlanna
Bayrakbayrak ölümsüzleşenlermi?
Başeğmez onurfu tavnyla herzaman önde oldu. O, yaşamın, kavganın hep içindeydi. Zindaniar,
işkencehaneler direnişlerine tanıktır. Tutsak düştüğü 22 Haziran '93'te de aynı tavrını sürdürrJü.
Tutsak bulunduğu SağmalcılarCezaevinde henüz işkence yaralan dahi iyileşmemişken alçakça,
her türlü değerden yoksun bir tarzda kendilerine devrimciyim diyen katillerce katledildi.
BAĞIŞLAMAYACAĞİZI..
MÜCADELEMİZDE HEP YAŞAYACAKTIRI..
Cenaze Töreni 21 Temmuz 1993 Çarşamba günü saat 11:30 da Karacaahmetmezariığında
olacaktır.
Tüm ilerici, devrimci-demokrat kamuoyunu cenaze törenine katılmaya çağınyoruz.
Arkadaşları ve ailesi adına babası MAHMUT ELİU1GUIV
nü. Işıklar hakkında verilen
kararia ilgili değerlendirmeler
yaptı.
Inönü. konuşmasını tamam-
ladıktan sonra Işıklar, alkışlar
arasında kürsüye geldi. Işıklar,
sözlerine ""Aslında bu benim
için zor bir konuşma. Uzun za-
mandır ne bu kürsüde. ne de
Meclis kürsüsünde konuşmu-
yorum. Konuşmamamın nede-
ni işlerin iyi gitmesi değildir.
Sıkıntı yaratmamak için konuş-
mayarak konuşuyordum" diye
başladı.
Karann hukuk dışı olduğu-
nu kanıtlamak ve yok saymak
gercktiğini vurgulayan Işıklar,
"Aynca 84. maddeyi değiştir-
mek gerekiyor. Bu karar nasıl
yok sayılacak? Genel başkan ya
da grup başkanvekilleri çağınr
Mümtaz Soysal'ı. bir hukuk
komisyonu kurulur. sonra di-
ğer gruplarla konuşulur. Buna
fırsat bulunamadı sanınm.
Olaylar çok hızlı gelışti" dedi.
Işıklar. "uyduruk bir mahke-
me karanvla düşüncelerini de-
ğiştirmeyeceğini" vurgulaya-
rak. sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu karar, banşçı çözüme de
darbe indiriyor. Mahkemenin
özetini yapıp Meclib Başkanı'-
na gönderiyorlar. Yutturabilir-
lerse. Cındonık uygulamaya
koyacak. O deneyimli bir hu-
kukçu. HEP'e bu özet gitmiyor.
Kapatılanpartiyegitmiyor. Ba-
na karşı bu tavır niye?
POLTriKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Biz Niye Sevgisiziz?
İki aydır açlık grevindeler... Erkeklerin sakalları uza-
mış. Konuşurken zorlanıyorlar. Kadınların yüzleri sap-
sarı. Gözbebeklerinde umutsuzluğun izleri görülüyor.
Duvarda bir pankart. Beyaz üzerine kırmızı boyayla
yazılmış:
"işçiyiz, haklıyız, kazanacağız..."
Acaba kazanacaklar mı?
Alışılagelmişliğin ötesinde, bir kavganın getirdiği bir
eylem değil. Çağdışılığın ve ilkelliğin günlük yaşama
yansıması aslında. Onlar işten atılmışlar aylar önce.
Suçları ne?
Galiba emekçi olmak...
Kağıthane Belediye işçileri bir acımasızlığın, bir vur-
dumduymazlığın içinde yok olup gidecekler mi dersi-
niz?
Öyle görünüyor...
Çünkü Kağıthane Belediye Başkanı Arif Çolban işin-
den olan emekçiler için aynen şöyle diyor:
"Ölürlerse ölsünler..."
Evet evet böyle konuşuyor Refah Partili Başkan...
jşçilerölsün...
isterlerse açlıktan, isterlerse hastalıktan...
insan ölüme alkış tutar mı?
Refah Partili Arif Çolban bir umursamazlığın içinde
konuşmasını sürdürüyor:
"Türkiye'de bütün militanları işe sokmuşlar. Artık bu
iş, Kağıthane Belediyesi nin işi olmaktan çıktı. Refah
Partisi ni yıpratma kampanyasına dönüştü..."
Ne demelı?
Şöyle:
"Vaycanına..."
Olmadı:
"Vay anasma sayın seyirciler..."
Dini bütün Refah Partili Başkan, ilginç bir açıklama
daha yapıyor.
Diyor ki:
"İçişleri Bakanı beni telefonla arayıp bu açlık grevini
sordu..."
Gazeteciler Başkan'a soruyor:
"Nededi. nededi..."
Başkan yanıt veriyor:
"Bu adamlann terörist oldukları yüzlerinden belli..."
Acaba İçişleri Bakanı MehmetGazioğlu bunları söyle-
di mi, söylemedi rni?
Bilmiyoruz...
Belki gazeteler' uydurup" böyle yazdılar...
Tüm bunlar 18 temmuz pazar günü yaşandı. Kağıtha-
ne Belediye Başkanı, Refah Partisinin 10. kuruluş yıldö-
nümü nedeniyle Ankara'ya gitmiş, Atatürk Spor Sa-
lonu'nunda gazetecilerle konuşmuştu...
Bir köşede Bosnaya yardım toplanıyor. Albaraka nın
hesap numarası veriliyor, bir başka köşede ise "Hazreti
Ömer'in Adaleti" ile "Mümin ile Kafir"ın video kasetleri
satılıyordu...
Kadınlar ve erkeJOer ayrı ayrı bölümlerde oturmuşlar-
dı. Zaman zaman birlikte bağırıp çağırıyorlar, tekbir ge-
tiriyorlardı... Tümünün eflerinde RP bayrakları vardı.
Coşkuyla "Allahu ekber' diyorlardı.
* işte Refah Partili Belediye Başkanı tam bu sırada ga-
zetecilere açlık grevindeki işçileri anlatıyordu:
'Kadın kız karışık içmişleryatıyorlar, dönüşümlü açlık
grevi yapıyorlar. Bir gün birisi içiyor. biri açlık grevi tutu-
yor..."
Refah Partili Belediye Başkanı, Kagıthane'de arilaşt-
lan "dd/7duzen/"kurmustu.
İşten atılan işçiler "alkolikti've Müslüman dinine gö-
re bunların "ölmesi" gerekiyordu.
1993 Türkiyesi'nde yaşıyoruz. Değişen dünyaya ayak
uyduran, yükselen değerleri savunan birdüzenin savu-
nucusuyuz.
Sıvas'ta 37 kişi diri diri yakılırken yüreğimizde bir sızı
duymuyoruz. Kagıthane'de işçiler açlık grevinde "ölsün-
ler" diyoruz.
Söyler misiniz, biz nereye gidiyoruz hızla!
işçiler, memurlar yürüyor demokratik hak ve özgür-
lükler için. Sadece izliypruz. Ayıp olmasın diye de alkış-
lıyoruz...
Biz toplum olarak sağcısıyla, solcusuyla, dincisiyle,
dinsiziyle bu denli duyarsızlığa neden ıtildik?
insan ölüme alkış tutmaz...
Ölen insandır, dünyanın neresinde olursa olsun...
Ama alkışlıyoruz biz ölümü...
Yargısı infazlarda da alkışlıyoruz, Sıvas'ta da...
Güneydoğu kan gölü...
Gencecik erler ölüyor, üzülüyoruz. Dağlarda vurulan-
lara da üzülüyoruz.
Ne diyor Kağıthane Belediye Başkanı:
"Ölürlerse ölsünler..."
Biz niye böyle vurdumduymazız? Biz niye böyle sev-
gisiziz?
KURULTAY ERTELENMEYECEK
Iııöııü, yeni SHP
yönetimini erken kutladı
• SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı
Erdal İnönü, belediyelerin radyo yayınlannın
engellenmesinin son derece yanlış olduğunu
söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - SHP Genel Başkanı
Erdal İnönü, partisinin grup
toplantısında yaptığı konuş-
mada. "kurultayın geri bırakıl-
masının söz konusu olmadığı-
nı" vurgulayarak herkesten.
kurultayın demokratik bir bi-
çimde gerçekleşmesi için katkı
beklediğini söyledi. İnönü,
radyo-televizyon yasa önerisi-
nin Anayasa Komisyonu'nda
değiştirilmesini de eleştirerek
"Özellikle belediyelerin radyo
yayınlannın engellenmesi son
derece yanhş olur" dedi.
İnönü, SHP TBMM grup
toplantısında yaptığı konuş-
mada, olağan kongre sürecinin
yaşandığını belirterek "Kurul-
tayın erteleneceğine ilişkin ha-
berler gördüm. Kurultayın
geri bırakılması söz konusu de-
ğildir. Şimdiden yeni yönetime
başanlar diliyorum" dedi. Hü-
kümetin "yeni bir yaklaşımla.
özellikle DYP'den yeni insan-
lann katılmasıyla" sürdüğünü
belirten İnönü. "Terör. ne ya-
zık ki tırmanmada. Masum
insanlar öldürülüvor. Turizm
baltalanmak isteniyor. Terörle
mücadelede adımlar atıhyor.
Yanlışlar olabilir, oluyor da.
Ama icra organı olarak hükü-
met. terörle mücadeleye de-
vam ediyor. Terörle mücadele
eden güvenlik güçlerinin arka-
sındayız"dedi.
İnönü. radyo-televizyonlar-
la ilgili yasa önerisinde, Ana-
yasa Komisyonu'nca bazı de-
ğişiklikler yapıldığını anlatır-
ken, "Öneri. genel kurulda ilk
haline gelebilir. Özellikle bele-
diyelerin radyo yayınlanru en-
gellemek. son derece yanlıştır.
Bunlann düzeltileceğini umu-
yorum" dedi. 20 temmuz gü-
nünün. Kıbns Banş Harekâtf-
nın yapıldığı gün olduğunu
anımsatan Inönü, Kıbns'ta
mücadelesinin yıllardır sürdü-
ğünü. artık "dünyanın orada
yıllardır sorun diye gördüğü
durumun normalleşmesi" ge-
rektiğini söyledi. Inönü, 24
temmuz gününün de başında
sansürün kaldınlmasının ve
Lozan Antlaşması'nın yıldö-
nümü olduğunu anımsatarak
"Lozan Antlaşması, her za-
man haurlamamız gereken bir
örnektir. Basın özgürlüğü ko-
nusunda da Devlet Bakanlığı-
mızın haarladığı bir tasan var.
Basınımızm, bu hükümetten
bekledigi hiçbir isteği kalma-
malı" dedi.
İnönü. Azerbaycan'daki ge-
lişmeler hakkında da değerlen-
dirmeler yapü.