18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 ŞUBAT1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 ANKARA HAVAŞICunıhuriyet Ankara Bürosu Büyük tehlikelerin bir güzelliği vardır. Birbirlerini tanımayan insanlar arasında kardeşlik yaratır. Victor Hugo DMO etiketlihavhılar... Devlet Malzeme Ofısi (DMO) damgab havlulann piyasada 6 bin 500 liradan kapış kapış satıldığını bu köşede aktarmışük. DMO mallannın saUşının serbest piyasada yasak olduğunu da anımsalarak yetkililerden bu konuyu araşürmalan dileğjnde de bulunmuştuk. Bu önerimıze DMO"dan hemen yarut geldı. DMO olayın nedenini araştırmış. DMO Genel Müdürü Demir Erman, ofıs etiketli havlulann nasıl "'piyasaya düştüğünü" şöyle açıkhyor: •'Ofisimız stoklanna aldığı mallan teknik şartnamelere göre ihale etmekte ve ofise teslim edilen mallar standardizasyon ve kalıte kontrol daire başkanhğımızca incelenmektedir. Şartname>e uygun çıkmayan mallar reddedilerek üretici fırmaya iade edılmektedir. Tarafınızca verilen haberde de olay bu şekilde gerçekleşmiş ve 102 bin 500 adet havlu şartmaneye uygun bulunmayarak fırmaya iade edilmiştir. Firma ise bu mallan daha sonra piyasaya vermiştir. Talepedilmesi haünde ret raporlanmız ve iade tutanaklanmız da ıncelemenıze açıktır." Bu konuda gerçekten "şefTaf' bir tavır sergileyen ve kafalardaki soru işaretlerine de böylece son veren DMO Genel Müdürü Demir Erman'ı kutluyoruz. Demır'in davranışının "gizli kapakh" ihalelere gırenlere örnek olmasını diliyoruz. oBJEKTİFE TAKILANLAR Çekil önümden...Yoksa flaşını patlatınm... (Fotoğraf Faruk Altıntaş) KeâeTıım 'enflasyonda istikrar' teorisi DPT Müsteşan İlhan Kesici, Paris'te yapılan OECD toplantılan ik ılgıli açıklamalarda bulunuyordu. DPT'nin Gaziosmanpaşa'daki lokalinde yapılan ba&ın toplantısı hem büfe hem de espriler yönünden zengındi. Omletten, ıspanaklı böreklere.tereyağ-bal-zeytin üçlüsünden, kızarmış sosislere değin uzanan ikramlar.çay-kahve-portakal suyu eşlığinde sürerken, İlhan K.esıcı bırbıri ardına patlattığı esprilerle gazetealeri epey gûldürdü. Salonda en büyük kahkahayı koparan ise DPT Müsteşan'nın "enflasyonda istikrar" değerlendirmesi oldu. Paris toplantılannda Türkiye'run enflasyon yönünden "istikrarsız bir ülke olduğu" söylenmiş, Kesici orada pek de karşı çıkamadığı bu görüşü. Ankara'da şu anlatımla çürüttü: "Canım neden istikrarsız olalım ki? Tam tersine Türkiye bu konuda gayet istikrarlı. Dikkatedersenk yıllar itibanyla Türkiye'de enflasyon hep yüzde eüilerde seyretmiştir, ya birpuan yukan, ya bir puan aşağı olduğu da görülmüştür. Ama yine de istikrar denebilir buna. Tabii bir küçük detayı var işın. Enflasyonun ölçüldüğü koordinatlan sıfırdan değil, bira2 yukanlardan, > üzde 50'lerden başlatacaksınız o kadar." Demirerden RPli Fehim Adak'a ders Diyanet İşlen Başkanhğj Konferans Salonu'nda yapılan "Türkiye dışındakı Türk toplulııklanrun milli. manevi ve sivasi meselelen" konulu panelde Başbakan Demirel uzun bir konuşma y aptı. Demirel, "Türkiye'nın bu Türk topluluklannı nasıl Avrupa'nın, dünyanın bir parçası yaptıklannı" anlatü. Daha sonra partiler adına yapılan konuşmalarda da çeşitli görüşlerdilegetırildi. Eski bakanlardan, RP'li Fehım Adak. Başbakan Derrurere "Rus esaretınden kurtuldular ama bunlan Amerika'ya köle edeceksek bu bağımsızlığın ne anlamı kahr" sözleriyle