Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz sahibi: Berin Nadi
Genel Ya\ın Yönetmeni Ö/gen Acar •Genel
Ya>ın Koordmaioru: HikmetÇetinkaya •Genel
Yayın Danışmam: Orhan Erinç • Yazı İşten
Mıİdürü: Celal Başlangıç •Haher Merkczi Mü-
dürü: Mustafa Baibav
Görsel Yonetmen: Ali Acar •Duzenlerae Mustafa Sağlamer Ankara Temsücisi: Cüneyt Arcayürek •Haber Mudurlen: Işık Kansu. Hakkı Müessese Mudür V . Erol Erkut • Koordina-
• Istanbul Haberlen: Şenay Kalkan »Dış Haberler- Ergun Bakı Erdem Z.Gökalp Blv.İnkılap S. No:19 4. Tel 4331141-47. Telex: 42344. Fax. lör: Ahnet Kondsan •Muhasebe- Bülenl Ye-
" " "• ~ " " " ~ (4)43305fe5«İzmir Temsücisi: SerdarKızık, H.Ziya Blv. 1352S.2 3 Tel:831230. ner «Idare Hûseyin Gürer •tşletme önder
g
lş - Ekonomı: Dinç Tayanç «Yurt Haberlen Mehmet Saraç
• Makaleler: Sami Karaören • Spor ^bdülkadir Yûcefanan • Dü-
zeltme Abdullah Yazıci
. , ... , ., önder
Telex: 52359,Fax: (51)895360 »Adana Temsücısi: Çetin Yiğenoğiu İnönü Cd. Çetik »Bılgı-Işlenr N«il tna) • Bılgisayar Sis-
119S.No: 1 Kaf 1,Tel: 59 37 52 (4hat). Telex: 62155, Fax: (71) 59 25 78 ıcm: Mürûvet ÇiVer •Reklam Reba lşıtman
YajmUym "> enı Gün Haber Ajansı, Basın \e > jyıncılık A Ş BaMm:Cumhun\ct VUttMJCılık w Gd/c(ecil'k T<\Ş
Türkocağ Cdd W 41 Cağdloğlu U3UİSİ PK 246 Ktanbul Tel 5IZ0Mı5Tc]cx ::;46.FJX |!|5I3WJ 26M\RT1993 tmsak 4 25 Güneş 5 51 Öğle: 12.15 Ikındı: 15.43 18 28 Yatsı: 19.49
"Alo Dayak"
• İSTANBLL(AA)-Mort
Çatı Kadın Sığınağı
Vakfı'nca açılan "-Mo Dayak'
özel telefon hattına. 7 ayda
27 bın 557 kadın başvurdu.
Vakıf yetkilileri, bu rakamı,
'korkunç'olarak
niteiendirdıler. 1 Temmuz
1992 tarihınde açılan'Alo
Dayak' özel telefon hattını,
29 Şubat 1993 lanhıne kadar
toplam 27 bin 557 kadın
aradı.L'laştırma
BakanlığVnın lalimatı
ûzerine I Ağustos - 5 Eylül
1992 tarihleri arasında. öteki
9001ü telefonlargıbi kapalı
kalan *Alo Dayak' hattı,
eşlerinden dayak yiyen
kadınlara 208 gün boyunca
aralıksız hızmet verdi.
Uçûncûyaş
grubu
• ANKARA (LBA)- Yaşam
standartlannın artması
sonucu. dünyada yeni bir yaş
grubu. diğergruplan geçti.
"Üçüncü yaş grubu" olarak
adlandınlan bu grubun
yoğun olarak bulunduğu
A\rupa. Rusya. ABD.
Kanada. Japonya ve Pasifik
ülkelennde ortalama ömrün
74 yaşın üzerine çıktığı
belirlendi. tzlanda. Japonya
ve İsviçre'de ise bu rakamın
80'lere ulaştığı saptandı.
Birlesmiş Milletler'in 'nüfus
dağılımı' araştırmalan
verilerine göre yıllar
itibanyla dünya nüfusu yaş
gruplan açısından
incelendiğinde. 65 ve yukan
yaş gruplannın, bütün
ülkelerde ülke nüfusuna
oranınm artış gösterdiği
belirlendi. A\ rupa'da,
özellikle AT ülkelennde.
ABD. Kanada. Doğu Asya
ve Pasifık'te ortalama insan
ömrü bu rakamlan da
geçerek 74 sınınna ulaştı.
Bestenmeyi
bilmiyopuz
• İZMİR (ANKA) - Refah
düzeyının giderek yükseldiği
iddialanna karşın
Avrupalının yansı kadar bıle
beslenemediğimiz bildirildi.
Dünya Bankası'nca geçen yıl
yayımlanan ülkelerin refah
göstergelenne ilişkin
rapordan derlenen bilgilere
göre Türk insanının
Avrupalı gibi beslenebilmesi.
Avrupalı gibi yaşayabilmesi
için haylı yol alması
gerekiyor. Tanm ve gıda
maddeleri üretiminde kendı
kendıne yeten ülke olma
özelliğini giderek yitiren
Türkiye'de tanmsal üretim
ile tüketim arasındaki fark
her geçen gün büyüyor.
Prince'in
turnesi
NEW YORK (AP) - NEW
YORK(AP)-Yaklaşıkbeş
yıldır tumeye çıkmayan
Prince ve topluluğu,
konserler dizisine New
York'tan başladı.
Organizatörler. sanatçının.
New Power Generation'la
birlikte Radio City Music
Hall'de verdiği konsere
ilginin, beklenenden fazla
olduğunu söylediler.
Seks, en iyi
uyku ilacı
• LONDRA (AA) - Rahat
ve derin bir uyku uyumak
için en iyi 'ilaçın' seks olduğu
öne sürüldü. İngiltere'nin 4.5
milyon tirajlı gazeıesi The
Sıın'da yer alan bir haberde,
derin bir uykuya dalabilmek
için çareyi kitap okumak
veya televizyon seyretmekte
bulanlann kesinlikle
yanıldıklan vurgulandı.
tnsanlann günde sadece 4
saatlik bir uykuya ihtiyaçlan
olduğu savunulan haberde,
deliksiz bir uyku uyumanın
haşlıca çareleri şöyle
sıralandı: Elinizden geldiği
kadar seks yapın. yatağınızı
sadece seks ve uyku için
kullanın, yatağa yatmadan
önce mutlaka açık havada
kısa süreli de olsa yürüyüş
yapın, aç kamına yatağa
girmeyin, midenizi rahat
tutacak cinsten sütlü bir
şeyler için. Uyku kaçıran
sebeplerin ise yatağa
yatmadan önce kitap
okumak. televizyon
seyretmek, ders çahşmak,
kafein ihtıva eden sıcak şeyler
içmek olduğudabelirüidi.
Oscaristanfilııısanayiibabyor
• BirzamanlannüzerindegüneşbatmayanimparatorluğuBüyük Britanya, sonunda,
üzerinde güneşin zaman zaman göründüğü sisli bir adaya sıkıştı kaldı. İngiltere'nin fılm
sanayiinin kaderi de siyasi kaderiyle büyük benzerlik taşıyor. Yapımcıları, yönetmenleri,
aktör ve aktrisleri Oscarlan topluyor ama İngiliz sineması, parasal krizi aşamıyor.
>önetmenler. Jeremy Irons. Daniel Day Le- Rusya. Fransa. İtalya ve Hollanda'nın
wis. Anthony Hopkins gibi Oscar'lı oyuncu- katkısı var."
lar, hep çaresizlik içindeki İngiliz fılm endüst- İngiliz fılm endüstrisi. Hollyvrood'un aksi-
risinin dağıtım ve fınans sorunlanndan ötürü ne büyük zararlan karşılayamayacak bir en-
Hollyvvood'a kaçıyorlar. düstri İngiltere'de 1991'de çekilmiş İngiliz
Virginia VVoolfun ünlü romanı "Orlando"- yapımı 48 fılmin çoğu. televizyon şirketleri ta-
"dan uyarlanan aynı adlı fılmin yönetmenı rafindan desteklenmiş. Bu yolu daha az riskli
İngiliz Chnstopher Sheppard. endüstrirun
karşılaştığı somnlarla ilgili olarak şöyle ko-
LONDRA (Reuter) - Ingilterede fılm en-
düstrisi, İngiliz yapımı fılmlerin Oscar da da-
hil olmak üzere büyük ödüllerin çoğunu top-
lamasına. ülkede dünya çapında ün kazanan
oldukça yeteneklı sinema oyunculannın ye-
tişmesine karşın zor durumda.
Son yırmi yılda Hollyuood ödüllerinin
yüzde otuzunu toplayan ingiliz yapımı fîlm-
İer. bu yıl da Oscar'ın en güçlü adaylanndan.
E. M. Forster'ın
romanından
uyarlanan. James
Ivory'nin filmi
"Howards
End". 29 mart
pazartesi gecesi
açıklanacak Os-
car ödüllerinde
"En İyi Film" de
dahil olmak üze-
re tam dokuz dal-
da aday gösteril-
di. Fiİmin baş
kadın oyuncusu,
geçen hafta İngi-
liz BAFTA ödül-
lerinde en iyi ka-
dın oyuncu seçi-
len Emma
Thompson da
çok büyük olası-
lıkla Oscar'ı ala-
cak. Başlarda.
"Lorenzo's Oil"
(Lorenzo'nun
Yağı) fılmmdek:
başansıyla. Su-
san Sarandon,
Thompson'a ra-
kip gösterilıyor-
du. Ancak, ödül-
lerin açıklan-
masına 72 saat
kala. sinema çev -
releri. ibrelerin
Thomson'dan
yana dönmekte
olduğu görüşün-
de birleşiyorlar.
Başka bir ör-
nek de. İrlandalı
yonetmen Neıl
Jordan'ın gişe
hasılatlan kıran.
oldukça kısıtlı bir
büt- çeyle çekil-
miş "Crying Ga-
Oyun) adlı fılmi "Howard"sEnd"dekirolüylc pazartesi günüeniji kadın oyuncu Oseannı alması beklenen Emma
"En İyi Fılm" de Thompson, kocası Kenneth Branagh ile. Ancak. ödülü Sarandon'a kaptiıması. sürprizsayılmamalı
olmak üzere Jordan'ın fılmi. tam alu dalda nuşuyor:
Oscar"a aday gösterildi. "İngiltere'de orta halli bütçesi olan bir fılm
Bütün bu ödüller. fılmin yapacağı gişe çevirmek bile olanaksız. İngiliz yapımcılar.
filmlerine fınans kaynaklan bulmak için ba-
yağı yaratıcı olmak zorundalar. Örneğin A\-
rupa'da büyük yankılar uyandıran 5 milyon
sterlinlik Orlando'nun bütçesinde İngiltere,
bulan dağıumcılann tutumlan da zengın
yatınmalar için bir engel oluşturuyor.
Hükümetten
destek alan İn-
eiliz Film Ensti-
(BFI)
Wilf
hasılatına en azından bir 20 milyon dolarlık
katkı anlamına geliyor. ama bu endüstnnın
yüksek giderlerini karşılamakta yetersiz kalı-
yor. Ridley Scott. Alan Parker gibi en ünlü
tusu nun
Başkanı
Stevenson'ın
yaptığı açıkla-
maya göre. İngil-
tere hükümeti.
film endüstnsıne
her zamankin-
den daha çok
yardım yapıyor:
"Son ikı yılda
devletten yak-
laşık 40 milyon
sterlinlik yardım
aldık. Daha son-
ra bir 15 milyon
daha alacağız.
Bu da devletten
sistemli yardım
gören Fransız si-
nemasına öde-
nen miktarla
karşılaştınlabilir
bir miktar.'"
Amerikalı
yatınmalan en-
gelleyen olumsuz
etkenlerden biri-
nin de denizaşın
ülkelerin oyun-
culannın aldı-
klan ücretlerden
yüzde 25 oranı-
nda vergi kesil-
mesi. Omeğin.
Jack Nicholson
gibi gişe hası-
latını garantile-
yen isimler. İngıl-
tere'de fılm çevir-
mek için bu ver-
ginin karşılan-
masını şart koşu-
yorlar.
Film stüdyo-
lannın da duru-
mu oldukça
kötü. 1980lerde
"Star Wars" gibi yüksek teknoloji gerekti-
ren yapımlar için stüdyolan kullanılan. sa-
yaş sonrası 30 kadar fılm stüdyosu bulunan
İngiltere'de, şimdi yalnızca Elstree ve Pine-
wood stüdyolan kaldı. Bu durumda. İngiliz-
lerin dünyaca ünlü teknik altyapı donanımı
da yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Daniel Day Lewis-Oscan'
ayağıyla" aldı
Susan SarariHon-Emma
Thompson'ın en bûyük rakibesi
Anthony Hopkins-"Kuzuların
SessizJiği" sesini iyice duyurdu
Kanağım;Marybenimırztmageçti
Londra'da taciz edilen 1500 erkek, kadınlar için kurulan derneğe başvurdu
Haber Merkezi - "Göğûsleriyle
dalga geçilen bir kadının dmduğu
rahatsızlık ile cinsel organının bo-
yutlan sorgulanan bir crkeğin
sıkıntısı arasında pek fark yok" di-
yen Louise Noakes Londra'da
Cinsel Tacize Karşı Kadınlar Der-
neğine üye. Ancak dernek, sadece
erkeklerin cinsel tacize yol açtığını
kabul etmiyor.
1985'de derneğe 105 kadın baş-
vurdu. 1991'de başMiran 6300 kişi-
nin 1500'ü erkekti. Birçoğu işyer-
lerindeki bayanlar tarafından taci-
zedilen genç erkeklerdi. Aralan-
nda bayan patronlarının saldırısı-
na uğrayanlar da vardı. Bazı yöne-
tki ba\ anların kendileriyle benzer
konumda olan erkeklerin davranı-
şlanna öykiindüklerini anlatan
Noakes ''Erkekler yıllarca bizleri
rahatsız etti; ben niye aynısını on-
lara yapmay ayım'Miyen bayan-
lann da sayıca azunsanamaya-
cağını söylüyor.
Esjt Fırsatlar Komisyonu'na ge-
len bir erkek şikavetçi. açtığı da-
vayı kaybetti. Dolayısıyla erkek-
ler başlarına gelen bu tip olayları
pek duyurmak istemiyorlar, çünkü
kendilerine inanılmayacağını dü-
şflnüyorlar. Genel kanıy a göre ba-
yanlann saldırısından şikayetçi
olanlar eşcinseldir. Bunu bir fırsat
olarak görmek varken şikayet ct-
mek niye? Aşağıda okuyacağınız
olay iki açıdan
önemli. Birincisi;
kurban konu-
mundaki erkek
olayı bağlı oldu-
ğu sendikaya ak-
settirmiş; sen-
dika henten ha-
rekete gecmiş.
İkincisi; olayı ay-
lar sonra kız arkadaşına açabildi-
ğindc tam destek görmüş.
"Ben 7 yıldır bir kamu kunı-
luşunda çaİtşıyomm. O günlerde
ben 41 o 43 yaşındaydı ve benim
müdürümdü. Ona bağlı olarak bir
yıldır çalışıyordum ve o sıralar ter-
fi bekliyordum. Bir akşam tüm bö-
lüm bir bara gitmiştik. Barda \ anı-
ma y anaştı, "Artık terfi etme vak-
tin geldi.
Beraberce bir hafta sonu geçir-
meye ne dersin?" diye sordu. Ku-
laklanma inanamadım. Herhalde
içkidendir deyip. üzerinde durma-
dım. İkinci saldıru bir cuma günü
geç saatlerde biiroda kimsenin kal-
ki 'herhalde şaka yapıyorsununuz"
dedün >e çıktrni.
Sonraki günkrde son derece
gergjndûn. önce işten ayTÜmayı
düşûndüm. Kendimi çok yauiız
hissediyor, kimseyle derdimi pay-
laşamıyordum. tşteki herkes ne
olup bittiğini hissediyor ancak
kanşmamaya da özen gösteriyor-
lardı . Bir müddet
• Erkekler başlarına gelen bu tip olayları
pek duyurmak istemiyorlar, çünkü
kendilerine inanılmayacağını düşünüyorlar.
Genel kanıya göre, kadınların saldırısından
şikayetçi olanlar, eşcinsel.
madığı sırada geldi. Bir konuyu
danışmak için odasına girmiştim.
'Ya bu hafta sonu benûnle gelirsin
ya da terfini unut' dedi. Köşedeki
küçük valiz bu önerinin önceden
planlandığuıı göstefiyordu. Önce
şaka yapıyor sandım ama değildi.
Ö anda olavdan o kadar tiksindim
sonra masamın
üzerinde hafta sonu
için bir tren bileti
buldum. Arkasında
bir otelin adı yazı-
yordu. Oteli arayıp
rezenasyonu ki-
min yaptığını sor-
dum. Oydu. İş
çığnndan çıkmtştı artık. Konuşa-
rak bu işi halledeceğimi düşün-
düm. Yanılmtşım. 'Beni şikayet
edersen kimse sana inanmaz* dedi.
Daha fazla dayanamıyacağımı
farkederek 6.5 hafta doktor rapo-
nı aldım. Geri geldiğimde personel
bölumünden beni başka bir ksma
göndermclerini Lstedim. Kabul et-
tiler.
Çok sinirli ve saldırgan ounuş-
tum. Doğal olarak kız arkadaşı-
mla ilişkim de etkilendi. Sonunda
ona açıldun. Bana önlem almam
gerektiğini söyledi. Hak vcrdim ve
sendikaya şikayette bulundum.
Beni o bölümden kurtaracaklannı
söylediler ve sözlerini tuttular.
Sonradan düşündüm: Niye o değil-
de ben yer değiştirdim? Eğer saldı-
rgan o değil de ben olsaydun anı-
nda kapı önüne komıbnuştum.
Ben bölümden alındıktan bir
kaç hafta sonra o da işten aynMı.
Şimdiki müdüriim de bayan.
Aramızda hiç sorun yok. Aynı şey-
lerin olmayacağını biliyorum.
Bu olayda kendimi kullandmış
gibi hissettim. Eğer onun arzusuna
uyup ilişkive girseydim kendimi
çok aşağılanmış hissedeeektim."
Kısacası. erkeklerin kuwetli ol-
duğu. avla> an konumunda olduğu
artık doğnı değil. Kadın da erkek
de avcı da olabilir avlayan da.
Eski Doğu Almanya
Urpertici
bir savaş
senaryosu• 1960'lardan başlayıp yirmi yıllık bir
dönemi kapsayan belgeler, Sovyetler'in, o
zamanki adıyla Federal Almanya'yı işgal
ettikten sonra yapacaklannı tüm
aynntılanyla ortaya koyuyor.
Haber Merkezi -Alman Ordusu'nun Doğu
Almanya'da bulduğu belgelere göre, Sovyetler
ve Doğu Almanlar, Batı Almanya'nın işgaline
yönelik aynntılı planlarhazırlamıştı. 1960'U yı-
1lardan 1980'in ortalanna kadar olan bir döne-
mi kapsayan belgeler, Sovyetlerin yalnızca
saldırma hazırlıklanyla kalmayıp, işgal tamam-
landıktan sonra yapılacak işleri de en ince nok-
tasına kadar tasarladığını gösteriyor.
Planlar çerçevesinde. işgal hükümeti için pa-
ra basılmış, Doğu'daki trenlenn Batı'daki yol-
larda gidebilmesini sağlayacak donanımlar ge-
liştirilmiş. Hatta, Batı'daki caddelerin yeni
isimleri bile saptanmış. Örneğin. Düsseldorf-
taki kürk. mücevherat gibi şeylerin saüldığı Kö-
nigsallee'nin adı. Karl Marx Alee olarak değiş-
tirilmiş.
Kentten arda kalanlar
Batılı yetkililer. iki Almanya'nın birleşmesi
üzerine Doğu'daki üslerin idaresıni ellerine alı-
nca, Doğu Almanya'daki cephane stoğunun,
oran olarak Batı Almanya'daki cephane sto-
ğundan çok daha fazla olduğunu gördüler.
Batı Almanya'nın 50 kilometre ötesınde. Do-
ğu Alman Ordusu taklit bir Baü kenti bile kur-
muş. Kentte, Sovyet ve Doğu Alman askerleri,
sokak savaşı için abştırmalar yapıyormuş. Şim-
di kentten arta kalan banka. okul. mahkeme bi-
nası, bar. otel ve tren istasyonu bomboş.
Alman silahh birlikleri, planlama bölüm şefî
Koramiral Ulrich Weisser, yapılan hazırlıkla-
nn, haberalma örgütlerinin tahminlerinin öte-
sinde olduğunu söylüyor. Örneğin yetkililer,
Batı'nın daha önce bilmediği geniş kılerlerde
Doğu Almanlar'ın silah, Doğu taşıtlannın. Batı
raylannda kolayiıkla hareket edebilmesini sağ-
layacak. farkh standartlara göre inşa edilmiş
demiryolu donanımı sakladıklannı bildiriyor.
Plahlarda. hangı birimlerin, Baü Almanya'-
daki İngiliz, Amerikan ve Fransız askeri üsleri-
ni işgal edeceği. hangi birimlerin havayollannı
tutacağı, radyo. TV istasyonlannı. santrallan,
müzeleri. gazeteleri ele geçireceği saptanmış.
Şirketler, ahşkanlığa karşı
Dumansız işyerleri
içindireniş
• Yalnızca ABD'de her yıl 53 bin kişinin
ölümü, başkalannm içtiği sigaraya
bağlanıyor. Bu oran, yaşam biçimine bağlı
ölüm nedenleri içinde. sigara içme ve
alkolden sonra 3. sırada yer ahyor.
Haber Merkezi - Artan sayıda işveren du-
mansız işyerleri için direniyor
önümüzdeki ayın ilk çarşamba günü, tngjl-
tere'nin Abbey ulusal şirketinin 18 bin çahşanı
kül tablolannı törenle atacak. O andan itiba-
ren, en üst düzey yöneticiler bile işyerinde siga-
ra içemeyecek. Yeni kural banka personeline ve
ziy.aretçilerine de uygulanacak.
İşverenlerce sigara içimini sınırlayan ya da
yasaklayan aynı tür yasal girişim ve eylem ABD
Avustralya ve Avrupa'nın öteki ülkelerinde de
görüldü.
Sigara içenlerin çıkarlan
Kamuoyu gün geçtikçe dumansız bir iş orta-
mı yönünde gelişiyor. Çoğu şirket sigara içilme-
yen kuruluş olma yolunda. Abbey Ulusal Şir-
keti Personel Müdürü bu yasağın 5 ynldır çeşitli
evrelerden geçerek sürdüğunü söylüyor. Geçen
mart ayında, "sigara içmeyenlere dumansız bir
hava solumayı garanti edecek, ancak olanakla-
nn elverdiği ölçüde sigara içenlerin de çıkarlan-
nın gözetileceği" bir politika geliştirmek için
farkh seçenekleri gözden geçirecek bir ekip
oluşturuldu.
Yapılan bir anket sonucunda çalışanlann
yüzde 80'inin sigara içmediği görüldü. Bu oran
tüm İngiltere için de hemen hemen aynı. Sigara
içenlerin ise sadece yüzde 20'sı işyerinde içiyor.
Önlann da yaklaşık yüzde 6O'ı sigara içilen ayn
odalann olması gerektiği görüşünde. Ancak
Abbey Ulusal Şirketi bu uygulamanın kimi şu-
belerinde olanaksız ya da çok pahah olacağını
saptadı.
Şirket yetkilileri astlara ve üstlere son bir
fırsat vererek "sigara içmeyin" değil "işyerinde
sigara içmeyin" diyorlar.
Londra'da 45yıl sonrabîr başkaMersinli
Saüh Kabay-Memur 176
LONDRA (AA) - İngiltere
başkentınde 1948 yılında yapı-
lan Olimpiyat Oyunlan'nda,
bir Mersinli, Mersinli Ahmet
(Kireççik insanüstü gücüyle
tüm dünyamn dikkatlerini üze-
rine çekmiş, adını \Vembley
Stadı'na kazıtmışü. Bugün
Londra'da bir başka Mersinli,
gücüne zekasını da ekleyerek.
mesleğınde emin adımlarla iler-
liyor. Türklerın yoğun olduğu
Kuzey Londra'daki semtler.
dünyanın önde gelen emniyet
örgütü Scotland Yard'ın ilk
Türk polisı olan Mersinli Salih
Kabay'a teslim edildi.
Kuzey Londra'da 300 polisin
görev yaptığı Stoke Newington
karakolunda beş yıldır görev
yapan 36 yaşındaki Salih Ka-
bay, yaşam öyküsünü şöyle an-
latıyor:
"Annem Hüsniye ve Babam
İsmail. Mersinli. Ben dc 1956
yılında Mersın'de dünyaya gel-
dim. 1960 yılında babam ağır
makine makinisti permisiyle
Londra'ya geldi. Babam. ben
4.5 yaşındayken de annemı ve
küçük kızkardeşımi Londra'ya
getirdi. O gün bugün Londra'-
dayız. Liseyi bıtirerek Londra
Tip Fakültesi'ni, ekmek parası
kazanma uğruna bırakmak zo-
rundakaldım.
Çeşitli işlere girdim çıktım.
Belediye otobüslerinde önce şo-
förlük yaptım, sonra da otobüs
işletme'lerınde denetmenliğe
terfı ettim. Fakat aklıma polis
olmayı koyunca, Scotland
Yard'a başvurdum. Yeterli eğı-
time sahip olduğum için Lond-
ra'daki Hendon Polis Koleji'ni
beş ayda başanyla bitirerek
Stoke Newington karakoluna
atandım."
Babasının ve annesinin adla-
nnı verdiği 13 yaşında bir oğlu
ve altı yaşında bir kızı olan Sa-
lih Kabay. vatani görevini Bur-
dur'da bedelli asker olarak
yaptığını gururla anlatarak.
"Herşeyden önce bir Türk'üm.
İki ay gibi kısa bir süre için bile
olsa, bu vatan borcunu şerefım-
le bitirmenin zevki bambaşka"
diyor.
Londra'daki Türkler
Bir Türk olarak. meslektaşla-
nnın kendisine hiçbir şekilde
ayınm yapmadığını belirten Sa-
lih Kabay ya da yaka numara-
sıyla "Polis Memuru 176"
Türklerin yoğun olduğu bölge-
lerde görev yapmaktan çok
mcmnun. Ancak görev sırasın-
da kendisinin önce polis memu-
ru olduğunun bılınciyle hareket
ettiğini vurgulayarak şunlan
söylüyor:
"Türklerin kanştığı olaylar-
da, mümkün olduğunca bir T
ürk olduğumu sakhyorum. E
ğer olaya kanşan İnşlizce bil-
miyorsa, o zaman Türkçe ko-
nuşmaya başlıyorum.
Tabii bu arada bazı komik
olaylara da tanık oluyorum.
Örneğin. kimlik veya ehliyet
kontrolleri sırasında ya da her-
hangi bir olayda. bazı Türkle-
rin birbirlerine. "Aman aynası-
za gerçeği söyleme. Hüvıyetımi
evde unuttum diye yalan söyle"
şeklindeki konuşmalan ardı-
ndan ben Türkçe konuşmaya
başladığımda adeta kalp krizi
geçiriyorlar."
Scotland Yard'ın "mavi bon-
cuğu" Salih Kabay. Türk genç-
lerine, polis teşkilauna katılma-
lannı tavsiyeederek. "Londra'-
da Türk nüfusu giderek artıyor
ve Scotland Yard'ın İngiltere'-
de de vatandaşlık hakkını elde
etmiş Türk gençlerine çok ihti-
yacı var" dı> or.