Katalog

SAYFA CUMHURİYET 16 HAZİRAN1993 ÇARŞAMBAJ; HABERLER Demiperden savunma •ANKARA (ANKA)- Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen Çillergörüşmesinin basma kapalı yapılmasının usule uygun olduğunu söyledi. Demirel, "Çankaya'yı basına kapattı dediler, böyle bir şey yok"dedi. Demirel, DYP Genel Başkanı seçilenTansu Çfller' Çankaya Köşkü'nde kabulü sırasında basın mensuplannın ve görüntü almak isteyen foto muhabirlerinin görüşmeye ahnmamasını savunarak "Ben Çankaya Köşkü'ne 7 defa başbakanlık görevini almak üzere çıktım, en son 20 Ekim'den sonra aldım. Hiçbirinde gazeteci yoktu. Yani usulden değil" dedi. Demirel, gazetelere olayın "Demirel Çankaya'yı basma kapattı" şeklınde yansımasmı eleştirdi. Çağtar-üan miletvekillerine yemek • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Bakanı Cavit Çağlar, DYP milletvekillerine yemek verdi. Cavit Çâğlar, gazetecilerin fotoğraf çekmesine izin vermediği yemegi, genel başkan Çiller'e destek olmak için verdiğini söyledi. DYP Adana Milletvekili Halit Dağlı'ya ait lokantadaki yemeğe olağanüstü kongrede Tansu Çiller, Köksal Toptan ve fsmet Sezgin'i destekleyen 36 milletvekili katıldı. 80 milletvekilini davat ettiği öğrenilen Cavıt Çağlar, gazetecilerin yemekten görüntü almasını ıstemedi. Seçkiioz Cumhurfaşkanbgı Sekreteri •ANKARA (ANKA)- Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği'ne Başbakanbk MüsteşanTSecdet Seçkinöz'ün aıanmasına ilişkin kararnamle Resmi Gazete'de yayımlandı. Demirel ile aralannda çok zun yıllar dostluk ilişkisi bulunan Necdet Seçkinöz, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği'nde kadro karşıhğı sözleşmeli olarak görev yapacak. Karakaş'tan anayasa hatortatması • ANKARA (AA)-SHP Grup Başkanvekili ve tstanbul Milletvekili Ercan Karakaş, yeni kurulacak hükümetten Meclis'in gûndeminde bulunan 5 maddelik anayasa değişikliğı paketine öncelik vermesini istedi. 1982 Anayasası'nın tophımun gelişme ve üerleme ihtiyacına hiçbir şekilde cevap vermediğini ifade eden Karakaş, "Gündemde bulunan 5 maddelik paket gerekiyorsa yeni uzlaşmalar sağlanarak hemen yasallaştınlabilir. Bundan sonra başka değişiklik paketleri hızla ele alınabilir. Yeni kurulacak hükümetin ve Meclis'in önündeki en önemli görev budur, bu görev ciddiye alınmalıdır" dedi. TKPML'liler Fransa'da mahkum oldu • Dış Haberier Servisi - Fransa'da yasadışı örgüt üyesi 4 Türk hapis cezasına mahkum edildi. Türkiye Komünist Partisi-Marksist Leninist örgütûne mensup 4 Türk, 1991'deFransa sınınnda tutuklanmışlardı. Sanıklara ait otomobilde yapılan aramada 5 adet otomatik silah, örgüte ait- belgeler, toplam 21 bih dolar tutannda çeşitli döviz ele geçirilmişti. Bu kişilerin Belçika'da, Türklerin gittiği bir kulüpte silahlı soyguna girişmişlerdi. Satonda yangın çıktı • ÜSKL'P(Cumhuriyet)- Üsküp'tedüzenlenen Makedonya Eltopu Şampiyonası'nda oynanan bir maçta çıkan yangında 3 bin kişüik Makedonya Kapalı Spor Salonu tamamen yandı. Üsküp'ün Pirlepe semtindeki kapalı spor salonunda öncekı akşam düzenlenen