Katalog

SAYFA CUMHURİYET 7ARALIK1993SALI HABERLER Eczacıbası 'Tıp Odülû'nübeımrel verecek •ANKARA (AA)- Eczacıbaşı Tıp Teşvik Ödülü ile bilimsel araşürma desteklerini kazanan genç hekimlere ödülleri, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından, yann düzenlenen törenle verilecek. Hacettepe Üniversitesi'nde yapılacak törene, Sağlık Bakanı Kaam Dinç ve YÖK Başkanı Prof. Dr. Memet Sağlam da katılacak. Eczaabası Bilimsel Araşürma ve Ödül Fonu, Türkiye'de üp, hekimlik ve eczacılık dallanndaki bilimsel araştırmalan 1959'danbuyana destekleyerek ödüllendiriyor. Hetsjnki Yurttaslar • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)- Ankara"da gerçekleştirilen Helsinki Yurttaşlar Meclisi toplantısmda, köktendinci akımlann. insan haklanna yönelttiği tehdit karşısında duyulan endişe dile getirildi. Anakent Belediyesi'nin katkılanyla 2 aralıkta başlayan Helsinki Yurttaşlar Meclisi'nin üçüncü toplantısı, önceki gün sona erdi. Toplantıda oluşturulan, "Kadın.Irkçılık, Köktendincilik Çalışma Grubu"nun imzaya açtığı dilek ve önerileri içeren metinde, Yurttaşlar Meclisi'nin, insan haklanna karşı tehdit oluşturan köktendinci akımlara karşı ahnacak önlemlere çalışmalannda ağırhkla yer vermesiistendi. Karayalçın dava açıyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SH P Genel Başkanı ve Başbakan Yardıması Murat Karayalçın ile AN AP milletvekilleri arasında. Ankara Anakent Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin iddialarla gelişen tartışmalar, mahkemelik oluyor. Karayalçm'ın, ANAP İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı hakkında, kendisine yönelttiği suçlamalar nedeniyle dava açacağı bildirildi. Akyûrek, DYP'den isttfa etti •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP kökenlı DYP İstanbul Milletvekili ve Çevre eski Bakanı Doğancan Akyürek, partisinden istifa etüğini açıkladı. Doğancan Akyürek. dün akşam saatlerinde istifa dilekcesini, İstanbul'dan telgraflaTBMM Başkanlığı'na, DYP Genel BaşkanlığYna ve DYP Meclis Grup Başkanlığı'na gönderdiğini belirterek, DYP'nin "lider ağırlıklı" bir parti olmaya doğru gitmesi nedeniyle aynlma karan aldığıru söyledi. "Şimdilik" bağımsız rnilletvekili olarak kalmayı düşündüğünü bildiren Akyürek, "îki sene evvel geldiğimiz. ilühak ettiğimiz durumda değişiklik okluğu için istifa ettim" dedi. DYP'nin teşkilattan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Esat Kırathoğlu, dün akşama kadar partiye Akyürek'in istifa dilekçesinin ulaşmadığını açıklayarak, "Çok üzüldüğümü ifade edebilirim" diye konuştu. Bakandan PKK'ya teslim ol çağrtsı • İstanbul Haber Senisi-İçışleri Bakanı Nahit Menteşe, Türkiye ve dünyada PKK'ya karşı başanh bir mücadele yürütüldüğünü belirterek, PKKya teslim q\ çağnsı yaptı. Menteşe, İstanbul polisinin terör örgütlerine karşı çok başanlı olduğunu belirterek, İstanbul kentinin sorunlannı çözmek için ellerinden geleni yapacaklannı söyledi. istanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu'nu ziyaret eden İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, bu arada bir basın toplantısı düzenledi. Terörün, çözülmesi