18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SA¥FA CUMHURİYET 23NİSAN1993CUMA HABERLER UgurMumcu'nun cezadavası • ANKARA (AA)- Arabaana yerleştirilen bombanın patlaması sonucu hayatınıkaydeden gazeteci-yazar Uğur Mumcu'nun, ölümünden bir süre önce yayımladığı bir haber vekarikarürlekişilik haklanna hakaret edildiği gerekçesiyle Yeni Asya gazetesi hakkında açtığı ceza davasına devam edüdi. Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmada, mahkeme başkanı. davamn açıldığı tarihten bu yana sanıklardan gazetenin köşeyazan Mustafa Kaplan'ın ifadesinin alınamadığını belirterek sanığın ifadesinin beklenmesi için duruşma>i başka bir güne bıraku. Yeni Asya gazetesinde 1990 yılının mart ayında, "Sırası Gelmişken" adlı bir köşe yaası yayımlanmış ve "Çuvaldız" başlıkJj karikatür ilede gazeteci-yazar Uğur Mumcu cami duvanna işeyen köpeğe benzetilmişti. Demirel'in Dûnya Gûnûmesaiı • ANKARA (AA)- Başbakan Sülevrnan Demirel, "Diinya Günü" dolayısıyla yayımladığı mesajda, "Dünya Günü, hızla bozulan ekolojik dengeyi düzeltmek ve toplumun her kesiminde çevre biüncini uyandırmak açısmdan önem taşımaktadır" dedi. Demirel, mesajmda şunlan kaydetti: "Ekolojik dengenin korunmasında birincı şartın, toplumun bütününde çevre bilind oluşturmak ve yaşadığımızdünyaya sahip çıkmak olduğuna inanıyorum. Doğanın hızla tahrip olmasının önüne geçme düşüncesi, uygar insan düşüncesidir." Oüneydoğu'ya döşenen mayın •ANKARA (ANKA)- Şırnak Bağımsız Milletvekili Mahmuf Alınak, Başbakan Süleyman Demirel'e, Güneydoğu ya ne kadar mayın döşendiğiğni sorarken, "Çankaya Köşkü'ne çıkma haarhğı içinde olduğunuzbugünlerde " geride bıraktıgınızkanın vebalini nasıl kaldıracaksınız" dedi. Mahmut Alınak, TBMM Başkanlıgı'na verdigi soru önergesinde 16 nisan gûnü Uludere'nin Kalernli köyü çevresme yerleşürilen mayınlann patlaması sonucu bir kişinin öldüğûnü, bir kişinin de yaralandığıru bildirdi. LJIudere'de mayın patlaması sonucu yûzlerce insanın yaşamını yitirdığinı ve sakat kaldığını ifade eden Alınak, Başbakan Demirerden bölgeye ne kadar mayın yerleştirildiğini sordu. 12 Eylürie başlayan müdahalelerin, Özal döneminde de sürdüğü savunuldu YargL, yargıya saygı isfiyor ANKARA (ANKA) -Vargı «.vvreleri. sekizınci Cumhurbaşkanı Turgut ÖzaP- ın ölümüyle boşalan yer ıçin M.\ılceek yeni cumtiurbaşkanının yanM/\c yargı- ya saygüı olmasını istiyor. Ö/al'ın. özel- likle yüksek yargı organı incliklerine yaptığı seçimler ve Arif Yöksel aracılı- ğıvla hakim-sa\cı atamalannda o\nadı- ğı rol nedeniyle sürekli taruşıldığmı be- lirten yüksek yargıçlar. Ozal'ın son olarak kendisini ona>lamayan Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta GüngörÖz- den'ı de "şercephesı hukukçusu" olarak nitelemesinin unutulmadığına dıkkat çektiler. Yüksek yargı üyeleri. yargıya 12 Ey- lül'le başlayan müdahalenin. Özal dö- neminde de aynı düzeyde olmasa bile sürdürüldüğünü savundular. Yüksek yargıçlar. mayıs ayı içinde seçılmesi beklenen 9. Cumhurbaşkanı'nın Özal'- ın yargıya yönelik tutumundan sakın- masını çok önemli gördüklerinı ıfade ettiler. Türkiye'nin sekizinci Cumhurbaşka- nı Turgut Özal gerek başbakanlığı ge- rekse cumhurbaşkanlığı döneminde. • Yargı çevreleri, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'm hem başbakanlığı hem de cumhurbaşkanlığı döneminde yargı organlanna karşı takındığı müdahaleci tavrını hatırlatarak, yeni seçüecek cumhurbaşkanının yansız ve yargıya saygılı olması gerektiğini belirttiler. yargı organlanna tavir almaktan çekin- medi. Kendi döneminin Adalet Bakan- lığı Müsteşan Arif Yüksel aracıüğıyla Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'- nca yapılan atamalarda, ANAP'a yakın hakim ve savcılann gözetildiği iddialan gündemde kaldı. Turgut Özal, cumhurbaşkanhğına se- çilmesinin ardmdan Anayasa Mahke- mesi'ne biri yedek olmak üzere 7 üye seçti. Bu seçimlerden Yalçın Açargûn ile Güven Dinçer'in seçimleri dışında kalan tercihler büyük tartışmalara neden ol- İlk önemli tartışma, Özal döneminin ANAFlı Başbakanı Yüdırun Akbulut'- un eşi Samia Akbuhıt'u Yargıtay kon- tenjanından yedek üye seçmesiyle ya- şandı. Bu seçimi nedeniyle eleşürilen Özal, 1990 yüında yaptığı ikinci seçimde Haskn Kılıç'ı Sayıştay kontenjanından asil üye seçerek tarüşmayı sürdürdü. Bu seçimin yapılabilmesi için Meclıs'te Sa- yıştay Yasası değiştirildi. Kılıç'ın tari- kat üyesi olduğu iddialan da geniş tar- tışmalara yol açtı. özal, bir diğer tarüşmah seçimini de YÖK kontenjanından -yasal koşullan taşımadığı halde- Prof. Dr. Süleyman Aslan'ı seçmesiyle gerçekleştirdi. Bu se- çim Anayasa Mahkemesi"yle Özal ara- sında iki ay süren ciddi bir krize neden oldu. özal'ın seçtiği Prof. Aslan, uzun süre direndikten sonra istifa etmek zo- runda kaldı. Özal, Aslanın yerine daha sonra Prof. Dr. Sacit Adalı'yı seçti. Ölü- münden bir gün önce de bu üyenin and içrne törenine katıldı. Özal aynca, farklı kontenjanlardan Mustafa Bumin ile Yavuz Nazaroğlu'nu da Anayasa Mahkemesi asil üyeliğine seçti. Turgut Özal. müsteşarhktan aynl- mak zorunda kaldıktan sonra başdanış- manlığına. ardmdan Daruştay üyeliğine seçtiği Arif Yüksel'i YÖK üyeliğine ye- niden seçerek de tartışmaya konu oldu. Özal, bu seçimde de geri adım attı ve Arif Yüksel, YÖK üyeliğinden istifa edip Danıştay üyeliğiyle yetinmek zo- runda kaldı. Şer cephesi hukukçular Turgut Özal, Necdet DancıoğJu nun Anayasa Mahkemesi Başkanı olduğu dönemde alınan bazı kararlara. "Ana- yasa Mahkemesi çağm gerisinde kaldı" sözleriyle ağır eleştirilerde bulunmuş, Danaoğlu da Özal'ı yanıtlarken "eleşti- rilere sınır konulmasını" önermişti. Ozal, yargı çevrelennde en büyük tep- kiyi "Anayasayı bir kez ihlal etmekle bir şey olmaz" sözüyle çekmişti. Özal'm Adalet BakanhğTndaki etkinligiyle bazı soruşturmalann seyrinde etkili olduğu iddialan da gündemde kaldı. NASIL BİR CUMHURBAŞKANI? /CUMHURBAŞKANI KIM OLMALI? Barışseverve emektenyanaHaber Merkezi-Şerafettin Uğur (Istanbul): "1-Seçilecek cumhurbaşkanı, Batmın top- lumsal yaşamının gelişim aşa- malanru. günümüze ne tür en- gellerin aşılmasıyla gelindiğini bilen. kapitalizmin başlangjç döneminde olduğu gibi top- lumsal sorunlann, sadece eko- nomik büyüme ile değil, ekono- miyle birlikte, siyasal, sosyal ve kültürel kurumlann bir bütün halınde ele alınması ile ancak çözülebileceğini kabul eden, ya- ni ister sağ, ister sol görüşlü ol- sun, özde demokrat olan, top- lumsal yaşamın düzenlenme- sinde dinsel kurallann değil, aklın egemen olmasını öngö- ren, buna içtenlikJe inanan ve bu uğurda uğraş verebilecek bir kişi olmalı. 2-Prof. MümtazSoy»ü" Levent Tunay ve Hif Uslu (Iz Bilgesu Erenus Can Yücel Mfljdat Ge/en CmYücel'inadayıcm-tonikMagazin/TV Servîsi- 'Nasıl bir Cumhurbaşkanı?' ve 'Ki- min Cumhurbaşkaru?' sorulan- nı, sanatçılara da yönelttik: BtLGESU ' ERENUS: "Sürek avına dönüşen peşin in- fazlarla çözüm yolu aralanmış Kürt sorununa, yakılan- köyle- re, 24 ocak kararlanyla hasıral- ü edibniş işçi haklanna işveren prangalı konseylerle yanıt ara- yan bir çoğunluğun oluşturdu- ğu Meclis ve hükümet bu türde- ki bir devleı yönetimine en uy- gun,Cumhurba§kanı'nı da se- çebilir! Bundan kimsenin kuş- kusu olmasın. Önerim, ortalı- kta adı geçen kişilerden yal- nızca birisinin değil; tümünün birden Cumhurbaşkanı olması. RahmetEsine IS bin metrekare- lik özel mezar yeri acanlar, aynı zamanda 5-6 Çankaya Köşkü de kurabilirier. Nasıl olsa yediği her darbeyi helal etmeye ahşmış halkımız var, güvenebilirler." CAN YCCEL:"Curnhurbaş- kanlığı seçimi meselesi konuşu- luyor ama bunun ciddiyeti kal- mamıştır. Geçen seferki buh- randa Kastelü'yi Cumhurbaş- kanhğı'na aday olarak öner- miştim! Kastelli'nin terbiyesi yok ama tahsilaü iyi yapjyor. Bu seferki adayım önce Sezen Cıunbur önal'dı ama vazgeç- tim. En iyisi cin-tonik olsun! (Can Yücel 'cin-tonik 1 sözünü bir kez daha kendısine anı- msatüğımızda 'Evet Cindoruk ile birbirlerine çok benziyorlar. Cumhurbaşkanı cin-tonik ol- sun'dedi. MÜJDAT GEZEN: "Kafamda şöyle bir çözüm var: SHP'nin tek endişesi, eğer De- mirel Cumhurbaşkanı olursa yerine gelecek kişiden sonra Er- dal lnönü birinci erkeklikten ikinci erkekliğe düşecek. SHP, İnönü'nün birinci erkek kalma- sıru istiyorsa, tek çözüm, Baş- bakan'ın bir kadın olması. Bu durumda Tansu ÇiUer'ın Baş- bakan olması en uygunu. Gön- lümdeki Cumhurbaşkanı ise Yekta Gnngör Özden. Çünkü demokrat, hukuktan anlayan ve devletin içinde uzun yıllar cörev vanmıs birisi." OLAĞANÜSTÜ GENEL KURUL İLANI Enerji-Sen Olağanûstü Genel Kurul Toplantısı aşa- ğtda belirtjlen gündem uyannca 115.1993 tarihinde sa- at 1000'da Seianik Caddesi 51/13 Ankara adresinde yaptlacaktır. Çoğunluksağianamadığı takdirde ikinci toptenö 225.1993 tarihinde saetBÛO'öa. DSİ Genel Mû- düriüğü Konferans Saionu'nda yapılacaktır. GÜNDEM 1-Açılış 2- Divan otuşumu 3- Saygı duruşu 4- Çaiışma raportannın okunması (yönetim-denetim) 5- Yönetim Kurulu'nun aklanması 6- Enerji-Sen Sendikast'na katılma karannın görüşûlmesi 7- Katılma karannın çtkmaması durumunda organlann seçimi 8- Oiiek ve temenniler 9-Kapanış. DADYADOST SANAT GALERİSİ ORUÇÇAKMAKLIResim Sergisi 10-30 Nisan 1993 Dr. Farufc Ayanoğlu Cad. 15/9 F«n«fyo(u Kadıköy Tel: 363 17 43 İNŞAATİHALEtLAM S.S. MERDAN TURİZM GELİŞTİRME KOOPERATlFt YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI'NDAN * Kooperatifimizin Silifke ilçcsi Susanoğlu köyü Sanabucağı mevkiindeki arsalanmız üzerinde 5 blok, 145 konutun tamamı veya bir kısrru kat karşılığı yaptınlmak ûzere kapah zarf usuJü ile ihale edilecelctir. tnşaat ruhsatımız alınmıştır. İhale herkese açıktır. * İsteklilerin ihaJeye katılmalan için şartname almaları mecburidir. Tekliflerin en geç 12 Mayıs 1993 tarihi mesai bitimine kadar kooperatifimize teslimi gerekir. •Daha fazla "bilgi için" telefonlanmız; Aakva: 9.4.230 84 12-9.4.437 00 82 YÖNETİM KUBULU birmüşfik bîr garip Orhan Veli YOĞUN İSTEK ÜZERİNE SON OYUN 3,4MayiS 1993 seanslar: 19 00/21.15 kavaklıdere sineması „.,„„,„ SİŞELER : dost musıc center 425 00 05 S r 3 kavakiıdere sineması 426 73 79 ' 231«? ı KEŞAN ASLİYE BtRİNCİ HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1991/28 Karar No: 1992/295 Davaa SSK Genel Müdürlüjti veldli tarafından davalıiar Yıldız Ki- remit Tuğla ve Asmolen Sanayi A.Ş. ile Kadir Yıldınm aleyhlerine mahkememizde açılan tazminat davasında verilen karar uyanoca; Davaanın açıruş olduğ» tazminat davasınuı kabulü ile 8.464.291.40. TL'nin sarf, tediye ve tahsısin onay tarihinden itibaren kanuni faizı ile birlikte davalılardan muştereken ve raüteselsılen cahsiline karar verilmiş ancak karar davalüardan Kadir Yıldınm'a tebliğ edileme- mi$ olup yapılan zabıta tahkikatında da adresi bulnnamadığından ilan yoluyla tebliğine karar verilmiş olmakla i^bu ilarrun davahlardan Kadir Yıldınm'a karar tebliği yerine kaim olmaJc üzere ilanen teblıg olu- nur. 27.1.1993 Basın: 47456 KARTAL SANAT İŞLİĞİ TİYATROSU MAKSİM GORKI EKMEK İŞÇİLERİ Yöneten : Çetin ETİLİ YALNI. Mü2ik : Sovyet Ezgileri TARİH : 26-27 Nisan 1993 O Y U N SAAT : Matine 18.15 - Suare 21.15 YER : 100.Yll KÜITÜR MERKEZİ-ULUS TEL : 310 50 21 BİLET ÜCRETLERİMİZ TAM: 35.000.-TL ÖĞR.: 25.000.-TL DUŞÜNCELER Yayuu banrlmyn f^ver Ziy» Ksral 6. bası 25.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad 39-41 CağaJoğlu-hlanbul ööemttU gdaderlnez. mir): "1- Cumhurbaşkanı çağ- daş, özgürlükçü. sosyal devlet anlayışını savunan, laik düşün- celi, hukuka saygüı ve demok- rat olmalı. 2-Mümtüz Soysal veya Y. Gûngör Özden." Alunet Acet (Eskişehir): "Ko- alisyonun liderleri Türkiye için özveride bulunsunlar. 90 im- zayla dışardan Sayın Özden'i aday göstersinler. Ille de içeri- den olacaksa Sayın Tansu Çfl- ler'i seçsinler." Selma Coşkun (İstanbul): "1- Bizim cumhurbaşkanımız, sos- yal demokrat, banşsever. emekçiden, işçiden yana, laik. insan haklanna sahıp çıkabil- me olgusuna sahip. halkın ver- diği yetkileri ailesinin ve dostla- nnın çıkarianna göre değil, bi- zim çıkarlanrmz doğrultusun- da kullanabilir olmalı. 2-Adı hiç önemli değil." Yûksd Tekdöner. Zatöt Yü- maz. Mûnibe Ydrnaz. Vtûmtai Yavuz. İbrahim Kapar, NerK man Ergun, Nedp Onur. JMÖ- nevver Akkan. Mehmet Yıhnaz, trfan öztabak, Hünnüz özta- bak. Sevim Yıimaz ve Yûksd Yaşar (tstanbul): "1-BUgüi, kültûrlü, birleştirici, uyumlu, yansız, olaylan yakından izle- yen, Türkiye'nin çıkarlanru gö- zeten, ulusunu seven, laik, çağ- daş, Atatürk ilkelerini ödün vermeden savTinan, sevecen, dürüst, erdemh bir insan olma- b. Demokrasiyegönülden inan- malı. 2-Erdal lnönü." * Cemal Özyurt : "1-Tarafsız, çağdaş, saygm, demokrasiyi tûm kurum ve kurallanyla özümsemiş ve ismi yolsuzlukla- ra kanşmamış bir cumhurbaş- kanı. 2-Erdal İnönû' . Şeref Tokgöz (İstanbul): "1- Ülkemizin politik politik plat- fonnundan uzak, politik kaygı- lardan an, demokrasiye halkı- mız, ülkemiz geleceği için tam inanmış bir kışinirt cumhurbaş- kanı olmasa gerekmektedir. ,2-Vekta Gûngör özden.': "'„]', SÜRECEK TÜRKİYE'NİN YANIT ARADIĞI İKİ SORU l-Nasdbir cumhurbaşkanı? 2- Cumhurbaşkanı kimotmalı? • Biz debuıkisoruyu okurlarımıza yöneltiyoruz. Sizegöre bu iki sorununyanıtları nedir? Toplam 50 kelimeyıgeçmeyecek olan dûşüncelerinizi lütfenbizefaksyada mektuplabildiriniz. 1. Faks: fl)5130741-(l)S139098 2. Mektup adresi: Cumhuriyet Gazetesi Cumhurbaşkanı Seçimi Türkocağı Caddesi39 Cağatoğlu 34334 İstanbul ATATÜRK DÎYOR Kİ! Cenab-ı peygamber, devletlere gönderdikJeri peygamberlik mektuplannda buyurmuşlardır ki, "Ben size hak dinini kabul ettirmekle zannetmeyiniz ki, sizin milletinize, sizin hükümetinize el koymuş olacağım. Siz hangi hükümet şekünde, hangi durumda bulunuyorsanız, o yine aynı kalacaktır." "Şeriat" diye bir devlet yönetimi oldufunu sanan ve her İslam toplumunun buna göre yönetilmek zorunda olduğunu iddia edenlerin bilgilerine sunulur. Av. OSMAN ŞENTÜRK Tel: 249 83 96 Fu: 249 « 71 Prof. EKGUÎV GEDtZIİOĞLU GÜRSEL AKAGÜNDÜZ HEKtM ALGÜN ATtLLA ÇtLDOĞAN FÜSUN GÖKSU ATEŞHAN ÖRS tnş. Müh. OSMAN NURİ TAŞKIN Av. OGUZ TURGUT LEVENT OPTİK Yeni Şubemizin Acılıs Kokteyline Bütün MüsterilerimizDavetlidir. 24.04.1993 (Yarın) Saat:10.00-20.00 Arası Mesrutiyet Cad. 21 /A Kızılay Tel: 425 80 44 DUYURU GAZİANTEP ASLİYE 2. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Davaa tnci Kaplan tarafından davalı kocası Ali Kaplan aleyhine mahkememize açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, mahkememizce Nizip ilçesi Toydemir köyü, cilt: 116, sayfa: 49, kü- tük: 12'de nüfusa kayıtlı Hayri kızı 1959 D.lu Inci Kaplan ile Vusuf oğlu 1960 D.'lu Ali Kaplan'ın boşanmalanna, 1987 D.lu Mehmet Uğur'un velayetinin anneye verilnıesine ve 100.000.- TL nafakamn babadan alınarak anneye verilmesine 11.3.1993 tarihinde 1992/443-134 no ile karar verildi, duyumlur. Basın: 47651 BIRBAKIMA SERVERTA1NİLLİ ÇMrmak Işten DeğL. Bruno Peyron, gözüpek bir Fransız denizcisi; kendisi gibi korkusuz dört arkadaş daha bulmuş ve atladıklan gibi modern bir yelkenliye, dünya turuna çıkmışlar. Ha- trlayacaksınız, Jules Verne, 80 Günde Devriâlem adlı -o pek ünlü- serüven romanında, Phileas Fogg ile yardım- cısına yaptırır böyle bir yolculuğu bir yüzyıl kadar önce; romanda, çeşitli araçtara başvurarak yollarına devam eder kahramanlar. Bizim Bruno Peyron'la arkadaşları- nın bindikleri yelkenli sadece ve üstelik bir rekor da kırı- yorlar, 79 günde bitiriyorlaryolculuklarını. Günün dikkatçekıci konularından biri de bu! Başta televizyon, bir heyecandır gidiyor... Ama ne mümkün kapılıp gitmek bu cümbüşe! Bir ak- lım Bosna-Hersek'te. Bugün mü yalnız? Aylardır! Nere- sinden baksam bir anlam veremiyorum, aklımı zorlayan bir şey var olan bitertde. Hayır, bu bir savaş değil, başka bir olay! Çok yazıldı, söylendi: Eski Yugoslavya, içine aldığı Sırp'ı, Hırvat'ı, Boşnak'ı, Sloven'i, Karadağlısı, Kosovalı- sı ve başkalanyla, pek hünerli bir çatıydı. Çeşitli dinden ve mezhepten insanları; ama örfleri, âdetleri ve kültürle- riyle iç içe geçmiş, birbirine karışıp hısım-akraba olmuş halkları bir araya getiriyor ve kardeş kardeş yaşatıyordu o. Işin içine bir tutam sosyalizm salçası da katınca, bu "halklar mozayiği'inden çağdaş bir bütünlük ortaya çı- karmak mümkün olabilmişti. Vaktiyle Osmanlı da tartırmıştJ böyle bir huzuru onla- ra. Yaşamadı bu güzel eser ne yazık ki! Bana sorarsanız yaşayabilirdi; içerdeki sorunlara bir çeki-düzen getirerek. karşılıklı özverilerde bulunarak, dahası uzgörüyü rehber edinerek, kuruluşuna onca emek harcanmış bu yapı ayakta rutulabilirdi. Avrupa da yardımcı olabilirdi buna. Ayrışıklığın uç verdiği sıralarda. bir uluslararası kongre, o halkların ko- pupayrılmalarındandogacaksorunları.onlann.giderek insanlığm gözleri önüne serebilirdi; sorunlarının çözü- münde, yardımcı olabilirdi onlara. Allahın günü Av- rupa'nın birliği diye türkü çağıranların nasıl olup da akıl edemediklerine bunu, şaşarım hâlâ. Hadi oldu kopuş! Söyler misiniz, Hırvat'ın, Sloven'in, Sırp'ın ve ötekilerin bağımsız devleti olacak da, Müslü- man Boşnak'ın niçin olmayacak? Bosna-Hersek'in gu- nahı nedir? Halkının %43.7'si Müslüman Boşnak, %31.4'ü Sırp, %17.3'ü Hırvat olan Bosna-Hersek'te, Müslüman ço- ğunluk başta gelmek üzere, her halkın kendi oranıyla bu güzel ülkenin yönetiminde yer alması niçin mümkün ol- mayacakmış? Bu gerçekliğe sırtçevirip, Hırvat'ın, hele hele Sırp'ın, yaşadığı yörede işi zorbalığa, dahası cana- varlığa döküp "etnik temizleme"ye gitme hakkı ve cesa- reti nereden geliyor? Hadi, "Büyük Sırbistan"ı kurma aptallığına bulaşmış bir gericilik, bunu defterine yazmış ve harekete geçmiş; ey konuştuğunda mangalda kül bırakmayan Avrupalı, nasıl izin verirsin, yanı başında işlenmekteolan bu soy- kırıma? « Ve sen ey Birleşmiş Milletler, yeryüzünde barışı sag- lamakla görevli -başta gelen- uluslararası kuruluş, bir üikenin toprakları parça parca yutulur ve halkı yığınlar halinde kıyımdan geçirilirken sen, nasıl olur da aylardır un-şeker dağıtmakla uğraşır durursun? » ...,.Ayol adamlar ölüyor; unsuzluktan-şekersizlikten de- .•gil, bir canavarın dişleri ve pençeleri her gün can alıyor da ondan. En azından, inine doğru sürüp etkisiz hale ge- tiremez misin onu? Uluslararası bir kongre neden toplanmaz? Uluslara- rası bir mahkeme niçin kurulmaz? Ayrıcalığı mı var Slobodan Miloseviç'le hempaları- nın? Insanlarm ve halkların hakları diye bir şey vardır; pet- rol mu söz konusu olduğunda hatırlarsınız bunları?- Ve siz ey Suudi gericileriyle, Iranlı kara mollalar, bü- tün dünyayı ayağa kaldırmak için, elinizdeki petrol mus- luklarını kapatmayı aylardır neden düşünmezsiniz hiç? Dereler gibi akan, üstelik Müslüman kanı be! Kör musünüz? Yahu çıldıracağım, yüreğime inecek nerdeyse... i SBP Aren:DYP-ANAP formülünekarşıyız • SBP Genel Başlcanı Aren, Demirel'in Köşk'e çıkması ve DYP-SHP koalisyonunun sonaermesi halinde, siyasi dengelerin bozulacağını söyledi. Aren, parlamentodaki sol partilerin, koalisyonun devamında çaba göstermelerini istedi. \TLMAZ GÜMÜŞBAŞ ANK4RA - Sosyalist Birük Partisi (SBP) Genel Başkanı Prof. Sadun Aren, Turgut Özal'ın ölümüyle boşalan Cumhurbaşkanlığı'na, DYP Genel Başkanı ve Başbakan Süleymaıı Demirel'in seçıhnesi halinde. mevcut DYP-SHP ko- alisyonunun bozulmasından endişe ettiklerini, büyük serma- yenin istediği DYP-ANAP ko- alisyonuna karşı olduklannı söyledi. SBP Genel Başkanı Aren, gûndemdeki yeni Cumhurbaş- kanı'nın kim olması gerektiği ve yeni hükümet yapısıyla ilg0i olarak Cumhuriyet'in soruia- nnı yanıtladı: - Saym Aren, bu seferki Cum- hurbaşkanı seçimi, sadece uygun bir aday bubnaıun çok ötesinde bir önem taşıyor. Sizce bunun se- bebi nedir? AREN: Bunun nedeni Cum- hurbaşkanlığı sorununun, çö- züm biçimine bağb olarak ülke- de yerleşmiş buiunan sosyal ve siyasal dengelerin değişmesi, özelükle de bugünkü DYP- SHP koalisyonunun bozulması ve yerini DYP-ANAP koalis- yonunun alması olasılığının or- taya çıkmış bulunmasıdır. - Siz DYP-ANAP koaüsyo- nunun gerçekJeşmesi olasıuğma ağniık veriyor musunuz? AREN: Hem de çok veriyo- rum. Bu olasıhk öyle küçümse- nip bir kenara itilemeyecek ka- dar güçlü ve ülkemizin demok- ratıkleşmesi açısından da önemli ölçüde sakıncaLdır. Bir kere şunu anımsatmak isterim ki Ö7£İlikle hılvük sermayeçev- releri, daha başlangıctan beri. DYP ile ANAP arasında bir; koabsyon kurrna ve hatta gide-; rek bu iki partiyi birleştirme öz- - lemi ve çabası içinde olmuşlardı > - DYP-ANAP koalisjonunun; sakıncasndan da söz etnuştiniz., Bunu biraz açar mısuıız? -, AREN: Bence bu koalisyo- • nun temei sakıncası. -hatta buna tehlikesi de diyebiliriz-. büyük sermayenin aamasız. egemenliğini, 12 Eylül döne- minde olduğu gibi, tekrar gün- deme gelecek olmasıdır. - Saym Aren, o halde somırt olarak ne öneriyorsumız? AREN: Sorun bu anlattığun biçimde algılarunca, çözümün ana çizgileri de kendıliğinden ortaya çikmaktadır. En elverişh' çözüm, Sayın DemireFin Cum- hurbaşkanı olmaması ve Baş- bakanüğa devam etmesidir.. Ama bu olmayacak ve Demirel Köşk'e çıkacaksa, bu sefer de Başbakanlığa ANAP'la ne yakında ne de uzakta koalisyon yapmayacak bir DYP'linin se- çilmesi, akla gelen diğer elverişli çözümdü. - Bu farkı kısaca açıkiar nu- snuz? AREN: Her ikisi de serma- yenin partileridir, ama DYP'de sermayenin ulusal çıkarlan, ANAP'ta ise uluslararası çıkar- lar ağır basar. Bu nedenden ötürü, örneğin DYP sanayileşmekten ve bu- nun gereklerini yerine getir- mekten yana olabildiği halde, ANAP'ın böyle kaygüan yok- tur. Dışa açılmak ve herşeyi ser- mayedarlann girişimlerine bı- rakmak onun için yeterlidir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle