Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27ŞUBAT1993 CUMARTESf
HABERLER
Koalisyonda
sendika sıkıntısı
•ANKARA (ANKA)-
Memur sendikalannın
açılamaması. koalisyonda
sıkmtılara neden olurken
SHPGrupBaşkanvckili
Ercan Karakaşmemur
sendikalannın kapatılmasına
ilişkin genelgenin danıştay
tarafından iptal edilmesine
karşın hala uygulanmasını
eleştirdi. Ercan Karakaş
İçişleri Bakanı Ismet
Sezgin'ın yannlaması
istemiyle TBMM
Başkanlığma verdiği soru
önergesinde şu sorulan
sordu: "Sendikal özgürlüğc
ve demokratikleşmeye ters
düşen İçişleri bakanlığı
genelgesi hakkında ne
düşünüyorsunuz?
Yayımladıınız genelgenin
iptalini ve hükümet ile
TBMM'nin kabul ettiği 151
sayılı İLO sözleşmesine
karşın ıptal edilen genelge
doğrultusunda işlem yapan
görevliler hakkında nasıl bir
işlem yaptınız?Tüm Maliyc
Sen'in kuruluşuna nezaman
izin verilecek?"
İmam Hatip'e fen
bölümü
• ANKARA (ANKA)-
Büyük Birlik Patısi Gcnel
Başkan Yardıması
Kahramanmaraş
Millctvekili Recep Kms,
imam hatip liselerinde fen
bölümü açılmasını ve
buralardan mczun olan
öğrencilenn harp okullanna
alınmasını istedi. Recep
Kıns.TBMM'dedüzenlediği
basın toptantısında imam
hatip lisesi mezunlannın
normal liselerin edebiyaı
bölümünü bitirmiş ayıldığına
işarct ederek imam hatip
liselerinde fen bölümü
açılmasının "imam hatip
lisesi mezunlan harp
okullanna girsin mi girmesin
mi tartışmasını kendiliğinden
halledeceğini" öne sürdü.
Solunbirliği
•ANKARA (ANKA)-
MülkiyelilerBirliği
tarafından düzenlenecek
olan "Sosyal Demokratlann
Birliği"' konulu panel, 28
şubat pazar günü Ankara
Üniversitesi Siyasil Bilgiler
Fakültesi'nde yapılacak.
Gazeteci BakiOzilhan'ın
yöneteceği panele SHP Grup
Başkanvekili Aydın Gü ven
Gürkan, CHP Genel aşkan
Yardıması İsmail Cem ve
Siyaset Bilimci Prof. Dr.
Ahmet Taner Kışlalı
katılacak. Panel saat 13.00'le
başlayacak.
İnsan Hakları
Bakanlığı
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-TBMM
gündemınde olmasına
karşın, bir ayı aşlcın süredir
çıkanlamayan Insan Haklan
Bakanlıgı kuruluşyasasının
Genel Kunıl'dan geçebilmesi
için yol aranıyor. SHP grup
başkan vekillerinden Aydın
Güven Gürkan bakanlığın
KHK ile kurulmasına sıcak
bakmadığını vurgulayarak,
"Sayın Başbakan'dan rica
edeceğim. Kabineüyelerinin
eksiksiz olarak gelip kendi
sevkettikleri bu yasayı
çıkarmakta bize yardımcı
olmalannı isteyeceğim" dedi.
İnsan Haklan Bakanlığı
kurulmasına baa DYP'li
milletvekjllerinin karşı
olması ve bu tasannın
görûşüldüğü oturumlara
katılmaması.iktidar
ortaklan arasında sıkıntı
yarattı
ANAP heyeti
•ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) Güneydoğu'da
incelemelerde bulunan
ANAP heyeti. Devleun.
PKK-Hizbullah dengesi
yönünde çok tehlikeli bir
girdaba girdiğini bildirdi.
Olağanüstü halin güvenlik
açısından sağladığı hiçbir
yarar olmadığmı
saptadıklannı belirten heyet
üyeleri. Güneydoğu halkının
korku tedirginlik ve
ümitsizlik içinde olduğunu
bildirdiler. Güneydoğu'da
incelemelerde bulunan heyet
üyeleri dün düzenledikJeri
basın toplantısında
gözJemlerini anlattılar.
SHPHazine'yeZ
milyon kapürtiı
•ANKARA (ANKA)-
Sosyal Demokrat Halkçı
Parti (SHP) 1 milyon 955 bin
983 lirasını Hazine'ye
kaptırdı. Anayasa
Mahkemesi, SHP'nin J 986
yılı kasım hesabına ilişkin
mali denetimini tamamladı.
Resmi Gazete'de
yayımlanan Anayasa
Mahkemesi karanna göre
SHP'nin bu yıla ilişkin i)
örgütü gefirlerinden 368 bin
983 liralık kısmı Siyasi
Partiler Yasası'na aykın
olarak elde edildi.
îsmet Sezgin, olağanüstü hali uzatmanın ihtiyaçtan kaynaklandığını söyledi:
PKK'ıunhedefiayaklaıımaGÖKSEL POLAT
ANKARA - İçişlen Bakanıİsmet Sez-
gin. olağanüstü hal uygulamasının 4 ay
uzalılması isteminin gerekçelerini açık-
larken, PKK'nın. Nevruz'da bir halk
ayaklanması planladığını ve örgütün bu
amaçla büyük çapta silah sağladığını
bildirdi. Bölgede olağanüstü durumun
devam elliğini kaydedcn Sezgin. özcl-
likle Baıman ve Dıyarbakır'da cınayel-
ler işleyen Hızbullah'ın da "ivme" ka-
zandığını belırterek."Bu nedenle. olağa-
nüstü hal uygulamasının 4 ay daha
uzatılmasını isiedik" dedi.
Olağanüstü hal uygulamasının kaldı-
nlmasıyla doğacak yönetim boşluğunu
gidermek amacıyla hazırlanan ve "güç-
lü il" sistemini öngören İl İdaresi Ya-
sası'nda değışiklik yapan tasannın
Meclis'te kabul edilmesiyle, olağanüstu
hal uygulamasma son vcrilcceğini kay-
deden Sezgin, sorulanmıza şu yanıllan
verdı:
- 4 ay önce Meclis'te yaptığınız konuş-
mada, 'Belki de son kez uzatma isteği ile
karşımzdayız' demiştiniz. Ancak, şimdj
oiağanüstü hai 4 ay daha uzatılıyor.
SEZGİN - Hafızam benı yanıltmı-
yorsa, İl İdaresi Kanunu'nu değiştire-
bildığımLz takdirde. olağanüstü halege-
rek kalmaz. Bız güçlendirilmiş il siste-
miyle, güçlendirilmiş valilerle bunu çö-
zeriz' dcdim ve tasanyı hazırladık. Baş-
bakanlığa sunduk, göriişmesini de
yaptık. alt komilede de görüşlük. Sanı-
yorum, bu ay içerisinde veya mart ba-
şında Meclis'e sevkedeceğiz ve bu yasa-
yı çıkardıkıan sonra tahmin ediyorum,
olağanüstü hale gerck kalmayacaktır.
Şimdi olağanüstü halin dcvamının bir
gereği var. Bir ihtiyaçtan doğuyor. Yanı
bugün hala olağanüstü durum devam
ediyor.
Halen PKK, bir tehdit unsuru olma-
ya devam ediyor ve maalesef PKK'ya
• İçişleri Bakanı İsmet
Sezgin, PKK nın baharda
ayaklanma başlatmak için
büyük çapta silah
sağladığını söyledi. Sezgin,
özellikle Batman ve
Diyarbakır'da cinayetler
işleyen Hızbullah'ın da
"ivme" kazandığını
belirterek,"Bu nedenle,
olağanüstü hal
uygulamasının 4 ay daha
uzatılmasını istediİc" dedi.
karşı örgüt olarak ortaya çikan Hizbul-
lah örgütlenmesinin bir ivme kazandığı
görülüyor. Kuzey Irak'la, güvenlik güç-
lerimizin yaptığı bir fcvkalade opcras-
yona rağmen dahi devlel boşJuğundan.
otorite boşluğundan kaynaklanan net
olmayan bir durum var.
- PKK'nun baharda bir ayaklanma
başlakacağına ilişkin söylentiler var.
SEZGİN - PKK'nın; bannmasına,
eğitim merkezlcrine çok büyük darbe
indirilmesınc, çok sayıda eieman ve
malzeme kaybına uğratılmasına. şchir
merkezlerinde çok başanlı operasyon-
larla eylemlerinın engellcnmesine rağ-
mcn. bölgcdc ycniden bir güç olduğunu,
bitmediğini. varolduğunu kanıtlamak
ve halkı ayaklandıracağını ümit cdcn
bir görüş ile Nevruz'da yenıdcn bir ha-
rekete gınşeceği, bu nedenle de büyük
silah tcdarikıne gitliğini görüyoruz.
Olağanüstü hal orada aynen devam ct-
mektedir.
Kuzey Irak'taki beslcnme. bannma.
lojistik vs. imkanlannı yitirmcsinden
sonra, Türkiye içinde bireysel cylemler
yapmayı planlıyor, yapıyor.
Bu nedenle de, baharda Türkiye'deki
iç odaklarının da temizlenmesi çalı-
şmalanna hız vcrilıyor vc bu nedenle
olağanüstü halin bir dört ay daha uzalı-
lması nı isliyoruz.
- Bu son uzatma olabilir mi?
SEZGİN - Bılemem. Eğer yasayı çı-
kanrsak, buna gcrek kalmaz. Çıkara-
mazsak devam eder. Yasanın mullaka
çıkması lazını.
- Baharda bölgede ne tür geiişmeler
olabilir?
SEZGİN - Baharda temizlik harekatı
başanyla sonuçlanır. Bitmese bile, beli
kınlır.
- Hizbullah'a vönelik bir operasyon da
yapılacak mı?
" SEZGİN - Hizbullah'a da tabii. Sa-
dece PKK dcğil. Onlarda terör örgütü.
İNSAN HAKLARIBAKANLIĞI
Tarüşmalı tasanya
çözümaranıyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - TBM M gündeminde ol-
masına karşın, bir ayı aşkın sü-
redir çıkanlamayan İnsan
Haklan Bakanlığı kuruluş ya-
sasının Genel Kunıl'dan geçe-
bilmesi için yol aranıyor. SHP
grup başkan vekillerinden Ay-
dın Gmen Gürkan bakanlığın
KHK ılc kurulmasına sıcak
bakmadığını vurgulayarak,
"'Sayın Başbakan'dan rıca ede-
ceğim. Kabme üyelerinin
eksiksiz olarak gelip kendi sev-
kettikleri bu yasayı çıkarmak-
ta bize yardımcı olmalannı is-
teyeceğim ' dedi.
İnsan Haklan Bakanlığı ku-
rulmasına bazı DYP'li millel-
vckillerinin karşı olması ve bu
tasannın görûşüldüğü otu-
rumlara katılmaması, iklidar
ortaklan arasında sıkıntı ya-
rattı. Bir ayı aşkın sürede en-
gellemeler ve DYP'li milletve-
killerinin katılmaması yüzün-
dcn bu tasannın ancak iki
maddesi görüşülebildi. Tıkan-
ma üzerine, ara yere) seçimlcri
ertelcyen yasa ile by-pass yasa-
lan araya girdi ve iki günde bu
yasalarçıkanldı.
İnsan haklanndan sorumlu
Devlel Bakanı Mehmet Kahra-
man. "Bu bcnim kişisel soru-
num değii. Yasayı çıkarmak
Meclis'in, ıktıdar gruplannın
işi" dedi. SHP grup başkan ve-
killerinden Gürkan da Mcclis'i
bu yasanın tıkamadığını vur-
gulayarak şunlan söyledi: Bu
yasa çıkacak. Bcn Başbakan
DemireTden rica edeceğim.
Kcndi scvkcıtikleri bu yasayı
çıkarmakta bize yardımcı ol-
malannı isteyeceğim."
ANAP heyeti, Günüydoğu izlenimlerini açıkladı
DevletANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Güneydoğu'da incele-
melerde bulunan ANAP heye-
ti, Devletin, PKK-Hizbullah
dengesi yönünde çok tehlikeli
bir girdaba girdiğini bildirdi.
Olağanüstü halin güvenlik açı-
sından sağladığı hiçbir yarar ol-
madığını saptadıklannı belirten
heyet üyeleri. Güneydoğu
halkının korku tedirginlik ve
ümitsizlik içinde olduğunu bil-
dirdiler.