gereken önemli sonınlar arasında yer aldığını kaydeden Menteşe, "'İstanbul'da polisimiz başanh bir şekilde çalışmaktadır. PKK vediğer örgütler sıkı bir şekilde taİap edilmektedir. Güneydoğu'da da büyük başanlar elde edilmektedir. Tüm PKK mensuplanna sesleniyorum. Gelinizpişmanlık yasasından istifade ediniz. Teslim olunuz ve hiç olmazsa canınızı kurtannız. PKK run beli kınlacaktır'" dedi. Cumhurbaşkanı Demirel, Nazlı Ilıcak'ın yönettiği "Söz Meclis'ten İçeri" programına katıldı: Çekiç Güç, Türkiye'dekalıııalıİstanbı-l Haber Servisi - Cum- hurbaşkanı Süleymaıı Demirel, bu ay Meclis'te ele ahnacak Çe- kiç Güç'ün, Türkiye'de kalması gerektiğini savundu. Demirel, "Türkiye git derse gider. Ama Türkiye, Kuzey Irak'taki insan- lan korumaktan kaçınmış olur" dedi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, öğleden sonra da İs- tanbul'a gelerek, Gazeteci- Yazar Nazlı Ilıcak'ın yönettiği "Söz Meclis'ten İçeri" adlı tele- vizyon programına katıldı. Per- şembe akşamı TRT1 'de ekrana gelecek olan programın çekim- leri Kasımpaşa'daki atv Stüd- yolan'nda yapıldı. DYP Erzu- rum Milletvekili MeBh Fırat, Prof. Besm Üstünel, Prof. Nur • Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, gazeteci Nazlı Ilıcak'ın yönettiği l Söz Meclis'ten İçeri' adlı televizyon programında Çekiç Güç'le ilgili olarak, "Dünya, Kuzey Irak'ta Kürt devleti kurdurmaya kalkıyorsa bunu Çekiç Güç'ü ortadan kaldırarak önleyemeyiz, onun yollan başkadır" dedi. Vergin, sanatçı Gürbüz MiBe- toğlu'nun da (Zihni Göktay) kauldığı programda Demirel. Nazlı Ilıcak'ın sorulannı yanıt- ladı. Tansu ÇiUer'in icraatlann- dan memnun olup olmadığına ilişkin bir soruya Demirel. "Ben tarafsızım ama, ayranım ekşi di- yen olmaz" yanıtını verdi. De- mirel, darbelerin kendısınin yönetimde bulunduğu dönem- lere denk gelmesini hatırlatan bir soruya karşıbk da şunlan söyledi: "Bunlar şahısların yaratrığı sorunlar değil, devlet bunalımla- ndır. 12 Mart, 12 Eylül benim kabahatknse benim tekrar su yüzüne çıkmamam gerekirdi. Kimse bana senin yüzünden par- tim kapandı demedi. Buniar demagojik şeyler. Bakm. 30 yıl sonra Süleyman Demirel nere- de? Üstelik bulunduğu yere zorla değil, hür ve serbest bir seçimle gelmiş." Kürt sorununa ilişkin bir so- ru üzerine "Türkiye'yi bölecek hiçbir şeye taraftar ounadığım" anlatan Demirel. buna Kürt kökenli vatandaşlann yüzde 95'inin de razı olmadığını vur- guladı. Demirel. sözlerini şöyle sürdürdü: "Madem ki 1000 senedir bir- likteyiz, öyleyse daha uzunca bir süre, bana göre sonsuza kadar birlikte kalabiliriz. Türkiye Cumhuriyeti devleti sonsuza ka- dar bu topraklar üzerinde varo- lacaktır. Bu ülkede 'Ben Kür- tüm* diyen tatandaşlar eğer azınlık haline gelmek istiyorlar- sa veya bir takım azınlık haklan istiyoriarsa bugün çoğunluk haklanna sahiprirler. Bu ülke, bu ülkenin insânlarından hangi birinden neyi esirgiyor. Türkiye Cumhuriyeti devletinin dili Türkçe. Buna rağmen herkes is- tediğini konuşuyor. Bugün Kürt- çe komışan insana birşey diyen yok ki. Kendi arasında konuşu- yor ama devlet dairesinde konu- şamaz. Eğer siz Türkiye'de bir- den çok dile giderseniz sadece Kürtçeyle kalmazsınız. O za- man devlctin halini görün." Irak'ın bölünmez bûtünlüğünü savunuyoruz Mutlulugu parçalanmakta görmediğini ifade eden Demi- rel. PKK'yı etkisiz hale getir- meden yapılacak tarüşmalann anlamı olmadığını da sözlerine ekledi. Demirel, • Çekiç Güç'le ilgili bir soruya karşıhk da şunlan söyledi: "Türkiye git derse gider. Ne- reye gider? Başka bir yere gider \e dünya Kuzey Irak'taki insan- ları korumaya devam eder. Tür- kiye, Kuzey Irak'taki insanlan korumaktan kaçınmtş olur. Dünya, Kuzey Irak'ta Kürt dev- leti kurdurmaya kalkıyorsa bu- nu Çekiç Güç'ü ortadan kaldıra- rak önleyemeyiz, onun yollan başkadır. Nitekim Türkiye Cumhuriyeti bunu cihana anlat- mıştır ki, bövle bir şe\ eğer yap- mava kalkarsanız Ortadoğu'da ö) le bir hadise çıkanrsınız ki bu- nu ortadan kaldırmak yıllar alır, büyük bir fitne gelir. Onun için biz Irak'ın bölünmez bûtünlüğü- nü savunuyoruz. Oradaki insan- Gazeteci Nazlı llıcakın hazırladığı "Söz Meclis'ten tçeri" adlı televizyon programına Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, DYP larm aynen Türkiye'deki gibi Erzurum Milletvekili Melih Fırat, Prof. Besim Üstünel, Prof. Nur Vergin, sanatçı Gürbüz Mületoğlu katıldı. Sanatçı Muazzez demokratik haklara sahip ouna- Abacı da Demirel'in sevdiği "Saçlann tarumar" adlı şarkıyı seslendirdi. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) sını savunuyornz." Demirel, 'Mesleki ve Teknik Eğitim Sempozyumu'nda konuştu: Devlet,hevctiplomahyaiş veretnez • Cumhurbaşkanı Demirel, Türkiye'de diplomanın bir çeşit 'ruhsatname' haline geldiğine dikkat çekerek gençlerin "ekmeği aslanın ağzından almak için" çaba göstermelerini istedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Tür- kiye'de okullann. eğitim-öğretim niteli- ğinden çok 'diploma veren kurumlar' ola- rak değerlendırildiğini belirterek "Diplo; ma da bir çeşit nıhsatname gibi olmuştur. Ama devlet her diploma alana iş veremez" dedi. Demirel, her şeyin devletten beklen- memesi gerektiğine dikkat çekerek "Tür- Tıiye'de berkese yetecek ekmek vardır, ama ekmek aslanın ağzındadır. Gençlerin, ekmeği aslanın ağzından almak için çaba göstermesi lazım" görüşünü dile getirdi. Mılli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz da 1994-95 öğretim yılmdan itibaren bütün gençlere üniversite kapısını açmak iste- diklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Demırel. '2000 Yıluıa Doğru Mesleki ve Teknik Eğitim Sempoz- yumu'nda yaptığı konuşmada, ülkeyi kal- kındırmada, yalnızca devleti yönetenlere değil, birey olarak herkese sorumluluk düştüğünü vurguladı. Tekniker ve mü- hendislerin Türkiye için önemıni çok iyi bildiğjni kaydeden Demirel. sözlerini şöyle sürdürdü: "Ülkemizde okullar sadece bir şey öğ- renmek için değil, daha çok iş bulmaya yönelik, diploma veren kurumlar olarak görülüyor. Bu da doğaldır. Diploma, dev- letten iş istemek için bir çeşit nihsat. Diye- lim ki devlet herkese diploma verdi. Ama devlet herkese iş veremez. Bu, dünyanın hiçbir yerinde yokrur. Benim ülkemin gençleri, çocuklan, sadece Türkiye ile sı- nırlı