Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 18ŞUBAT1993 PERŞEMBE
OLAYLAK VE GORUŞLER
Türk Özelleştirmesi
Işte ozelleştirme ışlennın kanunsuzluk, usulsuzlük, yolsuzluk
ve haksızlık şaıbelennden annmış olarak yürütülebılmesı de,
konunun boyle bır yaklaşım ve yontemle ele alınıp, başından
sonuna etraflıca >enıden duzenlemesıne bağlıdır
Prof. Dr. LÜTFİ DURAN
T
ürkıye'de altı-yedı yıldır
sık sık sözu edılen ve sa-
yılı da olsa. uygulaması
yapılan 'özdkştirme'
operasyonunun bugune
kadar yeterlı duzenleme-
lerle hukuksa! bır çerçeveve oturtula-
mamış olduğu ve bu yuzden bırtakım
guçluklere ve sakıncalara yol açtığı ıle-
n surulmektedır (*) Meğer, ozelleştir-
me konusundakı eksıklık bundan ıba-
ret değılmış Enerjı ve Tabıı Kaynak-
larBakanı'nın açıklamasınagore.'Fik-
ri altyaptsı oimayan bir meflıum (ımış)
bu Turİuye'de ' O nedcnle. hukumete
geldıklennden ben ozelleştırme ıçın,
bakanlığına bağlı kuruluşlarda 'dü-
şünme ve planlama' yapılmakta ımış
(Cumhunyct, 'Santrallara Yabancı
Ortak Aranıyor', 31 Arahk 1992, s 1)
Oysa, ANAP ıktıdan donemı bır yana
bırakılsa bıle, bır yıldır ulkeyı yöneten
DYP-SHP hükümetının, koalısyon
protokolü ve hükumet programma al-
dığı ve kımı uygulamalannı da gerçek-
leşürdığı ozelleştırme kdvramını hala
daha nasıl algılamamış ve uzennde an-
laşmaya varamamış olduğu sorulabı-
lır Ne yazık kı, sayın bakanın dedığı
doğru ve yennde bır saptamadır Bu-
na kanıt sayılabılecek duşunce ve or-
neğı, avnı açıklamada, kendısı ortaya
koymaktadır Şoyle kı, sayın bakana
göre, ozelleştırme. kesmlıkle yalnı:
satış değıldır Hedef devletın pay ını kü-
çültme \e ras\onel ışletme Bunun çe-
şıtlı metotlan var Bolum bolüm saüş-
lar olabılır. ortaklıklar kurulabıhr
nudakı dûzenlemelere kısaca goz at-
makgeTekır ANAPıktıdandonemın-
de yapılan tum duzenlemeler gıbı,
özelleştırmeye ıhşkın olanlar da. arap-
saçına benzeyen bır kurallar vumağı-
dır
Ozeüeştırme' tenmı ılk kez. 1986'da
çıkanlan 3291 numaralı, uzun başüklı
mozaık kanunda (m 13-16) kul-
lanılmışsa da, bundan once ve sonra
yürurlüğe konulan bırçok kanun ve
kanun hükmünde kararname (KHK)
ıle bu husustakı mevzuat makıbk halı-
ne gelmış bulunmaktadır Bu konuda-
kı karmaşa o denlı yoğunlaşmış kı, bu-
gun ozelleştırme karan almaya hangı
organ ya da makamın yetkılı olduğu
noktasının bıle tartışmaya açık olduğu
soylenmektedır (•)
Ozelleştırme sayılabılecek bır ışlem,
1984 tanhlı 'tasarruflann teşvıkı ve
kamu yatınmlannm hızlandınlması
hakkındakı 2983 numaralı kanun'da
1985'te yapılan değışıklıkle, "KÎrier-
le, bunlara aıt tesıslere hakıkı ve hük-
mı şahıslann ortak olması ıçın çıkan-
lacak" hısse senetlendır
Buna karşılık, aynı konumda öngo-
ruten ışletme hakkı venlmesı, ozelleş-
tırme nıtelığı taşımayıp, yenne göre
kamu hızmetı ya da bayındırlık ımtı-
yazı >a da sıradan kıra sozleşmelendır
ve bunlar farkh hukukı rejımlere
bağlıdır
Ozelleştınlmesıne karar venlen
KİTler ve bağlı ortaklıklan doğrudan
doğruya, müessese, ışletme ve ışletme
bınmlennı ıse, anonım ortaklık hahne
Örneğın, elektnk santrallannın venm- getınldıkten sonra satılabıbr
iı çalıştınlabılmesı ıçın, yap-ışlet-dev- Bu kurala göre, müessese, ışletme ve
ret modehnden esınlenen bır formülle.
bu ışletmelenn 'yuzde 51'ın altında
hısselennın' yabancı gınşımalere dev-
n bıçımınde özelleştınlmesı yoluna gı-
dılebılır Bu yontemde Hazıne sadece
kefil olarak gorunecektır "Kapı-
mızda, bu modcl çerçevesınde yatınm
yapmak ıçın sıraya gjren yerb-yabancı
konsorsıyumlar var, sıra beklıyorlar
Onun ıçın, bızı ızlemeye devam edın"
(Cumhunyet, aynı sayı, s 17, Kamu
Ortaklığı Idaresı Başkanı da aynı dü-
şuncelen paylaşıyor Cumhunyet, 3
Ocak 1993.s 7veınterStarTV'deavnı
günkü 'Kırmızı Koltuk" söyleşısı)
Türk ozelleştirme düzeni
Elektnk santrallannı özelleşürmeye
hazırlanan ılgıh bakanın anlayış ve nı-
yetını değerlendırebılmek ıçın, bu ko-
ışletme bınmlen hısse senetlenne bağ-
lanıp satılabıldığı halde. bunlann bır
tur holdıngı durumunda olan KİTler,
ancak butun halınde devredılebılecek-
tır "Kamu Ortakhğı Fonu"nu du-
zenleyen 1984 tanhb yonetmelık (m
16-18), hısse senetlen satışı hakkında
bırtakım hükümler ıçermekte ıse de,
KİTlenn ve ortakhklannın butün
olarak satışı daha sonra çıkanlan
KHK'lerle öngorülmuş olduğu ıçın,
yönetmelıkte hıçbır kurala bağlanmış
değıldır
Anılan yonetmelık, hısse senedı sa-
tışlannda. tesıste çalışanlara ve yöre
halkına öncelık ve özel şartlar tanma-
bıleceğını, gerçek ve tûzelkışılere belh
oranlardan fazla hısse satılmamasına
karar venlebıleceğını kabul etmekte-
dır (m 18) Yönetmehğın hısse senedı
satışlan ve ışletme hakkı venlmesı (m
23) konusunda ıdareye takdır vetkısı
tanıyan bu hukumlen dışında, ozelleş-
tırme operas> onuna ısteklı olarak ka-
tılanlara ve ahcı sıfatını kazananlara
yasal düzenlemelerde herhangı bır hak
ve guvence ongorûlmemıştır Özelleş-
tırmeye ıhşkın mevzuatın hemen tü-
mü, ıdarenın ıç duzen ve ışleyışıv le ılgı-
lı ve üçüncu kışıler bakımından yaptı-
nmı bulunmayan şekıl ve usul huküm-
lennden ıbaretür Böyle olunca. bu
konudakı keyfı davranışlan onlemek
ve haksız ışlemlen engellemek pek ko-
la> gorunmemektedır
özelleştinnenin
degeriendirilmesi
Gerçekten, Turkıyedekı ozelleştır-
meler, 197O'lı yıllann sonunda başla-
yıp, 1990'lann ılk yıllanna kadar Batı
demokrasılennde ve dağılan Doğu
Bloku ulkelennde süren devletsızleş-
tırme ve hberalleşürme akımının bır
taklıdı olarak, düşunmeden modaya
uyma bıçımınde orta> a çıkmış ve bıraz
da uluslararası ekonomık kuruluşla-
nn (IMF, Dûnya Bankası, OECD)
dayatması ıle ıvedıbkle uygulamaya
geçınlmek ıstenmıştır Bu arada. ko-
munıst rejımlenn çoküşunden sonra
bırleşen Batı ve Doğu Almanya'da gı-
nşılen buyük çaptakı ozelleşürme ope-
rasyonunun yakın zamanda durdu-
rulmuş olduğunu ışaret etmekte yarar
vardır Aynca, ılen sanayıleşmış ulke-
lerle az gehşmış Türkıye'nın ıçınde bu-
lunduklan tanhsel, ekonomık, sıyasal,
sosyal ve kultürel koşullar arasındakı
buyük farklar gözonüne abnmadan
gınşılen ozelleşürme operasyonu, Batı
demokrasılennde gorülen genış ve gu-
venceü yasal kural ve usullere benzer
ya da yakın duzenlemeler dahı yapıl-
madan, boluk porçuk ve sık sık değış-
tınlen, dağınık ve kanşık baa hukum-
lerle gerçekleşünlmek ıstenmıştır Bu
bakımdan, Enerjı ve Tabıı Kaynaklar
Bakanı'nın, Türkıye'de ozelleşürme-
nın 'fikn altyapısı olmadığı' ve 'duşun-
me ve planlama' gerektırdığı gorüşu
ısabetlıdır
Belkı bu yuzden. belkı de yurûtme
ve ıdareye ısteyerek ve bılerek, tam bır
serbestbk tanımak ıçın, ozelleştırme-
nın \asal duzenlemelennde bu operas-
yonun ne tanımı yapılmış ne konusu
veya konulan ne amaç ve>a amaçlan
bebrlenmış ne de prosedurû güvenceb
esaslara bağlanmışür Örneğın, ozel-
leşürmenın "hedefı(nın) devletın payı-
nı küçultme ve rasyonel ışletme" oldu-
ğu, hıçbır kurumda veya KHK'de yer
almamakta ve sadece sayın bakanın
kendmce uygun gordüğu bır amaç
olarak ortaya çıkmaktadır Ozelleştır-
me ıle çok çeşıtb amaçlar gudulebıbr,
uvgulamada bu kaynak toplu konut
ve otoyol yapımcılannın finansmanın-
da ya da butçe açıklannın bır olçüde
yamanmasında kullanılmaktadır
Elektrik santrallannın .
özeUeştirilmesi
Bununla beraber, sayın bakanın ön-
gorduğu hedefler doğrultusunda ozel-
leştırme yapılması ıçın yasal bır engel
yoktur Ancak satış yapılmadan. yanı
mülkıyet devredılmeden özelleştırme-
den soz edılemez Nıtekım sayın baka-
nın elektnk santrallannın ozelleştınl-
mesı ıçın önerdığı modelde, bu ışlet-
melenn yuzde 51 ın (50 olsa gerek)
altında hısselennın yabancı gınşımcı-
lere devn kabul edılmektedır Şu hal-
de. elektnk santrallanrun yanya kadar
mulkıyetının yerlı ve yabancı yatınm-
alara satışı ongorulmektedır Oysa
elektnk santrallan ve ıletım tesıslen,
Turk hukuku sıstemınde, kamusal
mal nıtelığındedır ve nealım-satıma ne
de başka ozel aynı hak kısıtlamasına
konu olabıbr Bu ıtıbarla, elektnk
santrallannın sadece "ışletme hakkı',
daha doğrusu ışletme görevı belırb
bır sure ıçın. ozel gerçek ve tûzelkışıle-
re venlebıbr Ashnda bu ışletme hakkı
ya da gorevı, kamu hızmeu olan elekt-
nk konusunu ıçerdığınden, -bana ıletı-
len bılgıler doğru ıse- Danıştay'ın kısa
süre once hukumete ılettığı bır ısüşan
karannda da belırttığı üzere, anayasa-
ya ve ılgılı kanunlara gore bır kamu
hızmeü ımtıyazından başka bır şey de-
ğıldır Bu statudekı bır tesısın ve ışlet-
menın asıl sahıbı ve sorumlusu devlet-
tır Gınşımcı ıse, ımtıyaz sozleşme ve
şartlaşması her zaman ve her noktada,
yetkılı organ ve makamlarca, kamu
yaranna değıştınlebılecek ve uygula-
malan surekb denetlenebılecek bır dü-
zen ıçensınde, kamu hızmeünı kesıntı-
sız ve gereğı gıbı yurutmekle yukumlu-
dûr
Böylesı bır kamusal hukuk rejımın-
de, sayın bakanın tasarladığı gıbı, Ha-
zıne'nın kımseye kefıl' olması soz ko-
nusu edılemez Meğer kı. Osmanhnın
19 yüzyıl ortalannda demıryolu
yapımı ve ışletılmesı ıçın, yabancı yatı-
nnra ve gınşımcılere verdığı kılometre
garantısı sıstemıne donulsün
1
Aynca.
sayın bakanın basına yaptığı aynı açık-
lamada, AKTAŞ olayında hatanın,
ışletmeden değıl. sıstemden kavnak-
landığı yolundakı belırlemesı de doğru
sayılamaz Çunku ımüyaz sıstemı
uyannca gorulen kamu hızmetlennde
ıdare, daha once bağıtlanan sozleşme,
şartlaşma ıle öngorülmemış olsa bıle,
kamu yarannın gerektırdığı onlemlen
almak ve yapünmlan uygulamak yet-
kısıne sahıpür Butün bu nedenlerle,
elektnk santrallannın ve ışletmelen-
nın ozelleştınlmesı mumkün olmayıp.
ancak ışletme gorevı' adı altında
kamu hızmetı ımüyazına bağlanması
söz konusu olabılır
Bugun Türkıye'de ozelleştırme ko-
nusunda yururlükte bulunan yasal hu-
kümler o denb yetersız vc karmaşıktır
kı, elektnk enerjısı tesısı, üretımı,
dağıtım ve satışı gıbı çok buyük ve ya-
şamsal onemı olan kamu mallan ve
hızmetlennı duzenlemek şöyledursun,
tamamen tıcan, sınaı ve mab nıtebkte-
kı müessese, ortaklık, ışletme ve ışlet-
me bınmlennın ve hatta Hazıne port-
fbyünde bulunan hısse senetlennın
satış yolu ıle özel kışılere devnnı bıle
sağlıkb ve geçerb bıçımde gerçekleştı-
rebılmekten uzaktır Bu durum, yanı
yetersız düzenleme. Fransa Devlet Şu-
rası'nın ıçtıhadına göre, başlı başına
bır hukuka aykınlık nedenıdır Turk
ozelleştırme rejımınde yasa kurallan-
nın eksıkbklen serbestbğe yetmıyor-
muş gıbı ÇİTOSAN çımento fabnka-
lan ıle USAŞ'ın ozelleştınlmesmın
muhalefet mıUetvekıllennce dava ko-
nusu yapıhnası uzenne, o dönemde
yetkıb olan Yüksek Planlama Ku-
rulu'nun (YPK) aldığı, satış yöntemle-
nnı behrleyen 7 Mart 1990 tanhlı ve
90/2 sayılı karannın sonlanna doğru,
"Ozelleştınlecek kuruluşun nıtelığıne
göre ozelleşürmede hangı yöntem ve
hangı öncelıkle uygulama yapılacağı-
nın yukanda yaalı sıraya bağlı olmak-
sızm YPK tarafından aynca bebrlen-
mesı" kabul edılmekle, yapılmak ıste-
nen düzenleme anlamsız ve etkısız
kılınmışür Üstehk, bu ve benzen özel-
leştırmeye ıbşkın duzenleyıcı genel ış-
lemler, Resmı Gazete'de ya da başka
resmı bır organda yayımlanmadığın-
dan, ılgıblenn bılgısıne ulaşmamakta
ve ıdarenın dosyalannda kapab kal-
maktadır
Oysa hukuk devleünde açıklık (ale-
nıyet). günümüzde saydamlığa (şeflfaf-
bk) vardınldığı gıbı, kamu ışlennın ve
ışlemlennın sağbklı ve geçerb olabtl-
mesı ve çeşıtb denetımlerden geçınle-
bıbnesı ıçın, her şeyden önce konula-
nn, yürütme ve ıdareye açık bono
oluşturmayacak şekılde, esaslı ve cıddı
olarak yasayla duzenlemesı ve onemlı
aynnülann da, yönetmelıkte ya da
herhangı bır kırsal kuruldan değıl, Da-
nıştay'dan geçınlerek Bakanlar* Ku-
rulu'nca çıkanlacak tüzüklerde yer al-
ması gerekır
tşte ozelleştırme ışlennın kanunsuz-
luk, usulsuzlük, yolsuzluk ve haksızlık
şaıbelennden annmış olarak yürütule-
bılmesı de, konunun böyle bır yak-
laşım ve yontemle ele alınıp, başından
sonuna etraflıca yenıden duzenltmesı-
nebağlıdır Yoksa,Osmanb'dakı"kon-
ser' müsıllü, "Turk özelleştırmesı de
böyle olur
1
" demekten kımse alıkona-
maz
(*) Turgut TAN -RtTlenn Ozelleştınlmesı ve
Sorynlar Amme Idaresı Dergısı alt 25 sayı 1
Mart 1992 5 27-64
ARADA BIR
AHMET ENÖN
Marmara ve Boğazîan Belediyeler
Birliği Kurucu Başkanı
AdabraÖzelYönetim
Biçimi
Denızı kırletenlerden alınacakceza vetazmınatlardan
Adalar'da yaşayanlara faızsız ve teşvıklı kredı venlmesı
gerekır Ada ınsanlan da denızlerde yaşayan oburcanlı-
lar gıbıdır Yaşamları denıze bağlıdır Doğal bır feiaket
gıbı gorunen balık azalması ve azalan balığın, avcılığını
sınırlamâkla korunmaya çalışılması, haksız bır rekabet-
ten kaynaklanmaktadır Yıllardır gereklı onlemlen alma-
dan mal uretırken denızlerı alabıldığınce kırleten ırılı
ufaklı sanayı kuruluşları ve gormemışlığe varan kıyı yer-
leşmelerıne kımse dur dıyemezken, garıban balıkçıya
yıl ıçınde toplam sekız ay Marmara da avlanmak yasak
denılebılmektedır
Ulkemızın ırılı ufaklı sayıları yırmıye varan adası var
Bunlann uzennde dort ılçe, altı beledıye, yırmı uç koy
kurulu, bırınde açık cezaevı, bırınde denız eğıtım tesısle-
rı bır ıkı tanesınde denız fenerı var ozetle ışe yarama-
yanı yok Ancak yaşam koşulları ve ulaşımı ıle ozellıkle
açık denızde olanlan dışlanmtştır Başka ulkelerde ada-
larda yaşayanlara ayrıcalıklar tanınırken bızde adalar-
da yaşamak suç gıbıdır Bız adalarda yaşayanları dolay-
lı olarak cezalandınlan ulkeyız Kuçuk bır ornek, istan-
bul'dan Bandırma altmış beş denız mılı, Denızyolları
seksenbeş bın lıra navlun alır, Marmara Adası yetmış
denız mılı ve aynı kurum yuz beş bın lıra navlun alır, kışı
başına istanbul'dan hafta sonu Marmara ya da Avşa'ya
anne ve babasını gormeye gıden ıkı çocuklu bır aıle, Is-
tanbul ıçı taksı paraları ve gemıdekı uç bın lıralıkçaylar-
la gıdış gelış bır mılyon lıra harcaması gerekır Hanı de-
nız taşımacılığı daha ucuzdu?
Marmara adalarından bırı olan Paşalımanı adasında-
kı bazı köyler, kapı kapamacasına evlerını boşaltıp koy-
lerınden goç etmışler ve bu koylerde, tek tuk bulunan
yazlık evlerın bekçılen kalmıştır Okullar kapalıdır Bu
koylerdekı goçün nedenı teror değıldır Bu köylerle ya-
kında buna eklenecek koylerın ozellıkle Izmır e goçlerı
balıkçılık yapmak ve karın doyurmak ıçındır Bu ada Er-
dek e bağlıdır Yetkılıler Erdek Kaymakamlığı'na tele-
fonla sorup çare arayabılırler, tabıı yetkılıyseler'
Buyük kentlerın daha once foseptıklerle ıdare eden
kanallarını bırleştırıp hazırlık yapmadan seçım bağlantı-
ları yapıp Marmara ya akıtırsan, fabrıka temelınden
once arıtma temelı ısteyıp açılış ve ıskanı bırlıkte veren
beledıye kuramazsan yapılanmada yıkım karan ıle ce-
zayı verıp kaynak arttırıyormuş gıbı yalnız para cezaları-
nı alıp aflarla kotu kentleşmeyı yasallaştınrsan, bakan-
lıkların denetçılerı hala dokuz yuz kırk modelı denetle-
meler yaparsa, turızm sezonu yaklaştıkça onune gelen
basında öne çıkmak ıçın Marmara'da denıze gırılıp gırıl-
meyeceğını tartışırsa, balıkçılıkta kuçuk balıkçıyı eğıt-
meden sılahla onlemler alıp savcılara gıdersen, adalar-
da orman kadastrosu yaptırıp meraları, otlakları, ıkı bın
yıllık kültur mırası bağ yerlerı teraslarını çam ekeceğım
dıyerek dozerlerle surer, her tarafı yerlıye yabancıya dı-
kenlı tellerle kapatırsan, yılın 9 ayında ancak hava lyı
olursa haftada ıkı gun gemı gonderebılırsen ve bır kışı-
den yuz beş bın lıra navlun alırsan bu gemı de açık de-
nızde altı buçuk saatte yetmış mıl gıdebılırse, bu kadar
olumsuzluklar ıçınde sağlık ışlerıne hıç para ve zaman
ayıramazsan, adalarda yenı bır yönetım bıçımı ve başka
ulkeler gıbı özel yasalar çıkarmazsan herkes goç eder
ve ılerıde burada oturacak ınsanlara Yunanıstan'ın bazr
adalarında uyguladığı gıbı ucretodersın
TARHŞMA
Zararlı uygulamalar engellenebilir
S
ayın Sema
Ozkava'nın
lQ=148'başbklı
yazısı ulkerruzde
psıkolojık
hızmetlere ıbşkın
yasa! denetım
boşluğundan kaynaklanan
sorunlara dıkkatı çekmesı
açısından çok onemlıdır Bu
sorun, hem IQ kavramının
zaman ıçınde v e kulturden
kulture değışebılen bır değer
olması hem de kendılenne
"psıkolog" dıyen ancak
psıkolojı ve psıkologlukla
ılgılen oimayan yetersız ve
bılgısız kışılenn, tıcarethane
mantığı ıle hatab ve zararb
u> gulamalar yapmalanndan
kaynaklanmaktadır
Bu kışıler, buyuk bırolasıbkla.
çocuklan modası gecmış,
eskımış ve kulture uygun
obnavan test normlannı knter
alarak değerlendırmekte,
1990 lann kıtle ıletışım araçlan
ve bılgısayarlanyla buyuyen
normalçocuklarbıle 1930'lann
ortalama (tıpık) olan
dav ranışlannın çok çok
ustünde performans
göstermekte, kendını ve
sınırlannı bılmez bu yetersız
kışılerce "deha' olarak
etıketlenmektedırler Aynca bu
kışıler değerlendırmenın
>orumunu >apmayı ve
sonuçlann nasıl rapor
edıleceğmı de bılmedıklennden,
bu hatalı sonuçlan "tukenmez
kalemle' karalayıp veblenn
ellenne tutuşturmaktadırlar
SonuçtaSn Özkaya'nın dıle
getırdığı gıbı, ellennde
çocuklannın "IQ"lan ıle kapı
kapı dolaşan vehlere sıklıkla
rastlanmaktadır
Oysa yorumu özel bır eğıümle
öğrerulebılen zekâ
değerlendırmelennın
sönuçlannın ıleübnesi ve
raporlannın yazılması
konusunda psıkologlann
uyması gereken uluslararası
etık kurallar mevcuttur (*)
Testlenn savısal değerlennın
rapor halınde aılelenn ellenne
venlmesı bır suçtur Butur
suçlar cınayet ve hırsızlık gıbı
somut sonuçlardoğurmaz
Ancak boyle hatalı bır
euketleme gerek çocuk gerekse
dıeer kışılenn beklentılennı
etkıleyerek yanlış
yonlendırmelere yol açar,
yapılan hatanın bedellen ıse
tum yaşam boyunca bıreyın
peşını bırakmaz
Gelışmış ulkelerde, böyle hatab
uygulamalar 'Psıkologlar
Bırhğı" gıbı kuruluşlarca
engellenmekteve
denetlenmektedır Maalesef
Türkıye'de psıkologlann
verdıklen hızmetlen
denetleyebılecek yasal bır
kuruluş yoktur Buboşluktan
doğan hatalı ve zararlı
uygulamalann önune geçmek
amacıyla Psıkologlar
Hakkında Kanun Tasansı
hazırlanmış,yasada
Psıkologlar Ödası ve
Psıkologlar Bırbğı'run
kurulması onenlmıştır Bu
yasanın temel amacı basına
çarpıtılarak yansıtıldığı gıbı
pazar paylaşımı>la da başka
mesleklenn alanına gırmek
değıl, psıkologlann meslek
kımlıklennın bebrlenmesı ve
örnektekı hatalı uygulamalara
engel olacak denetlemeyı
geürmekür Bu hassas konuyu
fark ederek kamuoyunun
dıkkatıne sunan Sn
özkaya'nın duyarlılığına
Türkıye'dekı Psıkologlar adına
teşekk'üredenz
Dr.NtLHANSEZGİN
Psıkologlar I>erneğı
Başkanı
(*) Amencan PsyhoiogKal Assoaatıon
(APA) (1989) EthıcalPnnapksor
Psychologısts V> ashıngton DC
Ülke zor günlerde
A
nladık kı Turkıye
ıçınenbuvuk
tehlıke,
boluculuğekoşut
dınsel temele
davalı devlet
kurmak ısteyen, şenat
heveslılen ve elı sılahlı tankat
mıbtanlanymış
12 Eylul'ün muzafTer
komutanının, mıfng
me>danlannda Atatürk
soylevlennın arasına. sankı
çağdaşbğı Kemalızmı
sav unuyormuşçasına becenlı
bır bıçımde serpıştırdığı Kuran
ayetlennın, o zamanlar ne
amaçla soylendığını şımdı daha
ıyı anlıyoruz
Darbenın başkomutanının o
zamanlar bıze çok ıçtenhkh ve
Kemalızm savunucusu
bıçımınde gelen soz ve
davTanışlan, çok savıda Türk
v atandaşı gıbı bızı de etkılemış
Marmans sakını sayın
orgeneral hakkında övucu
> azılar y azmamıza neden
olmuştu
Sa>m Evren'ın, şahsına
venlmış bulunan 2 5 mılyar
değenndekı armağanlan.
asken muze demırbaşına
kaydetürmesı, tabıı kı ulke
kamuoyu gıbı o zaman bızı de
heyecanlandırmış ve darbenın
genelkurmay başkanım her
yonuv le dengeb ve ulkeyı
bolmek ıçın uğraş veren tum şer
guçlere karşı aynı duyarbbkta
sanmışük
Yıllar geçtı, koyu perdeler
aralandı ve sayın orgeneral
gazetelerde yayımlanan
hatıratının satır aralanna
sıkıştırdığı, "Odama çekıldım
ve namazımı kıldım"
bıçımınde, bır hatıratta
yazılması ve gereğı hıç obnayan
açıklamalarla karşımıza
çıkmca asıl gerçeğı ve 12
Eylul'ün nıçın >apıldığını daha
ıyı anladık Tabıı kı bugunun
penceresınden geçmışe
sağduyuyla bakınca da
Burada Sayın Evren'e
soruyoruz 12Evlüldüzenın
beş generale getırdığı yasalar
ustu gucedayanaralc" veto
koprusunden geçırdıklen,
Turkıye'nın bugunkü zor
gunlennın nedenı olan kışı ve
kışıler kımlerdı acaba, şımdı
açık yurekblıkle soyleyebılır
nu
1
»
1993 Türkıyesı, şımdılerde îran
ya da Cezayır olma yolunda
çok kntık noktaya gelmış ya da
getınlmısse, bu, tehlıke
karşısında hâlâ susmayı ve
sınmeyı uyanıkbk sayan
tabansız aydınlarla, beş
generahn destek ve güç verdığı
ve TBMM'de ettığı yemıne
sadık kalmayan zamanın çırkın
polıtıkaalannın esendir.
Umanz bu buyuk aymazbk,
bombalarla parçalanan
vucutlardan sonra üzenne ölü
toprağı ortulu halkımızın
uzennden kalkar.
BurhanÖzbey
SEKATeftiş Kurulu
Başkanı
PENCERE
Anadolu Müslümanı...
Bır sureden berı bu koşede ıkı tumceyi -altını çızerek-
yınelıyorum
Anadolu Muslumanı, islamı bırey ıçın duşunuyor
Şerıatçı ıçın islam devlet demek
Ozellıkle yıneledığım bu ıkı tumce Kemalıst devrımın
ıçerığını de aydınlatır
•
Batı da "Reform , 16'ncı yuzytlda yaşandı O döneme
kadar Hırıstıyanlık uzerınde duşunmeye kımse curet
edemezdı Roma kılısesı oylesıne egemendı kı, dtn
adamlarının sılsıle-ı meratıbı dışına çıkmak olanaksız-
dı
Reform, 18 ıncı yuzyılda gundeme gırecek Aydınlan-
ma felsefesı nın tohumlarını ektı
Reform, bır dınsel devrımdır
Oevrımde çok kan dökuldü
Ama ortaya yenı ınanç bıçımlerı çıktı, eğer deyış yerın-
deyse dınsel çoğulculuk' Avrupa da benımsendı, 'ruh-
ban sınıfının otorıtesı yıkıldı, Aydınlanma devrımı'n\n
şafağı sokuyordu ınanç yerıne aklın devreye gırmesı
ıçın daha bır sure beklenecektı ama demokrası ancak
bu yontemle gerçekleşebılırdı
Yeryuzunde Aydınlanma devrımı'm yaşamamış hıç-
bır ulkede demokrası kurulamaz
•
İslam dunyasında Reform
1
yaşanmadı, çoğunlukla bu
kanı geçerlıdır
Pekı, Osmanlıda yenılıkçı akımlar ve Kemalıst devrım-
lerı nasıl açıklamak gerekıyor'' Dün 'Turk Yurttaşlık Ya-
sas/'nın yıldonumuydu Eskı adıyla 'Medenı Kanun' 17
Şubat 1926 da kabul edıldı Kımılerının burjuvadevrımı'
dıye dudak buktuğu bu yasa çoğu ılkesınde ve madde-
sınde şerıata ters duşmektedır 67 yıl once Anadolu ka-
dınına Isvıçre dekı kadınla eşıt haklar sağlayabılen bu
yasanın Islamayenı bıryorum getırdığı soylenebılır mP
Yurttaşlık Yasası, aradan geçen surede tutmuştur, bu-
gun Anadolu da aklını yttırmemış bır kadın, kazandığı
hakları gerı vermek ıstemez
Gerçek şudur kı Anadolu'da Ronesans-Reform-
Aydınlanma bır arada yaşandı
Ve yaşanıyor.
•
Anadolu Muslumanı, Kemalıst devrımle islam ınan-
cında yenı bır aşamaya ulaştı Kuçuk Asya da bu donu-
şümun 'tasavvuf'tan kokenlenen bır halktabanı davardı
Alevı, Muslumandır, ama şerıata karşıdır Islamın koşu-
lu sayılan kurallardan tumünu yerıne getırmez, beş vakıt
namaz kılmayı ve hacca gıtmeyı, Islamın olmazsa ol-
maz' şarb saymaz, 'feseffur'u benımsemez, kadının ye-
n, Alevılıkte daha onurludur
Oysa bugun Türkıye'de bır sıyasal akıma donuşen şe-
rıatçılık kışının ozel yaşamının gozeneklerıne kadar gır-
mekle kalmıyor, devlet bıçımını de saptıyor Musluman-
lığın katı yorumunda, İslam devlet demektır ve Turkıye -
yı Iran'a ya da Suudı Arabıstan'a çevırmek ısteyenlerın
kıtabtnda ozgurluğun Û'sunun bıle yerı yoktur
Anadolu yu dar-ul harp (savaş ulkesı) sayanların
amaçları Ortaçağ deyletını kurmaktır
•
Bır de şu masal soytenıyor
"- Amerıka buyuk şeytandır, şerıatçılar ABD'ye karşı-
dırlar, Batı ya kafa tutuyorlar '
Pekı, nasıl"?
Ham petrolunu Batı ya satmadan ayakta duramaya-
cak bır sürü şerıatç
1
! ötke, Batı'ya nasıl kafa tutacakmış?
Bırbırlerıyle durmadan çatışan İslam ulkelerı, mezhep-
lerın, tarıkatlann, tekkelerın körduğumlerınde ıtışıp kakı-
şıyorlar, ABD bugun Ortadoğu da şenat karanlığında
yaşayan islamcılann baştacıdır
Musluman coğrafyasında Aydınlanma devrımı'nı ya-
şayan ulke Turkıye'dır
Az buçuk demokrasının ışlemesı de bu yuzdendır;
yoksa Ortaçağ karanlığına gomuluruz
UĞUR
MUMClTya
yenni bulur alkış
yennı bulur yergı
eklenır adımlar adımlara
eller ellere
ırmaklar nehırlere
nehırler denızlere
kavuşur gıbi
öfkeler ofkelere kavuşur bır gun
tutar bu aşı
bılırım
bildırırım kı
yerde kalmaz dökulen kan
çiçeklenır
dallanır
anlatır bır gun
beş gıderse çarşamba
perşembe on beş gelir
tutar bu aşı
ÖZEL KALAMIŞ LİSESİ ve
İLKOKULU ÖĞRETMENLERİ
Emperyalizmin Taşeronu |
Birleşmiş Milletler
HPERYAUZMINİ
BIRLEŞMIŞ MILLETLER!
* U. Mumcu Cinayetinin
Perde Arkası
Belediyelerde Yaşanan
İşçi Kıyımları
* Son «Satış» Sözleşmeleri
ve Düşündürdükleri
CUMHURÎYET YOLUNDA
Yanns Nadi
20.000 lira (KDV ıçınde)
Çağdaf Yoymlan TOrkocağt Cad. 39-41 Cağatoğhı-tstanbut
ödcmdi londeiümez.