ANAP Grup Başkanvekili
C'lkü Gökalp Güney ve Trab-
zon Milletvekili Eyüp Aşık baş-
kanlığında bir hafta sürcylc
Güneydoğu'da incelemelerde
bulunan heyet üyeleri dün dü-
zenledikleri basın toplantısında
gözlemlerini anlattılar Güncy,
Eyüp Aşık, Yaşar Eryıhnaz,
Hasan Çakır. Şerif Bedirhanoğ-
lu, Edip Safter Gaydalı ve Yu-
suf Pamuk'tan oluşan hcyclin
Eyüp Aşık
Gcnel Başkan Mesut Ytunaz'ın
lalimatı ile Diyarbakır, Siirt. Şı-
rnak, Mardin, Baıman ve Sil-
van'da gezi ve incelemelerde
bulunduğunu söyledi. Hcyelin,
bölgede demokraük kitk ör-
gütleri, vatandaşlar ve görevli-
lerlc görüştüğünü vc gcniş çaplı
bir incelemc gerçekleştirdiklcri-
içindenı anlatan Güncy, heyetin ince-
lcmelcri ile ilgili bir rapor haar-
layacağını bildirdi. Son 15 ayda
bölgede can güvenliğinin iyice
azaldığını ileri süren Eyüp Aşık
ise, son bir yılda bölgede ölümle
sonuçlanan 600 faili vneçhul
olay mcydana gcldiğini bildirdi.
Vatandaşın, PKK-Hizbullah
ve güvenlik güçlcri arasında ezil-
diğini ifade eden Aşık, lOO'den
fazla köyün boşalüldığını. bu
köylcrden bazılannın yakıldığını
söyledi. Aşık, "Hükümet veya
devlel, PKK-Hizbullah dengesi
yönündeçok tehlikeli bir girdaba
gjrmiştir. Devlel, ilerdc altından
kalkamayacağı bir rahatlık için-
dedir" dıye konuştu. Bölgede
partizanlığın da büyük boyutlar-
da yaşandığmı anlatan Aşık,
kadrolann parayla salıldığını,
hatta bölgede kadro borsası ve
çcşitli kadrolar için rayiç bcdeller
oluştuğunu iddia ettı.
AVRUPA'DAN
EDİP EMİL ÖYMEN
"Geriye İade"
Türkçemiz artık çok yetersiz. Öyle böyle değil. Çok çok
yetersiz. Artık, kendini bu dille ifade edebilmek bir hü-
r>er. Edemeyenlerdeçaresini buluyorlar: Kırmançazani
bir dil üreterek. Boş yere ahkam kesmeye gerek yok.
Televizyonlardan rastgele kapılmış örnekler: Canlı ya-
yırnlandığını övünerek ilan eden bir televizyon progra-
mında sunucu, "Uğur Mumcu'yu öldürmek, onun savun-
duğu fikirleri yok etmeye ne yazık ki yetmeyecek" diyor.
"Ne yazık ki" bölümü, bütün cümlenin anlamına ters. El- '
bette onun da amacı bu değil, ama yayın canlı ya, olacak
o kadar.
Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'ndan söz edilirken, "Ata-
türk'ün bir nutkunu Türkçeye çevirerek..." denilmişti. Ve
bir TRT haber bülteninde de "Mebusan-ı Meclis..." Hem
de iki kez üst üste.
"Gerçekleştirmek" de fırtına sözcüklerden. öyle ki
"öldürme olayını gerçekleştiren" bile denilebiliyor.
Bir yüksek yetkili, "Bir o'ay değildir... Bir hadise de
değildir" diyor. Her şey, "olay" sözcüğü ile karşılanır
halegelmişken, bunun hem şimdiki hemeskibiçimlerini
bir arada kullanmak pratik. Aynı ikililik, kadınlara yöne-
lik bir programda ve bir televizyon yorumu sırasında
"saydam ve şeffaf" denildiği sırada da var. "Seçenek
alternatifleri" denildiği zaman da...
"Hoşgörü ile tolere edilmesi gerekir" denildiğinde
de... Ve hatta, "Kendi otokontrolümüze bıraktılar" denil-
diğinde de. Bir TV haber programında, bir büyükşehrin
su sorunundan söz edilirken su şöyle tanımlanıyor: "En
gereksinim duyduğumuz ihtiyaç." Ve bir başka büyük-
şehre ilişkin projelerden söz edilirken, amaç şu: "Yan-
na yeniden nostalji kazandırmak istiyoruz."
Ve bir inci daha: Türkiye'ye kaçırılan bazı tablolar, ia-
de edilecek. Bir törende, yüksek bir politikacı, "geriye
iadesi" diyor. "Geriye iade" sık rastlanan birörnek.
"Mesleki kariyer" de öyle... Aynı şekilde, özel bir tele-
vizyonun tanınm programında "Hür ve özgür" olduğu
vurgulanıyor.
Bir gencimiz bir yabancı okula kabul edilmiş. Tanıtım
şöyle: "llk kez bir Türkün girme başarısını gösterdiği
okula giren..." Bir dansöz anlatıyor: "Kökenden eğiti-
mim vardı..."
Bir büyük televizyon sunucusu: "Yaşlıların çevrelerin-
deetraf oluşur."
Çok daha büyük ve bıyık buran televizyon "kişiliği"
şöyle mırıldanıyor "Sen yurtdışında temsil edilmişsin-
dir." Aynı programdan bir inci de şu: "Yurtdışından dışa-
rıya danscı gidecekse..."
Orta boy bir televizyon haber programında, yeni açı-
lan bir parti hakkında soru: "Artısı ne bu partinin?"
Sözcü düzeyinde bir yüksek politikacı, "Anayasamı-
zındizaynı" diyor. Daha da yükseği, "Noflyzonesiyase-
ti" dedikten sonra "Türk Hava Kuvvetleri'ne mensup
uçaklar" da denilebilir... Politikacılardan biri, "bunalım
ya da çatışma" dururken, "conflict" diyebiliyor...
Yayık gülüşlü bir başka televizyon "kişiliği" ile, soh-
bete davet ettiği sanatçı arasındaki konuşmada sanatçı,
işlerini çekip çevirecek bir "ajanı olmadığmı" söyleyin-
ce, "kişilik" hemen düzeltiyor: "Yani Türkçesi, agentde-
mek istiyorsunuz."
ıstanbul'da lüks bir otelde bir yemek haftası düzenlen-
miş. Asçıbaşı kameraya yemekleri tanıtıyor, tanıtıyor,
ondan sonra kolunu şöyle bir açarak, "Ve bunlar da the
otherçeşitlerimiz" diyor. The other" yani "diğer" anla-
mına. Tûrkçe yetersiz, hatta çok çok yetersiz ya, işte
başka çare yok.
Hakkında kapatma istemiyle dava açılan HEP'te, 1 martta alınacak sözlü savunmalardan sonra geriye sayım başlayacak
HEP'ikapatmadavasındadönümnoktasANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- HEP'in
kapatılması davasında dönüm noktasına
geliniyor. 1 martta Ana>asa Mahkemesi
sözlü savunmaları alacak ve karar için geri
sayım başla\acak. Şu anda Meclis'de 16
millervekili> le temsil edilen H EP'in kapatılıp,
kapatılmayacağı önümüzdeki günlerde belli
olacak. HEP kurulduğundan bu yana, siyasi
çevrelerce sık sık tartışma konusu yapıldı.
PKK ile organik bağı olduğu söylendi. MİT
raporu olduğu ileri süriilen belgelerde, partiyi
bizzat istihbarat birimlerinin kurdurduğu
haberleri \ aratıldı. Parti, hem dışından hem
de içinden eleştirildi. Son olarak, partiden
istifa eden iki milletvekili, Alınak ve Demir,
HEP'i düzen partisi olmakla sucladı. Adı
etrafında bunca tartışmalar yaratılan HEP,
hangi süreçlerden geçerek bugüne geidi?
Partinin kısa >e tartışmalı tarihi şöyle başladı.
HEP için "start" SHP'li millenekilleri
Mahmut Alınak, Adnan Ekmen, Kenan
Sönmez, Ahmet Türk, Mehmet Ali Eren,
İbrahim Aksoy >e İsmail Hakkı Önal'ın.
1989 yılı eylül ayında Paris'te yapılan Kürt
konferansma katıltnasıvla başladı.
Milervekillcrinin partiden inn almadan
konferansa katılmalan sorunlara yol actı. Bir
sure sonra söz konusu milervekillerinin "ihraç
edilmeleri" tartışması gundeme geldi.
SHP içindeki, "İhraç antidemokrarikdir.
Millervekilleri partide kalmalı",
u
Parti
disiplinine aykın davrandılar ihraç
edilmeliler" tarttsmalan, 7 millervekilinin 7
Ha/iran 1989 yılı kasım aymda partiden ihraç
edilmesiyle somıçlandı. İhraçtan tam bir yıl
sonra 7 Haziran 1990 tarihinde ise SHP'den
ihraçedilenler, ihraçlara tepki olarak istifa
eden Fehmi Işıklar, Cüneyt Canver ve Arif
Sağ'ın da katılımıy la HEP'İ kurdu.
Başlangıcta bu gunıpia birlikte harcket
ederek SH P'den istifa eden Aydm Güven
Gûrkan'm HEP içinde yer almaması üzerine,
partinin Genel Başkanlığma Fehmi Istklar
«2
0Ekiml991 seçimleri ise HEP için bird
ömim noktası oldu. Seçim öncesindeHEP ileS
HPittifakkararıverdi.SHPGüneydoğuA
nadolu'da HEP'in seçtiği adaylaria s
eçimleregirdi.SeçimlersonundaSHPm
illetvekili olarak TBMM'yegiren21 H
EP'li, bir süre SHP içinde polirika yaptı a
ma bu ittifak da çok sürmedi. İlk sorun, P
arlamento'nun açıldığı gün, Diyarbakırm
illetvekilleri Leyla Zana ile Hatip Dide'nin K
ürtçe yemin etmeleriyle ortaya çıktı. Daha s
onrakisüreçteyaşanançelişkiler nedeniyle, 1
992 ocak ayında Leyla Zana ve Hatip Dicle'
*SHP'desıkıntı yaratmamak" gerekçesiyle i
stifaettiler.31 Mart 1992'del4millenek'ilid
aha istifa yolunu seçti. Aralannda Fehmi I
şıklar,MahmutAlınak >eMahmut U
yanık'm da bulunduğu 6 milletvekili ise, S
HP'de poliü'ka y apmay ı tercih etti. Bir süreS
HP'nin TBMM Grup Başkanveklliğini
yapan Mahmut Alınak da Muhmut L yanık
ile birlikte SHP'den ayrıldı.
SHP'den istifa eden millervekillerinin
HKP'c geçebilmesini sağlamak için 27
Haziran 1992 tarihinde Mahmut Almak'm
genel başkanlığında ÖZEP (Özgürlük ve
Eşitlik Partisi) adıy la bir hülle partisi
kunıldu. 2 Temmuz 1992'de de H EP'in
kapatılması istemiyle Anayasa
Mahkemesi'nde dava açrfdı. 4Temmuz 1992
günü ÖZEP, HEP'e katrima kararı aldı.
HEPin 25-26ocak 1992 tarihinde yapılan
kurultayında genel başkanlığa Feridun Yazar
secildi. Î9eylül 1992 günü yapılan kurultayda
ise, Ahmet Türk genel başkanığa getirildi.
Bölgede izlenen polirika ve partinin
kapatılmasına karşı izlenecek yol
konusundaki görüş ay rılıkları nedeniyle 19
Şubat 1993 günü de Şırnak Milletvekili
Mahmut Alınak ile Muş Millervekili
Muzaffer Demir, "düzen partisi''
suclamasıy la partilerinden istifa etti.
HEP'in kapatılması istemiyle Anayasa
Mahkemesi'nde açılan dava sürüyor. Yazdı
savunma verildi. 1 mart günü de sözlü
savunmalar yapılacak. HEP üst yönetüni
sonuna kadar partide kalarak direnme karan
aldı. Böylece bazı miUetvekillerinin
milletvekilliğinin düşmesi ve siyasal
haklarının sınırlannıası göze aİınmış oldu.
HEP'in millervekilleri ve seçildikleri iUer
şöyle: Mahmut KılınçfAdıyaman),
Nizamettin Toğuç (Batman)3edat Yurttaş
(Diyarbakır), Hatip Diclc (Diyarbakır),
Leyla Zana (diyarbakır), Mahmut L'yaıuk
(Diyarbakır), Remzi Kartal (Van), Sırn
Sakık (Muş), Mehmet Emin Sever (Muş), -
Ahmet Türk (Mardin), Mehmet Sincar
(Mardin), Ali Yiğit (Mardin), Zübeyir Aydar
(Siirt), Naif Güneş (Siirt), Orhan Doğan
(Şırnak), Selim Sadak (Şırnak)
HEP Genel Başkanı Ahmet Türk, partilerinin kapatılması durumunda, çok tehlikeli bir aynşmanın başlayacağını ileri sürdü:
'Parlamentoda yeriııizyok9
denıışolacaklar
TÜREY KÖSE
ANKARA - HEP Genel Baş-
kanı Ahmet Türk, partilerinin
kapatılması durumunda, "Böl-
ge insanına, parti kurma, parti-
lerden medet umma, TC parla-
mentosunda yeriniz yok, anla-
yışı çıkabilir. Bu. çok lehlikeli
bir aynşmayı getirir" dedi.
