18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11TEMMUZ1993 PAZAR CUMHURİYET2 SAYFA KULTUR GÜNDEMDEKİ SANATÇI KUDSI ERGÜNER ONAT KUTLAR "Bağışlayan. yargılayan tannnm adıvla başlanm. Dinle, bu ney nasıl şjkavet ediyor Nasıl anlatıyor ayrılıkları!..." Durgun ve akşam giineşiyle kan rengine dönüşmüş anılar göiünden bır yapayalnız kamış. >akın ölümlere giderek tenhalaşan dost bahçesinde ayrıhklardan şikayet ediyor. Ben Asım'a yakın bir nesildenim ve bugün sabah Nesimi'nin ateşle yandığını öğ- rendim. Umutsuz bir avunma isteğiyle ta çocukluk. ılk gençlik yıllanna dön- düm. Kayacık tepesinin. yüksek duvarlı Ermeni evleri arasından çıkarak K o lej meydanına ulaştım. Köşeleri bir san keymıh bir tuğja. almaşıklı örül- müş iki büyük binadan oluşan Ame- rikan misyon merkezınin önüne gel- dim. Binalardan biri eski Amerikan Koleji idi. Şimdi içinde Mr.Isely ve kana oturuyorlardı. Öbürü ise çalıştınlmakta olan Amerikan Has- tanesi. Meydanda sınıf arkadaşım. o. Dinle Neydentışıyor muyuz? Hayır. Belki birbirimızı doğramaktan. böyle şeylere vakit bulamıyoruz. Kudsi Erguner'in Bruno Caıllat iie birlikte gerçekleştırdıkleri İstanbul Festivali kapsamındakı "Doğaçlama- lar" konserine bu duygular ıçınde git- tim. Çoğunluğunu gençlenn oluştur- duğu tıklım tıklım dolu bır salonda, bir buçuk saat süren nefis bir miizik şölenine konuk oldum. Bir buçuk saat süreyle o içi boş ve yapayalnız kamıştan bir ateş rüzgannın çıkardığı harikulade sesleri; kudüm'ü. tef i Do- ğu'nun aksak ve derin ritmleriyle bir yürek atışı gibi derinden duyurarak çalan bir yaratıcının şaşmaz vuruş- lannı dinlcdim. Bir umut ışığjyla çıktım konserden. "Hep bunu diişündiirn Kudsi Bey" diyorum. karşımda oturan mütevazı tavirlı. orta boylu. sakallı genç sa- natçıya, "Siz bu düşü gerçekleştiren- "Ben çok şanslı bır dönemde gittim Paris'e. Mımarlık eğitimi görmek için. 68 olayları yenı yatışmıştı. En azından gençlik, Avrupa'nın artık dünyanın merkezi olmadığını bilıyor- du. Yabancı kültürleri aşağılamış olan eski kuşaklarla anlaşamıyordu. Başka ülkelerde, uzak uygarlıklarda önemli değerler ve hareketler oldujğu bilıniyordu artık. Ben de İstanbul gibi bir kültürel merkezde, çok eski bir ge- leneğe sahip Mevlevi müziği çevresin- de büy ümüş. ney gibi çok zengın tını- lara sahip bir enstriimanı çalan bir müzisyendim. Yanj ortarn her bakım- dan hazırdı. Ama benım. Paris'teki miizik dün- yasına gırişim çok tuhaf bir rast- lantıyla oldu. Benim ıçin biraz umut- suz ve karanlık bır dönemde..." Kudsi Erguner'in vüzü bir an çelişık duygularla gölgelendi. "Babamı o sırada kaybetmiştik. Aılemin mali durumu epeyce sarsıntı- Kabul ettim. Mme Salzman'ın evı. büyük bır vi]- laydı. Hepsinin seçkin insanlarolduk- iannı sezdiğim kalabalık bir davetli topluluğu içın o akşam ney çaldım. Çok beğenildi. Benim de moralim bi- raz düzeldi. Ama gecenin en önemli armağanı bu alkışîar değil, aynlırken Mme Salzman'ın şık bır zaif içinde bana sunduğu 500 franktı. O geceki sevıncimi unutamam." Peter Brook'un ünlü "The Man Who Knows Too Much" fılminin kahramanı. Gunciyefin kansının. Kudsi Erguner'in yaşamında oyna- dığı rol. bununla bitmedı. O akşam konuklar arasında bulunan ORTF'in France Musique yayınının yöneticisi ve bır plak şırketinin yöneticisi Er- güner'e hemen önerilerde bulundular. Sonrası bir çorap söküğü gibi geldi. "Beylik bır sorudur ama" diyo- rum... "Evet!" diyor gene sempatik bir gü- içi boş ve yapayalnız kamıştan bir ateş rüzgannın çıkardığı harikulade sesleri; kudüm'ü, tefi Doğu'nun aksak ve derin ritmleriyle bir yürek atışı gibi derinden duyarak çalan bir yaratıcının şaşmaz vuruşlannı dinledim. akrabam Ergin Taşçıoğlu ile buluş- tum. Karşıda bir sokağa girdik. Gene yüksek duvarlı, büyük konaklardan birinın kapısını çaldık Bınnci Dünya Savaşı öncesinde /stanbul'da. Dr.Suphi Ezgi vc Mûnir Nureddin'ın arkadaşı ve Eyüp Mevle- vi Tekkesi postnişınlerinden birinin müridi ıken savaşa katılan, çölde İngilizlere esir düşüp sonra Amerika Bırleşik Devletleri'nde tıp öğrenimi görerek Antep'e dönen neyzen ve bes- teci Or.Emin Kılıc'ın eviydi bu. Kafası usturayla kazınmış. yaz kış frenk gömleğjyle dolaşan. güreşçi yapıb bu ilginç adam, benim de Ergin'in de ba- balanmızın arkadaşıydı. Konser- vatuar- E)ergah Jranşımı evinde. mev- levi müziği dersleri veriyordu ve her- kes gibi biz de bu çok ilginç ortamı merak ediyorduk. Her bıri. şehrin ileri gelenlerinden olan coğu orta yaşlı adamlann ney, keman. kemençe, kudüm ile Ham- parsum notalanndan eski ayinler meşkettikleri. Tevrat, İncil, Kuran şerhedip Mesnevi okuduklan bu tu- haf ortamda altı ay süreyle uzun bir kamıştan ses çıkarmaya çalıştım. Bunu pek başardığım söylenemez ama Hamparsum notasını öğrendim, usul ve makama aşinaiık edındim. Aynı yıllarda lisede müzik öğretme- nim Ferit Bey. klasik Batı müziğinin pionnier'lennden biri olarak, bizi, Bach'ın. Beethoven'ın, Cbopin'in dün- yasına alıştırmaya çalışıyordu. Ben, bazı arkadaşlanm gibi bir iç çelişki yaşamaksıan, Meraga'lı ve Abdülka- dir'i ve Bach'ı ayru zamanda sevmeye çaba gösterdim. Büyük sanatçılann evreni tektir. Sonraki yıllarda bir soru hep ka- famı kurcaladı durdu. Theodorakis, Nenıda'nın Canto General'inden ye- rel renkJerle bir müzik destanı yaratır- ken, Sitar ustası Hintli Rari Shankar McLaglen'le nefis parçalar yaparken Amerikalı zenci caz ustalan Latin müziğiyle yepyeni bileşimler oluştu- rurken bizde rieden olmuyordu bu? Bütün uygar ülkelerde olduğu gibi bu topraklarda da üç eş fanatik kun- dakçı hayyanın ilkelliğine indirgeye- meyeceğimiz zengin bir kültür geçmişi yaşandı. N'için evrenselleşemiyoruz? Zülfii'den Necdet Yaşar'a, Niyazi Sayın'dan Lğurtan Aksel'e. Saygun'- dan Idil Biret'e, konuşmak oİanağj bulduğum bir çok değerli müasyene yeri geldikçe bu soruyu sordum. Kuş- kusuz her birinin ayn ayn değerli yanıtlan var. Ama bunu yeterince tar- (Fotoğraf: FILIZ KUTLAR) terden birisiniz. Mahabharata'ya yaptığınız müziği. bazı CD'lennizi hayranlıkla dinledim. Bu noktaya nasıl geldiniz? Bu düşünceye?" Çok doğal kanşıhyor soruyu Sanki çok bilinen bir şeymiş gibi. "Zaten öyle olması gerekmez miydi?" diyor. "Büyük bir müzik geçmişimız var. Ben o geleneğin içinde büyüdüm. Ba- bam Uhi Erguner hep söylerdi bunu. Onun düşünceleri. Hep anlatırdı: Trakya böigesindeki Türk halkı Yu- nan radyosu dinliyor. Demek ki çok derin noktalar var. Bosna-Hersek'- teki müzikle Osmanlı müziği arası- ndaki ilişkileri duşünün. Ya da Tu- nus'ta hala tambun Cemil Bey'in plaklanrun dinlendığini. Evrensel müzik ortamına bütün bu bırikimle katıJmamamız için hiç bir neden yok..." Gene de bir noktadan başlanmış ol- mah, diye düşünüyorum. Aklımdangeçenlerianlamışgibi bir kahkaha atıyor: daydı. Benim de param yoktu. Ce- bimdc 180 frankla. karanlık düşün- celer içinde evden dışan çıkmadan oturuyordum. Tam o sırada annem- den bir mektup aldım. Durumumu tam kestiremeyen annem, benden, İstanbul'da buİamadığı bır düdüklü tencereıstiyordu. , Bir mağazadan fiyatını sordum: J50 frank. Bana sadece otuz frank kalıyordu. Annem üzülmesin dıye pa- ram var diyordum. Bu yüzden tence- reyi aldım. akşam eve geldim. Kara kara düşünürken telefon çaldı. Ma- dam Salzman adında bir hanımdı aravan. Ünlü Kafkasvalı düsünür ve bılge Gurcuyefin kansı olduğunu söyledi. Sovyet devriminden sonra. ko- casıyla birlikte istanbul'da bir süre kaldıklannı. o kısa sürede Galata Mevlevihanesi'nde bir ayine katıJıp çok etkılendiklerini anlattı. Benım neyzen olduğumu birdostundan duy- muştu ve evinde vereceği özel bir kon- ser içın beni davet ettiğıni bildirdı. lüşle. "Müziğe nasıl başladım... Pek olağanüstülük yok. Dedem Süleyman Ergiiner de babam VM Ergüner de Mevlevi ve neyzen idiler. Çocuklu- ğum Eyüp'te. Üsküdar Ozbekler Tekkesi'nde. Ömer Nasuhi Bey ve Ke- nan Rufai Bev'ın dergahlannda ve evde ney dınleyerek geçtı. Kısa sürede ney üflemeyi öğrendim. Hiç unut- mam. 1961 yılıydı. Radyo'da Çocuk Saati Yöneticisi Nadkte Ercao baba- ma. benim çocuk programında ney çalmamı önermiş. Çok sevındim. Ba- bam bana. dedemin ünlü bestesi olan "Ömrün şu biten neş'esi tam olsun erenler' şarkısını iyice öğretti. Radyo- evınde tam girip çalacağım sırada bir adam gelip beni stüdyodan dışan çıkardı. Tarikat müziğinin yasak ol- duğunu söylemış. Bu olay benim için ılk konser hcyecanı ve ilk hayal kınklığı oldu. Sonra. ertesi yıl Kon- ya'ya 'Beyati Ayin'de ney üflemek üzere çağnldım. 11 yaşındaydım. Oraya gidemedim ama. Şan Sine- ması'nda Mevlana'yı anma konserine solist olarak katıldım. Sonra konser- ler devam etti." Kudsi Ergüner. 1973-80 arasında Pans'te ve dünyanın çeşitli merkezle- rinde yüzlerce konser verdı. Ama onu en çok heyecanlandıran davet, bu yıl İstanbullu müzikseverlere nefis birzi- yafet veren, modern müzik dün- yasının büyük ustalanndan Pferre Boulez'den geldi... Boulez'in, klarnet, çello ve ney için düzenlediği ünlü 'Di- alogue'unda ney çaldı Kudsi Ergü- ner. Gecen ytrrnı yıl içinde. Kudsi Ergu- ner'in müzik çahşmalannı özetlemek bile bu yazının sınırlannı aşar. 40'a yakın CD, sayısız konser, George Aperhis'le ortak çalışma, Peter Bro- ok'un Mahabharata'sından Femeri, Scorcese gjbi ünlü yönetmenlerin fılmlerine kadar yanm düzine film müziği, cazdünyasının tanınmış isım- leri Peter Gabriel, Didier Lockwood, Jean-Marc Padov ani ile ortak çalışma vs.vs... Ama önemli gerçek şu ki Kudsi Er- güner, olağanüstü icrası. derin müzik bilgısı ve kültürel binkimi ile hem kendi düşlerini. hem de bizim düşleri- mizi gerçekleştirdi. Doğu'nun sufi ge- leneğinin derinlikleri, Mevlana gele- neğınin zenginliği, evrensellıği, her biri birer müzik mimarisi başyapıtı olan ayinlerin mükemmelliği. neyin sonsuz ses imkanlan ile dünyayı bu- luşturdu. Buluşturmaya da devam ediyor. Bir çok görüşme, randevu vs. arası- nda onunla konuşabildiğimiz kısa süre içinde anlatabildiği projelenn kapsamı bile baş. döndüriicü. En yakın etkinlik 9-10 temmuzda Fransız Senfoni Orkestrası eşliğinde Yvon Cassar tarafından kendjsi için bestelenen "Ney Konçertosu"nda so- listlik. Sonra 20-30 temmuz tarihlen arası- nda Uluslararası Barselona Müzik Festivali (GREC)'inde üç etkinlik. Rr oğu nun sufi geleneğinin derinlikleri, Mevlana geleneğinin zenginliği, evrenselliği, ayinlerin mükemmeliği, neyin sonsuz ses imkanlan ile dünyayı buluşturdu. Ayin-i Cem. Bosna'da Osmanlı Müziği ve Boşnakça Mevlüt. Ekimde danışmaru olduğu Lille Festivali'nde Orient-Express konseri. Sonra Mont- pellier'de "Les Femmes D'Istanbul- Musique de Harem" konserinin do- kuz kadından oluşan korosunu yö- netmck. Böylece gidiy or. Taksim alanındaki Cafe'nin kol- tuklannda, İtalyan kahvelerimizi yu- dumlayarak bir an sustuk. Alan gü- rültülüydü. etraf kalabalık. ikimizde aynı anda. içinde yuvarlarup gittiğj- miz kan ve ateşle dolu günlenn aala- nna garkolmuş gibiydik. Ve o anda çok uzaktan, derin bir rüzgann bir kamışın içinden geçerken çıkardığı sesi duyduk. Şikayeti. bilge bir ses: "Ahmaklıktan yakınsızük doğar" diyordu, "Bu çeşit adam yelle dolu doğarcıya benzer. Her an ön saftan geri kalır. Saf ola- rak neyi varsa köpü gibi tortulanır. Eziyctı her an artar, daha beter bir hale gelir. Her zaman biraz daha çir- kin. biraz daha kötü bir hal alır. O kapıdan sürülen kişi, cehenneme doğru gider. Işin bu raddeye varmadan, gaflet. sana perde ve bağ olmadan Halil gibi aslına var, yıldızdan ve illetlı gökyü- zünden vazgeç. Çan suyunu can denizine dök de uçsuz bucaksız bir deniz kesil..." Böylece, Mesnevi'nin son beyitle- riyle sohbetin ve günün kitabını ka- pattık. Bilmem ki kim okur. kım dinler? Uçarer'in tepkisi Christie's müzayedesinde Mikelanj sürprizi Mikelanjeskizirekorkırdı FIKRET KIZILOK• Mikelanj'ın oldukça yıpranmış durumda- ki 'Kutsal Aile' eskizinin rekor kırarak yak- laşık 70 milyar liraya alıcı bulması sanat uz- manlannca sürpriz olarak nitelendirildi. Kültür Senisi - Oldukça yıp- ranmış bir Mikelanj eskızi. geç- tiğimiz hafta içinde Londra'- dakj ünlü muzayede kuruluşu Christie's tarafından gerçekleş- tirilen müzeyedede. bugüne dek hiçbir rönesans dönemı us- tasınm ulaşamadığı bir fiyata, 4.18 milyon pounda (yaklaşık 70 milyar lira) alıcı bularak re- kor kırdı. Kimliği belirsiz bir İngilız ko- leksiyoncunun satışa sunduğu "Kutsal Aile" eskizinı. Malı- bu'da bulunan J. Paul Gett> Vfiizesi salın aldı. Mikelanj'ın İncil'den yola çıkarak kutsal ai- lenin Mısır'a kaçışını betimledi- ği eskizin bu denli yüksek fiyata altcı bulması sanat uzmanlan- nca "sürpriz" olarak nitelendi- rildi. Uluslararası sanat pazannda Rönesans ustalannın sözkonu- su Mikelanj eskizi gibi büyük boyutlu çizimlennc çok ender rastlanmasına karşın. eskizin kötü durumda olmasının satışını cngellcmcmiş olmast dikkat çckiyor. Mikelanj'ın fi- gürler üzerinde yaptığı düzelt- meler ve yılların gclırdığı yıp- ranmışlığa rağmen bu satış- Christie's'ın "şansı" olarak ni- telendinldi' Müzayededen önce iki müze. ne olursa olsun bir "Mikelanj' almayı zaten akıl- larına koymuşlardı. Getty Müzesi'nde Rönesans ustalan bölümünün küratörü George Goldner'ın Münihlı ko- leksıyoncu Katrin Bellinger ile önce karşı karşıya göründüğü. ardından ikısinin de aynı ku- rum için eskizin peşıne düştüğü anlaşıian müzayedede. sahte birheyecan yaşandi. Eskız, Katrin Bellmger'in elınde kaldı. satıştan bir süre sonra Bellinger'ın yapıtı Getty içın satın aldığını açıklaması. sanat çevrelerindc, "Sanat pa- zannda her zamanki oyunlar dönüyor" yorumuna neden oldu. /fiJ V "/zılok Jİnden fikr /t kazılok no deftert fikret kısılok I not defterl»den flkret kıralok no k not deft en fikr«t not defte kı KALAN MUZIK VAPIM not defterimden İ.M.Ç. 6. Blok No. 6512 • Unkapanı/İSTANBUL Tel: 512 35 13 Fax: 528 11 34 Kültür ServisH -Aziz Nesin Sahnesi'nin kapatılmasına sanat. tiyatroçevrelerinden ve demokratik kitle örgütlerinden gelen tepkiler sürüyor. Tiyatro eleştirmeni Dikmen Gürün Uçarer de tepkisini şöyle dile getirdi:"2000"li yıllara ramak kaldı ve biz hala ortaçağ bağnazlığıyla boğuşuyoruz. Sanat vesanatçı düşmanı olup da ne yazık ki bu kentin, bu ülkenin çeşitli kadrolannda yer alan beyler kendilerinde bir kültür evine. birtivatro salonuna fütursuzca el atma cesaretini bulabiliyorlar. Bugün Aziz Nesin Sahnesi. Ya yann? Ne acı bir gerçek! bu beylerin şunu çok iyi bilmesi gerekir ki sanat-tiyatro partidlerin işi değildir. Keyfi tiyatro salonu kapaulamaz. Eğer bu gerçeği bilmiyorlarsa bizim desuskunluğu bırakarak hep birlikte anlatmamız gerekmez mi?" MineSanat GalerisVnde Sergi Kültür Servisi - Mine Sanat Galerisi sezonun kapandığı şu dönemdeetkinliklerini yaz boyunca sürdürecek. Y'az sergisi Mine sanat galerisinde "93 eyiüJ sonuna kadar sürecek. Sergıde Özdemir Altan, Gökhan Anlağan, Koray Ariş, Mustafa Ata. Tomur Atagök, Bedri Bay kam, Adoan Çoker, Ergin İnan, Balkan Naci İslimyeli, Nur Koçak, Hüsamettin Koçan, Zekai Ormancı ve Yusuf Taktak'ın yapıtlanyeralıyor. Melisa Gürpınar \ arımca 22. Kultiir Sanat Festivali'nde. Yarımca 22. Kültür ve Sanat Festivali'ndebugün Kültür Senisi- Eski adıyla Yanmca. yeni adıvla Körfez Belediyesi tarafından diizenlenen geleneksel Yanmca 22. Altın Kiraz Kültür ve Sanat Festivali devam ediyor. Festival kapsamında bugün saat 21.00'dc Bulgaristan halk danslan Topluluğu'nun göstensi duzenlenecek. Ücretsiz olarak gerçekleştirilecek konser Açıkhava Tiyatrosu'nda ızlcnebilecek. Festıvaldeyann "Şiirsohbetakşamr düzenleniyor. Türk Kahvesi kasnndaki etkinliğin başiama saatı 17.(XX Şaırleı' Sunay Akın ve Melisa Gflrpmar'ın katılacaklantoplantıdagitar eşliğinde şiirlerokunacak. Yazarlar aynca kitaplannı imzalayacaklar. Şiirakşamında » aynca önceden düzenlenen şiiryanşmasının ödülleri de sahıplerineverilecek. Yanşmaya 300'eyakın şiırin katıldığı açıklandı. Devlet Tiyatroları 1993-1994 repertuvarı ;T^~ Kültür Servisi - Devlet Tiyatrolannın 1993-1994 tiyatro mevsimi repertuvannın, Genel Müdür Yücel Erten tarafından yann bir basın toplantısı ile açıklanacağı bildirildi. Konuyla ilgili yapılan açıklamaya göre Genel Müdür Yücel Erten, Atatürk Kültür Merkezi'nde duzenlenecek toplantıda. geçen sezon yapılan etkinlikler hakkında da bilgi verecek. Toplantıya. Theatrer an der Ruhr'un yöneticisi RobertoCiulH'ninde katılacağı kaydedildi. Öte yandan. Avrupa Tiyatro Oy un Yazım Yanşması'nda ülkemizı temsil edecek olan Tnncer Cücenoğlu'nun "Helikopter" adlı oyununun, Yunancaya çev nldığı bildıriidı. Tiyatro ve Yazarlar Derneği'nden yapılan açıklamaya göre bürokrat-siyasetçi çatışmasının anlatıldığı oyun, Panayot Abacı tarafından Yunancaya çevrildi. Warner Bros 'tanyenifilmler KültürSenisi - Warner Brosyeni sinema sezonunda sinemaseverlere ilginç filmlersunmaya hazırlanıyor. Bunlar arasında Michael Douglas'ın "Temel İçgüdü'den sonra, şiddeti ışleyişi açısından tartışmalara yol açan filmi "Sonun Başlangıcı"ile Clint EastHood'un "gözü yaşlı bir ajanı" canlandırdığı "Ateş Hattında"adlı filmi de bulunuyor. '"Sonun Başlangıcf'nı Joel Schumaer yönetmiş, filmde Douglas'a Robert DuvallveBarbara Hershey eşlik ediyor. y ^ ^ adlı filmde ise Eastvvood'un yanısıra John Malkovich ve Rene Russo oynuyor. Harold Ramis'ın yöncttıği Bill Murra.v, Andie McDowell ve Chris EUiot'ın oynadığı "Groundhog Day". Richard Benjaminın yönettiği. UTıoopi Goldberg, Ted Danson ve Will SnHth'in oynadığı "Son Muhteşem Kahraman". Nick Castie'ın yönettiği Walter Vlattbeau ile Mason Ganıbfeın oynadığı "Afacan Dennis". Jon Amiel'ın y önettiği Richard Gere ile Jodie Foster'ın oynadığı "Sommersby " yeni sezonda izlenebilecek ilginç filmlerden. Pandora'da temmuz kitapları Kültür Senisi- Beyoğlu'nda bulunan Pandora kitabevinin v ıtrinlerinde temmuz ayında gezi temasının işlendiği kitaplarla seyahatnamelerbuîunacak. 18 temmuzadek vitrinde görülecek olan ve son yüzyıhn bütün coğrafyasını içeren kitaplar. Evliya Çeiebi'den Piri Reis'e. Falih Rıfkı Atay'dan Fikret Otyama. Ahmet Hamdi Tanpınar'dan Buket Uzuner'e uzanıyor. İpekyolu Festivalisona eriyor Kültür Senisi- Kültür BakanlığVnca düzenlenen 1993 İpekyolu Festivali Bursa programı bugün sona eriyor. Bugünkü etkinlikler 10.00'da Bursa Hanlanve Kapalıçarşı'nın gezilmesiyle başlayacak. 15.00'te Bursa Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde duzenlenecek panel "Bursa"da İpck ve İpekçiliğin Dünü ve Bugünü" başhğmı taşıyor. 18.00'deiseOrhangazi parkında mehterve Kılıç-kalkan ekipleri Bursa folklorundan halk oyunu örneklcri sunacaklar. 5 temmuz pazartesi gününden buyana sürmckte olan İpekyolu Festivali Bursa programı bugün saat 22.00'de Küİtürpark'ta yapılacak havai fişek göstensıylc sona crecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle