27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7MAYIS1993CUMA 14 DIZIYAZI Halkıntrilyonlukkıutıılıışprojesi O ren, Gökova nın kıyısında bin 800 nüfuslu şirin bir belde. örenliler, Kemerköy de tamam- landıktan sonra Gökova Termık Santralleriyle ıç içe yaşamaya mahkumlar. Ören Bod- rum'a da yanm saat, kırk dakika me- safede. Yenıköy Termik Santrali Ören'den 27 kilometre uzakhkta. Ka- sımda bitecek Gökova (Kemerköv) Termik Santrali ise sadece 7 kilometre ötede yükseliyor. Daha 1 yıl kadar ön- ce Gökova'yı kurtarma harekatının üssü olarak kullarulan Ören'de şimdi kırgınhk, küskünlük ve sessizlik ha- kim. "Geldiler. konuştular, söz verdi- ler de ne oldu?" diye sitem ediyor yöre halkı. Anlattığına göre. hayal kınkhğı ören'in genç belediye başkanına parti değiştirmiş. Kazım Turan, "Kannca- dan medet umar hale geldik" diyor. ama hiçkimseden umudu kalmadığı konuşmasından anlaşıhyor. Seçimi SHP'den kazanan, ancak 5 aydır CHPb olan Ören Belediye Başkanı. Gökova'yı •kurtarma kampanyası sı- rasında İzmir Fuan'nda toplanan im- zalan Başbakan Demırelegönderme- ye bile gerek görmemış. Toplanan 165 bin imzanın 65 binı odasındaki dola- bında duruyor. "Zamanı gelince ven- riz" dıyor. Başkan Kazım Turan. di- ğer 100 bin imzayı ise. o günlerde Hür- nyet Gazetesi'run ekonomı servisi yö- netmeniyken Gökova'yı kurtarma ça- balannın öncülerinden olan İnters- tar'ın yorumcusu Menç Köyatası'nın sakladığını söyledi. Lojmana mühür Ören Belediye Başkanı Gökova Termik Santraîinin inşaatını rtıhsatı olmadığı gerekçesiyle durdurup durduramayacaklan konusunda Bayındırkk Bakanlığı'ndangörüş iste- diklerini, bakanbğın "Termik santrale _ ökova'da 2 termik santralleyaşamaya mahkum > edilen Ören beldesinin halkı,1 yılönceki kurtarıcılann bugün ortadagörünmemesinedeniyle suskun ve küskün. Belediye Başkanı sözünde durmayanpartisi SHP'yi bırakıp CHP'yegeçmiş. Gökova'yı kurtarmak için toplanan onbinlerce imzayı Başbakan 'agöndermeye bile gerek görmüyor. Tavukçulukla uğraşan Milas Çevre Derneği Başkanıyöre halkı ile belediyelerden 1 trilyon lira toplayıp santrali satın almaktan sözediyor. Adı neredeyse'Termikköy'- 'e çıkan şırin tunstik belde Ören'de halk, Gökova'yı kur- tarmak için her yolu düşü- nüyor. Bu çö'zümler ıçınde Gökova Termik Santrali'nı devletten satın almak da var. kanşamazsınız, ama lojmanlar için ruhsat ısteyebilirsiniz" şekbnde yol gösterdiğıni anlattı Kaam Turan bu- nun üzerine projesinde sadece sosyal tesis gözüken santralin 267 villasını mühürlediklerini ve 1 milyar lirarun üzerinde ceza kestiklerini ifade etti. Turan. TEK'in bu cezaya itıraz davası açtığını ve geçen süre içinde faizleriyle bırlikte cezarun 2,5 milyar liraya yak- laştığını ifade etti. Çevre Bakanı istifa Termik santral gezı grubu Gökova'- ya yönelik duyarsızlığı protesto amaciyla Çevre Bakanı Doğancan Akyürek'i istifaya çağıran bir de kam- panya başlattı. Kampanya'ya da ilk imzayı Ören Belediye Başkanı Kazım Turan attı. Milas ve Yatağan da, Gö- kova Şey tan Üçgeni'nin etki alanı için- de olduklan halde. belki de sönen umutlann etkisiyle her iki beldenin be- lediye başkanıyla da görüşülemedi. Vatandaşın hayali Milas Çevre Koruma ve Ge- lıştirme.. Derneğj Başkanı İsmet Özkan, hükümete bu konuda bir teklifte bulunacak- lannı anlaüyor. İsmet Özkan, yörede büyûk toprak sahiplen ile termik santralden olumsuz etkilenecek bölgedeki tunstik tesis sahiplerinin gerekli pa- rayı biraraya getirebileceğini iddia ediyor. 37 büyük toprak sahibinden söz aldıklannı söy- leyen dernek başkanı, Milas, Yatağan ve Ören Belediyele- ri'run de oluşturulacak fona katılacaklanru, aynca yabancı çevrecı kuruluş- lar yardımıyla da yurt dışından fınansal destek sağlanabileceği- ni ileri sürüyor. Yöre halkının aralannda top- lamayı plan- ladığı para bu- günün rakam- lanyla tam I trilyon lira. Üstelik santralin kesin mab>eu de belli deği]. Başbakan Demirel"in Rıo'dakı Çovre Zirvesi'- nde Gökova'ya harca- nacak parayı 7-8 trilyon lira olarak ifade ettiğı ri- vayet olunuyor. Bir de yapımcı fırmayla yapı- lan sözleşmede, inşaatın durdurulması halinde tazmmat ödenmesi yo- lunda hüküm bulundu- ğu ileri sürülüyor. Bu tazminatın miktan da inBeJe- di>e Başkanı Kazım Turan toplanan imzalan Başbakan'a göndermeyi gereksiz buiuyor. Gökova Santrahnı 1 trilyon liraya devletten satm almayı öneren Milas Çevre Koruma Çerne- ği Başkanı İsmet özkan tavukçulukla uğraşıyor. Santralin fıyatı daha da yükseliyor. İşte halkın böylesine büyük bir parayı biraraya getırip devletle pazarlığa oturması oldukça uzak bir ihtımal ola- rak ortada duruyor. Üstelik Gökova'- yı kurtarmak için 1 trilyon lira topla- ma iddiasında olan Milas Çevre Ko- ruma Ve Geliştirme Derneği Başkanı'- nın kendi halinde tavukçulukla uğra- şan bir kışi olduğunu öğrenivoruz. Bu da Termik Santralin halk tarafından satın alınmak suretiyle kurtanlması ihtimaliru daha da zayıflatıyor. Ter- mik santral gezısıne İcatılan herkes, •'Bu ışı daha geruş bir kıtle örgütünün üstlenmesı ve organize etmesi gerekli" görüşünde hemfıkirEge'nin mavisi ile Göko>a'mn yeşilinin birleştiği Ören sahilinde, kı>ıya birkaç yüz metre mesafede kunılan Kemerkö> Termik Santrairnın, kö- sır perdesinin arkasında raür ihtivacını tepeleri aşan yüriiyen bantla 20 kilometre ötedeki rezenden sağlayacağı beiirtiliyor. Kıjıda inşa edilen linıan da, daha sonraki kalan konulardan biri. >iflar için ithal kömüre kapı açmış olacak. Ören Betediyesi'nin gücü ancak kıyıdaki TEK viUalaruıı mühürlemeye yetti. Santral inşaatı için mah- Böyle bir hükmün keme karan gerekiyor. varlığı gerçekse, Termik YARIN: D e v l e t n e y a p i y o r ? Neıııuduseninleayıuduygularıpaylaşanlara O N B I N L E R İÇİN YAZP1 Alışamayacağım. Onlarseni katîetmeyı başardılar. Biz bunu engellemeyi başaramadık. Buna çok üzülüyorum. Ama laik, çağdaş özgûr Türkiye için herkesin kenetlenmesı ve bunun senin bedensel ölümün gibi çok acı bır olayla olsa bile gerçekleşmesi içimdeki ümidin kuvvetlenmesini sağladı. Dürûst, inançh, laik, demokrat ve çağdaş bir insan olarak daima cesaretle her türlü kötü ve karanlık güce karşı mücadele ettin. Bunun için provokasyonu. mevkini, meclısi, polisi. entnkayı, üç kâğıtçılığı, uyanıklığı, dini, mafyayı kullanmadan sadece kaleminle, düşüncelerinle yaptın. Hepirnize ışık verdin, aydınlık verdin. inanç verdin. Her şeyin bütün değerlerin çıkarlar uğruna çok kısa bir zamanda bu kadar dejenere edildiği, dürüstlüğüne, çalışkanlığın, ahlaklı. onurlu olmanın bu kadar aşağılandığı bir ortamda aslında ne kadar güçlü olduğunu gösterdin. Keşke bu satırlan hıç yazmasaydık. Ama emin ol her zaman açtığın yolda Atatürkçülüğü laikliği korumak için savaşacağım. Yemin ediyorum. O alçak yaratıklan bütün kalbimle lanetliyorum! A.Gür öldüriilüşün, hâlâ senin düşüncelerine sahip insan sellen arkanda. Katillerin bulunması için çok yoğun çalışmalar sürdürülüyor. Eğer bu katiller bulunmazsa devlet aciz kalacak, fakat bizim aamız sensizlik olacak. Bunun hıncını biz Atatürkçü aydınlar demokratik yollardan hesabını soracağız. Rahat uyu. Mustafa Yasak Söylenecek çok sözüm var yazılacak çok ve çeşitb duygularla doluyum; hepsi düğum duğüm olup dızıliyorlar. Bugün dünyada sevgıliler günü olarak kutlanmakta... Sevgaü Atatürk aşığı, insansevgisiyle dolu M umcu her yazın ve aydınlattığın insan bugün daha da ıyi anlaşümaktadır. dilerim senin gibi son semboller henüz hayatta iken anlaşılırlar. GürkanKöse Seninle hepımizin bir parçası öldü. Cesareün. dürüstlüğün, fedakârlığın bizimle yaşayacak. Ne mutlu senin a\nı duygulan pav las^nlara. Birol Özbay Ne yazacağımı bılmiyorum, ama çok üzgünüm. Berkant Dişçigûl SÜRECEK SİZE SİZ 24 Ocak 1993; Bevnimizin konuşan yanı eyvah, Seni tek hedefmi bıraktık, Boğalarla güreşirken arenalarda. Biz ne yaptık, nasıl kıydık sana, Gövden çelik mi sandık ne. Nasıl unuttuk, mertlık bozulmuştu ya, Er meydanlarında. Meydan mı kalmiftı ki, Köroğlundan bu yana Labirentler kurulmadı mı oralarda. Dev ateşler tutuştufup mumlarınla, Eritmezsek labirentlerin duvarlannı Düştüğün toprakta biten karanfıllerden Köprüler kurmazsak Mustafa Kemal'e Sevgili Uğur Mumcu Sakın affetme bızi. Mûnire Sema Tihsüz Şehitler, Kuvay-i Milliye şehitleri mezardan çıkmanın vaktidir! Şehitler, Kuvay-i Milliye şehitleri Sakarya da Inönü de, Afyon 'dakiler Dumlupınar aakiler de elbet Ve de Aydın 'da, Antep te vurulup düşenler, Siz toprak altmda ulu köklerimizsiniz yatarstnız alkanlar içinde. Şehitler, Kuvay-i Milliyeşehitleri, Siz toprak altmda derin uykudayken düşmam çağırdılar Satddık, uyanın Biz toprak üstünde derin uykulardayız, Kalkıp uyandırın bizi, uyandırın bizi! Şehitler, Kuvay-i Milliyeşehitleri mezardan çıkmanın vaktidir! Jale Demir-Naile Tokdemir- Fatma Dmmuş ÇALIŞANL ARIN SORULARI SORUNLARI YILMAZ ŞIPAL 1987 yılı ocak ayından başlayarak özel bir şirkette çaltştım. Sigorta primlerim I. dereceden düzenü olarak ödendi. Primlerimin ödenmesinde en ufak bir aksama ol- raadı. 1987 > ılında çıkan 3395 sayılı yasa uyaruıca emekli olabilmek için 28 ocak 1993 tarihinde Sosyal Sigortalar Kunımu'na başvurarak emekliliğimi istedim. (Daha önce yazdığınız gibi y aşanın yayunlandığı tarihte değil de sene- nin tamamlanmasinı bekledim.) Emekli olmak için gerekli şartları yerine getirmişrim. 25 v ıllık sigortalılık süresi içinde 5.000 iş günü prim öde- miş \e 55 >aşın üstünde bir sigortalı olarak emekli ounaya hak kazanmıştım. 1987 y ılında yayımlanan 3395 sayılı yasaya güvenerek. 1993 y ılında emekli olmak için başvurdum. Ancak, şu sıralarda ilgililerden >e gazetelerden o kadar değişik bilgi alıyoruz ki, bizim durumumuzda olanların, iist göstergeden mi, alt göstergeden mi işlem görecekieri bir sorun haline geldi. 1994 yılında emekli olacaklar için 6 yıl, 1995 vılında emekli olacaklar icin son 7 vıl vb ortala- maJar almacak deniliyor.Ancak 1993 yılı içinde emekli olancaklar için bir bilgi yok. 3395 sayılı yasanın yürürlüğe ginüği tenunuz 1987 ayı- ndan 1993 yılı ocak ayuıa kadar 1. dereceden prim öde- yenler hangi göstergeden \e hangi yasaya uygun olarak emekli olacaklar? A.K. YANIT: 1993 yılında Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan yaşlılık ayhğı almak için başvuranlar, özel seköreait bir işyennden emek- li oluyorlarsa. 1 ocak 1988 ile 31 aralık 1992 arasında geçen 5 tak- vim yılının (1.800 gün) sigorta prirrune esas kazanç ortalamasına göre. kamu sektörüne aıt bir işyennden emekli olanlara ise 15 ocak 1988 ile 14 ocak 1993 arasırîda geçen 5tamyılın(1.8OOgün) sıgorta primıne esas kazanç ortalamasına göre yaşlılık aylığı bağ- lanmaktadır. Sosyal Sigortalar Kurumu'nca yaşlılık aybklan, iki ayn göster- ge tablosundan bağlanır. Bunlardan bınncisi. 1136 gösterge sayısı ile başla>ıp, 1696 gösterge sayısında son bulan ve 12 derece içinde 141 göstergenin yer aldığı alt gösterge tablosudur. İkıncisi ise 3395 sa>ılı yasa ile getınlen, Cst GöstergeTablosu'- dur. Üst gösterge tablosu da, 1700 gösterge sayısından başlar ve 6650 gösterge sa> ısında son bulur. U st Gösterge Tablosu 10 dere- ce içinde yer alan 100 göstergeden oluşur. Özel sektörden emekli olanlara, 1 Ocak 1988 ile 31 aralık arası- nda 5 yılın kazanç ortalaması. 3 mılyon 504 bin 240 taban kazanç ile 24 milyon 68 bin 160 lira tavan kazanç arasındaki. 241 değişik kazanç ortalamalanna göre yaşlılık aybklan hesaplanır. Kamu sektöründen emekli olanlara ise 15 ocak 1988 ile 14 ocak 1993 arasında geçen son be yılın kazanç ortalaması, 3 milyon 572 bin 214 taban kazanç ile 24 milyon 465 bin 77 lira tavan kazanç arasında yine, 141'i alt gösterge tablosunda. 100'deüsttablosun- da olmak üzere, 241 değişik kazanç ortalamalanna göre 241 ayn göstergeden yaşbbk aybğı hesaplanır. 1993 yılında, özel sektörden emekli olanlardan, 1 ocak 1988 ile 31 arabk 1992 arasında geen 5 yılın (1.800 gün) sigorta primine esas kazanç ortalaması 24 milyon 68 bin 160 lira olanlara. en yük- sek gösterge olan 6.650 göstergeden yaşbbk aybğı bağlanır. Yu- kanda değindiğimiz gibi. 241 ayn kazanca görfe, 241 ayn gösterge uygulanmaktadır. Kazanç ortalamınızı belirtseydiniz hangi gös- terge tablosundan. hangi derece ve kademeden emekli olduğunu- zu saptr ve 241 göstergenin hangısinden aylığmızın hesapla- cağınıa size aktanrdık. ANKARA/ANKA MÜŞERREF HEKİMOĞLU Başka Çare Yok... Müziksiz Evin Insanlan'nı izledim geçen akşam. Tiyat- rokare oyuncularını selamladım. Uzun yıllardan sonra Macide Tanır'a kavuşmanın mutluluğunu yaşadım. Acı birıkimlerle kabuklanmış yüreği, katı, sevgisiz bir baba- anne! Geride nazizm var. Almanya'dan kaçış. ABD'de yeni yaşam koşullarırıa uyum savaşı var. Dükkânında sattığı dondurmaiardan daha soğuk esintiler var evinde! Müziksiz bir yaşam! Ama oyun yerelden evrensele uza- nan bir çınlama yapıyor. Yahudi kökenli babaanne kesta- ne türü bir kişi bence. Yaşama savaşıyla sert kabuğu, dikenleri var. özünü saklıyor, oğulları, torunlarıyla yaşa- nan olaylarla kabuğu yırtılıyor giderek, müziksiz ev ses- leniyor birden. Müziksiz bir evde ya da ülkede yaşamak kolay değil. Çevremde kestane türü kişiler de çoğalıyor giderek. Sev- gisizlik, yozluk, kir-pas nedeniyle bezginlik, küskünlük sarıyor dort bır yanı, umutsuzluk, karamsarlık. Geçen hafta mesleğimde kırk üç yıla ulaşmanın sevincini kutla- dım. Bu sevinci daha kaç yıl yaşarım bilmem, ama mes- lek dalımızda yaşanan serüvenlerin sona erdiğini gar- meyi diliyorum. Kırk üç yıla karşın özlem dinmedi henûz, dinmesini umut ederek yaşıyorum, inişlerden sonra çı- kışları.tırmanışları görmek umuduyla Kimi dostlarım ele$tirir beni, bunca yıl sonra hâlâ iyim- ser olmamı yadırgar. Oysa karamsarlığı mesleğime de ters buluyorum ben. örneğin Sayın Demirel'in cumhurbaşkanlığına adayh- ğı kesinleştikten sonra soru yağmuruna tutuldum, DYP'- de yaşanan olaylar, SHP'de yaşanan olaylar, SHP Genel Başkanı Erdal Inönü'nün değişik konuşmaları, kimi kişi- lerde, çevrelerde hayli tepki yarattı. Inönü'yü çelişik bu- lanlar, düş kınklığına uğrayanlar var. Çankaya'ya giden yolda Demirel'e yeşil ışık yakmasını, bu ışıkla ülkenin geleceğını kararttığını öne sürenler.. Giderek Inönü'nün özüne ters düştüğünü söyleyenler... Uzun yılların birikimiyle öğrendiğim bir gerçek var. Po- litika ya da başka alanda özünü aşmak çok önemli bir olay. özünü asamayanların saplantılarıyla hayli darbo- ğazlar yaşandı ülkemizde. Özünü öne alarak, özçıkarına oncelik vererek gide gide arpa boyu kadar da yol alama- dık! Sayın Demirel'in Çankaya'ya çıkmak için izlediği yön- tem uzun yılların birikimiyle bağdaşmıyor, şık bir olay değil, dahası Çankaya yolunu gölgeleyen, orada otura- cak kişiyi yıpratan bir olay. Bu yıpranmayı durdurmak gerekir her şeyden önce. Giysileri ne olursa olsun, koa- lisyon dışı partilerin çıplak gerçeğı ortada. Bir gerçek daha var ortada, halkımız kavgadan değil uzlaşmadan yana, barıştan yana, koşullar olumsuz da olsa barışçı ürünler bekliyor, SHP-DYP koalisyonunun sürmesini dili- yor. Protokolde yer alan konuların yaşama geçmesini istiyor. • Sayın Demirel'i dinlerken 1977 seçimleri öncesinde bir körıuşma çınlıyor kulağımda. Adalet Partisi Genel Baş- kanı, seçim sonu ne olursa olsun "bitli yorganla yatağa girmeyeceğini" söylüyor. Meclis korıdorunda yapılan konuşmanın tanıkları da anımsar bu sözleri. Ancak o sözler havada kaldı seçimlerden sonra. "Ülke hükümet- siz* kalmaz" gerekçesiyle ikinci MC hükümetini kurdu Sayın Demirel. Üçüncü MC'nin kurulmasını önlemek şimdi herkesin görevi sanırım. Sayın Inönü'nün davranı- şını da bu görev doğrultusunda yorumluyorum. özünü aşıyor bir yerde... öte yandan yeni başbakan kim olacak sorusu, adaylar, yarışlar da anlamsız biraz. Kişiler de, kuruluşlar da gerçekleri yaşayarak öğreniyor toplumu- muzda. özçıkarları aşmadan ülke çıkarlanna yönelme- nin güçlüğünü de yeteri kadar öğrenmiş olmamız gereki- yor. Yaşadığımız koşullarda SHP-DYP koalisyonundan başka çözüm var mı? O koalisyonda yaşanan güçlükler, sürtüşmeler iyı değerlendirilirse yeni biryapı oluşabilir. Daha başarılı çalışmalar olabilir. Güç koşullar itici güç yaratabilir. Darboğazları aşmak için başka çozûm yokT Yoksa çıkmazlara sapmak tehlikesi var değil mi? Ülke içi sorunlar da ülke dışı koşullar da darboğazları aşmayı gerektiriyor. Belki dileklerim doğrultusunda konuşuyorum, ama özünü aşmak, yeni yapılanmalara hazır olmak yolu da açık şimdi Doruğa çıkan yolda yapay tıkanmaları gider- mek DYP için kaçınılmaz bir görev bugün. Demokratik yaşamda yokuşlar aşan, geniş tabanlı bir partinin de- mokratik, çağ^daş kadrolardan yoksun olması düşünüle- mez. Sayın Cındoruk güzel bir örnek buna, adaylık öykü- sünde yeni boyutlar kattı saygınhğına. Örgütte, tabanda yol bulunca boy verecek kişiler de var elbet. Yoksa yaşa- ma gücünü, soluğunu yitirmekten kaçınamaz. Yalnız DYP için değil tüm siyasal kuruluşlar için geçerli bu umu- dum. Bu umut nedeniyle de karamsar yorumlar yapmı- yorum olaylara. Toplumdaki duyarlığa güveniyorum, beklentilere. O duyarlığa yanıt vererek aydınlanacak ya- rınlar. Mesleğimize de bu nedenle umutla bakıyorum doğrusu. Yozluk, karanlık yadsınamaz ama karanlığı delen ışık da var değil mi? O ışık giderek sele dönüşecek, başka çare yok! işte gazetemiz de kuruluşunun 70. yılını kutlu- yor bugün. O sevinci tüm okurlarımla paylaşıyorum. BULMACA SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Ahmet Muhip Dıra- nas'ın bir tiyatro yapıtı. 2/ Tanmda kullarulan azotlu gübre... Kolyos, uskumru, sardalye gibi balıklann ufağı. 3/ As- ker, ordu... Boru sesi. 4/ Şöhret... Yumurtadan yeni çıkmış ve henüz 6 ayaklan oluşmamış yav- j ru kurbağa. 5/ Eğreti mal... Soyundan gelinen 8 kimse. 6/ Uskumrugüler- g den bir balık... Doğu Anadolu'da bir göl. 7/ Çıplak top- rak... Cennet ile cehennem arasın- da bulunduğuna inarulan yer. 8/ İsiliğe verilen bir başka ad. 9/ İs- panya'da Bask bölgesinin bağım- sızlığı için savaşım veren gizli ör- güt... Bir motorun dönme hareke- tinı çeşitli organlara aktaran dönel parça. VUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Umbeıto Eco'nun, sınemaya da aktanlmış ünlü romanı. 2/ Edre- mit Körfezi'nde tunstik bir yöre... Cam, çini, topraktan yapıl- mış derince çanak. 3/ Kokmuş hayvan ölüsü... Eski Türklerde doğum tannsı. 4/ tcar... Eski Mısır'da güneş tannsı. 5/ Dört yaşına kadar olan dişi manda... Gümüşün simgesi. 6/ Küçük bir maymun cinsi... Kolun dirsekten parmaklara kadar olan bölümü. 7/ Hayvanlara vurulan damga... Anadolu'nun kırsal kesiminde erkekler arasında düzenlenen yaren toplantılanna verilen ad. 8/ Saatte binlerce baskı yapabilen basım makinesı. 9/ Şanlı. yüce... Bılgisiz ve kültürsüz kimse. SAHİBİNDEN Selimpaşa Araptepe'de 191 m 2 denize yakın VİLLA arsası satılıktır. Akşam 20.00'den sonra Te<: 230 89 61
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle