19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURtYET 18ARALIK1993CUMARTESİ HABERLER Lübnan Büyükelçisi kayıp •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Lübnan'nın Ankara Büyükelçisi Halil Kânm El-Halil"in yaklaşık 20 gündür ortalıkta görünmemesi, soru işaretlenne neden oldu. Lübnan Başbakanı Refik Harin'nın önceki gün başlayan Türkiye ziyareti sırasında, büyükelçinın havaalanına gelen heyette yer almaması dıkkat çekli. Diplomatik kaynaklar, Cumhuriyet muhabirinin sorusu üzerine. Büyükelçi El-Halil'in. Lübnan Başbakanı"run Türkiye'yı ziyareti sırasında görülmemesınin dıkkat çektığini belintiler. Vergitasarısımn maddelerine geçilemedi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurulu'nda. >eni vergi düzenlemelen geüren yasa tasansınm ilk bölümünün görüşülmesine dün akşam başlandi Başbakan Tansu Çillerve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçm'ın da katıldığı genel kurulda. hükümet. tasanya yönelık muhalefetin engelleme olasılığına karşm 500'e yakın önerge verirken, muhalefet de sık sık karar yeter sayısı isteyerek görüşmeleri engellemeye çalıştı. Görüşmelere başlamadan önce muhalefet karar yeler say ısı istemlcrinin dikkatealınmadığını savununca, görüşmelere tartışmalı birortamda başlandı. Gruplann tasannın tümu üzerindekı konuşmalannı tamamlamalanndan sonra maddelerin görüşülmesine geçilmesi kararlaşünldı. Ancak RPGrup Başkanvekılı Şevket Kazan. karar yeter sayısı içın yoklama yapılmasını istedi. Bunun üzennc muhalefet partileri salonu terk ettı. İktidar partısı milletvekilleri gerekli çoğunluğu sağlayamayınca oturumun kapanmasına karar \erildi. Konserli temel atmatöreni • İstanbul Haber Servisi- Türkıye'nınenbüyük bağımsızpoliklinik komplekslerinden ıkincisi olan SSK Göztepe-Merdivenköy Özel Tip Dispanscri'nin temeli bugün Çalışma ve Sosyal Güvenlık Bakanı Mehmet Moğultay tarafından atılacak. 29 bin metrekare alan üzerine yapılan dispansenn 1996\ılının şubat ayında tamamlanması planlanıyor. 50mılyarliraya mal olacağı bildınlen dispanserde. günde 3 bin hastanınmuayene olabileceğı. her türlü laboratuvar ve röntgen olanaklanyla merkezi eczane sistemıne sahip olacağı behrtildı.Şaat 11.00'de gerçekleştirilecek törende sanaıçı Edip Akbayram da birkonserverecek. 'Emekli arttıkça gelir azalıyor' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Odalar ve Borsalar BırliğTözel İhtısas Komısyonu Başkanı Prof.Dr. Halil Nadaroğlu, emekii sayısmdaki hızlı artışın. mevcut kaynaklann daha çok kişiye paylaştınlmasına yol açtığını. bu nedenle emekii aylıklannda gerçek bir artış saâlanamadığını söyledi. DevletinSSK"yı desteklemesinin şart olduğunu vurgulayan Nadaroğlu, SSK alacaklannın. borçlulann gelir v ergılenyle bırlıkte tahsıl edılmesini sağlayacak yasal değışıklik yapılmasını önerdi 21 üniversiteli serbest • BALIKESİR (Cumhuriyet)- İnsan Haklan Haftası'nı kutlamak isterken polis tarafından gözaltına alınan21 üniversite öğrencisi dün serbest bırakıldı. Öğrencıler, Bahkesir Camhuriyet SavcıhğYna gözaltında işkence gördüklerini öne sürerek şikâvette bulundular 4 gündürgözaltına bulunan21 öğrenc. dün öğle saatlenrıden iübaren gruplar halinde "eve gitmeleri onenlerek" emnıyetten serbest bırakıldı. SoruşturmaeıııriııiGüreşverdi Akyıldızve Berber hakkında soruşturma açılması emrini, Genelkurmay Başkanı verdi. Mamak Askeri Ceza ve Tutukevi'nde bulunan iki gazetecinin ilk duruşması 20 aralikta ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - HBB televızyonunda yaptıklan prog- ram nederuyle hafta başında tutuklana- rak Mamak Askeri Cezaevi'ne konulan gazeteci Erhan Akyıldız ile Ali Tevfik Berber hakkında soruşturma açılması emrini, Genelkurmay Başkanı Orgene- ral Doğan Güreş verdi. Orgeneral Güreş, emrinde bir an önce soruşturma açılmasıru ve sonuç hakkı- nda kendisıne bilgi verilmesinı istedi. Bu emir çerçevesınde tutuklanarak Ma- mak Askeri Cezaevi'ne konulan Ak- yıldız ve Berber'in yargılanmalanna, 20 arahk pazartesi günü başlanacak. Orge- neral Güreş, 9 Arahk 1993 tarihinde. Genelkurmay Başkanlığı Asken Savcılığı'na imzası ile gönderdıği emir- de şu görüşlere yer verdi: "HBB özel televizy on kanalında yayı- mlanan ilgj programda. halkı askerlik hizmetinden soğutmak için propaganda yapıldığı, ayrıca bu amaçla Savaş Karşı- tlan Derneği yönetkileri ile de röportaj yapıldığı anlaşılınaktadır. Bu nedenlerle, başta röportajı yapan Ali Tevfik Berber ve prograımn diğer yapım ve yönetim so- rumluları ile ayrıca Aytek Özel ve Men- deres Meleth hakJarında soruşturma açıunasnu ve sonucundan bilgi verilmesi- ni rica ederim." Genelkurmay Başkanhğı Askeri Savcısı Kıdemü Binbaşı Ozan Odabaşı tarafından 16 Arahk 1993 tarihi iti- banyla hazırlanan iddianamede suç, "halkı askerîik hizmerinden sogurmak yolunda yayın yaparak milli mukavemeti kırmak" olarak behrtildi. Akyıldız ve Berber hakkında, Genel- kurmay Başkanlığı'nın 9 Arahk 1993 gün ve Adli Müşavirliğin 1993/1118 sayılı yansı üzerine hazırlık soruştur- ması başlatıldığı bildırilen iddianame- de, Anten programında yapılan yayınla ilgili bilgi verildi. İddianamade şöyle de- nıldi: "Anayasamız vatan hizmetinin her Türkün hakkı ve ödevi olduğunu, bunun nasü yerine getirileceğinin kanunla dü- zenteneeeğini betirtmiştir. Türk Silahlı Kuvvetleri, Doğu ve Güneydoğu Anadolu BölgesTnde bölücü terör örgütüne karşı halen sürdürülen etkin bir mücadele ver- mektedir. Askerlikleri çeşitli nedenlerle ertelenenler dışında, asker kacaklannın da bulunduğu bir gerçektir. Böyle bir ortamda. amaçiarı savaş karşıtı olmanın çok ötesinde olan sanık- lar, Aytek Özel ve Menderes Meletli'nin, asker kaçaklannı takdirle karşılamaJan. bu koşullarda askere gidilmeyeceği, ço- cuklan olsa da gönderme\ecekleri, üç darbe yapan ordunun baskısı altında kalıp ezildiklerinden bahisle böyle bir or- duya askerîik yapmayacakları, buna karşı direnecekleri şeklinde sözlerinin halkı askerîik hizmerinden soğutmak yo- lunda telkinatta bulunmak niteliğinde ol- duğu, Anten programmın yapun >e yö- netim sorumlusu ile muhabiri olan sanı- klar Erhan Akjıküz ve Ali Tevfik Ber- ber'in ise diğer sanıkların halkı askerîik hizmetinden soğutmak yolundaki telki- nattarını içeren konuşmalannı televizyon gibi, aynı anda milyonlarca kişiye hitap eden etkili bir yayın aracında yayımla- makla bir tehlike suçu olup. sonucun meydana gelmesi şart olmayan. halkı as- kerîik hizmerinden soğutmak yolunda yayın yaparak, milli mukavemeti kırmak suçunu işledikleri kanaatine \anldı- ğından, sanıklar Erhan Akyıldız ve Ali Tevfik Berber'in duruşmalarının. Genel- kurmay Askeri Mahkemesi'nden yapıla- rak eylemlerine uyan Askeri Ceza Kanu- nu'nun 58. maddesi delaletiyle, TCK'nuı 155. maddesi gereğince cezalandırılma- lanna karar verilmesi talep ve iddia olu- nur." Gazeteci Akyıldız ve Berber, hazırlık soruşturmasında verdikleri ifadelerin- de, olaya haber açısından baktıklanru, "yüklenen suçu işlemek gibi bir kası- tlannjn ounadığmı" söyledıler. Her iki gazetecinin, röportaj yapılan kişilerin görüşlenne kaühnadıklannı ifade ettik- leri de öğrenildi. Akyıldız ve Berber'in yargılanmalan- na, 20 arahk pazartesi günü, saat 09.30'- da başlanacak İnsanhğınyok ecMşninresbrüeri Cihat Ararın İnsan Haklan Haftası nedeniyle açtığı resim sergisinin konusu işkenceydi ÜMİTOTAN tZMİR- Hücrenın köşesinde büzülmüş bır insan. Mavı ışık üşütüyor. Biriaskıda,dığeri bo- ğazlanmış sankı. İnsan Haklan Haftası'nda, sanatçı duyarlılığı bir tokat gibı çarpıyor yüzünü- ze. Rastlantı bu ya, Kenan Ev- ren de orada. ResimJeri abartıh ve karamsar buluyor. Cihat AraL "Keşke Evren. 12 Eylül öncesi resim yapmaya başlasay- dı" diye iç geçıriyor... İnsanlann aamasızca öldü- rüldüğünü. kafalann havalar- da uçtuğunu. bir adamın dün- yaya nasıl bedel olduğunu "Sı- cağı sıcağma" izlemek, "yakın takip"e almak varken işkence resimlerinin de lafı mı olur de- meyin. Sanatçının tanıklığı İnsan haklannın bolca konu- şulduğu, ancak insan haklanna aykın ne varsa bolca yapıldığı bu haftada soluk almak için gı- rilen galeride insanlann nefesle- ri kesihyordu... Bır değıl, neredeyse iki yüze yakın ışkenceye tanıklık etmek kolay değildi. Karakalem es- kizlerde insanlar ellerinden asıl- mış, askıya ahnmış. insanlık adına ne varsa yok sayılmış... Sonra hücrelere atılmış kınk dökük insanlar. Hücrelerin şo- ğukluğu yüzünüzü yalıyor. Ür- periyorsunuz. Tuval üzerine yağlıboya bir işkence. Adı" YH kım." Diğerinin adı "Askıda." Ressam Cihat Aral'a. "Siz de işkence gördfinüz mün diye sor- duğumuzda, Aral, "12 EylüT- den gectiğim" söylüyor "Ama" diyor. "Şimdi burada yauuzca işkenceyi öne çıkarmak yanhş ohır." " Cihat Aral çok haklıydı. İki yüze yakın resme bakıp son 14 yılı yaşıyorsunuz. Ağit yakan analar, yerlere çöktürülmüş yüzlerce insanlar. Gözünüzün içine bakan çocuklar. Sanatçı- nın görevinin çağına tanıklık olduğunu belirup eklıyor Res- sam Cihat Aral: "Bir sanatçı olarak 12 Ey- lül'ü gördüm. Yaşadım Sorun- lar bugün de hala sürüyor. Ben bu yapıtlanmla o döneme ta- nıklık yapıyorum. Tıpkı o dö- nemi yazanlar gibi..." Rastlanü bu ya. "Asmayahm da besleyelim mi"nın mucidi es- ki Cumhurbaşkanı Kenan Ev- ren de "işkenceyi gördü." İzmir Resim ve ve Heykel Müzesi'nin Sanat Galerisi'nde Cihat Aral Sergisi vardı Ev- ren'in bilmeden mi yoksa bıle- rek mi bu sergıye girdiğı bilin- miyor. Ancak sergiyı çok ka- ramsar bulduğu