çattı. Konuşmalan sonuna dek dinleyen Demirel tekrar söz alarak kürsüye geldı ve Adak'a bazı anımsatmalarda bulunurak bir ders verdi. Demirel, önce Müslüman ülkelenn Batıyla ılişkilerinı özetleyiverdi: "Suudi Arabıstan'm, Kuveyt'in, Mısır'ın. Pakıstan'ın Batıyla ilişkisi bizimkinden daha derindir. Biz kimmle bir olacağjz da "biz sizinle değıl, bunlarla beraber olacağız'. diyeceğız. Adak'ın dünya görüşü bu. Adak'ın dünya gprüşüne katılmıyorum. Türkiye'nın büyük çoğunluğu da katılmıyor. Biz mi idare edeceğiz Orta Asya cumhuriyetlerini? Kendıleri istemezen başta. Bizım koskoca Türkiye CumhuriyetTni idare etmede öyk ahım şahım birdurumumuz yoktur. zoriuklanmız vardır." Demirel kızmıştı. Adak'a başka bazı anımsatmalarda da bulundu: "Benim Kıbnsmeselem var. Pakistan. Suudi Arabistan. Kıbns"ı taruyabildi mi? Şimdi Türk cumhuriyetler Kıbns'ı tanısın. deniyor. Bu Müslüman ülkelenn hangisi tanıyabildi ki"'... Saym Baykal, Saym Ecevît, Saym Inöııü Ezeli rakiplerinden CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, solda birleşme ıçin CHP Genel Başkanhğfndan gerekirse çekılebileceğı açıklamalan karşısmda, "cevap vermeme" hakkını kullanan SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, sonunda bu hakkını kullanmaktan vazgeçti. İnönü, suskunluğunu, SHP Genel Merkezi'nde gazetecilerle yaptığı çaylı sohbet toplantısında. sosyal demokrat partilerin birleşmesinin "Yeni bir istem olmadığını" anımsatırken solda birleşme önenlerine hemen yanıt vermemesini şöyle açıklıyordu: "Hemen konuşmamamın faydası oldu. Herkes, bıraz daha düşünme fırsatı buldu. Olaya doğru teşhis koymaya fırsat vermiyör, hemen konuşmak. Kamuoyunun beklentısı oriaya çıkıyor. Saym Baykal. CHP Genel Başkanı olarak bir açıklama yaptı. Arkasından Sayın Ecevit cevap verdi. VeSayın Baykal'ın söylediğı şekilde bir şey olamaz. DSP, DSP olarak devam edecek anlamında bir şey söyledi. Dolayısıyla, birleşme çağnsı oradan bir cevap alamadı. Ama bu tatmin etmedi kimseyi. Sürekli olarak SHPnin genel başkanı ne diyecek diye bir baskı var. Yani, birleşmenin içindeki temel unsurun. temel partinin bir anlamda SHP olduğunu, kabul etmiş oldu kamuoyu. Eğer kamuoyu SHP'ye bu kadar değer vermese, o zaman niçin, Erdal İnönü ne söyleyecek diye mütemadiyen yazacaktı köşeyazarlanmız. basınımız. Hep onlar, bizim üzerimize. Halbuki Sayın Ecevit. 'olmaz' dedı. Eh,mesele bıtmiş olmalıydı, ama bitmedi. Bitmediği gibi daha alevlendi. Ve niçin Sayın İnönü...'Sayın' demiyeyim İcendi kendime. Niçin Erdal İnönü konuşmuyor diye. hep eleştiriler aldım. Gayn ciddi olmakla suçlandım. Halbuki eğer SHP'nin rolü önemsiz olsaydı ve mesele öbür iki partinin bir araya gelmesi olsaydı, o zaman niçin bu kadar uğraşacaklardı. Biraz sabırh davranmış olmamız, gerçeği kamuoyuna gösterdi". Bu konuşmayı dinleyen basm mensuplannın kafalan daha da kanşırken bir yandan da İnönü'nün "ince zeka" ve "nezaket kurallanna bağlılığı"na bir kez daha tanık oldular. Türk tiyatrosunun büyük ustası, hepimizin değerli hocası sevgili büyüğümüz MAHİR CANÖVA'yı kaybetmenin acısı içindeyiz. Öğretilerin ve hatıraların ile hep aramızda yaşayacaksm hocam. Ruhun şad olsun... BURSA DEVLET TtYATROSU Türk tiyatrosu bir ustasım daha kaybetti. Öğretmenimiz, rejisörümüz, ağabeyimiz MAHİR CANÖVA'yı yitirdik. Acımız derindir. ANKARA DEVLET TTYATROSU Trabzon Devlet Tiyatrosu'nun ilk oyununu sahneye koyan hocamız MAHİR CANÖVA'yı kaybetmenin derin hüznü içinde ailesine ve Devlet Tiyatrosu camiasına başsağlığı dileriz. TRABZON DEVLET TtYATROSU ÇALIŞANLARI HAYVANLAR VE HAYVANLAR İSMAÎL CÜLGEÇ KÎM KÎME DUM DUMA BEHtç AK ÇİZGİLİK KÂMÎL MASARACl AĞAÇ YAŞKEN EĞÎLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES HARBİ SEMİH POROY TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN ISŞubat RHATHTH1 CBAftlE DlPfiElALE OTTOMANE ISL4HAT F£RMANI İ856'M BUGÜN,OSMANLl tMPAKATORlMĞU'klDA, *ISLA- H*r refiMANt* İIAH EDILDİ. 1833'DA BAŞLAYAN »«/- Z4UAT pevRİ'NDE İLK İLAH EbiLBH 6ÜLHAHE UATT-I HÜMAYUUU İLE GETİgİLEN HAKIAR, BATI ÜLKELERİ TAKAPINDAH YETERSlZ BULUNMUÇ, SİRÇOK MADDE PB UY6ULAMAMAJVUÇT1. ÖZ£U.İKL£, KüSrA İLE SA- VAÇTA yAPTlKLARI YAR.PİMLARA KARÇIUK, INSIL7E- fl£ YE FGANSA BAZI ÖDUUL&Z ÎSTEMİfTİ. SAOgA- ZAU ÂLT PAŞA İLB BAT1L1 ELÇ/LBK, 8İRUK7E iSLA- HAT FERM/INt'N) HAZltUACH. FEISMAA/, MÜSLÛMAU OLMAVAN NÛFCJSA YENİ HAKLAR. rANlMAKm/DI. BU UAKLAR, TBMSİL EDİLME, E6İTİM, OİN', ASKEHUK, HUKJUK., VER6İ, EKONOMİ VE TAÇINMAZ MAL. EDİN- ME GlBr KONULAK0AY&. Solda, fermamn Fra»sızca Letsk.ışının haçlığı gârû/ûyor. 6 0 YIL ONCE Cumhuriyet 30 YIL ÖNCE Cumhurtyet Mesele bitmiştir C0LUM6İANIN IKS44 Gnrl b» b*c*k PlâkJann< ^lınız. M ve I Al Kİ I 18 ŞUBAT 1933 Kaç gündür gazeteler. malum esbabtan dolayı kıyamet kopanyorlar. Güzellik Kraliçesi seçıminin tekrannı istediler, sonra _ bundan vazgectiler, Feriha coüiiâı* ~rÛM.™£JM^.*. Hanım aksini söylediğj halde mahkemeye gideceğini yazdılar ve her gün de bir sürü şeyler yanyorlar ve daha da yazacaklar. Fakat ortada bir hakikat vardır. Defaaten ilan vedavet ettiğimız halde, hakemlerden hiç kimse seçime fesat kanştığıru iddia ederek intihabın tekran için bize mürcaat etmemiştir. Bu meselede bizim indimizde yalnız hakemlerin sözünün kıymeti ve ehernmıyeti vardır. Hakemlerin intihabın tekran için ne müsabaka günü ne de müsabakadan sonra. bize müracaattte bulunmamalan meselenin seçim cephesinden sona erdiğini göstermektedir. Son defa olarak 1933 Güzellik müsabakasının kati neticesını ılan ediyoruz: 1933 İstanbul Güzellik Kraliçesi Nazire Harumdır. 1933 Türkive Güzelı yine Nazire Hanımdır. Uğur Belediye Başkanı 18ŞÜBAT1963 İstanbul Belediye Başkanhğına, Emniyet Müdürü Necdet Uğur'un tayin edildiği bugün İçışleri Bakanı Hıfn Oğuz Bekata tarafından açıklanmıştır. İstanbul'un yeni Belediye Başkanı Uğur bu münasebetle dün gece saat onda uçakla şehrimize gelmiş ve Başbakanlık Basın Merkezi şefı Fikret Tokat tarafından Esenboğa havaalanından alınarak doğruca Başbakan İsmet İnönü'nün Kavaklıdere'deki evinegetirilmiştir. İsmet inönü, Necdet Uğur ile iki saat görüşmüş ye Uğur, bu görüşmeden sonra belediye reısliğini kabul etmıştir Necdet Uğur, bugün öğle yemeğini Bulvar Palas'ta Içişleri Bakanı Hıfzı Oğuz Bekata' ıle birhkte yemiştir. Bakanı beklemekte olan Uğur, gazetealeTİn tebriklerini kabul etmeyerek tayinden haberi olmadığım söylemişse de bilahare ısrarlara dayanamayarak; İstanbul'un belediye işleri hakkında beyanat vermek için henüz çok erkendır. İşin içine girdiğim zaman şehir meselelen hakkında beyanatta bulunabilirim. Yine söylediğim gjbi meseleler arasında bir sıralama yapmak için erkendir ve mümkün değıldir' demiştir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle