Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5KASIM1993CUMA
HABERLER
DEP:
Hertürlü
şiddet
harcketini
kınıyoruz
AYŞESAYIN
ANKARA - Erzurum'da
PKK terörünü protesto eden-
ler. "PKK Medis'te" diye ba-
ğırdılar. Aynı yargıyı. TBMM
Genel Kurulu'nun geçen haf-
taki birleşiminde. ANAP'lı
Cengiz Bulut. eliyle sıralan
yumruklarken "PKKIılar bu
Meclis çatısı altında yaşaya-
maz" diyerek dile getırdı.
"PKK'nni MecnVteki uzanö-
tan" suçlamalanna hedef
olan DEP milletvekillenne en
sık yöneltilen eleştiri, PKK te-
rörünü açıkça kınamamalan.
DEP Sözcüsü ve Van Millet-
vekili Remzi Kartal. "bütün
jfcMet hareketkriıü eleştirdik-
lerini" vurgularken "Bugüne
kadar sadece PKK'yı kma-
makla vakit geçirenlerin, ülke-
ye ıte kazandırdıklanm" soru-
yor. Kartal, partısının. şıddeti
kınarken PKK'yı ortava çıka-
ran nedenkrin üzerinde dü-
şünmek gereğini ihmal etme-
diğıne işaret ediyor.
Hızla tırmanan PKK terö-
rü. "ülkeyi bölmeyi hedefle-
mekle" suçlanan DEP millet-
vekiilerinin dokunulmazlıkla-
nnın "Wedi" olarak kaldınl-
masını da gündeme getirdi.
Şiddete davalı her türlü eyle-
mi eleştirdiklerini. ancak sa-
dece kınama ve lanetleme ile
sorunlann çözülemedığinı
vurgulayan DEP Sözcüsü
Remzi Kartal. şunlan söyledi:
"Geçtnişte ve bugün biz, ge-
linen noktayı. scbep ve sonuç-
lanna bakarak değerlendiriyo-
nız. Türki>e'nin bugün yaşadı-
ğı olayların sonımlusu detlet-
tir. PKK'nın da uygulanan bu
yanlış politikaların sonucu ola-
rak ortay a çıktığını görü> oruz.
Bu ülkeyi yönetenler, olayların
nedenini gizleyerek, sadece so-
nuçlarına bakarak değerlen-
dirme yapıyorlar. Biz olaylara
sebep sonuç olarak bakıyoruz.
PKK'yı kınamakla. lanetle-
mekle, bugüne kadar vakit ge-
çirdiler. Kim ne kazandı? Bu.
kamuoyunu aldatnıaktan baş-
ka bir şe> değil. PKK'nın ne-
den ortaya çıktığını, şiddetin,
Türkiye toplumunun yaşamın-
da neden bu kadar ön plana
çıktığını irdeleme>en bir yak-
laşunın, bu olumsuz sonuçlan
ortadan kaldırması mümkün
değiklir. Biz bu y aklaşımımızla
diğer partilerden aynlıyonız.
Kartal." PKK'nni bu olay-
larda hiç sorumluluğu yok mu,
önerdiğiıüz politika nedirT" so-
rusuna da şu yanıtı verdi: Şâp-
hesiz ki şiddetin orta.va çıkar-
dığı sonuclan savunmak
mümkün değildir. Yani ölen
çocuklarm. böigede yaşanan
trajedinin taraftarı olmak
mümkün müdür? "
İHD
Düşünceye
ve Basına
Özgürlük
kampanyası
İstanbul Haber Servisi - İn-
san Haklan Derneğı "Düşün-
ceye ve Basma Özgürlük"
kampanyası başlattı. Kam-
panya boyunca düşünce ve
anlatım özgürlüğü üzerindeki
hak ihlalleri, gazetecilere yö-
nelik baskı ve yasaklar, mu-
halif basına yönelik baskılar
ele alınacak. Imza kampanya-
lan. gösteriler ve toplantılar
düzenlenecek.
Kampanyanın ilk basama-
ğı olan basına brifing bölü-
münde. Terörle Mücadele
Yasası'na getirilecek ek mad-
deler tartışıldı.
Ardından. İnsan Haklan
Derneği Kültür Komisyonu'-
nca kampanyanın amacını
açıklayan bir bildiri okundu.
Bildiride özetle şu görüşleı- yer
aldı:
"1991 ydmda 141, 142 ve
163. maddelerin kaldırılması
ifc düşünce >e örgütlenme ya-
sağının artık kalmadığı imajı
topiumda yaratıldı. Kaldırılan
bu maddeİer yerine daha ağır
koşullarla konan 3713 sayüı
'Terörle Mücadele Yasasf ise
kamuoyunda çok az biliniyor.
Düşündüklerini yazan, aniatan
gazeteciler, yazarlar, sanatçı-
lar, parti ve demokratik kitle
örgütü yöneticileri bugün yeni-
den cezaevlerini doldurmaya
başladı. Öyle ki, Adalet Ba-
kaniığı verilerine göre 1992 yı-
lında 3713'e muhalefet suçla-
masıyla DGlVnerde yargıla-
nanlann say tsı (y aklaşık üç bin
kişi), 1988\e 1989'da 141 ve
142'yi ihlalden yargılananların
iki y ıllık toplamına eşit durum-
da."
ErzurumValisi Oğuz
Berberoğlu, olaylan ve
PKK'nın saldınlannı
Cumhuriyet'e anlattı PKK Eımenistaırla
bütünleşme çabalarıiçinde
• Erzurum'da herkese akide şekeri dağıtıhr gibi silah • Özel tim ya da özel ordu için başvuru kabul etmedik. yalnızca
dağıtılmayacak. Yalnızca 6(Ta yakın hassas köydeki gönüllü çeşitli kuruluşlan koruyacak özel güvenlik elemanı alınacak.
köy koruculanna silah verilecek Erzurum'da büyük bir tehlike atlatıldığının herkes farkında.
KENAN BİLİZ
ERZLRLM - Erzurum Valı-
si Oğuz Berberoğlu. PKK'nın.
Ermenistan sınınna ulaşan yol-
lar üzerinde bir engel oluşturan
Erzurum'u özel hedef seçtiğını
belirterek "PKK'nın Ermenis-
tan'la bütünleşme çabaları var.
çok yoğun olarak" dedi. Erzu-
rum'da herkese "akide şekeri
dağıtJİır" gibi silah dağıtılmadı-
ğını kaydeden Berberoğlu. 60'a
yakın hassas köyde eğitimden
geçirilecek "gönüllü köy koru-
culan"na silah verileceğini bil-
dırdı.
Geçtiğimiz hafta sonunda
Erzurum'da meydana gelen
olaylar sonrasında herkese si-
lah dağıtıldığı yönünde haber-
ler çıktığının anımsatılması
üzenne. Berberoğlu konunun
vanlış anlaşıldığını belırterek
şöyle konuştu:
"Herkese akide şekeri dağıtır
gibi silah dağıtılmaz. Kanuni
çerçevede kalmak üzere Tür-
kiye'de birçok >erde silah dağı-
üldı, dağıtılıyor. Erzurum her-
halde sonuncu illerden biri, bu
konuda. Erzurum'da çok hassas
köyler var. teröristlerin sürekli
uğrağı olan >e savunmasız hal-
kın çaresiz kaldığı, zabıtaca her
an ulaşmanın kabil olmadığı
köyler. Çaresizlik duygusu için-
de kıvranmalarını engellemek >e
panik ha\asını dağıtmak ama-
cıyla bir terörist baskını olursa
zabıta kuvvetleri yetişene kadar
kendilerini savunacak miktarda
kanunlar gereğince silah dağıtı-
yoruz. Caliba yanlış anlayanlar
da var. Çünkü V aliİiğûıüz'e ge-
lip de "Bana da silah verir misi-
niz?" diyenler oluyor. Tabii,
olayların heyecanı ile yanlış an-
Çiçekli Köyü'nde öldürülen 6 vatandaştan ikisinin bölgenin tanuunış ailelerinden Alvarlı ailesine mensup olduğu anlaşıldı. Erzu-
rum'da olayların büyümesine. bu tanınımş aikye yapılan saldınnm önemii rol oynadığı belirtüiyor. (Fotoğraf: AA)
Çiçekli Köyü'ndeki saldında ölen Hassen Tagi Mazlumoğlu'nun, din
adamı "Alvarlı Efe HazretlerTnin torunu olmasına dikkatçekiliyor
Seçiknhedefkışkuttnayauygım
ORAL ÇALIŞLAR
Erzurum"un Hasankale ilçe-
sinin Çiçekli köyünde geçen
günlerde PKK'lılarca öldüriil-
mesi Erzurum'da büyük göste-
rilere neden olan 6 yurttaştan
ikisinin bölgenin tanımış ailele-
nnden Aharlı ailesine mensup
olduğu belirlendı. Yörede Al-
varlı Efe Hazretleri diye arulan
Mehmet Lütfi Mazlumoğlu.
Çiçekli köyündeki saldında ya-
şamını yitıren Hassen ..Tagi
Mazlumoğlu'nun dcdesi. Öldü-
rülenlerden Turan Alemdarda.
Alvarlı Efe Hazretlerinin oğlu
Hacı Seyfeddin Efendi'nin
damadı.
Yöreyi iyi tanıyanlar, Alvarlı
Efe Hazretlerinin 19501i yıllar-
daki ölümüne kadar Ağn'dan.
Kars'a, Diyarbakır'dan Erzu-
nım'a kadar binlerce müridınin
olduğunu belirtiyorlar. Erzu-
rum'da olaylann büy ümesi
üzerine yardıma çağnlan Naim
Gölleroğlu Hoca'nın da Al-
varh'nın müridi olduğu söyleni-
yor. Alvarlı Efe Hazretleri din
adamlığının yanı sıra Yunus
Emre geleneginin son temsilcisi
olarak da biliniyor. Duru Türk-
TAZIYE
Hasankale Çiçekli köyünde harntenn saldırısına uğrayarak
şehadet şertjetını içen
Alvarlı Efe Hazretleri (K.s.jnm torunu
Hâce Seyfeddin Efendi (K.s.)ninmahdumu
HASSEN TA6İ MAZLUMOĞLU
ve
Hâce Seyfeddin Efendi (K.s.vnm damadı
TURAN ALEMDAR
ıle bırtıkte Tahsın Doğru. Ismaıl Doğaı. Zafer Kök ve Adem Bıngöl
kardeşlenmızın aramızdan ayrılıştarı dolayısı ile sonsuz kerem sahıbı
Cenab-ı Allahtan şehıtienmıze rahmet diler. kederlı aılelenne ve
ınvan kardeşlenmıze sabır ve ecır n^az edenz.
ALVARU EFE HAZRETLERİ
İLİM VE SOSYAL HİZMETLER VAKFI
Öldürülen Mazlumoğlu'nun taziye ilanı
çe ile yazdığı netesler ve şiırleri- tarafmdan ıvi biliniyor: "Erzu-
nin türkülere kaynaklık ettiğı rum. Idlidi niülki İslamın/ Mev-
söylenen Alvarlı Efe Hazret- la'ya emanet olsun Erzurum."
leri'nin şu dörtlüğü yöre halkı Yörede böylesine etkili olan
bir ailenin mensubunun öldüriil-
mesi anlamlı. Bu olay yöreyi iyi
tanıyanlarca şöyle yorumlanı-
yor:
"PKK, böyle bir eylemi neden
yaptı. Eğer bilerek \e hedef seçe-
rek yaptıysalar, bir Türk-Kürt
çatışmasını kjşkırtmak istiyor-
lar. Çünkü aile eski \e etkili bir
Türk ailesi. Aharlı köyü cinaye-
tin iştendiği Çiçekli köyü ile bir-
likte Palandöken dağlarının
eteklerinde > e Kürt köy leriy le sı-
nır. Bölgenin en kritik yeri. Ya-
kındaki Kürt köy leriy le Türk
köylerini birbirine düşman ede-
rek çatışmaya girmeleri isteni-
yor olabihr."
Erzurum'da patlak veren
olayların önlenmesinde \alice
yardımına başvurulan ünlü Göl-
leroğlu Hocanın da AUarh'nın
müridi olduğu söyleniyor.
Erzurum'da Alvarlı Efe Haz-
retleri adına kurulmuş bir ilım
ve sosyal hizmetler vakfı da bu-
lunuyor.
Erzurum'da olaylann büyü-
mesinde bu tanınmış aileve ya-
pılan saldınnın önemii bır rol
oyııadığı yöreyi tanıyanlar ta-
rafmdan ifadeedilivor
laşıldı. Yani Erzurum'da her
önüne gelene hele şehir merke-
zinde silah verileceği filan yok.
Her önüne gelene değil, belli çok
hassas köylere verilecek."
Berberoğlu. Erzurum'a ya-
kın Kosor. Karakurt. Samsa
gibi bazı geçiş noktalan bulun-
duğunu. teröristlerin buralan
kullandığını, bu yörelere yakın
60'ın üzennde hassas köy bu-
lunduğunu belırterek bu köv-
lerdeki ücretli değil, gönülîü
köy koruculanna eğitimden ge-
çirildıkten sonra silah verilece-
ğini bildirdi. Berberoğlu. "Sflah
verilecek insanları çok iyi seç-
memiz gerekiyor. Geçici köy ko-
ruculannı. silahın elinde ol-
masını istismar etmeyecek in-
sanlardan seçmek gerekiyor.
Hem de onlan eğitimden geçir-
mek lazım" dedı.
^zel tim değil'
Erzurum'daki olaylar sırasın-
da gençlcrc. "başvurduklan tak-
dirde özel birliklere alınacakları"
volunda sözler soylediğnin anı-
msatılması üzerine Berberoğlu,
bundan amacın özel tim ya da
özel ordu olmadığını soyledi
Berberoğlu, şöyle devam etti:
"Kast ettiğimiz özel güvenlik
teşkilatlan, birçok kamu müesse-
sesinde şu anda çaltşıyor. Özellik-
le bankalar ve birçok kamu kuru-
luşu özel gü>enlik birimi kurdular.
Şantiyelerin \eya sabit merkezle-
rin korunması söz konusu. Biz Ya-
lilik olarak bunlara eleman se-
çiminde yardımcı olacağız. Özel
güvenlik birimlerine verilecek eği-
tim üzerinde çok dunıyoruz. Çün-
kü eğirimsjz insana silah vermek
çok büyük tehlikedir. Özel güven-
lik birimlerinin özel timle hiç ilgisi
yok. Ömeğin, DSt bir kanal faali-
yeti yapacak, "Beni koruvun" di-
yor. Onlara büyük miktarda jan-
darma vermek zonında kalıyoruz.
Bu, bizim işimizi de engelliyor.
Halbuki. bu tür kunıluşların kendi
özel güvenlik teşkilatı kumıası ge-
rekiyor. Kanun gereği. Bu özel gü-
venlik teskilatlarının eğitimi, di-
siplin gjbi konular valiliklerin di-
siplininde yürümesi gereken işler.
Biz de bunu yapıyonız. Özel gü-
venlik birimlerine alınacak belli
vasıflardaki insanlar. Erzurumlu
gençler secilecek. İstanbul'da da
aynı şey yapılıyor, binlerce özel
güvenlik elemanı var. Şu anda Er-
zurum'da 40 kişi bunun için baş-
vurdu."
Oğuz Berberoğlu, MHP İl
Başkanı Cezmi Polat ile birlikte
vürümesinin ve ona konuşturma
yaptınnasının diğer siyasi parti-
lerce eleştirildiğine ilişkin bır so-
ruyu yanıtlarken şöyle konuştu:
"Çok haklılar. tnanın, on bin-
lerce korkunç ve çok öfkeli insan
seli. Artık polis otobüsleri bir kar-
ton kutu gibi bir kenara konulu-
yordu. Öylesine korkunç kalaba-
İıktı. Bizim için kritik bir yer olan
Mahatlebaşı (Kürt kökenli Erzu-
rumlularm y aşadığı semt) öminde
"Kana kan ıntıkam' gibi sloganlar
atılıyordu. Orada yaşayan insan-
lar da çok tedirgindi. Elektrikleri-
ni kapatmışlardı. Böyle birortam-
da mahalli önderlerden istifade
ederek kalabalığı kritik bölgeden
alıp insanların herhangi bir saldırı
yapma imkanlarmın zayıf olduğu
yere çekmek gerekiyordu. Başka
çözüm yolu yoktu. Orada tanıştı-
ğımız arkadaşlar oldu. Bunlardan
birisi de MHP İl Başkanı idi. Ora-
da gördüm ve onun bilahare MHP
İl Başkanı olduğunu öğrendim.
Kimi gördüysek ona sarıldık."
ERZURUM'DAN İZLENİMLER
Olüm, can korkusu ve baskı...
IŞIK KANSU
ERZLRLM - Valinin ma-
kam odasının önunde. sıgara
dumanından göz gözü görmü-
yor. Koltuklara oturmuş, kav-
ruk insanlar bekleşıyor. Arala-
nndaki konuşmalar, derin s o
luklanmalarla kesiliyor:
- Bizim köydekiler,
'Muhtar' dediler, 'Erzu-
rum'da devlet silah
dağitıyormuş. Sen ne
güne duruyorsun. git al
da gel.'
Başında bere, soluk
paltolu olanı üstelıyor:
Bizimkiler de, geceleri
Müdür uyanyor, "Beyler, slahı
olan çıkarsın." Eller. bellere gi-
divor. Şarjör sesleri duyuluyor.
Şarjörler boşalübp tabancalar
kılıflanndan çıkanlıyor. Özel
Kalem Müdürü'nün masası.
tabancayla doluyor. Erzurum'-
un köylerinden gelmiş muhtar-
lar. yerleşim bölgelen için silah
ristlerle gü\enlik güçleri arasın-
da çaıışma çıkü, teröristler ölü
ele geçinldi.Bir Erzurumlu.
"Oh, oh. İyi" diye mınldanıyor.
Erzurum'da kiminle konuş-
sak. ilin. PKK tarafından bir
yanm ay gibi terör kuşağı ile sa-
nlmak istendiğinden söz açı-
yor. Siyasi partı temsilcilen, ga-
si, Muti Köprûsü çevresinde
salduılar düzenliyor. Diğer y an-
da, Erzunım'u, Ağrı. Iğdır ve
Kars'a bağlayan yol da kesili-
yor. Gündüz gözüyle bile yapa-
biliyorlar bunu. Amaç: Er-
zunım'un ekonomik yaşantısını
bozmak. Kimi nakliyeciler
artık, can güvenüği nedeniyle
orkutucu öyküler anlatılıyor, karayollanndaki
olaylara ilişkin. Haraç veren müteahhitler, şakağına silah
dayanarak sorguya çekilen pazarlamacılar, taranan resmi
sopaT
k
nöbet
0
tatuŞ araçlar, yolcu otobüsleri...
'PKK gelir. saldınr" diye.
