Katalog

23NİSAN1993CUMA CUMHURİYET SAYTA KULTUR 11 Küçük dev adam, uzun, ince, seksi mıürabir ve düriist evsiz-barksızın modern kiükedisi masalı' ••'"'-'' TVde hergördüğüne inanma!SUNGU ÇAPAN Festivalin bitmesıyle yeniden Ameri- kan fîlmlerirun kucağına oturmuş bulu- verdik kendımızi Bu 'Made in HoUywo- od' filmlenn ilki, Dustin Hoffman, Geena Davis ve Andy Garcia'dan oluşan parlak oyuncu kadrosuyla, 'ironik. sinik' ve yergici yönetmeniyle güven veren, hatın sayılır bir gûldürû denemesi niteliğinde- ki "Zoraki Kahraman". Once çalıntı mal satmaktan, üç- kâğıtçılıktan mahkemelik, polisle, yasa- larla, düzenle başı belada. çocuğunu ala- rak çekip giden kansjrun (Joan Cusack) da bır tekmc vurduğu, bıraz elı uzun, hı- rpani, hayatı kaymış. iyice kaşarlanmış, biük, düşkün, Chicagolu karamsar va- tandaş Bemie La Plante'ı (Dustin Hoff- man) tanıyoruz. Sonra da mesleğınde yükselmeyi hedeflemış. her olaya haber olarak bakan, hırslı ve seksı TV muhabı- ri Gale'le (Hollywood'un en yüksekten bakan gözde yıldızı Geena Davis) tanışıyoruz. Kahramanlık ve medya Hoffrnan, özellikle onun içın yaalmış Bernie rolünde 24 yıl öncesınin "Gece- yansı Kovboyu"ndaki unutulraaz Rat- so kompozisyonunu da anımsatan bir küçük dev adam adeta. İyice bozuk çaldığı yağmuriu bir gecede arabasını sü- rerken ansızın bır uçağın düşüşüne tanık oluyor Bernie. O anda yaşamını tehlike- ye atarak çıkarcılığından, bencilliğinden bir anlığına sıynlıp insani davranışlar sergilıyor. Alevlerin yükseldiği uçağın imdat kapıanı açıp tek tek yolculan çe- kip çıkaran o mızmız, bitkin Bernie, gö- zükara, cesur bır kurtanaya dönüşüyor. Zoraki kahramanımız ayakkabısının te- kinı kaza yerinde yitirerek ortadan yok oluyor. Ama hayatını kurtardığı çekici TV muhabiri olayın peşini bırakmıyor... Günümûz Hollywood aılcsinin seçkın ikilılerinden. yapımcı Laura Ziskin'le se- nanst AKin Sargent'ın ortak öyküsün- den yola çıkan. '•AfTedılmeyen"le ünle- nen David YVebbPeopks'ınsenaryosunu yazdığı "'Zorakı Kahraman", gişeyi de gözönüne alan motiflerle desteklı, iyice düşünülmüş, tasarlanmış, beylık "yer değıştirme ve aksılıklere" dayanan, Sin- dirella masahnı da tersyüz ederek kulla- nan oturaklı bir yergi-güldürü fılmi. Kahramanlık. medyanm gücü ve Amerikan karakteri üstüne beceriyle ko- tanlmış 45 milyon dolara malolmuş bu albenilı üstünyapımın yönetmeru de tanıdık biri. 19'80'lerde "Güzel Çamaşı- rhanem", "Prick up your Ears", "Sammy and Rosie Get Laid" gibi Bernie(Hoffman), mahkemede onu savunan genç ve toy avukatın cüzdanını bile aşırmaktan alıkoyamaz kendini. küçük bütçeh, göstenş- sız ama çarpıcı ve sarsıcı fılmlenyle jjönül kapımızı çalan Ingilız Stephen Frears. Cambridge'deki hu- kuk öğrenimıni tıyatro aşkıyla takas edip Karel Reisz'in "Morgan"ını- nda, Lindsay Anderson - ın 'İT'inde asıstanlık ya- parak sinemaya geçen Frears. ıcabında bıçkın ve bıtinm, ıcabında hınzır ve keskin bir taşlama ustası kesiliyor. Bugün artık 50'- sini çoktan dönmüş "delikanlı" Frears'- ın 1989'un en iyi film dahıl üç Oscar"ını götüren o harika "Tehlikeh İhşkilefıyle kendini kabul ettirdiği Hollyvvood'da yaptığı ikinci Amenkan fılmı "The Gnf- ters"den (Yasak İlişkiler) sonra sinema- nın kâbesine postu iyice serdiğini örnek- liyor "Zorakı Kahraman". Bu Frears'ın en pahalı fılmi. Malum çekim stresı ve Zorakî Kaferafnan (Accidentat Hero) / Yönetmen:Stephen Frears /Senaryo: David Webb Peopİes/Görüntü: Oliver Stapleton / Müzik: George Fenton / Oyuncular. Dustin HofTman, Geena Davis, Andy Garcia. Joan Cusack, ChevyChase /1992 ABD -WB (Beyoğhi Emek.Şîşli KentJCadıköy Reks,Çembeıiitaş Şafak,Bakırk6y74'te) Hoffman faktöründen kaynaklandığı söylenen hafıf bır kalp kria de atlatmış Frears. (Yönetmenlere çektirmek konu- sunda zaten mımlidir HofTman. "Lenny"nın çekıminde Bob Fosse dara- hatsızlanmıştı yıllar önceJBöylece filmi- ne sansasyon cilasını da çekmış. "Zoraki Kahraman"da yanm asırön- cesinin Amerikan hayat tarzıru ve Ame- nkan değerlerinı ınce ince taşlayıp eleş- ü'ren güldürüleriyle sınema tarihine ge- çen yazar-yönetmen Pres- ton Sturges ustanın ızini sürüyor sanki. "Thelma ve Louise"le şöhret olan Geena Davisin de, patronu Chevy Chase tarafından yönlendirilıp kullanılan. gözünü haber bürümüş kadın gazcteci rolüne cuk oturduğu film- de, yolculan kurtanp kayı- plara kanşan "meleği" or- taya çıkaracak olan bir milyon dolarlık ödüldür. Bu parayı koyan TV kanalı, masalda- ki külkedisının camdan pabucu mısali, Bernie'nin ıpucu sayılan tek ayak- kabısını getiren evsiz barksız John Bub- ber'ı CDokunulmazlar', 'Intemal Afla- irs", 'Baba 3'le yıldızı parlayan Küba asılli Andy Garcia) bir çırpıda toplumun ve medyanın •kahramanı" haline getiri- verir. Kamuoyu sanki bir azıze çevirmiş- tır Bubber'ı. Gelgelelim sapına kadar dürüst Bubber, otostop yaparken ara- basma aldığı, inanılmaz kurtancılık hi- kayesıni dmlediği ve tek pabucunu da kendisine bırakan Bernie için kaygılarup vicdan azabı çekıyor. Öyle ki, intihara bile kalkışıyor. TV muhabiri Gale de bu arada zaten Bub- ber'ın "kahraman profıline uymayan" bazı aynntılan ve gercek meleğı keşfedı- yor. Modern Küikedisi masalı Bubber'ın intihannı engellemek için bir otelın en ûst katındaki pencere per- vazma çıkan Bernie'nin dcrdi aslında çevrenin övgüsünü almak değil, milyon- luk para ödülünü Bubber'la kınşarak cebe atmaktır. Yüksekb'k korkusuyla oynandığı, epeyce duygu gıaklayıa ve lügat paralayia bu fınalde daracık per- vaza ilişmiş hakikı ve sahte "zoraki kah- ramanlanmız", "Ah sen iyisin". "Hayır. sen benden daha iyisin" tartışmasına gi- rip son bir malum geriHm ve heyecan esintileri savurduktan sonra iş tathya hağlanıyor. Artık stüdyo "Sony-Columbia" stüd- yo baskısından mıdır, başka nedenler- den midır bilinmez, alaycı, müstehzı ve eleştirel üslubuyla çağdaş bır yonım ge- tirdiği bu modern Sındırella masalı çeşit- lemesıni, Sturges'ın çağdaşı, bir başka Hollywood devı olan Frank Capra gül- dürülerinin iyimser, mutlu sonuyla bağlayıp noktalıyor Frears. Gale'in her dakika, her an TV için "ın- sanlık dramı" çekılmeyeceğlni öğrendi- ği. Bernie'nin çocuğuyla birliktc yeniden yanına dönen kansına kavuştuğu ve dü- rüst Bubber'ın da çevresine ıyilik saçlığı bu "happy end"i seyirci de ayyuka çıkan bir coşkuyla bekliyor ve alkışbyor fınal- de^ Frears usulü bir gûldürii Nice ınsanlık dramının sığıştınldığı, naklen savaş bile yayınlayan, çoğu kez gerçekleri çıkarlan doğnıltusunda bi- çımlendirerek yorumlayıp yansıtan küçük ekranda, haber yapılan olay ya da kahramanın, doğru ya da sahte olması gıderek anlamını yitiriyor. Günürnüzdc. medyanın bireyi tek yönüyle ve işine gel- diği gibı gördüğüne, yerin dibine batırdığı gibi göğün tepesinedeçıkarabi- leceğıne, kısacası medyanın güdümüne ilişkin bu Stephen Frears gütdürüsü eğ- lenceli bir seyırlik sonuçta. Sırf ızleyici oranıru yükseltmeyı amaçlayan, çevTe- mia sarmış çığırtkan ve bezirgan TV zihniyetine karşı duran Bernie'nin belirt- tiğı gibı TVde gördüklerinize sakm ınanmayın! Hollywood'a ve Metreslerini oynatmak içinfilm yapımcısı olarüara dairdir!oaave Metresıerını oynaımaK ıçınjum yapımcısı oıaruara aaıraır: •%v, ^^ *>.* ^;> H4İİİ ^ y ^ 8{, üşler fabrikası'nda zDrunluuzlaşrıa"Metres - Mistress". Yönetmen: Barry Primus /Senaryo: Barry Primus, J.F. Lawton / Kamera: Sven Kristen / Müzik: Galt Mac Dermot / Oyuncular: Robert De Niro, Martin Lan- dau, Danny Aiello, Robert Wuhl, Eli Wallach, Laurie Met- calf, Christopher Walken, Ernest Borgnine. 1991 ABD Avşar Film (Beyoğlu Lale, Kadıköy Kadıköy sinemalannda) Festival sırasında, girip gjrmemekte önerisiyle değışen yaşamını izliyoruz. tcreddüt ederek kapısından döndü- Aynen Marvin gibi "rate", 15 yıldır ğüm "Mistress". konusuyla içeriğjyle doğru dürûst bir film orlaya koya- hemen Robert Aünan'ın "C»yuncu"sunu mamış, eski topraktan bir yapımcı çağjıştıran ama "The Player"dan o l a n J a c k R o t h . u n { M u t i n j^i^) **** ?J^X .. H o 1 yw°<w ve sınemacı t o z J u senaryoiar, bir köşeye atılmış rrulleu ustune çekılnuş bı r film. Tuate f ü m ö y k û l e r i a r a s ı n d a n ma lzeme arar- nenkte. Robert De Nironun lokomo- üfliğinde peşpeşe geçen ısimler arası- nda, Eli VVaÛacfadan Dannv AieüVya Martin Landau'dan Christopher VVal- ken'e kadar yığınla ünlüye rastlayınca, çok sayıda Hollywood stannın "İcendi- leri olarak" kısa kısa boy gösterdıkleri Altman başyapıü akla geliyor yine. Ne var ki, "Metres", "Oyûncu"nun kes- kin . ironik eleştirisi ve yoğun atmos- feri yanında daha gevşeİc ve yoımuşak duruyor, "sisteme içerden bakan" filmler arasında. Yine de sinema tarihine ve kültürü- ne yapılan göndermeleri ve film işine para yaüran, emeğıni koyan "seçrnç- ce" karakterlenyle gitükçe artan bir il- giyle, öztellikle erbabmca da keyifle seyrediliyor. "Metres". Renoır klasiği "La Grande Illusion - Büyük Aldanış / Harp Esirleri"nden Eridı Von Stro- beim'ın görüntüleriyle açılıyor. Baş oyuncusunun (Christopher VV'alken) hiç beklenmedik bir ölüme atlayışla intihar ettiğı, hiç gösterilme- miş "lanet"li filmi yüzünden yönet- mcnlik hevesi kursağında kalmış, para uğruna boktan yemek tanfi kliplerine mecburen talim eden senarist eskisi bır yazann, Marvin'in (Robert Wuhl) ansızın gelen bir yönetmenlik ve film film önerisini yapıyor. Bu senaryo Marvin'in 5 yıl önce hiç ödün verme- den dilediğince yazdığı, yönetmenliği- ni üstleneceği, büyük ölçüde otobiyog- rafik bir sanatçı öyküsüdür. Ancak Jackin filmin fınansmaru için bulduğu para babalanrun üçü de "artiz" olmak ısteyen metreslenni oy- natmak için yatınm yapıyorlar bu fıl- me. Aynca saygınlığını yitirmiş biri- nin, istediği fılmi çekerek yeniden kurtlar sofrasında yer alması ve ayağa dikilmesi o kadar da kolay değildir Hollyvvood'da. Jake'in yanında gez- dirdiğı Sterling Silliphant benzen. de- neyimh, eskı bir senanstin, okuldan diplomasını yeni almış, fırlama ve uyanık oğlu Stuart Strandland Jr. da Marvın'in senaryosuna son dakika de- ğışiklıkleri yapmak ve metnı güncel. canlı tutmakla görev li yükümlü olarak ekibe katılıyor. Senaryosunu aslında kimsenin önemsemediğını farkeden, sürekli Spı- elberg'le aynı hocanın öğrencisi ol- makla şişinen. zıpır genç Strandland'- dan da gıak kapan biçare Marvin her- şeye karşın fılmı bırakmakıansa öneri- len dcğişiklikleri kabullenmeye hazırdır. Bu arada çıkagelen kansı da "Ya bcn, ya da film yapma sevdan" diye kafasını ütülüyor. Mekansızlıktan Marvin'in dairesinde yaşlı. pimpirik yapımanın M.M. - Madonna taklidi, erkek delisi sanşın metresiyle iş tutan genç Strandland'ın yatak eylemlerinin kalıntılannı bulunca da kocasmın bi- riyle ilişkı kurduğunu bile zannedıyor ve Marvin'i lerkediyor. Robert De Niro, Martin Landau, Eli VVallach gözdoldunuı oyıınlar sergiliyorlar 'Metres'te. Sonunda eseri tanınmaz hale gelen Marvin, Jack'ın tüm arabulucu çaba- lanna karşın filmin çevnlemeyeceği gerçeğiyle \iizyuze kalıyor. "Gerge- dan derili" yapımcılar anlaşmayı iptal edince ayılıyor rehavetten, evine yolla- narak hışırtılı projeksiyon makinesine. filmin başındaki Renoir başyapıtını takıyor yeniden, "şu kokuşmuş dünyada boylesine kusursu7 bir sanat eserinin (La Grande Illusion) nasıl ya- raülabildiğine" takılmış kalmışken te- lefonçahyor. Hollywod'da nasılfilmçekilir? Arayan Jack'tır, kimsenin aldırma- dığı senaryosu için yeniden umutlan- maya bile artık cesaretı olmayan Mar- vin yine de tava gehr, film piyasasma girmek ısteyen yeni bir para babası bulmuştur Jack ve görüşmek için ran- devu şimdiden ayarlanmıştır! Vakti zamanında, L'niversal stüdyolannda yönetmen Nick Rayin projektörleri nasıl pencereden fırlattığına ya da Sam Peckinpahın 1962'de Hıgh Sierra wes- ternıni çekerken senanstle nasıl gırtlak gırtlağa geldiğine ilişkin, saür arası göndermelenn hedefıne ulaştığı "Met- res"de Eli Hallach, Danny Aiello, Martin Landau gibı eskiler çok iyi. Karaderilı kadın tutkusunu açık se- çik ömekleyen, efsaneleşmiş Robert De Niro da, filmin üçüncü ve piyasada sözü geçen etkili fınansörü rolünde resmen "döktürüyor" alışılmışdeyişle. Christopher VValken hayranlan da bu aktörü kısa bir rolde izleyebilirler "Metres'te. Oyunculuktan yönet- menliğe geçen Barry Primus'un yaap yönettiği, De Niro'nun da ya- pımcılığını üstlendiğı, Hollywood'da sermaye bulup film çekebilmenin so- runlannı hayü gerçekçi bir tarzda hi- kaye eden "Metres", sınemanın mut- fağjna merakh seyircinin "hayal ve düşler fabrikası" üstüne bilgi tazeleye- ceği, keyifli bir oyunculuk gösterisi. YENİ BAŞLAYANLAR: ŞİFRECİLER(Soeakers) Bugün gösterime girecek filmler- •den "Soeakers - Şifredler", gele- cekte kopacak savaşın "bilgı savaşı" olacağını ve savaşı "bilgı- ye sahip olanın" kazanacağını konu ediyor. Filmin kahra- manlanndan Cosmo (Ben Kings- ley) şöyle dıyor "Bir savas patlak verdi dostum, bir dünya savaşı. Bu savaşta önemli olan kimin daha çok silahı, cephanesi ol- duğu değil, kimin daha fazla bil- gıye sahip olduğu. Görüp işittik- lerimiz, işimiz ve düşünceleri- miz... hepsi bilgiyle ilgiü." "Düşler Tarlası"run yönctme- ni Phfl AMen Robinson'un yönet- tiği filmin oyuncu kadrosunda Amerikan sinemasının ağır top- lan var; Robert Redford, Sydney Poitier, Ben Kingsky, Dan Ay- kroyd, Rrver Phoneix, Mary McDonnel ve David Strathairn. 60"h yıllarda kolejde okuyan Martin Bishop(Robert Redford) ve arkadaşı Cosmo (Ben Kings- ley), elektronik konusunda, Cumhuriyetçi Parti bilgisayar- lanndan, "Kara Panterler" deni- len yeraltı örgütüne bilgi sızdıra- bilecek kadar bilgi ve becen sahi- biydi. 25 yıl sonra "bilgi çağında", Bishop sistemlerin güvenilirliği- ni, onlann içine sızarak kanıtla- maya çahşan "şifreciler"' adını verdiği bir uzman ekibi kurar. Ekipte buiunan kişilerin hiç bi- rinin geçmişi yeterince "temız" olmamasına karşın. tam anla- mıyla işlerinin ehli bir topluluk- tur. Bu özellikleri herkesm dikka- tini çeken grup, ıki hükümet ajarunın, geçmişlerine yönelik tehditleri sonucu, gizü biroperas- yona kaülmak zorunda kahrlar ve serüven başlar. Filmin yapımcılanndan Wal- ter F. Parkes "Asbnda bilgisayar- lar inanılmaz bir suç potansiyeli sunuyorlar bize Bilginin hiç bir biçimde güvenilir olmadığmı ve özel yaşamlanmızın her an tehdit altında bulunduğunu anlıyoruz artık" dıyor. Fitaıin öngördüğü "bilgı çağına" ve "bilgi savaşına" kaçınılmaz bir biçimde yoî ah- rken, şu soru soruluyor: "Böylesi- ne güçsüz yöntemlerle korunan bilgiye güvenilir miT" AMERtKALILAR (Glen- garry Glen Rose) Al Pacino, Jack Lemmon, Ed Harris, Alec BaM- win, Alan Arkin ve Kevin Spacey'- ın başlıca rollennı üsüendıği "Glengarry Glen Rose", ( Ame- rikalılar) adıyla gösteriliyor. Haftanın yeni ve seyredeğer füm- lerinden biri kuşkusuz "Ameri- kalılar". Özen Film'ın sinemase- verlere sunduğu "Amerikalılar"- ın yönetmeni James Fotey, senar- yosunu ise "Oyun Evi", "Things Change" gibi filmleriyle anı- msadığımız David Mamet yazmış. Ne pahasına olursa olsun satış yapmanın, biricik amaç- lannı oluşturduğu emlakçılann dünyasına ilişkin bigr "hırs, ba- şan ve acımastzlık" öyküsü an- latıyor "Amerikalılar". Daha doğrsu David Mamet'in gözü ve kaleminden "acımasız iş dünyası- na bir bakış". Dört emlakçının para için bogaz boğaza geldiği amansız bir rekabet mücadelesıni aktaran fılmde özelllikle Jack Lemmon'la Al Pacino'nun oyun- lan göz alıyor. Alec BaJdwin de filmin başında kısa ama çarpıcız bir rolde boy gösteriyor. Öyküsü, içenğı ve oyuncu kadrosuyla ügi çekmeye aday bir film "Ameri- kalılar". OYTJNCAKLAR(Toys) Ga- rip fıkirli, çılgın bir oyuncakçının öyküsü. Babasının oyuncak fab- rikasını deli ve zalim amcasırun elinden kurtarmaya çahşan kahramanımızın bu uğurda verdiği çabalan oldukça komik ve ılgınç olaylar çerçevesinde gö- rüntüleyen fılmde, her zamanki ustabğıyla "döktüren" bir Robin VVlBiams var. "Yağmur Adam"- la köşeyi dönen Barry Levinson- un, Valerie Curtinle senaryosu- nu yazıp yönettiği "Oyuncak- lar", yediden yetmışe herkesin gözünü ve gönlünü çekecek şekil- de allanıp pullanmış, özü ve bıçi- miyle, özel görsel efektlerini ve "oyuncaklanyla" ilgisiz kalınma- yacak türden bir seyiriik. Yine özen Film'in sinemaseverlere ka- zandırdığı "Oyuncaklar" da Ro- bin VV'illams'a Robin VVrignt, Joan Cusak ve Michaei Gamoon gibi oyuncular eşlik ediyor. Bu fılmi izlerken, "taraf olmak zo- rundasınız!" Bir yanda tanklar. uçaklar ve her çeşitten silah, öte yanda bütün bunlardan haberi bile olmayan, son derece masum yaratıklar. "Oyuncaklar"ı seyre- denler kimin kazandığını göre- cekler. "İyi Günler Vietnam", "Ölü Ozanlar Derneği". "Balıkçı Kral" gibi filmleriyle Robin Wil- liams'a şapka çıkaranlar. şınıdi ıstikamet: "Oyuncakçılar'' 'Tahtacılar'ın gelenek ve görenekleri • ANKARA (AA) - Kültür Bakanlığı Halk Külturlerini Araştırma ve Geliştırrne Genel Müdürlüğü ile Akdeniz Üniversitesı Atatürk İlkelen ve İnkılapTarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğû'nünişbırliğı\le"l. Akdeniz Yöresı Türk Topluluklan Sosyo-Kültürel Yapısı" konulu birsempozyumdüzenlenecek. 26-27 nisanda ikı gün boyunca devam edecek olan sempozyumda Akdeniz yöresıne özgü "Tahtacılar" dı\e anılan aşıretierin gelenek, görenek. sosyal yapı ve ekonomik durumlan tarüşılacak. Akdeniz Üniversitesi'nde yapılacak sempozy uma Almanya'dan, Hollanda'dan ve Fransa'dan çok sayıda yerli ve yabancı bılim adamı vesosyolog katılacak. 'Fairport Convention' Türkiye'de • ANKARA (AA)- İngiltere'nin ünlü folk rock grubu Fairport Comention, bır dızi konser vermek üzere Türkiye'ye geliyor. İngiliz Kültür Heyeti'nındaveüisı olarak gelecek grup, 26 nisan-1 mayıs tarihleri arasında konserler verecek. "Folk müzıkte 26 yıldır müzik ekolü" ve "ölmeyi reddeden grup" gibi tanımlarla adını duyuran Fairport Convention konserlerinin ilki 26-27 nisanda Ankara'da Sevda-Cenap And Müzik Vakfı 10. Uluslararası Ankara Müzik Festivali kapsamında olacak. Bunu 28 nisanda Eskişehirde Anadolu Uruversıtesı, 30 nisanda İstanbul'da Cemal Reşit Rey Konser Salonu ve son olarak 1 mayısta Antalya'da Sanatçılar Bırliği'nin katkılanyla düzenlenen konserler izleyecek. Tarihi Antalya Fotoğraflan • ANTALYA (AA)- Antalya Ticaret ve Sanayi Odası , (ATSO) 107. kuruluşyıldönümü nedeniyle "Tarihi Antalya Fotoğraflan Sergısı" açacak. Türkıye tş Bankası Sergi Salonu'nda bugün açılacak "Tarihi Antalya Fotoğraflan Sergisi" bir hafta boyunca ziyaretçilere açık tutulacak. Sergıde 1917- j920 yıllan arası Antalya manzaralan, Atatürk ve İsmet İnönü'nün Antalya'yı ziyaretleri, dönemın tacirlennden oluşan toplam 63 fotoğraf yer alacak. Ankara'da Edebiyat Akşamlan • KûltürServisi-Edebiyatçılar Derneği tarafından düzenlenen "Edebiyat Akşamlan '93" 26 nisan-17 mayıs tarihleri arasında gerçekleştınlecek. Etkinlik kapsamında 26 nisanda Muhsine Helimoğlu Yavuz "Ankara Masallan ve Masallardaki Gcrçck" konulu bir konuşma yapacak. 29 nisanda yapılacak "Dil Kurumunun Gızlı Tanhı" konulu toplantıya Prof. Dr. Mustafa Canpolat, Emin Özdemir ve Mustafa Şerif Onaran katılacak. 3 mayısta Vecıhi Timuroğlu ve Yaşar Seyman "Edebıyatımızda Altmdağ" konulu söyleşidekonuşacaklar. 6 mayıstaki "Ankara'nın Kuruluşu Bır Başkentın İman" konulu toplantıya Prof. Dr. Gönül Tankut katılacak. 10 mayısta yapılacak "Şıir Açılımı '80" konulu toplantıya Ramis Dara, Şükrii Erbaş, Akif Kurtuluş, Uğur Kaynar, Nahit Kayabaşı katılacak. Orhan Ural 13 mayısta "Ankara'da Bır Büyük Şair Ahmet Muhip Dranas" konulu söyleşinin konuğu olacak. 17 mayısta Hûseyin Atabaş, Dr. Behçet Aysan ve Ahmet Erhan'ın katılacağı toplantıda "Ceyhun Atuf Kansu'nun sanatçı kişiliği" tartışılacak. Pertey Naili Boratav. Orhan Şaik Gökyay. Ömer Asım Aksoy, İlhan Berk, Orhan Asena, Salah Birsel, Rıfatilgaz ve Vedat Günyol 'Edebiyat Akşamlan 93"ün onur konuklan olacak. Turizm Bakanlığı'na afış ödülü • Kültür Servisi - 4-7 şubat tanhlen arasında düzenlenen "Ferie 93 İskandinavya Turizm Fuan"nın organizasyon kuruluşu " Bella Center" tarafından düzenlenen "En İyi Afış Yanşmasfnda. Turizm Bakanlığı'nca bastınlan afiş ikinci oldu. Fotoğraf sanatçısı HaHl Tuncer'e ait "Soaring Above The Gods - Mount Nemrut" adh yapıtın sahibi Halıl Tuncer, Türkiye Tunzm Yazarlan Derneği (ATURJET) yönetim kurulu üyesi. Atıf Zengin'in resim sergisi •ANTALYA(AA)-RessamAtıf Zengin'ınresimsergisi Antalya Sanat Galerisi'nde açıldı. 30 yıldır resim sanaüyla uğraşan Zengin, daha çok illüstrasyon tarzında çalıştığını belirterek. "Hiçbir zaman normal resim için çalışmak istemıyorum" dedi. 18 yapıtın yer aldığj Zengin'ın resim sergisi 15 gün süreyle açık kalacak. Tariş'in 80. yıl yanşması • Kültür Servisi -Tariş'in 80. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen "80. Yıl Kültür-Sanat Ödüllen" vanşmasına katılabılmek ıçın tanınan süre 30 nisanda bıtiyor. Tariş'ten yapılan açıklamaya göre afış, resim, kısa oyun, kısa film, karikatürdallannı kapsayan ve konusu genel olarak tanmsal sorunlar ve kooperatifçilik olan yanşmaya isteyen herkes katılabilecek. Herdalın uzmanlanndan oluşan seçici kurullar tarafından yapılacak değerlendirme sonucu, birincilere 5'er milyon. ıkincilere 3'er milyon. üçüncülere de 2şer milyon parasal ödül ve aynca çeşitli armağanlarla anısal plaketler venlecek. Yanşmaya kaülmak isteyen ler yapıtlannı en geç 30 nisana kadar Tanş Halkla İüşİciler Müdürlüğü Alsancak-Izmir adresine ulaşüracaklar. Heykeltıraş Frink öldü • Kültür Servisi - Ünlü İngiliz heykeltıraş Elisabeth Frink 62 yaşında kanserden öldü. Henüz genç bir öğrenciyken yapuğı ilkeserleri l950"li yıllarda LondraTateGallery'de sergılenen Frink, 1977'degirdiği Royal Academy'nin 1984 yılında ilk kadın başkanı olmuştu. Çeşitli ülkelerde sergiler açan sanatçı, özellikle insan heykelleriyle ün kazanmıştı. Londra'nın Picadilly semtindekı"At ve Süvari" heykeli Frink'in en tanınmış eserleri arasında bulunuyor. Tommy Broadway'de • Kültür Servisi -1968 yılında "Who" grubunun çıkardığı, müzik tarihinin ilk rock-opera albümü "Tommy", bugünden başlayarak Broadway'de sahnelenecek. Ken Russel'ın 1975'te sinemaya uyarladığı, başrollerini Roger Daltrey, Elton John ve Tina Turner'ın paylaştığı film ülkemızde de oldukça ilgi görmüştü. Müzikal için, fılmdeki diyaloglardan farklı bir senaryonun yazıldığı Tommy'nin sahne uyarlaması için şarkılar da yeniden düzenlendi. Müzikalin yönetmenliğini yapan Amerikah McAnuff, "Tommy"nin zaman olarak II. Dün> a Savaşı sırasında geçmesini uygun bulduğunu ve oyundaki asıî çatışmanın Tommy ile Tommy arasında geçtığinı söyledi.