Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz sahibi: Berin Nadi
Genel Ya\ın Yonetmenı Özgen Acar • Genel
"* ayın Koordinatörü HikmetÇetinkaya #Genel
Yayın Danışmanı OrhanErinç* Yazı Işler ı Mü-
dürü Cdal Başlangıç • Haber Merkea Mudurır
MustafaBalbav
Gorsel Yonetmen AB Acar •Duzenleme Mustafo Sağlamer Ankara Temsılcısı: Cüneyt Arcayürek •Haber Müdürlerr Işık Kansu. Hakkı Muessese Mudür V Erol Erkırt #Koordına-
• lstanbul Haberlen Şenaj Kalkan «Dış Haberler Ergun Bafcı Erdem Z Gokalp Blv İnkılap S "No 19 4. Tel: 4331141-47. Telex 42344. Fai. tör Ahmet korulsan •Muhasebe Bülent Ye-
• tş - Ekonomı LHnç Tayanç «Yurt Haberlen Vlefamet Saraç (4)4330565 •İznurTemsılcı V :SerdarKızık.H Zıva Blv. 1352S.2 3Tel:83I23fl. ner • fdare Hüseyin Gürer •Işletme önder
• Makdleler Sami Karaören «Spor Abdıilkadir Yucelman «Du- Telex 52359,Fa\: (51 »895360 • Adana Temsilcisı: Çetin Yiğenoğlu İnonü Cd. Çelik • Bılgı-İşlem NaiJ Inal «Bılgısavar Sıs-
zeltme AbduUaiı Vazıcı 119S No: 1 Kat I. Tel- 593752(4hat). Telex: 62155. Fax 01) 5925 7S tem: Mürinet Çiler • Reklam Reha Işıtman
\ıvnüa>an: Yenı Gun Haber Ajansı. Basın ve Ya>ıncı!ık \ Ş Basvn: Cumhumeı Mdtbadcılık \cGozctixiiik T-VŞ
Tûrlocajı Cad 39 4) Cag.itogiu34334îsı PK 246IsUnbuJTel 5l2O505TeleK 22246.F4K (1)5138595
18ŞUBAT1993 İmsak 5 23 Guneş6 48 Öğle. 12 23 İkındr 15 18 Akşam:17 48 Yatsı:19 07
Yaşlılık ve
gençlik arayışı
• İZMİR(AA)-Ege
Ünıversitesi Tıp Fakültesi
Fizyoloji Anabılım Dalı
Başkanı Prof. Dr. Nuran
Hann, yaşlılığın sadece
bedensel değışıkiiklerle ilgih
bir süreç olmadığmı, bunda
kişilenn dünyaya bakışının,
ıçinde bulunduğu koşuliann
büyük ro] oynadığını söyledi
AA muhabirinin sorulannı
yanıtiayan Prof. Hanri,
günümüzde 45-59 yaş
arasının "orta yaş". 60-74
dıliminın "yaşh". 75-89 yaş
kesiminin ise "iJeri yaşhfik"
olarak nilelendiğini
vurgulayarak "Bugûn
Türkıye'de65 yaşın
üzenndekı kesim, toplam
nüfusun yüzde9.5'ini
oluşlurmaktadır" dedi.
Yunanmarın
sigaratutkusu
• ATİNA(AA)-
Yunanistan. AT'nın
"üryakılik" rekorunu
kımselere bırakmıyor. AT
ülkelen arasmda yapılan bir
araştırmaya göreen fazla
sıgara içen AT ülkeleri
arasmda Yunanıstan, kışi
başına yılda 2.815 sigara ile
lıste başında yer alıyor.
Yunanlılan ise büyûk bir
farkla, kişi başına yıida 2.189
sıgara ile İspanyollar izliyor.
•"Tiryakiler" içın bircennet
mleliğı taşıyan
Yunanıstan'da sıgara
fıyatlan da diğer AT
ülkelerinin çok altında
seyrediyor. Yunanıstan'da
bir paket sıgararun fiyatı
yakiaşık 15 bin lıra iken AT
üyesi Hollanda'da 40 bın
liraya kadarçıkıyor.
Vicdansız anne
• LONDRA(AA)-
İngıltere'de 11 yaşındaki
kızınıyalnızbırakarak 15
gün öncc İspanya'ya tatile
giden anne. ülkeye
dönüşünde Heathrow
Havaalanı'nda polis
larafindan tutuklandı.
Uçağın terminale varmasıyla
yolcular arasından Yasmin
Gibson'ı (32)alan 7 kışilik
polis ekibi, kendisini
yakındaki bir polis
minıbüsüne bindirmek
istedığinde Bayan Gibson
araca binmemekte direndi.
Bir anda göz yaşlanna
boğulan gençkadın. "Sizinle
polis otosuha bınmek
ıstemiyorum" diye çığlıklar
atmaya başladı. Kendisini
sakinleştirmeye çalışan polis
memurlanna ağlayarak,
"Kizımı terk edipgıtmedim.
Kendisini komşuma
bırakmıştım. Onlarda birkaç
gün içinde bana
katılacaklardı. Ben gaddar,
taş kalpü bir anne değilim.
Kınmı çok sevıyorum.
Böbrek nakli
• İZMİR(AA)-RusProf.
Dr. losıf Yarmolinski,
böbrek nakb konusunda
Tiirk doktorlanyla daha iyi
dıyalog kurmak istediklerini
söyledi. Moskova'daki beş
hastane ile yaptığı
sözleşmeler gereğince ücret
karşıüğı kadavradan böbrek
nakh yaptırmak üzere Türk
hastalanru Moskova'ya
götüren Trans
Transplantasyon
Danışmanbk Merkezi'nin
davetlisi olarak İzmir'de
bulunan Moskova Üroloji
Araştırma Enstıtüsü Böbrek
Nakli ve Hemodiyaliz
Merkezi'nin yöneticisi Prof.
Dr. Iosif Yarmolinski, Türk
doktorlann da katıldığı bir
basın toplantısı düzenîedi.
Prof. Dr. Yarmolinski,
tıptaki gelişmelerle böbrek
nakli konusunda aşama
yapıldığını, ancak daha
çözümlenecek problemler
bulunduğunu aniatarak, bu
konuda ülkelerarası diyalog
kurulması gerektiğini
kaydetti. Çeşitli Avrupa
ülkeleri doktorlan arasında
yardımlaşma bulunduğunu
ifadeeden merkez yöneticisi,
'Coğrafya olarak yakın
olmamıza karşılık Türk
doktorlanyla yeterince
diyalog kuramadık. Bu
konuda Türk doktorlanyla
daha iyı ilişki kurahm
istiyoruz"dedi.
Filipinlilerin ülkemizde dadı vehizmetçi olarak çalıştınlması yasak. Ancak İstanbul 'da birçok evde Filipinli kadın çalışıyor
Filipiııler'dengelen çağdaşkölelerGÜL ATMACA
Eskiden zengin olmanın öl-
çütlerinden biri İngiliz uşak ve
Fransız aşçılara sahip olmaktı.
Yine o zamanlarda zenciler kö-
le olarak çalıştınldı. Günümüz-
de, Avrupa'da. Arap ülkelenn-
de ve üJkemizde Filipinli hiz-
metçisı veya dadısı olmayan,
pek zengjnden sayılmıyor. Filı-
pinliler ülkelerindeki işsizlik ve
iç kanşıklık yüzünden göç edi-
yor başka ülkelere. Geçen yıl
yansmdan faziası kadın olmak
üzere, 600 bin Filipinli iş bul-
mak amaayla başka ülkelere
göç etmış. Kendı ülkelerinde
hemşırelik. öğretmenlik, sekre-
terlık eğitımi gören ve çoğu dıp-
lomalı Filipinli kadınlar. gittık-
len ülkelerde dadı ve hizmetçi
olarak iş bulmakta hıç zorluk
çekmıyor. Eğıtimb olmalannın
yanısıra, uysal. çalışkan ve ita-
atkar olmalan, Filipinli kadın
ve erkeklerin hararetle aranan
göçmen işçıler olmasını sağla-
mış.
Törkiye'de yasak
Ülkemizde Filıpinli işçi ve
dadı çaiıştırmak yasak. Daha
önce Filipinli işçı çabştıran fab-
nkalar. dergı ve gazetelerde cı-
kan haberlerden sonra. polısın
baskın yaptığını ve ışçilerin ül-
keden aynlmak zorunda kaldı-
ğını söylüyor. Avcılar'da bulu-
nan Cemıaş Konfeksiyon Sa-
nayı ve Tıcaret LTD. ŞTİ'nin
sahibi Abduüah Taşcı, Filipinli
işçilerin Türk işçilerden çok
daha calışkan ve tecrübeli oldu-
ğunu belirterek şunlan söylü-
yor:
"Bızınn Türk ışçilerimiz çok
tembel Ben Filipinli işçilerden
çok memnnundum ve bu işı Fi-
lipinlilerle götürmeye kalktım.
İş ahlakı bakımından çok daha
üstün olan bu ınsanlar, verdıği-
niz işı \aparken çok dıkkatlı.
Aralannda bir kaç tanesı tekstıl
mü'hendisi olan beş Filipinli iş-
çim içın lojman bıle tutmuştum.
Yetkıli >erlere başvurmama
rağmen onlar için gerekli ızni
alamadım Bu insanlar. önce vi-
ze almak umuduyla Bu+gans-
tan'a gitti. Vıze alamavınca da
üJkelerine geri döndüler. Şimdi
binsıni gen getırttım. Buradakı
durumunun yasallaşması için
gerekli yerlere başvurdum."
Abdullah Taşçı. Filipinli işçi-
lenn kendı ülkelerinde işsizlik
olduğu ve geçinebilmek içın ye-
tennce para kazanamadıklan
için göç ettıklennı söyledıkten
• Filipinliler ülkelerindeki işsizlik ve iç kanşıkhk
nedeniyle başka ülkelere göçediyorlar. Kendi
ülkelerinde hemşireük, öğretmenlik, sekreterlik
eğitimi gören veçoğu diplomalı Filipinli kadınlar,
gittikleri ülkelerde dadı ve hizmetçi olarak iş
bulmakta zorlanmıyorlar. Filipinli kadınlar herhafta
sonu İstanbul'da Saint Antoine kilisesinde biraraya
geliyorlar.
• Kuveyt. hizmet sektöründe en fazla Filipinli
çalıştıran ülke olduğu gibi, Filipinli dadı ve
hizmetçilerin en fazla fiziki ve psikolojik saldınlara
maruz kaldığı ülkelenn de başında gehyor. Kuveyt'te
geçen yıl intihar edenlerin yansı Filipinli. Yurtdışında
çaüşan Filipinlilerin sayısı Japonya'da 30 bin,
Italya'da 42 bin, İngiltere'de 75 bin ve Amerika'da
sadece Los Angeles'te 155 bini buluyor.
Ingilizeeyi iyi dcrecede bilen FilipinJiIer, pazar gûnleri Saint Antuan Kilisesi'ndeki fngilizce ayine katılıyoriar.Filipinliler, genelde dadılık ve hizmeteilik yapıyorlar.
sonra,"Filipinli işçiler. Türk iş-
çiler bu kadar yüksek maaş alı-
yor, bu kadar güzel yemekler
yivorlar. Buna rağmen neden
çalışmıyorlar diye soruyorlar
bize" dıyor
İstanbul'da da çalışıyorlar
Bir Filipinli. ancak Devlet
Planlama Teşkılatı tarafından
uzman olarak getirilmişse. ya-
sal olarak çahşabıliyor.
Filipinlilerin ülkemizde dadı
ve hizmetçi olarak çalıştınlma-
sı, Devlet Bakanlıâ karanvla
yasaklanmış olmasına rağmen.
istanbul "daki bir çok evde bu
şekılde çalışan Filipinli kadın
olduğu biliniyor.
Her hafta sonu Saint Antoi-
ne Kjlısesi'nde bir araya gelen
Filipinli kadınlar için burası.
ıbadet yeri olmak dışında. dert-
leşebıldikleri ve vatan hasretini
bir nebze giderdikleri bir yer
özelliğini taşıyor. Çoğu, Ingiliz-
ceyi iyi derecede bilen Filipmli-
ler. pazar günleri Saint Antoi-
ne'de venlen değışik dillerdekı
ayinlerden İngilizce olanına
katıbyor. Kilisenin alt katında-
ki salonda da sohbet edıyorlar
Gazetecilerden de köşe bucak
kaçıvorlar. Çünkü onlar "ka-
çak işçi."' Fotoğraflannın çekil-
mesini, adlannın yazılmasmı is-
temiyorlar.
Vatan hasreti içindeler
Admın Cesarie olduğunu öğ-
rendiğimiz 41 vaşındaki Fili-
pinli bir kadın, sojadını verme-
mek koşuluyla konuşmayı ka-
bul edıyor. Türkive'ye üç >ıl
önce gelmiş olan Cesarie. kendi
ülkesinde ebeb'k yapıyorken
şimdi İstanbul'da bir evde hiz-
metçi.
500 dolar aylığının yansını.
Fibpınler'de kolejde okuyan iki
çocuğuna gönderen Cesarie. üç
yıldır gönmüyor onlan. Esmer
yüzündeki çekik gözlerinde
hüznü hissediyorsunuz bir an.
Haftada bir, kılisede bir araya
geldiklerinde vatandaşlanna
kahve \e çay servisi yaparak,
vatan hasretini giderdiğinı söy-
lüyor Cesarie.
Filipinli kadınlann çoğu.
kendi ülkelennde aldıklan eği-
timi. dadılık ve hizmetçihk gibı
vasıfsfe işlerde harcadıklan gi-
bi. genelde normal iş saatlerin-
den daha çok çalışıyor. Fibpin'-
de bir ofiste sekreterlik yapar-
ken 8 saat çalışan Mane, bura-
da dadılık yaptığı evde neredey-
se 24 saat çaiıştiğını söylüyor.
Çocuklarun için
İki yıldır İstanbul'da olan
Marie 42 vaşında ve şimdi Fili-
pin'de kocasının baktığı altı ço-
cuğu var. 400 dolar aybk ka-
zananın yansını çocuklanna
gönderen Marie. her şeyi ço-
Mikroakım terapiyara ve şiddetlikanser ağnlannın tedavisinde kullanılıyor
Elektrik akımıyla ağn tedavisi• Walkman büyüklüğündeki
aletin ağnlı veya iltihaplı
bölgeye konan iki
elektrotuyla, bu bölgeye
duşük voltaj ve frekansta
elektrik akımı veriliyor.
Düşük elektrik akımı
kullanılan tedavilerin. çıkış
noktalan, vücuttaki elektrik
akımın yönünün iyileşme
sürecinde oynadığı rol.
Dış HaberlerServisi - "'Ağn; insanhk
için zalim bır hükümdar, hatta ölümden
daha korkunçtur."
Evet Albert Schweitzer'in dediği gibi
ağnlar bazen hayau çekilmez hale
getirebiliyor.
Bununla beraber. gün gecmiyorki tıpta
yeni bir buluş olmasın.
ABD'de. derin yaralar, şiddetli kanser
ağnlan, ijtihap ve sırt ağnlannın
tedavisinde kullanılan ve elektrik
akımından yararlanan 'Mikroakam
Terapi', ağnlan azalttığı gibi. iyileşme
sürecini başlatıyor ve hızlandınyor.
VValkman büyüklüğündeki aletin ağnlı
veya iltihaplı bölgeye konan iki elektro-
tuyla, bu bölgeye düşük voltaj ve
frekansta elektrik akırru veriliyor.
Düşük elektrik akımı kullanılan
tedavilerin, çıkış noktalan, vücuttaH
elektrik akımın yönünün iyileşme
sürecinde oynadığı rol.
Terapi. ağnnm olduğu ya da iltihaplı
Desen: THE INDEPENDENT
bölgedeki elektriksel aküviteyi
değiştirdıği gibi, iyileşmeyi sağlayan
kimyasal reaksiyonu da hızlandınyor.
Mikroakım terapi, her tekrarlanışında,
hasta terapide daha az kaldığı gibi,
etkisi de daha uzun sürüyor. Beş yıl
önce virütik bir hastabk yüzünden ek-
lemleri ve sırtındaki ağnîardan
yürüyemeyecek ve çabşamayaçak hale
gelen Maurren Betts adındakı İngiliz
kadın. terapiden sonra, ağnlannın
kesildığinden ve hayatının daha çekilir
hale geldiğinden söz ediyor.
Amerikan Cerrahi ve Fiziksel Terapi
Tıp Bülteni'nde yayınlanan
araştırmalar. 'Mikroakım Terapi'nin
deridekı yaralann iyileşmesini
hızlandırdığı gibi, buradakı bakteriyel
oluşumunda önüne geçtiğini gösteriyor.
Bir başka araştırma. Kanada Olimpiyat
Takımı'nda bacaklannda bağ ve sinir
zedelenmeleri olan sporculann bu
terapi sayısında normal zamandan
daha çabuk iyileştiğinı gösteriyor.
Elektrik akımının kullanıldığı bir başka
makıne, Novagen adıyla migren
hastalan için geliştinldi. Migren
ağnlannın beyindekı elektriğin belb' fre-
kanslarda düşük olmasından
kaynaklandığını keşfeden bili-
madamlan, Novagen'in bu durumlarda
beyne sinyal göndermesiyle ağnlann
giderilmesini hedefbyor
cuklanna daha iyi bir gelecek
sağlamak için yaptığınj söylû
yor. Kendi ülkesinde sekrete.
bk yaparken başka bir ülkede
hızmetçılik yapmanın nasıl bir
duygu olduğunu sorduğumuz-
da, "Çok güç" cevabını veriyor.
Filipinli kadınlann bir kısmı
Türk erkeklerle evlenerek, Tür-
kiye'de kalma izni alabiliyor.
Lorna Sönmez, Kuveyt'te bir
süpermarkette çabşırken tanış-
tığı TIR şöförii Vedat Sönmez'-
le evlendikten sonra gelmiş
Türkiye'ye. Lorna şimdi çalış-
madığını ve hayatından mem-
nun olduğunu söylüyor. Vedat
Sönmez, fotoğraf çeİcme isteği-
mızı daha önce akrabası olan
ılk kansmın görmesinden çe-
kındiğı içın kabul etmiyor
Avrupa yerine Türkiye
Her pazar günü Saınt Antoi-
ne Kıbsesi'ne gıdenler sadece
Filipinli dadı ve hizmetçiler de-
ğil. ülkelenndekı acentelere ya
da işçi simsarlanna binlerce do-
lar ödeyip. Avrupa'ya götürü-
lecekleri vaadiyle kandınlıp,
Türkiye'ye getirilen Filipinliler
de var. Filipinli dadı ve hizmet-
cileri Türkiye'ye getiren acente-
ler veya kışıler, bu ışın karşılı-
ğında binlerce dolar komisyon
alıyor ve kontrat yapıyorlar.
En çok Filipinli Kuveyt'tr
Bir anlamda çağdaş köleler
olarak tanımlanan Filipinli ka-
dınlar. Arap ülkelerinde tüm
hizmet sekıörlerinde yer alıyor.
Kuveyt, hizmet sektöründe en
fazla Filipinli çalıştıran ülke ol-
duğu gibi. Filipinli dadı ve hiz-
metçilerin en fazla fiziki ve psi-
kolojik saldınlara maruz kaldı-
ğı ülkelenn de başında geliyor.
Kuveyt'te geçen yıl intihar
cdenlerin yansı Filipinli.
Filipinli gurbetçilenn. üikele-
rinin ekonomısine katkılan yıl-
da 3.5 milyar dolar. Bununla
birlikte, eğitımb insanlannın
göç etmesi sonucu, Fibpinler,
öğretmen. hemşire sıkıntısı çek-
meye başlamış. Filipinler'den
göç, ailelerin bölünmesi, çocuk-
lann annelerinden mahrum
kalnıası anlamının taşıdığı gibi,
bu cocuklann arasında uyuştu-
rucu kullanımı ve okulu terk
etme oranın da yüksek olması-
na da neden olmuş.
Yurtdışında çahşan Filipinli-
lerin sayısı Japonya'da 30 bin,
İtalya'da 42 bin, İngiltere'de 75
bın ve Amerika'da sadece Los
Angeles'te 155 bini buluyor.
Mutsuzluğu bedenine yansıyor
Onetnsenmeyen
kadın nuttsuz ve
bımahmh
• Gaziantep Üniversitesi psikiyatri bölümüne
gelen hastalann büyük bir kısmının, ruhsal
bozukluklannı bedenlerine yansıttıklannm
gözlendi. Bunun sonucu olarak kadınlarda baş
ağnsı, yaygm beden ağnlan, hazımsızlık, çarpıntı,
bayılma, uyuşmalar, geçici felçler görülüyor.
GAZİANTEP (Cumhuriyet
Güney İUeri Bürosu) - Erkek
tarafından önemsenmeyen
kadının mutsuz olduğu ve
ruhsal bunahma gırdiğı bildı-
rildi. Sorunlannı bastıran ve
ısyanlannı gizleyen kadınlann
başta hazımsızlık ve bayılma
şikayetiyle hastanelere
başvurduklan ifade edildi.
Gaziantep Üniversitesi Tıp
Fakültesi Psikiyatri Anabilim
Dalı Başkan Yardıması
Doçent Sibel Cnal,
psıkıyatn bolümune gelen
hastalann büyük bir kısmının.
ruhsal bozukluklannı beden-
lerine yansıttıklannın
gözlendığini söyledi. Bu
durumun özellikle kadınlarda
görüldüğüne dıkkat çeken
Süheyla Ünal. "Bu hastabk
günlük yaşamda
hoşnutsuzluklara. bedensel
bebrtilere dönüştürme olarak
ele alındığında kadının mut-
suzluğunun göstergesi sayı-
labilir. Kadına yüklenen
toplumsal roller ve üzerindeki
Sosyal baskılar. düşünü
gerçekleştirmesi yolunda
önüne konan engeller erkek
tarafından sayıbnaması,
önemsenmemesi. sonunda ya
kadını depresyona ya da
bedenselleştirme bozukluğuna
götürebilıyor. Kadın bastır-
mak zorunda kaldığı olumsuz
duygulannı, isyanını bibnç dı-
şı bir süreçle bedenine yansıü-
yor ve bedensel işlevlerinin bir
kısmı bozuluyor" dedi.
Ünal bu hastalığın belirtile-
nni ise şöyle sıraladı:
"Baş ağnsı, yaygın beden
ağnlan, hazımsızlık, çarpıntı,
bayılma, bedenin çeşitl'
bölgelerinde uyuşmalar, geçi*
felçler ve baş dönmesi."
Uzmanlar oyuncaksız bir sağlıklı gelişmenin mümkün olamayacağını belirtiyorlar
Oyuncak sevgi ve süt kadar gerekliADAI^A (Cumhuriyet Güney İlleri
Bürosu) - Çukurova Üniversitesi Eğitim
Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Banu
înanç, oyuncağın cocuğun yaşamında
vazgeçilemez, ihmal edüemez bir islevi ol-
duğunu sövledi. Doç. İnanç'a göre oyun-
cak. şevgi ve süt gibi temel bir ihtiyaç.
ÇU Eğitün Fakültesi Psikoloji Bölümü
öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İnanç,
oyuncak-çocuk ilişkisi ve çocuğa saygı
üzerine Cumhuriyet'e yaptığı değerlen-
dirmede, anne-babaların büyük çoğunlu-
ğunun bu konuyu ya hiç önemsemediğini
ya da "Başkalan alıyor ben de alayım"
yaklaşunıyla bilincsizce değerlendirdiği-
nibelirrti.
"Oyuncak şart. Oyuncaksız, sağlıklı
bir gelişme gerçekJeşemez, çocuk oyun-
caksız büyümez" gö'riişünü vurgulayan
Doç. Dr. Banu İnanç, "Nasıl ki çocuk
sevgisiz, Ugisiz büyüyemezse, gelisimi
için başta anne siitü olmak üzere temel
gıdalara ihtiyacı varsa, oyuncağın da
önemli işlevleri var" dedi. Doç. İnanç, bu
işlevleri şöyle açıklıyor:
"Bebeğin oyalanmasını sağlayan
oyuncak, ileriki devreierde çocuğun sos-
yal, duygusai, zihinsel geiişûnine
yardımcı oiur. Sadece oyahuna, vakit ge-
çinneyle sınırtı bir işlevı yoktur. örnegin
iç içe geçmiş küpler ya da fıçılar. Çocuk
bu küpleri açıp kapayınca açma ve kapa-
ma kavramlanyla tanışacak. iç \e dış ne
demek onu öğrenecek, elini kullanacağı
için küçük kas gelisimi olacak, el becerisi
kazanacak. Eğer renk unsuru varsa küp-
lerle. renklerte tanışacak. Çocuk buyü-
dükçe sıralama kavramuıı öğrenecek."
Oyuncakların genel olarak aile bütçe-
lerine iddi bir küJfet gefirdiğinin farkında
olduğunu ancak "her şekle girebilen,
kınlmayan, zihinsel uğraş gerektiren
oyımcaklar'dan vazgeçilmemesini tste-
yen Doç. Dr. Banu İnanç, Türkiye'de bü-
yük çoğuniuğun, hangi oyuncağı almak
gerektiği konusunda bilgisiz olduğunu
belirterek şöyle dedi:
"Bütçeyi sarsmayan çalışmalar da
yapılabilir. Ebeveynler, resim kağıdı ve
parmak boyası almak suretiy le hem ucuz
ve hem de çok anlamlı, çocuğun yetenek-
lerini. ilgilerini keşfetmeye yönelik araç-
lar yaratabilirler. V eya toprakla, çamur-
la da oyuncaklar y apılabilir. Bunlar ço-
cuğun duygusai yönden rahatiamasını
sağlayacaktır."