Türk, "HEP kapatılırsa, Türki-
ye' de bir siyasi partinin kapan-
masına tepki duyan çcşitli ke-
simleri biraraya gctirerek, du-
rum değerlendirmesi yapacak-
lannı, bir arayış içinde olacak-
lannı" açıkladı.
Anayasa Mahkemesi'nde
HEP'in kapatılması islemiyle
açılan dava ile birlikte, partinin
kapatılmasının sonuçlan, ka-
patılma durumunda nasıl bir
yol izleneceği de lartışılmaya
başlandı. HEP Genel Başkanı
Ahmet Türk, bu geJişmclerle il-
gili olarak Cumhuriyet'in soru-
lannı yanıtladı.
- HEP ne amaçla kuruldu, ne-
reden nereye geldi? Bu süreci
özetler misiniz?
TÜRK - Bir bölgede insanlar
var, baskı altında, kendi kim-
liklerini ifade etmc hakkına sa-
hip değil. HEP, böylc bir anla-
yışfa ortaya çıktı. Çıkarken,
önüne sadece bir Kürl sorunu,
Kürl partisi ve programı koy-
madı. Ama, varolan bir sorunu
irdeleme, varolan bir sorunu
Türkiye ve dünya kamuoyuna
laşıma gibi bir sorumlulukla da
karşı karşıyaydı. Biz bunu ya-
parken, Türkiye'deki demok-
ratlara, aydınlara, sosyalisllere,
yani özgür bir ortamın yaratıl-
masını işleyen herkese çağn
yaptık. Böyle yola çıktık. HEP
bugün varolan sorunlara eğil-
me gibi bir sorumlulukla da
karşı karşıya. Bunu yaparken,
ister istemez bazı suçlamalarla
karşı karşıya geldik. Demokra-
tik çalışmalanmızı engellcmek
için Kürt partisi, bölücü parüsi
anlayışını bilinçli olarak geliş-
tinmeye çalışlılar. Olumsuzluk-
lar karşısında susmak, görevini
yapmamaktır. Duygulan fren-
lenmiş insanlann zaman zaman
parti kurultaylannda. toplantı-
lannda belki de amacını aşan
sloganlan da parti salonlanna
yansıyor. Bu, doğal. Ben, 4. dö-
nem mıllelvckiliyim. Biz,
CH P'deçalıştığımızdada "halk-
lara özgürlük" sloganı atılırdı.
Ama, hiçbir parli hakkında da
böylc bir dava açılmadı.
- Sadece Kürt partisi olarak
anılmaktan şikayetçi olduğunu-
zu söylüyorsunuz. Bunun yanısı-
ra PKK'ya karşı tavnnız da tar-
tışılıyor. PKK'yı mahkum etme^
diğiniz, bu konuda net bir açıkla-
mayapamadığınız söyleniyor...
TÜRK- Ortada bir Kürl so-
• Türk, "HEP kapatılır-
sa, Türkiye' de bir siyasi
partinin kapanmasına
tepki duyan çeşitli ke-
simleri biraraya getire-
rek, durum değerlendir-
mesi yapacaklannı, bir
arayış içinde olacaklan-
nı" açıkladı.
• Bölgede bugün bir
PKK gerçeği olduğunu
söyleyen Türk, "PKK'-
nın dayandığı muhak-
kak bir taban vardır. Biz
de, o bölgedeki insanla-
nn iradesiyle geldik.
Müşterekliğimizaynı ta-
bandan beslendiğimiz
içindir, bu gerçektir.
runu var. Bu sorunlan ben gün-
deme getirdiğim için, Kürl par-
tisi damgasını yiyorum. Kürt
partisi de kurulmalıdır, kurula-
bilmelidir. Ama biz, Türkiye'de
Kürl sorunun cözümünün, sa-
dece Kürtlerin görevi olmadığı
inancındayız. Bunu, Türkiye'-
de her demokralın, her aydının
sorunu olarak gördüğümüz
için, partiyi bir Kürt partisi ola-
rak algılamıyoruz. görmck istc-
miyoruz. Kürt sorununun, in-
sanlann eşit, özgür yaşamaları-
nı islcyen herkesin sorunu ol-
duğunu inanıyoruz. Bunun
için, 'Kürt partisi değiliz' diyo-
ruz.
Bugün bölgede PKK gerçeği
var. PKK'nın dayandığı mu-
hakkak bir taban vardır. O böl-
gedeki insanlar vardır. Bizdc, o
bölgedeki insanlann iradesiyle
geldik.
Müşlerekliğimiz aynı taban-
dan beslendiğimiz içindir, bu
gerçektir. Bu taban, bugün öz-
gür dcğilsc, baskı altındaysa,
zaman zaman benim söylc-
mimle, PKK'nın söylemi arası-
nda benzerlik olması, organik
bir bağın olduğunu göslermez.
Haksızlıklan dile getirdiğim za-
man, PKK ile özdeşleştirilmek
isteniyorum. Televizyonda, ha-
berlerde 'Derik ilçesi Dumanlı
köyünde 9 PKK'li öldürülmüş'
diyor. Biz araşunyoruz, ölenler
bir hanım, kocası, yakınlan
köylüler. Bunu söyleyince,
PKK'yla özdeşleştiriliyorum.
- PKK'yı samimiyetle eleştir-
mediğiniz, eylemlerini mahkum
etmediğiniz eleştiriterira nasıl
karşılıyorsunuz?
TÜRK - Ben onu eleşurme
gibi bir sorumluJukla karşı kar-
şıya değilim. Bugün bir organi-
zasyon varsa, bir devlet varsa,
devlel 60 milyon insanın özgür
vc cşit yaşama ortamını yaral-
mıyorsa ve birileri bunu kulla-
narak bir mücadele içine giri-
yorsa bu olumsuzluklan kaldı-
racak olan devlet ve devletin
kurumlandır. Siz o insanlara
birincı sınf valandaş muamelesi
yaparsanız o insanlar niyc dağa
çıksın, yaşamını tehlikeye sok-
sun. Belirlcyici olan devletin
politikasıdır.
- Anayasa Mahkemesi'nde
partinizin kapatılması istemiyle
açıian dava sürüyor. HEP kapa-
tılırsa, bunun ne tür sonucian
olur?
TÜRK - Parti kapatılırsa,
Türkiye'deki Kürl insana veya
Türkiye'de Kürt sorunun varlı-
ğını ortaya koyanlara, demok-
ratik alan kapatılmış olur. Bi-
zim çalışmamızı engelleyecek-
ler, niye parti kuralım, partiler-
den medet umalım sorusu gün-
deme gelecek. Milletvekilleri
düşlü, yollar tıkandı diyelim,
çok zor günleri yaşıyor bölge,
tek dayanaklan parlamentoda
bazı insanlann haksızlıklan za-
man zaman dile gctirme imka-
nı. Bu yol kapanırsa, biranlayı-
şı, bölge insanını tamamen dı-
şlama anlayışını getirir. Artık
bizdm TC parlamentosunda ye-
rimiz yok gibi bir anlayış ge/i-
şcbilir ki, bu, çok tehlikeli bir
anlayıştır, bir aynşmayı getirir.
- Parti kapatılırsa ne yapa-
caksımz? Bazı kadrolannı çeke-
cektiniz, sonra sonuna kadar
partide kalma karan almdu
TÜRK - Bu yolun kullanıl-
ması konusunda ısrarlı olaca-
ğız, zorlayacağız. Ancak, bize
karşı sürdürülen uygulamalar,
açılım yaratmak istediğimiz her
anlayışımız karşısında tıkama
gibi bir yaklaşım çıkıyor karşı-
mıza. Böyle bir anlayışla geli-
nirse, süreç içinde yapabilecek
bir şcy kalmadığını zaten ka-
bullcnmek zorunda kalıyorsu-
nuz. Ama biz, bu alanı zorla-
manın zorunluluğunu biliyo-
ruz. Millelvekillerimizin istifası
bir şeyi değiştirmez.