Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 TEMMUZ1993 ÇARŞAMBA CUMHURİYET2 SAYFA
KULTÜR
Tiyatro ve sinema oyuncusu, yazar Yavuzer Çetinkaya'yı geçen yıl yitirmiştik
Doludizgin, mutlu ve özgüryaşadı
MUZAFFER (ÇETİNKAYA )SOY
Mutlu bir doğum! 1948 yılı mart
ayının 7'sinde İzmirde Behçet Vz Has-
tanesı'nde Çetinkaya ailesine yeni bir
üye katıldı. Mehmet öğretmen ile Hay-
riinnısa Hanımın birer yı] arayla doğan
Zafer ve Muzaffer kızlanndan sonra Ya-
vuzer adı verilcn birerkek e\)atlan oldu.
Babanın ilkokul öğretmenlığı görevi
nedenıyle evliliklennin ılk 4-5 yılı Mani-
sa'nm bir köyünde rnahrumijet içinde
geçen Çetinkaya aılesi, İzmir Kızılçullu
Köy Enstitısü'ne yapılan atama ile epeyı
düzeçıkmıştı. Onu iîk hatırladığım. Köy
Enstıtüsü lojmanının çam ağaçlan, yeşil-
lıkler ve çiçekler içindekı bahçesinde. ab-
lamla bırlıkte körebe oynarken. onun da
büyüklerin kucağında oturup gülücük-
ler saçtığıydı. Çok güleç yüzlü ve cana-
yakın bir çocuktu (Kuzgun'a yavrusu
hesabı).
Okumaya çok meraklıydı
1950 yıhnda Kö} Enstuulen kapatıJı-
nca Yavuzer daha ıkı yaşında ıken Çe-
tınkaya'lann bu güzel ortamdakı yaşamı
sona erdı. Baba. doğum yeri olan Gö-
nen-Bahkesir'e atanmayı ıstedı.
İkinci durak Gönen-Balıkesir-Paşa
Çiftlıği köyû O koyden de çok az şey
anımsıyorum. Köyden köye, tozlu top-
rak yollardan yaya gezintiler, Beyza-
demir Yavuzer'in çok yorulunca ablam-
la bana da nasip olan derin sanduka gıbı
elden duşme çocuk arabası. yerdekı
kumlan kaldınp çıplak çocuk bacakla-
nmıza yakarcasına vuran ruzgar. köyün
delisı Ayşe, köy duğunlennde dağıtılan
lezzetli çörekler, babamın öğretmenlık
yaptığı veablamın da ilkokuia başladığı
köy ilkokulu ve en önemlisi dördüncü
1948 yılı mart ayının Tsinde İzmir'de Çetinkay a ailesine >eni bir üye kablır: Yavuzer.
Doludizgin, nefes nefese yaşamı 44 vaşındavken ikinci kalp kriziyle sona eriyor.
Hayrünnisa'nın babaevinin bulunduğu
Şile'ye yakınlıği ve baba Mehmeı'ın dü-
şüncesıne göre çocuklara daha fazla eğı-
tim olanağı sunduğu için. İstanbul'daki
ilk ev eski ve köhne bir mekan. Ola-
naksız birkaç ailenin tek göz odalarda
kaldığı. mutfak ve tuvaleti müşterek bir
hocanın da kütüphanenin de gözdesi nda ieblebıleri satmayı denesın. aman ha
olur. Dünyalar onundur artık. gözkulak olun." Zaferin pek hoşunagit-
Yıl 1955. Çetinkaya ailesi için çok ha-
reketlı bıryıl. Bülbüideresrnden Bağlar-
başı'nda büyük ve genış bir ahşap köş-
kün alt katına taşınılir Üskudar'daki tck
medı bu iş, bense el ışlenni sevdiğjmden
hemen küçük kesekağıtlanm ımal ettim
Hiç ders çaiışmadı ortaokulda
Yavuzer gınşimd olacaktı Okumaya
yor, bahçede oynuyor. enerjisıru tüket-
mekte güçlük çekiyor. Düz yolda v ürii-
yemıvor etraftaki yaalan okumaktan.
Bakkala gönderiyoruz. patateslerin
kardeşimiz Göker"ın dogumu ve bir ayy
sonra öiümü. Paşa ÇiftiigTnde bir yıl ka- Gazeteden kesekagıtlan
dar kaldı. Mehmet Bey'in Gönen ilçe
merkezi Ömer Seyfettin İlkokulu'na ta-
yini çıktı. Gönen'den daha çok şey
hatırlıyorum. Yıl 1951.
Gönen'dekı evimız 2 katlı taş birbina,
bız üst katta kiracıyız. Galvaniz kaplı bir
balkonumuz var. Ben ilkokula baş-
ladım. Yavuzer 3.5-4
yaşında. Başımdan
hiçaynlmıyor. kilap-
lanmıza musallat
oluyor. Güçlü bir ço-
cuk. aramızdakı yaş
farkına rağmen, Gal-
vaniz balkonda zorla
saçlanmdan yakalı-
yor benı ve gazete eki
olarak çıkan Canba-
ba karikatürlerini
okutuyor bana, gö-
züyle ızliyor ve du-
daklanru kıpırdata-
fe kd*fâte
göz odadan. Yavuzer babasının öğret- ^ ,
ev. Tek güzel yanı bahcesı olması. Kom- menlik yapıığı Baglarbaşı İlkokulu'na olan meyli esnaflıkla pek bağdaşmıyor-
şumuz çok çocuklu iyi geçindiğimız bir başlar. Çok iyı okuma bildiğı halde du. ama bakarsmız küçük çapta bir kâr
tramvay vatmanı veaılc-i Mehmet Bey torpil olmasın dıye birincı elde edebilirdi. Eline leblebı dolu kese-
sınıfa başlatır. Yavuzer kıpırkıpır. Diğer kağıtlannın olduğu kutuvu verdık ve
ögretmenlersinavaalırlar. zorla vedoğ- saldık top sahasına. Yanm saat sonra
Dönelim Yavuzer'le ılgili anılanmıza. ru ikina sınıfa. Bilscler Yavuzer'in çok- ağlaya ağlaya geldı yanımıza. Seninki
fkı kız ilkokuia devam ediyor. Yavuzer tan beşi o yıl bıtiren büyük ablasının ders gıtmiş sahanın kenanna oturmuş. elıne
henüz başlamamış. Hiç durmadan oku- kitaplan da dahil kütüphaneler dolusu de bir Tommıks almış, leNebıler yerde
kitap y uttuğunu. Herneyse.aynıyılaile- yanında. Maçın heyecanı ile okuduğu
ye yenı bir bebek gelir, o da erkek ve di- İcitabın tutkusu. Jeblebiler uçmuş gitmiş.
gerlerine u.vgun Tamer adı verilir. hem Bırtek boşkutukdlmış İşte Yavuzereli-
güçlu bir erkek olsun. hem de artık ta- nc gcçırdığı ıik ve •»on sermayeyı veesnaf
tekmr ediyor. Yıl
f952 ve Yavuzer
artık okuyor çok şü-
kür, ben de saçlanmı
kurtanyorum
hışmından. R'leri
jöyleyemiyor Y di-
yor. Çok sevimlı ko-
nuşuyor ve okuyor.
Bir de tûrkü tuttur-
muş 'Ya> saçlayın
lule lüle. yay benzi-
yoy beyaz gıile" dıye.
Babam çok düşkün
bu son çocuğa. Hele
bir de Göker'ı kay be-
dince daha da düşü-
yor üzerine Bir yeri
çizilse akşam evde kı-
yamet kopuyor. Ben
erkek Fatma gibi so-
kakta ovnuyorum. o
ise pencereden seyre-
diyor. Tek zevki oku-
mak. Evde ona şey- 'Bizimkiler'dirâinin ikilisi Yavuzer Çetınkaja(şolda) ile YamanOkay, Atıf Yılmaz'ın'AsiveNasıJ Kurtulur'adlıfilmirKkdebirlikteovnamtşlardı.
tan uçurtmalan yapı-
yorum Odanın için
şmalarına ve köycûlük çalışmalanna
katılıyor. çalışma kampfannda okul
yapımı. yetıştirme yurdu. hastane gibı
yerlerde boya badana işlenni vapıp ora-
daki olanaksız ınsanlara az da olsa çare
olmaktan. onlarla dostluk etmekten bü-
yük haz duyuyordu.
Geldık 1960'lara. Ders çalışmamasma
vc zamanının buyük kısmını okumaya
ve diğer sosyal vc külturel faalıyetlcrc
ayırmasına rağmen hayatta girdıği bû-
tün sınavlarda başanlı oldu. Lıse. üni-
versite ve doktora dahıl eğıtim hayatı
boyunca amaçladığı noktalara ulaştı.
Bundan sonrası gençlığı ve yetışkınlik
dönemıni kapsıyor. Ben burada ha-
yatının tamamını. bivografisini \ermck
ıstemıyorum. Zaten kendısi çeşıtlı vesıle-
lerle yazılannda vc kitabında bunlan
kendı ağzından naklettı. Nakletmedıği
ve hayatında önemlı olduğuna ınandı-
ğım bir dönemı de anlaimadan geçeme-
>eceğim.
Kısıtlatnalara boyun egmeden
Ünıversiîe bıimış. doludizgin tıyatro
yapıyor ,nefes nefese. sadece ovuncu,
koro üyesi ve yazar olarak değıl aynı za-
mancja set işeisı olarak. bir nefcr gıbi-
diğcr oyuncular otobüslerle turnei'c gi-
derken karda kışta dekoriarla birlikte
kamyon tepesinde gitmecesıne. telıf
haklannı bile aJamamacasına Ama o
doludizgin yaşıyor ve mullu-istediğırii
vapabilmekten. özgürce yaşamaklan,
maddiyatın hıçbır kısıtlamasına bo> un
eğmeden!
Yıl 19J0 veya 1971 tam hatıriayarm-
yorum. Üniversiteveaskerlik bitmiş; bil-
gilerinı çok sevdığı, tutku duyduğu
gençlere de aktarmak istıyor. Onlarla
beraber olmak. Diğer bütün yoğunluk-
lan yanı sıra. belkı de. az da olsa düzenli
ufak bir gelir beklentisi. ama hazzedece-
ğı bir emeğın karşılığında. Darüşşafaka
Lısesı Psikoloji oğretmenliğıne başvuru-
yor. Kabul edılıvor. Vc öğrctmenliğc
başlıyor. Müthiş zevk alıyor vedıJvgusal
bir sekildc bağlanıyor bu işe, en az üyat-
roya olduğu kadar. Ama o da,nesi? Mü-
dire Hanım bir gün çağınvor ve ">a öğ-
retmenlık ya tıyatro' dıyor DünyaM
yıkılıyor. Nedeni.
öğretmenliğın tiyat-
roculukla bağdaş-
mayacağı. Çaresız
yillannı verdiği \e
yaşamının nedeni
gıbı gördûğu tıyat-
roda kalıyor. Ken-
disıne böytesi ganp
bir seçenek sunan
düşünce bıçımınden
hep kaçtı ve iawz
vennedi.
ÖlüOzanlarDer-
neğı fılmini seyretti-
gimde Yavuzer'in *
başından geçen bu
olayı' anımsadım.
ama kendisine an-
latmaya fırsat buld-
madım.
Ah! Kardeşim
Yavuz,
Seni
dökmek
de uçurmava çalışırken sol bileğim fena
halde yanıyor. sobaya vapışıp.
Yıl 1954. aylardan mart. Yavuzer tam
6 yaşında. Ben üçteyim ablam dörtte.
Martın 16'sıydı. galiba. Gece saat 9-10
gibi Radyoda pek bir korkunç Radyo
Tıvatrosu var. Babam Öğretmenler Ku-
lübü'nde 3 çocuk ve annemiz heyecanla
ve hafif de korkmuş Radyo Tıyatrosu"-
nu dınlivoruz. Korkunç bir uğultu ve
sarsıntı. İşjklar kesıliyor. Büyük bir kor-
ku ve şaşkınjık. Evin yansı yıkılmış, ya-
nsı ayakta. Sağlam kalan merdivenler-
den kendimizi sokağa atıyoruz ve küçük
çocuk ve bir anne. Babadan uzun süre
haber çıkmıyor. Gönen yıkıntı halinde.
İşte 1954 Gönen zelzelesinı yaşamak da
yarmış kadenmizde. Mehmet öğretmen
Öğretmenler Kulübü yıkınülanndan
ağır yaralı çıkıyor.
Mekan Istanbul Üsküdar-Bülbülde-
resı'nde eski bır ahşapev. yıJ 1954. aylar-
dan eylül. Baba kefeni yırttı. Moral ve
tebdili hava için 3 büyük ıjden birini seç-
mesi teklif edildı. Terdh Istanbul, anne
yansı dökülmûş yansı kucağında; gazete
kağıdından kesekağîdının bütün katlan
açılmış ve okunmuş oJarak dönüyor eve.
Sokakta oyun oynarken >'ağmur'binkin-
tileri içindekı gazete parcalannı eğilmiş
okurken görmek de olasıydı kendisini.
A>TII yıl Üsküdar-Hacıselimağa İlko-
kulu Çocuk Kütaphanesi-îki ablası ve
Yavuzer tatilde kitap okumaya gıderler.
Kütüphaneci hanım öğrenci olmadığı
için Yavuzer'i kabul etmek ıstemez. yal-
var yakar ahr, eline resmi bol yazısı az
kitaplar verir. Yavuzer. kürsüden otur-
duğu sıraya gidene kadar kitabı yutar.
oturmadan geri döner bitti diye. Bır. ikı,
ûç beş, öğretmen isyan eder. "Sen bu ki-
taplan okumuyorsun, gıt yerineotur, bır
daha seni kütüphaneye almayacağırrf
der. Yavtızer için bundan daha büyük
facia olabılır mi? Çevresi keşfedilecek ki-
tap dolu ve ona yasak! Avukatlan, ıki
abla hemen vaziyete el koyup binbir de-
reden su getinrler. •"Vallahi o bizden ıyi
okur" derler. Hoca ikna olur ve oracıkta
ilk sınavıru geçırir. Binbir özürden sonra
mam başka çocuk ıstemez gibisinden.
Bûyük abla Zafer de okumakta Yavu-
zer"den aşağı değil. aynı yıl Üsküdar
Amerikan KJZ Lisesı"ni birinci sırada
burslu kazanır ve'ortaöğretime başlar.
Altı kişilik aileyi geçındirmek kolay değil
fstanbul gibi yerde bir tek öğretmen kulu'na parasız yalılı kabul edildi. Anne
maaşıyla. Mehmet Bey Tahtakale'de kuzusu olduğu halde hiç itıraz etmeden
ikinci iş olarak Kağıt İmalatçılan Derne- seve seve yatılı okula gittı. Hiç ders çalı-
olma olanağını bir kez daha denememek
üzere yitiriyordu.
Yıl 1958. İlkokuf göz agp kapayınca-
ya kadar geçtı. 10.5 >aşında o ders yılı
girdıği bütün kolej ve ortaokul sınav-
lannı kazandı. Tafas Amenkan Ortao-
ğı'nde muhasebecılığe başlar.
Ilk veson girişimciliği
Yazın eski Bağlarbaşı Top Sahası ve
çevresi çok neşeli olurdu. En küçük kar-
deşim kucağımızda dört kardeş çevrede
dolaşır, yeşilliklerde koşup oynardık.
Bütün memurlann içinde yatan girişımci
olma tutkusundan mıdır. çalışıp da
şmadı orta okulda. Yabancı dılı çabucak
öğrendi ve bütün zamanını kitap oku-
maya verdi.
O kadar ki. Talas'ta daha çok okuya-
bilmek ve de okutabilmek için eşek
sırtında köylerdeki çocuklara kitap
ulaştıran Seyyar Kitap Kulübü'nün yö-
netıminı üsüendi. Talas'tan van yıl taü'J-
lerinde eve gelırken çamaşırları yerine
torbalar dolusu kitapgetırdi. Çamaşır vehayatın zorluğunu öğrensın diye mi dır,
babamız bir gün TahtakaJe"den 3-4 kilo çarşaflan sorulduğunda cevap yokto;
leblebi ve kesekağıdı vapılacak kağıtlar- çunkü bir tek üstündekıler kalmıştı. Hcr
İa çıkageidi. "Kızlarî Bu kağıtlardan geri gidişınde okula. üstü başı ve yatak
küçük kesekagıtlan >apın. ıçlerine de takımlan >eniden donanıyordu mec-
leblebileri doldurun, siz kırda oturup eğ-
lenirken Yavuzer de top sahasırun yanı-
buren.
Okumak dışında. okulda tiyatro çah-
kelimelere
ele avuca
sığdırmak. duygu-
lannı ve düşüncele-
rıni (kı ne kadanna
ulaşabildiğımden
şüphelivim) anlatı-
mlarla sımrlamak
ne kadar zor!
Neredeyse suçlu-
lnk duyuyorum,
sana çocuklueunda
daha fazla CAN-
BABA okumadı-
ğımdan. daha çok
kucağımda taşıyip
elinden tutup gcz-
dırmedığimden. bır
yetışkın olduğunda
insan sevginı, banş
ve özgürlük tutkunu. doğa hayranlığını.
duygusallığını. anne ve ablamızı ka>bet-
tiğimizde yaşadığın acıyı. kızın Zeycan"a
duyduğun sevgı ve tuticunun derinliğini
ve inceliğıni. haksızlığa başkaldınm. tek-
nolojinın ve sanavileşmenin doğal ve
toplumsal yaşamda yarattığı erozyond
duyduğun nefreti ve çağa çok ilenden
bakan birikimıni ve daha sayısız şeylen,
seninle yeterince, doya doya paylaşa-
mamış olmaktan dolayı. İlk knzde zorla
bir-bırbuçuk ay seni evimde otunabil-
dim. Daha ılk günden ıçın içine sığmı-
yordu. sanki elin kolun bağlanmış tut-
sak gıbiydın. Seni kızından. kitaplann-
dan. dakülondan. dostlanndan. mekan-
lanndan. özgürlüğünden en önemlisi
kendinceliğinden uzak tuttuğu için bü-
yük bir hmç duvuyor gibiydin. kalbinin
yarasına.
Diyorum kı. keşke hep çocuk kal-
saydık, seni ehnden tutup gezdırseydim.
sana kitap okusaydım. seni çok şımart-
saydım. şeytan uçurtmalan yapıp kolu-
mu yaksavdım.
Byron'ırıçocukJuk aşkı Elizabeth Pigot'a hediye ettiği bir madaJyon içindeki saçlan ve mektuplan müzayedede
'Masum aşk'ınanıa satışasunıdcİu• Kendisinden altı yaş bü^k Pigot,
Byron"'ın sırdaşı olmuş, en gizli sıriannı pay-
laşmış.'Masum aşk ' yaşayan ve sık sık bir-
birleriyle yazışan iki gencin mektuplan da
Sotheby's kuruluşunca satışa sunuldu.
Elizabeth Pigot
Küitür Servia - İngilterede
romantik dönemın en ünlü şair-
lerinden Byron'ınbırmadalyon
içinde saklı saçlan, Sotheby's
müzayede kuruluşunca satışa
çıkanldı.
Byron. kestane rengi saçlannı
Nevvstead Abbey'deki evinin
yakınlannda oturan çocukluk
aşkı Elizabeth Pigot'a hedjyc
etmişti. Sotheby's yetkililerin-
den Peter Beal, Byron'ın yanı
sıra Nelson ve VVeJlington'm
saçlanna da rastladığmı ancak
pek ciddıye almadığını. ama
Byron'ınkinin doğrudan Pigot
aiîesinden gcldiği için gerçek ol-
duğunu söyJedi.
Madalyonun öyküsü,
Byron'ın ) 9 yaşında. Cambrid-
ge'deki Trnity Koleji'nde oku-
duğu yıllara. l807*Iere dek gidi-
yor. Peter Beal'ın verdiği bilgi-
ye göre. Byron kendisinden aJü
yaş büyük olan Pigot ile 'ma-
sum bır aşk" yaşamış. Yaşamı
boyunca biseksüellik ve kızkar-
deşiyle ensest ilişki yaşadıgı yo-
lunda suçlamalara maruz kalan
Byron'm Pigot ile yaşadığı iliş-
ki. şaırin kendisine bakan iki
hemşire. kendisinden genç er-
keklerle yasadığj duygusal ya-
kınlaşmalar ve evii olan Kontes
Guiccıoli ile olan aşkıyla karşı-
laştınlınca, bir 'dostluk' düze-
yinde kalıyor.
Pigot malikanesini sık sık zi-
yaret eden genç Byron, Edin-
birgh'da tıp öğrencisi olan John
Pigol ile arkadaş olmasına
karşın. kızkardeşi Elizabeth ile
daha yakın bir ilişki kurmuş.
Elizabeth Byron'm sırdaşı ol-
muş, şaır en gizli sıriannı ona
anlatmışü. 1807 yılında Elıza-
beht'e yoUadığı bir mektupta.
okul korosunda yakınhk duy-
duğu genç bir çoeuktan söz edi-
yor örneğin: "Onu herkesten
daha çok seviyorum."
Byron'm gizlice yayımlanan
ilk kitabı "Fugitive Pieces'in
piyasaya çıkması da Elizabeth"-
in katkılanyla olmuş. Bırbirle-
rine sık sık yazan bu iki gencm
mektuplan da Sotheby's kuru-
luşunun satışa sunduğu eşyalar
arasında yer aldı.
Geçen yazgerçekleştinlen bir
müzayede de Byron'ın saçlan
satışa sunulmuş ve özel bır ko-
leksiyoncu (arafından yaklaşık
5 bin pounda alınmıştı. Bvron
Ozbek sanatçıdan sürrealist
tablolar
KölrürSenisi-Özbek sanatçı Rrdevsi Feyzullah'ın resım
scrgisi-Bcy oğlu Belediycsı Sanat Galemi'nde açıldı Pazar
hançhergün 08.30-18.00 arasında gezilebılecck olan sergi
30 temm.uza kadaraçık kalacak. Fırdevsı Fevzullah 1963
yılında Ozbekjstan'ın Taşkent şehrinde doğdu. 1971 yılında
RessamltkveMûzik Lisesi'nibitirdi. 1979yılında
Cumhurivet Ressamlık Bilim Okulu'na girdi. 1991 yılında
Taşkent Devleı Güzel Sanatlar Akademisi'nden mezun
oldu. Taşkçnt Sanat Akademisi Sergisi. GençlerJournal
Sergisı ve Özbekistanlı Ressamlar Karma sergisınekatıldı.
Sürreaiist resimleryapan sanatçının. bu ülkemizdeki ikinci
sergisi.
Sean Connery'nin sağlık durumu
LOS ANGELES (REL TER) - İngılız sinema oy uncusu
SeanConnery'nin sağlığınınçok kötü olduğu yölundaki
söylentileryalanlandı. Geçen cuma aktörün basın sözcüsü
tarafından yapılan biraçıklamada Connery'nin oldukça
iyi olduğu. golfo> nadığı ve hatıa boğazında uzun süreden
ben varolan sorunun tedavisine bisıkletlegıdıpgcldığı
bclırtıldi. Buna karşılık aktörün boğazındaki sorunun ne
olduğu sorulduğunda basın sözcüsü açıklama v apmak
zorunda olmadıklannı. bunun kışisel bırmeseleolduğunu
söyledi. Gelecek ay 63 vaşına basacak olan aktörün geçen
a> içinde bırfilmprojesinden çekilmesı sağlığmın kötü
olduğu jolundakısöylentileriarttırmıştı. Basın
sözcüsünün açıklamasına göre Connery. "Smoke and
Mirors" (Duman ve Ay nalar) adlı filmde rol almaktan son
anda. fîlmın scnaryosu hcnûz tamamlanmadan kontrat
vapılmak ıstendıği ıçınçeküdı. Bu arada Connen nın son
filmi "Rising Sun" A BD'de 30 temmuzda göstenme
girccek.
Ayten Timuroğlu resim sergisi
küitürServisi - Ayten Tımuroğlu'nun resim sergisi
Marmans Kalesi'nde açıldı. Ayten Tımuroğlu 1985 vıhnda
başladığı resım çalışmalannı aynı yıl içinde geçtiğı "Sanat
Yapım, Kayıhan Keskinok Atölyesi'ndesürdürdü. Sanatçı
1991 yılmdan bu yana kcndi atölyesıgde çalışıv or Pek çok
karma sergiyekatılan sanatçının bu 8. kişisel sergisinde
yağlıboya yapıtlan sergileniyor. Sergi 31 temmuza dck
gealebılır.
Isviçrelisanatçılann resim ve
heykel sergisi
Küitür Servisi - İsvıçreli sanatçılann resim ve heykelleri
1-21 ağustos tarihlcnnde Sandoz Sanat Galerisi'ndc
sergilenecek. Scrgideeserlen sergilenecek olan ressam ve
hey keltraş Angj 1936da Porreny-uy Jura'da (İsviçre)
doğdu. Mımarlık eğıtimınden sonra resım masten yaptı.
Sanatçı 1971 İsviçre Beaux-Arts Boursc ve 1991 İa Voie
Suisse-Jura ödüllerini kazandı. Ressam. hey-keltraş ve
yazarolan Beba 1955 yılında İsviçreJura'da doğdu.
1987-1993 yıllan arasında Cenevre'degüzel sanatlar
fakültesindeokudu. HeneBenard 1963'dekuzcy
Fransa'da doğdu. Sanatçı kendı kendını yetıştirmiş bir
heykeltraş. Sergıde yapıtlan yer alacak diğer bir sanaıçı
Jean Campichc 1947"de doğdu. Cenev re'dceğitım gordü.
Resim sanat tanhı. fotoğraf veıletışim eğitmenliğı _\anı sıra
komputervegörsel konulardagelişmelersanatçının
başlıca ılgialanı. Sanatçı 1985-r986yıllannda Portekız'de
Lızbon Sanat veİIetişimFakültesi'ndemermerüzenne
çalışmalar yaptı.
Verhoeven
f
danyeni film
KülhîrSenisi- 1992'nin olay yaratan fılmi 'Basict
İnstınct'in yönetmenı Paul Verhoeven şu sıralaryeni
filmmın hazırlıklannı sürdürüyor. Columbıa şirketi ıçın
çekeceği film. "Mistress of the Seas" adını taşıyor. Tasan
aşamasındaki filmde henüz kimlerin oynayacağı
belirlenmedi. Filmde 18 yüzyıldadenizlerdekorsanlık
yapan birgrup kadının öyküsü anlatılıyor.
Ilhan BaşgÖz'denküçüklere ve
büyüklere tekerlemeler
KüitürServisi - "Polis amca sen başım! gördün mü?' Bir baş
buldum bak oğlum/Bu baş senin başm mı?/'Yok amca o
öküzbaşı'Odeğilseşuna bak Bu baş senin başın mı? Yok
amca o cşek başı Peki şuna ne dersin? Yok amca o boş
baş Ne kadarda boş baş< Ustlen süslü içlen boşTu(
kulaklanndan çifte koş." İlhan Başgözün Gri Çoçuk
Kitaplan dızisınde yayımlanan "Vay Başıma Gelenler"
hem küçükler. hem debüyükler için yazılmış
tekerlemclerden oluşuyor. Küitür Bakanlığı tarafından
"Cstün Hizmct OnurOdülü'nedeğergöriilen ılhan Başgöz
Gemerek'tc doğdu. İlkokulu veliseyiSıvas'ta bitiren
Başgöz. 1940yılında Dil Tanh vcCoğrafya Fakültesı'ne
girdı. 1944yılında Perte»1
Naili Borata*'ın asistanı olan
Başgöz, 1949'da Türk Folkloru ve Halk Edebiyatı"
dalında doktorasını tamamladt. Fakültenin folklor
kürsüsü kapatılınca Başgöz, Tokat Lisesi edebiyat
öğretmenliğıneatandı. 1960yılında Ford Vakfı bursuile
Amerika'ya davet edilen yazar, dört yıl Kalıforniya
Üniversıtesı'ndeçaiıştıktan sonra İndiana Üniversıtesi'nde
görevaldı. Halen bu üniversitenin Ural-Altay Dilîeri ve
FolklorEnstitüsünde profesör ve üniversiteTürkçe
program/nın direktörü olarak görev yapıyor.