Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26MART1993CUMA
14 DIZIYAZI
N u r c u l u ğ u n
Başkaldıran Kolu
Aczmendiler
AYDMENGIN
'Demokrasi dinsizliktir9
"Demokrasi insanlann kendi kendilerini idare etme hevesi, ilahi kanunlar kabul etmiş etmemiş hiç
hesaba katmadan kanun çıkarma hevesi. Kurmuşlar demokrasiyi yapmışlar birAnayasa...Nasıl ki
bir kanun geldi doğru Anayasa Mahkemesi'ne. Uygun mu değil mi?"
- Bir başka soru daha. Çeşitli tarikatlar-
da Türkive'nin bir "Dar-ül harp" >a da bir
"Dar-ül İslam" mı olduğuna ilişkin göriiş
birliği yok. Aralarında çok ciddi tartışma-
lar var. Hatta ayrılıklara kadar \ aran tartı-
şmalar. Siz ne diyorsunuz bu konuda.
Türkive bir Dar-ül harp midir? Sanınm siz-
ce herhalde bir Dar-ül İslam değil.
Şeyh Hacı Müslim - Bilakıs. Sızın şu en
son dedığiniz şıkkı. "değıl" dediğinızi tas-
vip ediyoruz biz.
- Nasıl yam? Enteresan.
Şeyh Hacı Müslim - Enteresan tabii ya.
Bak, şimdi. mesela Dar-ül harp diyen.
dar-ül harbi kabul ettirse ne yapacak? Ben
size söyliyeyim. Faizı rahat yıyecek.
Işkembeyi kolay dolduracak. Gragos'la
beraber aşık alacak. Dar-ül İslam dıyen
neyi temin etmeye çalışıyor? Bak, bu me-
sele ihtilaflı bir mesele. Şimdi Türkiye'nin
dar-ül harp olması halinde bırçok ahkâm
değişir. Mesela "Dar-ül harp'tir" divenle-
re ben soruyorum: Kaç kat elbisen var?
- Diyeiim dört kat.
Şeyh Hacı Müslim - Birden fazlasının
cezası vardır. Mesela evinde kaç öğün yc-
mek yiyorsun? Kaç çeşit yemek yiyorsun?
Eğer çok iktisatlı bir vaziyetin dışında ise
cezası vardır.
Hans'la Hasan ya da Gragos
-Yani İslam akidesine uvgun vaşıyor mu-
sun, yaşamıyor musun diye soracaksınız?..
Şeyh Hacı Müslim - Şımdı dar-ül İslamı.
dar-ül harbi bir tarafa bırakmalı da...
Yapılaçak-şe> ler var. Yani mesela bir in-
sanın İslami yaşamasına ne engel var?
"Dar-ül Harptir Türkiye" diyen adamın
evine gitsen aynen Gragos'un evi gibidir...
- Siz demin de kullandınız bu Gragos sö-
zünü. Ne demek bu?
Şeyh Hacı Müslim - Gragos bızım bur-
da Harput'ta bir zamanlar vanJı ya...
Yani Gragos. Ermeni ismidir. Mısal yani.
İstersen Hans diyeiim... Evet. Dar-ül
harptir diycnin cvindcydik ya. Hans'la
Hasan'ın evleri arasında bir fark >oktur.
Şöyle tavandan bir kesit yapsak.. Eyi de-
ğil mi? Biraz da teknik tabir kuLınalım.
evet bir kesit alsan.
tavanlan kaldırsan
İstanbul evlerinin.
Hans"la Hasan"ın.
Çorç'lan Mehmet'-
ın. Jak'la bilmem
neyin evleri ara-
sında büyük
farklılıklar görmez-
sin. Eğer belli ala-
metler. ne bileyim
Besmele-i Şerif fllan
asılıysa. yani birinin
evinden haçını
kaldır. ötekinden
Besmele-i Şerifi
kaldır. fark yoktur.
Hepsi aynı standar-
da girmiş. Yani ku-
ru kuru kadana-
lar... Yahu Müslü-
man olmaya kim
engel? Evinde Müs-
lüman olana kim
engel oluyor?
Kansına adam gıbi
çarşaf giydirse. peçe
taktırsa kim kendi-
sine. ne diyebilir? Mümkün mü? Bunlar
bedava erkeklik yapmak ıstiyorlar.
- Sizi yoruyor muyum, sabrmızı kötüye
mi kullanıyorum bilemiyonım ama, bir soru
daha...
Şeyh Hacı Müslim - Reca ederim. ne de-
mek. Bu> ur sor hele. Ben saate namaz için
baktım. Yanlış anlama.
- Tamam. Şimdi: Demokrasi! Burava
kadar olan konuşmalarımızdan çıkardığım
I- rıyla, siz demokrasiye de karştsınız.
.jeyh Hacı Müslim - Demokrasi dinsiz-
lık. Mecburen karşıyız.
- Bu son cümleniz... "Demokrasi dinsiz-
lik" dediniz. Bunu anlamadım.
Şeyh Hacı Müslim - Şimdi dinsizlik ne-
dir. din nedir? Dindarlık nedir. dinsizlik
nedir? Şimdi mesela bir adam "Kur'an-ı
Azimüşşan'ın bir harfini değıştirmek
ttzım" derse o adam İslam dmmttençikar.
- Çünkü Kur'an bir nas'hr. bir dogmadır.
Değişmez.
Aczmendiler meydan okuyor. Uğur Mumcu'nun cenazc töreninde "Kahrolsun şeriat" diye bağıranlara karşı Aczmendiler yığınsal bir protesto gösterisine
kalkıştılar. Ancak polis onları Ankara'nın girişinde engelledi.
Şeyh Hacı Müslim - Nas'tır. Değişmez.
Pekala. dindarlık nedir? Mücmelen. mu-
fassalan.
- Efendim?
Şeyh Hacı Müslim - Mücmelen. mufas-
salan. Yani: Bildiğimiz. bilmediğimiz. Al-
lah'ın murad-ı ilahisi nevse bız hepsıne
inanınz. Böv ley se adam. bu adamın ımanı
laş gibi. Hıç dcliğı yok. Demokrasiye gel-
dık bak şimdi. Demokrasi. beşerin (in-
sanın) kcndi kendisini... Yani laiklikten
türeme. insanlann kendi kendilerini idare
etme hevesi. Parlamentoda. ilahi kanunlar
kabul ctmiş etmemiş hiç hesaba katma-
dan. kanun çıkarma hevesi. Efendim. işte
kendi kendilerini seçmek. Seçilmek. Vesa-
ire gibi. Şimdi İslam dininde bir kanun çı-
kanlacaksa. bir kanun tatbik edilecekse.
bu kanun ilahi kanunlara aykın olamaz.
•Yani şer-ü şenfın temel kaidelerine aykın
olamaz. Ancak o lemel kaidelerin anlaşıl-
masına yardımcı olabilir. Bugün de öle de-
ğil mı zaten? Yani kurmuşlar demokrasi-
yi. yapmışiar bir Anayasa... Devrik cümle
kullanalım lazlar gibi Evet. yazmışlar bir
Anayasa. E. ondan sonra. Nasıl kı bir ka-
nun geldi. bakıyorsun doğru Anayasa
Mahkemesi'ne. Bu Anayasa'ya uygun mu.
değil mi?
- Evet. Sizin itirazınız neresine bunun?
Şeyh Hacı Müslim - Hah. işte biz de öy-
leyiz. Bız de diyoruz ki, ilahi nizamda ka-
nun olur; kanun çıkanlır: içtihad vardır.
İçtıhad kapısı kapanmamıştır. İnsanın,
günlük ihtiyaçlanna göre kapısı açık. Biz
onu kapatmıyoruz. Haaaa. fakat temel
kanunlara aykın olmaması lazım.
- Peki. demokrasi buna niye engel?
Hakimiyet kayıtsız, şartsız
Şeyh Hacı Müslim - Demokrasi diy.or ki
hakimiyet kayıtsız şartsız...
-.... mületindir.
Şeyh Hacı Müslim - Estağfurullah.
- Âma öyle div or.
Şeyh Haçı Müslim - Heee. biliyorum.
Ben söylememek için sizi mecbur etüm.
- Haa anladım. Günah bana yazıldı yani.
(Gülüşüyoruz).
Şeyh Hacı Müslim - Estağfurullaf, es-
tağfurullah. Şimdi bir gün dışan çıkmasa
insan. karnı şiştıği için sancılanıvor. Bir
gün yemek yemese karnı açhktan sancıla-
nıyor. Sonra bu adam kalkıyor Allah'ın
tahtına oturuyor. Allah insanı Şeytan'a
maskara etmesin.
- Peki demokrasinin, bu anlamda, insan-
lann kendi koydukları katıunlarla kendile-
rini yönetmeye kalktıkları. burada bal gibi
Kuran hükümleri ile uvuşmayan. ona zıtla-
şan vasalann varolduğu kanısındasınız.
Dolayısıyla demokrasiye temelden karşjsı-
nız.
Şeyh Hacı Müslim - Aynen.
- Peki. Bu ülkede Müslüman olmavanlar
> ar. Ya da Müslüman anne babadan dünya-
>a gelip dindar olmavanlar, dinsiz olanlar
\ ar. Kimileri de dinsiz de değil. tümüyle Al-
lah'a inanmıyor. Ya da bir. Sizin dev işinizle
söyleyeyim, bir semavi dine. İseti. Mıtsevi
örneğin, yani Müslüman değil. Peki bun-
ların, dinsizin, Tanntanımazın ya da Huis-
tiyanın. Musa dinine bağlı kişilerin > aşadığı
bir Türkiye'de. şeriat gecerli olursa, bun-
lann durumu ne olacak?
Şeyh Hacı Müslim - Şimdi şeriat ma-
kable şamıl (gen>e. geçmiş zamana doğru
işleyen) kanun vaz etmez. Yani Türkiye'-
de bir fetret devresi yaşanmışür. 70 sene..
Dur bakayım. 73 sene oldu değil mi? Yani
fetrat dev resi demek. kanşıklık devresi de-
mek. Şimdi şer-ı şerif. şeriat yani. Allahın
inayetiyle bu memlekette tatbik edilmeye
başlandığı anda. ben tabıi bilemiyorum. o
günün zatı (kişisi) ne yapar. yapacağı şey
şudur: İslamda zulüm yoktur. Makabline
şamil olmaz. Yani iki sene önce çıkanlmış
şapka kitabından dolayı. üç sene sonra
İstiklal Mahkemesi'nde İskilıpli Atıf Ho-
ca'yı ipe çekmezler. Şeriat kanunu adildir.
Şeriat kanunu adildir. adil. Der ki. herkes
nüfus cÜ7danına hali nevse yazdırsın. On-
dan sonra umumı asayışe dokunmadığı
müddetçe neye inanıyorsa. istediğini hür
yaşar. Şimdiki gibi şaklabanlığa lüzum
kalmaz yani.
Şahane serbestsin
- Yani siz bayağı geniş bir özgürlük mü
öngörüyorsumız?
Şeyh Hacı Müslim - Ne demek hürriyet?
Hareketi meşruasında (yasal eylemlerin-
de) şahane serbest olmak demektir şeriat-
taki hürriyeı. Şimdi bakın.. siz herhalde
şoförlüğü yaparsınız da pilotluğu bilmez-
siniz.
- Yok hayır. Bilmem. Onu beceremem.
Şeyh Hacı Müslim - Şımdı irafikte insa-
nın kendisinde olan hürriyet yan hürriyet-
tir. Y'ansı da karşıdan gelen arabanın şo-
föründe. Onun hakkı. Kendi şeridınin
dışındakı hürriyete hürriyet demezler.
"Ben hür değil miyim bu yolun üzerinde,
Türk vatandaşı değil miyim
0
" Haaa sen
kendi şeridınde hürsün. Şimdi İslamiyet
Vıerkese... Hangi dinden? Diyeiim ki adam
Hıristiyan. Dinsiz mi? Dinsiz. İyi. Şu mu?
Şu. Ateşperest mi? Ateşperest. Tamam,
nüfus cüzdanına yazmışsın. Şimdi sen
kendi şendine gir; başkasının kazasına se-
bep olmamak şartıyla şahane serbestsin.
Anladm?
- Anladım.
SÜRECEK
HABERLERIN DEVAMI
Yiııeölü elegeçirildiler Notiar
tstanbul Haber Servisi - İs-
tanbul Bahçelievler'de önceki
gece düzenlenen operasyonda
Devrimci Sol örgütü içindeki
muhalif kanadın üyesi oldukla-
n belirtilen cezaevi firarisi İbra-
him Yalçuı Arıkan, Avni Turan
ile aynı gruptan. kod adının Os-
man olduğu belirlenen Recai
Dinçer olduğu öne sürülen bir
kişi öldürüldü. 5 saat süren vc
İstanbul Emniyet Müdürü
Necdet Menzir tarafından yö-
netilen operasyonda 3 polis
memuru da hafıf şekilde yara-
landı.
İstanbul Emniyet Müdürü
Necdet Menzir, TRT'ye yaptığı
açıklamada, 155 Polis İmdat te-
lefonuna yapılan bir ihbar üze-
rine operasyonun gerçekleşüril-
diğini belirterek, "İbrahim
Yalçın Ankan ve arkadaşlan-
nın sözkonusu adresteki eve
girdikleri yolundaki bir ihbar
üzerine, Terörle Mücadele Şu-
besi'ne bağlı polisler verilen
adrese gitmiştir. İçeri girdikleri
sırada açılan ateş sonucu 3 polis
kollanndan hafıf şekilde yara-
lanmış, sonrasmda da bina ku-
şatılarak operasyon başlatıl-
mışür" dedi.
Görgü tanığı semt sakinlerin-
den edinilen bilgilere göre, ilk
çauşmanın sokakta çıktığı ve
evde devam ettiği öğrenildi.
Edinilen bilgilere göre. istanbul
Emniyet Müdürlüğü Terörle
Mücadele Şubesi'ne bağlı polis-
ler, bir süredir izlcdikleri mili-
tanlan önceki gece 21.30 sırala-
nnda Bahçelievler Parkı'nda
kıstırdüar. Izlendiklerini anla-
yan mılıtanlarla polisler arasın-
da çıkan kısa süreli çatışmada
Selim Kostik (34). Ali Osman
Akar (35) ve Hüseyin Doğru
(31) adh polisler hafif şekilde
> aralandı. Militanlar ise parkın
100 metre kadar ılensindeki
Deli Hüseyin Paşa Caddesi
Radyum Sokak 25 numaralı
Yalçın Apaıtmanf nın giriş ka-
tındaki dâireye girdiler.
Bina kuşatıldı
_ Militanlar. Hamza ve Meral
Ülkü çiftine ait daireye girdik-
ten sonra bina polisler tarafın-
dan ku^atma altına alındı. Bu
sırada polis telsizinden. gaz
bombalan, uzun namlulu silah-
lar ve yardımcı kuvvetler isten-
diği duyuldu. İstanbul Emniyet
Müdürü Necdet Menzir'in
operasyonu düzenleyen polisle-
re telsizle, "Bu iş bitecek. İlk
önce teslim ol çağnsında bulu-
nun. Silahlannı atsınlar, mutla-
ka alacaksınız. İnsanlara zarar
gelmesin" şeklinde talimat ver-
diği duyuldu.
Kuşatma altına alınan bina-
da oturanlar. daha önceki ope-
rasyonlarda hiç yapılmazken,
bu kez dışanya çıkanldıktan
sonra operasyon başlaüldı. Bu
sırada 10 yıldırevinsahibi oldu-
ğu öğrenilen ve kömürcülük
yaptığı belirtilen Hamza Ülkü'-
nün evden çıktığı görüldü. Po-
lisler tarafından gözaltına ab-
nan Hamza Ülkü verdiği ifade-
de, "Eve gelenlerden ibrahim
Yalçın Ankan 12 yılhk bse ar-
kadaşımdır. Birkaç gün önce
yolda karşılaştım ve ev adresı-
mi verdim. Bu gece de (önceki
gece) eve ilkönce o geldi. Kısa
bir süre sonra da tanımadığım 2
kişi daha geldi. Sonra da çatış-
ma çıktı" dedıği öğrenildi.
Kısa süre sonra olay yerine
gelen çok sayıda çelik yelekli
özel harekât timleri binayı ku-
şaürken, Terörle Mücadele
Şubesi'ne bağlı polisler ve çevik
kuvvet polisleriyle, mınuka po-
lisleri tarafından da çatışmanın
olduğu sokağın giriş çıkışlan
kesildi. Bu arada militanlann
sığındıklan Hamza Ülkü'nün
evinde, kansı Meral Ülkü ve 11
yaşlanndaki çocuklan Mehmet
Ülkü'nün de bulunduğu öğre-
nildi. Ev sanldıktan kısa bir
süre sonra olay yerine gelen İs-
tanbul Emniyet Müdürü Nec-
det Menzir, evde bulunanlara
teslim olmalan yönünde çağn-
da bulundu.
Bu çağnlardan kısa süre son-
ra da yoğun şekilde silah sesleri
duyuldu. Çaüşma başlayınca
evde bulunan kadın ve çocuğun
da dışanya çıkanldığı öğrenildi.
Evde buîunanJar çıktıktan son-
ra da polisler eve tüfek bomba-
lan ile ateş edip el bombası attı-
lar. Evin camlan da polisler
tarafından taş aülarak kınldı.
Saat 22.00 sıralannda başlayan
çaüşma kısa aralıklarla 01.00'a
kadar devam etti. Silah sesleri-
nin 35 dakika kadar kesümesi
üzerine operasyonun sona erdi-
ği düşünüldü. Bu arada içerde-
kilerin süre ıstediği şeklinde
bazı bilgilergeıdı. ancak gazete-
ciler operasyon bölgesinden
Ölenler Dursun Karataş'a muhalif
İstanbul Haber Servisi - Bah-
çelievler de düzenlenen operas-
yonda öldürülen ve kimlikleri
belirlenen İbrahim Yalçın An-
kan ve Avni Turan'ın Devrimci
Sol örgütü içınde Dursun Kara-
taş'a darbe ginşiminde bulunan
Bedri Yagan grubundan oldu-
ğu öğrenildi. 13 Eylül 1992 gü-
nü Dursun Karataş'ın b'derliği-
ne karşı çıkan cezaevi firararile-
ri Bedri Yağan. İbrahim Bingöl
ve Aslan Şener Yddınm darbe
girişiminde bulunmuşlardı. Üç
ay örgütü yöneten Yağan ve ar-
kadaşlan daha sonra etkisiz
hale getirilmişlerdi. Bedri Ya-
ğan, 6 Mart günü İstanbul Kar-
tal'da düzenlenen operasyonda
4 arkadaşıyla birlikte öldürül-
müştü.
12 Eylül'den sonra İzmir Sıkı-
yönetım Askeri Mahkemesi'n-
de yarglanan İbrahim Yalçın
Ankan TCK'nın 146/1. mad-
desi uyannca idam cezasına
çarptınlmıştı. Ankan 3 Ocak
1991 günü Gaziantep Cezaevi'n-
den Devrimci Sol örgütü üyesi
olduğu ileri sürülçn Ahmet Fa-
zıi Ercument özdemir ile birlik-
te fırar etmişti. Özdemir, 17
Nisan 1992 günü İstanbul'da
düzenlenen ve Dursun Kara-
taş'ın eşi Sabahat Karataş'ın da
öldürüldüğü operasyonda öl-
dürülmüştü. Ankanın, Dev-
rimci Sol Ege Bölgesi Kır Geril-
lası Komutanı olduğu ileri
sürüldü.
Avni Turan da 7 Eyjül 1982
günü tutuklanmış ve İstanbul
S-l." inetim Komutanlıği'nda
görübn Devrimci Sol davasın-
da yargılanmıştı. Hakkında en
az 20 yıl hapis cezası istenen Tu-
ran, 1985 yılında mahkeme ta-
rafından tahliye edilmişti. Tu-
ran'ın örgütün Karadeniz
Bölgesi Kır Gerillası Komutan
Yardımcısı olduğu ileri sürül-
dü.
Operasyonda öldürülen 3.
kişinin kimliği konusunda res-
mi bir açıklama yapılmadı.
Ancak bu kişinin İstanbul Sıkı-
yönetim Mahkemesi'nde görü-
len Devrimci Sol ana davasın-
dan yargılanıp hüküm giyen
Recai Dinçer olduğu öne sürül-
dü. 1990 yılında tahliye-olan
Recai Dinçer, daha sonra Ka-
radeniz'deki kır birlikleri ope-
rasyonlannda yakalandıktan
sonra tekrar serbest bırakılmış-
tı.
çok uzakta olduklan için bu
doğrulatılamadı. Daha sonra
bomba sesleriyle birlikte yeni-
den yoğun silah sesleri duyul-
maya başlandı. Yaklaşık 1 saat
daha devam eden çaüşma gece
yansı 02.45 sıralannda sona er-
di. Çaüşma sırasında kuşatılan
evin çevresinden mehter marşı
söylendiği duyuldu.
Evde bulunan militanlann
polislerin ateşine karşılık bom-
ba atüklan ve yoğun şekilde
ateş ettikleri söylenmesine kar-
şın evin önündeki araçlardan
sadece birisinde bir kaç kurşun
izi olduğu görüldü. Oysa eve
daha yakın duran araçlarda ise
herhangi bir hasar olmadığı gö-
rüldü.
Olay yerine gelen Bakırköy
Nöbetçi Savası incelemelerde
bulunduktan sonra. sabah
06.00 sıralannda gazeteciler
içeri almarak fotoğraf çekmele-
rine izin verildi. Gazetecilerin
sadece, cesetlerin bulunduğu
banyoya ginnelerine izin veril-
di. Evin duvarlannın ve zemini-
nin atılan bombalar ve kurşun-
lar nedeniyledelik deşik olduğu
gözlenirken. cesetlerin 3'ünün
de banyoda olduğu ve yanlann-
da ise bir tane Kalaşnikof mar-
ka tüfek ve 2 tane 14'lü tabanca
ve şarjörler bulunduğu görül-
dü. Daha sonra evde el bomba-
lan ve roketatar olduğu açık-
landı.
Semt sakinleri ne diyor?
Operasyonun olduğu bölge-
de yaşayanlar, ilk olarak park-
tan silah sesleri geldiğini, birkaç
kişinin koşarak binaya girdiği-
ni, daha sonra apartmarun sa-
nldığını söyledi.
Apartmanın kapıcısı ise gece
uyurken. 22.00 sıralannda silah
sesleriyle
uyandığını ve polislere sesle-
nerek dışan çıküğını anlattı.
Kapıcı, operasyon yapılan evin
sahibi Hamza Ülkü ve ailesini
12 yıldır tanıdığını, kendi halin-
de insanlar olduğunu söyledi.
Operasyonla ılgili Emniyet
Müdürlüğü'nden hiçbir açıkla-
ma yapılmazken, Hamza Ülkü,
eşi Meral Ülkü ve kayınpederi
Mehmet Ali Yalçın'ın Terörle
Mücadele Şubesi'nde oldukla-
n, evin de dün öğleden sonra
Ülkü ailesınin yakınlanna tes-
lim edildiği öğrenildi. Kömür
ticareti yapan Hamza Ülkü'-
nün de Bahçelievler CHP ilçe
örgütü kongre üyesi olduğu bil-
dirildi.
Mehter marşı veslogan eşHğindeçatışma
22.00: Evdekilerle polis
arasında çaüşma başladı.
Gazeteciler olay yerinin 100-
200 metre uzağında tutuldular.
23.00: Tabanca ve tüfek
seslerine. bomba sesleri eklendi.
Bu arada İstanbul Emniyet
Müdürü Necdet Menzir ve
Siyasi Şube Müdürü Reşat
Altay, içeridekilere teslim ol
çağnlannı yinelediler. Aynı
zamanda çatışma da devam
etti. Bu sırada binanın
kuşatıldığı yerden mehter marşı
duyulmaya başlandı.
01.00: Çaüşma durdu.
Gazetecilere çauşmanın
durması, içeridekilerin teslim ol
çağnlara karşılık olarak beli bir
zaman istendiği doğrultusunda
bilgi verildi. Ancak daha
sonraki dakikalarda birgelişme
olmadı.
01.35: Çatışma tekrar başladı.
İçeriye atılan bombalardan
yangın çıktığı öğrenildi. Ancak
yangının, içeridekilerin
"dökümanlan yakması sonucu
çıküğı" açıklandı. Bunun
üzerine. İGDAŞ aranarak bir
ekip çağnldı. Evin doğalgaz
bağlantısının kesilmesi istendi.
Aynca olay yerine, yangının
büyüme tehlikesine karşı.
itfaiye çağnldı.
02.00: Eve 20'den fazla el
bombasının yanında. tüfek
bombalan, kapı veduvar
yıkmakta kullanılan bombalar
ve gözyaşartıcı bombalar
atıldığı belirtildi.Bu sırada
"Ellerini başının üstüne koy,
Türk polisine, Türk adaletine
teslim ol" çağnlan yapıldığı
duyuldu. Bu çağnlara karşın.
evdekilerin "Yaşasın Devrimci
Sol", "Devrimci Sol savaşçılan
teslim olmaz" diye^slogan
atüklan duyuldu. Daha sonra.
"Türk polisine, Türk savcısına,
Türk basını önünde tesü'm
olun. Sizlere kesinlikle birşey
yapılmayacak" çağnsı yapıldı.
Bu çağn üzerine gazeteciler
olay yerine savanın da gelmiş
olabileceği yorumunu yapülar.
Ancak basın mensuplan savcıyı
göremediler. Çağnlann
yapıldığı sırada duyulan silah
seslerinin evin içinden mi yoksa
dışandan mı geldiği
anlaşılamadı.
02.45: Silah
sesleri sustu. Çev rede toplanan
vatandaşlar arasındaki bir grup
polisler lehine slogan atarak
gösteri yapü. Bir ara İstiklal
Marşı söylendi ve bazı polisler
aynı grup tarafından omuzlara
alındı. Çaüşma sonrasmda
zemin katta bulunan evin demir
parmaklıklan dahil her
tarafinın kurşurdarladelik
deşik edildiği görüldü. Çatışma
sırasında çevrede biriken
kalabalıktan bazı kişilerin içkili
olduklan ve küfürlü sloganlar
atüklan gözlendi. Olay
bitiminde apartmanın önüne
gitmek isteyen muhabirlere de
engel olmaya çalışan bazı
kişiler. "Basın hep yalan
yazıyor. Çarpıtıyorsunuz,
öncelik Türk halkınındır"
şeklinde konuştular. Polislere
tezahüratta bulunanJardan
baalannın eleriyle ülkücülerin
'"bozkurt" işaretini yapüklan
ve binadan çıkan pob'sleri
omuzlanna aldıklan görüldü.
06.00: Basın mensuplan sırayla
eve abndı. Evin banyosundaki
cesetlerin yanında 1 kalaşnikof
ve 2 tane 14'lü tabanca
bulunduğu görüldü. Polisler
gazetecilere."Aman cesetlere
dokunmayın. Bubi tuzağı var
patlayabilir" dediler. Ancak
gazetecilerden önce içeri giren
savcının bubi tuzağı şüphesine
karşın nasıl inceleme
yapabildıği öğrenilemedi.
Isıııet Sezgiıı: Polis yargısız infaz yapmaz
MALATY A/TL NCELİ-
(Cumhuriyet) - İçışleri Bakanı
lsmet Sezgin, İstanbul'da yapı-
lan 3 kişinin öldürülmesiyle
ilgili operasyonu değerlendirir-
ken. "Yargısız infaz diyorlar.
polis neden vargısız infaz yap-
sın?" dedi.' Sezgin. PKK'ya
"teslim ol" çağnsını yineledi.
Güneydoğu gezisini sürdü-
ren Sezgin dün Malatya ve
Tunceb'de halka hitap etti. Ba-
kan gazetecilerin İstanbul Bah-
çelievler'deki operasyonla ilgili
sorulannı yanıtlarken, "Şimdi
yine yargısız infaz diyecekler,
polis neden yargısız infaz yap-
sın? Sabaha kadar çatışma sür-
dü, yargısız infaz olsa, sabaha
kadar neden beklesinler? Poli-
sin amacı, onlan sağ yakalayıp,
konuşturmak" diye konuştu.
Sezgin, ölü ele geçirilen örgüt
üyelerinden ikisinin kimliğıaın
belirlendiğini. birinin kimliği-
nin belirlenmeye çalışıldığını
söyledi Sezgin, ölü ele geçirilen
mibtanlann İbrahim Ankan,
Avni Turan ve kimliği henüz
belirlenmeyen Osman kod adb
bir kişi olduğunu söyledi. Öidü-
rülen mib'tanlardan birinin eski
Başbakan Nihat Erim'in öldü-
rübnesi olayına kanştığı yö-
nünde biigjler bulunduğunun
sorulması üzerine Sezgin, "He-
nüz beüi değil, araştınhyor"
karşıhğını verdi. Sezgin, hücre
evde silah ve patlayıcı madde
bulunup bulunmadığı yolunda-
ki bir soruya, "Var tabii, fazla
miktarda" yanıtını verdi.
PKK'ya çağrı
İçişleri Bakanı İsmet Sezgin.
terörün Türkiye gündeminden
kısa bir sürede tamamen siline-
ceğini söyledi. Sezgin. dün Ma-
latya ve Tunceli'de halka hitap
ederken, PKK'ya "teslim ol"
çağnsını yineledi.
PKK'nın 1992de güç ve
prestij kaybına uğradığını belir-
ten Sezgin, silah bırakma ka-
rarlannın da bu gerekçeye
dayandığıru söyledi. PKK mili-
tanlannın teslim olmalannı ve
pişmanlık yasasından yararlan-
malannı isteyen Sezgin. "Gel-
sinler, Türk adaletinin sarsmaz
terazisinde tartılsınlar. Yeniden
TC'nin olumlu vatandaşı ola-
rak yaşasınlar" dedi. Sezgin
dün. Elaağ'da daha önce öidü-
rülen İnsan Haklan Şubesi Baş-
kanı Avukat Metin Can ile Dr,
Hasan Kaya'nın yakınlan ile
özel bir görüşme yapü. Görüş-
meye basın mensuplan da dahil
olmak üzere hiçkimse ahnma-
dı.
Ektazminat
İçişleri Bakanı Sezgin, Urfa'-
da yaptığı konuşmada. terörle
mücadele ve istihbarat birimle-
rine ödenen ek tazminat hakkı-
nın tüm polislere ödeneceğini
bildirdi. Bu konuyla ilgili tasan
calışmalannın sürdüğünü açık-
layan Sezgin, yenı açılan polis
okullanyla birlikte polis sayısı-
nın 150 bine ulaşmasının amaç-
landığını ifade etti.
Öğretmenin
• Baştarafi 1. Sayfada
öğretmenlik mesleğinin en son
tercih edilen meslek durumuna
düştüğünü belirterek, "öğret-
menlerin ağır yaşam şartlan ve
pahalılık karşısında ikinci hatta
üçüncü iş bulmak zorunda kal-
dığını tespit ettik. Bir çok öğret-
menin, işportacılık yapüğını,
pazarda bmon, maydanoz sat-
üğını gördük. Oğretmenler her
açıdan toplum içindeki iübarla-
nnı kaybetmiş" dedi. Öğret-
menlere tanınan sosyal ve eko-
nomik haklann, kendi düzeyle-
rindeki bir çok devlet çabşanın-
dan az olduğunu ve bu nedenle
öğretmenlere toplumda "ikinci
sınıf' gözüyle bakıldığinı ifade
eden Durmaz, tüm bu sorunla-
nn çözümü için çok detaylı bir
çalışma yaptıklannı söyledi.
Durmaz, komisyonun 74 ilde,
vali başkanbğında kurulan ko-
misyonlann raporlannı ve 5
bine yakın mektupla. öğret-
menlerin sorunlannı araşürdı-
ğını belirterek, "Öğretmen
sendikalanyla konuyu tartışük.
Bugünkü durumun nedenlerini
araşürdık" diye konuştu.
Komisyonun yasa değişikliği
önerileriyle birlikte TBMM
Başkanbğı'na sunduğu rapor-
da, yapılması istenen değjşik-
liklerden bazılan şöyle:
-Öğreünenin 12 ayhk çahş-
masına 3 ay yıpranma tazmina-
ü verilecek. Öğretmenin bir yıl-
bk çalışma süresi, emekliliğine
15 ay olarak sayılacak. Öğret-
menlerin 25 yıl yerine 20 yılda
emekli olması sağlanacak.
-Öğretmenlerin, çağdaş bir
eğitim verebilmesinde yardımcı
olacak, bütün mesleki ve aktüel
yayınlan izleyebilmeleri için
dökümantasyon merkezi kuru-
lacak. Bölge ve illerde kurula-
cak müdürlüklerle okullara,
bütün yayınlar ulaştınlacak.
—öğretmenlerin, okuyan ço-
cuklannın ücretsiz olarak dev-
let yurtlanndan yararlanmalan
sağlanacak.
-Öğretmenlere, sosyal ve
ekonomik haklannı koruyabil-
meleri için toplusözleşme hakb
sendıka ve konfederasyon kur-
ma hakkı verilecek.
—Oğretmenler arasında mes-
leki dayanışmayı sağlaması
amaayla, Öğreünenler Odası
ve ekonomik konularda yar-
dımlaşmayı sağlamak amaayla
Oğretmenler Yardımlaşma
Kurumu kurulmasına imkân
tanınacak.