Devlet kapısına gelmenin öze- istemıylevalinin yanınagiriyor- zeteciler. bürokratlarla yap-
lar. Aralannda. Erzurum'a 15 tığımız söyleşilerden şu sonuç
p
niyle takım elbise giymiş olanı
düşünceli:
Köyde bir İngiliz filintası var.
Odur tek güvence...
Erzurum Valisi'nin Özel Ka-
lem Müdürü, muhtarlan içeri
buyur ediyor. Toparlanıyorlar:
ceketler, paltolar ılıkleniyor.
dakika uzaklıktaki
muhtarlan da var...
Televizyon, 18.00 haberlerini
veriyor. Vali ile görüşmek iste-
yenler. kulak kabartıyorlar:
Erzıncan ile Erzurum kara-
yolunu kapatmak isteyen terö-
köylerin çıkıyor:
"PKK, gerek batı gerekse do-
ğu-kuzeydoğu karayolu bağ-
lantısı açısından Erzurum'u bal-
talamak istiyor. Batıva açüan
Erzincan-Erzurum karayolu
üzerinde, özellikle Samsa Öere-
Karadeniz yolunu kullanmaya
başladı." Korkutucu öyküler
anlatılıyor, karayollanndaki
olaylara ilişkin. Haraç veren
müteahhitler. şakağına silah
dayanarak sorguya çekilen pa-
zarlamacılar. taranan resmi
araçlar. yolcu otobüsleri...
Erzurumlulara göre PKK"-
nın. son dönemde Erzurum'u
hedef seçmesinin bir başka ne-
denı de şu: Kürt-Türk, Alevi-
Sünni çatışması çıkarmak...
PKK'nın. Ya\i Çiçekli köy-
lerine düzenlediği baskın sonra-
sı. Erzurum'da. bu çatışmaya
an kala, tam anlamıyla sınırdan
dönülmüş... Erzurum'daki si-
yasi parti temsilcilerinin,
ilde bir Türk-Kürt çatı-
şması yaşanmayacağı ko-
nusunda ortak bir kanı-
lan da var. Nedenini de
şövle açıkh\orlar:
Biz akrabayız. Çok
yakın akrabalıklarunız
v ar. Biz kız almışız. onlara
kız vermişiz...
Palandöken'e kar düş-
müş. Hava soğuk. Erzurum'un
çevresi ise çok sıcak. Aa, kan.
can korkusu. baskı. ölüm...
Muhtarlar, valinin yanından
çıkıyorlar. Tabancalar, yine
bellere takıh> or. Vali Berberoğ-
lu açıklıyor:
Erzurum'un hassas 60 köyü-
ne silah dagıtılacak...
BffiBAKIMA
SERVER TANİLLİ
Menekşe Parasına. . .
Hatırlatmaya gerek var mı size? • ''
Yarın İstanbul Kitap Fuan açılıyor.
Gazetelerden öğrendiğime göre, 12 yaşında olacak-
mış bu yıl fuar: Gelenekleşiyor demek. On günlük prog-
ramına bakıyorum: Söyleşiler. konserler, imza günleri...
Geçen yılkinden daha zengin bir şenlik, bir şölen. Her
yıl, bır 'onur yazan' seçilir ya fuara, bu yılki Rıfat llgaz'-
mış. Isabetlı bir seçım. Onun yanı sıra, Asım Bezirci'den
başlayarak, Sıvas kıyımında yitirdiğimiz öteki yazar ve
sanatçıları da hatırlayacaksınız elbette. Sizler gibi, yeni
bir kayıpla sarsıldım ben de: Ömer Asım Aksoy'u yitir-
dık bırkaç gün önce. Dilımizin en büyük emektarlarından
biri yok artık. Ne demek? Anısı var, o ışık tutucu eserleri
var, onlarla yaşayacak.
Ömer Asım Hoca'y
1
da anmayı unutmayınız!
Istanbul Kitap Fuarı, öncüsü kim olmuşsa ömrü uzun
olsun, bu en büyük kentimize sunulmuş en güzel arma-
ğanlardan biridir O çapta olmamakla beraber, başka
birkaç kentimizde de kurulur boylesi fuarlar her yıl. On-
ları bütün yurt düzeyine yaydığımız gün, en devrimci ey-
lemlerden birini gerçekleştirmiş olacağız.
Yo öyle demeyin!
Başta kitaplar taşıyıp yaydı aydınlığı, yine kitaplar taşı-
yıp yayacak İnsan soyunun bu en güzel buluşu, ne denli
çoğalır ve halk yığınlarına ulaşırsa, o denli ağarır ufuk-
lar, karanlıklar silinir.
O yüzden değil midir ki düşmanları da vardır kitapla-
rın?
Aklıma geldı, unutmadan sormuş olayım: Bu yıl fuar
yönetiminin, kovuşturmaya uğrayıp yasaklanmış kitap-
ların satışa sunulmaması hakkında yayınevlerine yaptı-
ğı bir hatırlatmakulağımaçalındı birkaç ay önce. Doğru-
su, hıçbir anlam verememıştim böylesi bir karara. Başta
şu nedenleki. kitabayasakolmaz;esrarveeroindenbir
farkı da odur onun. Ama ne kadar yazıktır ki, ülkemizde
rejimler. bu ayıbı bugun de surdürmektedirler. işte kitap
fuarlan, belki başta onlar. boylesi bir ayıba ortak olma-
malılar; dahası karşı çıkmalı, bu yolda eylemler yapma-
lı. kitapların sahipsiz olmadıklarını göstermelidirler.
Bir toplu protesto öncüsü olmalıdırlar özetle.
Diyeceğim o ki, istanbul Kitap Fuarı yönetimi, geri al-
mış olmasını çoktan arzuladığım soz konusu kararını
sürdürüyorsa, bu protestoyu siz yapın sevgili okurlarım
ve başta da, o yasaklanmış kitapların listesini ne yapıp
yapıp ele geçırin ve gidip bir yerlerden bulup okuyun o
kitapları. Her yasaklanmış kitabın, yasaklanmamış olan-
lardan daha fazla gerçek payı taşıdığına inanırım.
Ne kadar da çok örnekleri vardır tarihte!
Eklemişde olayım Bugün toplumumuzuniçinedüştü-
ğü ya da düşürüldüğü şu kardeş kavgası var ya, Kürtle
Türk birbirine kurşun sıkar durumdaysa eğer, yasakla-
rın sonucudur başta. Ama Kürtle Turkün, bu türkülerine
varıncaya değin ortak, bu tarih boyunca kız alıp vermiş
iki kardeş halkın, barış ve eşitlik içinde yaşayacakları bir
düzenin kurulacağına da inanıyorum! O düzeni ise, var
olan yasakları daha da arttırarak değil, daha da azalta-
rak ve sonunda yok ederek kurabiliriz.
Böylesi bir düzene giden yol, özgürlüğün taşlarıyla
döşenecek...
Katılın bu onurlu imeceye sevgili okurlarım!
Okuyarak, araştırarak, tartışarak...
Ve yarın koşun İstanbul Kitap Fuarına, kitaplar alın!
Cumhuriyet okurusunuz ya. bıliyorum, sanat ve edebi-
yata, bu arada romana, şiıre düşkünsünüzdür. Onlarsız
olmaz! Felsefenın, sosyolojinin, tarihin de hakkını ve-
rin...
Kitap fiyatlarından yakınacaksınız, bulun buluşturun!
Nazım Hikmet. şiirlerinden birinin bir yerinde bir şey
söyler ki pek duygulanırım her okuyuşumda: Şair. "aşk
denen meretten" anlar gerçi; ancak "burnunun dibinde
yaz gelip geçer de", sevgilisine "bir demet mor menek-
şe olsun" götüremez O parayla yiyecek alır kavga arka-
daşlarına. Şöyle der:
Ne haltedek,
dostlann karnı açtı
kıydık mengkşe parasına!
Kitaplar da o dostlar gibidir sevgili okurlarım, yartn kı-
yın şu menekşe parasına; aldığınız kitapları götürün çi-
çek diye sevgılinıze, olmaz mı?
Parlamentoda
Doğıı ittifakı
• Doğu ve Güneydoğulu milletvekilleri. TBMM
bünyesi içinde bağımsız bir çalışma grubu
oluşturarak üretecekleri çözüm önerilerini
TBMM Başkanlığı'nasunacaklar. Bölge
milletvekillerine sözcülük yapan SHP Sıvas
Milletvekili Ziya Halis. parlamentonun bölge
sorunlanna çözüm üretmemesi nedeniyle bu
yöntemi benimsediklerini söyledi.
ANKARA (ANKA) - Parla-
mentoda grubu bulunan parti-
lerin Doğu ve Güneydoğu mil-
letvekillen parti aynmı gözel-
meksizin ittifak kuruyor.
Bağımsız çalışma gruplan
oluşturularak. üretilecek çö-
züm önerileri TBMM Başkan-
lığı'na sunulacak. Bölge millet-
vekillerine sözcülük eden SHP
Sıvas Milletvekili Ziya Halis.
parlamentoda bölgeye ılışkın
çözüm üretilmemesi nedeniyle
böyle bır yöntemi seçmek zo-
runda kaldıklannı söyledi.
SHP'li Ziya Halis. kişıse'l ola-
rak DEP milletvekillerinin de
toplantıya çağnlmalanndan
yana olduğunu. ancak ortak
görüşün. böyle bir toplantmm
daha sonra gerçekleşmesinin
doğru olacağı volunda belir-
j lendiğıni söyledi. Ziya Halis.
yann daha geniş kapsamlı ka-
tılımla gerçekleşecek toplantı
ardından yeni bir çağn yapa-
caklannı, bu toplantıda Doğu
kökenli milletvekilleriylede bir
araya gelmiş olacaklannı ka\ -
detti. Ziya Halis, bölge millet-
vekillerinin parti aynmı yap-
maksızın bölge sorunlannın
çözümüne ilişkin ortak yasa
önerileri üreteceklerini. bunla-
n partilerine ve TBMM Baş-
kanlığı'na sunacaklannı ve
vasalaşması için özel çaba gös-
tereceklerinı söyledi. Ziya Ha-
lis'in verdiğı bilgiye göre bölge
milletvekilleri bağımsız komis-
y onlar oluşturarak yasa öneri-
İerini belirleyecekler. Ziya
Halis. "Mecüs'in normal işleyi-
şi içinde bu sorunlann neden
çözülmediği" yolundaki soru-
ya. Mecüs'in bu konuda çö-
züm üretemez hale geldiği ve
bö> le bir yöntemin zorunlu ol-
duğu yanıtını verdi.
Ydmaz'ın ambargosu
kalktı
Bölge milletvekillerinin ilk
toplantısına. Genel Başkan
Mesut V'ılmaz'ın isteği üzerine
ANAP'ıan yalnızca, çağn ya-
pılan milletvekilleri arasında
yer alan Şerif Bedirhanoğlu ka-
tıldı. Ancak grup yöneticileri-
nin. toplantıya isteyen bütün
bölge milletvekillerinin katıl-
ması konusunda ikna edildiği
bıldınlıyor. Milletvekillerinin
önemii bir bölümü de toplantı-
ya katılmaktan yana göriinü-
yorlar. Siyasi parti gruplan-
nın. Meclis içinde bir aynm
havası varatacağı gerekçesiyle
böyle bir toplantıya çok sıcak
yaklaşmadıklan, ancak hoşgö-
rü gösterdikleri yorumlan ya-
pılıyor. Toplantı sırasında
grup toplantısının sürmesi ne-
deniyle toplantıya katılama-
yan DYP'li milletvekillerinin
de genişletilmiş toplanüya ka-
tılmalan bekleniyor.