Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 30MART1993SAU
HABERLER
Sözen'e
gövenoyu
• İSTANBLL(AA)-
İstanbu! Büyükşehir
Belediye Meclisi. 1992yıh
faaliyet raporunu görüşmek
üzere dün toplitndı. Toplantı
sonrası yapılan oylamada 43
ret oyuna karşın 84 oyla
beledı\enin 1992yıh faaliyet
raporuonaylandı. DYP,
ANAP.RP.DSPve
CHP'lıler faaliyet raporuna
ret O) u venrken, Beledıye
Meclisi'nde
7
3 üyesi bulunan
SHP'hlerdışında 11 kabul
oyuvenldi Oylamaya
toplam 192üyedcn İ28'ı
katıldı.Toplantınin
açılışında faaliyet raporunu
okuvan Belediye Başkanı
Nurettin Sözen. belediyenın
bugünkü bütçesi ile
İstanbul'un sorunlanna
y anı t \ enlmesinın ımkânsız
olduâunu söyledi.
Toplantıda DYP. ANAP,
RP. DSP ve CHP gruplan da
eleştınlennı diiegetirdıler.
DYPveANAPgruplan.
BeledıyeRadyo
Tcle\ ızyonu'nun (BRT),
SH P'nın yayın organı haline
geldiğıni belırtirken DYP
adına söz alan ıl başkanı
MuhsınDivan. "Bu
konunun Beledıye
Soruşturma Komısyonu'nda
elc alınması laam" dedi.
Yılmaz: İktidarın
avansı bitti
• İSTANBLL(AA)-
ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz.
bugünkü ıktidann muhalefet
tarafından venlen avansı
kötüye kullandığını söyledi.
ANAP İstanbul II
Örgütü'nce dün akşam
Conrad Otelı'nde
düzenlenen \emeğe katılan
Yılmaz.-bugunkü iktıdara,
şımdı\e kadar Türkıyede
hıçbirmuhalefetin
yapmadığı kolaylığı
gösterdıklenni, ıktidann
muhalefetlen ıstediğı süreyi
kcndilerineavans olarak -
verdıklerini söyledi.
Yılmaz, "Ama şimdi avans
biıti Avansı kötüye
kullandılar. Biz bunu
sö\ leyınce de kızıyorlar.
Ama kızmanm ecele faydası
yok" dıye konuştu. Siyasetın
kızıştığını. bu nedenle
kendilerinı daha fazla
koşmalan gerektığinı
anla'an Yılmaz, "Koşmak
içın de morale ihtıyaamız
vardı. Bu akşam (dün
akşam) bızım içın moral
gecesıoldu Buradabolbol
moral dcpoladık" dedi
Mezartfya
RP'den sus' emri
• ANKARA (UBA) - Zaman
zaman yaptığı konuşmalarla
partısinin de tepkisini çeken
istanbul Milletvekili Hasan
Mezarcı'nın "Önce
Anıtkabiryıkılsm,ondan
sonra anayasa değışiklığj
tartışılsın" sözleri kınanırken
RP yönetimi. Mezarcı'yı 'sus'
dıye uyardı. RP Yozgat
Milletvekili Hüseyin Erdal,
"Balun arük sesı çıkıyor mu?
Bu tür konuşmalan biz de
kabul edemeyız'" dedi.
Epbil'de toplu
mezar bulundu
• LONDRA (AA) - İngıiiz
yayın kurumu BBC, Kuzey
İraVtaki Erbıl kenü
vakınlannda bir toplu mezar
ortaya çıkanldığıru bildirdi.
BBC'nin bölgedeki Kürt
liderlenn açıklamasına
dayanarak verdiğı habere
göre. toplu mezardaki 1.500
dolayında ceset. mart
1991 'dekı Kürt ayaklanması
sırasında Saddam yönetimi
tarafından öldürülen Arap
askerlere ait. Kürt lıderlere
göre toplu mezar, Erbil'm
banlıvösünde bulunan ve
Kürtİerin eline geçmeden
önce Irak ordusunun bölge
karargahı olarak kullanılan
kışlada ortaya çıkanldı.
Ankara-Kayseri
yolunda kaza
•ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)-
Ankara-Kaysen demiryolu,
Yozgat'ın Yerköy ilçesı
yakınlannda bıryük treninın
kaza geçırmesi sonucu
ulaşıma kapandı. Kaza, dün
gece saat 02.30 sıralannda
4206 sayılı yük treninın,
Sekıli-Tatbekirlı istasyonlan
arasında bulunan Delice
ırmağı üzenndekı köprüden
geçtiği sıralarda meydana
geldi. Kazaya köprünün
ayaklanndan birinin
çökmesinin neden olduğu
belirlenirken, trenin 9
vagonu ırmağa yuvarlandı ve
8 v agon da raydan çıktı. Tren
yolunun ulaşıma
kapanmasının ardından,
Ankara ile Yerköy
arasındaki ulaşım
otobüslerle sağlanıyor.
Yolun yeniden ulaşıma
açılması için başlatılan
çalışmalar sürdürülüyor.
Ekonominin 5 kara deliğinden biri olarak tanımlanan açık, 20 trilyona yaklaştı
Belediyelerinborçkabıısu• Sayılan 2 bin 500'e yaklaşan belediyelerin iç ve dış borçlan
toplamı 20 trilyon liraya yaklaştı. İşçi borçlannın 3.5-4 trilyona
kadar çıktığı belirtildi. Belediyelerin toplam dış borç
yükümlülüğü 1.5 milyar dolar civannda.
• Hükümet, açıklann kapatılabilmesini sağlamak amacıyla 2
maddelik yasa tasansı haarlıklarını sürdürüyor. Devlet
Bakanlığı yetkilileri, tasannın "Genel bütçenin açıklannı
artırmama" ilkesine uygun olarak hazırlandığını belirttiler.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Be-
lediyelerin iç ve dış borçlan toplamı 20
trilyon liraya yaklaştı. Yalnızca ışçilere
olan borçlan 3.5-4 trilyon liraya ulaşan
belediyelenn dış borç yükümlülüklen
de 1.5 milyar dolar dolayında bulunu-
yor.
Hükümet, beledıye açıklanrun kapa-
tılabilmesini sağlamak amacıyla 2 mad-
delik bir yasa tasansı hazırlıklannı sür-
dürürken. belediyelerin borçlan artma-
ya devam ediyor. Özellikle büyük kay-
nak gereküren projeler içın dış kaynağa
yönelen belediyelerin dış borçlan top-
lamının 1.5 milyar dolar kadar oldu-
ğunu bebrten yetkililer, "Bu yükümlü-
lük, belediyelerin kendi kaynaklanyla
karşılanamayacak kadar büyük. So-
nuçta Hazine kaynaklanna başvurul-
mak zorunda kalınacak" dediler.
Yerel yönetimlerin 1986 yıbnda 180
milyon dolar olan dış borçlan toplamı.
her yıl artarak 1991 yıh sonunda 1 mil-
yar 159 milyon dolara ulaştı. Bu borç,
geçen yıhn ılk 9 ayında 1 milyar 377 mil-
yon dolara çıktı. Böylece, yerel yöne-
timlerin dış borçlan 6 yıldan kısa bir za-
manda yaklaşık 8 kat artü.
Yerel yönetimlerin dış borçlannın
Türkiye'nin dış borç toplamı içindeki
payı da yıldan yıla artış gösterdi. 1986
yılında bınde 6 olan bu pay, 1987'de
yüzde 1, 1988'de yüzde 1.3, 1989'da
yüzde 2, 1990'da yüzde 2.1, 1991'de de
yüzde 2.3'e çıkü. 1992 yılı eylül ayı sonu
verilerine göre, Türkiye'nin toplam dış
borcu içinde, yerel yönetimlerin dış
borçlannın payı yüzde 2.5'a ulaştı. Tür-
kiye'nin dış borç stokundaki artış hızı-
nın 1986dan beri düşüş gösterdiğıni bc-
lırten Hazine yetkıülen, belediyelerin dış
borçlannın hızla artmasının Türkiye'-
nin uluslararası piyasalardaki kredibili-
tesi açısından da sakıncah olduğunu
söylediler.
Ödenemeyen ücretler
Mah sorunlarla karşı karşıya olan be-
lediyelenn büyük bir bölümü, işçi ücret-
lerini tam olarak ödeyemiyor. Yalnızca
Beledıye-İş Sendikası aracılığıyla. birik-
mış alacaklanru talep eden işçilerin top-
lam alacaklan, 1.3 trilyon lira. Devlet
Bakanlığı yetkilileri, ışci alacaklanna
ılışkın tahminlerini şöyle dile getirdiler:
"Bu, 1.3 trilyon lira, yalnızca Bele-
diye-tş'in bildirdiğı. Bunun dışında sen-
dikalar da var. Aynca geniş bir sendika-
sız kesım var. Bizim tahminımiz bu ala-
cağın 3-4 trilyon kadar olduğudur. An-
cak kesin bir rakam vermek oldukça
güç. Çünkü, belediyelere, 'ışçilere bor-
cunuz ne kadar?' diye soruyorsunuz,
adam size bir rakam gönderiyor, şaşkı-
na dönüyorsunuz. 'Borcu ne kadaryük-
sek tutarsak, o kadar fazla para gelir'
diye düşünüyorlar herhalde."
Koahsyonun SHP kanadının 'yerel
yönetimlerin bütceden aldıklan payın
arunhnası' önerisine karşın, DYP ka-
nadının önerileri yeterli bulundu. Ba-
kanlar Kurulu'nda ilke olarak kabul
edilen ve 2 maddelik bir yasa tasansına
dönüştürecek çözüm önerilerinin "Ge-
nel bütçenin açıklannı artırmama" ilke-
sine uygun olarak hazırlandığını belir-
ten yetkihler "Yapılan iş, ödeneklerin
dağılımında oynamalar yapmak ve yeni
kaynak yaratmaktır'" dediler.
Başkan Özyalçın, belediyede üst düzey bazı yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulundu
'Temiz' Kadıköy'derüşvetkokusu
REMZİGÖKDAĞ
İstanbul'un en temiz ilçele-
rinden biri olarak kabul edilen
ve son aylara kadar hakkında
en az söylenti çıkan Kadıköy
Belediyesi, geçtiğımiz aylarda
rüşvet skandalıyla çalkalandı.
Bazı belediye meclisi üyelerinin
benzin istasyonlanna verilecek
ruhsat ve çeşitli bölgelerdekı
imar durumlan ile ilgilİ yolsuz-
luk îüdıalan, bir anda bu sessiz
ilçenın de adının rüşvet olayla-
nna kanşmasına neden oldu.
Basında yer alan haberler üzen-
ne Kadıköy Belediye Başkanı
Cengiz Özyalçın, bazı üsi düzev
belediye yönetıcilen hakkında
Cumhuriyet Savcılığı'na suç
duyurusunda bulundu.
Kadıköy Belediyesi. 26 mart-
tan sonraİci bazı faalıyetleri ile
de Kadıköylülerin tepkisini al-
dı. Bu konulann başında Fe-
nerbahçe'de kıyı dolgu alaruna
inşa edilen Piramid Eğlence ve
Kültür Merkezi ve Fenerbahçe
Marinası'ydı.
Piramid
Kadıköy Belediyesi'nce geç-
tiğimiz yıl Fenerbahçe Burnu'-
nda park ve kumsal alan üzeri-
ne kacak olarak yaptınlan Pira-
mid Eğlence ve Kültür Merkezi
için İstanbul 6. İdare Mahke-
mesi yürütmeyi durdurma ka-
ran aldı.
Fenerbahçe Burnu'nda kıyı
kuşağını yapılaşmaya açan Ka-
dıköy Belediye Meclisi karannı
geçersiz sayan mahkeme, Kadı-
köy Belediyesi'nin tutumunu
"hukuka aykın" olarak nite-
lendirdi.
Ancak, karar henüz uygulan-
madı. Kadıköy Belediye Baş-
kanı Cengiz Özyalçın, yasadışı-
hğı tescillenmiş olan kaçak
yapıyı yıkmamakta direnirken,
çevreye duyarlı Kadıköylülerin
tepkisini aldı.
40 milyar liraya mal olan 6
bin metrekare üzerine kurulu
Piramid için Mimarlar Odası
İstanbul Şubesi de yıkılmasının
hukuka, kamu yaranna ve İs-
tanbul halkına saygının birgös-
tergesi olacağını belirtti.
Fenerbahçe Burnu
Kadıköylülerin belediyeye
olan güyeninı yitıren bir başka
olay da İstanbul'un en güzel ye-
şil alanlanndan biri olarak ka-
Yerel
Yönetimlerin
4 YILI
PORTE/CENGİZ ÖZYALÇIN
1939 yılında İstanbul'da doğan
Cengiz Özyalçın, İstanbul
Üniversitesi Diş Hekimliği
Fakültesi'ni bitirdi. Özyalçın, 1977
yılında CHP'den İstanbul milletvekili
oldu ve 12 Eylül 1980'e kadar bu
görevini sürdürdü. 26 Mart
şeçimlerine SHP'den aday olan
Özyalçın, Kadıköy Belediye Başkanı
oldu.
Kadıköy Belediyesi'nce gectiğimiz yıl Fenerbahçe Bumu'na kacak olarak yaptınlan Piramid Eğlence ve Kültür Merkezi için istanbul 6.
İdare Mahkemesi de yürütmeyi durdurma karan aldı. Bekdiyenin yapı hakkında sessizliğini bozmaması ilce sakinlerinin tepkisini çekti.
bul edilen Fenerbahçe Bumu'n-
da yaşandı.
Fenerbahçe Burnu'nda İs-
tanbul Defterdarlığı'na ait 25
bin metrekarelik halka açık ye-
şil alan kaşla göz arasında de-
mır parmakhklarla çevrildi.
Hapsedilen alanı sılahlı kişiler
korumaya aldı. Bölge içinde
teknelelerini demirleyen vatan-
daşlar, bu alana sokulmadı.
Halkın denizle arasına set çekil-
di. Kalamış Marina'nın işlet-
mecisi Tekart, sözkonusu alan-
.da yeni bir inşaat yapmaya
haarlanıyor, kamu arazisini
demir parmakhklarla çevirip
tekne sahiplerinden kira istiyor,
Kadıköy Belediyesi bütün bu
olup bitenlere ses çıkartmıyor-
du.
Bütün bu olaylar hafta sonla-
n sahilde gezintiye çıkan, balık
avlayan Kadıköylüleri son
günlerde en çok rahatsız eden
konulann başında geliyor. Fe-
nerbahçe Burnu'nda kıyı dolgu
alanı üzennde kaçak ve nıhsat-
sız olarak inşa edilen Piramid'-
in şokunu atlatamayan Kadı-
köylüler, şimdi de denizle arala-
nna dikilen demir parmakhk-
larla mücadeleye giriştiler.
Halk
nediyor
Ali Sandıkçı'dan sonra düşürülen ikinci başkan, Hısan Yalçın oldu
Saııyer: Başkanlanniğııeli fiçısı
Başkan İhsan Yalçın'ı düşüren Belediye
Meclisi'nin Valilik karanyla feshedilmesi
halinde, yeni bir seçime gidilebilecek ya da
tabii üyelerin atanmasıy la meclis tekrar
çalışmaya başlayabilecek. İşlemler
sürerken görevinden istifa etmeyeceğini
açıklayan İhsan Yalçm. son karan
Danıştay'ın vereceğini ve karara kadar
Sanyer Belediye Başkanhğı koltuğunda
oturacağını söyledi.
-Sanyer'deki son gehşmelerin devlet
tarafından takibe almmasını isteyen
Yalçın, "Devlet gelip Sanyer'de neler olup
bitiyor incelesin. Ak koyunu kara koyunu
ayırsın" dedi.
Sanyer Belediye Meclisi üyeleri ise "Ateş
ohnayan yerden duman çıkmaz" diyerek
başkanın düşürülmesi olayının yasal
olduğunu ve Yalçın'ın ilçede pek çok
kaçak yapıya gözyumduğunu
belirtiyorlardı.
Boğaz'ın incisi Sanyer'de görev yapan
belediye başkanlannın kaderi birbirine
benziyor. ANAPdöneminin belediye
başkanı Ali Sandıkçı'dan sonra SHP'li
ihsan Yalçın'da gensoruyla düşürülen 26
Mart döneminin ilk belediye başkanı
unvanını kazandı. Yalçın, Sanyer'deki
yolsuzluk olaylan kadar özel yaşamındaki
skandallanyla da en çok konuşulan
belediye başkanı oldu. Yalçın'ın kaderi,
İstanbul'un kaçak yapılaşmada rekor
bran bir beldesine belediye başkanı
obnasıydı. Küçükarmutlu, Büyükarmutlu,
Reşitpaşa gibi gecekondu mahallelerindeki
kaçak yapılaşmayı önleyemeyen İhsan
Yalçın'ın, kaçak yapılara gözyumduğu
gerekçesiyle Büyükşehir Belediye Başkanı
Nurettin Sözen'le de arası açıldı.
Bûlent Dolu
(28, öğrencı): İyi
sayılabilecek
performanslan
var. Diğerlerin-
den ıyi. Ancak
hükümetle ilgili
eleştirilerimvar.
Ayşe Sucu (57 yaşında. ser-
best): Beledıye hızmetlerinden
genel olarak memnunuz, bız
oy umuzu aılece SHP'ye vermiş-
tik. O\ umuzu ailece yine SHP'-
ye vereceğız.
Aüye Tokgöz (42, serbest):
Oyumu daha önce de SHP'ye
vermemiştım. Zaten uygulama-
lardan memnun değılim. SHP'-
ye oy vermeyeceğim
Reşat Gürsoy
(62 yaşında,
emekli): Şikâyet-
lenm var. Etem
Paşa Sokak'ta
oturuyorum.
Doğalgaz kazı-
lan olduğu gibı
duruyor, sokaklarçamurlu.
İstanbul DGM, Yargıtay'ın bozduğu beraat kararında ikinci kez direndi
PKK lideri Ocalan9
la söyleşi, suç değil
İstanbul Haber Servisi- İstan-
bul Devlet Güvenlik Mahke-
mesi, Yargıtay 9 Dairesi'nin
Nokta Dergisı'nde yayınlanan
Abdullah Öcalan röportajı ne-
denıyie dergı sahibı ile yazıışleri
müdürü hakkında "ceza veril-
mesi istemım" kabul etmedi.
Mahkeme daha önce verdiği
beraat karannda direndi.
Nokta Dergisi'nin 8 Eylül
1991 tarihh 36. sayısında PİCK
lideri Abdullah öcalan'la yapı-
lan röportajın yayınlanması
üzerine DGM Savcıhğı dava
acmıştı.
DGM Savcılığı'nca hazırla-
nan iddianamede. derginin Sa-
hibi Hürrem Fila ve Sorumlu
Yazı İşleri Müdürü Metin Hak-
yeri'nin, "Terör örgütlerinin
bildiri veya açıklamalannı bas-
mak suretiyle suç işledikleri'.'
önesürülmüşıü.
İddianamede sanıklann Te-
rörle Mücadele Yasası uyann-
ca yargılanmalan ve en az beş
milyon Hra para cezasına
çarptınhnalan istenmişti.
Devlet Güvenük Mahkemesi
yargılama sonunda Hakyeri ve
Fila hakkında beraat karan
vermişti. Mahkeme karannda
şu görüşe de yer vermişti:
"Şuça konu yazı heyetimizce
tetkik edilmiş, yazının PKK li-
deri Addullah öcalan'la yapı-
lan bir söyleşi yazısı olduğu, bu
yazıda PKK ile Ugjli görüşlerin
ortaya koyulduğu anlaşılmışür.
Abdullah Öcaîan'ın yasadışı
örgüt lideri olduğu herkesce bi-
linen bir gerçektir. Bu kişi ile il-
gili röportajın televizyonda da
yayınlandığı açıkça görülmüş,
bu kişi ile yapılan görüşmelerin
yayınlanmasının artık suç teşkil
etmeyeceği açıktır. Yazı içerîğİ-
nin herhangi bir bölücülük teş-
kil eder mahiyette olmadığı, sa-
dece PKK lideri olması suçun
oluşmasına yeterli olmayacağı
kanaatine vanhnıştır."
Ancak Yargıtay 9. Dairesi ise
"röportajı örgüt açıklaması
olarak" değerlendirmişti. Yar-
gıtay beraat karannı bozmuş ve
sanıklann Terörle Mücadele
Yasası uyannca yargılanmasını
istemişti.
Bozma üzerine yapılan ikinci
yargılamada mahkeme kasıt
unsunınun bulunmadığını be-
lirterek beraat karannda diren-
di.
GUM)ÜZ GOZUYLE
MELİH CEVDET AJNDAY
"Yaşa Hafiye"
Şiddeti doğada aramak yanlıştır; diyelim bir kaplan bir
geyiği yakalayıp parçaladı isedoğanın umurunda değil-
dir bu. Demek istiyorum ki, toplumdaki şiddeti, doğa
kaynaklı saymak yanlıştır. Böyle bir ilişkiyi ortaya süren-
ler, toplumdaki şiddetin doğal sayılmasını isteyenler,
başka bir deyişle, şiddete kılıf hazırlayanlardır. Gerçek-
te, şiddeti bulmak için insanın ortaya çıkmasını bekte-
memiz gerekir; çünkü bilinçsiz şiddet olmaz, bilinç ise
insana özgüdür.
Zorunlu olarak şu sonuca vardık: Şiddet, insanlık dışı
değildir. Ben bunun tam tersini rahatlıklasöyleyebilece-
ğimi sanıyorum: insanoğlu şiadeti seviyor. Bunu söyler-
ken, Freud'a dayandığım sanılmasın. "Savaş ortadan
kalkar mı, kalkmaz mı?" konusunu yazılı olarak tartıştık-
larında, iyimser Einstein'i yanıtlayan Freud, "Hayır Bay
Einstein, kalkmayacaktır" demişti. "Insandaki sevgi ve
nefret, sizin uğraşınızdaki olumlu-olumsuz akımlara
(güçlere) benzer."
Böyle olup olmadığını bilemem; şunu söylemek zo-
rundayım ki, ınsanı maddesel bir parçacık gibı görmege
yatkın değilimdir. Bilinç, bunu kabul etmeği güçleştirir,
ahlak ise bilincin aramaktan hiçbir zaman vazgeçmedi-
ği insansal bir özgülüktür.
Nereye geldim... Evet, ama insanın şiddeti sevdiğini
söylemekten gene de kaçınamayacağım. Kalabalığın
en çok tuttuğu filmlerin vurdulu kırdılı filmler olduğunu
bilmiyor muyuz? Çocukluğumda arkadaşlarla her hafta
kovboy filmlerine giderdik; orada namuslu adam, iyi
adam, ne yapar eder, sonunda haydutları öldürürdü. Bi-
zim eskiden hafiye filmi dediğimiz filmlere şimdi "polisi-
ye" diyorlar. Onlarda da benzeri durum çıkıyor ortaya:
Polis, katilleri öldürünce, "Oh!" çekiyoruz. Yok, yasadışı
kahramanı sevdikse bu kez onun nişancılığını seviyo-
ruz, onun yanını tutuyoruz, onun kaçıp kurtulmasını isti-
yoruz, polisler öldürüldükçe rahat ediyoruz.
Terör örgütlerinin basılmasında da buna benzer bir
durum görüyorum ben. Bunun üstüne söyleyeceklerimi
söylemeden önce diyeyim ki, basılmış evlerdeki olulerı
gösteren gazete fotoğrafları beni ürpertiyor. Birzaferin
fotoğrafları mıdır bunlar, yoksa şiddetin belgeleri mi?
Seçmeğe bağlı.
Bence çok önemli olan bir yere geldik şimdi. Terör yu-
vaları denilen evlerin basılması olayında halk polisi al-
kışlıyormuş. Kimi arkadaşlar bunu, halkın terörden bıktı-
ğı anlamında yorumluyorlar. Ama o evlerde sırt üstü ya
da yüzükoyun yatmış ölülerin fotoğraflarını gördükçe
ben alkışı yadırgıyorum. Sakın bu alkışçılar kendilerıni
kovboy ya da polisıye film seyretmenın heyecanına kap-
tırmış olmasınlar? Bana bu yorum daha akla yakın geli-
yor. Televizyon filmindeki vur-kmn sokağımızda oynan-
ması heyecan verici değil midir? "Yaşa hafiye!"
Yorumumun doğru çıkmasını istemiyorum. Biz bu ka-
dar acımasız insanlar mı olduk!
Alkışı beğenmeyelim.
Ya 'yuha!' çekseterdı ne yapacaktık? Çoluk çocuğu bir
film için mahkemeye mi verecektik?
BİRCÖRÜŞ
Sanyerçatişmasuıın
'yasal'dayanağı:
Mah ImarPlanlan
OKTAY EKtNCt
Yerel yönetimler beşinci ve
"son" hizmet yıllanna girerler-
ken, özellikle imar konulann-
da "patlama" noktasına gelen
çatışmalar yaşanıyor.
Bunlar arasında Sanyer Be-
lediyesi'ndekı gelişmelere ba-
kıldığında. sorunun salt basit
bir imar uyuşmazhğından kay-
naklanmadığı anlaşıhyor.
Dört yıldır İstanbul'un en
değerli tanm ve orman alanla-
nnın ardı ardına imara açıldığı
bu güzel ilçesinde. arsa ve arazd
yağmasının yarattığı "ekono-
mik aktivite" yerel politikaya
da acımasızca damgasını vuru-
yor.
Bu "denetimsiz" sürecin so-
nunda ise, bir yandan Sanyer-
Zekeriyaköy-Kilyos bölgesin-
deki yeşil ve "bakir" alanlar
hızla betonlaşırken, öbür yan-
dan buna yeşıl ışık yakan bele-
diye meclisi üyeleri de başkan-
lannı cezalandınyor.
Basına da yansıdığı kadany-
la, bu cezalandırmanın gerçek
nedeni, Başkan İhsan Yalçın'-
ın yeni bir "ıslah imar planı
teklifıne" bu kez "hayır" de-
mesi ve imara açılmak istenilen
"önemli" bir kişiye ait arazi
için arük imar yasasına uygun
bir planlama çahşmasını ön-
görmüş olması...
Geçen dört yıl içerisinde İs-
tanbul'un birçok ilçe belediye-
sinde yaygınlaşünlarak uygu-
lanan ıslah imar planlan, aslın-
da bir ANAP dönemi icadı ve
şehircilik kurallan açısından
hiçbir biümsel değeri bulun-
muyor.
Çünkü bu planlar, imar affı
yasalanyla ruhsata bağlanan
"kaçak" yapılann "plarüı ve
yasal mahallelere" dönüşmele-
rini, böylece çarpık kentleşme-
nin kökenindeki arazi yağma-
sının "meşrulaştınlmasını"
sağhyor.
Yine bu planlar, özellikle
büyükşehirlerde, ilçe belediye-
lerinin "anakentin onayına
bağımh kahnadan", diledikleri
alanlan hızla imara açabihne-
lerine de olanak sağlıyor.
Sanyer'de yaşanan sancılar
da, ANAP döneminden devra-
lınan bu yasal olanağın, sosyal
demokrat beledıyelerce de "sa-
hiplenilmesinden" ve dört yıl
boyunca olanca özgürlük için-
de "değerlendirilmesınden"
kaynaklanıyor.
Ve. ashnda kentlerin gece-
kondulaşan bölgeleri için ön-
görülen ıslah imar planlan, ya-
sasındaki "geniş hoşgörüden"
yararlanılarak, bir tek kaçak
yapının bile bulunmadığı
bomboş arazılerin de yapılaş-
ma alanlanna çevrilmesi yö-
nünde "cömertçe" kullanıh-
yor.
Bugün istanbul'un salt San-
yer ilçesinde değil, başta
Küçükçekmece, Ümraniyeve
Zeytinburnu olmak üzere,
Pendik, Eyüp, Şişli, Bakırköy,
Bahçelievier gibi çarpık kent-
leşmesi "önlenemeyen" diğer
ilçelerinde de, binlerce dönüm
araziye, ıslah imar planlanyla
anakentin denetiminden kaçı-
nlarak, yiiksek oranlarda ya-
pılaşma olanağı yaraülıyor.
İşte, böylesı bir sürecin so-
nunda, sıra Sanyer'deki bazı
yeni arazilere geldiğinde, baş-
kanhğın bu kez "artık yeter"
demesi, belediye içerisindeki
dört yıllık "uyumlu çahşma-
nın" da açık bir çatışmaya dö-
nüşmesine yol açıyor...
Hükümete düşen görev
Bütün bu gelişmeler karşı-
sında akla şu soru geliyor:
ANAP döneminin yerel yö-
netim ve imar anlayışını eleşti-
rerek belediyelere seçilen kad-
rolar ve bu kadrolann merkezi
iktidannı oluşturan koalisyon
hükümeti, hem kentleri hem
de "yerel demokrasiyi" böyle-
sine tahrip eden bir yağma
mevzuaünı neden hâlâ yürür-
lükte tutuyorlar?
Sanyer'de olanlann dığer
belediyelere de sıçramaması,
yerel yönetimlerin "demokra-
tik yetkilerine" olan güvenin
yok edihnemesi için bihme, şe-
hircilik ilkelerine ve hukuka
aykın bu imar tuzağının bir an
önce kentlerden ve "zihinler-
den" sökülüp aulması gereki-
yor...
SAĞLIK BAKANLIĞI'NDAN
DUYURU
Bakanlığımızca 2 Mayıs 1993 günü yapılacağı duyurulan gözlük-
çülük ehliyet İKİNCİ VE SON SINAV, haziran 1993'te ortaokulu dı-
şarıdan bitirme sınavına girenlerin de bu haktan yararlanabilmesi için
11 TEMMUZ 1993 PAZAR GÜNÜNE ertelenmiştir. Haziran 1993l
te
ortaokulu dışandan bitirme sınavına girenlerin, istenilen diğer evrak-
labirlikte 15 Nisan 1993 tarihine kadar doğrudan Bakanlık Temel Sağ-
lık Hizmetleri Genel Mudurluğü'ne müracaat etraelerı gerekmekte-
dır.
DUYURULUR Basın: 23375