Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
- » ! • ' - » • - ' - *
13TEMMUZ1993SAÜ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Tanm gelinJeri
• ADANA(AA)-
Ülkemizde. lanm
işletmelerinde muhasebe
kayıtlanna gereken önemin
verilmemesinin yanında.
diğer baa faktörlerin de
etkisiyle, tanmsal gelirin
tespitinde güçlüklerle
karşılaşıldığı behrtildi.
Ankara Üniversitesi Ziraat
Fakültesı.Tanm Ekonomisi
Bölümü Oğretim Üyesi Doç.
Dr. Ahmet Ozçelik, bir
araştırmasında, vergilemeiJe
tanmdan saglanan
tasarruflann, dığer sektöriere
oranla düşük düzeyde
olduğunuifadeetti.
AtaköyJKİ'nin
gelirkaynağı
• ANKARA (AA):
Topiu
Konut İdarcsı (TKİ) Başkanı
Yiğit Gülöksüz, Ataköy
konutlan için önceki gün
yapüan açılc arturmada 150
İconuttan 148'inin saüldığını
bildirdi. Gülöksüz AA
muhabirine yaptığı
açıklamada, toplam 221
milyar 782 milyar lira
tahmini bedelleyapılan
satışta, muhammen bedeiin
yûzde20 üzerineçıkıJarak
toplam 265 milyar 611 milyar
lira tutannda satış
gerçekleştinldiğini söyledi.
Alûminyumzama
doymadı
• Ekonomi Servisi -
SeydişehirAlüminyum
Tesisleri ürettiği külçe
alüminyumun tonuna yüzde
1.4 oranında zam yaptı.
Daha önce tonu 18 mılyon
695 bin 044 liradan satılan
alüminyum bugünden
itibaren tonu 18 milyori 941
bin 440 liradan satılmaya
başlandı.
İngiltere'nin
'aslanpayr'
•ANKARA (ANKA)-
fngiltere'nin Türk
piyasasındŞ daha büyük bir
pay istediği. bu amaçla
önemli bir heyeti Türkiye*ye
göndereceği açıklandı.
Ingiltere Sanayi Bakanı
Rkfaard Needham, resmı bir
ziyaretiçin 19 temmuzda
Türkiye'yegelecek. Bakan
Needham'a eşlik edecek 20
kişüikheyette Özel sdctör
kuruluşlannın üst düzey
temsilcileri de yeralacaİc.
Jngiltere Sanayi Bakanı
Needham, Sanayii ve Ticaret
Bakanı Tahir Kösenin
konuğuolarak Türkiye'ye
yapaca|ı ayaret sırasında
BaşbakanTansuÇiller
tarafından kabul edilecek,
aynca Sanayı ve Ticaret
Bakanı Tahir Köseve
Llaşürma Bakanı Mehmet
Köstepen ile görüşecek.
Etibank'tan
maden ihracaö
•ANKARA (AA)-Etibank
Genel Müdürlüğü'ne bağlı
üretim müesseselerinde bu
yıünilköayında
gerçekleştirilen maden
ihracatından 120 milyon
dolarlık döviz girdisi
sağlandı. Etibank'ın haa'ran
ayı sonu itibanyla yaptığı
maden ihracatında ilk sırayı
geçen yılda olduğu gibi bor
ve bor ürünleri ile ferrokrom
aldı. Aünan bilgiyegöre söz
konusu dönemde
gerçekleştirilen bor ve bor
ürünlerinin ihracatından 80
milyon dolar. ferrokkom
ihracatından ise 25 milyon
dolardöviz girdisi sağlandı.
SEKA'dayeni
yapılanma
• Ekonoffli Seoisi - SEKA
yönetimi kuruluşun modern,
dinamik ve etkin biryapıya
kavuşturulmas amacıyla
idari ve teknik katılımlı
yeniden yapılanma
çemberleri oluştunıyor.
Genel müdürlük ve
müesseselerde kurulacak söz
konusu çemberler ile
karşılaşüan idari ve teknik
sorunknn hızla aşılması,
kuruluşun kendi satış
gelirleriyleyaşaması ve
stkinliğini sürdürmesi
tıedefleniyor.
Yabancı
işadamlarmın
gözdesi Türkiye
•EkonomiServisi-
fürkiye, dünyada iş
ledeniyle en çok a'yaret
dilen 5'inci ülke.
spanya'nın etkin haftalık
irizm dergilerinden
Editur'"da yayımlanan bir
raştırmaya göre mayıs
tinda Türkiye. işadamlan
rafından en çok ziyaret
lilen ülkelerarasında 5'inti
•ayı aldı. Dergi tarafından
ıpılan sıralamada ABD
rinci. Arjantin ikinci.
ponya üçüncü,
eksika'da dördüncü oldu.
Marmara, Ege ve İç Anadolu devlet gelirlerinin yüzde 84'ünü sağlıyor
Nekadarkâr, okadarteş vik• DPTverileri, 1986-90 dönemini
kapsayan beş yıllık dönemde.
devlete gelir sağlamada öncülük
yapan Marmara, Ege ve İç
Anadolu bölgelerinin bu "öz
verisinin' gözardı edilmediğini ve
bir 'kadir bib'rlik' örneği olarak,
yatınm teşviJderinden aslan payıru
bu bölgelerin aldığıru ortaya
koyuyor.
SERTUĞÇfÇEK
ANKARA - Genel bütçe gelirlerinin
büyük bölümünü Marmara, Ege ve İç
Anadolu bölgelerinden toplayan devlet,
yatınm teşvik belgelerini de daha çok bu
illerdeki yatınmlara veriyor.
Devlet Planlama Teşkilatının (DPT).
'*fller lübanyla Çeşıtli Göstergeler" adlı
calışmasındaki verilere göre; 1986-90
>illan arasındaki genel bütçe gelirlerinin
vakiaşık yüzde 84'ü Marmara. Ege ve fç
Anadolu bölgelenndeneldeedildi. Sözko-
nusu 5 yıllık dönemde saglanan gelirlerin
yüzde 52'si Marmara, yüzde 20.5'i fç
Anadclu, yüzde J1.6'sı Ege, yüzde 7.6'sı
Akdeniz, yüzde 5.5'i Karadeniz Bölgesi'n-
den toplanırken Doğu ve Güneydoğu
Anadolu bölgelennin gelirler ıçindeki
payı, yüzde 1.6'şar oranıyla sınırlı kaldı.
Aynı dönemde, devletin topladığı her
100 lira karşılığında, Doğu Anadolu'da
356 liralık, Güneydoğu Anadolu'da 243
liralık, Karadeniz'de 117 liralık. Akde-
niz'de 73 liralık, Ege'de 68 liralık, fç Ana-
dolu'da 67 liralık. Marmara'da da 31
liralık bütçe harcaması yapıldı.
Sanaykiyekretüdesteği
İZMtR (Cumhuriyet Ege Btirosu) -Sanayi ve Ticaret
Bakanı Tahir Köse, Meoemen ve Tuzla deriorganize
sanayi bölgelerinde yatırım yapacak olan sanayicilere I
milv ar 200 miiyonla 15 mil\ ar lira arasında kredi
verileeeğini açıkladı. Kredilerdensanayicilerinya-
rarlanmasını isteven Köse, çe\re konusurtda yatmm ya-
pacak sana\icilere de benzer türde bir teşvik için
çalişmalann sürdüruldüğünü açıkladı. tzmir Atatürk
Organize Sanayi Bölgesi Antma Tesisleri'nin açılışj
dün gerçek/eştirildi. TBMM Başkan Vekili YıHınm
Avcı, Sanayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse, Çevre Ba-
kanı Rıza AkçaJı ilemiUerrekilleri, sanayicilerin hazır
bulunduğu açıiış töreninde Köse >e Akçalj'nın teşn'k ve çevreye dönük rnosajları ilgi
çekti. Çevre Bakanı Akçalı, naztriananyerel yönetiınlerle ilgili \asa tasansına 'eöp
vergisi'nin konduğunu belirterek, "Bundan sonra konutlardan, jıastaneierden. antma
tesisleri bulunma\an sanayi tcsislerindençöp vergisi adı altında beiediyeier para
foplayacaJdar" dedi.
1986-90 yıllan arasında devletin top-
ladığı her 100 lira karşılığında, Hakkâri'de
13 bin 490 liralık. Şırnak'ta 887 liralık,
Tunceü'de 748 liralık, BıngöPde 715
liralık, Muş'ta 554 liralık kamu harcaması
yapıldı.