maçın 17. dakikasında çıkan yangın büyük paniğe yol actı. Ancak görevlilerin seyircileri izdihama yol açmadan salondan çıkarmayı başarmalanyla büyük bir facia önlendi. Olayda ölen ya da yaralanan olmadığı öğrenildi. Özelleştirmehızlanmalı, SHP'ninbakanlık sayısı azaltılmalı, bakanlar bizeuyumlu olmalı Çfller'den SHP'ye3 koşıü• Bugün götürüyor Demirel tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilen DYP lideri Çiller, koalisyon konusunda bugün görüşeceği SHP lideri İnönü'den özelleştirmenin hızlandmlmasını, SHP'nin bakanlık sayısmın milletvekili sayısına göre belirlenmesini ve seçilecek bakanlann hükümete uyumlu olmasını isteyeceği belirtildi. ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ta- rafından hükümeti kurmakla görevlen- dirilen DYP Genel Başkanı Tansu Çil- ler, koalisyon konusunda bugün görü- şeceği SHP Genel Başkanı Erdal İnönü'ye. üç öneri götürecek. Çiller'in İnönü'ye ileteciğj öneriler arasında, koalisyon protokolünün özelleştirme ile ilgili bölümü ile bakanlık sayılannın gözden gecirilmesi de bulunuyor. SHP yönetimi, Çiller'in kabinedeİcı SHPli bakanlann azaltılması ve özelleştirme- nin genişletilmesı önerilerine kesinlikle karşı çıkıyor. DYP Genel Başkanı Çiller'in, İnönü'ye götüreceği öneriler ve hükü- metin oluşumuna yaklaşımı, dün grup ve parti yöneticüeri ile yapüğı bir dizı toplantı sonunda ortaya çıkü. Çiller, dün önce DYP grup başkanvekilleri Güneş Müftüoğlu, Turan Tayan ve Be- kir Sami Dace ile iki ayn toplanü yaptı. Çiller, akşam üzeri de üç grup başkan- vekiliyle, Genel Başkan Yardımcılan Mehmet Gölhan, Hasan Ekinci. Tanm ve Köyişleri Bakanı Necmettin Cev- heri'nin de katılımıyla bir toplantı ger- çekleştirdi. Çiller, bu toplanülarda, hem hükümete vermek istediği biçimi hem de bugün saat 11 .00'de SHP Genel Baş- kanı Erdal İnönü ile yapacağı görüşme- de ortaya koyacağı önerileri dile getirdi ve görüş alışvenşinde bulundu. Başbakan adayı Çiller, kuracağı ka- binenin genel hatlannı açıklarken, par- tisinden hükümete almayı düşündüğü kişilerin niteliklerini "liyakat, dürüst- lük, deneyim" diye tanımladı. Çiller, basında görüldüğünün aksine "kongre öncesi ve sonrasında ben kimseye ba- kanlık vaadinde bulunmadım" dedi. • S H P : TdVİZ yOk Çiller'in getireceği koşuUan SHP'Hler olumsuz karşıladı. DYP liderinin özelleştirmenin hızlandınlması ve bakanlık sayısmın azaltılması koşullanna tavizverilmeyeceğini belirten parti yetkilileri, aynca SHP'ye daha önce vaat edilen ve hayata geçirilemeyen bakanlıklann da verilmesini istiyor. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, partisinin grup toplantısuıa girerken ayakta alkışlandı. Alkışlara tebessümle' karşılık veren ÇiDer, daha sonra grup başkanvekilleri ve parti yönetkOeriyle SHP'ye götürüleeek önerileri görûştü. Parti dengelerine dikkat Görüşmelerde, grup başkanvekilleri, bakanlann belirlenmesi sırasında, Çil- ler'in sıraladığı niteliklere ek olarak "grup ve parti içinde dengelere dikkat edilmesini" istediler. Çiller, grup başkanvekilleri ile, kong- re öncesi kamuoyuna vaat ettiği anaya- sanın radyo ve tv ile ilgili 133. maddesi- nin öteki partilerle işbirliği yapılarak, bir an önce değiştirilmesi ve Meclis ça- hşmalan konulannda da fîkir alışveri- şinde bulundu. Çiller, bugün saat 11.00'de görüşeceği SHP Genel Başkanı Erdal İnönü'ye "uyumlu bir koalisyon olan DYP-SHP hükümetini sürdürme isteminde oldu- ğunu" bildirecek. AJınan bilgilere göre, Çiller, daha önce Demirel ile Inönü ara- sıncla imzalanan koalisyon protokolü- nü ana hatlan ile kabul ediyor. Ancak Çiller, protokol ile ilgili olarak "bazı spesifık konularda protokolde de- ğişiklikler yapumasını" önerecek. Örne- ğin, "özelleştirme konusundaki özerk- leştirme yerine, sırası daha sonra sapta- nacak biçimde, kimi kurumlann süratle özelleştirilmesini" isteyecek. DYP yö- netıcilerine göre SHP, özelleştirnme konusunda eskiye oranla "daha yumu- şak bir görüntü" veriyor. Bu görüntü dikkate alınarak ÇiÜer'in, İnönü'ye özelleştirme konusunda daha geniş öne- riler götürmesi uygun görülüyor. Çiller, İnönü'yle protokoİde yapıla- cak yeni düzenlemelerden sonra hükü- met programırun daha geniş yazüması- nı da görüşecek. Milletvekiline göre bakanlık Çiller'in İnönü'ye bakanlık sayılann- da da bazı öneriler götürmesi bekleni- yor. Genelde, özellikJe SHP kanadında, bakanlık sayılannın değişmeyeceği gö- rüşü egemen. Ancak, dünkü toplanü- larda DYP yöneticileri Çiller'e, SHP grubundaki milletvekili sayısmın 86'- dan 54'e düştüğünü anımsatarak, SHP kanadına verilecek bakanlık sayısmın daha az tutulması gerektiğini söylediler. Bugünkü Inönü-Çıller gorüşmesınde SHP kanadına verilecek bakan sayısı- nın azaltılması ve bu arada SHP'ye ve- rilmiş olan baa bakanlıklann DYP'ye aktanlması konulannın ele alınacağı öne sürülüyor. Tansu Çiller, partisinin üst düzey yö- neticileri ile yaptığı görüşmelerde "hü- kümet teşkilinde uyumlu çalışmayı sağ- layabilmek için uyumlu isimleri bir araya getirmeyı gözeteceğini" ilke ola- rak düşündüğünü söyledi. Çiller'in dünkü üç toplanüda aynca, hükümetin oluşturulması ile ilgili cakş- malarda Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile "sıkı temas içinde" olacağını da söylediği bildirildi. Çiller'in SHP Genel Başkanı İnönü'- ye götüreceği önerilerin genel anlamda olduğu bildirildi. İnönü'nün, DYP ile hükümette bulunup bulunmamayı yet- kili kurullannda görüşürek karar alma- sından sonra aynntıh biçimde görüşme- leri beklemyor. SHP^nintepkisi SHP içinde, Tansu Çiller'in yeni koa- lisyon hükümeti için getireceği bakanlık sayısının azaltılması ve özelleştirme gibi alanlarda istenecek tayizler karşısında olumsuz tutum dile getiriliyor. Bakanlık sayısının azaltılması konu- sunda gelebilecek isteklerin, yeni koalis- yonun oluşumunu sıkıntıya sokacağını dile getiren SHP yetkilileri, programla- nnda hangi alanlarda özelleştirmenin yapılamayacağı konusunun açıkca be- lirtildiğini, özellıkle PTT ve Toprak Mahsulleri Ofisi'nin özelleştirilmesi ko- nusuna sıcak bakmayacaklanru ifade ettiler. Hayata gecirilecek bakanlıklar Yeni koalisyon protokolünde bir tür- lü yaşama geçirilemeyen insan haklan, kadın, şehircilik ve denizcilik bakanlık- lannın da faalıyete gecirilmesi için ön- lemler gerektiğini ifade eden SHPliler. "Tansu Hanım, bize, henüz bir istek iletmedi. Ancak iletüği istekler arasında bakanlık sayısının azaltılması yer alırsa. buna olumsuz yanıt veririz. İlk koalis- yon protokolü ikincisinin temelini oluş- turmabdır. Öncelikkr saptanarak, yeni protokolde, bunlara yer verilebilir. An- cak, SHP'den bir tavizin beklenmesi mümkün değildir" görüşünü dile getir- diler. Tansu Çiller, DYP grup toplanüsında genel başkan olarak ilk konuşmasını yaptı Abiyeıııimıet5 babayaşükranANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DYP'nin yeni genel baş- kanı Tansu Çiller, dün TBMM'de grubuna ilk kez 'başkankk kürsüsü'nden ses- lendi. "Görüntü partisi olma- dık, Türkiye'yi 21. yüzyıla taşı- mak için buradayız" diyen Çiller, Cumhurbaşkanı Demi- rel'e 'demokrasi abidesi' diye seslenirken 'ağabeyı' olarak ta- nımladığı İsmet Sezgin'e de 'minnet' sundu. Türk halkına 'ülkeyi 21. yüzyıla taşıma' vaadi veren Çiller, TBMM'deki parti gruplanna "Radyolan özgür- leştirecek anayasa değişikliği için bir araya gelme" çağnsı yaptı. TBMM grubunda dün hare- ketli bir orurum yaşandı Kongre heyecanını atamadık- lan görülen milletvekillerinın hararetli konuşmalar yaptıklan kulislerde, çok sayıda partili ve özellikle 'hanım misafirler' dik- kati çekiyordu. Kongrenin 'mağlup' adaylanndan Köksal Toptan, erken saatlerde gruba gelerek arka sıralarda yer aldı. Diğer yenik aday İsmet Sezgin ise daha sonra geldi ve milletve- killeri ile öpüşerek yerine otur- du. Grup toplanüsını izlemek isteyen vatandaşlardan millet- vekillerine salonda yer kalma- mış olması tarüşmalara yol açarken toplantıya geç katılan- lardan Cavit Çağlar da bir süre ayakta kaldı, bu arada çevre- sindekilerle neşeli biçimde öpü- şerek selamlaşü. Yeni Genel Başkan Tansu Tansu ÇiDer, DYP grup toplantısındaki konuşmasından sonra millervekillerince yoğun bir biçim- de alkışlandı. Bazı milletvekillerinin tebriki ise el öperek oldu. Çiller salona girdiğinde, 'alkış- larla' karşJandı. Çiller, krem rengi tayyörü ve lacivert eşarbı ile scrgilediği şıkhğını fotoğraf- lamak isteyen muhabirlerden güçlükle kurtularak kürsüde yerini aldı. "21. yüzyıla giriyoruz" Tansu Çiller, 'tüm arkadaşla- nnı kucakladığını' söyleyerek başladığı konuşmasında,"Biz görüntü partisi olmadık. Halk- la bütünleşen partiyiz. Bize 'Bu- nu yapamazlar, parçalarurlar' diyenlere sesleniyorum: Bir bir- lik abidesi olarak Türkiye'yi 21. yüzyıla taşımak üzere burada- yız" dedi. 'Değişim' ve 'Yenilik' fıkirlerinin benimsendiğini, bu nedenle tarihte hiçbir kadroya verilmemiş sorumluluğun ken- dilerine yerildiğini ifade eden Çiller, "Önemli olan şu veya bunun genel başkanlığa getiril- mesi değildi, demokrasiyi işlet- memiz ve kongre sonucunda ulaştığımız muhteşem birlikü. Bu birliğin nimetıni çok iyi bil- memiz gerekiyor" görüşüne yer verdi. Herkesin desteğine ve yardımına 'tek tek' ihtiyaç duy- duğunu anlatan Çiller, bu söz- leri alkışlanırken şöyle devam etti: "Bize verilmiş olan görev. Sa- yın Cumhurbaşkanı'nın 50 gramlık bir mektubu ile çerçe- velendi, ama bu aslında çok ağır, mesuliyetli ve onurlu bir yükümlülüktür. Bunu beraber- ce omuzlarsak, Türkiye'yi 21. yüzyıla taşınz." Tansu Çiller, kongreye de de- ğindigi konuşmasında,"Bu bü- yük kongrenin, bu muhteşem sonucun alınmasında etkili olan Saym İsmet Sezgin Ağabe- yim'e teşekkür ediyor, minnet- lerimi sunuyonım" dedi. Aday- lardan Köksal Toptan'ı da 'kutladığı'nı ifade etti. "Çağdaş Türkiye'ye damgasını vuracak olan da biziz. Anadolu insanına artık DYP olarak büyük şehir- leri, kadını ve genci ekleme ge- reği vardır. İşte artık 'kırat' şaha kalkmaJctadır" diye konu- şan ÇiUer, devraldıklan görevin zorluklannı bildiklerini. bu gö- revi sürdürürken halka dainıa doğruyu söyleyecekJerini kay- dederek şunlan söyledi: "Halkıma da sesleniyorum, bize güvenin, doğruyu yapaca- ğımıza, ülke önceliklerinin her zaman önümüzde olacağuıa inartın. Türkiye'nin sesini dün- yaya Mûslüman ve Türk ola- rak duyuracağımıza inanın. Bunlan yapabilmek için tek şe- ye ihtiyacımız var, bize bırakı- lan siyasi mirasm kıymetini bilmeye, Sayın Cumhurbaş- kanı'mızın bir büyük demokra- si abidesinin kıymetini bihneye, bu uzlaşma ortamının kıymeti- ni bilmeye ihtiyacımız var. Bun- lann ve sizlerin kıymetini ise en çok ben biliyorum. Milli Eğitim Bakanı, yazlığına çekileceğini ve sade milletvekili olarak parüsine çalışacağını söyledi Toptan: Teklifgelse de kabinede yokıuıı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP'de genel başkanük yanşını kaybe- den Millı Eğitim Bakanı Köksal Top- tan, "teklif gelse bıle" yeni kabinede görev almayacağmı söyledi. Bu karan "siyasi gelenekler gereği" aldığıru belir- ten Toptan, ilk yapacagı ışın, Bartın'- dakı yazlığına giderek dınlenmek oldu- ğunu bildirdi. Tansu Çiller'i "medyanın başbakanı" olarak değerlendıren Toptan, Cumhu- riyet'e yaptığı açıklamada, "Kongre en iyi karan vermiştir" dedi. Basının, ken- disini desteklememesini her fırsatta yi- neleyen Toptan, önümüzdeki DYP kongresinde aday olup olmayacağı yö- nündeki soruyu, "Bunun için şımdıden konuşmak çok erken" diye yanıtladı. DYP'de "sade milletvekili" olarak par- tisi için çalışmalannı sürdüreceğini de ifade eden Toptan, son derece demok- ratik ve güzel bir kongre gecırdiklerini bildirdi. Kongrenin karanna saygı duy- duğunu yineleyen Toptan, "Tansu ha- nım, görüş birliği içensinde seçilmiştir. Önündeki fırsaü iyi değerlendirirse, hem partiyi hem de hükümeti çok iyi ye- re getirebilir" dedi. Kendisinden sonra gelecek Milli Eği- tim Bakanı'nın. başlattığı projeleri sür- dürmesini de isteyen Toptan, "Çünkü bütün projeler eğitime büyük katkılar sağlayacak projeler. Gelecek arkadaşın bunlan dikkate alması gerekir" görüşü- nü dile getirdi. İlksan dosyası ile ilgili soruşturmanın tamamlanmak üzere ol- duğuna da dikkat çeken Toptan, henüz kabine kurulmadan soruşturma biterse, bunu bizzat kendisinin açıklayabileceği- ni söyledi. HAFTAYABAKIS AHMET TA1VER KIŞLALI 'Aydın'lap ve 'Entel'ler! Geçen bayram günlerinde, gazetelerdeki koskoca bir ilan -herkes gibi- benim de dikkatimi çekti. EP dergisinin kapağında şu sözler okunuyordu: "Demokrasi mücadelesi, Cumhuriyet gazetesindeki bürokratik zihniyet aşılmadıkça çok olumlu adımlar ata- maz..." Yapılan reklam başarılıydı. 1970'lerin -cezaevinden tünel kazarak kaçan- 'Dev- Yol önderi'nin, nasıl birakıl yürütme ile bu sava vardığını merak etmemek doğrusu olanaksızdı. Dergiyi aldım, okudum. Okurken dilimin ucuna gelen- leri okurlarımla paylaşmazsam rahat edemeyecegimi anladım.. Ama güncel olayların ağırlığı, çok kişinin gü- lüp geçtiği bu sava benim 'zorunlu yanıt'ımı geciktirdi. 12 Eyiül sonrasının hızla çözülen insan değerleri ve onu kolaylaştıran kavram kargaşası içinde; önce 'uygar' ile 'medeni'yi ayırmak gerekti. Ama daha da önemlisi, 'aydın' ile 'ente/'i ayirmak bir zorunluluk oldu. 'Aydın', kendini toplumundan sorumlu sayan insan- dır. 'Entel' içinse toplum, sadece bir araçtır; amaç, 'ken- di kendini tatmin 'dir.. '4yd/n'gerçegi arar. 'Entel' ise 'moda olan düşunce'- nin peşindedir. llhan Selçuk'un 'tatlısu entelleri' olarak nitelendirdiği -ve çok iyi çözümlediği- bu eskinin hızlı solcu'su dönek- ier, acaba hangi düşüncenin peşindeler? Bir zamanlar Atatürk'ü 'sosyalizmi kurmadı' ve Le- nin'in izinden gitmedi diye eleştirirlerdi. Tarih Lenin'i değil Atatürk'ü haklı çıkarınca; bu kez de hızlı bir özgürlük ve demokrasi yanlısı kesildiler. 1990'- larda bile tam olarak kurmakta zorluk çektiğimiz bir de- mokrasiyi, Atatürk'ün 1920'lerde niçin kurmadığının he- sabını sormaya başladılar. 'Aydın"için düşünce tutarlılığı önemlidir.'Ente/' ise 'en ileride' (!) görünmek uğruna her şeyı yapabilir. ûrneğin 'resmi tarih' anlayışını yıkmak için Fatih Sul- tan Mehmet'idesorgulayabilir: "İstanbul'ualdıktanson- ra niçin telefon şebekesi kurmadı" diye... 'Aydın'\, çağdaş ve hakça bir düzen isteyenler alkış- larlar. 'Enfe/lere destek ise genellikle sağcılardan gelir... ••• 1970'li yıllarda Türkiye'nin ve dünyanın koşullarını yanlış değerlendiren bazı gençler ve onların 'düşünce arkadaşları', büyük bir düş kırıklığı yaşamışlardı. Kimisi yanılgısını çok pahalı ödedi. Kimisi de yanılgı- sını 'topluma'çokpahalı ödetti. Kendi toplumlarındaki gelişmelerle inançları yıkılma- yanlar; bu kez de dünyadaki gelişmeler üzerine bunalı- ma düştüler. Ve 'entelleştiler'.. Doyumu 'para'da ya da Özalcı TV ve gazetelerin baş köşelerinde aramaya başladılar. Dinci've 'Kurtçü lerden aldıkları aferinlerlede mut- luluk buldular. Ben ise Atatürk'e ve Atatürkçü düşünceteri savunan Cumhuriyet'e yönelik saldırıların düşünce' temellerini ajaştırdığımda, genellikle fazla bir şey bulamadım. Ama 'ruhsal' temellerinde ciddi bir ortak nokta yakaladığımı sanıyorum: "Geçmiş yanılgı've 'yenilgiîerin acısı!.. ••• "Demokrasi mücadelesi, Cumhuriyet gazetesindeki bürokratik zihniyet aşılmadıkça çok olumlu adımlar ata- maz" suçlamasının yanıtı da içinde gizlidir! 'Bürokratik zihniyet'\en kastın aslında 'Atatürkçü ba- kış açısı' olduğu gözden uzak tutulmadan, sormak gere- kir: Niçin Cumhuriyet gazetesi, okur sayısının çok ötesin- de, Türkiye'deki siyasal gelişmeleri bu ölçüde etkileye- bilecek bir güce sahip? Cumhuriyet gazetesi; eğer Atatürkçü çizgiden sap- saydı, bugün cumhuriyet'i numaralama sevdalılarının 'en büyük engel' olarak gördükleri konumunu acaba ko- ruyabilir miydi? Cumhuriyet gazetesi 'doğru ç/zg/'yi koruduğu için güçlüdür; yoksa güçlü olduğu için savunduğu düşünce- ler 'c/oğru'görülmemektedir!.. Cumhuriyet tarihi, Kemalizmden kopan solun ne hale geldiğini gösteriyor. 'Yanlış bilinç' ve onun ürünü olan 'yanlış eylem'lerin yarathğı büyük düş kırıkhğı'nm bireyleri bazen nerelere ittiğideortada: Kimisi 'so/'özalcı, kimisi 'so/'dinci, kimi- si 'sol' Kürtçû oldu.. Ama Cumhuriyet gazetesi değişmedi. 'Enfe/Ierin de- ğil 'aydın ların gazetesi olma özelliğini korudu. Ve o ne- denle de yenik ve gücsüz düşmüşlerin kızgınlığını çe- kecek kadar 'güçlü' kaldı. Çünkü, düşünceler, ancak doğrulara oturdukları za- man güç kazanırlar!.. Kadın örgütleri ve Çiller Çağdaşlaşmayolunda: önemlibirachm 1tstanbul Haber Senisi - Ka- ledi. Av. Ann, "Partisini hiçbir dın örgütleri, Tansu Çfller'in zaman desteklemedim. Ama DYP Genel Başkanı seçılmesi kendi adıma, başanya ulaşmış ve Başbakan olarak atanması- zavallı, yoksul, köylü çocuğu nı "Türkiye'nin demokratik- edebiyatma son verdiği için se-; leşme ve çağdaşlaşma yolunda vindim" dedi. \ atüğı en önemli adım" olarak Türk Üniversiteli Kadınlar değerlendirdiler. Derneği Antalya Şubesi Baş- îstanbul Üniversitesi Kadın kanı Afcv Küner ise Çiller'in se- Sorunlan Araştırma ve Uygu- çilmesini, kadının politikada lama Merkezi Başkanı Prof. layık olduğu yeri almasınm birl Dr. Necla Arat, Çiller'e gönder- mek üzere bir mektup hazı- rladı. Prof. Dr. Arat mek- tubunda, Çil- ler'in seçilmesi- ni Türkiye Cumhuriyeti'- nin demokra- tikleşme süre- cinde önemli bir dönemeç ola- rak tanımladı. Kadın başba- kandan beklen- tilerini, özetle- Sisi, sevincinden ağladı. işareti olarak yorumladı. ^ Kadın Hak-« lannı Araşünna ve Geliştinne Demeği Baş-i kanı Doç. Dr. Söreyya Hiç de, Çiller'in başba- kanlığmı Türki- ye'de kadınlara fırsat eşitliği ta- nınmasının ör- neği olarak tanımladı. Başbakan Çiller'den bek- lentisini, "Ya- yen Prof. Dr. Arat, Atatürk saksız bir ülke" sözleriyle özet-. ilke ve devrimlerine sahip leyen travesti Sisi ise kabine- çıkılmasmı, çağdaş yorum- sinde kendisine cephe alan, ge- lanyla kitlelere iletilmesini de reksiz ve kesesinin dolmasına istedi. Prof. Dr. Arat, "Ama önem veren bakanlara yer ver- açık bonom yok" diye konuş- memesini istedi. Sisi, "Hayau- tu. mda dört kez ağladım ben. Mor Çatı Kadın Sığınma Dördüncüsü Çiller'in seçilme- Vakfı Başkanı Av. Canan Ann sine duydugum sevinçtendi.v ise "icraatı görmeden" bir yo- Artık babalı günler bitti, anaû rum yapmak istemediğini söy- günler geldı" dedi.