Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 NİSAN1993PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
SlT alcmlarım
talan yasası Tüm Türkiyetehlîkede
• Âmiklioğlu'nun SÎT alanlannı korumak için ortaya attığı yasa önerisi, ülkenin her yanını
imara açıyor. Toplam 2857 SİT alanı için yağmacılara adeta kırmızı dav^tiye çıkanlıyor.
OKTAY EKİNCİ
SİT aianlannın korunabilme-
sini "3 yıl içinde kamulaştırma'
koşuluna başlayan yasa taslağı.
ülkemizdeki tanh ve doğa değer-
leri üzerinde acaba 'ne düzeyde"
bir tehdit oluşturuyor?
ANAP Çoruni Milletvekili
Ateş Âmiklioğlu'nun önerisi,
TBMM'nin ılgili komisyonlann-
da da "sırayla" benünsenirken. biz
de bu sorunun yanıtına göz atük
ve ortaya çıkan gerçek şu oldu:
"Yasa taslağıyla tüm Türkiye
imar pazanna açıbyor, bu arada
Çorum'un da özel mülkiyetteki
tarihi bölgeleri koruma alanı ol-
maktan kurtuluyor.. "
3000 SİT alanı
Öncekı hafta Mjmar Sınan
TJniversitesı'nce düzenlenen 'l.
Kentsel Koruma Kolokyumu"-
nun sonuç bildirgesinde, Âmik-
lioğlu'nun yasa teklıfı 'Anadolu
uygarlıklanna darbe' olarak ni-
telendirilmişti.
KolokyunVa Kültür Bakan-
lığı'ndan katılan Müsteşar Yar-
dımcısı Erten Altaban, bu dar-
benın 'kapsamını' şöyle özetle-
di: "Türkiye'de halen tescilli
2425 arkeolojik SİT. 269 doğal
SİT, 146 kentsel SİT ve 17 ta-
rihsel SİT olmak üzere toplam
2857 SİT bulunuyor. Bunun
yanısıra. yine ülkemizde 44.400
kadar eski eser olarak saptan-
mış kültür mirası yapı var. Bu
tarihsel zenginlik salt kamulaş-
tırma yöntemiyle nasıl koruna-
bilir? Taslağı önerenler Tür-
kiye'yi tanımıyor."
'İmar bekleyen'SİTler
; Bu yasa yürürlüğe girerse
Türkiye'nin tarihsel ve kültürel
mirasını yağmalayan eski eser
kaçakçılannın yaptığı tahribat-
; tan daha büyüğü yapılmış ola-
cak. Evet. Acaba bu taslak ya-
I salaşırsa. Türkiye'nin önccliklc
! hangi bölgelerinde talanın önü
| açılacak. Arazilerin özel mülki-
| yette bıriunduğu SİTler arası-
' nda, 'yağmaya dönük' güncel
; gelişmeleri de dikkate alarak
; baa 'hassas* bölgeleri şöyle
özetlemek olası.
' • Anadotu'nun kökeni Çorum:
| Kısa gezintimize. ister istemez
; önce Çorum'dan başhyoruz.
| Amıklioğk/nun 'seçim bölge-
• si'. Anadolu uygarhklanyla il-
. gili kitaplarda 'tümüyle bir ar-
. keolojık alan" olarak tanımlanı-
\ yor. Adını, Kapadokyah sa-
vaşçı Trokmfdan alan bu ili-
' mizin hemen her ilçe ve köyûn-
' de bir höyük. tümülüs, nekro-
pol .veya yerleşim kahntılan
var. İ.0.2 binlerden başlayarak
Asurlular, Hititler. Kimmerler,
Medler. Persler ve Roma, Bi-
zans, Selçuklu ve Osmanb uy-
garlıklan, Çorum'da zengjn iz-
ler bırakmışlar. Alaca ılçesin-
deki Alacahöyük, Anadolu'-
daki ilk Tunç Çağı'na ait yerleş-
me bölgesini oluşturuyor. Ala-
ca-Çorum yolunun doğusun-
daki Pazarh yerleşmesinde de
Kalkolitik dönemin izlen bulu-
nuyor. Hitit Devletfnin baş-
kenti Hattuşaş ise Çorum ilin-
deki diğer önemli tarihi yerleş-
me bölgesi. Roma döneminden
kalma Çorum Kalesi, İskilip
Kalesi, 15. yüzyıla ait Koyun-
baba Köprüsü, merkez ve ilçe-
lerdeki yüzlerce tarihi yapı ve
bunlan çevreleyen SİT alanlan,
Âmiklioğlu'nun taslağı yasa-
laştığından üç yıl sonra "İcoru-
ma dışf kalacak. Çünkü Ço-
rum'da tüm bu arkeolojik zen-
ginliklerin bulunduğu bölgeler-
de henüz tescil çalışmalan ta-
mamlanmış değil ve yine tüm
bu alanlar halen 'özel mülkiyet-
teki' arazilerden oluşuyor.
• Gökova Körfezi: Termik
santralın kirleteceği günleri
bekleyen Gökova Körfezi,
1988'de tümüyle doğal SİT ala-
nı ilan edilmişti. Koruma Ku-
rulu kararlanna göre körfezde,
denizden 500 m'lik kuşakta,
SİT nedeniyle yapı yasağı geti-
rilmiş ve bu kuşaktaki özel mül-
kiyete ait araziler her türlü ima-
ra kapatılmışü. Koruma ka-
ran. taslak yasalaşırsa tümüyle
geçersiz kalacak. En son Süzer
Hokting'in satın aldığı yüzlerce
dönüm doğal SÎT alanı da dahil
olmak üzere körfezin hemen
her tarafv, Okluk Koyu'ndaki
gibi yapılarla donanacak.
• Kücükkuyu-Assos: Edrerrut
Körfezi'nin kuzeyindeki Kaz
Dağlan'nın etekleri de, önceki
yıl doğal SİT alanı ilan edildi.
Böylece, ANAP dönemınde
'turizm alanı' ilan edilen Assos
yöresindeki zeytinlikler kesil-
mekten kurtuldu. Ne var ki Ka-
rayolları, bu kıyı kuşağına yine
de bir 'turistik yol' yapmaya
kararb görünüyor. Yol ha-
beriyle birlikte yeniden el değiş-
tirmeye başlayan zeytinliklerin
yeni sahipleri ise SİT bölgesin-
de turistik tesis kurmak için
Âmiklioğlu'nun yasa taslağına
dört elle sanhyor olmahlar.
• Patara-kekova kuşağc 4-*5
km gcnişliğinde ve 17 km uzun-
luğunda bir kumsalı bulunan
Patara'ya, 1978 yıhndaki "do-
ğal ve arkeolojik SİT karan ne-
deniyle turizm betonlaşması
hala 'iştenilen düzeyde' girerru-
yor. Özel Çevre Koruma Ku-
rulu'nun geçenyıl yapüğı imar
planı da aynı SÎT kararlan yü-
zünden bölgeyi imara açmaya
yetmedi. Benzer şekikle, daha
güneydeki Kaş'ın ünlü Kekova
kıyılan da yine SİT kararlan
Erkeğîn iktidan
*Virigen'iniçinde
• Milyonlarca erkeğin yaşamını kabusa
dönüştüren cinsel iktidarsızlığa karşı yeni bir ilaç
geliyor. Ülkemizde mayıs ayında piyasaya
sunulacak "Virigen" erkeklik hormonu testosteron
eksikliğini tamamlıyor.
faktörününGÜNDÜZİMŞtR
ANTALYA- Erkeklik hormo-
nunun (testosteron) eksilmesi ne-
deniyle milyonlarca erkeğin ya-
şamını kabusa dönüştüren 'ik-
tidarsızlığa' karşı geliştirilen 'Vi-
rigen' adlı ılaç. mayıs ayından iü-
baren ülkemizde de piyasaya ve-
rilecek. Hormon kökenli. ilaç-
lanyla tanınan 'Organon' fırması
tarafindan üretılen ilacın. hor-
mon eksıkliği nedeniyle erkekler-
de meydana gelen cinsel istekte
azalmayı, yaşlanmanın getirdiği
cinsel isteksizliği giderdiği belir-
tildi.
Antalya'da 60 yabancı uzma-
nın kaühmıyla başlayan "Ulusla-
rarası Androloji Kongresf'nde,
Hollanda'da 10 yıl süreyle yapı-
lan testler sonucu dünya piyasa-
sına sunulan "Virigen" adh ilacın rin
tarutımı yapıldı. Ülkemizde de 2
devlet hastanesi ve 8 üniversitede
84 hasta üzennde yapılan test so-
n\^lannı açıklayan Cerrahpaşa
Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim
Dah Cinsel Fonksiyonlan Araş-
tırma ve tedavi merkezinden Dr.
Emre Akkuş şunlan söyledi:
"•Çalışmaya katılan 84 hasta
andropoz yakınmalan olan veya
hormonal kökenli iktidarsızlık
tanısı konan erkekler arasmdan
şecildi. Andropozdaki hastalar-
da sıcak basmalan, huzursuzluk,
uykusuzluk. cinsel istekte azalma
gjbiyakanmalann yanısıra erek-
siyon kusuru gibi fonksiyonel bo-
zukluklar da söz konusu idı. Bu
hastalara tedaviden önce ve son-
ra gereklı muayene ve tetkikler
yapılarak ilaan yakınmalann te-
davisindeki başansı araştınldı.
Sonuçta, teste tabii tutulan hasta-
lann anketlere verdiği cevapta
büyük bir çoğunluğunda cinsel
istekte, cinsel ilişki sırasında ve
cinsel uyanlmada önemli artışlar
ve ruh halınde ıyı yönde anlamlı
degışiklikler görüldü. Tedavinin
başlangıcında cinsel potansiyelle-
rindeki azalışın yanısıra yaşlan-
ma taktorunun de geurdiğı
umutsuzluk, sıkıntı, ıçe kapanık-
lık gibi olumsuz davraruşlann te-
davi sonrasında önemli ölçüde
azaldığı gözlendi. Çalışmaya ka-
tılan hastalara tedaviden sonra
farkettikleri en önemli degişikli-
ğin ne olduğu sorulduğunda ise
hastalann büyük çoğunluğu cinel
istek ve cinsel aktivitede gözle gö-
rülür farklıhklar bulunduğunu
ifade ettiler"
Yeni ilaan çahşmalannı baş-
tan sona takip eden ve motekül
patentinin sahibi bulunan Dr. J.
van der Vies de kongrede yaptığı
konuşmada testosteron hormo-
nu eksikliği nedeniyle meydana
gelen iktidarsızlığa karşı gebştir-
dikleri 'Virigen'in özelliklerini
şöyle anlattı:
"Erkek seks hormonu testisle-
Leydig hücreleri tarafindan
üretilen testosterondur. Testoste-
ron hormonu yaşam boyunca er-
keğin fızik ve ruhsal olarak erkek
olarak geliştnesi, erkek fonk-
siyonlannı ve davramşlannı gös-
terebilmesi için gerekli bir hor-
mondur. Eğer testislerde üretilen
testosteron hormonu vücudun
ihtiyaçlannı karşılayabilecek
miktarda değilse, dışandan tes-
tosteron vermek gerekir. Bu ne-
denle sıklıkla injeksiyonla (iğne)
verilen testosteronlaı kuüanıl-
makla birlikte ağızdan verilecek
testosteron daha güvenb' bir teda-
vi yöntemidir.
Daha önceki denemelerde ağız
yoluyla ahnacak hormonun
bağırsakta büyük bir kısmınm
parçalanması nedeniyle istenen
sonuca ulaşılamamıştı. Bu prob-
lemlere de yeni testosteron ürünü
preparatı olan testosteron unde-
kanoaun geliştirilmesiyle çözüm
getinldi. İlaç. özellikle yaşlan-
mayla meydana gelen hormonal
eksıkhkler sonucu cinsel gelişme-
de gecikme, cinsel istekte azalma
(libido azlığı), empotans ve bazı
erkek kısırlığı tiplerinde başanyla
kullanıbyor.
Devletin bürün ülkede SİT alanlannı kurtarabilmek için ne yeterli kaynağı ne de elemanı var.
Komisyonlarda sıra ile kabul edilen tasan ülkenin el değmemiş köşelerini bile imara açıyor. İddia-
lar arasında yasa önerisinin kokusunu alan bazı u> anıkların ara/i kapatmak için kollannı sıvadı-
ğı da var. Bürün olumsuz koşullara karşınsayakta kalmayı başarmış tarih, tasan > asalaştığında
uyanık vatardaşların insafına terkedilecek. Yani kediye ciğer teslim edibniş olacak.
nedeniyle turizmcilere. karşı ko
runabiliyor. Patara ve Keko
atarftjışagındaki tüm koruma
n ise 'özel mülkiyctteki' a
ranlerdenoluşuyor.Yasataslağı
, ülkenin bu özgün köşesi için de
cıddi bir tehlike. • Erciyes-Tek
ir Yaylası: Turiz
m Bakanlığı'nca 'kış trizmi
' için yatınmcılara tahsis edilm
eyebaşlanan Erciyes DağJveTc
kir Y^ylası'ndaki'doğal SİT'e g
iren araziler. bu 'yeni potan
siyel' nedeniyle hızl^ değer ka-
zaruyor. Şimdibk "kamu arazi
leri dışında' yoğun yapılaşma
şayasaklananbubölgenindeay-
yasa taslağı ile üç yıl sonra ı
dıaraaçılması tehlikesigündcm-
tefiryHırai yeni kurtulmuştu:
ir Mimarlar Odası'run açtı-
ğı dava sonucunda 'kooperatif
arsası' olmaktan kurtulan Ery;
thrai antık kenti. özel mülki
yetteki 1. derece arkeolojik
SİT'lere en ılginç örneğı oluştu-
ruyor. Burası kamulaştınlmaz
ye bu arada yasa da çıkıverirse,
İ.Ö. 4. yüzyıla ait bu seramık
uygarhğı kentı. çoğunluğunu
üniversite mensuplannın oluş-
turduğu 'Yeşil Ildır Yapı Koo-
peratifi'nin imar ve insaat öz-
lemlerine kurban olabılecek.
• Foca artık kalmayabilir:
Kentsel yerleşim alanının tiimü
SİT olan Foça'da özel rnilkiyet-
tekf arazilerin yapılaşma'ya y'a-
saklanması, belediye ile koru-
maalan karşı karşıya getirdi.
Foça ile Yeni Foça arasındaki
doğal SİT olan koylar ise ikinci
konut şirketlerinin sürckli iş-
tahlannı kabanıyor. Kentin ve
kıyı kuşağının 'kamulaştınlma-
sı' olası olmadığından, yasa tas-
lağı üç yıl sonra Foçarun artık
'kalmayacağY anlamına gelı-
yor.
• Ve İstanbulMaki tehlike:
Anadolu'daki "imar beklentile-
ri' altında bulunan SİT'ler özet-
le bu haldeyken, İstanbul ise ta-
nhinin en büyük 'yıkım' tehlı-
kesiylc karşı karşıya. 2600 yılbk
tarihi olan kentin hemen her
bölgesi. kentsel ve doğal SİT
kararlanyla korunmaya çahşı-
lıy or Bunlardan Prens Adalan,
Boğaziçi öngörünüm ve geri
görünüm bölgelerindelci SİT
alanlan; -Çamîıcâ Ve';
HaliÇ'in
kuzeN lcıWjrtHı.'Gaiata'yı. Pc-
ra'yı. Taksim ve Cihangir*i ıçı-
ne alan kentsel SİT alanlan.
Roma. Bizans ve Osmanlfnın
merkezi Tarihi Yanmada,
Anadolu yakasında Elmab,
Ömerlı gibi havzalarla Polo-
nezköy gibi SİTler, Avrupa ya-
kasında Sanyer-Terkos-Kilyos
üçgenındeki tanm ve orman
alanlannı içine alan doğal SİT
alanlan.Bu yörelerdeki arsa ve
araziler hep özel mülyitette.
Namlıınun
uamdaki
SİTler
İstanpul-Adalar, İstanbul-Boğa-
aaçi, İstanbul-Beyoğlu, tstanbul-
Tarihi Yanmada, İstanbul-
Çamlıca, İsıanbul-Ortaköy,
Istanbul-Üsküdar Salacak, İstan-
bul-Polonezköy, Bursa-Cumalı-
kızık, Bursa-Çekirge, Bursa-
Tirilye, Bursa-GemKk, Bursa-
\1udanya, Bursa-Kent Merkeji,
Tekırdağ-Kent Merkezi. Tekir-
dağ-Şarkö>, Edirne-Kakiçi,
Edime-Tabakhane, Edirne-
Kabaağaç, ' Bandırma-Artake
(Erdek), Marmara Adası-(Pro-
konnessos), Çanakkale-Darda-
nos, Çanakkale Saroz. Çanak-
kale-Troia, Assos-Kücûkkuvu
(Behramkale), Altınoluk-Adate-
pe, Edremit-<Adreın>'thium), Ber-
gama-(Pergamon), Foca-{Pho-
kaia). İzmir-Erythrai, İzmir-Bay-
raklı, İzmir-Abancak, Ayvalık-
Cunda. Bozcaada. Gökçeada,
İzmır-GümüMür. İzmır-Klaros,
Söke-Priene, Kuşadası-Kaleiçi,
Kuşadası-Pannıcak. Aydın-
Didim (Didyma). Bafa Herakle-
ia, Mılas-Iasos,*Mılas-Labranda,
Bodrum-Barg)1ia, Bodrum-
Merkez (Halkarnassus), Yata-
ğan-Stratorakeia, Gökova-Kero-
mos. Gökova-Kenne Körfezi,
Daıça-Knidos, Denızli-Pamuk-
kak, Denizb'-Karahayıt, Muğla-
Kent Merkezi, Mugla-Karabağ-
lar, Selçuk-Şirince, Selçuk-Mag-
neâa, Kula-Keırt Merkezi, Mani-
sa-Spfl Yaylası, Manisa-Karabel,
Marmaris-Bozburun, Maraıaris-
Hisarönü, Dalyan-Caunos, Köy-
ceğiz-Göl Çevresi, Göcek-lnlice,
Fethiye-Aksaz, Fethiye-Ölüde-
mz, Fethiye-Kayaköyü, Fethiye-
StNicola, Patara-Kekova, Pha-
selis, Antalya-Kemer, Antalya-
Serik, Antalya-Manavgat, Antal-
ya-Sfcte, Kütahya-Kentiçi, Antal-
va-Kaleiçi. Antalya-Balbey, Is-
parta Sagalassos. Alanya-Kalei-
çi, Alanya-Kaledran, Ankara-
Kaleiçi, Ankara-Gölbaşt, Bolu-
Bolu Dağı, Konya-Meram Bağ-
lan, Kapadokya-SİT Alanlan,
Kapadokya-Ürgüp, Kapadokya-
G<Jreme ' X^padokyaÜçMar
p y ç ,
Kapadokya-Av-aünis, Kapadok-
va-lhlara/Haiaır Dagı, KaH^eh-
katepe, Ka\sen-Erci>eş.Kayse-
ri-Tekir Y aylası. Kayseri-Sultan-
sazlığı, Çorum-Alacahöyük, Ço-
rum-Pazaru, Çorum-Hattuşaş.
Amasya-Kentiçi, Anamur-Ane-
morium, Tarsus-Kentiçi, Adana-
Tepebağ, Antak\ a-Kentiçi, Mar-
din-Kentici, Midyat-Kentiçi, Di-
yarbakır-Surici, Harran Ovası,
Zongulduk-Amasra, Zonguldak-
Safranboiu. Kastamonu-Kentici,
Erzincan-Kenıaliye (Eğin), Div-
riği-Merkez, Tire, Birgi.
Derler ki, Kleoparra'ya da güzeUiğini veren odur. Daphne, güzelliğin adını alıyor.
Sıı perisiDaphne'den defiıe sabununa
• Samandağ'da üretilen defne yağı ve sabunu güzellik ve şifanın diğer adı. Yılda yaklaşık
yüz ton üretilen sabun kellikten, baş ağnsına kadar pek çok hastalığa kesin çözüm.
BERAT GÜNÇTKAN
Daphne bir su perisi. Dünyayı ve tannlan
yaratan Tannça Gaia'ya gönül \erdi vereK
gözü erkekleri görmüyor. Nerede erkek
var. kaçıyor Daphne. Birgün, Tann Apol-
lon'la karşılaşıyor. Daphne yine kaçmalar-
da. Aşk. kaçana, kovalayanın daha da gö-
nül vermesidir derler ya Tann Apollon, dü-
şüveriyor bu uçsuz bucaksız tuzağa.
Bırakmıyor peşini. Birgün bir ırmağın kı-
yısmda karşıkarşıya gelivenyorlar. Apol-
lon. kollannın arasına alıyor Daphne'\i.
Babası, kızını kurtaracak ya ırmağı ateşe
veriyor. Daphne, ateşle bir defne ağacına
dönüşüyor. Apollon bir bakıyor, kollann-
da sevgili diye tuttuğu bir ağaç küıüğü.
Ağaa kendisıne kutsal belliyor. Sazını ça-
larken, Musa'lann korosunu yönetirken
defne adını verdiği ağaeın dallanndan yap-
tığı çelengj başından eksik etmiyor.
Yüzyıllar sonra, yer>
r
üzüne "sabun" ola-
rak dönüyor su perisi Daphne. Suyla hor
buluşınasında gözyaşlan köpüğe dönüşü-
yor. iç bayıltan kokusu süinmezleşiyor. Di-
yorlar ki, Kleopatra'ya da güzelliğini veren
odur. Daphne, güzelliğin adını alıyor.
Samandağ'ın Koyunlu ile Kapısuyu köy-
lerinde neredeyse her evde bir sabun tezgahı
\ar bugün. Defne ağacı her Arabk ve
Ocak'ta mep'e veriyor. Zeytine benzer bu
meyve, büyük kazanlarda kaynatılıyor. Ta-
neler ezilip yağı çıkanldıktan sonra ya yal-
nız ya da zeytinyağı>la kanştınbyor. Katı-
laşmayi sağlayan köstükte eklendikten son-
ra bir kez daha kaynatılı\ or ve kabplara dö-
külüyor.
Defne, kaç yüzyıidır sabuna dönüştürü-
lüyor bilen \ok Ermeniler'e ait olan Kapı-
suyu'na 1939'da verleştiren köylüler için sa-
bunun tanhi bu yıllarda başlıyor. Defne
yağı ve sabunu üretimi. Ermeniler'in onlara
mirası. Öncelen defne vağı satıyorlar. Irak.
İran ve Suudi Arabistan'a. Sıcak, bu ülkele-
rin baş belası. Develer. bir türlü uyuzdan
kurtulamı\ or. Defne y ağı da uyuzun tek ila-
cı. Tonlarca defne yağı. once Samandağ,
sonra İskenderun limanından gemilere yük-
lenıyor. Göz hastalıklanyla ilgiii ilaçlann
yapımında da kullanılıyor defne yağı ama
teknolojinin gelışmesınden midir bilinmez.
istenmez oluvor. Kapısu>ulular dd ancak
kendilenne sabun yapacak kadardefne yağı
çıkarrvorlar.
Koyunoğlulular içınsc defne sabunu hala
geçim yolu. Üretimleri daha çok. İskende-
run. Mersin ve Mardin'den gelen siparişleri
karşılamaya yönelik. Gazali Açıkyol. on
yıldır defne sabunu yapıyor. Sabun sadece
defne yağından yapılrruşsa kilosu otuz bin.
Zeytınyağıyla kanştmlmışsa bu rakam yir-
mi bin liraja düşüyor. ZeTıra Uslu'ya göre.
sabun yapmak öyle kolay bir iş değil. Defne
meyvesini kanşüra kanşüra kaynatmak
birgün sürüyor. Cstebk verirn her zaman
aynı değil. bir ağaçtan bazen birkilo, bazen
bir teneke yağ çıkıyor.
Her budanmada defne ağaa daha da be-
jeketleşıyor ama şampuanlarla, sanayi sa-
bunlanyla boy ölçüşmesine yetmiyor bu.
Şimdilerde büyük kentlerde de doğaya dö-
nüş başladı ya insanlar hem defne sabunu-
nun hem de Zehra Uslu'nun kıymetini daha
bir. bilir oldular. Ne Zehra'nın ne kocası-
nın. ne soyunun sopunun başlannda kellik
var. Yıllardır,"Neşe'nin kepek sorununun"
neden çözülemediğini de anlayamıyorlar.
"Bakın'" dıyorlar, "Saçlanmız pınl pınl bı-
zim. Öyle ikide bir gelen ağnlardan da ya-
kınmayız"
Daphne'nın ruhu defne sabunu bir erke-
ğin saçına değdığinde acı çckıyor mu bilin-
mez ama her kopükte birileri onu anımsı-
yor.
İstanbul Show'93
• Magazin /TV Servisi- ShowTV ve AiunetSan işbirbği ile
hazırlanan Uluslararası İstanbul Müzik Festivali, "İstanbul
Show"93". 4 temmuzpazargecesi gerçekleşecek. 14 ülkeden
birer sanatcının katılacağı "lstanbul'93"e 10 yabancı ye 5 Türk
pop müzik sanatçısı da konuk olacak. Gecede aynca İstanbul
2000 Olimpiyatlan için yabancılar tarafindan bestelenecek
eserler de yanşacak ve fınale kalan 5 parça değerlendirmeye
alınacak. Yanşmanın derecelerini uluslararası müzik
otoritelerinden oluşanjüri üyeleri belirleyecek ve yanşmacı
sanatçılara eşlik edecek. 60 kişiük büyük orkestrayı ise şef
Turhan YükseJeryönetecek. Almanya, İşpanya, Belcika,
Danimarka, Fransa. İngiltere, İspanya, Isveç, İtalya.
Lüksemburg. Malta. Norveç. Portekiz ve Kuzey KıbnsTürk
Cumhuriyeli gjbi ülkelenn yanşacağı 'İstanbul Show'93", Aü
Sami Yen Stadı'nda, 4 temmuz pazar akşamı yapılacak. Saat
20.00'de başlayacak olan yanşma, Show TV'den canb olarak
yayımlanacak.
Kara Şehffleri anıldı
• ANKARA (AA) - Kara Şehitleri Ankara'da düzenlenen
törenle anıldı. Genelkurmay Başkanbğı'nın 25 Nisan'ı Kara
Şehitlen'ni Anma Günü olarak kararlaşürması üzerine Cebeci
ŞehiüiğTnde bir tören düzenlendi. Törene, Kara Kuvvetleri
Komutanı Orgeneral Muhittin Fisunoğlu'nun şehitbk anıtına
çelenk koymasıyla başlandı. Daha sonra. şehitler için saygı
duruşundabulunulduveİstiklâlMarşısöylendi.Kara
Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Fisunoğlu, Şehitlik Özel
E>efteri'ne şunlan yazdı: "Vatanın bütünlüğü, bağımsızbğı,
özgürlüğü, milletin huzuru için canlannı feda ederek, şehitJik
mertebesine ulaşan kahramanlanmıza şükranla, minnetle,
rahmetleanıyoruz. Ruhlan şad olsun." Kurmay Binbaşı
Kamil Başoğlu da törende yaptığı konuşmada şehitlerin, bu
topraklar üzerinde özgürce yaşayabibnemiz için hayatlanru
kaybettiklcrini belirterek. şunlan söyledi: "25 Nisan,
Çanakkale Savaşı'nda kara harekatının başladığı gündür. Bu
harekat ile diğer harekatlarda hayatını kaybeden şehitlerimizi
anmak için bu gün Kara Şehitleri'ni Anma Günü olarak
kararlaştınlmıştır."
Karadenizin kiptenmesine öıriem
• TRABZON (AA) - İller Bankası 17. Bölge Müdürü Özcan
Alptelun, Denizin kirlenmesinde kanaüzasyon aüklannın etkili
olduğuna dikkati çekerek, Trabzon'da 5 yıldan beri devam
eden büyük kanalızasyon projesi inşaaünın bu yıl sonunda
lamamlanacağıru bildırdi. Özcan Alptekin, yaptığı
açıklamada. yapımına 1988 yılında başlananTrabzon büyük
kanabzasyon projesinin, Of ile Beşikdüzü ilçeleri arasındaki
yaklaşık 50 kilometreük kıyı şeridindeki yerleşim
merkezkrinin kanalizasyon sorununu ortadan kaldıracağını
belirterek, şunlan söyledi: "Projenin önemli bir kısmını teşkil
eden Zağnos, Tabakhane ve Çömlekçi derelerini kapsayan
toplayıcı hatlannın inşaatlannın yüzde 9O'ı tamamlandı. Bu
derelerde toplanan auic sular Söğütlü, Faroz Değirmendere,
Havaalanı, Karsusan önünden deşarj sistemleriyle 1,5
kılometre denizin açığına döşenecek borularla pombalarla
atılacak."
Çiftçflere meyvefidesi
• ŞANLIURFA(AA)-ŞanlıurfaTanmİIMüdürlüğü
Destekleme Şube Müdürlüğü'nce yöre çiftçisine çeşitli türlerde
meyve fıdeleri dağıtımına başlandı. Şanburfa Ovası'ndaki
çiftçilere 1992-1993 ekim dönemi için çeşitli türde verimli
sebze-meyve fıdan ve fidelerinin dağıümı yapıbyor. GAP'ın
tamamlanmasından öince "sebze-meyvecibğin" geliştiribnesi
vc çiftçinin buna adaptasyonunu sağlamak amacıy la çiftçilere
daşıülanfiden-fıdeile kaliteb tohumluk miktarlan, bir önceki
yıla oranla daha yüksek makamlara ulaştı. Destekleme Şube
Müdürlüğü yetküileri,"Yurt ekonomisinin can daman
durumundaki yörede, sulu tanm öncesi ciddi bir calışma
,-yapjnaktayız. Çiftçilerimizi bilinçlendirmeyi ve gelecekiçİA >
isepze-rneyAoâb'k alanında patlama yapacak altyapıyı .\^ !
pljuş,ıufTOayıamaçlıyoruz"dediler. . ,
Radyasyonhı çaylar gömûlüyor
• RİZE (AA) - Çay İşletmelen (Çay-Kur) Genel Müdürü
Tuncer Ergüven, kurumun depolannda bulunan 22 bin ton
radyasyonlu çayın, 13 bin 800 tonunun gömülmeye
başîandığını bildi
rdi. Tuncer Ergüven konuyla ilgiii olarak yaptığı açıklamada
Rize'nin Ardeşen ilçesine bağb Işıkh köyü depolannda
bulunan 13 bin 800 ton radyasyonlu çayın Atom Enerjisi
Kurumu uzmanlan gözetiminde depo alanına gömülerek
imha edilmesine başîandığını söyledi. Genel Müdür Ergüven,
Çay-Kur'un Ankara ve İstanbuî'daki depolannda bulunan 8
bin 200 ton radyasyonlu çayın da yer tespiti yapıldıktan sonra
gömüleceğiru kaydetti.
Yaşçayyaprağınafiyat
• VAKFIKEBİR (AA) - Türkiye Ziraat Odalan Birliğj
(TZOB) Karadeniz Bölge Başkanı Mustafa Kamburoğlu, bir
süre sonra açılacak olan abm kampanyasında y aş çay
yaprağının kilosuna 8 bin ile 10 bin bra arasında fıyat
verilmesini istedi. Mustafa Kamburoğlu, yaptığı açıklamada
Çay-Kur'un geçen sezon uyguladığı abm poliükası ile verdiği
fıyat ile üreticiyi memnun ettiğini ifade ederek şunlan söyledi:
"Bu sezonda üreticiye hakkı olan fıyatın yerilerek, geçen yılki
gibi başanh politika uygulanmasını bekliyoruz. Çav üreticisi
özellikle üriin bedelini geçikmeden almak istiyor. özel sektör
de Çay-Kur gibi başanlı ahm pobtikası uygularsa çay
sektöründeki sorunlar büyük ölçüde azalır." TZOB Bölge
Başkanı Kamburoğlu, çay sektörünün bir bütün olarak ele
ahnması gerektiğini, üreticinin kaliteb çay yaprağı toplayıp,
imalatçının da bundan kaliteb' çay üretmesi gerektiğini
sözlerine ekledi.
453. Manisa MesirŞenliklert
• MANtSA (AA) - Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın vefaü
nedeniyle bir hafta ertelenen, Geleneksel Manisa Mesir
Şenlikleri'nin 453'üncüsü, 10 ton şifab macunun tarihi Sultan
Camii'nden halka saçılması ile başladı. Şerdilder nedeniyle dün
sabah Cumhuriyet Alanı'nda düzenlenen açılış törenine
Devlet Bakam ve Hükümet Sözcüsü Akm Gönen, Maliye ve
Gümrük Bakam Sümer Oral, Manisa Valişi Sami Sönmez,
Belediye Başkanı Zafer Ünal, kardeş şehir Üsküp'ün
(Makedonya'nın başkenti) Valisi ve Belediye Başkanı Goran
Nikolovski. millervekilleri, vatandaşlar ile temsib Hafza Sultan
venedimeleri katıldılar.
Vali Sami Sönmez açıbş konuşmasında, Mesir Şenlikleri'nin
bu yıl kültürel ağırbkb olarak kutlandığını beb'rterek, aynı
zamanda, Müslümanlann Kabe'yi tavaf etmesi gibi tarihi bir
olay olduğunu da söyledi.
• EĞİRDİR(AA)-Eğirdir Anadolu Usesi'nin 1993-1994ders
yıbnda, eğitim ve öğretime başlayacağı bildirildi. Yetkililerden
abnan bilgiye göre. Eğjrdir Anadolu Lisesi, halen Endüstri
Meslek Lisesi'nin bulunduğu belediyeye ait işhanında geçici
olarak hizmet verecek. Anadolu Lisesi'ne ilk etapta 72
öğrencinin ahnacağı belirtildi Anadolu Lisesi'nin açıhnasıyla
ilçede lise sayısının 7'ye yükseleceği bildirildi. Bu arada, Eğirdir
Endüstri Meslek Lisesi'nin. önümüzdeki ders yıbnda, Yazla
Mahallesi'nde yapımı tamamlanan kendi binasma taşınacağj
açıklandı.
Kapadokya'da Paskalya sevinci
• NEVŞEHİR (AA) - Kapadokya bölgesinde, Paskalya
nedeniyle turistik konaklama tesislenndeki doluluk oranının
yıizde 90'lara ulaştığı bebrtildi. Kapadokya Turistik İşletmeler
Derneği (KAPTİD) Genel Sekreteri Fatih Ersu, Paskalya
nedeniyle özelbkle Fransa, Almanya ve İspanya'dan
beklenenin üzerinde turist geldiğini belirterek şunlan söyledi:
"Paskalya tatib döneminde yüzde 60-70 oranında dohıluk
bekleniyordu. Tahminimızinçok üzerinde rezervasyonla
karşılaştık. Bu, turizmcilerimizin yüzünü güldürdü. Mayıs
aymdan itibaren doluluk oranının yüzde 95'lere ulaşmasıru
beküyonız." Kapadokya bölgesindeki doluluk oranında.
geçen yılın aynı dönemlerine göre. yüzde 20'lere ulaşan artış
olduğu belirtildi.