Aynı dönemde, toplanan her 100 lira
için Kocaeli'de 23, İstanbul'da 24, Bursa'-
da 43, tçel ve Zonguldak'ta 47"şer,
Ankara'da 50, fzmir'de de 53 liralık kamu
harcaması yapıldı. Türkiye genelinde ise
söz konusu 5 yıl içinde, 1993 fiyatlanyla
toplam 1 katrilyon 74 tril)on liralık genel
bütçe harcaması yapılırken 783 trilyon
liralık gelir elde edildj. Böylece bu
dönemde, devlet topladığı her 100 lira için
ortalama olarak 137 liralık harcama
yapmış oldu.
Sorı 10 yıl içinde kişi başına kamu
yatınm harcaması, 1993 fiyatlanyla, orta-
lama 1 milyon 770 bin lira olarak gerçek-
leşti. Bu yatınmlardan en çok yarartanan
Ege Bölgesi. en az yararlanan da Doğu
Anadolu bölgesi oldu. 1983-1992 yıllan
arasında, bölgeler itibanyla ortalama
yıllık kişi başına düşen kamu yaünm
harcamalan şöyle:
"Ege 1 milyon 840 bin lira, Güneydoğu
Anadolu 1 milyon 20 bin lira. İç Anadolu
980 bin lira. Akdeniz 940 bin lira,
Marmara 800 bin lira, Karadeniz 590 bin
lira, Doğu Anadolu 550 bin lira."
Türkiye genelinde. yıllık ortalama 910
bin lira olarak gerçekleşen kamu yatınm
harcamalanna. çeşitli illeri ve bölgeleri
kapsayan ortak yaünmlarda dahil edilin-
ce bu rakam 1 milyon 770 bin liraya yük-
seliyor.
Muğla birinci
Türkiye genelinde kişi başına kamu
yatınmının en çok yapıldığı il olan Muğ-
la'yı; Şanlıurfa, Kınkkale, Bingöl ve fzmir
izliyor. Kişi başına kamu yaunmımn en az
olduğu iller ise sırayla Bartın, Giresun,
Muş, Tokat ve Ordu olarak gerçekJeşti.
Kişi başına kamu yatmmının büyükten
küçüğe sıralarnasında Istanbul33., Anka-
ra 15., Adana 37.. Samsun 32.. fçel 21.,
Eskişehir 19., Bursa 20., Malatya 1 ].. An-
talya 29., Konya 43.. Gaziantep 45., Is-
parta 49. sırada yer alıyor.
Teşvikler Marmara'ya
Hükümetlerin yatınm teşvik politika-
lan da genellikle Marmara, îç Anadolu
ve Ege bölgelerine yönelik uygulanıyor.
Geçen» yıl yatınm teşvik belgelerinin
yÜ2de 55.5'ini alan Marmara Bölgesi'n-
deki yatınmalar, son 6 yıl içinde teşvik
belgelerinin ortalama olarak yüzde 38.
8'inialdılar.
Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki yatın-
mlann teşvik belgelerinin ancak yıizde
1.6'smdan yararlandığı geçen yıl, Gü-
neydoğu Anadolu Bölgesi nin payı da
vûzde 2.3'te kaldı. İç Anadolu Bölgesi'-
ndeki girişimcilerin yatınm teşvik belge-
.lerinin yüzde 13.8'inden yararlandığı
1992 yılında, Ege'deki yatınmlann teş-
vik belgeleri ıçindeki payı yüzde 9.6.
Akdeniz'deki yaunmlann payı yüzde
8.3. Karadeniz'deki yatınmlann payı
da yüzde 7 olarak gerçekleşti.
TSE konut kooperatiflerinde bulunması gereken nitelikleri açıkladı
Kooperatifin iyisi
6
standart
9
tır
ANKARA (AA) - Türk Stan-
dartlan Ensütüsü (TSE), konut
kooperatifine üye olacaklara
yardıma olmak için iyi bir koo-
peratifin niteliklerini belirledi.
TSE'nin yayımladığı aylık tü-
ketici bülteninde yer alan de-
•ğerlendirmede, konut koopera-
tifierinde dikkat edilecek nok-
talar, üyelerveyöneticileraçısı-
ndan ayn ayn ele alındı.
Değerlendirmede. konut ko-
operatifıne girilirken öncelikle
'Binalar mılli örf ve adetlere,
dini inançlara uygun olmalı'
sözleşmesinin iyice okunması
ve üave maddeler olup ol-
m'adığına
• Giderek daha çok
kişinin
kooperatiflere
girerekevsahibi
olma eğilimjne
kapıldığı
günümüzde,
TSE'nin belirlediği
k
standartlara' göre
milli örf ve adetlere,
dini inançlara
risinde bulunuldu. Aynca koo- <Jyfcl*»""K KOŞUİUnun
peraüf yöneücileri ile üyeleri. SÖZİeşmelerde y e r
yöneticilerle müteahhit arasın-
da akrabalık olup olmadığırun
da önemli olduğuna dikkat . el
çekildi.
KOOpERATıFÇİ
•Kooperaüf konuîîannda otaıanüamt
yüzde 84.3*ıi ücretü kessjn ve emeklîfer,
•Yüzde 12.6'sı kendi hesabma çaüşanfar,
• Yüzde 2.8"i işverçn.
•{A|«stos 1992 itifaanyla) Kooperatif
koiRftlartnda oturan aüelerin \oxde 2Tsinhi
ayöt geiiri 2 mü yon grasm altmd«.
•Yüzde 43.9'utîun geît'ri 2-4 mifyon fira
arasnda,
• Yüzde 223'ünûn gehri 4-6raüyonKra,
• Yüzde 9.4"ünün geiiri 6-10 milyon lıra,
• Yözde X3'ûıwıı geüri 10 HJÖJW firaaaı
Seeriade.
•Kooperatif konutlannda otean
aifeferin yûzde 73.6'sında 1 kişt,
• Yâzde 26.4'âDrfe 2 veya daha fazJa kişi
ç ş y
•Kooperatif konutiannda oturanlann
ancak yâzde 2Z9'u koopeR«if ortağı
durumunda
•Kooperatif kosodanada otoraalirm
S
•Kredi kulîamm oraalan yüzde 50.
Arsa kimin adına?
Arsasının, kooperatif adına
almması ve ipotek olmaması
gerektiğınm beürtildiği değer-
lendirmede, arsanın şehir planı
içinde ve imarlı olmasına dik-
kat edilmesi gerektiği kaydedil-
di.
Kooperatif üye sayısının
yapılacak konut sayısından faz-
la olmamasına dikkat edilmesi
gerektiği belirtilen yaada. alı-
yapı ve sosyal tesislerin olup ol-
madığına, yoksa. bunlann nasıl
yapılacağı konusunda ikna edi-
ci bilgi ve belge bulunup bulun-
madığına da bakılması öneril-
di.
Değerlendirmede, koopera-
tiflere üye olunduktan sonra
ûyelere, kooperatife yatırdık-
lan paralann makbuz veya se-
netlerini muhafaza etmeleri, in-
şaatlan yakından takip etmele-
ri. kooperatif ile müteahhit
arasındaki sözleşmeyi iyice
okumalan ve kooperatif genel
kurullanna kaulmalan uyan-
sında bulunuldu.
Kooperatiflerin veya diğer
konut yapan kuruluşlann ma-
liyeti düşük tutmak, kan fazla-
laştırmak için genellikle ucuz iş-
çih'k ve ucuz maizeme kullan-
mayı tercih ettiklerine dikkat
çekildi.
Ucuz maizeme ve işçiliğin
konutlann kalitesini olumsuz
etkilediği belirtilen yaada, bu
nedenle oturma iskanı alınmış
yıizlerce konutun iskana müsa-
it durumda olmadığı kaydedil-
di.
KONUK YAZAR
Konut sahibi olmak ıçın ta-
samıf edenlerin haklannın ko-
runması için. kooperatiflerin
devlet tarafından denetlenmesi
önerisinde bulunulan değerlen-
dirmede diğer öneri ve uyanlar
şöyle sıralandı:
• Konut projelerinin beledi-
yeden tastik edilmiş olmasına
dikkat edilmeli.
• Yerleşim yeri imar planı
içinde olsa bile inşaattan önce
zemin etüdö yapılmalı. Binalar,
Türk milletinin milli örf ve
adetleri ile dini inançlannı ya-
BURHANÖZBEY SEKA Teft. Krl. B}k.
Beyaz sayfada umuda koşu...
abah gazetesınde kamusal
kimlikli kişilere verilen rüşvet-
lerşu şekilde sayılmış: Hazine
bonosu, nakit para, konut,
fsviçre'de hesap numarası,
otomobil, Rolex, Cartier saat,
elektronik eşya, yurtdışı seyahat, bilgisayar,
alton kalem, ipek kravat, Avrupa f>arfüm...
Yolsuzluk ve rüşvet iddialarının araştrıl-
masından sorumlu Devlet Bakanı Orhan Ki-
lercioğlu, yeni hükümetin ilk işinin rüşvet ve
yolsuzluklarla daha etkili bir mücadele için
yeni bir yasa tasarısı hazırlamak olaçağını
söyledi.
Kilercioğlu. TBMM gündeminde bulunan
ihale yasasına rüşvetle ilgili bir bölüm eklen-
mesr önerisinde bulunduklarını ifade ederek
şöyle konuştu: "Batılı ülkeler-
de sadece para değil, kıymet-
li bir eşyariın almması, hatta
teklif edilmesi rüşvet suçu
sayılıyor. Kanunlanmıza
göre rüşvet zaten suç. Ancak
kanunda nelerin rüşvet kabul
edıleceğini saydıktan sonra
Vesair' hallerde diyor. Bu ve-
sair hallere açıklık getırece-
ğiz. Para. hediye, kıymetli
eşya teklif edilmesi bile rüş-
vet sayılacak..."
Sabab gazetesinin 10 Hazi-
ran 1993 tarihli ekonomi say-
fasında verilen haberin bir
bölümü aynen böyle.
Rüşvet olarak verilen değerlere şöyle bak-
tğımızda, yürek hoplatan kıymetler görül-
mekte, İsviçre'de hesap, konut, otomobil...
vb.
Ne yazık ki rüşvet olgusu son yıllarda na-
muslu insanların, kafasına vurula vurula sın-
dirilmesı sonucu, toplumda olağan hale geti-
rildi. Dürüstlük simgesi rahmetli Adnan Kah-
veci'nin ileri sürdüğü üzere Türkiye'de yıllık
rüşvet potansıyelınin 25 trilyon olması gerçe-
ği ürkütücüdür.
28 Hazıran 1993 tarihli Cumhuriyetgazete-
sinde yayımlanan dış kaynaklı haberdeki,
"Türkiye yolsuzlukta dünya 3'üncüsü" biçi-
mindeki haber, bu durumda, Adnan Kah-
veci'nın tahmınınin ne denli yerınde olduğu-
nun acı bir göstergesi olmuyor mu?
Ülkede çeşiılı sıkıntılar yaşanmaktadır.
Gelişen olaylara bakıldığında önümüzdeki
günlercıddi bunalımlara gebe.
Doğruluğun bayrağı. gazeteciliğin onuru,
Uğur Mumcu'nun ölümünden sonra, üzücü
Sıvas olaylarmı yaşadık. Aynı vatart toprağı
üzerinde, aynı bayrak altinda yaşayan insan-
lar birbirine düşman edilmeye calışılıyor.
Kışkırtıcı güçler ülkeyi bölmek ereğinde...
Ümutsuzluğa düşmememiz gerekir. in-
sanlara, adalet olgusunun hiç aksamadan
yürüdûğünün gösterilmesi, umuda başlangı-
cı oluşturacaktır.
1980'li yıllarda Türk toplumunu rahatsız
eden olgulann başında, gelir dağılımındaki
adaletsizlikle yolsuzluk savları gelmektedir.
"(...) Yeni hükümetin, ilk işinin rüşvet ve
yolsuzluklarla daha etkili bir
mücadele için, yeni bir yasa
tasarısı hazırlaması..." biçi-
minde yukarıda yer alan
eski Sn. Bakan Kilercioğlu'-
nun açıklamasının, yeni be-
yaz sayfada umut ışığı ol-
masını dileriz.
Gecmişte yapıldığı belir-
lenmiş ve kötü kokular veren
her olayın üzeriae, ciddiyet-
le ve inandırıcı biçimde gidil-
melidır. İnandırıcı olmanın
görünür kanıtlan arasında,
yönetimin denetim ve denet-
çiye bakış açısı ve yaklaşımı
çok önemlidir. Halkın yetkili erklere duyduğu
güven eksikliğinin giderılmesi, yeni beyaz
sayfanın ilk satırlarmı oluşturmalıdır.
Rüşvetin azalması için, kamü kuruluşların-
da çalışanların hiçbir şekilde en kücük de
olsa, armağan almamalannın kesin çizgiler-
le hüküm altına alınması şarttır.
Mal beyanlarmın, adetyerini bulsun belge-
leri olarak değil, titizlikle üzerinde durulan,
kamu görevlisi mal izleme belgeleri olarak
algılanması ve bu yönde işlevsellik göster-
melerinin sağlanması gerekir.
Türk teftiş (denetim) düzeneğinın onurlu
çizgisinde yıllarca ve özveriyle görev yapmış
denetim elemanları olarak, açılacak beyaz
sayfadaki umuda koşunun halkımıza yeni he-
yecanlar, inançlar ve coşkular getirmesini
bekliyor ve diliyoruz.
Ne yazık ki rüşvet
olgusu son yıllarda
namuslu insanlann,
kafasına vurula
vurula sindirilmesi
sonucu, toplumda
olağan hale
getirildi.
şamasına engel teşkil edilme-
yecek şekilde projelendirilmeli.
• İnşaatlarda kullanılan
maizeme TSE belgeli olmalı, bu
konu kooperatif genel kurui-
lannda karara bağlanmalı. Be-
ton santrallannda haarlanan
ha'rçlar kullanılmalı, bu harç-
lardan sık sık numuneabnmalı.
• Kalıp olarak kereste, doğ-
rama olarak da dış mekanlarda
demir kullanmaktan kaçınıl-
malı. Isı yalıüm talimatname-
sine ve deprem yönetmeliğine
mutlaka uyulmalı.
IŞÇEMNE VRENEVDEN
ŞÜKRANKETENCt
Sabteciliğe Prim
Birkaç gün sonra, yetkili sendikanın belirlenmesinde
kullanılan Çalışma Bakanlığı istatistikleri yayımlanacak.
Yasa gereği altı ayda bir yayımlanan istatistiğin daha
önceki uygulama sistemine köktenci bir değişim getiril-
mezse, Türkiye'deki sendikalı işçi sayısı 2.5 milyona
tırmanmış olacak. Oysa biz biliyoruz ki sendikalı işçi
sayısı biraz daha azalmış olarak, gerçekte 1.2 milyonun
da altına inmiş bulunuyor. Sahtecilik yarı yanyayı da
önemli birölçüde geçmiş oluyor.
Yetki sorunlarından kurtulmanın, sahteciliğeprim ver-
memenin, sendika hak ve özgürlüklerini korumanın bir
tek yolu ve çözümü var. Uluslararası Çalışma Örgütü-
nün sözleşme ve ilkelerine de uyarak. yıllardır Türkiye-
ye yapılan uyanlar dogrultusunda, çifte barajları kaldır-
mak. Toplusözleşme yetki ve ehliyetinde, işkolunda
%10, işyerinde %50 arö 1 işçiyi örgütlemiş olma zorun-
luluğunu aramamak. Yetkili sendikanın belirlenmesin-
de siyasi iktidarı yetkili kılan sistemi değiştirmek.
Yıllardır nedenmiyapılmıyor?Siyasiiktidarda, işveren-
ler de, Türk-lş de istemiyor da ondan.
Çifte barajlar, yetkinin siyasi iktidar ve sonuçta Çalı-
şma Bakanlığı eli ile belirlenmesi sistemi 12 Eylül huku-
ku içinde gelmişti. Türkiye gibi sendikasızlığın, küçük iş-
letmelerin, taşeronlaşmanın yerleşik olduğu bir ülkede,
bu yasaklar göründüğünden de daha ağır bir sendikal
hak ve özgürlük gaspı anlamındadır. 3.7 milyon sigortalı
çalışanın, bir o kadar da sigortasız, işyerinde çalışanın
bulunduğu bir ülkede, sadece 1.2 milyon işçi toplu pa-
zarlık hakkını kullanabiliyor ve gerçek sendikalı ise bu
zorunluluklar pek çok işkolunda hiçbir sendikanın toplu-
sözleşme yapma hakkını elde edememesı, pek çok iş-
yerinde de sözleşme yapılamaması anlamına gelir.
Ancak bakanlık ıstatistiklerindeki yarıdan fazla sahte
üyelik. bu gerçeğin görünmesini önemli ölçüde engel-
ler. Yasa gereği ilk 1984 yılında yayımlanan istatistikler-
de, o tarihte açık olan sendikalara üyelerini noterden
geçirmeden bildirme hakkı tanınarak sahteciliğe ilk
prim verilmiştir.
Sonraki yıllarda sahtecilik, istatistiklerden ayıklana-
cağına alabildiğine artmıştır. Çünkü kayıtlara sadece
noter üyelik ve istifaları işlenmekle yetinilmiş, gerçek
üyeliğe ilişkin hiçbir tarama yapılmamıştır. işten çıkarı-
lanlar, emekli olanlar, ki ülkemizde çok fazla sayılar-
dadır, istatistiklere çıkış olarak islenmemektedir.
• • •
Sistem siyasi iktidara gebe, yetkisi sahte, sonuç olarak
gerçek anlamda sesini çıkaramayacak, güçsüz sendi-
kalar yaratmıştır. Siyasi iktidar ve işverenler için bu du-
rum çok avantajlı olabilir. Sendikalar ve işçiler için ise
çok büyük bir tehlike. Türk-iş barajları neden savunuyor
öyle ise?
Türk-lş'in sendika lider kadroları ne yazık ki işçi taban-
dan kopuk, güvensiz ve akıl almaz bir tembelliğin gır-
d^abında sıkışmışlardır.
Çifte barajlar, yasaklı düzen ortadan kalktığında, yeni
sendika kurma özgürlüğü. sendika çokluğu ortaya çıka-
caktır. Bu da iyi -kötü bir toplusözleşme imzalayıp
check-off. doğrudan kesilen aidatla yaşayan, başka hiç-
bir şey yapmıyan tembel, işçinin güvenini yitirmiş sendi-a;i
kacılık için büyük bir tehdittir.
Gündemde kangren olmuş bir yarayı yok edecek yasa
değişikliği ne yazık ki gözükmemektedir. Ancak Çalış-
ma Bakanlığı'nın bu boyuttaki bir sahteciliği de yasada-
ki görevini kötüye kullanarak daha fazla sürdürme ne
şansı ne de hakkı vardır.
Gerçek şu ki istatistiklerde milyonlarla ifade edilen
sahteciliğin en aza indirilmesi ile resmi istatistiklerde
çok büyük bir değişiklik olacaktır.
Yeni noter üyelikleri ile var olan, istatıstiğine sahteci-
lik bulaşrnamış sendikalar avantajlı konuma gelirken,
Türk-lş ve uyesi sendikalar çok zor bir tablo ile karşı
karşıya kalacaklardır. DlSK'e bağlı çoğunluk sendika da
barajı asıp Türk-lşe bağlı birçok sendika barajın altına
düşme tehdidinde olduğunda acaba Türk-lş ne yapa-
caktır?
Çalışma Bakanlığının hiç değilse yasaya uygun, daha
gerçekçi, dürüst istatistik yayımlama gibi bir sorumlulu-
ğu vardır. Yoksa yasadışılık Hükümet, iktidar tarafından
uygulandığında suç sayılmıyor mu?
YAPI ve KREDİ BANKASI A.Ş.'den
TasarrufSahipleri İçin
SİRKÜLER
Sermayemız, 400 mityar lırası nakıt karşıkjı. 400 milyar lırası iç kaynaklardan karşıianmak suretiyle
1 trilyon liradan 1.8 tnlyon liraya arbnlmaktadır.
Artınlansermayeyi temsileden hısse senetteri. Sermaye Pıyasası Kurulunca 105.1993 tarih ve46/270 sayı
ile kayda alınmışttr.
Ancak kayda alınma. ortaklıgımızın ve hısse senetlennin kunıl vsya kamuca tekeffûlu anlamına gelmez.
Ortaklıgımız ile ılgılı aynnblı bılgıleri içeren ızahname 24.5.1993 tariJıincte Istanbul Tıcaret Sialı ne tescıl
edılmış ve 27.5.1993 tarih ve3298 sayılı TTSGde ilan edilmiş olup. aynca aşağıda beiırölen yerterde
incelemeye açık tutulmaktadır.
Ortaklanmızın yeni pay alma haklannı kullanmasından sonra kalan 3.745.262.000.- TL tutarındakı para
19.7.1993 ile 23.7.1993 tanhteri arasmda 5 gûn süreyle haika arz yoluyla sablacakbr.
Bir payın nominal degeri 1.000.-TL olup. İMKB'de oluşacak fiyatlardan satşa arz edıtecekür.
Başvuru şekiı- Bu sermaye arürımında pay almak suretiyle ortak olmak isteyen tasarruf sahıplennın satş
sûresı içinde Istanöui Menkul Kıymetler Borsasında ışlemyapmayayetkilioankalar vearacı Kurumlardan
dıger borsa uyelennden bırine başvurmaları gerekmektedır.
İ2ahnamenın ıncetemeye açık tutulacağı yer. Yapı Kredı Menkul Degerler MüdOrtûgü. Izmir-Ankara-lstanbu!
öınmlendır. .
Hısse senetlenni teslim şeklı.- Pay bedelterı karşılıgında venlmış olan makbuz veya dekontlar sermaye
artınmının Ticaret Sıcili'ne tescılıni ızJeyen en geç uç ay içinde hısse senetlen ile degişönlecektır. Hısse
senedı dağıtımı aynca yapılacak ılanla ortaklanmıza duyunjlacakör.
ÎLAN
T.C.
BAKIRKÖY 3. SULHHUKUK
MAHKEMESİ
1993/414
Mahkememizce 1993/414 E. 1993/533 K. sayılı ve 22.6.193 ta-
nhli karanmız ile B.Evler Şirinevler Mah. C.058(tö, S.64. K.686'da
nüfusa kayıtlı Kirkor oğlu, 1976 doğumlu Sezar Yılmai'a, aynı yerde
nüfusa kayıtlı agabeyi 1968 doğumlu Kamer Yılmaz"ın vasi olarak
tayinine karar verilmiştir.
Yukandaki ilanın Türkiye'deyayımlanan günlük gazecelerden biri
ile ilan edilerek ilanı içeren gazete örneğinin mahkememize gönderil-
mesı rica olunur. 30.6.1993.
Basın. 7082
34RFY42plakano.lu
arabamm ruhsatımı
kaybettim. Hükümsûzdür.
KUBİLA YMARANGOZ
Nüfus cüzdanımı kaybetıim.
Hükümsüzdür.
CENGİZERTUĞRUL
KAYATÜRK
İSKİ personelkimlik kartımı
kaybeilim. Hükümsüzdür.
YALÇISİNC!
Sabena
düşüyor• Belçika havayolu
Sabena'nın 1993yıüzaran
yaklaşık 3 milyar Belçika
Frangı'na (yaklaşık 85
milyon dolar) ulaştı.
BRÜKSEL (AA) - Belçika
Havayollan Sabena"nın Genel
Müdürû Pierre Godfried. per-
sonel sayısı ve ücretlerinde indi-
rim öngören '"acil kurtarma
planı" çalışanlar tarafından ka-
bul görmediği takdirde. ulusal
havayolu şirketinin önümüzde-
ki kasım ayında ıflas edeceğini
bildirdi. Belçika hükümeti, Sa-
bena'ya iflastan kurtulabilmesi
için devlet yardımında bulunul-
mayacağını açıkladı.
Sabena'nın 1993 yılı zaran-
nın halen yaklaşık 3 milyar Bel-
çika Frangı'na (yaldaşık Ş5 mil-
yon dolar) ulaştığıru bildiren
Godfried, şirketi iflastan kur-
tarmak amaayla hazırlanan
"acil kurtarma planı"nın tek-
nik personel sayısında kısıt-
lama yapılması ve personel üc-
retlerinde yüzde 10 indirime gi-
dilmesini içerdiğini açıkJadı.
Pierre Godfried, Sabena'nın
önceki yıllardan devralınan
16.3 milyar Belçika Frangı
(yaklaşık 460 milyon dolar) tu-
tanndaki borcunun ödendiğini,
ancak Avrupa'nın içinde bu-
lunduğu ekonomik krizin Sa-
bena'yı tekrar iflasın eşiğine ge-
tirdiğini kaydetti.
Ulaştırma Bakanı Guy Coe-
me, Sabena'ya iflastan kunul-
ması için devlet yardımı yapı-
Imayacağını açıkladı.
9 bin kişinin çaiijtığı Sa-
bena"nın iş ortağı olan Air
France da kendi ekonomik zor-
luklan nedeniyle Belçika Hava-
yolu şirketinin iflastan kurtul-
ma çabalanna maddi katkıda
bulunamayacağını bildirmişti.