kalmasuüar. Bütün dünyada bir reka- bet yaşanıyor. Zaten bu rekabetin içine girmeyen. rekabcti kabullenmeyen ülkeler, devletin zaten kıt olan kaynaklannı tüke- terek ülkevi israfa sokmaktadır. Ben gitti- ğim üniversitelerde gençlerimize de bunu söylüyorum. Türkiye'de herkese yetecek ekmek vardır. Ama ekmek aslanın ağzın- dadır. İşte ekmeği aslanın ağzından almak için çaba göstermek lazım." Türkiye'nin önündeki 10 yıhn, geçmiş 100 yıl İcadar önemli olduğuna değinen Cumhurbaşkanı, devletin, bu süre içinde ekonomınin ıçınde olmayacağını ifade et- ti. Herkese üniversite Sempozyumda konuşan Milü Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz, 1994-95 öğretim yı- hndan itibaren herkese üniversite kapısı- nı açmayı hedeflediklerini söyledi. Ba- kanlık olarak bu yönde çahşmalannı sürdürdüklerini belirten Ayaz. bu amaca ulaşılması için mesleki ve teknik yükseko- kullann sayısının arttınlmasına gereksi- nim duyulduğunu anlattı. DEP 9 in kapabknası üç önemli sonuç yaratacak • DEP'li milletvekilleri kapatma karan sonrasmda TBMM üyeliklerini kaybedecek ve 10 yıl siyaset yasağı alabilecek. ANKARA (ANKA) - Genel başkanlan Yaşar Kaya'nın çe- şitli konuşmalanyla Merkez Yürülme Kurulu'nun yayınla- dığı banş çağnsı bildirisinde devletin ülkesi ve milletiyle bö- lünmez bûtünlüğünü içeren anayasa ve yasa hükümlerine aykın davranıldığı gerekçesiyle kapatılması istenen Demokrasi Partisi'yle (DEP) ilgili davada bir taşla üç kuş vurulmuş ola- cak. Anayasa Mahkemesi'nin, Yargıtay Cumhuriyet Başsav- cılığı'nın istemini yerinde bula- rak DEP'ı kapatması öncelikle Meclis'i memnun edecek. DEP'li 17 milletvekilinin DGM'de yargılanabilmelerinin önünü acacak. Bu milletvekille- rinin kapatma karanndan önce istifa etmeleri halinde başka bir partiye kurucu ya da yönetici olmasının. eylemi nedeniyle ka- patmaya neden olanlann ise 10 yıl süreyle siyaset yapmalannın yolunu kapatacak. Anayasanın 84'üncü maddesine göre kapat- ma karannın TBMM'ye tebli- ğiyle birlikte DEP'li 17 millet- vekilinin milletvekilliği sona erecek. Bu durum, "DEPTilerin PKK'ya destek verdikleri, bu ör- gütün Mecüs'teki temsilcisi gibi davrandıklan" iddiasıyla gün- deme getirilen "DEPIilerin dokunulmazhklannın kaldınla- rak Meclis'ten atılmalan" yö- nündeki kampanyayı sona er- direcek. BöyleceTBMM "seçil- miş millervekillerini. seçildikleri bölgede yaşarian soruna ilişkin yaklaşımları nedeniyle Meclis'- ten atma" sorumluluğundan PARTÎ LtDERLERİ KÖŞK'E ÇIKIYOR Demirel\ DEP'ide çağtrdı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. siyasi parti liderleriyle yapacağı gö- rüşmelere. Demokrasi Partisi (DEP) Genel Başkan Vekili Murat Bozlak ile Yeni Parti (YP) Genel Başkanı Yusuf Bozkurt Özal'ı da dahil etti. Cumhurbaşkanhğı Basın Merkezi'nden dün yapılan açıklamayı göre Demirel, 9 arahk günü, ANAP Ge- nel Başkanı Mesut Yılmaz, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, CHP Genel Başka- nı Deniz Bavkal. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Yeni Parti Genel Başkanı Yusuf Bozkurt Özal, MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve Millet Partisi Genel Başkanı Aykut Bdibah ile görüşecek. 10 arahk cuma günü Büj'ük Değişim Partisi Genel Başkanı Aydın Mende- res'i kabul edecek olan De- mirel. 11 arahk cumartesi günü de Yeniden Doğuş Par- tisi Genel Başkanı Hasan Ce- lal Güzel ve Demokrat Parti Genel Başkanı Hayrettin Erkmen ile görüşecek. kurtuluş olacak. Bu muhtemel sonuç. baa çevrelerde "dava açüması Meclisi, hükümeti ve Meclis'te temsil edilen siyasi partileri büyük külfeten kurtar- dı. Meclis alacağı kararın ağır faturasını biliyordu. bu nedenle bu milletvekillerinin dokunul- mazlıklannı kaldırma konusun- da duraksama içindeydi. Şimdi iş, yargıya ihaJe edilmiş oldu. Gelecek eleştirileri Meclis değil, Anayasa Mahkemesi göğüsle- mek zorunda kalacak" şeklinde değerlendirdi. DEP'li 17 milletvekiliyle di- ğer parti yöneticileri kapatma karanndan önce partilerinden istifa etmemeleri halinde yeni siyasi parti de kuramayacaklar. Anayasa Mahkemesi'nin ka- patma karanyla açılacak en önemli sayfa. DEPe mensup 17 milletvekilini bekleven yar- gılama sürea olacak. Özellikle Ankara DGM Başsavcılığı'nın en yoğun olarak Hatip Dicle ve Leyla Zana olmak üzere bütün DEP milletvekilleriyle ilgili yar- gılama istemli fezlekeleri, doku- nulmazlıklann sona ermesiyle derhal işleme konulacak. Genelkurmay Asker kaçaklanna sert uyan ANKARA (AA) - Genel- kurmay. askere ve Güney- doğu'ya gitmemek için çeşitli yollara başvuranlara sert bir uyanda bulundu. Açıklama- da bu kişilerin cezalandınla- caklan belirtildi. Genelkurma> sözcüsü Kur- may Albay Doğu Silahçıoğlu. bu konudaki iddialarla ilgili sorulan yanıtlarken şunlan söyledi: "Bugün bölücü terörle mü- cadelede, çok az da olsa. iddia edildiği şekilde davramş göste- ren kişilere rastlamak müm- kündür. Ancak. bu gibi örnek- ler, sınırlan ulusal yeminle beh'rienmiş vatan toprakları üzerinde, Türkiye Cumhuri- yeti'ni sonsuza dek yaşatmaya and içmiş. azimle \e kararlılık- la bu mücadelede yer alan. can veren \e kan döken cvlatlarımı- zın ailelerini üzmemelidir. Esas üzülmesi gerekenler. bu müca- deleden kaçmak için her türlü yola başvuran, değer yargüan- nı yitirmiş kişilerin aileleri ol- malıdır. Onlann çocuklan muhakkak layık olduklan ce- zaya çartırılırlar ve ha\ at boyu bu kara lekeyi almiarmda ta- şıriar." Kurmay Albay Silahçıoğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde suç teşkil eden her türlü fıil hakkında derhal hem adli, hem de idari soruşturmanın yapıldığma ve sabit görülenle- rin emsallerine örnek teşkil edecek şekilde cezalandınl- dıklanna dikkat çekerek şun- lan kaydetti: "Bugün, bjr yandan Türkiye Cumhuriveti'nin \arhğı. vata- nın bölünmez bürünlüğü. mille- tin birlik ve beraberliği için görev yapanlar var. Bu kahra- manlan şüphesiz ki, yüce mille- timiz takdirle karşılıyordur. Ama bir yandan da bu kutsal görevin başında kalmak iste- yenler var. Onlan da herhalde miUetimiz affetmivordur." GÜM)tJZ GOZÜYLE MEÜH CEVPET AJNPAY Yûz Yıl Önce, Yûz Yıl Sonra Tarihten ibret alırım diye düşünerek, II. Abdülhamid'- in sadrazamlarından Kıbrîslı Kamil Paşa'nın anılarma yeniden bir gözatayım dedim. geçende. Paşa bu anıla- rında, Doğu Rumeli, Mısır. Tunus ve Ermeni sorunlarına değinirken selefi Sait Paşa ile Abdülhamidi eleştirmek- tedir. Sonradan Sait Paşa, kendi anılarında, bu eleştiri- leri yanıtlar ve Abdülhamid'i yermekten geri kalmaz. Padişah da Selanik surgünunde kaleme aldığı anıların- da bu eleştirilere karşı kendini savunmuştur. Şunu öneden belirteyim ki, yukarda adları geçen üç devlet adamı da, tartışmalarında terbiye dışına çıkmaz- lar. Bunu bir "ibretdersı"olarakalabilir miyiz? Şimdi kısaca sorunlara değinelim. Doğu Rumeli sorunu için Kamil Paşa şöyle diyor: "Edirne vilayeti civarmda ortaya çıkan bunca karışık- lıktan Babıali'nin haberi bile olmadı. Sofya'da bulunan Rusya politika memurunun Avrupa üzerinden İstanbul sefaretine çekitiği telgraftan olaylan öğrenen Rusya Se- firi Nelidof hemen durumu Padişah'a bildirdi. Olaydan son derece müteessir olan Abdülhamid, bayram nartia- zından çıktığında sadrazama kızgınlığını bildirip selam merasiminden sonra hemen Meclis-i Vükelanın toplan- masını irade buyurdu." Nasıl olur. Bulgar Prensliği, Doğu Rumeli'yi kendisine katmak için ayaklanmış, bundan Osmanlı Devletinin ha- beri yok! Kamil Paşa yalan mı söylemektedir? Sait Paşa'nın yanıtı şöyle: "Öncelikle, Bulgaristan daki olaylardan Babıali'nin habersiz olduğu doğru değildir. 7307 Eylülünden önce Bulgaristan'da çoğunluğun karşı olduğu ihtilalci azınh- ğın Doğu Rumeli ve Bulgaristan ın birleştirilmesi yolun- daki girişimlerinin Rusya hükümetinin Pan-Slavizm dü- şüncesine dayandığı aniaşılmıştır. Babıali'nin aldığı et- kin önlemler üzerine Rusya hükümeti, birleşme düşün- cesine keainlikle karşı olduğunu belirten matbu bildihle- ri konsolosu aracılığıyle kentin her tarafına asarak res- men duyurdu." Burada dikkat çekici olan, Rusya'nın, bütün kenti bildi- rilerle doldurmasıdır. Rusya. politik bir olayı niçin halkı- mıza duyurmak istiyor? içinden çıkamadım. Şimdi öteki konulardan birine geleceğiz. Mısır sorununda Sait Paşa'nın sorumluluğu üzerine Abdülhamid'in günlüğünde şu sözler yer alıyor: "Yunus, Mısır meselelerine de hep kem-küm ile gün- ler ve aylâr geçirmişken, hatıralannda Sait Paşa kusuru bana yüklüyor. Halbuki bana kusur suretinde isnad ettiği şeylerle ben iftihar ederim O meseleleri birersavaş ve- silesi yapmak fikrinde değıldim Ben daime harbin aley- hinde bulundum. Tunus'ta direnseydim, belki Suriye'yi, Mısır da inadım tutsaydı muhakkak Filistin ve belki Irak'1 kaybederdim. Yalnız Sait Paşa'nın nimeti inkar değil. hakikati de tahrif etmesine teessüfediyorum. Sözde ha- kimiyetlerı koruyacağım diye gerçek hakimiyetleri tehli- keye koymak akıl kan değildi.'' Yazımın başında, "tarihten ibret almak'' sözünü kul- lanmıştım. Sait Paşa ile Kamil Paşa'nın tartışmasmdan bırakın tarıhsel dersi. doğrunun ne olduğu bile ortaya çıkmıyor. Bunun nesınden ders çıkarayım? Abdülhamid ise lafta hakimiyetler için gerçek hakimi- yetleri teblikeye sokamayacağını söylerken beni büsbü- tün şaşkınlığa düşürüyor. Onun gerçek hakimiyetdediği IraR, Suriye, Israiİ, bugün bağımsız birer devlettir. Nasıl görememişler bugünleri! "İleriyi görmek kolay mıdır?" diye