biliniyor Ser- giyı "çiçeği burnunda bir res- sam" olarak mı, yoksa 12 Ey- lül'ün "en tepesindeki adam" olarak mı değerlendırdığı de merak konusu... Bir yerei gaze- tc bu olayı şu başlıkla veriyor: "E»ren, İşkence' konulu re- sim sergisi™ beğendi!" Aslında galen sıcak. Hatta ikram edılen çaym sıcaklığı par- maklanmızda ve dudak- lanmızda. Ama yetmiyor. Sa- natçı duyarlılığı bizi rahat bı- rakmıyor. Suratımızda tokat- lar patlıyor. Resim lerle özdeş- kştirmiyor bizi, düşündüriiyor. Türkiye'nin son 14 yıllık pa- noramasını gözlenn ıçine soku- yor. Üşüyoruz. Cihat Aral sergisini toplama- ya başlıyor; Başka yerlerdeki başka insanlara göturmek için. Kenan Evren'in sergisini gez- mesiyle ilgili yaklaşımını sordu- ğumuzda Cihat Aral sevecen biçimde yanıtlıyor: "Keşke resim yapmaya 12 Eylül öncesi başlasaydı. Biliyor- sunuz sanat etkinliğinin rehabili- te özeüiği \ardır. Hiç olmazsa birçok konuya duyarsız yaklaş- mazdı..." Tutuklama karan 'askeri'değil'siyasi' • SHP grubu, Akyıldız ve Berber'in tutuklanrnasına sert tepki göstererek hükümeti, demokratikleşmeyi öncelikli hedef görmesi konusunda uyardı. CHP Grup Başkanvekili Gürkan da tutuklamanın askeri değil siyasi bir karar olduğunu belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- HBB Haber Daıresı Başkanı Erhan Akyıldız ile muhabır Ali Tevfik Berber'in. halkı askerlikten soğuttuklan gerekçesiyle askeri mahkeme- ce tutuklanmalanna tepkiler sürüyor. İki gazetecinin tutuk- lanmasını üzüntüyle karşı- ladığını bildiren Başbakan Yardıması ve SHP Genel Baş- kanı Murat Karayalçın, "Dü- şünce suç olmamaJı. Bu konu- daki engellerin kaldınlması için SHP üzerine düşeni vapa- caktır. Ancak burada eleştiril- mesi gereken karan alan yargı değil, astem ve yasalardır. önce bunlann düzenlenmesi gerek" dedi. CHP Grup Baş- kanvekili Uluç Gürkan da tu- tuklamanın "askeri" değil, "si- yasi" olduğunu belirttti. SHP grubu, iki gazetecinin tutuklanması, bazı yazar. bi- lim adarru ve sanatçılann ha- pis cezasına çarptınbnası ya da haklannda dava açıbnası- na sert tepkı gösterdi ve hükü- meti, demokratikleşmeyi ön- cehkli hedef görmesi konusun- da uyardı. SHP Grup Yönetım Ku- rulu'nun önceki akşam yaptıği olağanüstü toplantıda, HBB televizyonundan Erhan Akyüdız ile AH Tevfik Berber'- in. askeri mahkemece tutuk- lanması ve açılan soruşturma- larla verilen cezalar değerlen- dirildi. Bu konuda hazırlanan bildiri. dün Grup Başkanveki- li Ercan Karakaş tarafından açıkJandı, Grup Yönetim Ku- rulu bildırisinde. iki gazeteci- nin tutuklanması, aralannda Haluk Gerger, Prof. Doğu Er- gil. eski DEP Genel Sekreteri İDrahira Aksoy. eski DP İstan- bul İl Başkanı Besim Tibuk. Ahmet Altan, İbrahim Tatlıses ve Yalçın Kuçûkün de bulun- duğu sanatçı, bilim adamı ve yazarlara ceza verilmesi ya da haklannda dava açılması eleş- tinlerek. "Grup yönetimi, bu gibi olaylan hiçbir biçimde, öz- lediğimiz ve kurmak zorunda okluğumuz demokrasi anlayışı ile bağdaştırmanın mümkün ol- madığı göruşunde birleşmiştir" denildi. Karakaş, gazetecilenn soru- lannı yanıtlarken de, Akyıldız ile Berber'i. tutuklu bulunduk- lan Mamak Askeri Ceza ve Tutukevi'nde ziyaret etmeyı düşündüklerini bildirdi. CHP Grup Başkanvekili Uluç Gürkan da, dün parla- mentoda düzenlediği basın toplantısında. Akyıldız ve Berber'in tutuklanmalan için bazı kışılerce "özel çaba göste- rildiğini" belirterek, "Hükü- met edenlere söylüyorum; yargryı bu kadar baskı altına almasınlar, özel duygularına yargıyı alet etmesinler" dedi. Berber ve Akyıldız'ın tutuk- lanmalanna, "bağımsız yargı karan" bahanesının gösteril- memesmı de ısteyen Gürkan. "Çünkü bu askeri bir karar de- ğil, siyasi bir karardır" dıye ko- nuştu. Gürkan, Akyıldız ve Ber- ber'in tutuklanmalanna ge- rekçe gösterilen Asken Ceza Yasası ve Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usul Kanunu'nun ilgili maddeleri- nin değiştirilmesi için TBMM Başkanbğı'na yasa değişiküği önergesi verdi. Soru önergesi DEP Diyarbakır Milletve- kili Sedat Yurtdaş da Başba- kan Tansu ÇiUer tarafından yarutlanmak üzere TBMM Başkanlığı'na verdıği soru önergesinde. "Bugüne kadar örneği görührıeyen bu rutukla- malardan amaç. basm ve yayın alanmda hizmet edenleri kor- kutmak, sindirmek midir?" dıye sordu. Yurtdaş aynca, as- ken mahkemelerin görev alarunı belirleyen yasanın kap- samına "gazeteci yargıla- masuım girmediğine" dikkat çekerek, bu ışlemın açıklan- masım da istedi. Izmır Büromuzun bildir- dığine göre DGM eski savcı- lanndan, Avukat Güner Yiğit- bası, yasalara göre Genel Kur- may Başkanhğı Askeri Savcıhğı'nın her iki gazeteciyle ilgili karannda görev ve yetki açısından herhangı bır yanlışlık bulunmadığını bildir- di. Yığıtbaşı, "Ancak, ceza ol- mayıp bir tedbir olan ve esasen mecburilik ilkesi de bulunma- van, bu nedenle de çok smırlı kullanılması gereken tutuk- lamanın demokratik bir hukuk doleti olan ûlkemizde genel olarak yerinde kullanılıp kul- lanılmadığı her zaman tarO- şmaya acık bukınraaktadır" dedi. İnsan Haklan Vakfı ku- ruculanndan Dr. Alpaslan Berktay "Gazeteciler, televiz- yoncular tutuklanıyor. Sivil yö- netim mi sıkı yönetim mi? Ege- menlik kimde? Yurtseverük kimsenin tekelinde degüdir. Ülke bütünlüğu ancak deınok- rasi ile savunulabiiir. TBMM bugünkü düzenin aduu artık koymalıdır*' diye konuştu. îzmır Baro Başkanı Volkan Alposkay ve SHP İzmir İl Baş- kanı Hiİmi Değirmenci de iki gazeteanin tutuklanmasının basın özgürlüğünün kısıtlan- ması olduğunu söylediler. İzmir Barosu Başkanı Volkan Alposkay: Idam cezasıterörü önlemez ASUMAN ABAOOĞLU İZMİR- Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fa- kültesı öğrencilen, "idama karşı" çahşmalanru sür- dürüyor. İdama karşı ımza kampanyası ginşımle- nnin ardından, öğrenciler "mesieki sorunlanmn tarbşıfanası" için izin aldıklan panelde, İzmir Cum- huriyet Başsavcısı Melih Tan ve İzmır Barosu Baş- kanı Volkan Alposkay'ı, sorulanyla idam konu- sunda konuşmaya yönelttiler. Paneli düzenleyen, Hukuk Fakültesi bünyesin- deki "Andaç Kuıûlu" nun üyesi dördüncü sınıf öğ- rencisi Alper Söyler, acılışta "Avukatük ve savcüık meskği üzerine" yapüği kısa konuşmanın ardı- ndan, gündemde bulunan insan haklan konusuna girdi. Söyler, idam cezasırun, temel dayanağı olan caydınahk unsurunun, artık maddı gerçekleri yansıtmaktan uzak, sadece demagoji malzemesi hahne dönüştüğünü anlattı "Özellikle sık sık ola- ğanüstu dönem ve yargılamalara tanık olmuş bir hu- kuk sisteminde idam sehpasının, artık tariiı çöpiü- ğündeki giyotinin yanına atıhnası" gerektığinı vur- gulayan öğrenci Âlper Söyler. bazı araştınmalarla ilgili şu bügilen verdi: "lnterpol kayıtlanna göre, 1984 ydında ölüm cezasımn kaîdınldığı ülkelerde ci- nayet suçlannın oranı yüzbin kişide 2.7 iken ölüm cezasımn uygulandığı ülkelerde bu oran 4.3'tür. Ölüm cezasınuı uygulanmasında politik baskılann variığı üzerine bir araşnrmaya göre, 1973-77 yıHan arasında ABD'nin Florida eyaletinde infaz bekleyen hükiimlülerin yüzde 92'si bir beyazı öldürmekten ötürü mahkum edilmişlerdir. O\sa aynı süre içinde öMürüien siyahlann sayısı hiç de beyazlardan aşağı otmamasına karşın, hepsi si>ah ökürmekten sanık 111 be> azın hiçbirisine ölüm cezası >crilmenıiştir." Daha sonra söz alan Cumhunşet Başsavcısı Me- hh Tan ve İzmir Barosu Başkanı Volkan Alpos- kay, ayukathk. savcılık ve hakimlık üzenne mesie- ki bilgiler verip anılannı anlattıktan sonra, sıra öğ- rencilerin sorulanna geldi. Panehn yapılma amaa- na uygun olarak yöneltilen "İdam koraısundaki gö- rüşterinin ne olduğu" sorusuna Alposkay. "Biz ida- ma karşıyız" diverek şu yanıtı verdı: "Yaşama hakkının çok kutsal bir hak olduğuna inaımonız. İdam cezalannın caydıncıhğı veya ıslah edki olduğu inancında değiliz. 'Balılı olabm' diyo- ruz, ama Batı'da idam cezası uygulantnıyor. Yasalar buna imkan tanıdığında, o idam cezasını onaylayan mekanizma üyesi kişiler tam bir tasarlanmış cinaye- tin failleridir bence. İdamın savunulacak tarafı oJ- madığı ve ceza olarak kaldmhnası gerektiği inancı- nda) ız. İdam terörü önleyici değildir. Ydlardır ûlke- mizde idam da var terör de var." Volkan Alposkay, sözlerine yargısız infazlann, ıdamdan daha tehlikeli olduğunu savunarak son verdi Menteşe Suriyeyolcusu ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, PKK lideri Abdullan öcalan için, "Elbet bir gün ya- kalanacaktır" dedi. Menteşe, ocak ayı başında Suriye'ye gi- debileceğini bildirdi. Menteşe, PKK liderinın Tür- kiye'ye iadesi konusunda ka- rarlı olduğunu beLrtirken, bu- nun gerçekleşme olasılığına ılış- kin bir soruya, "Her an olabilir" karşıhğıru verdi. İçişleri Bakanı Menteşe, dün Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu'nu (TESK) ziyaretinde, gazeteciierin PKK ve hderi Abdullah öcalan'a ıliş- kin sorulannı yarutladı. Mente- şe. Öcalan'ın yakalandığı yö- nünde Suriye'den bir bilgi ala- madıklannı belirtti. Bu ko- nuda."Onlar 'Yakaladık' de- medi ki"açıklamasını yapan Menteşe, "Ancak, elbet bir gün yakalanacaktır" görüşünü dile getırdi. PKK terörüne önümüzdekı günlerde son verecekleriru kay- deden Menteşe, Öcalan ve ta- raftarlanna 'Heslim ol" çağn- sında bulundu. İçte ve dışta za- man zaman Türkiye'yı bölmek isteyenlerin varlığina dıkkat çe- ken Menteşe,"Türkiye'nin birü- ğini ve bütünlüğünü kimse boza- mayacakür. Her zaman olduğu gibi bu kez de bevesieri kursak- larmda kalacaktır" dedi. TESK Genel Başkanı Derviş Günday ise, koalısyon hüküme- tinin terörle mücadele pohtika- sını desteklediklenni belirti. Es- naf ve sanatkarlann sorunlannı içeren bir dosyayi Menteşe'ye veren Günday, sorunlann çö- zümünde yardımcı olmalanru istedi. Günday, çözüm bekleyen so- runlan sıralarken, "Suç isleyen şoförün sürücü belgesinin alı- nması konusuna esnekük getiril- mesini, belirii otoyoüarda hız smınnm kaldınlmasmı, belediye ve köy muhtariıklannın şehbier- beldelerarası volcu ve yük taşı- macüığı yapmalarımn engeüen- mesini, işyeri açmada emniyet- ten runsat ahnması koşulunun kaWırümasını"is tedı. Polis, idam sehpasını kurdurmadı İstanbul Haber Servisi- Anride- mokrarik uygulamalar, Terörle Mücadele \ asası ve idamlara kar- şı dün Bayrampaşa Ceza ve Tutukevi önünde idam sehpası yakarak protesto gösterisi y apmak isteyen 20 kişilik bir grup, polisin cop- larıyla karşılaştı. Temsili idam sehpasını cezaevi girişine kurmak isteyen tutuklu *e hükümlü yakınlarına engel olan »e idam sehpası- nın yakılmasına izin vermejen gü>enlik güçleri çok sayıda kişiyi gözaİtına aldı. Pohsle bir süre tartışan tutuklu \e hükümlü yakınlan, anayasa ve yasalardaki anti-demokratik unsurların temizlenmesi gerektiğini behrterek idam sehpasını kurmakta ısrar eftiler. Gü- venÛk güçleri idam sehpasını \e gösteri vapmak isteyenleri ekip otolarına bindirerek emniyet müdürlüğüne götürdü. Cezaevinden kaçanidammahkûmu yakalandı • İstanbul'da yapılan operasyonlarda, 1988 yılında Kırşehir Cezaevi'nden fırar eden örgütün merkez komite üyesi olduğu iddıa edılen idam mahkümu" Haa Demirkaya'nın yanı sıra örgüt üyelennden 4 kişi gözaltına alındı. Emniyet Mü- dürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nden yapılan açıklamada, sanıklann, TKP/ ML-TİKKO'ya para sağlamak amacıyla iki yıl önce Hollanda'ya 131 kilogram eroin sevk ettikleri de belirtildi. İstanbul Haber Servisi - TKP ML- TİKKO örgütüne yönelık operasyonlar- da, biri cezaevi firarisi beş kişinın yaka- landığı, çeşitii çap ve markalarda silah ile patlayıcı madde ele geçinldiği belirtildi İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nden dün yapılan açık- lamaya göre. TKP/ML-TİKKO örgütü- ne yönelık olarak Avcılar. Küçükyalı ve Ümranıye'de gerçekleştınlen operasyon- larda, 1988 yılında Kırşehir Cezaevi'nden firar eden örgütün merkez komite üyesi olduğu iddia edılen idam mahkûmu Hacı Demirkaya ile Burhanettin İrikmen, Nihat Esendemir, Veli Sevin ve Abdullah Ekame'nın yakalanarak gözaltına alındı- ğı bildirildı. Sanıklann sorgulamalan sonucu tarif ettikleri yerlerde yapılan aramalarda 11 Kalaşnıkof marka tüfek. dört tabanca, suikast için özel olarak yapılmış bır oklu tabanca. beş savunma el bombası, 20 di- namıt lokumu. 150 elektriklı fünye, iki TNT kalıbı. C-3 tıpi patlayıcı madde, bir bilgisayar ile örgüte aıt bilgilerin yer aldı- ği disîcetler. sahte kımlık, telsizler ve elektronik cıhaz ele geçinldiği bildirildi. Açıklamada aynca, sanıklann. örgüte para sağlamak amacıyla 1991 yılında Hollanda'ya 131 kilogram eroin sevk et-. tikleri de belirtildi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle