Katalog

AYFA CUMHURIYET 20NISAN1993SALI 4 m OLAYLAR VE GORUŞLER Yargıyamaligüvence Yırgı bağimsızlığı ıçın malı guvence gereklı bır koşuldur Bu gıvence ister ozel ozerk bır fon, ısterse bır başka bıçımde osun, sağJanmaiıdır MEHMETAKİFTUTUMLU Yargıç Y argının aslı uyelen olan yargıç ve savcılann, de- ğışen ekonomik kon- 'jonktür ıçınde gıderek duşuş gosteren malı haklannın gunun ko- şulanna ve mesleğe uygun bır dûzeye çıkartılarak guvenceh bır dızgeye (sıs- lene) oturtulması yolundakı ıstem ve betlentılen gunden gûne yoğunlaş- nuktadır Bı haklı ıstem ve beklentıler, Hâkım veSavcılar Yuksek Kurulu ve Adalet Batanlığı nca da dıle gelınlmış ve malı hatlann duzeltılmesı yolunda Bakan- lıkca çalışmalara başlanmıştır Bız bu çalşmalann bıranonceolumlu bıçım- de >onuçlanmasıru dıler ve beklerken. bu yazımızda "yargı'ya neden malı gu- verce sağlanması gerektığı konusu uzennde duracağız Anayasal açı 1982 Ana>asası vargı'yı.Cumhun- yet m uç temel organından bın olarak kabul etmış, mahkemelenn bağımsız- lığı, yargjçlık guvencesı gıbı kurucu normlan açıkça belırtmış, ancak malı haklann duzenlenmesını >asaya bı- rakmıştır 2802 savılı Hâkımler ve Savcılar Kanunu malı haklan (m 103 vd) duzenlerken ozeı özerk bır bütçe anlayışını ongoımemış Genel Butçe- ye ve Devlet Memurlan Yasası na yol- İamalarda bulunmuştur Bu vasada her ne kadar >argıç ve savcılara yone- lık özel normlar var ıse de. bu normlar, genel devlet memurluğunun malı rejı- mını aşan, ozerk ve farklı bır duzenle- meye varmamıştır Bu yapılanma, Anayasa mn yargı ıçın benımsedığj temel felsefeye ters duşmuştur Böylece yargjç ve savcılar mesleksel açıdan ozel bır statuve tabı tutulurken. malı yonden genel yone- tım memurlan ıle aynı dızgeve konul- muştur Zamanla bırçok mesleğe gore düşük bır aylıkla geçınmek geçınebıl- mek sıkıntısı ıçıne gnmışlerdır Bura- da yargıç-savcı aylıklannı dığer devlet memurlan ve kamu çalışanlannın ge- lırlenyle kıyaslamak, kanımca. vakı- şık almaz Soylenmesı gereken. kım ne abrsa alsın, bır yargjç \e savcının sta- tusune, ışlevıne ve çağdaş vaşarrun ge- reksınımîenne uygun bır gelır duzevı- ne sahıp olması gereğıdır Sosyo-psikolojik çerçete Sosyolojık bır kavram olan statule- nn saygınlık (prestıj) olçütlennden bı- nsı ışlevsellık, dığen ekenomsal du- zeydır Nıtekım bu gerçeklık sıstema- tık ve monografik bılım yapıtlanndd da dıle getınlmektedır (Bİcz Prof Dr B Tolan. Toplum Bılımlenne Gınş, 3B Ank 1991, s270 vd Dr H Akvuz, Eğıüm Sosyolojısının Temel Kavram ve Alanlan Uzenne Bır Araş- ürma. Ist I99I, s 208) Ekonomik de- ğerlenn oncelık-behrlevıcılık kazan- dığı gunumuz toplumunda yargıç \e savcılann ışlenne yansımaması olduk- ça guç olan geçım sıkınusı ıçınde ol- malan, mesleksel savgınlığı kemıren ve zamanla yargı güvencesını zedele- yen bır sureç olgu olarak algılanmalı- dır Yargıya malı ozerklık ıstemı. top- lumda ayncalıklı, egemen ve yetkecı bır sınıf yaratma özlemıne da>anma- maktadır Tersıne, toplumun sosyo- ekonomık ve sosyo-külturel dınamık- lennı gözeterek hukuku toplumsallaş- tırmaya çalışan ve boylece adalet ıdesı- nı olgusal ve normatıf çerçevede yaka- lamayı amaçlayan bır vargıçta ve ;>avcıda bovlesıne bır ozlem aranma- malıdır Malı guvence, yargı ve yargıç guvencesının temel dıreğıdır Dr Fer- man Demırkol'un yazdığı 'Yargı Bağımsızlığı' (Ist. 1991) başlıklı dok- tora tezınde bu husus ozlu bır bıçımde vurgulanmıştır 'Hâkım ve savayı davanm taraflanna ve herkese karşı koruyacak temel unsurlann başında malı temınatlar gelmektedır Yargı mesleğını bır feragat ve fedakârlık mesleğı olmaktan çıkararak. hâkım ve savcı>a malı yonden sıkıntısız bır ha- vat ıçınde gorev >aptırmak ıçın devle- tın bu konuda butün ımkânlannı but- çe ıle sınırlı tutmayarak yenne getır- mesı gerekjr' Özel fon Yonetım bıçımlen farklı olmasına karşın bırçok Doğu ve Batı ulkesmde yargıya malı güvence sağlanmıştır (Örn Irak, İsraıl, Norveç. ABD, Ital- ya. Bulganstan, Ingıltere) Bu konuda en vetkın ornek olan Ingıltere'de yar- gıçlann aylıklan özel konsolıde bır fondan karşılanmakta ve harcamalar vasama meclısı larafından denetlen- memektedır (Demırkol s 131) Bız, Dr Demırkorun ozel fon dü- şüncesıne katılıyor ve şunu önenyo- ruz Hakjm ve Savcılar Kanunu'ndakı malı hukumler değıştınlerek yenne, devletın bızzat yönettığı ve ortak oldu- ğu ekonomık-tıcan ışletme ve muesse- selerden bellı oranlarda avnlacak pay- laria ozel bır fon oluşturulsun ve yargıç ıle savcılann tum malı, sosyal haklan bu fondan karşılansın bıçımın- de bır düzenleme^ geünlebılır Bu fo- nun yönetımı Hakımler ve Savcılar Yuksek Kurulu'na venlebdır ve bura- dan her yargı çevresıne aynca gereken mıktarda kaynak aktanmı yapılabılır Boylece 'yargı'nın 'yurutme'ye olan bıçımsel bağlantısı ortadan kalkacağı gıbı her ıkı erk arasındakı surtuşmeier de son bulacaktır Doğal olarak fona aynca devlet butçesınden destek sağ- lanmalıdır Bunun dışında çeşıtL ço- zum önenlen olabıhr Konuyla ılgıle- nenler bu onenlen kamuoyuna ak- tanp tartışmaya açmahdırlar Sonuç Yargı bağımsızuğı ıçın malı guvence gereklı bır koşuldur Bu guvence ıster özel'özerk bır fon, ısterse bır başka bı- çımde olsun, sağlanmahdır Yargı bağımsızlığından asıl amaç. ınsanlann kışısel hak ve ozgurluklennı, 'ınsan' olmalan nedenıyle sahıp olduklan bü- tun haklan bağımsız mahkemelerde. bağımsız ve güvenoelı yargıçlar onun- de sonuna kadar guven duygusuyla kullanabılmelendır Bu aynı zaman- da, devletın 'hukuk devletı' olmasının da olmazsa olmaz koşuludur ARADABIR İLHAN MÎMAROĞLU (New York'tan) Fîdel Castro Amerikan Televizyonu'nda Gorevınden ayrılacak mı? Gıderse yenne kım geçe- cek? Amerıka'nın ekonomik ablukası kalkar mı o gıder- se? "Tek engel bensem hayatımı bıle verırım Ama dev- rım uzerınde hıç mı hıç pazarlığa gırışmem Devrım pa- zarlığa gelmez Sosyalızm pazarlığa gelmez Yurdu- muzun bağımsızlığı, egemenlığı pazarlık konusu ola- maz' Ya Clınton şımdı karşısında olsa, ne derdı ona"? "Merhaba' derdım Sonra de seçımlerdekı başarısını kutlardım ' Koşeye kıstırılmış elı kolu bağlanmış bır devrım lıde- rının ateş puskurmesı beklenırse de gorgulu, ılımlı bır dıplomatgıbı konuşuyor WABC televızyonunun "Prıme Tıme Lıve" programının yonetmenı Dıane Savvyer Ku- ba'ya gıdıp onu Santıago'da, devrımı başlattığı kentte bulmuş Eskı gunlerını anıyor Fıdel Sıerra Maestra yı Batısta ya karşı savaşına başladığı dağları gostererek, omrunun en mutlu gunlerı olduğunu soylüyor o gunle- rın Bunca yıldır yardım gorduğu Sovyetler Bırlığı yıkıla- na değın (kendt deyımıyle 'satılana değın') kolay oldu- ğunu belırtıyor Kuba yı yonetmenın Oysa şımdı hapse- dılmış gıbı yaşıyoruz yurdumuzda, hem de ıhanete uğ- ramış sayıyoruz kendımızı Yanlış ata mı oynamıştı oyleyse 9 ' Kumar oynuyor de- ğıldık ' dıye yanıtlıyor bu soruyu 'Bır devrım yaptık Programlarımızı uygulamaya çalıştık Bunun uzenne Dıane Savvyer, eleştırenlerın bıle Kuba'nın sağlık hız- metlerını, eğıtım/nı, b/lımsel araşt/rmalarını ovduklerıne değınıyor Önceden Clınton a da sormuş Castro ıle kar- şılaşırsa ne dıyeceğını Ne dermış Clınton? 'Sıstemını- zın ışe yaramadığını oğrenemedınız mı"? Kubalılara oz- gurluklerını verınız dermış Domuzlar Korfezı nın kuy- ruk acısı kolay unutulur gıbısınden olmasa gerek Konu donup dolaşıp Fıdel ın gorevınden ayrılması olasılığına gelıyor 66 yaşındakı bu devrımcı çok mu uzun sure Kuba nın başında kaldı? Yenne gençlerın gel- mesını ıstıyor mu? Bırakırlarsa Kubalılar, ayrılacak gorevınden "Yorgun değılsem de bu ışe başladığım gunlerdekı gucum ve enerjımyok Hem yapacağımbaşkaışlervar Kıtapyaz- mamı ısteyenler çok ' Başkası Kuba yı yonetırken Fıdel kıtap mı yazacak? Yıllardır gazetecılenn kıtap yazmalarına yardım et- tım Şımdı bu ışı kendım yapsam lyı olur dıyor Bu ışte hoşuna gıttığı ıçın kalmadığını, ama ıstedığını yapmakta ozgur olmadığını soylüyor "6n safta bır askerım ben Savaşın en zor surelerınden bırındeyız Şımdı bıraksam ışımı, korkaklıkolur bu, guçsuzlukolur' Çağrılsa, Amerıka'ya gıder mı Clınton'la konuşmak ıçın'? Ya da Clınton'u Kuba'ya çağırır mı'' "Guç bır soru bu Utopya yolunda yurumek gıbı bır şey Çağırırsa benı Clınton, sorumlu ve saygılı bır kışı olduğum ıçın gıderım oraya Clınton'la kısısel bır çatış- ma ıçınde değılım Onu ulkemıze çağırmaya karşı değı- lım ' Soyluyorsa da bunu, ertesı gunku gazetelerde 1 Castro, Clınton'un çağrısını beklıyor" ya da ' Castro, Clınton'un Kuba'ya çağrılmasını onerıyor' gıbı başlıklar gormek ıstemedığını de vurgulûyor Hıllary Clınton ıçın ne duşünuyor? 'Kocası kıskan- mazsa, guzel bır kadın olduğunu soylemek ısterdım" dı- yor Sağlık hızmetlerı alanında ustune almış olduğunu oğrendığı onemlı gorevde başarı dılıyor ona Kadınların süs olarak kalmalarını hoş gormedığını, ışbaşına getırıl- melerını doğru bulduğunu eklıyor sozlerıne Cennet ve cehennem konusu açılıyor bır ara 'Cenne- tı yaratmak ısteseydınız nasılbıryerolurduorası' soru- suna "Sosyalıst bır toplum olarak yaratırdım ' yanıtını aldığında Dıane Sawyer, Ronald Reagan ıle George Bush un o cennete gıtmek ısteyeceklennı sanmadığını one suruyor 'Belkı de alışırlardı' dıyor Fıdel bunun uzerıne Ya cehennem'' "Cehennemın yaratılabıleceğını san- mıyorum Şu fılozofık nedenle kı tanrının elınden gel- mezdı cehenneme benzer bır yer yaratmak ' Dunya denen cehennemı kımın yaratmıs olduğunu soylemedı Fıdel Belkı sorulmadığı ıçın Belkı de bu ce- hennem hıç de fılozofık olmayan nedenlerle yaratıldı- ğından İLAN AVANOS SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Davacı Malıve Hazmesı vekıü Av YusufZı>a Erbıl tarafından Yogurtçu-Avrancı oğlu Ibrahım kızı Ayışe aleyhıne açılan mahlulen ıntıkdi davası sonunda, Avanos Orta Mahalle Cent Sokak 71 pafta, 555 ada, 1 parselde I /5 hısse malıkı olan davalı butûn aramaJara rağmen bulunamamıj- tır Davalı bılınmcyen kışılerden olduğundan davalıya aıt taşınmazda- kı hıssemn Hazıne yc mahlulen ıntıkalı lalcpedıldığınden, davalı ve- ya mırasçılannın ılan tanhındcn ıtıbarcn 1 a> ıçensınde mahkeme- mıan 1992 161 esassa>ılıdosyasına bızzat müracaatlan veyakendı- lennı bır vckıllc temsıl cttırmelen hususu ılan olunur Basın 4752^ TARITŞMA Yeminli Soyguna Son! G elır ve Kurumlar Vergısı netabı kurulu^lann yenıden değerleme vatınm ındınmı veıhracat ıstısnası ıle ılgılı ışlemlennın yemınlı malı musavırler tarafından tasdıkını zorunlu kılan 3568 sayılı yasa ve buna bağlı olarak yayimlanan Malıye Bakanliğı teblığlen, KIT'len de kapsamaktadır Öncelıkle şunu belırtmek gerekır kı bu kurulusjarda belırtılen konularla ılgılı ı>ı nı> et dışı bır ışlerrun soz konusu olması mumkun değıldır Örneğın, herhangı bır kamu kuruluşunda sabıt kıymetlenn >enıden değerleme tutannı gerçek tutanndan farklı gostermekle kımın kazancı olabıhr 9 Ya da orneğın, ıhracat >apan bır kamu kuruluşunun ıhracat ısttsnasından vararlanmak uzere gerçek dışı bıldınmde bulunması, sahtecılık yapması mumkun mudur ve bov le bır durumdan kımın çıkan olabılır 11 Bılındığı gıbı tum KIT'lenn kendı denetım organlan vardır veKIT'lertumışlemlen ıtıbanvla kendı denetım organlannca her yıl duzenlı olarak denetlenırîer Avnca Ba^bakanlık Yuksek Denelleme Kurulu da bu kuruluşlar her yıl denetlemt <tedır 17 Nisan H asan Alı Yucel Tonguçveotekı eğıtım kurmavlarıyla tum ulusumuzd Ata nıngençlığe soylevmı kısazamanda okutmanın koveışık yakmanındev adımlannı 17 Nısan 1940 taatıyordu Ko> Ensütulen' oğren oğren dıyekurubılgılen yavrulanmızın beynıne bunaltıcı çelık taş gıbı geçırmeye karşı koyan ılk deneycı kendı okul sıstemımızdı 17 nısan 19 Mayıslarda korpe yav rulanmızın sportıf gostenlenndekıestetığı sanatı, becen>ı goremeyen. alkışlayamayan sadece çocuğumuzun atletık bacaklannı kara çarşaflara burumek ısteyenlenn, ustlenne topluığne. çıvı atanlann mıyopluğunu gıderme yontemıydı Kov Enstıtulen, Turk ınsanını Dolayısı\ 'a kamu kuruluşlannın ışlemlennın yenunlı n alı muşavırlerce ıncelenır- tasdık edılmesı, kelımcnın tam anlamıyla abesle ıştıgaldır Konunun çarpıcı bır v anı da bu tasdık ışlemlen ıçın odenen bu> uk ucretlerdır Orneğın, yenıden değ rlemeyc tabı sabıt kıymetlennın tutan löOmılyarTLolanbh kamu kuruluşu değerleme ve yavrusunu ufûrukçüve gılmekten. ruh çağırmaktan, a> yapılı v uzunu kara ortuyle karartmdktan kurtdrmdnın yolunun alfabe abece'den (alfabedcn) geçtığının kanıtıvdı Amacı kaybedılmışzamdnı kdpatmak, toplumsal sıçrama vapmaktı Enstıtuler ulusumuzun sağlıklı bıralt •yapıja kav uşmasını eğıtım oğretım fonksıyonu ıçınde ustlenmıştı Ko>u koyluvu okur-ydzdrhdlegetırmek hızlı kalkınma sureanı eğıtıme bağlamaktı Cumhunyet rejımının kokleşmesı kırsal kesımın aydın bıhncıne bağlıydı fştehalkın egemenlığı vedemokrasımızıçın köv msanının bılınçlenmesı, demokratık rejıme katkıda bulunması gerekırdı Koye gıdılmelıydı artık Çağın gereğı bıratılım yapılmalıvdı Bu atıhmın başlangıç yerlennden bın de koyler olmalıydı ışlemlennın uygunluğunu tasdık eden bır yemınlı malı muşavıre 95 mılyon TL gıbı buyuk bır ucret odemektedır Veya 500 nrulyarTL tutannda ıhracat yapan bır kamu kuruluşu ıhracat ıstısnasından vararlanabılmek ıçın ılgılı belgelennı tasdık ettırdığı yemınlı malı muşavıre 110 mılyon TL gıbı buyuk bır para odemektedır Bu durum teknık açıdan abesle Oğreimenlenvle.yonetıcılen vc oğrencılenylekolkola omuz omzaçıftsuren toprak belle>cn çapaçapalayan.dğaç bdğdıken dşı>apdn sebze vetiştıren trdktor bıçerdoven kulldnan değırmen ışleten hdvvdnbdkan suruguden arabd>a. otomobıle ata bısıklete motosıkletebınen. taş çıkaran kıreçyakan.tuğla pışıren duvaroren çatıkuran demırdoven kaynakvapan çelığe su veren makınclen çdlıştıran ışlıklen ışleten, resım çeken halt kılım.bezkumaş doku>an,elbısedıken,çorap, fanıla. hasırkoltuk karyola, masa oren. vağpeynır vapan kışlık hazırlayan, hasta bakan nakış ışleyen. balık av layan. kooperatıfıdareeden tarla olçen, plan çızen, kopru kuran. bıtkılerınceleven, laboratuvarlarda denemeler >apdn.sdz-mdndolın keman dkordeon çaldn. marşldr, turkulerso>leven. şarkıldr bestelcyen. şıırler hıkayelcr ıştıgal olduğu kadar vıcdanen de son derece rahatsız edıadır Sonuç olarak 3568 sayıb vasanın ve buna davanılarak yayımlanan Malıye Bakanliğı tebbğlennın yenıden ele ahnarak kamu kuruluşlannın bu yasa ve tebhğler kapsamından çıkanlması yapılacak en doğru ıştır SeçkinBirdal Eskışehır >dzan.hdlayçeken zeybek ovnavan. temsıller vazan Şckspır'ı Dekart'ı Gote vı Şıller ı (Shakespeare Descartes Goethe Schıller'ı) konuşan Dantejı Montesqıeu vı J J Roıısseau >u Pestallozzı yı Fıkret ı Gokalp'ı okudukça okuvan Klasıklen kapışan bahann vağmurunda çamurunda. kışın kanndd avazındd vazınkınndd kızgmında gecelenn kdranlıklannda gunduzlenn avdınlığınddoku>dn okuyanlan gorurdunuz bu kurumlarda Kıydılarbu okullara vureğı kara çıkarcılar Ko> kalkınmamızda. bır Turk buluşuolan Kov Enstıtulen hakkında tez vazan ydbancı yazarlar bıle kapdnma kdrdnnd uzulupdızlennıdovduler vapmavındedıler Bektaş Ö7tûrk Marmara l nit. \tatiirk Eğ. Fakültesi E.Öğretim ekmanı Bir biümciye yakıştıramadım C umhunyet'm 16 Arahk 1992günu çıkan sayısında "Varoluş_, Evnm, Insan ve Islam" başlıklı Prof Dr Nıhat Kımkoğlu ımzasmı taşıv an bır dızı yazının ılkmı okuyunca bu satırlan yazmak gereğını duydum Bıhmınher zaman savunuculuğunu )apmış ve Ataturkçülukten odün vermemış bır gazetenın yayımladığı. bılımsel bırnıtebk ılıştırmekte zorlandığım, yalnızcabırahıncımnastığı. bır fantezı olmaktan oteye geçmevecek bu dızı yazının ılkını ıbret ve üzuntuyle okudum "Bılımsel bır nıtelık ılıştırmekte zorlandığımı" soyluyorum, çunku anılan yazı, sanından da anlaşılacağı üzere, bır bılım ddamının kalemınden çıkmış gorunuyor Dızının ydzan, evrenın oluşumu konusunda bugun uzenndecok konuşulan bırkuramı ozetlerken, cumle aralanna yer yer Kuran ayetlennı de scrpıştırmekte ve bu kuramsal bılgılenn Kuran'da da > er aldığj ızlenımını uyandırmaya çalışmaktadır (Aslında yazanmız bu alanda geç kalmış gorunuyor, çunku bır Framız cerrahı 'Maunce Bucaılle' boyle bırçığın yıllaronce başlatmış ve bızde de ızleyenlen olmuştur) Boyle bırçabayı bır dın adamının gostermesı doğal karşılanabılır. çunku dın adamının amacı dın konulannda yol gostencıhk olduğu kadar. msanlan dıne yaklaşürmak. dıne yönlendırmektır Ancak boyle bırçabayı, sanını da kullanarak, bır bılım adamı yaparsa, bunun hoşgorulecek bır yaru olamaz, çunku o bıbm adamı bılımsellığın temel koşulu olan nesnellıkten uzaklaşmış, duygusal bır tutum takınmıştır, bılım ve teknığın kaynağını verde aramak yenne, goktearamaya başlamıştır, bılımın alanı ıle dının alanını bırbınnekdnştırmıştır Sayın yazann yaptığı ışı manuksal sonuçlanna goturecek olursak, K uran bırtakım gızemlen (sırlan), tılsımlan ıçeren bır kıtaptır, herderdedevadır bıbme ışık tutmakla kalmaz, bılımde var olan her şeyı ıçenr, gelecektenhabervenr Oysa Kuran, Tann ve tannsal varlıklarfa ılgılı olarak bılmmeyenın bılgısınden soz etmekte, falcılık, buvuculuk v e ufürukçuluk amacıyla kullanımını reddetmektedır Bılındığı gıbı hıçbırdın bu arada fslam dını boşluğa gondenlmemıştır Herseyden önce bellı bır topluma, bellı bır kulturel ortama gondenlmıştır Anlaşılmak, bıldınlennı ınsanlara tam anlamıyla ulaştırabılmek ıçın ındınldığı kulturel ortamın çeşıtlı oğelennden ve sağdu> uya dayalı bılgılerden yararfanmak zorundadır Nıtekım Kuran anlaşılmak ıçın Arapça ındınldığını soylemektedır, çunkü seslendığı toplum Arapça konuşmaktadır Yıne Kuran orneklerle anlatmaktan (emsal) soz etmektedır, çunku çeşıtlı kulturel motıflen kultanmaktadır Bu nedenle Kuran'ı ıyı anlayabılmek ıçın ındınldığı toplumsal koşullan ve kulturel ortamı ıyı tanımak gerekmektedjr Bunu yapmadığımız takdırde, dızının yazannın başkalanndan esınlenerek, hatta kopya alarak yaptığı gıbı bırtakım fantezıler uretmek vanılgısına pekala düşebıbnz Böyle bır fantezının Baü'nın bılım ve teknıkte gonderdığı gelışmeler karşısında ezılmış Muslümana moral vermek veya dıne ısındınmak dışında herhangı bır yarannm olabıleceğını soylemek pek olası gorulmemektedır Ashnda bu turlu gınşımler, belkı de pek farkına vanlmadan, ortaçağın dın merkezJı bJgı anlayışını yenıden gûndeme eetırmektedır, bır başka deyışle bılgı alanını ınanç alanının gudumune sokmaktadır Prof. Dr. Mehmet Dağ OndokuzMayıs Üruversıtesı İlahıyat Fakukesı PENCERE Köttehoriar... Vay koftehor vay" Sabah akşam Ataturk'u yerın dıbıne batırmak ıçın nafı le bır çabanın ıçındeydı Bu kez baktım, rahmetlı Özal'ı goklere çıkarmak ıçın Ataturk e sarılıyor '- Cumhunyet tarıhmde bır Ataturk var, bır de Özal geldı' Ikısı de devrımcı' ' Eskıden ben tanırım bır ara hızlı Marksıst Lenınıst ge- cınır, mangalda kul bırakmazdı, o gunlerde de Ataturk'e hem kızar, hem deonu azımsardı Neden? Cunku Ataturk 1923'te sosyalızmı kurmamışt), kuçuk burjuva devrımını yeğlemıştı Bızım koftehor, sosyalızm modası geçınce soldan gerı çark ettı, bu kez neo lıbera- lızm modasının en hızlı onculerınden oldu, Ataturk e yıne yuklenıyor, ama bu kez sosyalızmı kurmadı dıye değıl, soruyor - Ataturk nıye demokrasıyı kurmadı?" Zıpırlık parayla değıl ya' 21 ıncı yuzyıla 7 var Ataturk olelıyarımyuzyılıgeçmış, sen Turkıye'de ne sosyalızmı ne de doğru durust de- mokrasıyı kurabılmışsın, Ataturk u suçluyorsun '- Neden kurmadı demokrasıyı? ' Oysa bıraz tarıhsel bılınç Ataturk devrımının demok- ratık ozunu kavramaya yeter, Aydınlanma felsefesının ıçerığını anlamadan da ne demokrat olunur, ne sosya- lıst nede lıberal • Eskıden komunıst, Maoıst, Marksıst, Lenınıst tapınak- larda secdeye gelıp en hızlı sosyalıst mumın geçınırken, şımdı ıstavroz çıkarıp arabesk lıberalızmın nafıle dua- sıyla vaftız edılmış ne kadar donek varsa Ataturk e duş- man, şerıatçılarla kolkola Ama ınsanoğlunun ıçıne ışlemış aşağılık duygusu" bılıncını alttan alta kemırıyorsa, gun gelır kendını ele ve- rır '- Cumhunyet tanhınde bır Ataturk var ' - Evet sonra7 - Bır de Özal' " - Allah rahmet eylesın nur ıçınde yatsın, ıkısının ne ıl- gısı var anlayamadım? '- Ikısı de devrımcı ' - Yapma, kıyma '- Ikısı de ıhtılalcı " -Etme eyleme Emperyalıst duşmana karşı ılk mıllı kurtuluş savaşını kazanmış, altı yuzyıllık padışahlığı yıkıpcumhurıyetı kur- muş, halıfelığı kaldırıp laıklığı gerçekleştırmış, şerıye vekâletını sılerek Batı'nın yurttaşlık hukukunu benımse- mış kadın haklarını sağlamış yenı ve çağdaş devletı butun eskı yasaları tepeden tırnağa degıştırerek kur- muş, takvımı ve saatı bıle değıştırmış saymakla bıtmez ışler yapmış koca Ataturk, yukardan bu koftehorları bıl- mem kı gulerek seyredıyor mu? • Kaç yıldan ben ıhtılalcılığe ya da devrımcılığe karşı tovbekâr olup yukselen sermaye sınıfının koltuğu altın- da palazlanmaya bakan nıce koftehorun, bu kez devrım- cılıklen ve ıhtılalcılıklerı yıne bılınçaltlarından fışkırdt, ama, sağlarını sodarını şaşırdıklanndan 12 Eylul'un damgasını vurduğu 1980lı yılları "devrımcıyıllar"dıye nıtelıyorlar »Evet devrımcı dıye suçlanan 17 yaşında çocukların ıpe çekıldığı yılları hep bırlıkte yaşadık 1982de askerı faşızmın dayattığı anayasa ıle bırlıkte butun 12 Eylul mevzuatı bugun de geçerlıdır 1993 yılına geldık, ne bı- çım devrım yasamışız kı butun hukukunu ve yasalarını Evren'ın lıderlığınde beş general yapmış Ama dıyorlar kı ' - Komunızm serbest bırakıldı ya 1 " Guldurmeyın benı, dunyada komunızm fıılen kalma- dıktan sonra Turkıye de kağıt ustunde serbest kalmış ne yazar' Yıne de her gun komunıst dergıler gazeteler top- lanmakta yazarları çızerlerı kovalanmakta.toz duman ortalığı goturmekte ONDER OZDOĞAN 1965 - 20.4.1993 "Guneşın oğlujum Yanı tepeden tırnağa ateş Tepeden tırnağa kavga Tepeden tırnağa sevdayım Gel kavrul ateşımle " Guneşın oğlu, duştuğun toprakta filızlenn boy verıyor ( an do«tların adına \\*»L(,I L KAY \ • B4YRAM ADSAY PRACTISING YOUR HOBBY VVHILE EARNING AN HONORABLE LIVING N0W, ZEYNEP KAYELLO IS FRANCHISING THANKS TO MARCON, MANY VVOMEN AND MEN HAVE FOUND AND MARRIED THE PARTNERS THAT ARE PSYCHOLOGICALLY, SOCIALLY. AND FINANCIALLY SUITABLE FOR THEM IF YOU HAVE US $ 25 000 AND WANT TO BECOME A BUSINESS VVOMAN, DO INÛUIRE NOVV ABOUT THE REMAINING OPORTUNITIES CALL ISTANBUL 359 37 38 Uluslararası Evlılık Danışmanlık Hız Ltd Şi Marcoı Intematıonal Ltd Papatyah Sk 22/13 Çıftehavuzlar 81030 Kadıkoy-IST Tel (1)359 37 38 Tel/Fax 386 63 36 ÎLAN KEŞAN ASLİYE 1. HUKUK (İŞ) MAHKEMESÎ'NDEN Esas No 1991/109 Karar No 1993/26 Davacı SSK Genel Mudurlügu \ekillen larafından davalılar Kale Madencılık San ve Tıc A Ş vs aleyhıne mahkemenuzde açılan taz- mınat davasında verılen karar uyarınca, Davacı sıgorta vekılının davalıiar aleyhıne açtığı 56 337 478 TL'lık rueuen tazmınatın 20 296 427 TL'sının davalılardan müştereken ve muteselsılen tahsılıne karar venlmış olup karar davalılardan Dursıın Unal ın yokluğunda karara çıkmış ve davalı Kale Madencılık ıle da- vacı sıgorta vekıllerınce temyız edılmekle davalı Dursun Ünal'ın ad- resının bulunamadığmdan ılan yoluyla teblığ yapılmasına karar verılmekle ışbu ılanın davalı Dursun Unal'a karar teblığı ıle temyız dılekçesı teblığı verıne kaım olmak uzere ılanen leblığ olunur 8 3 1993 Basın 47455