sorulacak olursa ben tarihten ne ders alacağım? Bugünümüzün politikalarını yüz yıl sonra okuyacak olanlar, dilerim, benim şaşkınlığıma düşmesinler. ADD Izntlr$ube Baskam: Bölücü vegeriaİerör cumhuriyetisarsıyor İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu): Atatürkçü Düşünce Derneği İzmır Şube Başkanı Avukat İskender Özturanlı, gerid güçlerin etkinliklenni giderek arttırdığını ve Türkiye Cumhuriyeti'ni tehdit edecek boyutlara ulaştığını belirterek "Laik devlet tehfikededir. Bu gerçeği görmezlikten gelmek, avmazhklarınen bağışlanmazıdır"dedi. İskender Özturanlı partilere ve parlamenterlere gönderdiği mektupta, bölücü vegerici terörün cumhuriyetın temelini sarstığına dikkat çekti. Devletin bütünlüğünün ve laik karakterinin yıpratılmaya çalışıldığı bir ortamda cuınhuriyete sahip çıkmanın herkesin görevi olduğunu vurgulayan Özturanlı, mektubunda şu görüşlere yer verdi "Laik devlet tehlikededir. Bu gerçeği görmezlikten gelmek. aynıazl ıkların en bağtşlanmazıdır. Bir yandan bölücü, öte yandan gerici terör cumhuriy etimizin temeUerini sarsmakta, devletin bûtünlüğünü ve laik karakterini > ıpratmaya çalışmaktadır. Bölücü girişimleri terörden sayıp laiklik karşıtı eylemleri bunun dışında rutmak Türk ulusunun vicdanını yaralayan bir da> ranıştır. Bu durum karşısında cumhuriyete sahip çıkmak hepimi/in görevidir. Bizim için kaçınılmaz olan bu görev. siyasal iktidarlar ve tüm siyasal partiler için zorunluluktur. Laiklik karşıtı her girişimin bir anayasa suçu olduğu da hiçbir zaman unutulmamalıdır." Güneydoğu'daki yangınla Sıvas'taki yangmın, ayn tutulmaması gerektiğini, bölücü terörle gerici terörü birbirinden a>ırmanın doğru olmadığını belinen Özturanlı. görüşlerini "Terörün gerictsi de bölücüsü de birdir. Gereksiz vere yaratılan laiklik bunalımını önieverek anay asaya sahip çıkmak ve Atatürk ilkelerivie birlikte laik cumhuriyeti de vaşarmak, her şev den önce tüm partilerin ve Atatürk'ün kurduğu Meclis'in görevidir. Bu görevin sorumluluğunu hatırlatmak da her Türk > atandaşının hakkıdır" diye sürdürdü. DGM'ler ile adli ve idari yargıda atamalar gerçekleştirildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Güvenlik Mahkemeleri ile adli ve idari yar- gıda yargıç ve savcı atamalan yapıldı. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında ya- yımlanan Hakimler ve Savcılar Yüksek Ku- rulu kararlanna göre DGM'ler ile adli yargı- da gerçekleştirilen naklen atamalar şöyle: İstanbul DGM Başkanlığı'na Nazif Ege. Adapazan Ağır Ceza Mahkemesi Başkan- lığı'na Turgut Demirağ, Diyarbakır DGM Cumhuriyet Savcılığı'na Hüsevin Altın. Edirne Hakimliği'ne Ibrahim Pamuk. İstan- bul DGM yedek üyeliğine Uçkun Bike, Di- yarbakır DGM Başkanhğı'na Kubilay Te- kin, İstanbul DGM Başkanlığı'na Şerafettin Iste, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na Coş- kun Karayavuz. İstanbul DGM asıl üyeliği- ne Tevfik Güngören. İstanbul DGM Cum- huriyet Savalığı'na Muzaffer Yalçuı, Diyar- bakır DGM yedek üyeliğine "Raif Kalkıcı, İstanbul DGM yedek üyeliğine İdris Kara- çuha, İstanbul DGM yedek üyeliğine Ahmet Münir Bilgen. Diyarbakır DGM asıl üyeliği- ne Ahmet Çağlayan, İstanbul Cumhuriyet Savalığı'na Necdet Kuşçu, İstanbul Hakim- liği'ne Nesime İste, İstanbul DGM Cumhu- riyet Savcılığı'na Hüsevin Poyrazoğlu. İstan- bul DGM Cumhuriyet Savalığı'na Rasim Işıkaltın. İstanbul DGM asıl üyeliğine İlha- mi Yıbnaz. Diyarbakır DGM Cumhuriyet Savalığı'na Hüsevin Nazmi Okumuş. İstan- bul DGM Başkanlığı'na V'edat Yümazab- durrahmanoğlu. İstanbul DGM Cumhuriyet Savcılığı'na Ali Yorulmaz, İstanbul DGM Cumhuriyet Savalığı'na Yahya Erdoğmuş, Siirt Ağır Ceza Mahkemesi Başkanbğı'na Sebahattin Aras, Bandırma Ağır Ceza Mah- kemesi Başkanlığı'na Ali Vunır, Ortaca Ha- kimliği'ne Nejla Kasap. Niğde Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı'na Ahmet Akyüz. Batman Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı'- na Kemal Alver. Baskil Cumhuriyet Sava- lığı'na Ali Topkasal. İdari yargı İdari yargı hakim ve savalan arasında ya- pılan naklen atamalar da şöyle: İzmir İdare Mahkemesi BaşkanlığVna Ca- vit Can, Adana Bölge İdare Mahkemesi üye- liğine Orhan Erdost, Danıştay Savcılığı'na Taylan Aydın. Danıştay Savalığı'na Sinan Yörükoğlu, Ankara idare Mahkemesi Baş- kanhğı'na Nurben Akalın. İstanbul İdare Mahkemesi üyeliğine Emine Fahriinisa Hak- man. Ankara idare Mahkemesi Başkanlığı'- na KırdarÖzsoylu, Adana İdare Mahkemesi üyeliğine Günay Kızılsümer. Ankara İdare Mahkemesi Başkanlığı'na Sevim Dündar. Samsun İdare Mahkemesi Başkanlığı'na Mehmet Görenek. İstanbul Bölge idare Mahkemesi üyeliğine Muhtar Korkmaz. İs- tanbul Bölge İdare Mahkemesi üyeliğine Fikri Akgün. İçel Vergi Mahkemesi üyeliği- ne Mehmet Alpsar. Bursa Vergi Mahkemesi üyeliğine Celal Başman. İçel Vergi Mahke- mesi üyeliğine Necati Çolakoğlu, Diyarbakır Vergi Mahkemesi BaşkanlığYna BÛal Uslu, Samsun Vergi Mahkemesi üyeliğine Şükrii Gürova. Sakarya Vergi Mahkemesi üyeliği- ne Gülşen Deringöl. İzmir Vergi Mahkemesi üyeliğine trfan Aydın. İstanbul Vergi Mah- kemesi üyeliğine Mehmet Caner Demirci. Sakarya Bölge İdare Mahkemesi üyeliğine Hanife Kaya. İzmir Vergi Mahkemesi üyeli- ğine Hüseyin Işık. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi üyeliğine Saadet Öncel, Edirne Vergi Mahkemesi üyeliğine Seher Demiral. Tekirdağ Vergi Mahkemesi Başkanlığı'na Hasan Sait Türk, Erzurum Vergi Mahkeme- si üyeliğine Kadri Karakoyun. Aydın İdare Mahkemesi üyeliğine Saliha L lusan. Sakar- ya Vergi Mahkemesi üyeliğine Şükran Ay- duı. İstanbul İdare Mahkemesi üyeliğine Sü- mer Giilseren BOir, Ankara İdare Mahke- mesi üyeliğine Semra Şentürk. Konya Vergi Mahkemesi üyeliğine Talat Beşorak. Diyar- bakır İdare Mahkemesi Başkanlığı'na Tur- gut Tugay, Tekirdağ Vergi Mahkemesi üye- liğine Hülya Benian Ateş, Samsun Vergi Mahkemesi üyeliğine Turgut Tagay, Adana Vergi Mahkemesi üyeliğine Hümi Sayar, Danıştay Tetkik Hakimliği'ne Dr. ÜlküOz- can. Ankara İdare Mahkemesi üyeliğine ZiyaÖzcan. İzmir İdare Mahkemesi üyeliği- ne Mehtap Caynak, Ankara İdare Mahke- mesi üyeliğine Erdinç Korkmaz, Erzurum İdare Mahkemesi üyeliğine Ayten Küçük, Konya İdare Mahkemesi üyeliğine Osman Ermumcu, Van İdare Mahkemesi üyeliğine Cevdet Erkal